11. bu gerçeği idrak ettikten sonra
‘özgür irade’ yerine
‘özgür beyin’ demeyi öneriyorum
12. çoğu beyin kendiliğinden gelişen düşünce üretir
kaynağı, beynin harddiskidir
harddiskte kayıtlar çocukken başlar, ölünceye kadar devam
eder
13. harddiske veriler 5 duyu ile gelir (görme, işitme,
koklama, tatma ve dokunma)
siz farkında olmadan ‘her şey’ kaydedilir
14. yeni-sonradan gelen veriler, eski-kalıcı kayıtlarla karşılaştırılır
sonuç olarak değer yargıları ve duygular belirlenir
15. asıl sorun kayıtlarda değil, bu kayıtların sahiplenilmesindedir
çocuk, sahip olma derecesini yetiştiği toplumdan öğrenir
16. sahiplenilmiş eski ve kalıcı kayıtlar ‘kimlik ve ego’
olarak ifade edilir
eski kayıtlara ‘sahip çıkılması’ nedeniyle sıklıkla yeni
gelen verilere karşı direnç oluşur
17. ego bir konu hakkında kararını vermiştir
o konuyu yeniden gözden geçirilmesine izin vermez
18. örneğin, sarmısağın bir beyin düşmanı olduğuna
hastane aşçısını ve meslektaşlarımı inandıramıyorum
19. sorgulamadan kabul ettiğiniz ‘doğrularınızı’ bir gözden
geçirin lütfen
yaşam hedeflerinizin bile size ait olmadığını farkederseniz
şaşırmayın
20. kalıcı harddisk kayıtları, değer yargılarını tetikler
klasik değer yargıları;
iyi-kötü
güzel-çirkin
doğru-yanlış
günah-sevap vb
21. değer yargıları ise duyguları oluşturur
oluşan duygular tüm bedeninizi ve benliğinizi sarar
23. örnek:
çocukken size bir ülkenin düşman olduğu söylenmiştir
böylece harddiske kayıt: "düşman ülke" olarak yazılmıştır
24. ’düşman ülke’ isimli eski kayıt, değer yargılarını belirler
düşman ülkenin değer yargısı "kötü" olacaktır
25. aradan yıllar geçer ve TV'de bir haber duyarsınız
o ülkede ekonomik kriz çıkmıştır
siz o an farkında olmazsanız bile bellek çalışmaktadır
26. birden kendinizi mutlu hissedersiniz
harddisk "düşmanın" düştüğü kötü duruma mutluluk
yanıtını vermiştir
27. bir yıl sonra o ülkenin olimpiyatlarda bir dalda 4 altın
madalya kazandığını duyan harddiskiniz size kısa süreli
mutsuzluk yaşatabilir
28. bu örnek ‘farkında olmadan’ oluşan duygular için verildi
farkında olduğunuz duygulu anlarda bile durum aynıdır
çoğu insan bu şekilde ‘farkında olmadan’ yaşar
30. ya da harddisk kayıtlarının oluşturduğu bakış açısıyla
hayat otomatik olarak değerlendirilir
31. her gördüğünüz ve her işittiğiniz bir bilgidir
bilgi harddiske işlenirken siz neredesiniz?
uyanık, dikkatli ve farkında mısınız?
32. yanıt evet ise süper
(cem yılmaz, hakkında yapılan bir belgeselde
söyleşiye şöyle başlıyor; ‘ben hep farkındaydım olan bitenin’)
yanıt hayır ise ‘geçmiş olsun’
yanıtların %99.9’u hayırdır
33. • hardiskin kendiliğinden oluşturduğu düşüncelerin
içeriği: geçmişin deneyimleri ve bu deneyimler
ışığında gelecekle ilgili öngörüleridir
34. • yani düşünceler sizi ya geçmişte tutar ya da gelecekte
• an’ı yaşatmaz
• çünkü an henüz kayıtlı değildir
35. • an’ı sadece farkında olan insanlar yaşar
• farkındalık, ilk uygulandığı durumlarda, harddisk
kayıtlarının ortaya çıkışını kısmen kontrol altına
alabilir
36. • asıl olay, farkında olarak duygusallığın yaşanmasıdır
• farkındalık ile yapılan yeni kayıtlar, eski kayıtların
duygusal etkinliğini zayıflatır
• ve harddisk verileri ‘sizin’ kontrolünüze girmeye başlar
37. • böylece BOS’un üretimi değer yargıları ve duygulardan
arınmış olacaktır
• bu durum insanın başına gelebilecek en güzel şeydir
• çünkü 1.;
38. • sinirlilik, mutsuzluk, kaygı gibi istenmeyen duygulardan
kurtulmak isteyen insan zevk veren madde, durum ya
da olaya yönelir
39. • sigara • alışveriş
• alkol • yemek
• şeker • seks
• sosyal başarı • esrar, kokain vb.
• çay-kahve • para
• uyku • heyecan verici her şey
40. • çoğu insanın yaşamı, ‘farkında’ olmadan, duygusallık ile zevk
arayışı arasında gider, gelir
41. • farkındalık, duygusallığı ve dolayısıyla zevk arayışını
gereksiz kılar
• zevk arayışın ilk durağı alışkanlık, acı sonu
bağımlılıktır
42. • çünkü 2.;
• duygular, beden kontrol sistemini1 tetikler
1hipotalamus
43. • bu durum çoğu insanın kontrolü dışında, gün içinde
duygusallığın yaşandığı her durumda gelişen bir otomasyondur
44. • duygusallık gelişimi,
• hayata gösterilen tepkinin ve direncin belirtisi olup
• hastalıkları baş latan ya da gelişmesine ortam
hazırlayan-kolaylaş tıran temel nedendir
45. • duygusallık ile etkinleşen beden kontrol sistemiyle
• ciddi oranda potansiyel enerji artışı olur;
• kan şeker artar
• kan basıncı-tansiyon-artar
46. • kolesterol ve yağ asitleri artar
• kemikten kalsiyum kana salınır
• tiroid hormonları artar
47. • stres hormonları, adrenalin ve kortizol, artar
• iç organların damarları kasılır
• kaslara giden damarlar gevşer
48. • oluşan bu potansiyel enerji kinetik enerjiye yeteri kadar
çevrilmediğinde dokular tahrip olur
49. • gün içinde defalarca, yıllar boyunca onbinlerce kez
tekrarlanan bu durum hücre çekirdeğinde bulunan
genetik yapıyıda etkiler
51. veri tabanı-sabit bilgiler-harddisk limbik sistem
değer yargıları
duygular amigdala
vücut kontrol sistemi hipotalamus
anormal çalışma düzeni allostaz
doku yıkımı patofizyoloji
hastalık
52. • harddisk kayıtları sabit ise değer yargıları ve duygular
BOS nedeniyle kendiliğinden gelişecektir
• bunu önlemeniz olanaksızdır
• tek yapabileceğimiz şey sabit ibaresini değişebilir hale
getirmektir
53. • harddiskin dayatması olan sabit spontan düşüncelerden ve
dolayısıyla egodan kurtulmak öncelikli hedefimiz olmalıdır
• not1: egonun türkçeye benlik olarak çevrilmesini doğru
bulmuyorum
54. • not2: manifestomdur;
• bir zamanlar kontrolüm dışında ‘farkında olmadan’
kaydedilen harddisk verileri doğrultusunda oluşan
çıktıları, ‘ben’lik olarak kabul etmiyorum
55. • ne yapmak gerek?
• an’da kalarak harddisk’e ‘uymamak’
• her an uyanık-farkında olmak
56. • anne, baba, karı, koca, kardeş dahil olmak üzere her
gördüğünüz insanı, ilk kez görüyormuşçasına-geçmiş
deneyimlerden bağımsız bir biçimde, karşılayın
57. • her gelen bilgiyi sanki ilk kez dinliyormuş ve bilginiz
yokmuş gibi okuyun ya da dinleyin, geçmiş deneyimlerden
bağımsız bir biçimde
• konu sizin uzmanlık dalınız olsa bile
58. • ve böylece her an yaş ama yeniden doğ un
• her an yeni ve ilk hissedişi yaşamınızın doğal bir seyri olarak
görün, zorlamayın
60. • an’da kalma alıştırmalarına kendinizi takibe alarak
başlayın
• şu an ne düşünüyorum dediğiniz anda, andasınız
demektir
• ‘şu an ne düşünüyorum’ yazısını ev ve iş yerinizin her
yerine yazabilirsiniz
61. • an’da olamayan kişi; harddisk verileri etkisi altında her
durum, olay ya da insanı, geçmiş deneyimlere bağımlı bir
biçimde, değer yargılarıyla etiketlendirir-yaftalar
• ve duygular aktiflenir
62. •duyguları açığa çıkartan harddisk yapısının adı
amigdala(A)’dır
•günün ilk değer yargısı oluşumuyla aktif hale geçen A
sanki fişi pirize takılmış cihazın ‘stand by’ konumuna
geçmesine benzer biçimde icraatına başlar
63. • stand by’daki A, ‘on’ konumuna geçmek için fırsatını
bekler
• sıklıkla kızgınlık, alınganlık, suçluluk duygusu ile
birden çoşar
64. • bu durum kişiyi ‘zevk’ arayışına iter
• aradığını bulan kişi A’nın kısa ya da uzun bir süre
tekrar stand by’a geçmesini sağlar
65. • ancak sıklıkla A tekrar bir fırsatı o gün içinde
yakalayacak ve on konumunda yine çoşacaktır
• uyku, bazen A’yı ‘off’ konumuna getirebilir
• bir kez on konumuna geçen A, o gün için işini
başarmış demektir
66. • her sabah uyanır uyanmaz ‘an’da yaşam başlamalı ve
olabildiğince anda kalınmalıdır
• duygusallık devreye girerse, ilk fırsatta nasıl
duygusallığın oluştuğu fark edilmelidir
67. • ‘tüh anda kalamadık, duygusallığa düştük’ düşüncesi;
adı üstünde düşüncedir ve tüh ifadesi zaten
duygusallıktır
• haliyle olay bir savaş haline getirilmemeli, kalındı ğı
yerden, bozmadan-bozulmadan devam edilmelidir
68. • zaman geçtikçe beyin, anda kalma ve farkındalık
egzersizlerini öğrenecektir
• egzersizlerin ne kadar zaman süreceği tamamen sizinle
ilgili bir konudur
• kısaca ömür boyu diyelim ya da yeni yaş am tarzınız
69. • amaç harddisk kayıtlarından kurtulmak değildir
• amaç kayıtlı konu ile ilgili yeni verilerin kayıtlanmasıyla
sadece bir yönde değil bir çok yönde bakış açısı
oluşturarak tek yönlü gelişen değer yargı oluşumunun
önüne geçmektir
70. • yeni veri girişinin en hızlı şekli;
• eksik olduğumuzu idrak etme
• merak etme
• sorgulama-araştırma
• idrak açılımı yaşamak
71. • böylece yeni bilgi ile oluşan idrak düzeyi sizde hiç bir
dış uyaranın veremeyeceği olağanüstü bir zevk hali
yaratır
• bu, yükselen bilincin göstergesidir
72. • asıl zevk alınması gereken
• asıl alışkanlık oluşturulması gereken durum budur
• yeniye, sorguya, öğrenmeye bağlanmak
73. • 30 yıl önce ona 3 yıl ömür biçmişlerdi
• genlerinin ona değer gördüğü hastalığa duygusal tepki
göstermek yerine ‘bilme’nin olağanüstü getirisini tercih
etti
74. • şimdi sadece gözlerini hareket ettirebiliyor
• bir de bilincini
• bedeni olmasa da beyni özgür
• yüksek bilinci insanlığı aydınlatıyor
75. • insan, sadece 5 duyu ile kısıtlı bir biçimde varlığı
değerlendirebilir
• o halde 5 duyu verilerini değerlendiren harddisk ne kadar
‘sorgulanmış bilgi ’ içeriyor ise değerlendirme o ölçüde kaliteli
olacaktır
79. • insan, bilinç düzeyi kadar sorgular
• idrak oluşturan bilgi, bilinci yükseltir
• bilinç yükseldikçe varlığı yorumlama kapasitesi artar
80. • gerçek bilim, yüksek bilinç eseridir
• gerçek bilim insanları, yükselen bilincin eseridir
• stephen hawking, bilinçten başka nedir?
81. • hasta olan bedendir
• insan hasta olmaz
• insan muhteşem bir bilinçtir
• iş ki yükseltebilene
82. • her insan ‘kozalı’ muhteşem bir bilinç sahibidir
• koza olmaz ise içinde gelişemez
• vakit geldiğinde kozasını delemez ise bilinç yükselemez
83. • o halde koza olarak adlandırılabilen ego, kimlik gibi
oluşumlar gereklidir ve vakti geldiğinde
terkedilmelidir
• ya da duygusallık-zevk kısır döngüsü içinde sağlık
kaybedilecektir
84. • sabit bilgi, değer yargıları ve duygular devre dışı kalırsa
hayata karşı direnç gelişmez
• iyi-kötü, doğru-yanlış ortaya çıkmaz
• farkedilen; her şey olması gerektiği gibidir
85. • egonun hükmü kalktığında sen-ben, onlar-bizler yoktur
• insanlar eşittir
• sorun, beynin özgür olup olmadığıdır
86. • yaşamda sorun yoktur, sorun yaratan hayata bakış
açısıdır
• değiştirin, güzelleşin
• böylece güzelleştirirsiniz
• hayat sizin eseriniz
88. • soldaki kafatası sahibi 42 yaşında bir adam, 2 çocuğu
ve bir işi var
• ayak ağrısı nedeniyle gittiği doktordan boş beyin
tanısıyla evine dönüyor
89. • tıbba göre bu olamaz
• ancak gerçek ve oluyor
• neden
• çünkü tıp bildiği kadarıyla değerlendiriyor
• çünkü tıbbi harddiskte böyle bir bilgi yok
90. • tıp, böyle bir bilgiyi sorgulamıyor
• çünkü sahip olduğu anlayışı kaybetmekten korkuyor
• tesbit bu
91. • boş kafatası görüntüsüyle daha öncede karşılaşmıştım
• 20 yaşında bir gencin beyin MR görüntüsünde beynin
bir parçası kafatası tavanından aşağıya sallanıyordu
• 15 yıl önceki bu deneyimi yaşarken tıbbi şartlanmam
gereği bu vakayı ‘göz ardı’ etmiştim
92. • tıp holografik beyin teorisini onaylayamıyor
• diyor ki hologram: bir yapıda var olan herşey, o
yapının en küçük biriminde de vardır
93. • bir beyin hücresi, beynin sahip olduğu bilginin
tamamına sahiptir
• trilyonlarca beyin hücresinin işini bir hücre dahi
görebilir
94. evreninde hologram yapıda olduğu, tüm kainat bilgisinin
aynıyla her bir insanda bulunduğu yorumlanıyor
95. • bu düşünceden hareketle tüm varlık bir tek yapının
hologram hayali olduğ u sonucuna varılıyor
96. • yüksek bilinç eseri, gerçeği bu şekilde betimlerken yeni
bilgilere duyarsız kalarak devekuşu icraatına devam
edilebilir mi?
97. bilgiye kolaylıkla ulaşıldığı günümüzde
insan olmanın hakkının
ancak bilinç değerlerimizi yükseltmeye gayret göstermekle
verileceğini düşünüyorum
dr güçlü ıldız