SlideShare a Scribd company logo
1 of 48
1929 EKONOMİK BUNALIMI
Ekonomik Bunalım   Bunalımlar kapitalizmin olağan parçası sayılıyordu. Üretim ile tüketim arasındaki dengesizlik nedeniyle kriz kaçınılmazdı. Aşağı yukarı on yıllık aralarla , büyüme dönemini daralma dönemleri izliyordu.
Bilimsel buluşlar ve teknolojide yenilikler  Sanayiye uygulanması   Talebin artması  Arz’ın artması  Talebin doyurularak azalması  Fabrikaların iflası veya yeni arayışlar   Bilimsel buluşlar ve teknolojide yenilikler  Sanayiye uygulanması
MODERN DÜNYANIN EN AĞIR BUNALIMI
KÜKREYEN 20’LER
1920’ler psikolog Emile Coue’ nin 10 yılıydı. “  Her gün her bakımdan iyiye gidiyorum “
Depremin merkez üssü ABD ‘ idi.   I.Dünya savaşı sonrasında önemli ölçüde altın stoğu vardı. Biriken sermaye başta Florida olmak üzere gayrimenkule ve toprağa  yönelmişti. Bu yatırımlar hızını kaybedince para borsaya yatırılmıştı. Temel malların üretim fazlası olması kriz yaratıyordu. Ancak bu mallar stoklanarak fiyatlarının hızla düşmesi önleniyordu.  ( aşırı üretim , spekülasyon ve talep azlığı krizi hazırlamaktaydı.)
LAİSSEZ- FAİRE
DOW-JONES
1923- 1929 yılları arasında borsa çok iyi kazandırıyordu. Faiz oranları %7 ‘den % 15 yükselmişti.  Borsadaki bu hızlı yükselişin iyiye doğru bir gidiş olmadığının farkında olanlarda vardı.  Kağıt alımlarının kısıtlanması gerektiğini de düşünüyorlardı ancak borsa çökerde bunun sorumlusu oluruz diye cesaret edemiyorlardı.  Çünkü insanlar borsaya büyük umutlar bağlamışlardı.  Elinde parası olan borsaya yatırıyor, parası olmayan da para bulabilmek için evini satıyordu.  Taksitli kağıt alımı bile söz konusuydu.  Bu da gerçekte borsada olmayan paranın borsadaymış gibi işlem görmesine neden oluyordu.
KARA PERŞEMBE
Bankalar , aracı kurumlar , fabrikalar , ticarethaneler derken batış bir girdaba dönüştü. O yılın sonunda Amerikan ekonomisinden 30 milyar dolar buharlaştı. Kimsenin cebine girmedi, kimseyi zengin etmedi , sadece buharlaştı. ABD’de kriz 1929- 1933
BÜYÜK ÇÖKÜŞ
BÜYÜK ÇÖKÜŞÜN NEDENLERİ 1- Gelir dağılımı dengesizliği  2- Şirketlerin mali durumları arasındaki dengesizlik 3- Bankaların yapılanmalarındaki bozukluk  4- Dış ödemeler dengesindeki bozukluk 5- Ekonomi yönetimindeki tecrübesizlik 6- Parada altın standartındaki ısrar.
Gelir dağılımındaki bozukluk   1929’da zengin şüphe götürmeyecek derecede zengindi.  Nüfusun %5 i çok yüksek gelire sahipti ve tüm ülkedeki şahsi gelirlerin takriben üçte biri bunlarda toplanıyordu.
O tarihlerde  bankaların yapıları  hakikaten çok zayıftı. Günde 4- 5 banka açılıyordu.Sermaye kuralları , rezerv ve kredi oranlarını belirleyen yasaları ile şirketlerin mali tablolarının güvenilirliğini sağlayan yasalar yoktu.  Bu yüzden yatırımcı senedini aldığı firma hakkında yeterince bilgiye sahip olamıyordu.  Yine ticari bankaları yatırım bankalarından ayıran yasalar da mevcut değildi Bu zayıflık birbirlerine bağlı olmayan çok miktarda bankanın durumlarından da belli oluyordu. Bir banka iflas ettiği zaman, mevduat sahipleri paralarını çekme yarışına girdiklerinden diğer bankalarda batıyordu ve bankalar birbiri ardına iflas ediyorlardı.   Günde iki bankanın batması doğal sayılmaya başlamıştı.Ekonominin kötü gidişi ile bu olayın doğal sayılmaması gerektiği düşünülmeye başlandı. Müflis Bankalar
Bankalardaki düşük faiz oranları insanları harcama yapmaya teşvik ediyordu.  Hisse senedi ve gayrimenkul gibi yatırımlar artıyor, bu da ülkede gereksiz bir fiyat artışına yol açıyordu.  Bu fiyat artışındaki patlama fiyatların aniden düşmesine yol açınca halk fakirleşti, hisse senetlerinin değeri 0 a düştü.  Talep yetersizliği ve üretimin durması gibi sorunlar ortaya çıktı. 1933’de konut kredilerinin yaklaşık yarısı  zamanında ödenememişti.  Günde 1000 kadar ev sahibinden alınıyordu. 6 milyar 500 milyon dolarlık kişisel borcun  1 milyar 400 milyonu otomobil alıcılarına aittir.
Ekonomi yönetimindeki tecrübesizlik .   20’li yıllarda politikacılar liberal ekonominin en iyi sistem olduğuna inanırlardı. “  Laissez- faire “ / “ müdahale etmeyin rahat bırakın “ politikasının uygulanması ile  ekonominin kendi yolunu bulmasını bekleyen politikacılar toplumsal maliyetin ne kadar büyük olabileceğini gördüler. Başkan Hoover , müdahale etmesi gerektiğine karar verdiğinde hem çok geçti , hemde nereye nasıl müdahale edeceği konusunda tecrübesizdi. Krizin ABD’nin ekonomik yapılanmasından doğduğunu göremediler. İşsizliği  yenmek için Amerikan sanayisinin korunması gerektiğini düşünüyorlardı. Bunun için gümrük duvarlarını yükselttiler. Avrupalılarda aynı şeyi yapınca ABD’li sanayiciler ihracat yapamaz oldular.
Amerika dünya üzerindeki  net kreditördü. Herkese savaş yüzünden borçlar vermişti.  İngiltere’nin ABD’ ye olan borcu ulusal gelirinin yarısına , Fransa’nın ise üçte birine ulaşmıştı. Fransa’nın borçları Almanya’nın Fransa’ya  ödeyeceği savaş borçları ile bağlantılı idi.  1928’de dünyadaki tüm sermaye yatırımlarının yarısı Almanya’da idi. Borçlarını ödeyebilmek içinse yeni yatırımlara ve borçlara ihtiyacı vardı. Savaş Borçları
Borçlarını ödeyemeyen ülkelerin bu parayı hizmet ve mal karşılığında ödemesi denendi fakat bu da ABD nin kendi mal ve hizmet sektörüne bir darbeden başka bir şey değildi. Son çare olarak gümrük duvarları koyma yoluna gidildi ancak bu da yalnızca dış ticareti küçülttü. Yüksek gümrük tarifeleri ithalatı kısıtlıyordu ve ihracatın ithalattan fazla olmasını temin ediyordu.   Sonuçta Amerika hesapsızca vermiş olduğu kredileri geri alamadı.   Savaş borçları 1932’de durduruldu. Sadece Finlandiya borçlarını ödemiştir.
Şirketlerin mali güçleri   1870'li yıllarda Amerika’da irili ufaklı pek çok şirket varken I. Dünya Savaşı’nın getirdiği zorluklar karşısında küçük şirketler birleşmek zorunda kalmış ve savaş sonrasında tekeller oluşturmuşlardır. Öyle ki 1929 yılına gelindiğinde Amerikan ekonomisinin %50’si üzerinde söz sahibi olan holding sayısı 200 kadardı.  Bu da tek bir holdingin bile iflasının ekonomiyi sarsmaya yeteceğini gösteriyordu.
 
ÖNLEMLER Günde 1 $
 
 
Dorothea Lange'nin   Göçmen Annesi ;  32 yaşındaki yedi çocuk annesi  üzerinde odaklanarak Kaliforniya'daki yoksul bezelye toplayıcılarını gösteriyor. (Mart 1936)
ROOSEVELT –  NEW DEAL 1936 yılına gelinceye kadar, Karaderili Amerikalılar , Lincoln’in hatırına  Cumhuriyetçilere oy verirdi.  Gelenek 1936 ‘da yıkıldı. O yıl Amerikanın en büyük 12 şehri Demokratlara yani Roosvelt’e oy verdi. Roosevelt “ New Deal” ı 1930-37 yılları arasında uygulama fırsatı buldu. Amerikan ekonomisi tarihinde ilk kez devlet müdahalesine maruz kalıyordu.
Roosevelt  işe bankacılık sektörüyle başladı.  İlk kez Merkez Bankası kuruldu.  Mevduatlar devlet güvencesine alındı. Bankacılık sisteminin düzeltilebilmesi için 500 kadar yeni düzenleme yapıldı.  Devlet kendi kontrolü altında olmak kaydıyla sanayicilerin yüksek fiyat uygulamalarına izin verdi ve yine bu amaca uygun olarak üretim sınırlandı.  Talep sorunun çözmek için de, devlet yüksek sayılabilecek bir düzeyde minimum reel ücretleri belirledi. Çalışma saatleri azaltılarak işsizlik sorunu çözülmeye çalışıldı.  Tarımda da bir takım yeni programlamalar yapıldı.  Ancak bu programlar bazı yönlerden birbirleriyle çelişir durumdaydı.  Devlet bir taraftan fiyatları yüksek tutmak için üretim kotası koyarken diğer taraftan da ne üretirlerse üretsinler belli yükseklikte bir fiyata bunları almayı vaad ediyordu. Bu da çiftçilerin daha fazla üretim yapmak istemelerine neden oluyordu.
 
Roosevelt’in devlet harcamaları politikası ise bir  denge politikasıydı.   Devlet müdahalesine karşı olan sanayicileri küstürmemek için özel sektörün ilgilenmediği büyük yatırımlar gerektiren alanlarda harcama yapılıyordu.  Bu sektörlerde açılan iş alanlarıyla da işsizliğin azaltılmasına ve talebin arttırılarak düşük talep sorununun çözülmesine çalışılıyordu.
[object Object],[object Object],[object Object],[object Object],[object Object],[object Object],[object Object],[object Object]
Ancak herşeye rağmen alınan önlemler halkın yeniden demokrasiye olan inancını yenilemişti. Liberal kapitalizme artık  “  refah devletinde ” geçerli olan uygulamalar eşlik  ediyordu. ABD’nin krizden tamamen çıkması 2.Dünya savaşı için silahlanma çabaları ile  mümkün olacaktı. Bir süre işler iyi gitti ancak 1937 ‘de ekonomi bir kez daha çöktü. Ekonominin çökme nedeni olarak bütçenin denk olması inancı gösterildi.  Roosvelt kendi programında kısıntıya  gitmiş , işsizliğin 1,5 milyon artması ile yeni  bir durgunluk dönemi başlatmıştı. Tarım ödeneklerinin kesilmesi ile de  4 milyon Amerikalı daha işsiz kaldı. Bu durum Roosvelt’in sözüne sadık kalmaktansa ödün vermeyi tercih ettiği  şeklinde  yorumlandı.  Günümüzde kapitalist ekonomiler Keynes’in önerileri ile yönetilir. ‘’30’lu yıllarda ise hayır.  Roosvelt çöküntü dönemlerinde devlet harcamalarını arttırsa idi başarısız olmazdı.  Keynes’in haklılığını 2. Dünya Savaşı ortaya çıkaracaktır.
**Keynes Devrimi   Kapitalist sistemin yaşadığı bunalımın nedeni talep yetersizliği olarak saptanınca çare kendiliğinden ortaya çıkıyordu. Bu çare  talebi arttırmaktı.  Para ve maliye politikasıyla yeterli canlanma sağlanamazsa, devlet harekete geçecek ve yatırım harcamalarını artıracaktı. Yani devlet müdahalesiyle sistem kurtarılacak ve sistem ayakta tutulabilecekti.
DÜNYANIN GERİ KALANI I. Dünya Savaşı sadece Avrupa’da zarar vermişti. Ekonomik kriz ise her yerde. 1930 – 1931 ‘de 12 ülke 10’u askeri darbe ile hükümet yada rejim değiştirdi. Dış ticaretleri birkaç ürüne bağlı olan ülkeler çöktü. Brezilya , Arjantin,  Avustralya , Şili , kolombiya , Meksika , Hollanda, Venezuella gibi.
 
ABD Fransa İngiltere Almanya
Depresyonu yenerek tam istihdama ulaşan ilk sanayi ülkesi,  Almanya' dır. Almanya,direkt serbest döviz transferi olmaksızın malın malla mübadelesini gerçekleştirmek imkânını sağlayan bir counter-trading modelini benimsedi serbest döviz piyasalarında ihracat mallarına uygun fiyatla alıcı bulamayan memleketlerin müşterisi durumuna geçti.  Tarım ekonomilerinin ihracat mallarını yüksek bedelle satın aldı ve onlara kendi sanayi ürünlerini sattı.  Planlama ve benzeri yöntemlere başvuran ABD ile Fransa gibi demokrasiler ılımlı çözümlere yönelirken, Almanya'da işsizler nazi totalitarizminin çılgınlıklarına kapıldılar.  Böylece bunalım, II. Dünya Savaşı'nın başlıca nedeni olacaktı.
Krizin sonuçları 1929 Dünya Bunalımı,  yeni bir paylaşım savaşına  yol açmıştır.  Savaş sonrasında ortaya çıkan ve kapitalizmi tehdit eden bir konuma gelen iki kutuplu dünya, sistemi yeni bir  sosyal devlet  ekonomik yapılanmaya zorlamıştır. 1929 Bunalımı’ndan da karlı çıkan kesimler olmuş, yeni zenginler türemiştir.  Fakat, küresel bir çöküş olması dolayısıyla, toplam tüketimin büyük bir düşüş göstermesi, finans piyasalarının yeterince gelişmemiş olmasından ötürü sermayenin üretime bağımlılığının bu güne oranla çok daha yüksek olması sonucunda  kar oranları da ciddi biçimde gerilemiştir .
Önce ekonomik kriz ve ardından yaşanan paylaşım savaşı, sömürgecilik karşıtı ve bağımsızlık yanlısı hareketleri güçlendirmiş; Batı’nın temsil ettiği adaletsiz düzeni reddeden, ancak Sovyet yörüngesine de girmek istemeyen ülkeler “ Bağlantısızlar Bloku”nu  oluşturmuşlardır. Mısır’da Müslüman Kardeşler (1928) Hindistan’da Gandi’nin ikinci harekatı (1931)  gibi.
II. Dünya Savaşı II.Dünya savaşının kapıları 1931’de açılmıştır. Ulusalcı, savaş yanlısı , fiilen saldırgan rejimler eş zamanlı olarak ortaya çıkmıştır.  ( Almanya , Japonya , İtalya ) Sol kesim ise SSCB dışında çok zayıflamıştır.  Büyük bunalımdan marksitlerin beklediği dünya devrimi değil, irili , ufaklı Diktatörlükler ve faşizm doğmuştur.
1929 Bunalımı’nın en önemli sonuçlarından birisi de,  altın standardının   yıkılışını  kolaylaştırmasıdır.  1929 Buhranı, önce Amerika Birleşik  Devletlerinin sermaye piyasasında bir panik biçiminde ortaya çıkmış, sonra da bu ilkenin sanayi üretiminde ve istihdam düzeyinde aşırı düşüşler biçiminde etkisini göstermiştir. Sonuçta, bu ülkenin ithalatı  birdenbire azalmış ve dış dünyaya sağladığı krediler kesilmiştir.  Amerika’da gelişen bu olaylara diğer ülkelerin gösterdikleri ilk tepki, altın standardından ayrılmak ve dış alımlar üzerine kısıtlamalar koymak biçiminde olmuştur. Serbest ticaret ilkesinden vazgeçen ülkeler çeşitli önlemler almaya başlamışlardı. 1931- 1932’de İngiltere ,Kanada, İskandinav ülkelerinin tamamı ve ABD, 1936’da belçika, Hollanda  ve Fransa altın standartından vazgeçtiler. Bütün ülkeler kendine yeterli birer ekonomiye dönüşmek için ulusal kaynaklarının tamamını harekete geçirdiler. Kendine yetme çabası
NOT:
Büyük Bunalım en çok sanayileşmiş  şehirleri  vurmuş, bu kentlerde bir  işsizler ve evsizler  ordusu yaratmıştır. ( 12 milyon ABD’de , 5 milyon Almanya’da). Üstelik sosyal güvenlik sistemleri yoktu.  Bunalımdan etkilenen birçok ülkede  inşaat  faaliyetleri durmuş;  tarım ürünü  fiyatlarındaki %40-60'lık düşüş, çiftçileri ve kırsal bölge nüfusunu kötü etkilemiştir.  Talebin beklenmedik düzeyde düşmesi nedeniyle  madencilik  alanı buhranın en fazla etkilendiği sektörlerden biri olmuştur.   Bunalım dünyada  50 milyon insanın işsiz  kalmasına, yeryüzündeki  toplam üretimin %42  oranında ve  dünya ticaretinin de %65  oranında azalmasına neden olmuştur . Kitlesel işsizlik
Terkedilmiş topraklar, kapatılmış fabrikalar, işlemeyen bürolar, gecekondulara sığınan aileler (Gecekondular dönemin başbakanının adı ile Hooverkondu olarak anılıyordu),  iş aramak için vagon kapılarına asılarak yollara dökülen 2 milyon Amerikalı; Amerikanın, edebiyatçı John Steinbeck (Gazap Üzümleri), fotoğrafçı Dorothea Lange ve sinemacıların şekillendirdiği acıklı ve hüzünlü yüzünü yansıtıyordu. ***Sırça kümes – Tennessee Williams, Bülbülü öldürmek – Harper Lee , Cadillak man (film )
İşsizlik siyaset alanında derin ve öldürücü bir yara oldu. Alman komünist Parti üyelerinin % 85’i işsizdi.
Kapitalist ekonomili ülkelerde hükümetlerin ekonomik yaşama karışmaları artmış hatta bu karışma para ve maliye politikalarının sınırlarını bile aşmıştır.  Ekonomik liberalizm derin bir çöküş yaşamış. Geriye ılımlı kapitalizm , marksist komünizm  ve faşizm kalmıştır. ( Rusya , İtalya , Almanya – otoriter ve faşist yönetimlere geçiş) Devletçilik
 
Planlı Ekonomi Devri SSCB kriz sırasında 5 yıllık kalkınma planları ve geniş çaplı kollektifleşme ile hızla sanayileşmekteydi. 1929’dan 1940’a kadar sanayi üretimi 3 kat arttı.  1929’da Dünya imalat üretimindeki payı % 5 iken 1938’de % 18 oldu. Batılı devletler açısından sosyalizm somut bir tehlike haline geldi. Plan , planlama sözcüğü batıda benimsendi.  Hitler bile 4 yıllık bir planı 1933’de yürürlüğe koydu.

More Related Content

Similar to 3 1929 ekonomik bunalımı -emel

Marshall Planı
Marshall PlanıMarshall Planı
Marshall PlanıBCanKARA
 
AMERİKAN TARİHİNDE VERGİ ZULMÜ VE VERGİ İSYANLARI
AMERİKAN TARİHİNDE VERGİ ZULMÜ VE VERGİ İSYANLARIAMERİKAN TARİHİNDE VERGİ ZULMÜ VE VERGİ İSYANLARI
AMERİKAN TARİHİNDE VERGİ ZULMÜ VE VERGİ İSYANLARICOSKUN CAN AKTAN
 
VERGİ İSYANLARI: AMERİKAN VERGİ TARİHİ
VERGİ İSYANLARI: AMERİKAN VERGİ TARİHİVERGİ İSYANLARI: AMERİKAN VERGİ TARİHİ
VERGİ İSYANLARI: AMERİKAN VERGİ TARİHİCOSKUN CAN AKTAN
 
Wall Street:Çöküşün Nedenleri
Wall Street:Çöküşün NedenleriWall Street:Çöküşün Nedenleri
Wall Street:Çöküşün NedenleriMurat K.Girgin
 
20. yüzyılda osmanlı devleti
20. yüzyılda osmanlı devleti20. yüzyılda osmanlı devleti
20. yüzyılda osmanlı devletiSavaş Erdoğan
 
1 savaş ekonomisi ve 1920'li yıllar
1 savaş ekonomisi ve 1920'li yıllar1 savaş ekonomisi ve 1920'li yıllar
1 savaş ekonomisi ve 1920'li yıllarergunm
 

Similar to 3 1929 ekonomik bunalımı -emel (8)

Marshall
MarshallMarshall
Marshall
 
Marshall Planı
Marshall PlanıMarshall Planı
Marshall Planı
 
AMERİKAN TARİHİNDE VERGİ ZULMÜ VE VERGİ İSYANLARI
AMERİKAN TARİHİNDE VERGİ ZULMÜ VE VERGİ İSYANLARIAMERİKAN TARİHİNDE VERGİ ZULMÜ VE VERGİ İSYANLARI
AMERİKAN TARİHİNDE VERGİ ZULMÜ VE VERGİ İSYANLARI
 
VERGİ İSYANLARI: AMERİKAN VERGİ TARİHİ
VERGİ İSYANLARI: AMERİKAN VERGİ TARİHİVERGİ İSYANLARI: AMERİKAN VERGİ TARİHİ
VERGİ İSYANLARI: AMERİKAN VERGİ TARİHİ
 
Latin Amerika Sunum
Latin Amerika SunumLatin Amerika Sunum
Latin Amerika Sunum
 
Wall Street:Çöküşün Nedenleri
Wall Street:Çöküşün NedenleriWall Street:Çöküşün Nedenleri
Wall Street:Çöküşün Nedenleri
 
20. yüzyılda osmanlı devleti
20. yüzyılda osmanlı devleti20. yüzyılda osmanlı devleti
20. yüzyılda osmanlı devleti
 
1 savaş ekonomisi ve 1920'li yıllar
1 savaş ekonomisi ve 1920'li yıllar1 savaş ekonomisi ve 1920'li yıllar
1 savaş ekonomisi ve 1920'li yıllar
 

More from ergunm

Tabaka copy
Tabaka   copyTabaka   copy
Tabaka copyergunm
 
Dalyan'da sonbahar
Dalyan'da sonbaharDalyan'da sonbahar
Dalyan'da sonbaharergunm
 
5 türki̇ye'ni̇n nüfus si̇yaseti̇
5 türki̇ye'ni̇n nüfus si̇yaseti̇5 türki̇ye'ni̇n nüfus si̇yaseti̇
5 türki̇ye'ni̇n nüfus si̇yaseti̇ergunm
 
4 1930-1939 bunalim yillari
4  1930-1939 bunalim yillari4  1930-1939 bunalim yillari
4 1930-1939 bunalim yillariergunm
 
El kitabi iklim-tipleri-_yanitlari
El kitabi iklim-tipleri-_yanitlariEl kitabi iklim-tipleri-_yanitlari
El kitabi iklim-tipleri-_yanitlariergunm
 

More from ergunm (6)

Cvfgh
CvfghCvfgh
Cvfgh
 
Tabaka copy
Tabaka   copyTabaka   copy
Tabaka copy
 
Dalyan'da sonbahar
Dalyan'da sonbaharDalyan'da sonbahar
Dalyan'da sonbahar
 
5 türki̇ye'ni̇n nüfus si̇yaseti̇
5 türki̇ye'ni̇n nüfus si̇yaseti̇5 türki̇ye'ni̇n nüfus si̇yaseti̇
5 türki̇ye'ni̇n nüfus si̇yaseti̇
 
4 1930-1939 bunalim yillari
4  1930-1939 bunalim yillari4  1930-1939 bunalim yillari
4 1930-1939 bunalim yillari
 
El kitabi iklim-tipleri-_yanitlari
El kitabi iklim-tipleri-_yanitlariEl kitabi iklim-tipleri-_yanitlari
El kitabi iklim-tipleri-_yanitlari
 

3 1929 ekonomik bunalımı -emel

  • 2. Ekonomik Bunalım Bunalımlar kapitalizmin olağan parçası sayılıyordu. Üretim ile tüketim arasındaki dengesizlik nedeniyle kriz kaçınılmazdı. Aşağı yukarı on yıllık aralarla , büyüme dönemini daralma dönemleri izliyordu.
  • 3. Bilimsel buluşlar ve teknolojide yenilikler Sanayiye uygulanması Talebin artması Arz’ın artması Talebin doyurularak azalması Fabrikaların iflası veya yeni arayışlar Bilimsel buluşlar ve teknolojide yenilikler Sanayiye uygulanması
  • 4. MODERN DÜNYANIN EN AĞIR BUNALIMI
  • 6. 1920’ler psikolog Emile Coue’ nin 10 yılıydı. “ Her gün her bakımdan iyiye gidiyorum “
  • 7. Depremin merkez üssü ABD ‘ idi. I.Dünya savaşı sonrasında önemli ölçüde altın stoğu vardı. Biriken sermaye başta Florida olmak üzere gayrimenkule ve toprağa yönelmişti. Bu yatırımlar hızını kaybedince para borsaya yatırılmıştı. Temel malların üretim fazlası olması kriz yaratıyordu. Ancak bu mallar stoklanarak fiyatlarının hızla düşmesi önleniyordu. ( aşırı üretim , spekülasyon ve talep azlığı krizi hazırlamaktaydı.)
  • 10. 1923- 1929 yılları arasında borsa çok iyi kazandırıyordu. Faiz oranları %7 ‘den % 15 yükselmişti. Borsadaki bu hızlı yükselişin iyiye doğru bir gidiş olmadığının farkında olanlarda vardı. Kağıt alımlarının kısıtlanması gerektiğini de düşünüyorlardı ancak borsa çökerde bunun sorumlusu oluruz diye cesaret edemiyorlardı. Çünkü insanlar borsaya büyük umutlar bağlamışlardı. Elinde parası olan borsaya yatırıyor, parası olmayan da para bulabilmek için evini satıyordu. Taksitli kağıt alımı bile söz konusuydu. Bu da gerçekte borsada olmayan paranın borsadaymış gibi işlem görmesine neden oluyordu.
  • 12. Bankalar , aracı kurumlar , fabrikalar , ticarethaneler derken batış bir girdaba dönüştü. O yılın sonunda Amerikan ekonomisinden 30 milyar dolar buharlaştı. Kimsenin cebine girmedi, kimseyi zengin etmedi , sadece buharlaştı. ABD’de kriz 1929- 1933
  • 14. BÜYÜK ÇÖKÜŞÜN NEDENLERİ 1- Gelir dağılımı dengesizliği 2- Şirketlerin mali durumları arasındaki dengesizlik 3- Bankaların yapılanmalarındaki bozukluk 4- Dış ödemeler dengesindeki bozukluk 5- Ekonomi yönetimindeki tecrübesizlik 6- Parada altın standartındaki ısrar.
  • 15. Gelir dağılımındaki bozukluk 1929’da zengin şüphe götürmeyecek derecede zengindi. Nüfusun %5 i çok yüksek gelire sahipti ve tüm ülkedeki şahsi gelirlerin takriben üçte biri bunlarda toplanıyordu.
  • 16. O tarihlerde bankaların yapıları hakikaten çok zayıftı. Günde 4- 5 banka açılıyordu.Sermaye kuralları , rezerv ve kredi oranlarını belirleyen yasaları ile şirketlerin mali tablolarının güvenilirliğini sağlayan yasalar yoktu. Bu yüzden yatırımcı senedini aldığı firma hakkında yeterince bilgiye sahip olamıyordu. Yine ticari bankaları yatırım bankalarından ayıran yasalar da mevcut değildi Bu zayıflık birbirlerine bağlı olmayan çok miktarda bankanın durumlarından da belli oluyordu. Bir banka iflas ettiği zaman, mevduat sahipleri paralarını çekme yarışına girdiklerinden diğer bankalarda batıyordu ve bankalar birbiri ardına iflas ediyorlardı. Günde iki bankanın batması doğal sayılmaya başlamıştı.Ekonominin kötü gidişi ile bu olayın doğal sayılmaması gerektiği düşünülmeye başlandı. Müflis Bankalar
  • 17. Bankalardaki düşük faiz oranları insanları harcama yapmaya teşvik ediyordu. Hisse senedi ve gayrimenkul gibi yatırımlar artıyor, bu da ülkede gereksiz bir fiyat artışına yol açıyordu. Bu fiyat artışındaki patlama fiyatların aniden düşmesine yol açınca halk fakirleşti, hisse senetlerinin değeri 0 a düştü. Talep yetersizliği ve üretimin durması gibi sorunlar ortaya çıktı. 1933’de konut kredilerinin yaklaşık yarısı zamanında ödenememişti. Günde 1000 kadar ev sahibinden alınıyordu. 6 milyar 500 milyon dolarlık kişisel borcun 1 milyar 400 milyonu otomobil alıcılarına aittir.
  • 18. Ekonomi yönetimindeki tecrübesizlik . 20’li yıllarda politikacılar liberal ekonominin en iyi sistem olduğuna inanırlardı. “ Laissez- faire “ / “ müdahale etmeyin rahat bırakın “ politikasının uygulanması ile ekonominin kendi yolunu bulmasını bekleyen politikacılar toplumsal maliyetin ne kadar büyük olabileceğini gördüler. Başkan Hoover , müdahale etmesi gerektiğine karar verdiğinde hem çok geçti , hemde nereye nasıl müdahale edeceği konusunda tecrübesizdi. Krizin ABD’nin ekonomik yapılanmasından doğduğunu göremediler. İşsizliği yenmek için Amerikan sanayisinin korunması gerektiğini düşünüyorlardı. Bunun için gümrük duvarlarını yükselttiler. Avrupalılarda aynı şeyi yapınca ABD’li sanayiciler ihracat yapamaz oldular.
  • 19. Amerika dünya üzerindeki net kreditördü. Herkese savaş yüzünden borçlar vermişti. İngiltere’nin ABD’ ye olan borcu ulusal gelirinin yarısına , Fransa’nın ise üçte birine ulaşmıştı. Fransa’nın borçları Almanya’nın Fransa’ya ödeyeceği savaş borçları ile bağlantılı idi. 1928’de dünyadaki tüm sermaye yatırımlarının yarısı Almanya’da idi. Borçlarını ödeyebilmek içinse yeni yatırımlara ve borçlara ihtiyacı vardı. Savaş Borçları
  • 20. Borçlarını ödeyemeyen ülkelerin bu parayı hizmet ve mal karşılığında ödemesi denendi fakat bu da ABD nin kendi mal ve hizmet sektörüne bir darbeden başka bir şey değildi. Son çare olarak gümrük duvarları koyma yoluna gidildi ancak bu da yalnızca dış ticareti küçülttü. Yüksek gümrük tarifeleri ithalatı kısıtlıyordu ve ihracatın ithalattan fazla olmasını temin ediyordu. Sonuçta Amerika hesapsızca vermiş olduğu kredileri geri alamadı. Savaş borçları 1932’de durduruldu. Sadece Finlandiya borçlarını ödemiştir.
  • 21. Şirketlerin mali güçleri 1870'li yıllarda Amerika’da irili ufaklı pek çok şirket varken I. Dünya Savaşı’nın getirdiği zorluklar karşısında küçük şirketler birleşmek zorunda kalmış ve savaş sonrasında tekeller oluşturmuşlardır. Öyle ki 1929 yılına gelindiğinde Amerikan ekonomisinin %50’si üzerinde söz sahibi olan holding sayısı 200 kadardı. Bu da tek bir holdingin bile iflasının ekonomiyi sarsmaya yeteceğini gösteriyordu.
  • 22.  
  • 24.  
  • 25.  
  • 26. Dorothea Lange'nin Göçmen Annesi ; 32 yaşındaki yedi çocuk annesi üzerinde odaklanarak Kaliforniya'daki yoksul bezelye toplayıcılarını gösteriyor. (Mart 1936)
  • 27. ROOSEVELT – NEW DEAL 1936 yılına gelinceye kadar, Karaderili Amerikalılar , Lincoln’in hatırına Cumhuriyetçilere oy verirdi. Gelenek 1936 ‘da yıkıldı. O yıl Amerikanın en büyük 12 şehri Demokratlara yani Roosvelt’e oy verdi. Roosevelt “ New Deal” ı 1930-37 yılları arasında uygulama fırsatı buldu. Amerikan ekonomisi tarihinde ilk kez devlet müdahalesine maruz kalıyordu.
  • 28. Roosevelt işe bankacılık sektörüyle başladı. İlk kez Merkez Bankası kuruldu. Mevduatlar devlet güvencesine alındı. Bankacılık sisteminin düzeltilebilmesi için 500 kadar yeni düzenleme yapıldı. Devlet kendi kontrolü altında olmak kaydıyla sanayicilerin yüksek fiyat uygulamalarına izin verdi ve yine bu amaca uygun olarak üretim sınırlandı. Talep sorunun çözmek için de, devlet yüksek sayılabilecek bir düzeyde minimum reel ücretleri belirledi. Çalışma saatleri azaltılarak işsizlik sorunu çözülmeye çalışıldı. Tarımda da bir takım yeni programlamalar yapıldı. Ancak bu programlar bazı yönlerden birbirleriyle çelişir durumdaydı. Devlet bir taraftan fiyatları yüksek tutmak için üretim kotası koyarken diğer taraftan da ne üretirlerse üretsinler belli yükseklikte bir fiyata bunları almayı vaad ediyordu. Bu da çiftçilerin daha fazla üretim yapmak istemelerine neden oluyordu.
  • 29.  
  • 30. Roosevelt’in devlet harcamaları politikası ise bir denge politikasıydı. Devlet müdahalesine karşı olan sanayicileri küstürmemek için özel sektörün ilgilenmediği büyük yatırımlar gerektiren alanlarda harcama yapılıyordu. Bu sektörlerde açılan iş alanlarıyla da işsizliğin azaltılmasına ve talebin arttırılarak düşük talep sorununun çözülmesine çalışılıyordu.
  • 31.
  • 32. Ancak herşeye rağmen alınan önlemler halkın yeniden demokrasiye olan inancını yenilemişti. Liberal kapitalizme artık “ refah devletinde ” geçerli olan uygulamalar eşlik ediyordu. ABD’nin krizden tamamen çıkması 2.Dünya savaşı için silahlanma çabaları ile mümkün olacaktı. Bir süre işler iyi gitti ancak 1937 ‘de ekonomi bir kez daha çöktü. Ekonominin çökme nedeni olarak bütçenin denk olması inancı gösterildi. Roosvelt kendi programında kısıntıya gitmiş , işsizliğin 1,5 milyon artması ile yeni bir durgunluk dönemi başlatmıştı. Tarım ödeneklerinin kesilmesi ile de 4 milyon Amerikalı daha işsiz kaldı. Bu durum Roosvelt’in sözüne sadık kalmaktansa ödün vermeyi tercih ettiği şeklinde yorumlandı. Günümüzde kapitalist ekonomiler Keynes’in önerileri ile yönetilir. ‘’30’lu yıllarda ise hayır. Roosvelt çöküntü dönemlerinde devlet harcamalarını arttırsa idi başarısız olmazdı. Keynes’in haklılığını 2. Dünya Savaşı ortaya çıkaracaktır.
  • 33. **Keynes Devrimi Kapitalist sistemin yaşadığı bunalımın nedeni talep yetersizliği olarak saptanınca çare kendiliğinden ortaya çıkıyordu. Bu çare talebi arttırmaktı. Para ve maliye politikasıyla yeterli canlanma sağlanamazsa, devlet harekete geçecek ve yatırım harcamalarını artıracaktı. Yani devlet müdahalesiyle sistem kurtarılacak ve sistem ayakta tutulabilecekti.
  • 34. DÜNYANIN GERİ KALANI I. Dünya Savaşı sadece Avrupa’da zarar vermişti. Ekonomik kriz ise her yerde. 1930 – 1931 ‘de 12 ülke 10’u askeri darbe ile hükümet yada rejim değiştirdi. Dış ticaretleri birkaç ürüne bağlı olan ülkeler çöktü. Brezilya , Arjantin, Avustralya , Şili , kolombiya , Meksika , Hollanda, Venezuella gibi.
  • 35.  
  • 37. Depresyonu yenerek tam istihdama ulaşan ilk sanayi ülkesi, Almanya' dır. Almanya,direkt serbest döviz transferi olmaksızın malın malla mübadelesini gerçekleştirmek imkânını sağlayan bir counter-trading modelini benimsedi serbest döviz piyasalarında ihracat mallarına uygun fiyatla alıcı bulamayan memleketlerin müşterisi durumuna geçti. Tarım ekonomilerinin ihracat mallarını yüksek bedelle satın aldı ve onlara kendi sanayi ürünlerini sattı. Planlama ve benzeri yöntemlere başvuran ABD ile Fransa gibi demokrasiler ılımlı çözümlere yönelirken, Almanya'da işsizler nazi totalitarizminin çılgınlıklarına kapıldılar. Böylece bunalım, II. Dünya Savaşı'nın başlıca nedeni olacaktı.
  • 38. Krizin sonuçları 1929 Dünya Bunalımı, yeni bir paylaşım savaşına yol açmıştır. Savaş sonrasında ortaya çıkan ve kapitalizmi tehdit eden bir konuma gelen iki kutuplu dünya, sistemi yeni bir sosyal devlet ekonomik yapılanmaya zorlamıştır. 1929 Bunalımı’ndan da karlı çıkan kesimler olmuş, yeni zenginler türemiştir. Fakat, küresel bir çöküş olması dolayısıyla, toplam tüketimin büyük bir düşüş göstermesi, finans piyasalarının yeterince gelişmemiş olmasından ötürü sermayenin üretime bağımlılığının bu güne oranla çok daha yüksek olması sonucunda kar oranları da ciddi biçimde gerilemiştir .
  • 39. Önce ekonomik kriz ve ardından yaşanan paylaşım savaşı, sömürgecilik karşıtı ve bağımsızlık yanlısı hareketleri güçlendirmiş; Batı’nın temsil ettiği adaletsiz düzeni reddeden, ancak Sovyet yörüngesine de girmek istemeyen ülkeler “ Bağlantısızlar Bloku”nu oluşturmuşlardır. Mısır’da Müslüman Kardeşler (1928) Hindistan’da Gandi’nin ikinci harekatı (1931) gibi.
  • 40. II. Dünya Savaşı II.Dünya savaşının kapıları 1931’de açılmıştır. Ulusalcı, savaş yanlısı , fiilen saldırgan rejimler eş zamanlı olarak ortaya çıkmıştır. ( Almanya , Japonya , İtalya ) Sol kesim ise SSCB dışında çok zayıflamıştır. Büyük bunalımdan marksitlerin beklediği dünya devrimi değil, irili , ufaklı Diktatörlükler ve faşizm doğmuştur.
  • 41. 1929 Bunalımı’nın en önemli sonuçlarından birisi de, altın standardının yıkılışını kolaylaştırmasıdır. 1929 Buhranı, önce Amerika Birleşik Devletlerinin sermaye piyasasında bir panik biçiminde ortaya çıkmış, sonra da bu ilkenin sanayi üretiminde ve istihdam düzeyinde aşırı düşüşler biçiminde etkisini göstermiştir. Sonuçta, bu ülkenin ithalatı birdenbire azalmış ve dış dünyaya sağladığı krediler kesilmiştir. Amerika’da gelişen bu olaylara diğer ülkelerin gösterdikleri ilk tepki, altın standardından ayrılmak ve dış alımlar üzerine kısıtlamalar koymak biçiminde olmuştur. Serbest ticaret ilkesinden vazgeçen ülkeler çeşitli önlemler almaya başlamışlardı. 1931- 1932’de İngiltere ,Kanada, İskandinav ülkelerinin tamamı ve ABD, 1936’da belçika, Hollanda ve Fransa altın standartından vazgeçtiler. Bütün ülkeler kendine yeterli birer ekonomiye dönüşmek için ulusal kaynaklarının tamamını harekete geçirdiler. Kendine yetme çabası
  • 42. NOT:
  • 43. Büyük Bunalım en çok sanayileşmiş şehirleri vurmuş, bu kentlerde bir işsizler ve evsizler ordusu yaratmıştır. ( 12 milyon ABD’de , 5 milyon Almanya’da). Üstelik sosyal güvenlik sistemleri yoktu. Bunalımdan etkilenen birçok ülkede inşaat faaliyetleri durmuş; tarım ürünü fiyatlarındaki %40-60'lık düşüş, çiftçileri ve kırsal bölge nüfusunu kötü etkilemiştir. Talebin beklenmedik düzeyde düşmesi nedeniyle madencilik alanı buhranın en fazla etkilendiği sektörlerden biri olmuştur. Bunalım dünyada 50 milyon insanın işsiz kalmasına, yeryüzündeki toplam üretimin %42 oranında ve dünya ticaretinin de %65 oranında azalmasına neden olmuştur . Kitlesel işsizlik
  • 44. Terkedilmiş topraklar, kapatılmış fabrikalar, işlemeyen bürolar, gecekondulara sığınan aileler (Gecekondular dönemin başbakanının adı ile Hooverkondu olarak anılıyordu), iş aramak için vagon kapılarına asılarak yollara dökülen 2 milyon Amerikalı; Amerikanın, edebiyatçı John Steinbeck (Gazap Üzümleri), fotoğrafçı Dorothea Lange ve sinemacıların şekillendirdiği acıklı ve hüzünlü yüzünü yansıtıyordu. ***Sırça kümes – Tennessee Williams, Bülbülü öldürmek – Harper Lee , Cadillak man (film )
  • 45. İşsizlik siyaset alanında derin ve öldürücü bir yara oldu. Alman komünist Parti üyelerinin % 85’i işsizdi.
  • 46. Kapitalist ekonomili ülkelerde hükümetlerin ekonomik yaşama karışmaları artmış hatta bu karışma para ve maliye politikalarının sınırlarını bile aşmıştır. Ekonomik liberalizm derin bir çöküş yaşamış. Geriye ılımlı kapitalizm , marksist komünizm ve faşizm kalmıştır. ( Rusya , İtalya , Almanya – otoriter ve faşist yönetimlere geçiş) Devletçilik
  • 47.  
  • 48. Planlı Ekonomi Devri SSCB kriz sırasında 5 yıllık kalkınma planları ve geniş çaplı kollektifleşme ile hızla sanayileşmekteydi. 1929’dan 1940’a kadar sanayi üretimi 3 kat arttı. 1929’da Dünya imalat üretimindeki payı % 5 iken 1938’de % 18 oldu. Batılı devletler açısından sosyalizm somut bir tehlike haline geldi. Plan , planlama sözcüğü batıda benimsendi. Hitler bile 4 yıllık bir planı 1933’de yürürlüğe koydu.