SlideShare une entreprise Scribd logo
1  sur  55
1




ÖĞRENME
KURAMLARI


    Amasya Eğitim Fakültesi
    2012
2




ÖĞRENME KURAMLARI
              •   Klasik KoĢullanma
 DAVRANIġÇI   •   BitiĢiklik Kuramcıları
 KURAMLAR     •   BağdaĢım Kuramı
              •   Edimsel KoĢullanma



  BĠLĠġSEL-
              • Beklenti Kuramı
 DAVRANIġÇI   • Sosyal Öğrenme
 KURAMLAR

  BĠLĠġSEL    • Gestalt YaklaĢımı
 KURAMLAR     • Bilgiyi ĠĢleme Kuramı
3




DavranıĢçı Kuramlar

DavranıĢçı öğrenme kuramlarının temsilcileri;

Kurucusu ve savunucusu: J.B. Watson
Fizyolojik temelleri; I.P.Pavlov
Felsefi temelleri; J. Locke
Psikolojik temelleri; E.L.Thorndike, B.F.Skinner
Hull, ve L.L.Bernard
4




DavranıĢçı kuramın temel açıklamaları
• Ġnsan doğuĢtan nötr bir varlıktır. Ġyi ya da kötü olmasına neden olan içinde doğduğu çevredir.


• Ġnsan zihni doğumunda boĢ bir levha gibidir. Çevreden gelen bilgiler sayesinde öğrenme
  gerçekleĢir

• Bütün canlıların öğrenmesi birbirine benzer. Yani hayvanlar ve insanlar benzer Ģekilde
  öğrenir

• Öğrenmenin en basit kuralı uyarıcı-tepki iliĢkisidir


• Ġnsanlarda öğrenme gözlenebilen ve ölçülebilen tepkilerle gerçekleĢir. Ġnsanın ne
  düĢündüğü değil, ne yaptığı önemlidir.

• Duygular ve düĢünce gibi özellikler doğrudan ölçülemediği için bilimsel olarak
  araĢtırılamazlar.

• Öğrenciler çevre tarafından güdülenmeye ihtiyaç duyan ve pekiĢtirenlerden etkilenen
  varlıklardır.
5




Klasik KoĢullanma
• Klasik (tepkisel) koĢullanma; aralarında doğal hiçbir iliĢki
 bulunmayan iyi uyarıcının birbirleriyle iliĢkilendirilmesi
 sonucunda daha önceden birine koĢulsuz yani doğal
 olarak verilen tepkinin iliĢkilendirilmiĢ olan diğer uyarıcıya
 da verilmesidir.

• Yılan görünce neden korkuyoruz?
• Limon deyince neden ağzımı sulanıyor?
Klasik KoĢullanma

• Klasik koĢullanma yoluyla insanlar ve hayvanlar doğal
 olarak tepki gösterdikleri uyarıcılardan farklı uyarıcılara da
 aynı tepkiyi göstermeyi öğrenirler. Özellikle duygusal
 tepkiler, korkular ve fizyolojik tepkiler (salya akıtma, ağız
 sulanması, diz hareketi, göz kırpma, göz bebeğinin
 ıĢıklara karĢı büyümesi ve küçülmesi) bu yolla oluĢur.

• Bu açıdan klasik koĢullanmanın sınıftaki uygulama alanı
 çok sınırlıdır. Fakat bu tür koĢullanmayı öğrenmeden
 davranıĢçılık akımının öğrenme sürecine bakıĢ tarzını
 ortaya koymak oldukça güçtür.
7




Klasik koĢullanma

• Klasik koĢullanma yoluyla insanlar ve hayvanlar doğal
 olarak tepki gösterdikleri uyarıcılardan farklı
 uyarıcılara da aynı tepkiyi göstermeyi öğrenirler.



• Pavlov’un getirdiği koĢullanma modeli, objektiftir.
 DavranıĢ ve çevre uyarıcıları açık seçik gözlenebilir ve
 tanımlanabilir. Bundan dolayı, davranıĢçılık akımının
 temsilcileri klasik koĢullanma sürecine büyük önem
 vermiĢlerdir.
8




Klasik koĢullanma
• Pavlov, köpekler üzerinde sindirim sistemiyle ilgili araĢtırma
 yaparken, köpeğin fizyolojik olarak, yiyecek ağzına girdiği zaman
 sindirimi baĢlatan salya salgılaması gerekirken, yiyeceği hatta
 getiren kiĢiyi gördüğünde de salya salgıladığını farketmiĢtir.

• Pavlov, köpeğe düzenli olarak, yiyecek vermeden hemen önce zil
 sesi vermiĢtir. Bu iliĢkiyi çok kere tekrarladıktan sonra, yiyecek
 vermediği durumlarda da zil sesini duyduğu zaman, köpeğin salya
 salgıladığını görmüĢtür. Köpek zil sesine salya akıtmasını
 öğrenmiĢtir.
9




Klasik koĢullanma süreci
• Pavlov, yiyecek ile salya salgılama arasındaki iliĢki doğal ve
  otomatik olduğu için, yiyeceğe “koşulsuz uyarıcı”, salyaya ise
  “koşulsuz tepki” demiĢtir.
• Yeni uyarıcıya (zil sesi) ise, doğal olarak köpeğin salya
  salgılamasına neden olmadığı için “koşullu uyarıcı”, zil karĢısında
  gösterilen salya salgılama davranıĢına ise “koşullu tepki” adını
  vermiĢtir.
      Yiyecek                        Salya
      (KoĢulsuz Uyarıcı)             (KoĢulsuz Tepki)
      Zil + Yiyecek                  Salya
      Zil                            Salya
      (KoĢullu Uyarıcı)              (KoĢullu Tepki)
10




Klasik koĢullanma
Klasik koĢullanmanın gerçekleĢmesi için aĢağıdaki koĢulların oluĢması
 gerekir:

1.   KoĢullanmanın olması için, öncelikle “yiyecek-salya” örneğinde
     olduğu gibi, doğal bir “uyarıcı-tepki” bağının olması gerekir.
2.   KoĢullu uyarıcının koĢulsuz uyarıcıdan hemen önce verilmesi, iki
     uyarıcının birleĢtirilmesi gerekir. Pavlov’un deneyinde köpek, zil
     sesi ile eti birleĢtirmektedir.
3.   KoĢullu uyarıcı ile koĢulsuz uyarıcı bağının tekrarlanması gerekir.
     Ancak, bazı korku yaratan durumlarda tek bir yaĢantı da
     öğrenmeyi sağlayabilir.
11




Klasik koĢullanmada kavramlar
KoĢulsuz (doğal)uyarıcı: organizma üzerinde doğuĢtan
etkisi olan , öğrenilmemiĢ uyarıcılardır. Örnek, sıcak
havada terlemek,
Yüksek seste irkiliriz. Birisi elimize iğne batırsa elimizi
hemen çekeriz.

KoĢulsuz tepki: koĢulsuz uyarıcıya verilen tepkiye
koĢulsuz tepki denir. KoĢulsuz uyarıcı öğrenilmemiĢ
olduğuna göre, koĢulsuz tepki de öğrenilmemiĢtir. Ġğne
batırıldığında elimizi hemen çekmek gibi
12




Klasik koĢullanmada kavramlar
Nötr (iliĢkisiz) uyarıcı : organizma için herhangi bir anlam
ifade etmeyen yani herhangi bir tepkiye yol açmayan
uyarıcıdır.

Örnek; hiç bilmediğiniz bir insan ilk baĢta sizin için nötr bir
uyarıcıdır. Ancak o kiĢiyi sizin hiç sevmediğiniz bir
arkadaĢınızın yanında sürekli görmeye baĢlarsınız artık o
sizin için bir anlam ifade etmeye baĢlar yani o kiĢi artık nötr
bir uyarıcı değil koĢullu bir uyarıcı haline gelir.
Yine bebekleri için unvanın, nobel ödülünün hiçbir anlamı
yoktur.
13




Klasik koĢullanmada kavramlar
PekiĢtirme (pekiĢtireç): koĢulsuz uyarıcı pekiĢtireç görevi
üstlenir (et)

BitiĢiklik (uyaranlar arası zaman yakınlığı):
KoĢullanmanın etkili Ģekilde gerçekleĢmesi için nötr
uyarıcının verilme zamanı ile koĢulsuz uyarıcının verilme
zamanı arasındaki zaman dilimi çok kısa olmalıdır.
14




Klasik koĢullanmada kavramlar
KoĢullu uyarıcı; organizma için baĢlangıçta herhangi bir
tepki oluĢturmayan uyarıcının (nötr uyarıcı) koĢulsuz
uyarıcı ile eĢleĢmesi sonucunda, nötr uyarıcı, koĢullu
uyarıcı haline dönüĢür. (zil)
Aslında bütün koĢullu uyarıcılar baĢlangıçta nötr bir
uyarıcıdır. Buna göre koĢullu uyarıcı öğrenilmiĢ uyarıcıdır.

KoĢullu tepki: koĢullu uyarıcıya verilen tepkidir. KoĢullu
uyarıcı öğrenilmiĢ olduğuna göre koĢullu tepkide
öğrenilmiĢtir. (salya)
15




Klasik koĢullanmada kavramlar
Sönme (deneysel çözülme); organizmanın daha önce
tepki verdiği bir uyarıcıya pekiĢtirme yapılmaması sonucu
artık tepki vermemeye baĢlamasıdır.

Kendiliğinden geri gelme; sönmüĢ tepkinin, bir süre
sonra tekrardan ortaya çıkmasıdır. Yani sönmüĢ tepki
tamamen yok olmamıĢtır.
16




Klasik koĢullanmada kavramlar
• Genelleme (uyarıcı genellemesi) : organizmanın
 benzer uyarıcılara aynı tepkiyi vermesidir. (örn: zil sesine
 tepki veren köpeğin çıngırak sesine de tepki vermesi)

• Ayırt etme; organizmanın arada benzerlik de olsa
 koĢullu uyarıcıyı diğer uyarılardan ayırt etmesidir. Yani
 benzer uyarıcıya tepki vermemesidir. ( örn: köpek
 çıngırağa tepki vermez)
17




Klasik koĢullanmada kavramlar
• Korku koĢullanması: koĢullu bir uyarıcı ile korku tepkisi
 eĢleĢtirildiğinde, korku koĢullanması ortaya çıkar.
 (Watson’un beyaz tavĢan la birlikte yüksek gürültü
 vermesi, -Albert deneyi-)

• Üst düzey koĢullanma; organizmanın birden fazla
 koĢullu uyarıcıya aynı tepkiyi vermesinin sağlanmasıdır.
 (örnek zil sesine koĢullandırılan köpek, zil den önce ıĢık
 sonra zil sesi verilir ve bu koĢullana kadar tekrar edilir.
 Böylece köpek ıĢık yandığında da koĢullu tepki olan salya
 salgılar)
Klasik koĢullanma yolu ile oluĢan
davranıĢları yok etme yöntemleri
                   • organizmanın istenmeyen bir davranıĢa koĢullanması halinde, bu davranıĢın
                     tam tersi yani istenen davranıĢlar çeĢitli yollarla pekiĢtirilerek bir yandan
                     istenmeyen davranıĢın söndürülmesi, bir yandan da istenen davranıĢa
                     koĢullanmasının sağlanması karĢıt koĢullanma ile açıklanır. ( okula gitmek
                     istemeyen, okulundaki sınıf öğretmeni sevmeyen Ahmet in okulunu değiĢtirip
     KarĢıt          baĢka bir öğretmen gelmeye baĢladığında okulu sevmeye baĢlaması)
   koĢullama




                   • organizmanın korktuğu, istemediği uyarıcı zaman içinde yavaĢ yavaĢ
                     organizmaya yaklaĢtırılır, böylece korkunun (istenemeyen davranıĢın) ortadan
                     kalkması amaçlanır. (örneğin tavĢandan korkan Merve’ye önce tavĢanların
                     fotosunu göstermek, sonra yanına yaklaĢtırmak, sonra dokunmak gibi)
   Sistematik
duyarsızlaĢtırma
Klasik koĢullanma yolu ile oluĢan
davranıĢları yok etme yöntemleri
                    • itici uyarıcıya koĢullamada organizmanın koĢullandığı uyarıcının
                      çekiciliğini azaltmak için, bu uyarıcıyı itici (istenemeyen) bir uyarıcıyla
                      eĢleĢtirilir. (örnek sigarayı bırakmaya çalıĢanların çeĢitli haplar
                      kullanması, sigara içinde mide bulandırıyor ya da emziği bırakmak
Ġtici uyarıcı ile     istemeyen bebeklerin emziğine acı biber sürülmesi)
   koĢullama



                    • organizmanın korku duyduğu bir uyarıcıyla bir süre aynı ortamda
                      kalması sağlanır. (korkunla yüzleĢmelisin)
KarĢı karĢıya
  getirme;
20




GUTHRĠE ve BĠTĠġĠKLĠK KURAMI




  Guthrie’ye göre öğrenme için pekiĢtirmeye ve tekrara
  ihtiyaç yoktur. Öğrenme sadece bitiĢiklik yani eĢzamanlı
  koĢullama ile olur. Bu Ģu anlama gelmektedir. Eğer bir
  uyarıcı bir tepkinin ortaya çımasına neden oluyorsa hemen
  uyarıcı ve tepki arasında bitiĢiklik-bağlantı kurulur, bu bir
  kez dahi olsa artık öğrenme gerçekleĢmiĢtir.
GUTHRĠE ve BĠTĠġĠKLĠK KURAMI


• Yine Guthrie’ göre ceza uyarıcı ile istenmeyen tepki
 arasındaki bitiĢikliği ortadan kaldırmaktır. Eve gelip
 ceketini kanepenin üzerine fırlatan çocuğa kızarsan
 (ceza) çocuk davranıĢını değiĢtirmez. Doğru davranıĢı
 yaptırmak gerek. Yani çocuk kapıdan dıĢarı çıkar, tekrar
 içeri girer ve ceketi askıya asar.
22


GUTHRĠE’ GÖRE ALIġKANLIKLARIN YOK
EDĠLMESĠ

EĢik Yöntemi: uyarıcının istenmeyen tepkiyi ortaya çıkartacak eĢiği aĢmadan çok küçük
dozlarlar verilmesidir. Örn: eĢeği semere alıĢtırma.. Yada eve yeni koltuk takımı
aldırmak isteyen AyĢe hanım niyetini belli etmeden değiĢik örneklerle vs. eĢini önceden
hazırlaması ve en son alıĢtırdıktan sonra isteğini söylemesi

Bıktırma Yöntemi: organizma istenmeyen tepkiden bıkıncaya kadar biyolojik olarak
yormak. Örnek: sigara içen birini bıraktırmak için arka arkaya bir paket sigare içirmek vb.



Zıt tepki yöntemi: istenmeyen tepkiyi meydana getiren uyarıcı ile onunla rekabet
edebilecek güçte istenen bir uyarıyı beraber sunmak: örn: köpekten korkan çocuğun
babası ile köpeğin yanına yaklaĢması
23


THORNDĠKE IN BAĞLAġIMCILIK (DENEME-YANILMA
KURAMI)
• Gerçek anlamda ilk uyarıcı-tepki psikoloğudur. Aynı zamanda ilk modern
 öğrenme kuramı ve edimsel Ģartlanmasının öncüsüdür. Ona göre uyarıcı-
 tepki iliĢkisi bağı kurulur bu bağdaĢımdır ve bu bağdaĢım sinirsel bir bağ ile
 oluĢur.

• Ona göre organizma bir amaca ulaĢmak için çok sayıda deneme-yanılma
 giriĢiminde bulunur. Kendisini amaca götüren uyarıcı-tepki iliĢkinini seçerken,
 kendisini amaca götürmeyenleri eler.

• Thorndike, öğrenmeyi bir problem çözme olayı olarak görmüĢ ve problem
 durumunda yapılan çeĢitli deneme-yanılma davranıĢlarından birinin çözüm
 olduğunu saptamıĢtır.
24


THORNDĠKE IN BAĞLAġIMCILIK (DENEME-
YANILMA KURAMI)
• Thorndike yaptığı çalıĢmalar sonucunda hazıroluĢ, tekrar ve etki
    kanunları diye adlandırılan öğrenme kanunlarını ortaya koymuĢtur.
    Bunlar içinde en önemlisi daha sonraki araĢtırma ve çalıĢmalardaki
    rolü bakımından “etki” kanunudur.

• Throndike öğrenme kanunlarını
• genellikle hayvanlar üzerinde
•   yaptığı çalıĢmalarla geliĢtirmiĢtir.
THORNDĠKE IN BAĞLAġIMCILIK
(DENEME-YANILMA KURAMI)
• Kapalı kafese yerleĢtirilen bir kedi, kafesin dıĢındaki
 balığa ulaĢmak veya kafesten kurtulmak için kafesin
 içinde sağa, sola koĢar; köĢelere gider gelir; sıçrar;
 kafesin parmaklarını ısırır; fakat dıĢarı çıkamaz.

• Fakat dıĢarı çıkabilmesi için kafesin kapısının açılmasına
 ve açmayı sağlayan bir kapı mandalına bağlı ipin
 çekilmesine veya gerdirilmesine bağlıdır.
26


THORNDĠKE IN BAĞLAġIMCILIK (DENEME-
YANILMA KURAMI)
• Kedi, tesadüfen yaptığı hareketler sonucu mandala bağlı ipi
    gerdirmiĢse kapı açılmıĢ ve dıĢarıdaki yiyeceği elde etmiĢ veya
    kafesten kurtulmuĢtur.
•    Bu deney, tekrar edildikçe, kedinin deneme-yanılma hareketlerinin
    gittikçe azaldığı ve kapıyı kolayca açtığı gözlenmiĢtir.
•    Bu deneyler, istenilen sonuca “ödüle” götüren davranıĢın kalıcı
    olduğunu (öğrenildiğini) diğer davranıĢların ise terk edildiğini
    göstermiĢtir.
•    Etki kanununa göre bir davranıĢ haz veren bir sonuca götürürse; o
    davranıĢ tekrar edilir ve kalıcı olur.
•    Edimsel (operant) koĢullama, yapılan bir davranıĢın ortaya çıkardığı
    sonuçlarla ilgili bir öğrenme türüdür.
•    Edimsel koĢullamanın en meĢhur temsilcisi “Skinner”dir. Skinner’in
    öğrenmeyi açıklayıĢı Thorndike’ın etki kanununun yeni bir
    yorumlanmıĢ Ģekli olarak görülmektedir.
EDĠMSEL KOġULLANMA
F.B. SKĠNNER
TANIMI
• Bireyin çevre ile etkileĢimi sonucu yaptığı davranıĢın
 ödüllendirilmesi ya da cezalandırılmasına göre devam
 edip etmemesidir.

• Klasik koĢullanmada davranıĢa neden olan uyarıcının
 bilinmesi gerekir. Oysa insan davranıĢlarına neden olan
 uyarıcıları her zaman tahmin etmek mümkün
 olmamaktadır. Bu nedenle Skinner uyarıcıdan ziyade
 isteyerek ortaya çıkan davranıĢla ilgilenmiĢlerdir.
Edimsel KoĢullanma Devamı..
• Skinner e göre algı, bellek, irade gibi içsel süreçlerlerle
 davranıĢ açıklanamaz, ancak gözlenebilir davranıĢlar
 açıklanır. Zaten psikolojinin amacı da ona göre
 davranıĢların yordanabilirliğidir. Burada Skinner in
 determinist bir yaklaĢım sergilediği görülmektedir.

• Skinner e göre davranıĢın sonucunda iki tür durum ortaya
 çıkar..
Ġki tür durum




DavranıĢ sonucunda           DavranıĢ sonucunda
   organizmanın                 organizmanın
 hoĢuna giden bir            hoĢuna gitmeyen bir
      durum                        durum




 DavranıĢın tekrar           DavranıĢın devam
etme olasılığı artar        etme olasılığı azalır.
31




Klasik ve edimsel koĢullanmanın karĢılaĢtırılması
TEPKĠSEL KOġULLANMA                                        EDĠMSEL KOġULLANMA


Önce uyarıcı, sonra tepki vardır. (u-t)                    Önce tepki, sonra uyarıcı (t-u) önce bir davranıĢ gösterilir
                                                           ardından uyarıcı vardır.


Organizma pasif durumdadır, farkında olmadan               Organizma davranıĢının sonucuna göre bundan hoĢnutsa
koĢullanır. Yani süreç tamamen denetim dıĢındadır.         davranıĢın gösterilme sıklığı artar, hoĢnut değilse azalır.
                                                           Yani istemlilik söz konusudur.




Refleksler ve duygular üzerinde etkilidir.                 Psiko motor davranıĢlar ve alıĢkanlıklar üzerinde etkilidir.



Tepkisel koĢullanmada, o türe ait bütün organizmaların     Edimselde bireysel farklılıklar vardır. Yani o türe ait bütün
koĢullandıkları uyarıcıya aynı tepkiyi vermesi beklenir.   organizmalar aynı Ģekilde koĢullanmayabilir.




KoĢullanmayı yok etmek için doğal uyarıcı ortamdan         KoĢullanmayı yok etmek için olumlu pekiĢtireç verilmez.
çekilerek sönme sağlanır.
Edimsel (operant koĢullanmanın) temel
ilkeleri
• 1. edimsel koĢulanmada davranıĢ; organizmanın pekiĢtireç alabilmek için
 bilinçli olarak yaptığı amaçlı etkinlik olarak tanımlanmaktadır.



• 2. edimsel koĢullanma sürecinde davranıĢın sonucu bireyin öğrenmesi
 üzerinde etkilidir. DavranıĢ ödüllendirilirse sıklaĢır, cezalandırılırsa zayıflar.



• 3. edimsel koĢullanma sürecinde pekiĢtirilmeyen davranıĢlarda sönme
 görülmektedir. Ġstenen bir davranıĢın devamı pekiĢtireç ile sağlanırken
 istenilmeyen bir davranıĢ, görmezden gelinerek, olumsuz pekiĢtireç
 kullanılarak vb. söndürülmektedir.
33




Edimsel KoĢullama
                               DAVRANIġ

                            DavranıĢın Sonucu

      HoĢa gidici uyarıcı             HoĢa gitmeyen uyarıcı
       PEKĠġTĠREÇ                            CEZA

 Olumlu           Olumsuz           I.tip ceza   II.tip ceza
 HoĢa gidici      HoĢa gitmeyen     HoĢa gitmeyen HoĢa gidici
 uyarıcının       uyarıcının        uyarıcının     uyarıcının
 verilmesi        ortamdan         verilmesi      ortamdan
                  çekilmesi                      çekilmesi


DAVRANIġ TEKRAR EDER              DAVRANIġ ZAYIFLAR VEYA DURUR
Edimsel KoĢullama

ġimdi olumlu pekiĢtireç, olumsuz pekiĢtireç, 1 tip ceza ve 2.
tip ceza kavramlarına göz atalım…..
OLUMLU PEKĠġTĠREÇ
                  • Organizma için hoĢ olan, organizmanın elde etmekten
                    haz aldığı ve organizmaya verildiğinde davranıĢın
   Olumlu
  pekiĢtireç
                    yapılma olasılığını / sıklığını arttıran uyarıcılardır.



                  • Biyolojik kökenli ihityaçlardan kaynaklanan pekiĢtireçtir.
Birincil olumlu     Açlık, susuzluk, cinsellik vb.
  pekiĢtirme




                  • Öğrenme ürünü olan pekiĢtireçlerdir. Para, unvan, statü,
Ġkincil olumlu      yüksek not almak, aferin vb.
  pekiĢtireç
OLUMSUZ PEKĠġTĠREÇ
                   • Ortamdan çıkarıldığında belirli bir davranıĢın yapılma sıklığını arttıran
                     uyarıcıdır. Örn: baĢı ağrıyan birinin ilaç alması, üĢeyen çocuğun pencereyi
   Olumsuz           kapatması
   pekiĢtireç




                   • Organizmaya rahatsızlık veren ve organizmayı tehdit eden uyarıcılardır.
                     Elektrik Ģoku, yüsek gürültü, dövme, tehdit gibi
Birincil olumsuz
    pekiĢtireç



                • Herhangi bir nötr uyarıcının birincil olumsuz pekiĢtireçle iliĢkilendirilmesi ile
                  pekiĢtireç özelliği kazanan uyarıcılardır. Ör: soba nötr bir uyarıcı iken
                  dokunup canı acıyınca olumsuz pekiĢtireç olur. Yani soba ikincil olumsuz
Ġkincil olumsuz   pekiĢtireç olmuĢtur.
   pekiĢtireç
DĠKKAT, OLUMSUZ PEKĠġTĠREÇ
CEZA DEĞĠLDĠR.
 ġöyleki olumsuz pekiĢtireçin adı olumsuzluk bildirmesine
 rağmen sonucunda olumluluk aranmalıdır. Çünkü olumsuz
 pekiĢtireç ortamda bulunan olumsuzluğu kaldırmaya
 yaramaktadır.


  Olumlu ve olumsuz pekiĢtireçler davranıĢın yapılma sıklığını
  arttırırken, ceza davranıĢın yapılma olasılığını azaltır.




   Olumsuz pekiĢtirmede istenilmeyen durumdan kurtulmak bireyin
   elindedir.
   Ceza da ise istenilmeyen durumdan kurtulmak bireyin kontrolünde
   değildir.
   Olumsuz pekiĢtirmede istenilemeyn durum ortamdan kaldırıılırken,
   cezada istenmeyen durum ortaya konumaktadır.
CEZA
              • Bir bireye ne yapmaması gerektiğini öğreten, ne yapması
                gerektiğini öğretmeyen uyarıcıya denir
  CEZA



              • Ortama hoĢ olmayan, istenmeyen bir uyarıcının ilave
                edilmesidir. Tokat atmak, azarlamak, ayakta bekletmek
 Birincil tür   gibi
    ceza


              • Ortamdan hoĢ olan , sevilen, istenilen bir uyarıcının
                çıkarılmasıdır. Sınırı aĢan sürücünün ehliyetini elinden
 Ġkinci tür     almak, suç iĢleyen birini hapse atmak, ders çalıĢmayan
   ceza         çocuğun harçlığnı kesmek,
CEZANIN ÖZELLĠKLERĠ

• Ceza istenmeyen davranıĢı tamemen ortadan kaldırmaz, belirli bir süre
 bastırılmasına yardımcı olur

• Ceza, engellenmelere, saldırganlık duygularına yol açabilir

• Ceza, düĢmanca duygulara, nefrete yol açabilir

• Ceza verilecekse hiç geciktirilmeden verilmelidir

• Bireyi korkutmak amacı ile ceza verilmemelidir

• Birey hangi davranıĢ sonucunda ceza alacağını önceden bilmelidir.

• Ceza verme eyleminde tutarlılık gösterilmelidir

• Ceza bir davranıĢı yapmamayı değil, yaptıktan sonra yakalanmamayı
 öğretir.
O halde pekiĢtirme türleri arasındaki
iliĢkiyi tablolaĢtırırsak

   PekiĢtireç   Durum      Ortama              Ortamdan
   türleri                 konulduğunda        çıkarıldığında
   ↓                   →


   Olumlu pekiĢtireç       Olumlu pekiĢtirme   2. Tür ceza


                           1. Tür ceza         Olumsuz pekiĢtirme
   Olumsuz pekiĢtireç
PEKĠġTĠRME TARĠFELERĠ

1. SÜREKLĠ PEKĠġTĠRME


1. ZAMAN ARALIKLI PEKĠġTĠRME


1. MĠKTAR ARALIKLI PEKĠġTĠRME


1. SĠMGESEL PEKĠġTĠRME
1.   SÜREKLĠ PEKĠġTĠRME:


Ġnsanlar yeni davranıĢları öğrenirken, yaptıkları her
davranıĢın sonucunu öğrenmek eğilimi taĢırlar.
Yapılan her doğru davranıĢın pekiĢtirilmesine sürekli
pekiĢtirme denir.

Bu tür bir pekiĢtirme özellikle yeni davranıĢların
kazanılmasında ve becerilerin hatasız olarak
yapılmasının sağlanmasında çok önem taĢır.

Örnek: her doğru cevaba 1 puan vermek ya da +
vermek gibi
2. ZAMAN ARALIKLI PEKĠġTĠRME:

a)   Sabit zaman aralıklı pekiĢtirme: PekiĢtirecin ne
     zaman verileceğinin birey tarafından bilindiği
     pekiĢtireç tarifesidir. Örn: memur maaĢları,
     gazetecinin gazeteyi her sabah kapıya
     bırakması, 45 dk. Da bir teneffüs yapılması

b) DeğiĢken aralıklı pekiĢtirme: pekiĢtirecin ne
zaman verileceğinin birey tarafından bilinmediği
pekiĢtireç tarifesidir. Öğretmenin aklına geldiği
zaman sınav yapması, liseli öğrencileri zaman
belirtmeden arama yapma vb
3. MĠKTAR AĞIRLIKLI PEKĠġTĠRME

a) Sabit oranlı pekiĢtirme tarifesi: kaç
   davranıĢtan sonra pekiĢtirecin geleceğinin birey
   tarafından önceden bilindiği pekiĢtirme tarifesidir.
   2 , soruyu bilen öğrenciye +10 puan verilmesi.
   10 brim iĢ yapan iĢçiye prim verilmesi ,
   marketlerin iki alana bir bedava vermesi vb.
b) DeğiĢken oranlı pekiĢtirme: bireyin kaç
   davranıĢtan sonra pekiĢtireç alacağını önceden
   bilmediği pekiĢtirme tarifesidir. Örn: Ģans, kumar
   oyunları, ya da bir ustanın çırağına ne kadar para
   vereceğinn belli olmaması vb.
4. SĠMGESEL ÖDÜL:

Belli bir oranda davranıĢ yapıldıktan sonra ,
bireyin ödüllendirmesi durumudur. Örn: her
ödeve bir yıldız veren ve toplam 10 yıldız
kazananlara kitap hediye eden bir öğretmen, ya
da bir annenin kızına son 5 sınavdan 90 üstü
alması durumunda hamburgerciye götürme sözü
vermesi, bankaların bonun vermesi vb. Bu
örneklerde ödül olarak verilen kitap ve
hamburger simgedir.
PekiĢtirme tarifelerini temel özellikleri
• PekiĢtireç tarifelerinin en güçlü olanından en zayıf olanına
 doğru sıralanması Ģu Ģekildedir.

• DeğiĢken oranlı pekiĢtirme (en güçlü)


• DeğiĢken aralıklı pekiĢtirme


• Sabit oranlı pekiĢtirme


• Sabit aralıklı pekiĢtirme


• Sürekli pekiĢtirme (en zayıf)
EDĠMSEL KOġULLANMADA TEMEL
KAVRAMLAR
PREMACK ĠLKESĠ (Büyükanne kuralı)

Bireyin yapmayı istemediği bir davranıĢın bireyin yapmayı
çok istediği baĢka bir davranıĢ ile eĢleĢtirilmesidir. Ör:
derslerini yaparsan internette oynayabilirsin. Ya da çocuk
pırasa yemeğini sevmiyor ise « pırasa yemeğini yersen,
seni hafta sonu kübra lara gönderirim vbbbbb
EDĠMSEL KOġULLANMADA TEMEL
KAVRAMLAR
SÖNME: Klasik koĢullanmada olduğu gibi pekiĢtirilmeyen
davranıĢ söner. Ancak sönmeden önce edimsel
koĢullanmada organimza aktif olduğundan pekiĢtirilmemesi
halinde sönmeden önce davranıĢta ani bir artıĢ görülür.
Ahmet istediği olmadığında ağlamaktadır anne görmezden
gelmeye baĢladığında Ahmet in ağlamasında bir artıĢ
görülür ancak zamanla söner.
EDĠMSEL KOġULLANMADA TEMEL
KAVRAMLAR
ALIġMA: Sönmeden farklı olarak, alıĢma sürecinde
pekiĢtirme devam eder. Ancak davranıĢ yine de ortadan
kalkar. Peki pekiĢtirme devam etttiği halde davranıĢ niye
ortadan kalkar??

KENDĠLĠĞĠNDEN GERĠ GELME: aynı klasik koĢullanmada
olduğu gibi sönmüĢ davranıĢın bir süre sonra ortaya
çıkmasıdır.
EDĠMSEL KOġULLANMADA TEMEL
KAVRAMLAR
GENELLEME; Organizmanın benzer uyarıcılara aynı tepki vermesidir.

AYIRT ETME: Belli bir tepkinin tek bir nesne ya da durum karĢısında
sergilenip, bunun dıĢındaki nesne yada durumlarda sergilenmemesidir.

AYIRT EDĠCĠ UYARICI: Bir davranıĢ, daima belirli bir uyarıcı ya da
ortamdayken pekiĢtirilirse, bir süre sonra bu uyarıcı ya da ortamın kendisi
, davanıĢ için ayırt edici hale gelir. DavranıĢı kontrol eden bu uyarıcıya
ayırt edici uyarıcı denir. Örn: evde değilde balkonda sigara içen Ahmet
bey, çicekleri sulamak için bile balkona çıktğında sigara içer.

Ali hocanın dersinde konuĢmayan tık çıkarmayan öğrenciler ayĢe hocanın
dersinde birbiri aralarında sürekli konuĢurlar.

Ya da kahve ile keyf sigarası içen ayĢe hanım, bir gün bir toplantıda
kahve ikram edildiğinde sigara içmek ister. Yani kahve içme ayırt edici bir
uyarıcıdır.
EDĠMSEL KOġULLANMADA TEMEL
KAVRAMLAR
KADEMELĠ YAKLAġTIRMA (DAVRANIġI BĠÇĠMLENDĠRME)

HedeflenmiĢ bir davranıĢı kazandırabilmek için hedefi küçük
parçalara bölmektir. Bunu sağlamak için davranıĢ
basamaklarına ayrılan hedef davranıĢ her doğru basamağın
ardından pekiĢtirilir ve bir üst basamağa geçirilir. Örn: aslanı
çemberden atlamak için kademeli yaklaĢım kulllanılır. Örn:
kalabalık önünde konuĢamayan Alican önce bir iki kiĢinin
önünde, sonra sınıfın önünde daha sonra okulun önünde
konuĢturulur.

Kademeli yaklaĢtırma ile sistematik duyarsızlaĢtırma arasındaki
farkı tartıĢınız…
ĠSTENMEYEN DAVRANIġI ORTADAN
KALDIRMA YOLLARI
a) Sönmesini bekleme: istenilmeyen davranıĢa pekiĢtireç
   verilmemesi durumudur. Örn: parmak kaldırmadan
   konuĢmak istseyen bir öğrenciye öğretmenin söz
   vermemesi gibi

a) Görmezden gelme: istenilmeyen davranıĢı pekiĢtireç
   vermeksizin ve bireyle ilgilenmeksizin söndürmeye
   çalıĢmadır. Ör: sürekli ağlayan çocuğun ağlama
   davranıĢını görmezlikten gelme
ĠSTENMEYEN DAVRANIġI ORTADAN
KALDIRMA YOLLARI
3. Olumsuz pekiĢtireç kullanma: sönme ile birlikte
olumsuz pekiĢtireç kullanma cezaya karĢı kullanılan en iyi
iki alternatiftir. Bireyin istenmeyen bir davranıĢa değil,
istenen bir davranıĢa yönlendirilmesidir. Örneğin; parmak
kaldırmadan konuĢan bir öğrenciye parmak kaldırdığı
zaman söz hakkı vermek gibi. Bu durumda doğru
davranıĢın yapılma sıklığı artacaktır.
ĠSTENMEYEN DAVRANIġI ORTADAN
KALDIRMA YOLLARI
4. Ara verme: istenmeyen davranıĢı gösteren bireylerin
belli bir süre (ideali 10 dk civarı) pekiĢtirecin verildiği
ortamdan uzaklaĢtırılmasıdır. Örn: sınıfta çok gürültü
yapan Ahmet in 10 dk. Sınıftan çıkraılması.. Dikkat
edilmesi gereken bireyin önceden böyle birĢeyden
haberinin olması, bireyin uzaklaĢtırıldığı yerde herhangi
bir pekiĢtirici uyarıcının olmaması,
ĠSTENMEYEN DAVRANIġI ORTADAN
KALDIRMA YOLLARI
5. Ceza verme: istenilmeyen davranıĢın
cezalandırılmasıdır. Ceza istenilen davranıĢa yol açmaz
sadece istenilmeyen davranıĢın yapılmamasına neden
olur.

6. Bıktırıncaya kadar yaptırma: bireyin istenilmeyen
davranıĢını değiĢtirmek için o davranıĢı bıktırıncaya kadar
yaptırma. Örn: sigara olayı

Contenu connexe

Tendances

Sosyal öğrenme kurami albert bandura
Sosyal öğrenme kurami   albert banduraSosyal öğrenme kurami   albert bandura
Sosyal öğrenme kurami albert bandura
ofoozer
 
SOSYAL BİLİŞSEL KURAM-Albert Bandura
SOSYAL BİLİŞSEL KURAM-Albert BanduraSOSYAL BİLİŞSEL KURAM-Albert Bandura
SOSYAL BİLİŞSEL KURAM-Albert Bandura
Simla Ar?kan A
 
5 piaget ve bilişsel gelişim
5   piaget ve bilişsel gelişim5   piaget ve bilişsel gelişim
5 piaget ve bilişsel gelişim
Kenan Polat
 
3 gelişim psik. giriş
3   gelişim psik. giriş3   gelişim psik. giriş
3 gelişim psik. giriş
Kenan Polat
 
Gözlem yoluyla öğrenme süreçleri
Gözlem yoluyla öğrenme süreçleriGözlem yoluyla öğrenme süreçleri
Gözlem yoluyla öğrenme süreçleri
zekiye1
 
Pavlov Thorndike Guthrie
Pavlov Thorndike GuthriePavlov Thorndike Guthrie
Pavlov Thorndike Guthrie
Şaban Yıldız
 
Kuramsal dayanaklar2
Kuramsal dayanaklar2Kuramsal dayanaklar2
Kuramsal dayanaklar2
alfaland
 
Bilgiyi İşleme Kuramı
Bilgiyi İşleme KuramıBilgiyi İşleme Kuramı
Bilgiyi İşleme Kuramı
ofoozer
 
öRnekleme teknikleri
öRnekleme teknikleriöRnekleme teknikleri
öRnekleme teknikleri
Yasin Demir
 

Tendances (20)

Sosyal öğrenme kurami albert bandura
Sosyal öğrenme kurami   albert banduraSosyal öğrenme kurami   albert bandura
Sosyal öğrenme kurami albert bandura
 
SOSYAL BİLİŞSEL KURAM-Albert Bandura
SOSYAL BİLİŞSEL KURAM-Albert BanduraSOSYAL BİLİŞSEL KURAM-Albert Bandura
SOSYAL BİLİŞSEL KURAM-Albert Bandura
 
Kuramlari www.kpss10.com
Kuramlari www.kpss10.comKuramlari www.kpss10.com
Kuramlari www.kpss10.com
 
5 piaget ve bilişsel gelişim
5   piaget ve bilişsel gelişim5   piaget ve bilişsel gelişim
5 piaget ve bilişsel gelişim
 
3 gelişim psik. giriş
3   gelişim psik. giriş3   gelişim psik. giriş
3 gelişim psik. giriş
 
Yapilandirmaci yaklasim22222
Yapilandirmaci yaklasim22222Yapilandirmaci yaklasim22222
Yapilandirmaci yaklasim22222
 
Davranisci Kuramlar
Davranisci KuramlarDavranisci Kuramlar
Davranisci Kuramlar
 
Gözlem yoluyla öğrenme süreçleri
Gözlem yoluyla öğrenme süreçleriGözlem yoluyla öğrenme süreçleri
Gözlem yoluyla öğrenme süreçleri
 
Sosyal öğrenme kuramları
Sosyal öğrenme kuramlarıSosyal öğrenme kuramları
Sosyal öğrenme kuramları
 
Pavlov Thorndike Guthrie
Pavlov Thorndike GuthriePavlov Thorndike Guthrie
Pavlov Thorndike Guthrie
 
Kuramsal dayanaklar2
Kuramsal dayanaklar2Kuramsal dayanaklar2
Kuramsal dayanaklar2
 
Güdülenme
GüdülenmeGüdülenme
Güdülenme
 
Bilgiyi İşleme Kuramı
Bilgiyi İşleme KuramıBilgiyi İşleme Kuramı
Bilgiyi İşleme Kuramı
 
İş Etiği | Business Ethics
İş Etiği | Business Ethicsİş Etiği | Business Ethics
İş Etiği | Business Ethics
 
öRnekleme teknikleri
öRnekleme teknikleriöRnekleme teknikleri
öRnekleme teknikleri
 
9 benlik gelişimi
9   benlik gelişimi9   benlik gelişimi
9 benlik gelişimi
 
Kavram Öğretimi
Kavram ÖğretimiKavram Öğretimi
Kavram Öğretimi
 
Tüketici Davranışlarında MOTİVASYON (Bahman Huseynli)
Tüketici Davranışlarında MOTİVASYON (Bahman Huseynli)Tüketici Davranışlarında MOTİVASYON (Bahman Huseynli)
Tüketici Davranışlarında MOTİVASYON (Bahman Huseynli)
 
Pavlov ve Thorndike Sunumu
Pavlov ve Thorndike Sunumu Pavlov ve Thorndike Sunumu
Pavlov ve Thorndike Sunumu
 
8 ahlak gelişimi
8   ahlak gelişimi8   ahlak gelişimi
8 ahlak gelişimi
 

En vedette (13)

Bilissel Duyussal Ogrenme Kuramlari
Bilissel Duyussal Ogrenme KuramlariBilissel Duyussal Ogrenme Kuramlari
Bilissel Duyussal Ogrenme Kuramlari
 
Mayer'in Çoklu Ortamla Bilişsel Öğrenme Kuramı
Mayer'in Çoklu Ortamla Bilişsel Öğrenme KuramıMayer'in Çoklu Ortamla Bilişsel Öğrenme Kuramı
Mayer'in Çoklu Ortamla Bilişsel Öğrenme Kuramı
 
EğItim Bilimleri 5
EğItim Bilimleri 5EğItim Bilimleri 5
EğItim Bilimleri 5
 
Etkili ogrenme-yontemleri
Etkili ogrenme-yontemleriEtkili ogrenme-yontemleri
Etkili ogrenme-yontemleri
 
EğItim Bilimleri 6
EğItim Bilimleri 6EğItim Bilimleri 6
EğItim Bilimleri 6
 
Sosyal öğrenme kuramları
Sosyal öğrenme kuramlarıSosyal öğrenme kuramları
Sosyal öğrenme kuramları
 
Egitim teknolojilerinde temel_kavramlar_-_sunum
Egitim teknolojilerinde temel_kavramlar_-_sunumEgitim teknolojilerinde temel_kavramlar_-_sunum
Egitim teknolojilerinde temel_kavramlar_-_sunum
 
Sosyal Ogrenme Kurami
Sosyal Ogrenme KuramiSosyal Ogrenme Kurami
Sosyal Ogrenme Kurami
 
Gerçekli̇k terapi̇si̇
Gerçekli̇k terapi̇si̇Gerçekli̇k terapi̇si̇
Gerçekli̇k terapi̇si̇
 
Yapilandirmacilik ve öğrenme halkasi
Yapilandirmacilik ve öğrenme halkasiYapilandirmacilik ve öğrenme halkasi
Yapilandirmacilik ve öğrenme halkasi
 
MÜŞTERİ İLİŞKİLERİ VE İLETİŞİM
MÜŞTERİ İLİŞKİLERİ VE İLETİŞİMMÜŞTERİ İLİŞKİLERİ VE İLETİŞİM
MÜŞTERİ İLİŞKİLERİ VE İLETİŞİM
 
İleti̇şi̇m süreci̇ ve türleri̇
İleti̇şi̇m süreci̇ ve türleri̇İleti̇şi̇m süreci̇ ve türleri̇
İleti̇şi̇m süreci̇ ve türleri̇
 
Ögreti̇m teknoloji̇leri̇ ve materyal tasarimi ders 5_gorsel_arac_ve_gerecler_...
Ögreti̇m teknoloji̇leri̇ ve materyal tasarimi ders 5_gorsel_arac_ve_gerecler_...Ögreti̇m teknoloji̇leri̇ ve materyal tasarimi ders 5_gorsel_arac_ve_gerecler_...
Ögreti̇m teknoloji̇leri̇ ve materyal tasarimi ders 5_gorsel_arac_ve_gerecler_...
 

Similaire à öğRenme kuramlari

Www.Kpss10.Com Davranış
Www.Kpss10.Com DavranışWww.Kpss10.Com Davranış
Www.Kpss10.Com Davranış
massive501
 
Psiko --öğrenme( koşullama yolu ile öğrenme)
Psiko --öğrenme( koşullama yolu ile öğrenme)Psiko --öğrenme( koşullama yolu ile öğrenme)
Psiko --öğrenme( koşullama yolu ile öğrenme)
meslegim
 
öğRenme Psikolojisi Konular Listesi
öğRenme Psikolojisi Konular ListesiöğRenme Psikolojisi Konular Listesi
öğRenme Psikolojisi Konular Listesi
derslopedi
 
Tolman psikoloji
Tolman psikolojiTolman psikoloji
Tolman psikoloji
ofoozer
 
Edimsel KoşUllanma sıdıka vatan,gülsüm şanlıer,serdar kumru
Edimsel KoşUllanma sıdıka vatan,gülsüm şanlıer,serdar kumruEdimsel KoşUllanma sıdıka vatan,gülsüm şanlıer,serdar kumru
Edimsel KoşUllanma sıdıka vatan,gülsüm şanlıer,serdar kumru
SIDIKAVATAN
 
Edimsel KoşUllanma sıdıka vatan,gülsüm şanlıer,serdar kumru
Edimsel KoşUllanma   sıdıka vatan,gülsüm şanlıer,serdar kumruEdimsel KoşUllanma   sıdıka vatan,gülsüm şanlıer,serdar kumru
Edimsel KoşUllanma sıdıka vatan,gülsüm şanlıer,serdar kumru
SIDIKAVATAN
 
Davranişsal yaklaşim nazli yilmaz
Davranişsal yaklaşim nazli yilmazDavranişsal yaklaşim nazli yilmaz
Davranişsal yaklaşim nazli yilmaz
ensary1
 
Ogrenmepsikolojisi
OgrenmepsikolojisiOgrenmepsikolojisi
Ogrenmepsikolojisi
rpolyanna
 
öğRenme Psikolojisi1
öğRenme Psikolojisi1öğRenme Psikolojisi1
öğRenme Psikolojisi1
derslopedi
 

Similaire à öğRenme kuramlari (20)

Koşulleleri
KoşulleleriKoşulleleri
Koşulleleri
 
Www.Kpss10.Com Davranış
Www.Kpss10.Com DavranışWww.Kpss10.Com Davranış
Www.Kpss10.Com Davranış
 
Psiko --öğrenme( koşullama yolu ile öğrenme)
Psiko --öğrenme( koşullama yolu ile öğrenme)Psiko --öğrenme( koşullama yolu ile öğrenme)
Psiko --öğrenme( koşullama yolu ile öğrenme)
 
Kuramsal02guthrie
Kuramsal02guthrieKuramsal02guthrie
Kuramsal02guthrie
 
Eği̇ti̇m psi̇koloji̇si̇ ceyli̇n
Eği̇ti̇m psi̇koloji̇si̇ ceyli̇nEği̇ti̇m psi̇koloji̇si̇ ceyli̇n
Eği̇ti̇m psi̇koloji̇si̇ ceyli̇n
 
1970005.ppt
1970005.ppt1970005.ppt
1970005.ppt
 
öğRenme Psikolojisi Konular Listesi
öğRenme Psikolojisi Konular ListesiöğRenme Psikolojisi Konular Listesi
öğRenme Psikolojisi Konular Listesi
 
Psikoloji
PsikolojiPsikoloji
Psikoloji
 
Tolman psikoloji
Tolman psikolojiTolman psikoloji
Tolman psikoloji
 
eğitim öğrenme öğretim ilişkisi ve temel kavramlar.pptx
eğitim öğrenme öğretim ilişkisi ve temel kavramlar.pptxeğitim öğrenme öğretim ilişkisi ve temel kavramlar.pptx
eğitim öğrenme öğretim ilişkisi ve temel kavramlar.pptx
 
Edimsel KoşUllanma
Edimsel KoşUllanmaEdimsel KoşUllanma
Edimsel KoşUllanma
 
Edimsel KoşUllanma sıdıka vatan,gülsüm şanlıer,serdar kumru
Edimsel KoşUllanma sıdıka vatan,gülsüm şanlıer,serdar kumruEdimsel KoşUllanma sıdıka vatan,gülsüm şanlıer,serdar kumru
Edimsel KoşUllanma sıdıka vatan,gülsüm şanlıer,serdar kumru
 
Edimsel KoşUllanma sıdıka vatan,gülsüm şanlıer,serdar kumru
Edimsel KoşUllanma   sıdıka vatan,gülsüm şanlıer,serdar kumruEdimsel KoşUllanma   sıdıka vatan,gülsüm şanlıer,serdar kumru
Edimsel KoşUllanma sıdıka vatan,gülsüm şanlıer,serdar kumru
 
Davranişsal yaklaşim nazli yilmaz
Davranişsal yaklaşim nazli yilmazDavranişsal yaklaşim nazli yilmaz
Davranişsal yaklaşim nazli yilmaz
 
Ogrenmepsikolojisi
OgrenmepsikolojisiOgrenmepsikolojisi
Ogrenmepsikolojisi
 
öğRenme Psikolojisi1
öğRenme Psikolojisi1öğRenme Psikolojisi1
öğRenme Psikolojisi1
 
Otizm ve Stereotipi
Otizm ve StereotipiOtizm ve Stereotipi
Otizm ve Stereotipi
 
Skinner ve Bandura - Sunum
Skinner ve Bandura - SunumSkinner ve Bandura - Sunum
Skinner ve Bandura - Sunum
 
Psikanalitik Aile Terapisi - Halil Emre Kocalar
Psikanalitik Aile Terapisi - Halil Emre KocalarPsikanalitik Aile Terapisi - Halil Emre Kocalar
Psikanalitik Aile Terapisi - Halil Emre Kocalar
 
Davranışcı,Humanist ve Gerçekci Yaklaşım
Davranışcı,Humanist ve Gerçekci YaklaşımDavranışcı,Humanist ve Gerçekci Yaklaşım
Davranışcı,Humanist ve Gerçekci Yaklaşım
 

öğRenme kuramlari

  • 1. 1 ÖĞRENME KURAMLARI Amasya Eğitim Fakültesi 2012
  • 2. 2 ÖĞRENME KURAMLARI • Klasik KoĢullanma DAVRANIġÇI • BitiĢiklik Kuramcıları KURAMLAR • BağdaĢım Kuramı • Edimsel KoĢullanma BĠLĠġSEL- • Beklenti Kuramı DAVRANIġÇI • Sosyal Öğrenme KURAMLAR BĠLĠġSEL • Gestalt YaklaĢımı KURAMLAR • Bilgiyi ĠĢleme Kuramı
  • 3. 3 DavranıĢçı Kuramlar DavranıĢçı öğrenme kuramlarının temsilcileri; Kurucusu ve savunucusu: J.B. Watson Fizyolojik temelleri; I.P.Pavlov Felsefi temelleri; J. Locke Psikolojik temelleri; E.L.Thorndike, B.F.Skinner Hull, ve L.L.Bernard
  • 4. 4 DavranıĢçı kuramın temel açıklamaları • Ġnsan doğuĢtan nötr bir varlıktır. Ġyi ya da kötü olmasına neden olan içinde doğduğu çevredir. • Ġnsan zihni doğumunda boĢ bir levha gibidir. Çevreden gelen bilgiler sayesinde öğrenme gerçekleĢir • Bütün canlıların öğrenmesi birbirine benzer. Yani hayvanlar ve insanlar benzer Ģekilde öğrenir • Öğrenmenin en basit kuralı uyarıcı-tepki iliĢkisidir • Ġnsanlarda öğrenme gözlenebilen ve ölçülebilen tepkilerle gerçekleĢir. Ġnsanın ne düĢündüğü değil, ne yaptığı önemlidir. • Duygular ve düĢünce gibi özellikler doğrudan ölçülemediği için bilimsel olarak araĢtırılamazlar. • Öğrenciler çevre tarafından güdülenmeye ihtiyaç duyan ve pekiĢtirenlerden etkilenen varlıklardır.
  • 5. 5 Klasik KoĢullanma • Klasik (tepkisel) koĢullanma; aralarında doğal hiçbir iliĢki bulunmayan iyi uyarıcının birbirleriyle iliĢkilendirilmesi sonucunda daha önceden birine koĢulsuz yani doğal olarak verilen tepkinin iliĢkilendirilmiĢ olan diğer uyarıcıya da verilmesidir. • Yılan görünce neden korkuyoruz? • Limon deyince neden ağzımı sulanıyor?
  • 6. Klasik KoĢullanma • Klasik koĢullanma yoluyla insanlar ve hayvanlar doğal olarak tepki gösterdikleri uyarıcılardan farklı uyarıcılara da aynı tepkiyi göstermeyi öğrenirler. Özellikle duygusal tepkiler, korkular ve fizyolojik tepkiler (salya akıtma, ağız sulanması, diz hareketi, göz kırpma, göz bebeğinin ıĢıklara karĢı büyümesi ve küçülmesi) bu yolla oluĢur. • Bu açıdan klasik koĢullanmanın sınıftaki uygulama alanı çok sınırlıdır. Fakat bu tür koĢullanmayı öğrenmeden davranıĢçılık akımının öğrenme sürecine bakıĢ tarzını ortaya koymak oldukça güçtür.
  • 7. 7 Klasik koĢullanma • Klasik koĢullanma yoluyla insanlar ve hayvanlar doğal olarak tepki gösterdikleri uyarıcılardan farklı uyarıcılara da aynı tepkiyi göstermeyi öğrenirler. • Pavlov’un getirdiği koĢullanma modeli, objektiftir. DavranıĢ ve çevre uyarıcıları açık seçik gözlenebilir ve tanımlanabilir. Bundan dolayı, davranıĢçılık akımının temsilcileri klasik koĢullanma sürecine büyük önem vermiĢlerdir.
  • 8. 8 Klasik koĢullanma • Pavlov, köpekler üzerinde sindirim sistemiyle ilgili araĢtırma yaparken, köpeğin fizyolojik olarak, yiyecek ağzına girdiği zaman sindirimi baĢlatan salya salgılaması gerekirken, yiyeceği hatta getiren kiĢiyi gördüğünde de salya salgıladığını farketmiĢtir. • Pavlov, köpeğe düzenli olarak, yiyecek vermeden hemen önce zil sesi vermiĢtir. Bu iliĢkiyi çok kere tekrarladıktan sonra, yiyecek vermediği durumlarda da zil sesini duyduğu zaman, köpeğin salya salgıladığını görmüĢtür. Köpek zil sesine salya akıtmasını öğrenmiĢtir.
  • 9. 9 Klasik koĢullanma süreci • Pavlov, yiyecek ile salya salgılama arasındaki iliĢki doğal ve otomatik olduğu için, yiyeceğe “koşulsuz uyarıcı”, salyaya ise “koşulsuz tepki” demiĢtir. • Yeni uyarıcıya (zil sesi) ise, doğal olarak köpeğin salya salgılamasına neden olmadığı için “koşullu uyarıcı”, zil karĢısında gösterilen salya salgılama davranıĢına ise “koşullu tepki” adını vermiĢtir. Yiyecek Salya (KoĢulsuz Uyarıcı) (KoĢulsuz Tepki) Zil + Yiyecek Salya Zil Salya (KoĢullu Uyarıcı) (KoĢullu Tepki)
  • 10. 10 Klasik koĢullanma Klasik koĢullanmanın gerçekleĢmesi için aĢağıdaki koĢulların oluĢması gerekir: 1. KoĢullanmanın olması için, öncelikle “yiyecek-salya” örneğinde olduğu gibi, doğal bir “uyarıcı-tepki” bağının olması gerekir. 2. KoĢullu uyarıcının koĢulsuz uyarıcıdan hemen önce verilmesi, iki uyarıcının birleĢtirilmesi gerekir. Pavlov’un deneyinde köpek, zil sesi ile eti birleĢtirmektedir. 3. KoĢullu uyarıcı ile koĢulsuz uyarıcı bağının tekrarlanması gerekir. Ancak, bazı korku yaratan durumlarda tek bir yaĢantı da öğrenmeyi sağlayabilir.
  • 11. 11 Klasik koĢullanmada kavramlar KoĢulsuz (doğal)uyarıcı: organizma üzerinde doğuĢtan etkisi olan , öğrenilmemiĢ uyarıcılardır. Örnek, sıcak havada terlemek, Yüksek seste irkiliriz. Birisi elimize iğne batırsa elimizi hemen çekeriz. KoĢulsuz tepki: koĢulsuz uyarıcıya verilen tepkiye koĢulsuz tepki denir. KoĢulsuz uyarıcı öğrenilmemiĢ olduğuna göre, koĢulsuz tepki de öğrenilmemiĢtir. Ġğne batırıldığında elimizi hemen çekmek gibi
  • 12. 12 Klasik koĢullanmada kavramlar Nötr (iliĢkisiz) uyarıcı : organizma için herhangi bir anlam ifade etmeyen yani herhangi bir tepkiye yol açmayan uyarıcıdır. Örnek; hiç bilmediğiniz bir insan ilk baĢta sizin için nötr bir uyarıcıdır. Ancak o kiĢiyi sizin hiç sevmediğiniz bir arkadaĢınızın yanında sürekli görmeye baĢlarsınız artık o sizin için bir anlam ifade etmeye baĢlar yani o kiĢi artık nötr bir uyarıcı değil koĢullu bir uyarıcı haline gelir. Yine bebekleri için unvanın, nobel ödülünün hiçbir anlamı yoktur.
  • 13. 13 Klasik koĢullanmada kavramlar PekiĢtirme (pekiĢtireç): koĢulsuz uyarıcı pekiĢtireç görevi üstlenir (et) BitiĢiklik (uyaranlar arası zaman yakınlığı): KoĢullanmanın etkili Ģekilde gerçekleĢmesi için nötr uyarıcının verilme zamanı ile koĢulsuz uyarıcının verilme zamanı arasındaki zaman dilimi çok kısa olmalıdır.
  • 14. 14 Klasik koĢullanmada kavramlar KoĢullu uyarıcı; organizma için baĢlangıçta herhangi bir tepki oluĢturmayan uyarıcının (nötr uyarıcı) koĢulsuz uyarıcı ile eĢleĢmesi sonucunda, nötr uyarıcı, koĢullu uyarıcı haline dönüĢür. (zil) Aslında bütün koĢullu uyarıcılar baĢlangıçta nötr bir uyarıcıdır. Buna göre koĢullu uyarıcı öğrenilmiĢ uyarıcıdır. KoĢullu tepki: koĢullu uyarıcıya verilen tepkidir. KoĢullu uyarıcı öğrenilmiĢ olduğuna göre koĢullu tepkide öğrenilmiĢtir. (salya)
  • 15. 15 Klasik koĢullanmada kavramlar Sönme (deneysel çözülme); organizmanın daha önce tepki verdiği bir uyarıcıya pekiĢtirme yapılmaması sonucu artık tepki vermemeye baĢlamasıdır. Kendiliğinden geri gelme; sönmüĢ tepkinin, bir süre sonra tekrardan ortaya çıkmasıdır. Yani sönmüĢ tepki tamamen yok olmamıĢtır.
  • 16. 16 Klasik koĢullanmada kavramlar • Genelleme (uyarıcı genellemesi) : organizmanın benzer uyarıcılara aynı tepkiyi vermesidir. (örn: zil sesine tepki veren köpeğin çıngırak sesine de tepki vermesi) • Ayırt etme; organizmanın arada benzerlik de olsa koĢullu uyarıcıyı diğer uyarılardan ayırt etmesidir. Yani benzer uyarıcıya tepki vermemesidir. ( örn: köpek çıngırağa tepki vermez)
  • 17. 17 Klasik koĢullanmada kavramlar • Korku koĢullanması: koĢullu bir uyarıcı ile korku tepkisi eĢleĢtirildiğinde, korku koĢullanması ortaya çıkar. (Watson’un beyaz tavĢan la birlikte yüksek gürültü vermesi, -Albert deneyi-) • Üst düzey koĢullanma; organizmanın birden fazla koĢullu uyarıcıya aynı tepkiyi vermesinin sağlanmasıdır. (örnek zil sesine koĢullandırılan köpek, zil den önce ıĢık sonra zil sesi verilir ve bu koĢullana kadar tekrar edilir. Böylece köpek ıĢık yandığında da koĢullu tepki olan salya salgılar)
  • 18. Klasik koĢullanma yolu ile oluĢan davranıĢları yok etme yöntemleri • organizmanın istenmeyen bir davranıĢa koĢullanması halinde, bu davranıĢın tam tersi yani istenen davranıĢlar çeĢitli yollarla pekiĢtirilerek bir yandan istenmeyen davranıĢın söndürülmesi, bir yandan da istenen davranıĢa koĢullanmasının sağlanması karĢıt koĢullanma ile açıklanır. ( okula gitmek istemeyen, okulundaki sınıf öğretmeni sevmeyen Ahmet in okulunu değiĢtirip KarĢıt baĢka bir öğretmen gelmeye baĢladığında okulu sevmeye baĢlaması) koĢullama • organizmanın korktuğu, istemediği uyarıcı zaman içinde yavaĢ yavaĢ organizmaya yaklaĢtırılır, böylece korkunun (istenemeyen davranıĢın) ortadan kalkması amaçlanır. (örneğin tavĢandan korkan Merve’ye önce tavĢanların fotosunu göstermek, sonra yanına yaklaĢtırmak, sonra dokunmak gibi) Sistematik duyarsızlaĢtırma
  • 19. Klasik koĢullanma yolu ile oluĢan davranıĢları yok etme yöntemleri • itici uyarıcıya koĢullamada organizmanın koĢullandığı uyarıcının çekiciliğini azaltmak için, bu uyarıcıyı itici (istenemeyen) bir uyarıcıyla eĢleĢtirilir. (örnek sigarayı bırakmaya çalıĢanların çeĢitli haplar kullanması, sigara içinde mide bulandırıyor ya da emziği bırakmak Ġtici uyarıcı ile istemeyen bebeklerin emziğine acı biber sürülmesi) koĢullama • organizmanın korku duyduğu bir uyarıcıyla bir süre aynı ortamda kalması sağlanır. (korkunla yüzleĢmelisin) KarĢı karĢıya getirme;
  • 20. 20 GUTHRĠE ve BĠTĠġĠKLĠK KURAMI Guthrie’ye göre öğrenme için pekiĢtirmeye ve tekrara ihtiyaç yoktur. Öğrenme sadece bitiĢiklik yani eĢzamanlı koĢullama ile olur. Bu Ģu anlama gelmektedir. Eğer bir uyarıcı bir tepkinin ortaya çımasına neden oluyorsa hemen uyarıcı ve tepki arasında bitiĢiklik-bağlantı kurulur, bu bir kez dahi olsa artık öğrenme gerçekleĢmiĢtir.
  • 21. GUTHRĠE ve BĠTĠġĠKLĠK KURAMI • Yine Guthrie’ göre ceza uyarıcı ile istenmeyen tepki arasındaki bitiĢikliği ortadan kaldırmaktır. Eve gelip ceketini kanepenin üzerine fırlatan çocuğa kızarsan (ceza) çocuk davranıĢını değiĢtirmez. Doğru davranıĢı yaptırmak gerek. Yani çocuk kapıdan dıĢarı çıkar, tekrar içeri girer ve ceketi askıya asar.
  • 22. 22 GUTHRĠE’ GÖRE ALIġKANLIKLARIN YOK EDĠLMESĠ EĢik Yöntemi: uyarıcının istenmeyen tepkiyi ortaya çıkartacak eĢiği aĢmadan çok küçük dozlarlar verilmesidir. Örn: eĢeği semere alıĢtırma.. Yada eve yeni koltuk takımı aldırmak isteyen AyĢe hanım niyetini belli etmeden değiĢik örneklerle vs. eĢini önceden hazırlaması ve en son alıĢtırdıktan sonra isteğini söylemesi Bıktırma Yöntemi: organizma istenmeyen tepkiden bıkıncaya kadar biyolojik olarak yormak. Örnek: sigara içen birini bıraktırmak için arka arkaya bir paket sigare içirmek vb. Zıt tepki yöntemi: istenmeyen tepkiyi meydana getiren uyarıcı ile onunla rekabet edebilecek güçte istenen bir uyarıyı beraber sunmak: örn: köpekten korkan çocuğun babası ile köpeğin yanına yaklaĢması
  • 23. 23 THORNDĠKE IN BAĞLAġIMCILIK (DENEME-YANILMA KURAMI) • Gerçek anlamda ilk uyarıcı-tepki psikoloğudur. Aynı zamanda ilk modern öğrenme kuramı ve edimsel Ģartlanmasının öncüsüdür. Ona göre uyarıcı- tepki iliĢkisi bağı kurulur bu bağdaĢımdır ve bu bağdaĢım sinirsel bir bağ ile oluĢur. • Ona göre organizma bir amaca ulaĢmak için çok sayıda deneme-yanılma giriĢiminde bulunur. Kendisini amaca götüren uyarıcı-tepki iliĢkinini seçerken, kendisini amaca götürmeyenleri eler. • Thorndike, öğrenmeyi bir problem çözme olayı olarak görmüĢ ve problem durumunda yapılan çeĢitli deneme-yanılma davranıĢlarından birinin çözüm olduğunu saptamıĢtır.
  • 24. 24 THORNDĠKE IN BAĞLAġIMCILIK (DENEME- YANILMA KURAMI) • Thorndike yaptığı çalıĢmalar sonucunda hazıroluĢ, tekrar ve etki kanunları diye adlandırılan öğrenme kanunlarını ortaya koymuĢtur. Bunlar içinde en önemlisi daha sonraki araĢtırma ve çalıĢmalardaki rolü bakımından “etki” kanunudur. • Throndike öğrenme kanunlarını • genellikle hayvanlar üzerinde • yaptığı çalıĢmalarla geliĢtirmiĢtir.
  • 25. THORNDĠKE IN BAĞLAġIMCILIK (DENEME-YANILMA KURAMI) • Kapalı kafese yerleĢtirilen bir kedi, kafesin dıĢındaki balığa ulaĢmak veya kafesten kurtulmak için kafesin içinde sağa, sola koĢar; köĢelere gider gelir; sıçrar; kafesin parmaklarını ısırır; fakat dıĢarı çıkamaz. • Fakat dıĢarı çıkabilmesi için kafesin kapısının açılmasına ve açmayı sağlayan bir kapı mandalına bağlı ipin çekilmesine veya gerdirilmesine bağlıdır.
  • 26. 26 THORNDĠKE IN BAĞLAġIMCILIK (DENEME- YANILMA KURAMI) • Kedi, tesadüfen yaptığı hareketler sonucu mandala bağlı ipi gerdirmiĢse kapı açılmıĢ ve dıĢarıdaki yiyeceği elde etmiĢ veya kafesten kurtulmuĢtur. • Bu deney, tekrar edildikçe, kedinin deneme-yanılma hareketlerinin gittikçe azaldığı ve kapıyı kolayca açtığı gözlenmiĢtir. • Bu deneyler, istenilen sonuca “ödüle” götüren davranıĢın kalıcı olduğunu (öğrenildiğini) diğer davranıĢların ise terk edildiğini göstermiĢtir. • Etki kanununa göre bir davranıĢ haz veren bir sonuca götürürse; o davranıĢ tekrar edilir ve kalıcı olur. • Edimsel (operant) koĢullama, yapılan bir davranıĢın ortaya çıkardığı sonuçlarla ilgili bir öğrenme türüdür. • Edimsel koĢullamanın en meĢhur temsilcisi “Skinner”dir. Skinner’in öğrenmeyi açıklayıĢı Thorndike’ın etki kanununun yeni bir yorumlanmıĢ Ģekli olarak görülmektedir.
  • 28. TANIMI • Bireyin çevre ile etkileĢimi sonucu yaptığı davranıĢın ödüllendirilmesi ya da cezalandırılmasına göre devam edip etmemesidir. • Klasik koĢullanmada davranıĢa neden olan uyarıcının bilinmesi gerekir. Oysa insan davranıĢlarına neden olan uyarıcıları her zaman tahmin etmek mümkün olmamaktadır. Bu nedenle Skinner uyarıcıdan ziyade isteyerek ortaya çıkan davranıĢla ilgilenmiĢlerdir.
  • 29. Edimsel KoĢullanma Devamı.. • Skinner e göre algı, bellek, irade gibi içsel süreçlerlerle davranıĢ açıklanamaz, ancak gözlenebilir davranıĢlar açıklanır. Zaten psikolojinin amacı da ona göre davranıĢların yordanabilirliğidir. Burada Skinner in determinist bir yaklaĢım sergilediği görülmektedir. • Skinner e göre davranıĢın sonucunda iki tür durum ortaya çıkar..
  • 30. Ġki tür durum DavranıĢ sonucunda DavranıĢ sonucunda organizmanın organizmanın hoĢuna giden bir hoĢuna gitmeyen bir durum durum DavranıĢın tekrar DavranıĢın devam etme olasılığı artar etme olasılığı azalır.
  • 31. 31 Klasik ve edimsel koĢullanmanın karĢılaĢtırılması TEPKĠSEL KOġULLANMA EDĠMSEL KOġULLANMA Önce uyarıcı, sonra tepki vardır. (u-t) Önce tepki, sonra uyarıcı (t-u) önce bir davranıĢ gösterilir ardından uyarıcı vardır. Organizma pasif durumdadır, farkında olmadan Organizma davranıĢının sonucuna göre bundan hoĢnutsa koĢullanır. Yani süreç tamamen denetim dıĢındadır. davranıĢın gösterilme sıklığı artar, hoĢnut değilse azalır. Yani istemlilik söz konusudur. Refleksler ve duygular üzerinde etkilidir. Psiko motor davranıĢlar ve alıĢkanlıklar üzerinde etkilidir. Tepkisel koĢullanmada, o türe ait bütün organizmaların Edimselde bireysel farklılıklar vardır. Yani o türe ait bütün koĢullandıkları uyarıcıya aynı tepkiyi vermesi beklenir. organizmalar aynı Ģekilde koĢullanmayabilir. KoĢullanmayı yok etmek için doğal uyarıcı ortamdan KoĢullanmayı yok etmek için olumlu pekiĢtireç verilmez. çekilerek sönme sağlanır.
  • 32. Edimsel (operant koĢullanmanın) temel ilkeleri • 1. edimsel koĢulanmada davranıĢ; organizmanın pekiĢtireç alabilmek için bilinçli olarak yaptığı amaçlı etkinlik olarak tanımlanmaktadır. • 2. edimsel koĢullanma sürecinde davranıĢın sonucu bireyin öğrenmesi üzerinde etkilidir. DavranıĢ ödüllendirilirse sıklaĢır, cezalandırılırsa zayıflar. • 3. edimsel koĢullanma sürecinde pekiĢtirilmeyen davranıĢlarda sönme görülmektedir. Ġstenen bir davranıĢın devamı pekiĢtireç ile sağlanırken istenilmeyen bir davranıĢ, görmezden gelinerek, olumsuz pekiĢtireç kullanılarak vb. söndürülmektedir.
  • 33. 33 Edimsel KoĢullama DAVRANIġ DavranıĢın Sonucu HoĢa gidici uyarıcı HoĢa gitmeyen uyarıcı PEKĠġTĠREÇ CEZA Olumlu Olumsuz I.tip ceza II.tip ceza HoĢa gidici HoĢa gitmeyen HoĢa gitmeyen HoĢa gidici uyarıcının uyarıcının uyarıcının uyarıcının verilmesi ortamdan verilmesi ortamdan çekilmesi çekilmesi DAVRANIġ TEKRAR EDER DAVRANIġ ZAYIFLAR VEYA DURUR
  • 34. Edimsel KoĢullama ġimdi olumlu pekiĢtireç, olumsuz pekiĢtireç, 1 tip ceza ve 2. tip ceza kavramlarına göz atalım…..
  • 35. OLUMLU PEKĠġTĠREÇ • Organizma için hoĢ olan, organizmanın elde etmekten haz aldığı ve organizmaya verildiğinde davranıĢın Olumlu pekiĢtireç yapılma olasılığını / sıklığını arttıran uyarıcılardır. • Biyolojik kökenli ihityaçlardan kaynaklanan pekiĢtireçtir. Birincil olumlu Açlık, susuzluk, cinsellik vb. pekiĢtirme • Öğrenme ürünü olan pekiĢtireçlerdir. Para, unvan, statü, Ġkincil olumlu yüksek not almak, aferin vb. pekiĢtireç
  • 36. OLUMSUZ PEKĠġTĠREÇ • Ortamdan çıkarıldığında belirli bir davranıĢın yapılma sıklığını arttıran uyarıcıdır. Örn: baĢı ağrıyan birinin ilaç alması, üĢeyen çocuğun pencereyi Olumsuz kapatması pekiĢtireç • Organizmaya rahatsızlık veren ve organizmayı tehdit eden uyarıcılardır. Elektrik Ģoku, yüsek gürültü, dövme, tehdit gibi Birincil olumsuz pekiĢtireç • Herhangi bir nötr uyarıcının birincil olumsuz pekiĢtireçle iliĢkilendirilmesi ile pekiĢtireç özelliği kazanan uyarıcılardır. Ör: soba nötr bir uyarıcı iken dokunup canı acıyınca olumsuz pekiĢtireç olur. Yani soba ikincil olumsuz Ġkincil olumsuz pekiĢtireç olmuĢtur. pekiĢtireç
  • 37. DĠKKAT, OLUMSUZ PEKĠġTĠREÇ CEZA DEĞĠLDĠR. ġöyleki olumsuz pekiĢtireçin adı olumsuzluk bildirmesine rağmen sonucunda olumluluk aranmalıdır. Çünkü olumsuz pekiĢtireç ortamda bulunan olumsuzluğu kaldırmaya yaramaktadır. Olumlu ve olumsuz pekiĢtireçler davranıĢın yapılma sıklığını arttırırken, ceza davranıĢın yapılma olasılığını azaltır. Olumsuz pekiĢtirmede istenilmeyen durumdan kurtulmak bireyin elindedir. Ceza da ise istenilmeyen durumdan kurtulmak bireyin kontrolünde değildir. Olumsuz pekiĢtirmede istenilemeyn durum ortamdan kaldırıılırken, cezada istenmeyen durum ortaya konumaktadır.
  • 38. CEZA • Bir bireye ne yapmaması gerektiğini öğreten, ne yapması gerektiğini öğretmeyen uyarıcıya denir CEZA • Ortama hoĢ olmayan, istenmeyen bir uyarıcının ilave edilmesidir. Tokat atmak, azarlamak, ayakta bekletmek Birincil tür gibi ceza • Ortamdan hoĢ olan , sevilen, istenilen bir uyarıcının çıkarılmasıdır. Sınırı aĢan sürücünün ehliyetini elinden Ġkinci tür almak, suç iĢleyen birini hapse atmak, ders çalıĢmayan ceza çocuğun harçlığnı kesmek,
  • 39. CEZANIN ÖZELLĠKLERĠ • Ceza istenmeyen davranıĢı tamemen ortadan kaldırmaz, belirli bir süre bastırılmasına yardımcı olur • Ceza, engellenmelere, saldırganlık duygularına yol açabilir • Ceza, düĢmanca duygulara, nefrete yol açabilir • Ceza verilecekse hiç geciktirilmeden verilmelidir • Bireyi korkutmak amacı ile ceza verilmemelidir • Birey hangi davranıĢ sonucunda ceza alacağını önceden bilmelidir. • Ceza verme eyleminde tutarlılık gösterilmelidir • Ceza bir davranıĢı yapmamayı değil, yaptıktan sonra yakalanmamayı öğretir.
  • 40. O halde pekiĢtirme türleri arasındaki iliĢkiyi tablolaĢtırırsak PekiĢtireç Durum Ortama Ortamdan türleri konulduğunda çıkarıldığında ↓ → Olumlu pekiĢtireç Olumlu pekiĢtirme 2. Tür ceza 1. Tür ceza Olumsuz pekiĢtirme Olumsuz pekiĢtireç
  • 41. PEKĠġTĠRME TARĠFELERĠ 1. SÜREKLĠ PEKĠġTĠRME 1. ZAMAN ARALIKLI PEKĠġTĠRME 1. MĠKTAR ARALIKLI PEKĠġTĠRME 1. SĠMGESEL PEKĠġTĠRME
  • 42. 1. SÜREKLĠ PEKĠġTĠRME: Ġnsanlar yeni davranıĢları öğrenirken, yaptıkları her davranıĢın sonucunu öğrenmek eğilimi taĢırlar. Yapılan her doğru davranıĢın pekiĢtirilmesine sürekli pekiĢtirme denir. Bu tür bir pekiĢtirme özellikle yeni davranıĢların kazanılmasında ve becerilerin hatasız olarak yapılmasının sağlanmasında çok önem taĢır. Örnek: her doğru cevaba 1 puan vermek ya da + vermek gibi
  • 43. 2. ZAMAN ARALIKLI PEKĠġTĠRME: a) Sabit zaman aralıklı pekiĢtirme: PekiĢtirecin ne zaman verileceğinin birey tarafından bilindiği pekiĢtireç tarifesidir. Örn: memur maaĢları, gazetecinin gazeteyi her sabah kapıya bırakması, 45 dk. Da bir teneffüs yapılması b) DeğiĢken aralıklı pekiĢtirme: pekiĢtirecin ne zaman verileceğinin birey tarafından bilinmediği pekiĢtireç tarifesidir. Öğretmenin aklına geldiği zaman sınav yapması, liseli öğrencileri zaman belirtmeden arama yapma vb
  • 44. 3. MĠKTAR AĞIRLIKLI PEKĠġTĠRME a) Sabit oranlı pekiĢtirme tarifesi: kaç davranıĢtan sonra pekiĢtirecin geleceğinin birey tarafından önceden bilindiği pekiĢtirme tarifesidir. 2 , soruyu bilen öğrenciye +10 puan verilmesi. 10 brim iĢ yapan iĢçiye prim verilmesi , marketlerin iki alana bir bedava vermesi vb. b) DeğiĢken oranlı pekiĢtirme: bireyin kaç davranıĢtan sonra pekiĢtireç alacağını önceden bilmediği pekiĢtirme tarifesidir. Örn: Ģans, kumar oyunları, ya da bir ustanın çırağına ne kadar para vereceğinn belli olmaması vb.
  • 45. 4. SĠMGESEL ÖDÜL: Belli bir oranda davranıĢ yapıldıktan sonra , bireyin ödüllendirmesi durumudur. Örn: her ödeve bir yıldız veren ve toplam 10 yıldız kazananlara kitap hediye eden bir öğretmen, ya da bir annenin kızına son 5 sınavdan 90 üstü alması durumunda hamburgerciye götürme sözü vermesi, bankaların bonun vermesi vb. Bu örneklerde ödül olarak verilen kitap ve hamburger simgedir.
  • 46. PekiĢtirme tarifelerini temel özellikleri • PekiĢtireç tarifelerinin en güçlü olanından en zayıf olanına doğru sıralanması Ģu Ģekildedir. • DeğiĢken oranlı pekiĢtirme (en güçlü) • DeğiĢken aralıklı pekiĢtirme • Sabit oranlı pekiĢtirme • Sabit aralıklı pekiĢtirme • Sürekli pekiĢtirme (en zayıf)
  • 47. EDĠMSEL KOġULLANMADA TEMEL KAVRAMLAR PREMACK ĠLKESĠ (Büyükanne kuralı) Bireyin yapmayı istemediği bir davranıĢın bireyin yapmayı çok istediği baĢka bir davranıĢ ile eĢleĢtirilmesidir. Ör: derslerini yaparsan internette oynayabilirsin. Ya da çocuk pırasa yemeğini sevmiyor ise « pırasa yemeğini yersen, seni hafta sonu kübra lara gönderirim vbbbbb
  • 48. EDĠMSEL KOġULLANMADA TEMEL KAVRAMLAR SÖNME: Klasik koĢullanmada olduğu gibi pekiĢtirilmeyen davranıĢ söner. Ancak sönmeden önce edimsel koĢullanmada organimza aktif olduğundan pekiĢtirilmemesi halinde sönmeden önce davranıĢta ani bir artıĢ görülür. Ahmet istediği olmadığında ağlamaktadır anne görmezden gelmeye baĢladığında Ahmet in ağlamasında bir artıĢ görülür ancak zamanla söner.
  • 49. EDĠMSEL KOġULLANMADA TEMEL KAVRAMLAR ALIġMA: Sönmeden farklı olarak, alıĢma sürecinde pekiĢtirme devam eder. Ancak davranıĢ yine de ortadan kalkar. Peki pekiĢtirme devam etttiği halde davranıĢ niye ortadan kalkar?? KENDĠLĠĞĠNDEN GERĠ GELME: aynı klasik koĢullanmada olduğu gibi sönmüĢ davranıĢın bir süre sonra ortaya çıkmasıdır.
  • 50. EDĠMSEL KOġULLANMADA TEMEL KAVRAMLAR GENELLEME; Organizmanın benzer uyarıcılara aynı tepki vermesidir. AYIRT ETME: Belli bir tepkinin tek bir nesne ya da durum karĢısında sergilenip, bunun dıĢındaki nesne yada durumlarda sergilenmemesidir. AYIRT EDĠCĠ UYARICI: Bir davranıĢ, daima belirli bir uyarıcı ya da ortamdayken pekiĢtirilirse, bir süre sonra bu uyarıcı ya da ortamın kendisi , davanıĢ için ayırt edici hale gelir. DavranıĢı kontrol eden bu uyarıcıya ayırt edici uyarıcı denir. Örn: evde değilde balkonda sigara içen Ahmet bey, çicekleri sulamak için bile balkona çıktğında sigara içer. Ali hocanın dersinde konuĢmayan tık çıkarmayan öğrenciler ayĢe hocanın dersinde birbiri aralarında sürekli konuĢurlar. Ya da kahve ile keyf sigarası içen ayĢe hanım, bir gün bir toplantıda kahve ikram edildiğinde sigara içmek ister. Yani kahve içme ayırt edici bir uyarıcıdır.
  • 51. EDĠMSEL KOġULLANMADA TEMEL KAVRAMLAR KADEMELĠ YAKLAġTIRMA (DAVRANIġI BĠÇĠMLENDĠRME) HedeflenmiĢ bir davranıĢı kazandırabilmek için hedefi küçük parçalara bölmektir. Bunu sağlamak için davranıĢ basamaklarına ayrılan hedef davranıĢ her doğru basamağın ardından pekiĢtirilir ve bir üst basamağa geçirilir. Örn: aslanı çemberden atlamak için kademeli yaklaĢım kulllanılır. Örn: kalabalık önünde konuĢamayan Alican önce bir iki kiĢinin önünde, sonra sınıfın önünde daha sonra okulun önünde konuĢturulur. Kademeli yaklaĢtırma ile sistematik duyarsızlaĢtırma arasındaki farkı tartıĢınız…
  • 52. ĠSTENMEYEN DAVRANIġI ORTADAN KALDIRMA YOLLARI a) Sönmesini bekleme: istenilmeyen davranıĢa pekiĢtireç verilmemesi durumudur. Örn: parmak kaldırmadan konuĢmak istseyen bir öğrenciye öğretmenin söz vermemesi gibi a) Görmezden gelme: istenilmeyen davranıĢı pekiĢtireç vermeksizin ve bireyle ilgilenmeksizin söndürmeye çalıĢmadır. Ör: sürekli ağlayan çocuğun ağlama davranıĢını görmezlikten gelme
  • 53. ĠSTENMEYEN DAVRANIġI ORTADAN KALDIRMA YOLLARI 3. Olumsuz pekiĢtireç kullanma: sönme ile birlikte olumsuz pekiĢtireç kullanma cezaya karĢı kullanılan en iyi iki alternatiftir. Bireyin istenmeyen bir davranıĢa değil, istenen bir davranıĢa yönlendirilmesidir. Örneğin; parmak kaldırmadan konuĢan bir öğrenciye parmak kaldırdığı zaman söz hakkı vermek gibi. Bu durumda doğru davranıĢın yapılma sıklığı artacaktır.
  • 54. ĠSTENMEYEN DAVRANIġI ORTADAN KALDIRMA YOLLARI 4. Ara verme: istenmeyen davranıĢı gösteren bireylerin belli bir süre (ideali 10 dk civarı) pekiĢtirecin verildiği ortamdan uzaklaĢtırılmasıdır. Örn: sınıfta çok gürültü yapan Ahmet in 10 dk. Sınıftan çıkraılması.. Dikkat edilmesi gereken bireyin önceden böyle birĢeyden haberinin olması, bireyin uzaklaĢtırıldığı yerde herhangi bir pekiĢtirici uyarıcının olmaması,
  • 55. ĠSTENMEYEN DAVRANIġI ORTADAN KALDIRMA YOLLARI 5. Ceza verme: istenilmeyen davranıĢın cezalandırılmasıdır. Ceza istenilen davranıĢa yol açmaz sadece istenilmeyen davranıĢın yapılmamasına neden olur. 6. Bıktırıncaya kadar yaptırma: bireyin istenilmeyen davranıĢını değiĢtirmek için o davranıĢı bıktırıncaya kadar yaptırma. Örn: sigara olayı