2. 4. Psikolojinin Alt Dalları
* Deneysel Psikoloji
* Psikometrik Psikoloji
* Sosyal Psikoloji
* Klinik Psikoloji ve Danışmanlık Psikolojisi
* Endüstri ve Örgüt Psikolojisi
* Eğitim Psikolojisi
5. Psikolojide Araştırma Yöntemleri
* Betimsel Yöntemler
* Deneysel Yöntemler
* İstatistiksel Yöntemler
* Gelişimsel Yöntemler
3. 1. Psikolojinin Tanımı ve İçeriği
Psikoloji, gözlenen ve gözlenemeyen insan ve
hayvan davranışlarını inceleyen bilim dalıdır.
Psikolojinin çalışma alanı, insanın düşünce,
duygu ve davranışlarıdır.
Psikoloji, bu üç temel yapı üzerinde yoğunlaşır
ve bu yapılar birbirinden bağımsız
düşünülemeyecek bir bütün oluştururlar.
4. 2. Psikolojinin Tarihçesi
Psikoloji bilimi insanlık tarihi kadar eski olmakla birlikte
psikolojinin özellikle bir bilim dalı olarak felsefeden ayrı bir
bilim dalı olması 19. yy’nin son çeyreğine denk
gelmektedir.
Psikoloji, fizik ve biyoloji gibi diğer doğa bilimlerinin
yararlandığı kontrollü gözlem ve deney gibi bilimsel
yöntemleri kullanmaya başladığında felsefeden koparak
ayrı bir bilim dalı haline gelmiştir.
Bu konudaki en önemli adımlardan biri, Alman
fizyolog Wilhelm Wundt’un 1879 da ilk psikoloji
laboratuarını kurmasıdır.
5. 3. Psikolojide Temel Yaklaşımlar
a) Yapısalcı(Strüktüralist) Yaklaşım
* Bu akımın öncüleri Wundt ve Titchener’dir.
* Yapısalcılık etkili olduğu dönemde bir çok bilim dalını
etkilediği gibi psikolojiyi de etkilemiştir. 19 yy de dil, kültür,
matematik ve toplumun analizinde en çok kullanılan
yaklaşım olmuştur.
* Yapısalcı hareket çerçevesinde insan davranışları ve
olgular bu büyük sistem ve yapılar aracığıyla
(örneğin:psikanaliz, marksizm, darvinizm) incelenmeye ve
açıklanmaya çalışılmıştır.
6. * Yapısalcı yaklaşıma göre insan zihni çeşitli bilinç
öğelerinden meydana gelir.(Düşünce, duygu, irade)
* Yapısalcı yaklaşım bireylerdeki içsel duyguları, sezişleri,
hayalleri ve düşünceleri inceler.
* Psikolojinin konusu BİLİNÇ, amacı ise bilince ait öğeleri
belirlemek ve çözümlemektir.
* Yapısalcılar bilincin incelenmesinde içe bakış yada iç
gözlem adını verdikleri bir yöntem kullanırlar.
* İçe bakış yönteminde bireylere bir uyaran verilmekte ve
bu uyarının onlarda oluşturduğu algı, duygu ve
düşünceleri detaylı bir şekilde, yorum katmadan
anlatmaları istenir.
* İçe bakış yönteminde, yöntemin doğası gereği, objektif
bilgilere ulaşmak zordur.
7. b) İşlevselci (Fonksiyonalist) Yaklaşım
* Savunucuları James ve Dewey’dir.
* Bu yaklaşım bilincin içeriğinden çok işlevlerine
odaklanmışlardır. Zihnin yapısı yerine, işlevleri üzerinde
durur.
* Zihinsel süreçlerin ve davranışların organizmanın
uyum sağlamasına yardımcı olduğunu savunur.
* Bu akım, algılama, düşünme, duygulanım ve öğrenme
gibi içsel süreçlerin yaşam içinde karşılaşılan problemlerin
çözümündeki işlevlerini açıklamaya çalışmaktadır.
* İşlevselcilikte bilgi işlevselliği açısından değerlendirilir.
8. c) Davranışçı Yaklaşım
* Savunucuları Watson, Pavlov ve Skinner’dir.
* Yapısalcılık ve işlevselciliğe karşı çıkmışlardır.
* Davranışçılara göre psikoloji bilinç gibi gözlenmesi
mümkün olmayan içsel süreçler yerine doğrudan gözlenebilen
davranışlara odaklanmalıdır.
* İçe bakış yönteminin kullanılması kişinin anlaşılmasını
sağlamaz. Bu nedenle kişini gözlenebilen davranışları üzerinde
durulmalıdır.
* Davranışçı yaklaşım, temel anlayışı çerçevesinde Deneysel
Yöntemi kullanır.
* Davranışçılara göre insan zihni doğuştan boştur ve
davranışlar öğrenme yolu ile kazanılır.
*İnsan nötr bir canlıdır. Çevresindeki olayların ve uyarıcıların
pasif alıcısı konumundadır.
* Davranışlar uyarıcı ve tepki arasında kurulan bağ ile oluşur.
9. • Davranışın neden olduğuna değil, nasıl olduğuna
yoğunlaşır.
• Birey deneme-yanılma yolu ile öğrenir.
• Davranış uyarıcı-tepki ve pekiştirme ilişkisine göre
açıklanır.
• ETKİ YASASI: Etki yasasına göre bir tepki organizmaya haz
ve mutluluk veriyorsa devam eder; acı ve elem veriyorsa
tepkide değişiklik olmaz.
10. d) Psikodinamik(Psikanalitik) Yaklaşım
* Kurucusu ve en önemli temsilcisi Freud’dur
* İnsan davranışları bastırılmış dürtüler, çatışmalar ve bilinç
dışı tarafından oluşturulmaktadır.
* Vaka çalışması yöntemi kullanılır. Bu yöntemle bilinç dışı
öğeler ortaya çıkarılmaya ve çatışmalar çözülmeye çalışılır.
Terapi sürecinde ayrıca Serbest Çağrışım tekniği kullanılır.
* İnsan doğuştan kötüdür ve yıkıcı davranma eğilimindedir.
* İnsan doğuştan yapıcı cinsel enerji (libido) ve yıkıcı
saldırganlık enerjisini getirir. Bu iki enerji temeldir ve
davranışları etkileyen en önemli faktörlerdir.
* Bu enerji türleri toplum tarafından kabul edilmedikleri
için bastırılırlar ancak davranışları etkilemeye devam ederler.
* Terapi sürecinde trasnferans sorgulanır, serbest çağrışım
yöntemi ile direnç kırılmaya çalışılarak bilinçaltı öğelerin ortaya
çıkması amaçlanır.
11. e) Bilişsel (Cognitive) Yaklaşım
* En önemli temsilcisi Piaget’dir.
* Davranışçılığa tepki olarak doğmuştur. Davranışçılığın
insanı pasif bir alıcı ve makine olarak görmesine karşı
çıkmaktadır.
*Bilişsel yaklaşım insanın bilişsel süreçlerinin davranışları
üzerinde etkili olduğunu, insanın algılayan, uyarcıları seçip
işleyerek anlamlandırma yeteneğine sahip bir sistem olarak
görür.
* İnsan pasif bir alıcı değil, olayların ve uyarıcıların etkin
katılımcısıdır.
* İnsan olayları yorumlayan, değerlendiren, algılayan ve bu
yollarla anlamlandırma çabası içinde olan aktif bir varlıktır.
* Birey, davranışçılıkta olduğu gibi etkiye tepki veren
edilgen bir varlık olarak değil ; uyarıcıları seçerek algılayan,
işleyen ve anlamlandıran aktif katılımcıdır.
12. f) Gestalt(Bütüncül) Yaklaşım
* Amerika da davranışçılığın hakim olduğu yıllarda Almanya
merkezli olarak ortaya çıkmıştır.
* En önemli temsilcisi Wertheimmer’dir.
* Gestalt kelime anlamı olarak bütün, şekil ve örüntü
anlamına gelmektedir.
* Zihnin çalışma ilkelerinin bütünsellik, paralellik ve kendi
kendisini düzenleme olduğunu öne sürer.
* Gestalt yaklaşımına göre bütün kendini oluşturan
parçaların toplamında daha fazlasıdır.
* Gestalt yaklaşımına göre insan davranışları bir bütün
içerinden, ortaya çıktıkları fiziksel ve sosyal koşullar içerisinde
değerlendirilmelidir.
* Aksi durumda, davranışları parçalara bölerek bütünlüğü
bozmak, davranışın anlamını değiştirir.
13. * Duyularımızın, özellikle görme duyumuzun
şekillendirme eğilimine, parçaları bütünleştirerek
algılamasına Gestalt etkisi denir.
14. g) İnsancıl (Hümanist) Yaklaşım
* Davranışçılığa ve psikanalize tepki olarak ortaya çıkmıştır.
* En önemli temsilcileri Maslow ve Roger’dır.,
*İnsan doğası gereği iyidir ve iyiye yönelme eğilimindedir.
* İnsan tek, benzersiz ve değerli bir varlıktır. İnsanın sadece
insan olması onun değerli olması için yeterlidir.
*İnsan gelişme gücünü kendinden alır ve kendi kendini var
eder.
*İnsan seçimlerinde özgürdür ve bu özgürlüğü kendinde
doğuştan var olan potansiyelini açığa çıkarmak için kullanır.
* Her insan önündeki engeller kaldırıldığında kendini
gerçekleştirebilir.
* İnsanı anlamada bilim bir araç olarak görülür.
* İçe bakış ve empati anlayışı ile insanın öznel yaşantısı
(fenomeni) incelenir.
* Eğitim birey merkezli olmalıdır. Bireylerin kendilerini
gerçekleştirebilecekleri bir ortam yaratılmalıdır.
15. h) Nöro-biyolojik (Beyin Temelli) Yaklaşım
* Öncüsü Hebb’dir
* İnsan davranışları biyolojik ve nörolojik temellere
dayanarak açıklanır.
* Beyin üzerinde yapılan çalışmalarla beynin farklı
bölümlerinin hangi davranışlardan sorumlu olduğu
açıklanmaya çalışılır.
16. ı) Ekolojik Sistem Kuramı
* Bu kuram insan gelişiminde ekolojik çevrenin etkisini
vurgular.
* Bu ekolojik çevre aileden başlayarak ekonomik ve
politik yapılarak kadar genişletilir.
* Gelişimi anlayabilmek için bireyin ekolojik çevresi ile
olan ilişkisini anlamak gerekir.
* Ekolojik sistem 4 alt sistem içerisinde ele alınır ve bu
sistemler birbirleri ile karşılıklı etkileşim halindedir.
a) Mikro Sistem: Ebeveynler, arkadaşlar, öğretmenler,
komşular gibi günlük ev, okul ve iş çevresidir.
b) Mezo Sistem: Kişinin yaşamındaki sistemlerin
kesişimidir.
17. c) Ekzo Sistem: Gelişimi sadece dolaylı olarak
etkileyebilecek dış çevredir. Medya, devlet v.b.
d) Makro Sistem: Geniş kültürel bağlamı ifade eder. Doğu-
batı kültürü, ulusal ekonomi, alt kültürler v.b
* Bu kuramın temel varsayımı ekolojik sistemin gelişim
üzerinde önemli bir etkisi olduğu ve gelişimin bireyin
çevresindeki bu sistemlerle etkileşimi sonucu olduğunu
ifade eder.
18. 4. Psikolojinin Alt Dalları
a) Deneysel Psikoloji
*Psikoloji ile ilgili konuları incelerken çoğunlukla
laboratuar ortamında oluşturulmuş deneysel yöntemden
yaralanan alt daldır.
* Davranışın fizyolojik temelleri, algı, duyum ve bellek
gibi konularla uğraşan alt daldır.
* Deneysel psikolojinin içinde kabul edilen fizyolojik
psikoloji ise sinir sistemini, beyni, duygu organlarını ve
hormonların davranışlar üzerindeki etkilerini inceler.
19. b) Psikometrik Psikoloji
* Davranışın ölçülmesi ve değerlendirilmesi ile ilgili
olan alt daldır.
* Psikolojik ölçme araçlarının geliştirilmesi ve verilerin
işlenmesi için gerekli olan istatistiksel yöntemlerin
geliştirildiği alt daldır
c) Sosyal Psikoloji
* İnsanın sosyal ortamlar ve sosyal uyaranlar karşısında
gösterdiği davranışları inceleyen alt daldır.
* Tutumlar, değerler, sosyal normlar, kişisel çekicilik,
sosyal beğenirlik, önyargılar, liderlik v.b konular sosyal
psikolojinin çalışma alanı içinde yer almaktadır.
20. d) Klinik Psikoloji ve Danışmanlık Psikolojisi
* Klinik psikoloji, davranış bozukları, bunların nedenleri,
tedavisi v.b konular üzerine yoğunlaşan alt daldır.
Normalden sapan davranışlar ile ilgilenir.
* Danışmanlık psikolojisi, gündelik yaşamda uyum
sorunları yaşayan bireylere yönelik psikolojik destek verme
amacındadır.
e) Endüstri ve Örgüt Psikolojisi
* Çalışma alanı, işe uygun eleman seçimi,
motivasyonun ve verimliliğin artırılması, çalışma koşulları,
çalışanlara işle ilgili bilgi ve becerilerin kazandırılması, iş
ortamındaki iletişim v.b konular olan alt daldır.
21. f) Eğitim Psikolojisi
* Eğitim psikolojisi iki farklı alt gruptan oluşmaktadır.
Bunlar gelişim ve öğrenme psikolojisidir.
* Gelişim psikolojisi, döllenmeden ölüme kadar geçen
sürede organizmada gözlenen farklı alanlara ilişkin pozitif
yöndeki değişimlerin incelendiği bilim dalıdır.
Öğretmen;
- gelişim psikolojisinin bulgularından faydalanarak,
öğrencilerin gelişimsel dönemleri, özellikleri ve bireysel
farklılıkları göz önünde bulundurur.
- öğrenme sürecini, öğrenme ve öğretmen kuramlarını,
yaklaşımlarını, modellerini ve ilkelerini geliştirir.
- öğretimi planlama, öğretim yaşantılarını düzenleme ve
öğretim sürecini değerlendirme çalışmalarını yürütür
23. 5. Psikolojide Araştırma Yöntemleri
1) Betimsel Yöntemler
a) Gözlem
b) Test
c) Anket
d) Vaka İncelemesi
2) Deneysel Yöntem
3) İstatistiksel Yöntemler
a) Korelasyon
b) Farkların Önem Derecesi Yöntemi
4) Gelişimsel Yöntemler
a) Boylamsal Yöntem
b) Kesitsel Yöntem
c) Sırasal Yöntem
24. 1) Betimsel Yöntemler
*Betimsel yöntemler, dışarıdan hiçbir müdahalede
bulunmadan var olan durumun betimlenmesi, fotoğrafının
çekilmesidir.
a) Gözlem
* Psikoloji ile ilgili olan olgu ve olayların gözlemlenerek
raporlaştırılması işlemidir. Yapılış şekline göre doğal ve sistematik
gözlem olarak ikiye ayrılır.
* Doğal gözlemde olgu veya olay doğal ortamında, araştırmacının
etkisi en aza indirilerek yapılır.
* Sistematik gözlemde ise olay araştırmacı ilgilendiği davranışı
sadece kendi belirlendiği koşullar altında inceler. Gözlenecek
davranış önceden belirlenir ve sadece ona odaklanılarak gözlem
yapılır.
25. b) Test
*Testler, belli davranışları betimlemek amacı ile daha
önceden belirlenmiş standart soruların uygulanmasına
dayalı bir yöntemdir. Zeka, ilgi, tutum, kişilik v.b testleri
örnek olabilir.
c) Anket-Görüşme
*Kişilerin belli konular hakkındaki görüşlerini almak
amacı ile kullanılan tekniklerdir.
* Anketin testten en önemli farkı toplam puanların elde
edilmesi ve değerlendirmelerin soru bazında yapılmasıdır.
d) Vaka İncelemesi
* Vaka incelemesinde, davranışları açıklamak için
geçmiş yaşantıların derinlemesine incelenmesi söz
konusudur.
26. 2) Deneysel Yöntem
* Deneysel yöntemde araştırmacı kontrol ettiği değişkenler
arasındaki neden sonuç ilişkisini inceler.
* Sistemli ve iyi şekilde yapılandırılmış bir ortamda
gerçekleştirilir.
* Değişken, farklı gözlemlerde farklı değerler alabilen
özelliklerdir.
* Bağımsız değişken, neden-sonuç ilişkisi içinde neden
konumunda yer alan değişkendir. Bağımlı değişken ise bağımsız
değişkenden etkilenerek farklı değerler alabilen değişkendir.
Kontrol değişkeni, bağımlı değişkeni etkileme ihtimali bulunan ve
kontrol edilerek bağımlı değişkeni etkilemesi engellenen
değişkendir.
*Deney grubu, bağımsız değişkenin değişikliğe uğratıldığı
gruptur. Kontrol grubu ise bağımsız değişkenin sabit tutulduğu
gruptur.
27. 3) İstatistiksel Yöntemler
a) Korelasyon
*Korelasyon, iki yada daha fazla değişken arasından bir ilişki
olup olmadığını, eğer ilişki varsa bu ilişkinin yönünü sayısal
olarak belirlememize yarayan istatistiksel yöntemdir.
*İki değişken arasındaki ilişkinin değerinin sayısal olarak veren
katsayısı ise “KORELASYON KATSAYISI”’ dır.
*Korelasyon katsayısı -1,00 ile +1,00 arasında değerler alır.
*Korelasyon Katsayısı;
(*) +1,00 a yaklaştıkça iki değişken arasında aynı yönde
ilişki artar.
(*) -1,00 a yaklaştıkça iki değişken arasında ters yönde
ilişki artar.
(*) 0,00 a yaklaştıkça iki değişken arasındaki ilişki azalır.
28. b) Farkların Önem Derecesi Yöntemi
* Karşılaştırmaya dayalı ilişkisel tarama modeli de denir.
*Araştırmacı deneysel yöntemde bağımsız değişken
üzerinden ayarlama ve düzenleme yaparak bağımlı
değişken üzerindeki etkilerine bakar.
*Deneysel yöntemde, araştırmacının üzerinde
düzenleme yapamadığı bağımsız değişken söz konusu
olduğu zaman kullanılır.
* Bu değişkenler bireylerin kendilerine özgü
değişkenlerdir. Ör: Yaş, cinsiyet, medeni durum, sosyal sınıf,
aile çevresi ve bazı kişilik özellikleri.
* Bu yöntemde kesin bir sebep sonuç ilişkisi aranmaz,
sadece farklara bakarak bir kestirimde bulunulabilir.
* Sonuç ifadesi olarak “anlamlı bir fark vardır” veya
“anlamlı bir fark yoktur” kullanılır.
29. 4) Gelişimsel Yöntemler
*Yaşa bağlı olarak ortaya çıkan değişimleri konu edinen
araştırmacıların kullandığı yöntemdir.
* Araştırmacılar, zaman içerisinde insanların çeşitli
yönlerinin nasıl geliştiğini anlamaya çalışırlar. Bu nedenle,
insan gelişiminin tüm yönlerini anlamak için yaşı dikkate
alan araştırmalar planlarlar.
* Amaç bireyde yaşa bağlı olarak ortaya çıkan gelişimsel
süreçleri betimlemektir.
* 3 tane gelişimsel yöntem vardır:
- Boylamsal Yön.
- Kesitsel Yön.
- Sırasal Yön.
30. a) Boylamsal Yöntem
* Bu yöntem, aynı bireyleri geniş bir zaman aralığında
çalışarak onların farklı yaşlardaki belirli davranışlarının
değişimini ortaya koymaya yarayan gelişimsel yöntemdir.
* Böylece araştırmacı belli özelliklerini araştırmak için
aynı yaş grubundaki bireyleri alarak, belli zaman
aralıklarında araştırmaya konu olan özelliğin değişimini
inceler.
* Boylamsal araştırmada aynı denekler belli aralıklarla
farklı zamanlarda incelenir.
AHMET AHMET AHMET
2 Yaşında 4 Yaşında 8 Yaşında
2008 2010 2014
31. b) Kesitsel Yöntem
* Kesitsel yöntem, farklı yaşlardan bireylerin belirli
davranışlarının aynı zaman içinde ölçülerek veya
gözlenerek karşılaştırılmasını gerektiren yöntemdir.
* Araştırmacı, ilgilendiği yaşlardan her birini yansıtan
birey grupları belirler. Bu gruplardan aynı zamanda veriler
toplar ve karşılaştırır.
Ahmet Ali Can
2 Yaşında 12 Yaşında 22 Yaşında
15.10.2011 15.10.2011 15.10.2011
33. c) Sırasal Yöntem
* Sırasal yöntem, kesitsel ve boylamsal yöntemlerin
sınırlılıklarını ortadan kaldırılması amacı ile geliştirilen
yöntemdir.
* Bu yöntemde, önce belli yaş gruplarından bireyler
(Kesitsel yöntemde olduğu gibi)belli davranış veya gelişim
özellikleri yönünden incelenirler. Bu incelemeden bir süre
sonra (Boylamsa yöntemde olduğu gibi) aynı gruplar yine
incelenerek elde edilen veriler karşılaştırılır.