SlideShare une entreprise Scribd logo
1  sur  25
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ

                                          ĠNKILAP TARĠHĠ

      1.Dünya SavaĢı öncesinde Devletlerin iç ve dıĢ politikalarına yön veren iki etken vardır.
Bunlar: 1789 Fransız Ġhtilali (Milliyetçilik Akımları …İmparatorlukların yıkılmasına ve bir çok yeni
devletin tarih sahnesine çıkmasına neden olmuştur. ) ve 1750-1830 Sanayi Ġnkılabı (Sanayi
İnkılabı 1750-1830 yıllarında İngiltere’de ortaya çıkmıştır. Aletin yerini makinanın almasıyla
üretimin artması, işçi sınıfının doğmasına….neden olmuştur)

      1876 l.MEġRUTĠYET : 1876 tarihinde Osmanlı Devletinin ilk Anayasası Kanun-u Esasiye
Kabul edilmiĢtir. Bu ilk Anayasada son söz padiĢahın olduğu için 2.Abdül Hamit 14 ġubat 1878
yılında Osmanlı-Rus (93 harbi) savaĢını bahane ederek ilk Osmanlı Ayanlar meclisini fesh
etmiĢtir. 1878-1908 arası dönem 2.Abdül Hamit’in istibdat (baskı) yönetimi olarak bilinir. Birinci
MeĢrutiyet döneminde Osmanlıcılık benimsenmiĢtir.

    23 Temmuz 1908 ll.MEġRUTĠYET : Ġttihat ve Terakki Fırkasının Baskısıyla on yıl sürmüĢtür.
2.MeĢrutiyetten itibaren Osmanlı topraklarında Türkçülük akımları baĢlamıĢtır. Not: 1.MeĢrutiyette
Osmanlıcılık, 2.MeĢrutiyette ise Türkçülük akımı etkilidir.

     13 Nisan 1909 31 MART OLAYI : 2.MeĢrutiyete karĢı yapılan gericilik isyanıdır. 2.Abdül
Hamit tahttan indirilmiĢ, yerine 5.Mehmet tahtta çıkarılmıĢtır. 31 Mart Vakaası sonucunda:
Avusturya/Macaristan Ġmparatorluğu Bosna-Hersek’i almıĢlar, Bulgarlar kendi krallıklarını
kurmuĢlar ve Girit Rumları ayaklanmıĢlardır(1908)
     Önemi: Mevcut Anayasal düzene karĢı bir gericilik isyanıdır. Bu ayaklanmanın
bastırılmasında Mustafa Kemal Kolağası olarak görev almıĢtır.

      1911-1912 TRABLUSGARP SAVAġI (1912 Uşi Ant): Sanayi devriminin etkisiyle güçlenen
Ġtalya’nın çıkarlarını korumak amacıyla sebepsiz yere Trablusgarp, Bingazi çevrelerini iĢgal
etmesi üzerine yapılan savaĢtır. Osmanlı Ġmparatorluğu iyi götürdüğü savaĢta Balkanlardaki
geliĢmeler ve Balkan savaĢları nedeniyle Ġtalyanlarla UĢi AnlaĢmasını imzalayarak savaĢtan
çekilmiĢtir.
      Önemi: Trablusgarp SavaĢı Mustafa Kemal’in BinbaĢı olduğu savaĢtır.

      1912 1.BALKAN SAVAġI (1912 Londra Anlaşması): Sebep; Fransız devrimi sonucunda
Osmanlı topraklarında baĢlayan milliyetçilik akımları, Rusya’nın Panislavizm politikasıyla
Ortodoksları ve Balkan devletlerini kıĢkırtması ve Balkan devletlerinin Trablusgarp savaĢından
faydalanmaları.
Balkan devletleri Makedonya’ya ıslahat yapılmasını istediler. Osmanlı devleti red edince l.balkan
savaĢı çıktı. Osmanlı yenildi. Sonuç; Bulgarlar Çatalca’ya kadar geldi. Arnavutluk bağımsızlığını
ilan etti. Sırplar Karabağ, Yunanistan ise Makedonya’yı iĢgal ettiler. 1912’de Londra AnlaĢması
imzalandı. Midye-Enez çizgisi, Osmanlı-Bulgaristan sınırı oldu. Ġmroz ve Bozcaada dıĢındaki
adalar Yunanistan’a verildi.
              Önemi: Avrupa ve Eğe denizindeki Osmanlı varlığı Londra AnlaĢması ile sona
ermiĢtir.

             1913 2.BALKAN SAVAġI (1913 Bükreş Anlaşması Bulgaristan)(1913 Atina
Anlaşması Yunanistan) : 1.Balkan savaĢından fazla toprak alan Bulgaristan’ı çekemeyen Balkan
ulusları Bulgaristan’a saldırdılar (1913). Bulgarların birliklerini baĢka bölgelere kaydırmasından
istifadeyle Osmanlı savaĢa girmeden Edirne ve Kırklareli’ni geri almıĢtır. 1913’te Bulgarlarla
Ġstanbul AnlaĢması yapıldı. Edirne ve Kırklareli Osmanlılarda kaldı. 1913 BükreĢ anlaĢması
Balkan devletlerinin Bulgaristan topraklarını paylaĢtığı bir anlaĢmadır. Osmanlı Devletinin
Avrupa’da ki varlığı Doğu Trakya ile sınırlanmıĢtır. 1913 Atina AnlaĢması ile Girit ve Eğe adaları
Yunanistan’a verilmiĢtir.

     www.kpss.6te.net                                                                        1
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ


1829 Edirne AnlaĢması           Yunanistan bağımsızlığını kazanmıĢtır.
1878 (Osmanlı-rus 93 harbi)     Sırbistan ve Karabağ Berlin Ant. bağımsızlığını KazanmıĢtır.
1908 31 Mart Vakası             Bulgaristan Rus savaĢı ve karıĢıklıklardan yararlanarak
bağımsızlık kzn.
1912 1.Balkan savaĢı            Arnavutluk Londra antlaĢmasıyla bağımsızlığını kazanmıĢtır.


                                  1914-1918 1.DÜNYA SAVAġI:

1883 Almanya, Ġtalya, Avusturya-Macaristan Ġmp. Üçlü Ġttifak (Bağlaşık) devletlerini oluĢturdu.
1907 Ġngiltere, Fransa, Rusya Üçlü Ġtilaf devletlerini oluĢturdular.
      1914 Osmanlı Ġmparatorluğu; Ġngilizlerden kaçan iki Alman gemisine Türk ismi vererek Türk
Bayrağı çekmiĢler ve daha sonra bu gemilerin Karadeniz’e açılarak Rus kıyılarını topa tutmaları
sonucu Osmanlı 1.Dünya savaĢında Üçlü ittifak devletleri safında savaĢa katılmıĢ oldu.
Osmanlı’nın SavaĢtığı Cepheler: 1-Kafkas 2-Çanakkale 3-Kanal 4-Irak 5-Suriye-Filistin
Osmanlı, Bu cepheler haricinde müttefiklerine yardım amacıyla Makedonya ve Galiçya’ya asker
göndermiĢtir.
      1 KAFKAS CEPHESĠ: Osmanlı’nın Bakü petrollerini ele geçirmek ve Enver PaĢanın
PANTURANĠZM düĢüncesinin etkisiyle Rus’lara karĢı açtığı savaĢtır. Osmanlının Yüzbin’e yakın
askeri donarak ölmüĢtür. Ruslar Kars’a kadar ilerlemiĢler ancak, 1917 yılında Rusya’da ki devrim
sonucu çarlık rejiminin yıkılması ile Rusya 1917 Brest Litowsk barıĢ anlaĢmasıyla aldığı toprakları
geri vererek çekilmiĢtir.
      2 ÇANAKKALE CEPHESĠ : Osmanlı; Ġngiltere, Fransa hem müttefikleri Rusya’ya yardım
etmek hemde boğazları alarak Osmanlı devletine son vermek amacıyla Çanakkale’yi ablukaya
almalarıyla baĢlamıĢtır. Tarihin en kanlı savaĢlarındandır. Osmanlı Çanakkale savaĢlarından galip
çıkmıĢtır. Mustafa Kemal büyük bir üne kavuĢmuĢ “Çanakkale geçilmez” sözü tarihe kazınmıĢtır.
Çanakkale’de ki direniĢ sonucunda Rusya’ya müttefiklerinden yardım gitmemiĢ savaĢ uzamıĢtır.
Bulgaristan bu geliĢme üzerine Osmanlı yanında (Ġtilaf devletleri yanında) savaĢa katıldı. Böylece
Ġstanbul-Berlin hattı kurulmuĢ oldu.
      3 KANAL CEPHESĠ : Bu cephe Almanların planlaması ve desteği ile Ġngiltere’ye karĢı
Osmanlı tarafından açılmıĢtır. Osmanlı, Mısırı Ġngilizlerden geri almak ve SuveyĢ Kanalını ele
geçirerek Ġngiltere ile sömürgelerinin irtibatını kesmeyi amaçlamıĢtı. Osmanlı imparatorluğu,
Almanların gerekli yardımı göndermemesi ve iklim elveriĢsizliği yüzünden baĢarısız olmuĢtur.
      4-IRAK CEPHESĠ : Ġngiltere’nin, Osmanlının Ġran ve Hindistan’a girmesini önlemek ve
karadan Ruslarla birleĢmek için Osmanlıya karĢı açtığı cephedir. Basra’ya asker çıkartan Ġngilizler,
Bağdat’a kadar ilerlemiĢlerdir.
      5-SURĠYE-FĠLĠSTĠN CEPHESĠ: Ġngilizlerin SuveyĢ ve Irak cephelerinde yenilen Osmanlıyı bu
bölgeden çıkarmak istemeleri üzerine açtıkları cephedir. Önceleri Mustafa Kemal bu cephede
baĢarılı olmuĢ fakat, Ġstanbul’a çağrılması üzerine Ġngiltere Suriye’yi almıĢtır.
                           1.DÜNYA SAVAġINI BĠTĠREN ANLAġMALAR
28 Haziran 1919 Versay Almanlar
10 Eylül 1919 Sen Cermen          Avusturya
27 Kasım 1919 Nöyyi        Bulgaristan
4 Haziran 1920 Triyanon Macar krallığı
10 Ağustos 1920 Sevr Osmanlı (Türk Halkı Sevr barıĢını kabul etmemiĢtir.)
      30 Ekim 1918 MONDROS ATEġKES ANLAġMASI: Ahmet Ġzzet PaĢa Hükümeti, Bahriye
Nazırı Rauf Beyin baĢkanlığındaki Osmanlı kurulu ile Ġngiliz Amiral Karltop Limni adasının
Mondros limanında imzalamıĢlardır.
      Önemi : Bu AnlaĢma ile Osmanlı fiilen sona ermiĢtir. Mondros AteĢkes anlaĢması, kayıtsız
Ģartsız teslim belgesidir.
Mondros Md.7: Ġtilaf devletlerine istedikleri yeri iĢgal etme hakkı tanımaktadır.

     www.kpss.6te.net                                                                      2
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ

Mondros Md.24: Ġtilaf devletlerine Vilayet-i Site (Erzurum, Van, Sivas, Bitlis, Diyarbakır, Harput)
illerinde Bağımsız Ermenistan ve kürdistan kurulacaktır. [Wilson prensipleri ile paralel:
Amerika’nın 1.Dünya savaşına katılırken başkan wilsonun yayımladığı Wilson ilkeleri: Yenenler
yenilenlerden tazminat almayacak ...Doğu illerinde referandum sonuçlarına göre Ermenistan ve
kürdistan devletleri kurulacak]
       30 Ekim 1918 MONDROS ANLAġMASININ UYGULANMASI: Ġtilaf devletleri AnlaĢmanın
7.maddesine dayanarak;
Ġngilizler: Musul, Antep, Urfa, MaraĢ, Batum ve Kars’ı iĢgal etmiĢler; Samsun ve Merzifon’a asker
çıkarmıĢlardır.
Fransızlar: Dörtyol, Mersin ve Adana yöreleri ile Afyon’u iĢgal etmiĢlerdir.
Ġtalyanlar: Antalya, bodrum, KuĢadası, Marmaris ve Konya çevresine asker çıkarmıĢlardır.
       Not: Ġtalyanlar 1.dünya savaĢına ittifak devletlerinin yanında baĢlamıĢlar daha sonra dönerek
itilaf devletlerine katılmıĢlardır.

13 Kasım 1918 Ġtilaf devletleri Ġstanbul’u fiilen iĢgal etmiĢlerdir.

21 Aralık 1918 tarihinde 6.Mehmet (Vahdettin) Meclis-i Mebusanı Fesh etmiĢtir. Ġkinci MeĢrutiyetin
sonu.

18 Ocak 1919 Paris BarıĢ Konferansı: Ġngilizlerin, Osmanlı imparatorluğu paylaĢımına Yunanlıları
ortak ettiği konferanstır. Güçlü, Ġtalya yerine daha zayıf olan Yunanistan tercih edilmiĢtir.

16 Mart 1920 Ġtilaf devletleri Ġstanbul’u resmen iĢgal etmiĢlerdir.


                                       ZARARLI CEMĠYETLER
      Mavri Mira Derneği: Rum kilisesinin desteğinde; Ġstanbul, Bursa, Bandırma, Tekirdağ ve
Kırklareli yörelerinde rum azınlığı örgütlemek, silahlandırmak, çeteler oluĢturmak ve yunan
kamuoyu yaratmak amacıyla kurulmuĢtur.
      Pontus Rum Cemiyeti: Yeniden canlandırılan Etnik-i Eterya derneği ile birlikte Doğu
Karadeniz de rum devleti kurmak için faaliyet göstermiĢtir.
      Ermeni Cemiyetleri: Ermeni patriği Zevan efendi, rum dernekleri ile ortak bir komite
oluĢturdu. Amacı, Güney Doğa Anadolu da ermeni devleti kurmaktır. Hınçak ve taĢnak cemiyeti
      Sulh ve Selameti Osmaniye Cemiyeti: Ġngilizlerden maddi desteğinde kurulmuĢ provakatör
bir dernektir. KurtuluĢun padiĢahın ve halifenin buyruğunda olacağını savunmuĢtur.
      Kürt Teali Cemiyeti: Wilson ilkelerinden faydalanarak kürdistan devleti kurma amacını
gütmüĢtür. Ulusal mücadeleye karĢı çıkarak olumsuz katkıda bulunmuĢlardır.
      Teali Ġslam Cemiyeti : Halifenin buyruklarına ve Ģeriata uyarak Osmanlı imparatorluğunun
kurtulacağını savunmuĢtur. Merkezi Ġstanbul da Ģubesi Konya’da örgütlenmiĢtir. (Delibaş Mehmet
Ayaklanmasını çıkardı)
      Wilson Prensipleri Cemiyeti: Amerikan mandası taraftarlarını etrafına toplayan cemiyettir.
      Ġngiliz Muhipler Cemiyeti: Ġngilizler tarafından, ulusal direniĢ giriĢimleri yok etmek amacıyla
kurulmuĢtur.
      Hürriyet ve Ġtilaf fırkası: 1911 yılında ittihat ve terakki partisine karĢı kurulan bu parti,
Mondros anlaĢmasından sonra zararlı cemiyetleri bünyesinde toplamıĢtır.

                                   ULUSAL CEMĠYETLER
    Ulusal cemiyetler; bölgesel amaçlarla kurulmuĢlardır, Yayın yoluyla iĢgallerin haksız olduğu
dünya kamuoyuna duyurulmuĢtur, Birbirlerinden bağımsız hareket etmiĢlerdir, Silahlı savunma
yapmıĢlardır.



     www.kpss.6te.net                                                                       3
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ

      Ulusal bilincin yayılmasına, geliĢmesine, canlı tutulmasına kaynak olmuĢtur. 4-11 Eylül 1919
Sivas Kongresinde Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk Cemiyetleri birleĢerek Ulusal bir nitelik
kazanmıĢtır.
Trakya PaĢaeli Cemiyeti: Trakya ve Marmara’nın Yunanistan a verilmemesi için faaliyet
göstermiĢtir.
Ġzmir Müdafa-i Hukuk-i Osmaniye Cemiyeti: Ġzmir ve Batı Anadolu da yunan iĢgallerine karĢı
kurulmuĢtur.
Kilikyalılar Cemiyeti: Adana ve çevresinde düĢman iĢgaline karĢı koymak için kurulmuĢtur.
Trabzon Müdafa-i Hukuk-i Milliye Cemiyeti: Doğu karadenizde pontus rum devleti kurulmasını
önlemek için kurulmuĢtur.
ġark Ġlleri Müdafa-i Hukuk-i Milliye Cemiyeti: Merkezi Ġstanbul da Erzurum ve Elazığ’da Ģubeler
açmıĢtır. Doğu illerinin Ermenilere verilmesini engellemek için faaliyet göstermiĢtir. Bu cemiyet
daha sonra 23 Temmuz- 7 Ağustos 1919 Erzurum Kongresinin toplanmasını sağlamıĢtır.
      NUTUK: 15-20 Ekim 1927 tarihinde Cumhuriyet Halk Fırkasının Ankara’daki ikinci
kongresinde okunmuĢtur. Cumhuriyet Halk Fırkası; Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk
Cemiyetlerinin devamı sayıldığından 4-11 Eylül 1919 Sivas Kongresi bu partinin ilk kongresi
sayılır.
      Nutuk; Mustafa Kemal Atatürk’ün, öz yaĢam ve KurtuluĢ SavaĢı’nın öyküsüdür. 19 Mayıs
1919 ile 1927 yılına kadar olan olayları kapsamaktadır.

      KUVVAYĠ MĠLLĠYE: Halk, Millet harekatıdır. Ulusal derneklerin miting ve yayın yoluyla,
mahalli kurtuluĢ birliklerinin, silahlı iĢgal kuvvetlerine karĢı baĢlattıkları direnme hareketleridir. Ġlki
1918 yılında “Trakya PaĢaeli Cemiyeti”dir. 15 Mayıs 1919 Ġzmir’in iĢgalinden sonra Kuvvayi
Milliyeye katılım artmıĢtır. Kuvvayi Milliye düzenli değildi, düĢman iĢgallerini yavaĢlatmıĢ, askeri
boĢluğu doldurarak ayaklanmaları bastırmıĢtır.
      15 Mayıs 1919 Ġzmir’in iĢgalinde düĢmana ilk kurĢunu atan Selanik'te doğan Hasan Tahsin'in
asıl adı Osman Nevres'tir (Gazeteci Hasan Tahsin “Sen başlat. Nasıl olsa biri bitirir!”)
      Kuvvayi Milliye Birlikleri; Ayvalık kıyılarından baĢlayan Soma, Akhisar, Salihli, Nazilli
kasabalarının batısından geçen bir hat üzerinde Batı Cephesini oluĢturmuĢtur. 4-11 Eylül 1919
Sivas Kongresinde, Temsil heyeti aldığı bir yürütme kararıyla (T.B.M.M olmadığından, Meclis gibi
hareket ederek) 9 Eylül 1919’da Batı Cephesi Komutanlığına Ali Fuat Cebesoy’u atamıĢtır.

19 Aralık 1918    Halk Güney Cephesinde Dörtyol’da Fransızlara silahla karĢı koymuĢtur.
1 Kasım 1918      Mustafa Kemal      Yıldırım Ordular Komutanlığına atanmıĢtır.
30 Nisan 1919     Mustafa Kemal      9.Ordu MüfettiĢliğine atanmıĢtır.
19 Mayıs 1919 Atatürk’ün Samsun’a çıkıĢı. Temel Amaç Mustafa Kemal’in, halkı tehlikelere karĢı
uyarıp, örgütlemek, bağımsızlık mücadelesini baĢlatarak, bağımsız bir Türk devleti kurmaktır.
23 Haziran 1919 Mustafa Kemal        9.Ordu MüfettiĢliğinden alındı.
8-9 Temmuz 1919 Mustafa Kemal        Askerlikten istifa etti.

     22 Haziran 1919 AMASYA GENELGESĠ: Amasya Genelgesi; Ġhtilal Beyannamesidir. Ġlk kez
Ulusal Egemenlikten söz edilmektedir. Ulusun bağımsızlığını yine ulusun dayanma gücü ve
kararlılığı kurtaracaktır. KurtuluĢ SavaĢının amacını, gerekçesini ve yöntemlerini açıklamıĢtır.
Sivas’ta ulusal bir Kongre toplanması kararlaĢtırılmıĢtır.

     23 Temmuz- 7 Ağustos 1919 ERZURUM KONGRESĠ : Bitlis, Erzurum, Sivas ve Trabzon
delegelerinin katılmasıyla toplanmıĢ Bölgesel; aldığı kararlar bakımından Ulusal nitelikli bir
kongredir. Mustafa Kemal BaĢkan seçilmiĢtir. “Yurt parçaları bir bütündür, parçalanamaz. Osmanlı
devleti dağılırsa, Ulus birlikte direnecek ve yurdu savunacaktır. Ġstanbul Hükümeti bağımsızlığı
sağlayamaz ise ulusal kongrenin seçeceği geçici bir hükümet kurulacaktır.” Ġlk kez Vatan
bütünlüğü, Ulusal Egemenliğin sağlanması gerektiği ve ĠLKKEZ yeni bir devletin kurulması


     www.kpss.6te.net                                                                            4
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ

düĢüncesi belirtilmiĢtir. Ġlk kez manda ve himaye kabul olunmaz düĢüncesiyle, Ġlk kez yabancılara
Ġmtiyaz verilemeyeceği düĢünceleri belirtilmiĢtir.

26-30 Temmuz 1919 BALIKESĠR KONGRESĠ: Yunan iĢgallerine karĢı toplanmıĢ bölgesel bir
kongredir.
15-25 Ağustos 1919 ALAġEHĠR KONGRESĠ : Balıkesir ve Erzurum kongrelerinin sonuçlarını
görüĢmek üzere toplanmıĢ bölgesel nitelikli bir kongredir. 22 Haziran 1919 Amasya Genelgesini
onaylanmıĢ, Sivas’ta kongre toplanmasına olumlu bakılmamıĢtır.

      4-11 Eylül 1919 SĠVAS KONGRESĠ: Mustafa Kemal’in baĢkan olup olmaması ve manda
gündeme gelmiĢtir. Ulusal dernekler bir çatı altında birleĢtirilmiĢtir. Mustafa Kemal baĢkan
seçilmiĢtir. Toplanma ve alınan kararlar bakımından ulusal bir kongredir. Milli egemenliği önemli
bir adımdır. Mandadan vazgeçildi.
TBMM seçimleri yapılıncaya kadar Temsil Heyeti kuruldu. PadiĢaha meclis-i mebusan-ı toplaması
için baskıda bulunuldu. Vali Ali Galip kongreyi engellemediği için 4 Ekim 1919 da Ġstanbul
hükümetinden Damat Ferit istifa etti. Bu geliĢme üzerine “Ġstanbul Anadolu’ya egemen değil bağlı
olmak zorundadır” görüĢü yayıldı.

      20-22 Ekim 1919 AMASYA GÖRÜġMESĠ : Ġstanbul hükümeti ile Ankara hükümeti arasında.
Bahriye Nazırı Salih PaĢa ile Mustafa Kemal, Rauf ve Bekir Sami katıldı. Ġstanbul Hükümeti,
Ankara hükümetini tanıyor. Temsil heyetinin nüfusu ve güvenilirliği artıyor. Anadolu hareketine
katılım hızlanmıĢtır.
      27 Aralık 1919 Temsil Heyetinin Ankara’ya geliĢi. 27 Aralık 1919 Atatürk’ün Ankara’ya geliĢi.
Seçimler yapıldı. Müdafa-i Hukuk her yerden kazandı. Mustafa Kemal Erzurum Millet Vekili seçildi.
12 Ocak 1920 Meclis-i Mebusan 3. defa açıldı.

       28 Ocak 1920 Misak-ı Milli “Milli And” son Osmanlı mebusan meclisinde kabul edildi.
Misak-ı Milli; 22 Haziran 1919 Amasya Genelgesinden beri yapılan hazırlıkların oluĢturduğu bilinç,
ihtilal, bağımsız Türk ülkesinin sınırları belirlenmiĢtir. (30 Ekim 1918 Mondros AteĢkes
AntlaĢmasına göre)
       Misak-ı Milli, halkın Osmanlı hükümetine karĢı siyasal zaferidir. Sorunların barıĢçı yollarla
çözümünden yana olunduğu gösterilmiĢtir. Sonuçları: AnlaĢma devletleri kızdı. Salih paĢa
hükümeti yeniden kurdu. Mebuslar tutuklandı. Ġstanbul iĢgal edildi. 16 Mart 1920 Ġstanbul’un iĢgali.
11 Nisan 1920 son Osmanlı mebusan meclisinin feshi (3.meclisin feshi)

    6 Nisan 1920 de Anadolu Ajansı, Kuvva-yi Milliye hareketinin sesini Anadolu'ya ve tüm
dünyaya duyurmak için kurulmuĢtur.

      23 Nisan 1920 TBMM’nin AÇILMASI: TBMM Milli iradeye saygılıdır. TBMM açılmasıyla
temsil heyetinin görevi sona ermiĢtir. Meclis baĢkanlığına Mustafa Kemal seçilmiĢtir. TBMM’nin
üstünde bir kuvvet yoktur. Meclis kurucudur. Devamlıdır. Ġstanbul hükümeti hukuken yok sayılmıĢ,
millet iradesi hakim kılınmıĢtır. Meclisin çıkardığı ilk kanun “Hıyanet-i Vatan Kanunu”dur. Meclis
yargı gücünüde alarak güçler birliği ilkesini sağladı. (3 Y : Yasama, Yürütme, Yargı) 1 Nisan
1923’e kadar görev yapan 1.TBMM bir idealistler meclisidir. Hem egemenliği yerleĢtirmiĢ, hem de
cephede savaĢmıĢ…

                                          AYAKLANMALAR
     ĠSTANBUL HÜKÜMETĠNĠN YÜRÜTTÜĞÜ AYAKLANMALAR
Anzavur Ayaklanması: 2 Kasım 1919’da Susurluk, Manyas, Gönen ve Ulubat çevresinde
Ġstanbul hükümeti ile Ġngilizler desteğinde anzavur tarafından çıkarılmıĢ bir ayaklanmadır.



     www.kpss.6te.net                                                                      5
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ

Kuvayi Ġnzibatiye Ayaklanması: Ġngilizlerin desteğindeki Süleyman ġefik PaĢa komutasındaki
halifelik ordusu, Geyve dolayındaki ulusal güçleri yok etmek için saldırdı. Ali Fuat PaĢa
ayaklanmayı bastırmıĢtır.
ĠSTANBUL HÜKÜMETĠ VE ĠTĠLAF DEVLETLERĠNĠN KIġKIRTTIĞI AYAKLANMALAR
Bolu, Düzce, Hendek-Adapazarı Ayaklanmaları: Ġngilterenin kıĢkırtması ve “din elden gidiyor”
din sömürüsü. Ali Fuat PaĢa bu ayaklanmaları bastırmıĢtır.
Yozgat Ayaklanması: Yozgat ve Zile’de aĢiretlerin TBMM’nin dağılması için ayaklanmasını
Çerkez Ethem bastırmıĢtır.
Afyon Ayaklanması: Yunan ajanlarının halkı kıĢkırtması üzerine çıkan ayaklanmayı Kuvvayi
milliye bastırmıĢtır.
Konya Ayaklanması: DelibaĢ Mehmet Çumra’da halkı ayaklandırmıĢtır.(Yunan-Ġtalya-Fransa)
ayaklanmayı desteklemiĢtir. DelibaĢ isyanını düzenli ordu bastırmıĢtır.
Milli AĢiret Ayaklanması: Urafa’da Milli aĢireti Fransızlarla birlikte hareket ederek TBMM’ne karĢı
ayaklandı. Ayaklanmayı ulusal güçler bastırmıĢtır.
Azınlık Ayaklanmaları: Ermeni ve Rumların çıkardıkları ayaklanmalardır. 1923 sonbaharında
bitirilmiĢtir.
Kuvvayi Milliye’den Dönenler: Çerkez Ethem, Demirci Mehmet Efe

     29 Nisan 1920 Hiyanet-i Vatan Kanunu TBMM’de kabul edildi.

      10 Ağustos 1920 SEVR BARIġ ANLAġMASI: Osmanlı Devletinin fiilen sona erdiği ve
imzaladığı son anlaĢmadır. Osmanlı parlamentosunun onayından geçmediği için kanun-i esasiye
ters düĢmüĢtür. (Misak-ı Milli: PadiĢah anlaĢmayı imzaladığı için Milli Misaka karĢı gelmiĢ oldu.
Ġstiklal mahkemesinin ilk kararı padiĢah ve sevr’i imzalayanlar hakkında olmuĢtur.) TBMM ve Türk
halkı sevr barıĢ anlaĢmasını kabul etmedi. Sevr barıĢ anlaĢmasının ardından milli mücadeleye
katılım hızlanmıĢtır.
      Ġstiklal Mahkemeleri; 29 Nisan 1920 Hiyanet-i Vatan Kanunun 21.maddesi ile 18 Eylül
1920’de kurulmuĢtur. Üyeleri TBMM tarafından seçilen millet vekilleridir. Ankara Ġstiklal
Mahkemesi en uzun süre görev yapan istiklal mahkemesidir. Ġstiklal Mahkemelerinin ilk kararı 7
Ekim 1920 tarihinde “ 10 Ağustos 1920 Sevr barıĢ anlaĢması”nı imzalayanlar hakkında olmuĢtur.
      8 Kasım 1920 TBMM buyruğunda ordu örgütlendirilmiĢtir. Ordu gücünü ulusal egemenlikten
almıĢtır.

                                        KURTULUġ SAVAġI
      DOĞU CEPHESĠ: 1878 Berlin AntlaĢması sonucu Rusların Doğu Anadoluya getirdiği
Ermeniler, 1915 techir yasası ile suriyeye ve lübnana yerleĢtirildi. Rusya da çarlık rejiminin
yıkılmasıyla fırsattan istifade bağımsız Ermenistan devleti kuruldu. Ermeniler, Erzincan’a kadar
geldiler. Haziran 1920 TBMM doğu cephesini kurarak Kazım Karabekir PaĢayı Doğu cephesi
komutanlığına atadı. 2-3 Aralık 1920 de Ermenilerle Gümrü barıĢı yapıldı. Bu günkü doğu Anadolu
sınırı tanındı. Ermenistan sevr’i geçersiz saydı. 2-3 Aralık 1920 Gümrü BarıĢı TBMM’nin hem
askeri hem de siyasi ilk baĢarısıdır. Bu anlaĢmadan sonra doğu cephesindeki kuvvetler batı
cephesine kaydırılmıĢtır. Türkiye olarak imzalanan ilk anlaĢmadır.
23 ġubat 1921 tarihinde Gürcülerle anlaĢma yapılmıĢtır. Ardahan, Artvin ve Batum Türkiye
toprağıdır.

     GÜNEY CEPHESĠ: Düzenli ordu Güney Cephesinde görev almamıĢtır. Yoğun halk direniĢi
MaraĢ’ta (Sütçü Ġmam) 2 ġubat 1920, Urfa’da 10 Nisan 1920’de iĢgalden kurtulmuĢtur. Antep
(ġahinbey) 12 aylık savunmadan sonra düĢmüĢtür.
     BATI CEPHESĠ : 1920 sonunda Yunanistan da yönetim değiĢti. “Megala idea” (Eski Bizans-
Büyük Yunanistan) kurmak için Anadolu’dan toprak almak istiyorlardı;



     www.kpss.6te.net                                                                     6
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ

       6-10 Ocak 1921 1.ĠNÖNÜ ZAFERĠ: 27 Aralık 1920’de Çerkez ethem ayaklandı. 29 Aralıkta
Kütahya 5 ocak 1921’de Gediz alındı. Ethem yunanlılara sığındı. 1.Ġnönü düzenli ordunun batı
cephesindeki ilk baĢarısıdır. Ulusal heyecanı kamçılamıĢ, orduya katılım hızlanmıĢtır.
1.Ġnönü zaferi sonrası Londra Konferansı toplanmıĢtır. Ġkilik yaratılması için Osmanlı ve TBMM
birlikte davet edilmiĢtir. Anadolu’nun dıĢ siyasette söz sahibi olduğu Ġstanbul hükümetine kabul
ettirilmiĢtir.
16 Mart 1921 Moskava AnlaĢması da 1.Ġnönü zaferinden sonra meydana gelen geliĢmelerdendir.
Rusya Sevr barıĢ anlaĢmasını tanımamıĢtır. Rusya, TBMM’ne yardımı yükümleniyor. 1.Ġnönü’de
Millet Vekilleri Er olarak savaĢmıĢtır. Bu zafer TBMM’nin dünyaya açılmasını sağlamıĢtır.

      20 Ocak 1921 TEġKĠLAT-I ESASĠNĠN KABULÜ: Osmanlı Devletinin Anayasası 1876
Kanun-i Esasidir. Türkiye’nin ilk Anayasası TeĢkilatı Esasi 20 ocak 1921 tarihinde yürürlüğe
girmiĢtir. Böylece, Güçler birliği TBMM’de toplanmıĢtır. TeĢkilatı Esasi;Ulusal egemenliği
pekiĢtirmektedir, geçiĢ dönemi ve uyum Anayasasıdır. Demokratik ve Ġhtilalcidir. TBMM’nin
dayanağı “ulusal egemenlik” ile Kanun-i Esasi çeliĢtiği için TeĢkilat-ı Esasiye ilan edilmiĢtir.
(TBMM Ulus iradesinin üzerinde güç yoktur; Kanun-i Esaside ise padişah iradesi üstün
tutulmaktaydı)
      Bu anayasa savaĢ ortamının olağanüstü tehlikeleri içinde kabul edilmiĢ olduğu için, yasama,
yürütme, yetkilerinin T.B.M.M.'nde toplanması ölüm-kalım SavaĢının baĢarıya ulaĢmasında çok
yararlı oldu. Hatta olağanüstü yetkilere sahip Ġstiklal Mahkemeleri'ni Meclis içinden kurarken,
"Ulusal egemenliğin tekliği" ilkesine dayanmıĢ, yargı yetkisinin de T.B.M.M.'ne ait olduğu
benimsenmiĢti.
    TeĢkilat-ı Esasiye Kanunu'nun Temel Maddeleri
    1- Egemenlik kayıtsız ve Ģartsız ulusundur. Yönetim usulü halkın kendi geleceğini kendisinin
belirlemesi esasına dayanır.
    2- Yürütme gücü ve yasama yetkisi, ulusun tek ve gerçek temsilcisi olan Büyük Millet
Meclisi'nde belirir ve toplanır.
    3- Türkiye Devleti, Büyük Millet Meclisi'nce yönetilir ve Hükümet'i "Türkiye Büyük Millet Meclisi
Hükümeti" adını alır.
    4- Büyük Millet Meclisi, iller halkınca seçilen, üyelerden kurulur.
    5- Büyük Millet Meclisi'nin seçimi iki yılda bir yapılır. Seçilen üyelerin üyelik süresi iki yıldır,
bunlar yeniden seçilebilirler. Eski meclisin görevi yeni meclis toplanıncaya kadar sürer. Yeni bir
seçim yapılmayacağı anlaĢılırsa, toplantı dönemi yalnız bir yıl uzatılabilir. Büyük Millet Meclisi
üyelerinin her biri, kendini seçen ilin ayrıca vekili olmayıp bütün ulusun vekilidir.
    6- Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu, Kasım baĢında, çağrısız toplanır.
    7- Din buyruklarının (Ahkam-ı ġer'iyenin) yerine getirilmesi, bütün yasaların konulması,
değiĢtirilmesi, kaldırılması, antlaĢma ve barıĢ yapılması ve savaĢ kararı verilmesi gibi temel haklar
Büyük Millet Meclisi'nindir. Yasalar ve tüzükler düzenlenirken, halkın iĢine en uygun ve zamanın
gereklerine en elveriĢli din ve hukuk hükümleriyle töreler ve önceki iĢlemler temel olarak alınır.
Bakanlar Kurulu'nun görev ve sorumluluğu özel yasayla belirtilir.
    8- Büyük Millet Meclisi, çeĢitli Bakanlıkları özel yasasına göre seçtiği Bakanlar aracılığıyla
yönetir. Meclis yürütme iĢleri için Bakanlara yönerge verir ve gerektiğinde bunları değiĢtirir.
    9- Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu'nca seçilen BaĢkan bir seçim dönemi süresince Büyük
Millet Meclisi BaĢkanı'dır. Bu kimlikle Meclis adına imza atmaya ve Bakanlar Kurulu Kararları'nı
onaylamaya yetkilidir. Bakanlar Kurulu Üyeleri, içlerinden birini kendilerine baĢkan seçerler. Ancak
Büyük Millet Meclisi BaĢkanı Bakanlar Kurulu'nun da doğal baĢkanıdır.
    10- Kanun-u Esasi'nin, iĢbu maddelerle çeliĢmeyen hükümleri eskiden olduğu gibi
yürürlüktedir.

     1 Mart 1921 Afganistan AnlaĢması.
     12 Mart 1921 Ġstiklal MarĢı’nın kabulü


     www.kpss.6te.net                                                                         7
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ

     23 ġubat- 12 Mart 1921 LONDRA KONFERANSI: TBMM, “Türkler; barıĢı istemiyor, savaĢı
sürdürüyor” propagandasını çürütmek, ulusumuzun haklı davasını dünya kamuoyuna duyurmak
ve TBMM’nin hukuksal varlığını kanıtlamak için konferansa katılıyor. Konferans, sevr’in bir değiĢik
versiyonu olduğundan kabul edilemez.

     16 Mart 1921 MOSKOVA ANLAġMASI: KarĢılıklı olarak, Osmanlı ve Rus çarlığının sona
erdiği kabul ediliyor. Sovyet Rusya, Misak-ı Milli sınırlarını kabul ediyor. Ġlk kez bir devlet TBMM ve
onun düzenini tanıyor. Ġtilaf devletlerine karĢı güç birliği sağlanmıĢtır.

     31 Mart- 1 Nisan 1921 2.ĠNÖNÜ ZAFERĠ: Ġngilizlerin yunanlıları kıĢkırtarak, Londra barıĢ
tasarısını kabul ettirmek istemesi. Yunanlıların da 1.Ġnönü yenilgisinin intikamını almak ve
Kütahya, EskiĢehir’i alıp Ankara’ya geçerek TBMM’ni dağıtma hayali. Yunan yenilerek Afyon-
Bozöyük çizgisinin gerisine çekildi. Ġsmet PaĢa generalliğe getirildi. Ġtalya bu geliĢme üzerine
Anadolu’da ki kuvvetlerini çekmiĢtir. Türk birliklerinin moralleri yükseldi. TBMM otoritesi
kuvvetlendi. …

      10-24 Temmuz 1921 KÜTAHYA-ESKĠġEHĠR SAVAġLARI: Yunanlar, Türklerin Aslıhanlar ve
Dumlupınar’da yeterli saldırı gücüne sahip olmadıklarını anladılar. Yunanlar, Türk ordusunun
saldıramaz ve kendini koruyamaz bir duruma gelmesini için saldırıya geçti….
      Türk ordusu ufak çarpıĢmalarla geriye çekilmeyi uygun buldu. 24 Temmuz 1921 tarihinde
geriye çekilme iĢlemi tamamlandı. Afyon, EskiĢehir ve Kütahya yunanlılara geçti. Sakarya Irmağı
sınır oldu. TBMM’de Meclisin Kayseri yada Sivas’a taĢınması tartıĢıldı. Ama meclis Ankara’da
kalmayı uygun buldu. Ordunun Sakarya Irmağının doğusuna çekilmesinin nedenleri: Ordunun
saldırı gücüne eriĢene kadar fazla kayıp vermesini engellemek, yunanlıları mevzilerinden
uzaklaĢtırmak, orduyu dinlendirerek zaman kazanmaktır.
      Sonuçları: Yunanlılar, Ankara’yı tehdit etmeye baĢladılar. Mustafa Kemal 5 Ağustos 1921
tarihinde BaĢkomutanlık Kanunuyla yetkileri aldı. 7 Ağustos 1921 tarihinde Tekalif-i Milli “Milli
Yükümlülükler” emirleri yayımlandı. (Toplumun her kesiminden gücüne göre orduya yardım
alındı) BaĢkomutanlık yetkisi süresi dolduktan sonra 20 Temmuz 1922 Mustafa Kemal’e süresiz
olarak verilmiĢtir. Atatürk, BaĢkomutanlık görevini; 29 Ekim de Cumhur BaĢkanı seçilene kadar
sürdürmüĢtür.

     23 Ağustos- 12 Eylül 1921 SAKARYA MEYDAN SAVAġI : “Hattı Müdafaa Yoktur, Sathı
Müdafaa Vardır. O Satıh, Bütün Vatandır. Vatanın Her Bir Karış Toprağı Vatandaş Kanıyla
Sulanmadıkça Düşmana Verilmeyecektir. Ben Size Savaşmayı Değil Ölmeyi Emrediyorum!”
Mustafa Kemal ATATÜRK
     13 Eylül’de Sakarya Irmağı’nın doğusu, düĢmandan arındırıldı. Yunan ordusunun saldırı
gücü kırılmıĢtır. DüĢman, 2.Viyana bozgunundan beri ilk defa geri püskürtüldüğü dönüm
noktasıdır. “Milletin Makus Talihi YenilmiĢtir” Türk ordusu saldırı gücüne eriĢir. 19 Eylül 1921
TBMM Mustafa Kemal’e Gazilik ve MareĢallik vermiĢtir. Anadolu’da kesin egemenlik kurulmuĢtur.
     Ġtalya, birliklerini çekmiĢtir. Ġtilaf devletleri TBMM’ne yeni ateĢkes önerileri sundu. ermeni,
Gürcü ve Azerbaycan adına Rusya ile 13 Ekim 1921 Kars AntlaĢması yapıldı. Üç Kafkas
cumhuriyeti Rusya ile yapılan 16 Mart 1921 Moskova anlaĢmasını tanıyordu. Rusya ile imzalanan
son ve kesin sınır belirlemesidir.
     20 Ekim 1921 Ankara AnlaĢmasıyla Fransa, TBMM ve Misak-ı Milliyi tanıyarak Anadolu’dan
çekilmiĢtir. Hatay, Ġskenderun dıĢında Suriye sınırı çizilmiĢtir. Suriye’deki Cober Kalesi Türk
toprağı sayılmıĢtır. Cober Kalesi bugün Türk Toprağıdır. Hatay, 1939’da Anavatana katılmıĢtır.

     26 Ağustos- 18 Eylül 1922 BÜYÜK TAARRUZ: 26 Ağustosta Türk topçusunun atıĢıyla
taarruz baĢladı. “Ordular İlk Hedefiniz Akdeniz. İleri!” 2 Eylülde UĢak, 9 Eylül’de Ġzmir, 11 Eylül’de
Bursa iĢgalden kurtarıldı. 18 Eylül 1922’de Batı Anadolu tamamen düĢmandan temizlendi.
Geldikleri Gibi Gittiler…

     www.kpss.6te.net                                                                         8
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ


     11 Ekim 1922 MUDANYA ATEġKES ANTLAġMASI : Yunanistan’ın yenilmesiyle Ġngilizlerin
yalnız kalması. Rusya’nın TBMM hükümetini desteklemesi. GörüĢmeleri TBMM hükümeti adına
Ġsmet PaĢa katılmıĢtır. Yunanlılar, 26 Ekim 1922 tarihine kadar Doğu Trakya’yı tahliye edecekler
ve Karaağaç’ı savaĢ tazminatı olarak Türk tarafına vereceklerdir. BarıĢ imzalanıncaya kadar
Ġstanbul ve boğazları içinde yunanın olmadığı bir komisyon idare edecektir.
     Önemi: Vatan parçasının (Doğu Trakya) TBMM’ne teslimidir. Ġngiltere de Loid corch hükümeti
görevden ayrılmıĢtır.

      1 Kasım 1922 SALTANATIN KALDIRILMASI: Ġstanbul hükümeti TBMM’nin kazandığı
baĢarıdan pay istiyor. Bir ülkede iki ayrı hükümet yaĢayamaz. Saltanat, ulusal egemenliğe ters
düĢüyor. 27 Ekim 1922’de Lozan BarıĢ Konferansına TBMM ile Ġstanbul hükümeti de çağrılır.
Amaç, Türk tarafını bölmektir. TBMM’nin 308 no’lu kararı ile 1 Kasım 1922’de saltanat kaldırılır.
17 Kasım’da Vahdettin Ġngilizlere sığınır. 18 Kasım 1922’de TBMM veliaht Abdülmecid’i halife
seçti. TBMM’nin Abdülmecidi halife seçmesinin amacı: Ġngilizlere sığınan Vahdetinin Halifeliğinin
Ġngilizler tarafından kullanılması önlemektir.
      1 Kasım 1922’de saltanatın kaldırılmasıyla Osmanlı saltanatı sona ermiĢ, Cumhuriyete geçiĢ
hızlanmıĢtır. Halifelik makamı, sembol durumuna düĢmüĢtür. Refet PaĢa, TBMM adına
Ġstanbul’daki idareye el koyduğunu itilaf devletlerine bildirmiĢtir. 4 Kasım 1922’de Ġstanbul
hükümetinde Teyfik PaĢanın istifası ile Anadolu hükümeti Ġstanbul’a tamamen hakim olmuĢtur.

     24 Temmuz 1923 LOZAN BARIġ ANLAġMASI: DıĢ ĠĢleri Bakanı Ġsmet PaĢa heyet baĢkanı
olarak katılmıĢtır.
     Suriye sınırı: Fransa ile imzalanan 20 Ekim 1921 Ankara AnlaĢması kabul edildi.
     Irak sınırı: Musul-Kerkük sınırında AnlaĢılamadı. (Musul-Kerkük misak-ı millinin parçasıdır)
     Batı Sınırı: 11 Ekim 1922 Mudanya AteĢkes AnlaĢmasına göre kabul edildi. Bozcaada ve
Gökçeada dıĢındaki adalar yunanlarda kaldı. (Sisam, Sakız, Midilli ve Nekarya adaları silahsız
olacaktır)

     Kapitilasyonlar: kaldırıldı. Azınlıklar Türk uyruklu kabul edildi. Devlet borçları paylaĢtırılarak,
kağıt para esasına göre taksitlendirildi. 1881’de kurulun duyunu umumiye idaresi olmayacaktır.
Boğazlar, Türkiye’ye verildi. Ancak, sınırlı asker bulundurulacaktı. Ġstanbul Fener rum patrikhanesi
kaldırılamamıĢtır.
     24 Temmuz 1923 Lozan BarıĢ AntlaĢması ile, Osmanlı hukuken sona erdi. Türkiye’nin varlığı
dünya kamu oyuna duyuruldu. Lozan, 1.dünya savaĢını bitiren son anlaĢmadır.

18 ġubat 1923 ĠZMĠR ĠKTĠSAT KONGRESĠ: Lozan’daki Türk heyeti askeri baĢarıyı siyasal
baĢarıya çevirme mücadelesi verirken toplanmıĢtır. Lozan’daki delegelerin iĢini
kolaylaĢtırmıĢtır.(Kapitilasyon kabul edilmez) Temel fikri ekonomik bağımsızlık olan “Misak-ı
Ġktisadi” ekonomik and kabul edilmiĢtir. “Devletçilik” ilkesinin uygulaması önplana çıkmıĢtır. Milli
ekonomi ilkesi kabul edilmiĢtir…:
-Hammadde yurt içinde olan sanayi dalları kurulmalıdır.
-Özel teĢebbüse kredi sağlayacak devlet bankası kurulmalıdır.
-Sanayinin özendirilmesi ve devlet bankalarının kurulması gereklidir
-Kapitilasyonlar kaldırılmalıdır.
-Sanayi dıĢ rekabete dayanmak için her alanda geliĢmelidir….

      Yıllar süren savaĢlar sonunda, meclis yıpranmıĢ ve yorulmuĢtur. TBMM 1 Nisan 1923’te
seçimlerin yenilenmesine karar verdi. 9 Ağustos 1923’te ilk siyasal parti halk fırkası kuruldu. Bu
parti cumhuriyetin ilanından sonra Cumhuriyet Halk Partisi oldu. CHP; Müdafa-i Hukuk
cemiyetlerinin devamı sayılır.


     www.kpss.6te.net                                                                          9
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ

      11 Ağustos 1923 2.TBMM’nin AÇILIġI : 2.TBMM hükümeti 1 Ekim 1927 yılına kadar görev
yapmıĢtır. Ġnkılap meclisidir. 24 Temmuz 1923 Lozan BarıĢ anlaĢması bu meclis tarafından
onaylanarak 23 Ağustos 1923 tarihinde yürürlüğe girmiĢtir. 2 Ekim 1923 Ġstanbul’un kurtuluĢu ve
13 Ekim 1923 Ankara’nın baĢkent oluĢu (Payitaht tarihe karışmıştır. Payitaht Osmanlının başkenti)
bu hükümet icraatlarındandır.
      29 Ekim 1923 CUMHURĠYETĠN ĠLANI: 1923 sonbaharında bir hükümet bunalımı doğdu.
Anayasa değiĢikliği ile 28-29 Ekim 1923 Cumhuriyet ilan edildi. Mustafa Kemal Cumhur
BaĢkanlığına, Ġsmet Ġnönü BaĢbakanlığa, Fethi Okyar TBMM baĢkanlığına seçildi.
      Böylece,devlet rejiminin adı konuldu. Devlet BaĢkanı sorunu çözüldü. Kabine sistemi getirildi.
Ġnkılaplar için uygun ortam doğması sağlandı. DemokratikleĢme için önemli bir adım atıldı.
      3 Mart 1924 HALĠFELĠĞĠN KALDIRILMASI : Türkiye Cumhuriyetini laik ve çağdaĢ bir yapıya
ulaĢtırma isteği. Osmanlı ailesi yurt dıĢına çıkarıldı. 3 Mart 1924 tarihinde Tevhid-i Tedrisat
(Öğretimin birleĢtirilmesi) kanunu kabul edilirken; ġeriye ve evkaf vekaleti (Din iĢleri bakanlığı) ile
Erkan-ı Harbiye vekaleti (SavaĢ bakanlığı) kaldırılmıĢtır.
      20 Nisan 1924 1924’ANAYASASI: 20 Nisan 1924'te 105 maddeden oluĢan yeni Anayasa
kabul edildi.
1924 Anayasası, ikinci TBMM’de, anayasa komisyonu tarafından hazırlanmıĢtır. 1924 Anayasası
1945’e kadar tek partili bir rejimde uygulanmıĢtır. 1924 Anayasasının Esasını 1921 Anayasası
oluĢturmuĢtur. “Egemenlik Kayıtsız ġartsız Türk Milletine Aittir” Bütün kuvvet ve yetkilerin kaynağı
“Millet” görüĢmüĢtür. Meclis hükümeti ile parlementer hükümet arasında köprü görevini görmüĢtür.
      “Yürütme görevini” Hükümete bırakmakla 1921 Anayasasından ayrılır. MD.1. “Türkiye Devleti
bir Cumhuriyettir” yönetimin adı. MD.2. Devletin dini Ġslam, Dili Türkçe, BaĢkenti Ankara’dır.
      1924 Anayasası, 1921 Anayasasından daha yumuĢak bir kuvvetler ayrımına yer vermiĢtir.
Milli egemenlik ve meclisin üstünlüğü sistemini geliĢtirmiĢ, Anayasa alanını daha geniĢ ve yaygın
bir Ģekilde düzenlemiĢ, kamu özgürlüklerine geniĢ yer vermiĢtir.
1924 Anayasasında, 1928-1931-1934 ve 1937 yıllarında değiĢiklikler yapılmıĢtır.
1921 Anayasasında; Din ve devlet iĢlerini TBMM yönetir.
1924 Anayasasında; “T.C Devletinin Dini islamdır” anayasaya komuoyu tepkisine karĢı
konulmuĢtur.
1928 DeğiĢikliği ; “T.C Devletinin Dini islamdır” ibaresi kaldırılmıĢ, Yemin metni değiĢtirilmiĢtir.
1937 DeğiĢikliği ; “T.C Devleti Laiktir!” ibaresi anayasada ki yerini almıĢtır.

      17 kasım 1924 Terakki Perver Cumhuriyet Partisi: Mustafa Kemal karĢıtı olan ikinci grup
millet vekilleri tarafından; ittihatçılar saltanat ve hilafet yanlıları tarafından desteklenen; Kazım
karabekir, Rauf orbay, Refet Bele, Adnan Adıvar, Ali Fuat Cebesoy tarafından kurulan ĠLK
muhalefet ve ikinci siyasi partidir. Halkın dini duygularını sömürerek 13 ġubat 1925 ġeyh sait
isyanının çıkmasına neden olmuĢtur. Bu ayaklanmadan dolayı 5 Haziran 1925’te bu parti
kapatılmıĢtır.
      13 ġubat 1925 ġEYH SA’ĠT ĠSYANI : Tutucu kesimin Laik Cumhuriyete ve onun ilkelerine
darbe vurmak istemesi. Ġngiltere’nin gündemde olan Musul-kerkük harekatını engellemek için
provakate etmesi. (Tanpon Devlet amaçlı) Laik düzeni yıkmak isteyen ilk büyük ayaklanmadır.
Musul ve Kerkük kaybedilmiĢ, isyanı bastıran ordu yıpranmıĢtır.

     16 Haziran 1926 Mustafa Kemal’e suikast giriĢimi

      12 Ağustos 1930 Serbest Cumhuriyet Fırkası : 1929-1930 yıllarında dünyayı sarsan
ekonomik bunalımın Türkiye’yi de etkilemesi üzerine Mustafa Kemal tarafından Fethi Okyar’a
kurdurulmuĢtur. Bu parti zamanla inkılaplara karĢı olanların odak merkezine dönüĢünce yine Fethi
bey tarafından kapatılmıĢtır.
      23 Aralık 1930 Menemen Olayı : NakĢibendi tarikatı üyesi derviĢ mehmet’in menemende
halkı ayaklandırması. Öğretmen, yedek subay Kubilay’ın kafası kesilmek suretiyle öldürülmesi
üzerine olaylar büyümüĢtür. Türkiye Cumhuriyeti düzenine karĢı ikinci büyük isyandır.

     www.kpss.6te.net                                                                        10
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ

     ĠNKILAPLARIN GELĠġĠMĠ : Hukuk kuralları genellikle Kanun, Tüzük, Yönetmelik gibi yazılı
kurallardan oluĢur. Osmanlı devletinde, hukuk bozuldu. Hukuk birliği yoktu. Müslüman Ģeriat
kurallarına göre yabancı ve azınlıklara kendi hukukları uygulanıyordu. Kapitilasyonlar yabancı
uyrukluların Osmanlı hukukuna uymasını da engelliyordu. Kadın-erkek eĢitsizliği, Hakimler tek
kadı….
     HUKUKTA LAĠKLĠĞE GEÇĠġ:
     Saltanatın kaldırılması                   1 kasım 1922
     Halifeliğin kaldırılması                  3 mart 1924
     ġer’iye ve evkaf vekaletinin kaldırılması:      3 mart 1924
     Tevhid-i Tedrisat kanunun kabulü:               3 mart 1924
     Tekke ve Zaviyelerin kapatılması:
     Kılık ve kıyafetin düzenlenmesi:
     Medeni Kanunun Kabul edilmesi:            17 Ģubat 1926 (Mecelle kaldırılmıĢtır)
     Kadınlara siyasal hakların verilmesi:     1930-1934
     Laiklikle bağdaĢmayan hükümlerin anayasadan kaldırılması: 1928

17 ġubat 1926 MEDENĠ KANUNUN KABULÜ: Toplumdaki kiĢi hakları, borçları, aile kurması,
boĢanma, miras ve bireylerin bir birleriyle ilgili kurallar bütünüdür. ġeriat karakterli mecelle, 1926
yılına kadar kullanıldı. Ġsviçre medeni kanunu örnek alınarak 17 Ģubat 1926 tarihinde TBMM’de
kabul edilerek 4 ekim 1926 tarihinde yürürlüğe girdi. Medeni kanunun kabulü ile Avrupalı
devletlerin azınlık haklarını iddia ederek iç iĢlerimize karıĢması engellenmiĢ oldu.
      Türk Ceza kanunu             Ġtalya
      Borçlar Kanunu               Ġsviçre
      Ticaret Kanunu               Almanya-Ġtalya
      Ġcra ve Ġflas Kanunu         Ġsviçre
      Hukuk ve CMUK
      Basın ve CMUK
      Avukatlık ve Baro Kanunu

                                  EĞĠTĠM ALANINDA GELĠġMELER
Amaç; Eğitimi çağdaĢ, laik, demokratik ve ulusal bir hale getirmek, eğitimde ki dağınıklığı
kaldırarak eğitim birliğini sağlamaktır.
      3 Mart 1924 Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nun kabulü: Öğretim birleĢtirildi. Dağınıklık giderildi.
Eğitim sisteminin düzeni MEB’e bırakıldı.
      3 Mart 1924 ġer’iye ve Evkaf vekaletinin kaldırılması: Din iĢleri bakanlığı ile bu bakanlığa
bağlı okul ve medreseler kaldırıldı.
      Maarif TeĢkilatı Hakkındaki Kanun: Bugünkü sistemin temeli. Yabancı ve azınlık okulları
      Türkiye
Cumhuriyetinin denetimi altına girmiĢtir.
      1 Kasım 1928 Yeni Türk Harflerinin Kabülü: Okuma-yazma seferberliği…
-Ġlköğretimin mecburi ve parasız olması, Yüksek öğretmen okullarının açılması
-Meslek okullarının sayısı çoğaltıldı. Teknik öğretmen okulları açıldı
-1925’te ilk yüksek okul Ankara Hukuk Mektebi açıldı. Sonra, DTCF ve yüksek ziraat enstitüsü
açıldı.
-15 Nisan 1931 Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti “Türk Tarih Kurumu” kuruldu.
-12 Temmuz 1932 Türk Dili Tetkik cemiyet “Türk Dil Kurumu” kuruldu.
-1933 Ġstanbul Dürulfunun kaldırıldı. Ġstanbul Üniversitesi açıldı. Ġ.Ü. 22 Haziran 1946’da özerk
oldu.
-1934 Güzel sanatlar akademisi ve devlet konservatuarı kuruldu.

   EĞĠTĠMDE UYGULANACAK ĠLKELER
Cumhuriyetçilik: Cumhuriyetin en iyi yönetim biçimi olduğu, korunması ve geliĢtirilmesi

     www.kpss.6te.net                                                                        11
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ

Milliyetçilik: Türk ulusunu sevmeyi, aynı tarihten geldiğimizi öğretir.
Halkçılık: Eğitimin yaygınlaĢtırılması ve fırsat eĢitliğinin tanınması
Laiklik: Fikri hür, vicdanı hür gençler yetiĢtirilmesi…
Devletçilik: Milli eğitimin planlanması, yönlendirilmesi, denetlenmesi, devlet hizmetidir.
Ġnkılapçılık: Eğitim sisteminin, çağın gereklerine göre yenilenmesi…
      25 Kasım 1925 ġapka Kanunu: Kastamonu gezisinde PaĢa, Ģapka takmıĢtır.
      30 Kasım 1925 Tekke, Türbe ve Zaviyeler kapatılmıĢtır. Aynı kanunla, Ģeyhlik, müritlik,
dedelik, derviĢlik gibi ünvanlar halkın inançlarının istismar edilmemesi için kaldırılmıĢtır.
      26 Aralık 1925 Miladi Takvimin kabulü: Türkiye de 1 ocak 1926 tarihinden itibaren hicri
takvim yerine miladi takvim kullanılmaya baĢladı. Böylece, ülke içinde saat birliği sağlandı. Hafta
sonu tatiline düzenlemeler getirildi.
      1 Nisan 1931 Modern Ölçülerin Kullanımı: Okka yerine KG; Endaze, arĢın, kulaç yerine
Metre geldi
      21 Haziran 1934 Soyadı kanunu ve Mustafa Kemal’e Atatürk soyadının verilmesi
      25 Kasım 1934 Din adamlarına ibadet giysileriyle gezme yasağı getirildi.
      EKONOMĠK ALANDA GELĠġMELER: Ekonomik hayat her alanda üretime dayanır. Batıda
sermaye birikimi sağlandı. Teknoloji ve sanayi geliĢti. Kapitilasyonlar, Osmanlı imparatorluğunu
batırdı. Osmanlı devleti 1854 Paris AnlaĢmasıyla borç almaya baĢladı. 1881’de Duyun-u umumiye
kuruldu ve Osmanlı maliyesine el koydu.
      TARIMDAKĠ GELĠġMELER:
      17 ġubat 1925 AĢar vergisinin kaldırılması
      9 Aralık 1925 Yerli Malları Kanunu
Ziraat Bankasının olanakları artırıldı. Tarım Kredi Kooperatifleri oluĢturuldu. Yüksek ziraat
enstitüsü kuruldu. Örnek Çiftlikler kuruldu (ATATÜRK 5 Mayıs 1925'te AOÇ KurmuĢ ve 11 Mayıs
1937'de milletine armağan etmiĢtir, Ceylan pınar…). ġeker pancarı, çay, turunçgiller gibi yeni
ürünler üretildi.
      TĠCARĠ GELĠġMELER:
      24 Temmuz 1923 Lozan BarıĢ anlaĢmasının 23 Ağustos 1923’te TBMM onayından
geçmesiyle 23 Ağustos 1924’te kapitilasyonlar kaldırıldı.
      Ġlk özel banka “ĠĢ Bankası” kuruldu.
      1926 Kabotaj Kanunu: Yabancı demiryolları liman ve kuruluĢlar satın alındı.
      1933 Sümerbank kuruldu.
      SANAYĠ VE MADENCĠLĠK ALANINDA GELĠġMELER:
      1926 TeĢvik-i Sanayi Kanunu çıkartıldı.
      Türkiye sanayi ve maden bankası kuruldu
      Yüksek Gümrük vergisi uygulandı ve yerli sanayi rekabetten korundu.
      1933’te 1.beĢ yıllık kalkınma programı uygulanmaya baĢladı.
      Devlet; tekstil, deri, cam, kağıt ve çimento sanayilerinin tesislerini kurdu.
      Emlak Eytam bankası kuruldu.
      Türkiye'de maden, enerji ve bankacılık alanlarında faaliyet gösteren Ġktisadi Devlet TeĢekkülü
olarak 14 Haziran 1935 Eti bank kuruldu. Cumhuriyetin ilk yıllarında ulusal devlet politikaları ile
madencilik sektöründe önemli geliĢmeler sağlanmıĢtır. 1933'te Petrol Arama ve ĠĢletme Ġdaresi,
Altın Arama Ġdaresi kuruldu. 14 haziran 1935'te etibank; 22 Haziran 1935 tarihinde 2804 sayılı
yasayla Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü ve 24 Haziran 1935'te EĠE (Elektrik ĠĢleri Etüt Ġdaresi)
kuruldu. Bu kurumlaĢma, enerji ve madencilik alanlarında nasıl bir bütünlüklü ulusal politikanın
baĢlatıldığının göstergesi oldu.
      Devletçi Politika Ġzlenmesinin nedenleri:
a) Özel sektörün sermaye, bilgi, teknik ve techizat …vs yönünden yoksul olması.
b) 1929 Dünya ekonomik buranı.
      BAYINDIRLIK ALANINDA GELĠġMELER: UlaĢıma önem verildi. Kara, hava, deniz ve demir
yolları taĢımacılığına önem verildi. Yol, köprü, liman ve havaalanları yapıldı.


     www.kpss.6te.net                                                                    12
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ

      SAĞLIK HĠZMETLERĠ: Sağlık personelinin sayısı artırıldı. Doktorlara mecburi hizmet
zorunluluğu getirildi. Salgın hastalıklarla planlı mücadele yapıldı. Ankara da hıfsısıhha enstitüsü
açıldı. Spor özendirildi.
      MUSUL SORUNU: Musul, Mondros imzalandığında savaĢ sonucunda kaybedilmemiĢti.
Ġngiltere mondrosun 7 md.’ne dayanak iĢgal etti. ġehy sait isyanının çıkması üzerine, isyanı
bastıran ordu yıprandığı için yapılması düĢünülen Musul operasyonu iptal edildi. 5 Haziran 1926
yılında Türkiye ırak sınırı çizildi. Irak 25 yıl süreyle musul’un petrol gelirlerinden Türkiye ye %10
pay verecektir.
      18 Temmuz 1932 Milletler Cemiyetine giriĢ
      9 ġubat 1934 Balkan Antantı imzalandı : Türkiye, Yunanistan, Romanya, Yugoslavya

     20 Temmuz 1936 Montrö SözleĢmesi : 2.Dünya savaĢı için durum ısınırken, Akdeniz
egemenliğimiz tehlikeye düĢer. Lozan’da ki devletlere birer nota gönderilir. Montrö konferansı
toplanır. Boğazlarda ki egemenlik haklarımızı zedeleyen boğazların güvenliğini tehlikeye sokan
tüm sınırlamalar Montrö sözleĢmesiyle kaldırılmıĢtır. 1833 Hünkar iskelesi anlaĢmasıyla baĢlayan
boğazlar sorunu tamamen çözülmüĢ, Türkiye doğu Akdeniz de daha güçlenip itibar kazanmıĢtır.
     9 Temmuz 1937 Sadabat Paktı: Türkiye, iran, ırak, Afganistan arasında imzalanmıĢtır.

      HATAY: 1939 yılında Fransa, Suriye mandasına son verdi. Referandum sonucu 2 Eylül
1938’de Hatay Bağımsız Türk Devleti kuruldu. Hatay meclisi, halk oylaması ile 29 Haziran 1939
tarihinde Türkiye ye katılma kararı aldı. 30 Haziran 1939 Da TBMM baĢvuruyu kabul etti.

       ATATÜRK’ÇÜLÜK : Temel esasları Atatürk tarafından belirlenen; Devlet hayatına, fikir
hayatına ve ekonomik hayata iliĢkin gerçekçi fikirlere ve ilkelere denir. Atatürkçülük, Türk ulusuna,
bu gün ve gelecekte tam bağımsızlığa, huzur ve refaha sahip olması, devletin, ulus egemenliği
esasında, dayandırılmasına, aklın ve ilmin rehberliğinde, Türk kültürünün çağdaĢ medeniyetler
düzeyinin üzerine çıkarılmasını amaçlar.
       Atatürk Ġlkelerinin Ortak Özellikleri: Ġlkeler, Türk toplumunun ihtiyaçlarından doğmuĢtur.
Kabul edilmelerinde zorlama yoktur. Akla, mantığa uygundur. Atatürk tarafından hem sözle hem
uygulama ile belirtilmiĢtir. Ġlkeler bir birinden ayrılmaz bir bütünü oluĢturur. Ġlkeler, 5 ġubat 1937
tarihinde Anayasada yer almıĢtır.
       Cumhuriyetçilik: Doğrudan doğruya ulus egemenliğine dayanan, yöneticileri halkın oyu ile
belirli bir zaman için seçilen devlet biçimine Cumhuriyet denir. Devletin temel yapısını ve biçimini
belirleyen ilkedir. Son söz ulusça seçilmiĢ meclisindir…
       Milliyetçilik (Ulusçuluk) : KurtuluĢ savaĢı; bütün kurumlarıyla bir önceki devletten farklı,
milliyetçi bir Türk devleti kurmak için yapılmıĢtır. Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde Türk dili
konuĢan, Türk kültürü ile yetiĢen ve Türk fikrini benimseyen her bir bireyi Türk kabul eder. Irkçılığı
rededer. BarıĢçıdır. Ġnsancıdır. Atatürk milliyetçiliği, birleĢtirici ve bütünleĢtiricidir…
Milli Birlik ve Beraberliğimizi Güçlendiren Unsurlar: -Milli Eğitim, -Misak-i milli, -Dil Tarih Kültür
ve amaç birliği, -Milli kültür, -Türklük Ģuuru ve manevi değerler.
       Halkçılık : Cumhuriyetçilik ve milliyetçilik ilkesinin doğal ve zorunlu bir sonucudur. Hiçbir
kimseye, aileye, zümreye veya sınıfa ayrıcalık tanınamaz. Tüm bireyler kanun önünde eĢittir.
Amaç; Devletin vatandaĢa, vatandaĢın devlete karĢı hak ve ödevlerini çağdaĢ bir Ģekilde
düzenlemektir…
       Devletçilik: Ekonomik kalkınmada özel giriĢim reddedilemez. Toplum yararına devleti
iĢletmeci kabul etmek gerekir. Amaç: Türk toplumunun çağdaĢ uygarlık ve refaha ulaĢmasıdır…
       Ġnkılapçılık: Her yönüyle çağdaĢ bir millet haline gelmek amacıyla, ilkelere canlılık ve
süreklilik getirir. Bu ilke Atatürk ilkelerini Osmanlı devleti yenileĢme çabalarından ayıran temel
farkı gösterir…
       Laiklik : Devlet düzeninin, hukuk kurallarının dine değil, insan aklının ürünü olan bilime
dayandırılmasıdır. KiĢiler, dinsel inanıĢlarında özgürdür. Din, devlet iĢlerine ve politikaya
karıĢmaz. HoĢgörü, inanç ve vicdan hürriyeti esastır…

     www.kpss.6te.net                                                                        13
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ


                                    Atatürk’ün Kurduğu Kurumlar
      6 Nisan 1920 Anadolu Ajansı kurulması: Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin kuruluĢ
hazırlıkları için Ankara'da bulunan önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, Ulusal KurtuluĢ Hareketinin
haklılığını tüm dünyaya duyurmak için haber ajansı kurulması düĢüncesini önce dönemin
aydınlarından, Halide Edip Hanım'a (Adıvar) açmıĢtır.
      Ajansa "Anadolu" adının verilmesi fikrininde ilk kez Halide Hanım tarafından önerildiğini
söylenmektedir. Anadolu Ajansı, alınan bu kararla 6 Nisan 1920'de doğmuĢtur. Osmanlı
Bankası'ndan temin edilen bir daktilo ve sapiograf adı verilen ilkel bir teksir makinası ile ilk
haberini o gün, "Hey'et-i Temsiliye Reisi Mustafa Kemal" imzası ile yayımlamıĢtır.
Anadolu Ajansı, KurtuluĢ SavaĢı sırasında çok önemli görevler üstlenmiĢtir. Haber bültenleri,
telgraf imkanı olan yerlere maniple ile ulaĢtırılırken, iĢgal altında bulunan Anadolu'nun uzak
köĢelerine, at sırtındaki görevliler tarafından taĢınmıĢtır. Anadolu Ajansı'nın yayınladığı bültenler,
hem Ankara'daki geliĢmeleri Türk halkına duyurarak milli Ģuurun Ģahlanmasını ve halkımızın
aydınlanmasını sağlamıĢ hem de Anadolu ihtilalinin haklı sesini tüm dünyaya duyurmuĢtur.
"Anadolu Ajansı, Türkiye'nin sesini bütün dünyaya duyuracaktır." Atatürk Anadolu Ajansı' nın
hedefini bu sözüyle çizmiĢtir.
      Anadolu Ajansı, 1 Mart 1925'te Devletin %40 hissedarı olduğu bir anonim ortaklık haline
getirilmiĢtir. Merkezi Ankara'da bulunan Anadolu Ajansı; genel müdürlük birimleri dıĢında, yurt
içinde 22 bölge ve büro müdürlüğü ile hizmet vermektedir.

      5 Aralık 1925 Ankara Hukuk Fakültesi: Ankara'da bir hukuk mektebinin açılması için ilk
teĢebbüs 1921 yılında yapılmıĢtır. Kastamonu milletvekili Abdulkadir Kemal Bey Meclise üç
maddelik bir teklif vererek Ankara'da bir hukuk mektebi açılmasını önermiĢtir. Gazi Mustafa
Kemal'de 1922 yılında meclisi açıĢ konuĢmasında Ankara'da bir hukuk mektebinin açılması
gereğini belirtmiĢtir. Bu çabalar sonucunda Ankara Hukuk Fakültesi, 5 Aralık 1925 tarihinde,
"Ankara Adliye Hukuk Mektebi" adıyla kurulmuĢtur ve ilk olarak 301 öğrenci kayıt yaptırmıĢtır.
      Ankara Adliye Hukuk Mektebi, Cumhuriyet Dönemi'nin ilk yükseköğrenim kurumu olma
özelliğini taĢımaktadır. Okula uygun bir bina bulunamadığı için açılıĢı, Büyük Millet Meclisi'nin
toplantı salonunda yapılmıĢtır. Fakültenin açılıĢ konuĢmasını Gazi Mustafa Kemal yapmıĢ ve ilk
dersi de Ahmet Bey (Ağaoğlu) vermiĢtir. Hukuk mektebi 1927 yılında Bakanlar Kurulu Kararı ile
"Ankara Hukuk Fakültesi" ismini almıĢtır.

       5 Mayıs 1925 Ankara Orman Çiftliği : Atatürk; "Milli ekonominin temeli tarımdır. Bunun
içindir ki tarımda kalkınmaya büyük önem vermeliyiz. Köylere kadar yayılacak programlı ve pratik
çalıĢmalar bu amaca ulaĢmayı kolaylaĢtıracaktır. Fakat bu hayati iĢi isabetle amaca ulaĢtırabilmek
için, ilk önce ciddi etütlere dayalı bir tarım siyaseti uygulamak ve onun içinde her köylünün ve
bütün vatandaĢların kolayca kavrayabileceği ve severek uygulayabileceği bir tarım rejimi kurmak
lazımdır." sözleri ile tarımın Türkiye ekonomisindeki yerini ve önemini vurgulamıĢtır.
       Tüm yaĢamı boyunca yeĢile değer vermiĢ, "YeĢili görmeyen gözler renk zevkinden
mahrumdur. Burasını öyle ağaçlandırınız ki kör bir insan dahi yeĢillikler arasında olduğunu fark
etsin." düĢüncesi Atatürk Orman Çiftliğinin kurulmasında etken olmuĢtur. Elbette bu tek baĢına
çiftliğin kurulma nedeni değildir. Atatürk bozkır ortasına kurulmuĢ olan Ankara'da yaĢayan
halkının, rahatlıkla gezebileceği, nefes alacağı, yaz ve kıĢ yeĢil kalabilecek bir yer, bir doğa
güzelliği oluĢturmak istemiĢtir. Bu kararını gerçekleĢtirmek için 1925 yılının ilkbaharında, ülkenin
tanınmıĢ tarımcılarını köĢke çağırtarak, Ankara civarında modern bir çiftlik kurmak istediğini söyler
ve bu amaca uygun bir arazi bulmaları emrini verir.
Bu uzmanlar çiftlik yeri için fazla araĢtırma yapmaz ve hemen buldukları yeri Atatürk' bildirirler.
Çünkü toprakları çok kıraç olan, ağacın ve suyun olmadığı bu Ģehirde uygun koĢullar taĢıyan bir
yer bulmak oldukça zordur. Atatürk karar kendisine bildirildiğinde bu günkü çiftlik yerinin
bulunduğu yeri iĢaret etmiĢ ve orayı gezip gezmediklerini sormuĢtur. Oysa gösterdiği yer çiftlik
kurmak için uygun hiçbir özelliği hemen hemen barındırmamaktadır. Buna rağmen Atatürk çiftliğin

     www.kpss.6te.net                                                                        14
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ

buraya kurulması emrini vermiĢ, bu batak ve çorak toprağın ıslah edilmesini istemiĢtir.
     Bu kararı ile Atatürk; Türk çiftçisine, toprak ve tabiat Ģartları uygun olmasa dahi, bilgiyle ve
kararlılıkla çalıĢıldığı takdirde baĢarı sağlanabileceğini göstermek istemiĢtir. Bazı durumlarda ilmin
dahi gerçekleĢmesini mümkün görmediği giriĢimlerinde gerçekleĢtirilebileceğini kanıtlamak gibi
çok önemli bir teĢebbüste bulunmuĢtur. Bunun üzerine 29 Ocak 1925'te Gazi Çiftliği'ni kurmak
amacıyla bir miktar arazi satın almıĢtır.
     5 Mayıs 1925'te kurduğu Orman Çiftliği'nde, çiftliğin her türlü faaliyetiyle uğraĢan, bütün
masraflarını kendisi karĢılayan Atatürk burada Atatürk KöĢkü'nü yaptırmıĢtır.
Atatürk 11 Mayıs 1937'de çiftliklerini, içerisindeki köĢklerle birlikte milletine armağan etmiĢtir.

     2 ġubat 1938 Bursa Merinos Halı Fabrikası : Sümerbank Merinos Yünlü Sanayii
Müessesesi'nin (Bursa) temeli 28 Kasım 1935 tarihinde atıldı. ĠĢletme, 2 ġubat 1938 tarihinde
Atatürk tarafından iĢletmeye açıldı. Atatürk Merinos Fabrikası'nın Ģeref defterine Ģunları yazmıĢtır:
''Sümerbank Merinos Fabrikası pek kıymetli bir eser olarak milli sevinci artıracaktır. Bu eser
yurdun, hususile bursa bölgesinin endüstri inkiĢafına ve büyük milli ihtiyacın giderilmesine yardım
edecektir." Fabrika faaliyetini sürdürüyor ve özelleĢtirilmeyi bekliyor.''

      Çocuk Esirgeme Kurumu: Çocuk Esirgeme Kurumu, eski adıyla Himaye-i Eftal Cemiyeti
Atatürk'ün öncülüğünde kuruldu. Önceleri KurtuluĢ SavaĢına katılanların çocuklarını esirgeme ve
eğitmeyi amaç edindi. Sonraları muhtaç çocuklara yiyecek, giyecek ve okul malzemesi yardımı
yapmak, kimsesiz çocukların yönetimini üzerine almak, doğumevleri ve çocuk yuvaları, çocuklar
için hastane, prevantoryum, sanatoryum, dinlenme kampları kurmak, doğum ve çocuk sağlığı
konularında annelere öğüt vermek gibi görevler yüklendi.
      Kurumun Görevleri:
a) Evleneceklerin beden ve ruhça denk olmalarına çalıĢmak,
b) Gebelik zamanında ananın göz önünde tutacağı sağlık kaidelerini ve çocuk bakımını öğretecek
yayınlar yapmak ve poliklinikler kurmak,
c) Çocuk bakım kursları açmak, çocuk bakım hemĢireleri yetiĢtirmek,
ç) Doğumevleri açmak ve iĢletmek, mevcut doğumevlerine yardım etmek,
d) Zayıf gebe kadınlara doğum zamanında gereken kuvveti ve doğumdan sonra yavrusuna süt
verebilecek yeterliği sağlayacak ana bakımevleri açmak,
e) Yoksul emzikli annelere ve çocuklara ucuz veya parasız yiyecek ve giyecek maddeleri
sağlamak veya bu maksatla aĢevleri kurmak,
f) Yoksul anneler ve çocuklar için ucuz veya parasız banyolar tesis etmek,
g) Hasta veya çocuğuna süt veremeyecek anneler için süt damları kurmak ve süt çağındaki
çocuklara verebilecek sütleri sağlık Ģartları altında temin edecek tedbirleri almak,
h) ĠĢe giden annelerin yavruları için çocuk bakımevleri vücuda getirmek, kadın iĢçi çalıĢtıran
müesseselerde bakımevleri kurdurmayı sağlamak ve bunlara yardım etmek,
j) Çocuklar için yuvalar açmak ve muhtaç çocukları bunlardan parasız faydalandırmak, yuva
olmayan yerlerde parasız veya bakım parası kurum tarafından ödenmek üzere bunları aileler
yanına vermek ve durumlarını gözetlemek,
k) Muhtaç, fakir ve emzikli analara ve çocuklara parasız ilaç vermek,
l) Fakir okul çocuklarına okuma-yazma araçları, giyim eĢyası sağlamak ve bunların beslenmeleri
için aĢevleri, öğrenci sofraları getirmek,
m) Tatil devrelerinde okul çocukları için öğretmen idaresinde bakımlarını, beden ve ruh eğitimlerini
sağlayacak kamplar kurmak, fakir çocukları bunlardan parasız faydalandırmak,
n) Sağlık ve terbiye Ģartlarını haiz çocuk bahçeleri kurmak ve bu bahçelerin kurulmasında ve
bakımında belediyeleri desteklemek,
o) Çocuk tiyatro ve sinemaları ve benzeri yerleri açmak ve iĢletmek veya mevcut olanlara yardım
etmek suretiyle çocukların boĢ zamanlarını faydalı geçirmelerini sağlamak,
ö) Çocuk kitapevleri, okuma odaları vücuda getirmek ve faydalı çocuk mecmua ve kitapları
yayımlamak, bu kabil kitapların telifini teĢvik için müsabakalar tertip etmek,

     www.kpss.6te.net                                                                       15
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ

p) Çocukların ve çocuklu annelerin seyahatlerinde, umumi yerlerde ve çalıĢanların iĢ yerlerinde
durumlarıyla ilgilenerek kendilerini korumak ve gerekli yardımları yapmak,
r) Çocukların dairelerde veya mahkemelerde haklarını sağlayacak tedbirlere baĢvurmak, velisiz ve
vasisiz çocukların kanun hükümlerine göre vasiliğini almak ve bu sıfatla bunların her türlü mallarını
idare etmek, hak ve menfaatlerini korumak,
s) Çocuk mahkemeleri, çocuk ceza evleri açılmasını temine çalıĢmak; vücutça ve ruhça sakat
çocuklar için ıslah evleri kurmak, bunlara gereken maddi ve manevi yardımda bulunmak,
Ģ) ĠĢ görecek yaĢta ve durumda bulunan çocuklara iĢ bulmak ve bunları müesseselere
yerleĢtirinceye kadar barındırmak ve bakmak,
t) Çocuk ölümünü azaltıcı tedbirler almak, bu tedbirleri maddi ve manevi Ģekilde desteklemek,
u) Çocuk düĢürmeyi önleyici tedbirlere baĢ vurmak,
ü) Çok çocuklu ailelerin korunmaları tedbirlerine ve bu maksatla sosyal vergiler konulmasına veya
prim verilmesine çalıĢmak ve kendi imkanları nispetinde bunu tahakkuk ettirmek,
v) Özel veya tüzel kiĢiler tarafından yapılan veya yaptırılan kurumun maksatlarına uygun her türlü
tesislerin yapılıĢlarına, iĢletme ve geliĢmelerine yardımda bulunmak; bunların yaĢaması için
vücuda getirilen tesislerin idaresini üzerine almak veya bunlara iĢtirak etmek,
y) Belirli maksatlarla tahsis edilmek üzere yapılan bağıĢları kabul ederek bu maksatların tahakkuk
ettirilmesini sağlamak, zaruri ve faydalı görülen hallerde bunları kurumun yardımlarıyla
desteklemek,
z) Ananın gebeliğinden, çocuğun doğup büyümesine kadar bakım, sağlık ve eğitimini sağlayacak
her türlü faydalı diğer tedbirleri almak, bu maksada yarar tesisler vücuda getirmek, mevcutları
desteleyerek çalıĢma ve geliĢmelerine yardım etmek.
       Türkiye çocuk esirgeme kurumu 1951 yılından sonra da zaman zaman tüzük değiĢikliklerine
gitmiĢtir. Daha sonra Kurumun tüzükleri Bakanlar Kurulu kararı ile yayınlanmaya baĢlamıĢtır.

      1927 Demiryolları ve Limanlar Genel Müdürlüğü Demiryollarının yapımı ve iĢletmesi için
kurulan ve Nafıa Vekaleti'ne bağlı olarak çalıĢan müdürlükler 1927'de birleĢtirilerek Devlet
Demiryolları ve Limanları Ġdare-i Umumiyesi olarak kuruldu. Bu kuruluĢun adı, 1929'da Devlet
Demiryolları ve Limanları Umum Müdürlüğü, 1931'de ise Devlet Demiryolları Umum Müdürlüğü
olarak değiĢtirildi. Bugünkü adını aldığı 1953'e değin katma bütçeli devlet kuruluĢu iken, o yıl
Ġktisadi Devlet TeĢekkülüne dönüĢtürüldü. 1984'te ise Kamu Ġktisadi KuruluĢu konumuna getirildi.
      DLH ĠnĢaatı Genel Müdürlüğünün Görevleri:
UlaĢtırma Bakanlığının TeĢkilat ve Görevleri Hakkındaki 3348 sayılı Kanunun 9.maddesinde
belirtildiği Ģekliyle Demiryollar, limanlar ve Hava Meydanları ĠnĢaatı genel Müdürlüğünün görevleri
Ģunlardır:
a) Devletçe yaptırılacak demiryolları, limanlar, barınaklar ve bunlarla ilgili teçhizat ve tesislerin, kıyı
koruma yapıları, kıyı yapı ve tesislerinin ve hava meydanlarının ve bunlarla ilgili tesislerin, alakalı
kuruluĢlarla iĢbirliği yaparak, plan ve programlarını hazırlamak, gerçekleĢtirilmesi için gerekli
tedbirleri almak ve imkanları sağlamak, araĢtırma, etüt, istikĢaf, proje, keĢif, Ģartname ve inĢaatları
ile bakım ve onarımlarını yapmak veya yaptırmak ve yapımı tamamlananları ilgili kuruluĢlara
devretmek, yapılmıĢ olanların bakım ve onarımlarının organizasyonu için esaslar hazırlamak.
b) Kamu Kurum ve KuruluĢları, Belediyeler, Özel Ġdareler, hakiki ve hükmi Ģahıslarla yaptırılacak
(a) bendinde yazılı iĢler ile teleferik, finiküler, Ģehiriçi raylı ulaĢım sistemleri, metro ve demiryollar,
limanlar ve hava meydanları ile ilgili tünel gibi tesislerin proje ve Ģartnamelerini incelemek ve
onamak, Ģehiriçi raylı ulaĢım sistemlerinin ülke ihtiyaçlarına uygun standartlaĢtırılması ve bakım
üniteleri ile ilgili düzenleyici tedbirlerin alınmasını sağlamak.
c) Yukarıda (a) ve (b) bendlerinde belirlenen iĢlerden her türlü kamu kurum ve kuruluĢları,
belediyeler, özel idareler, tüzel ve gerçek kiĢilerce yaptırılacak olanların proje ve Ģartnamelerini
inceleyip tasdik etmek.
d) Bakanlıkça verilecek benzeri görevleri yapmak.



     www.kpss.6te.net                                                                           16
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ

1933 Devlet Hava Yolları Ġlk ulusal hava yolu Ģirketimiz olan Devlet Hava Yolları milli müdafaa
vekaleti bünyesinde 20 mayıs 1933 yılında kurulmuĢ ve 1935 yılında nafia vekaletine
bağlanmıĢtır. Air France'tan devralınan YeĢilköy tesisleri yanı sıra Ankara'da da bir terminal ve
hava alanı yapılmıĢtır. 1938 yılında devlet hava yolları 10 uçağa sahipti. 1 Haziran 1937 den 31
mayıs 1938 tarihine kadar Ankara-Ġstanbul arasında 306 gidiĢ ve geliĢ seferi yapılmıĢ, 9 ayda 743
yolcu taĢınmıĢtır.

      1926 Devlet Ġstatistik Enstitüsü: Toplumların geleceğini görebilmesi, planlayabilmesi ve
geliĢmesi için istatistiki bilgiler büyük önem taĢır. Cumhuriyetimizin ilk yılllarında, çok önemli
sorunlar olmasına rağmen, istatistiki bilginin bu denli önem taĢıması nedeniyle, bu iĢlevi yerine
getirebilmek için bir istatistik örgütünün kurulmasına karar verilmiĢtir. SavaĢtan çıkmıĢ bir
toplumda, bilgi yoksulluğuyla, çözümü gereken çeĢitli sorunlar olmasına rağmen, bütün bu
sorunlar içinde, her Ģeyi zamana ve mekana göre değerlendirmenin bilincinde olan büyük devlet
adamı Mustafa Kemal, istatistiği de düĢünmüĢtür.
      19. yüzyılın baĢından itibaren merkezi sisteme dayalı olarak merkezlerde ve taĢrada istatistik
büroları açılmıĢ ve bu çalıĢmaları takip ve kontrol etmek için ayrı bir merkezi organ kurulmuĢtur.
1891'de yürürlüğe giren "Bab-ı Ali Ġstatistik Encümeni Nizamnamesi" uyarınca, Bab-ı Ali'de
Merkezi Ġstatistik Encümeni kurulmuĢ ve istatistik hizmetleri kanuni bir esasa bağlanmıĢtır. 1918
yılında çıkarılan yeni bir kanunla istatistik faaliyetleri Sadaret'e bağlı Ġstatistik Müdüriyeti
Umumiyesi bünyesinde toplanmıĢ, konunun uygulaması bir yıl devam ettikten sonra yürürlükten
kaldırılmıĢ ve eski sistem Cumhuriyet dönemine kadar devam etmiĢtir.
      1926 yılında Cumhuriyetin ilanından sonra Atatürk'ün direktifleri ile BaĢbakanlığa bağlı
Merkezi Ġstatistik Dairesinin kurulması, Ulu Önder'in sınırsız dehalarından biri olarak
değerlendirilmektedir. Uluslararası boyutta istatistik teĢkilatlarının kuruluĢ tarihleri
karĢılaĢtırıldığında Ģu anda istatistik konusunda çok ileride olan ülkelerde bile istatistik
teĢkilatlarının kuruluĢu daha sonraki yıllara rastlamaktadır.
      1926 yılında kurulan "Merkezi Ġstatistik Dairesi" 1930 yılına kadar faaliyetlerini sürdürmüĢ,
1930 yılında 1554 sayılı yasa ile "Ġstatistik Umum Müdürlüğü" adını almıĢtır.
1933 tarihinde 2203 sayılı yasa ile yeniden düzenlenmiĢ olan Ġstatistik Umum Müdürlüğü;
görevlerini Umum Müdürü, MüĢavirlik, Muavinlik ve 10 ġube ile görevini sürdürmüĢtür. 1939
yılında 3656 Sayılı Yasa ile "TaĢra Mıntıka TeĢkilatı" ve "Fiyat Ġstatistikleri Müdürlüğü"nün teĢkilata
dahil edilmesi karara bağlanmıĢ ve bu organizasyonla faaliyetlerini 1950 yılına kadar
sürdürmüĢtür.
      1950 yılında 3656 ve 4644 Sayılı Kanunlarla önemli bazı kadrolar kaldırılarak yeni kadrolar
ve yeni faaliyetlerin baĢlaması öngörülmüĢtür. Söz konusu kanun kapsamında "Tetkik ve
AraĢtırma Dairesi" kurulmuĢ Ġstatistik Genel Müdürlüğü'nce toplanacak istatistiklerin ilmi ve teknik
esaslarını hazırlamak, milli gelir tahminlerini yapmak, istatistik bilgilerin modern istatistik tekniklere
göre toplanmasını sağlamak, ulusal ve uluslararası istatistiklerin analiz ve karĢılaĢtırmasını
yaparak, istatistiğin geliĢimini takip etmek ve uygulama imkanlarını hazırlamakla
görevlendirilmiĢtir.
      1955 yılında 6534 Sayılı Yasa ile Genel Nüfus, Genel Tarım ve Genel ĠĢyeri Sayımlarının
hangi yıllarda yapılacağına dair hükümler getirilmiĢtir. Yasaya göre sonu (0) ve (5) ile biten yıllarda
Genel Nüfus Sayımı, sonu (0) ile biten yıllarda Genel Tarım Sayımı, sonu (1) ile biten yıllarda
Genel Sanayi ĠĢyeri Sayımının yapılması hükme bağlanmıĢtır.
Devlet Planlama TeĢkilatının kurulması kararı ile birlikte 53 sayılı yasayla Ġstatistik Enstitüsü
yeniden yapılandırılarak, bugünkü kimliğine temel teĢkil eden organizasyon çatısı kurulmuĢtur.
DĠE, ülkemizin sürekli olarak geliĢme sürecini izleyerek, demokrasiyi tam anlamıyla
gerçekleĢtirebilmesi için gereken bilgileri bağımsız, tarafsız ve güvenilir olarak üreten önemli bir
kuruluĢ olmuĢtur. Bu nedenledir ki, DĠE'nin ürettiği bilgiler, yayımladığı istatistik ve göstergeler;
kamu kurum ve kuruluĢları, özel kuruluĢlar, karar alıcılar ve araĢtırıcılar için güvenilir yol
göstericilerdir. DĠE, ülkemizde ulusal ve uluslararası boyutta yararlar sağlayacağı inancıyla, en
uçtaki kullanıcıdan, karar alıcıya kadar geniĢ bir yelpaze içinde yer alan tüm kurum ve kuruluĢların
     www.kpss.6te.net                                                                          17
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ

veri ve bilgi ihtiyacını gidermeyi amaçlayan çalıĢmalarını geliĢtirerek devam ettirmektedir.
DĠE'nin görevleri; ana faaliyet konularıyla ilgili ve alt yapının kurulması, geliĢtirilmesiyle ilgili olmak
üzere iki bölümde toplanabilir;
        A. Ana Faaliyet Konularıyla Ġlgili Görevleri:
1. Ülkenin iktisadi, sosyal ve kültürel faaliyetleriyle ilgili her türlü istatistikleri derlemek,
değerlendirmek, yayımlamak.
2. Kalkınma planı ve yıllık programların hazırlanması, uygulanması ve takibi aĢamasında gerekli
görülen verileri öncelikle derlemek ve değerlendirmek.
3. Ekonomik karar ve tedbirlerin sonuçlarının izlenmesi aĢamalarında gerekli görülen verileri
öncelikle derlemek ve değerlendirmek.
4. Genel Nüfus Sayımını; sonu (0) ile biten yıllarda, Genel Tarım Sayımını; sonu (1) ile biten
yıllarda, Genel Sanayi ve ĠĢyerleri Sayımını; sonu (3) ile biten yıllarda yapmak.
5. Yapılması görev olarak belirtilen sayımlar dıĢında, ülkenin ihtiyaç duyduğu diğer konulardaki
genel sayımlar, anket ve araĢtırma projelerini planlamak, uygulamak, süresinde sonuçlandırarak
istatistiki bilgileri kullanıcı amaçlarına uygun bir biçimde, uluslararası standartlarda yayımlamak.
6. Kamuoyu araĢtırmaları yapmak, diğer kuruluĢların bu konudaki çalıĢmalarına yardım etmek.
B. Alt Yapının Kurulması ve GeliĢtirilmesi ile Ġlgili Görevleri:
7. Bilimsel araĢtırma ve teknikleri izlemek amacıyla ulusal ve uluslararası seminerler, konferanslar
ve toplantılar düzenlemek.
8. Enstitü iĢlevlerini kamuoyuna duyurmak amacıyla ulusal ve uluslararası seminerler,
konferanslar ve toplantılar düzenlemek.
9. Ekonomik, sosyal, kültürel konularda Türkiye istatistik alt yapısını oluĢturacak verileri kapsayan
bir 'Bilgi Bankası' kurmak.
10. Bilgi Bankasının devamını sağlamak amacıyla, veri derleme, veri iĢleme teknolojisi ve dağıtma
yöntemlerinde gerekli yenilikleri yapmak.
11. Ġstatistik tanım ve standartlarını tespit etmek, istatistik metodlarını geliĢtirmek, istatistik analiz
ve etüdleri yapmak.
12. Enstitü'nün görev alanına giren konularda, Yükseköğretim kurumlarının görevleri saklı kalmak
Ģartıyla, üniversite ve diğer eğitim kurumlarıyla iĢbirliği yaparak 'Ulusal ve Uluslararası Eğitim
Merkezleri' kurmak.
13. Enstitü personeliyle, diğer kurum ve kuruluĢların elemanları için, kısa süreli istatistiklerle ilgili
konularda 'Hizmetiçi Eğitimler' ile uzun süreli 'Ġhtisas Eğitimleri' yapmak, konferanslar ve
seminerler düzenlemek.
14. Kamu kurum ve kuruluĢları ile özel idare, belediye ve diğer gerçek ve tüzel kiĢilerin istatistik
çalıĢmalarına yardımcı olmak ve koordinasyonu sağlamak.
15. Ġstatistiklerin derlenmesinde ve düzenlenmesinde kamu ve özel kuruluĢların uygulamalarıyla
ilgili ilkeleri tespit etmek .
16. Hangi kamu kuruluĢlarının, hangi konularda istatistik derleyip düzenleyeceklerini ilgili kurum ve
kuruluĢlarla iĢbirliği yaparak kararlaĢtırmak.
17. Ġstatistik çalıĢmaları için gerekli olan; adres, hava fotoğrafı, harita, kroki ve benzeri belgeleri
derlemek, bu konularda kamu kuruluĢlarıyla iĢbirliği yapmak.
18. Ġstatistik çalıĢmaları için gerekli olan; adres kütüğü, kayıt sitemi ve numaralama çalıĢmalarını
düzenlemek ve bu konularda kamu kuruluĢlarıyla iĢbirliği yapmaktır.
Elektrik ĠĢleri Etüt Ġdaresi
Türkiye'yi elektriğe kavuĢturma planını ve bu plan içinde yer alan kuruluĢların ön projelerini
hazırlamak üzere düzenlenen kanunla, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'na bağlı Kamu Ġktisadi
TeĢebbüs'ü niteliğinde bir kurum olarak 24 Haziran 1935'te kuruldu.
EĠE'nin görevleri;
- Ülkemizin su kaynaklarını ve diğer enerji kaynaklarını etüt ederek elektrik enerjisi üretimine
elveriĢli olanları saptamak,
- Hidrolojik etütler ve jeoteknik araĢtırmalar yapmak,
- Baraj ve HES tesislerinin istikĢaf (ön inceleme), master plan, fizibilite (yapılabilirlik) ve kesin proje

     www.kpss.6te.net                                                                           18
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ

aĢamalarından oluĢan mühendislik hizmetlerini yürütmek,
- Yenilenebilir enerji kaynakları (güneĢ, rüzgar, jeotermal vb.) ile ilgili araĢtırma, etüt ve
demonstrasyon çalıĢmaları yapmak,
- Sanayi, konut ve ulaĢım sektörlerinde enerji tasarrufuna yönelik etütler, bilinçlendirme ve eğitim
çalıĢmaları yapmak,
- Enerji kaynaklarının rasyonel kullanımı ile ilgili çalıĢmaları yürütmek,
- Hidroelektrik santralların inĢaat, iĢletme denetimi ve danıĢmanlık hizmetleri ile kamulaĢtırma
iĢlemlerini yürütmek,
- Görev ve uzmanlık alanı kapsamındaki etüt ve araĢtırma iĢlerini kurum ve kuruluĢlara ücreti
karĢılığında yapmaktır.

      14 haziran 1935 Etibank : KurtuluĢ SavaĢı'nın sonrasında yapılan Ġzmir Ġktisat Kongresi'nde
alınan kararla madencilik önce özel Ģirketlere bırakılmıĢtır.
      Bu ilk dönemde yabancı sermayenin elindeki madencilikte herhangi bir ilerleme
kaydedilemeyince bu alanda da ulusalcı politikaların uygulanması gündeme alınmıĢtır.
Bundan sonra, Cumhuriyetin ilk yıllarında ulusal devlet politikaları ile madencilik sektöründe
önemli geliĢmeler sağlanmıĢtır. 1933'te Petrol Arama ve ĠĢletme Ġdaresi, Altın Arama Ġdaresi
kuruldu. 14 haziran 1935'te MTA ve etibank ve 24 Haziran 1935'te EĠE (Elektrik ĠĢleri Etüt Ġdaresi)
kuruldu. Bu kurumlaĢma, enerji ve madencilik alanlarında nasıl bir bütünlüklü ulusal politikanın
baĢlatıldığının göstergesi oldu.
      Özellikle MTA eliyle yapılan çalıĢmalar, ülkemiz açısından önem taĢımaktadır. 1935 yılında
Maden Teknik ve Arama Enstitüsü'nün ve Etibank'ın kurulması bu politikaların baĢlangıcı olup
yakın tarihimize kadar sürmüĢtür.
      Etibank'ta, aynı Ģekilde MTA verileri ile bu rezervlerin iĢletilmesi ve kamu yararına sunulması
amacıyla kurulmuĢtur. Bu verilerin ıĢığında Etibank çeĢitli iĢletmelere baĢlamıĢ ve günümüzde bu
iĢletmelerin büyük bölümü sürdürülmektedir. Metalurji ve madencilik alanında büyük hizmetlere
imza atan Etibank kurĢun, bakır, alüminyum, krom, bor, gümüĢ ve elektrometalurji konularında
oldukça yoğun yatırım ve üretimlerde bulunmuĢtur.
      MTA ve Etibank'ın kuruluĢ yıllarının sonrasında, 1930'lu yılların sonunda madencilik üretim
alanındaki artıĢ hızı %30'ları geçmiĢtir. Bugün gelinen noktada bütün bu üretimleri sürdüren
Etibank, bir holdinge dönüĢtürülerek 7 ayrı A.ġ. kurulmuĢ; bunlar ise birer birer özelleĢtirilmektedir.

      19 ġubat 1932 Halkevleri: Halkın eğitimine ve kültürel geliĢmesine yardımcı olmak üzere 19
ġubat 1932'de kuruldu. Ankara'da yapılan açılıĢ töreninde Atatürk teĢebbüsün amacını Ģöyle
açıkladı: "Gençlik, geliĢen ve yetiĢtiren bir çalıĢmanın içinde yaĢatılmalıdır. Millet, Ģuurlu, birbirini
anlayan, birbirini seven, ideale bağlı bir halk kitlesi halinde teĢkilatlandırılmalıdır. En kuvvetli ders
vasıtalarına yetiĢkin muallim olduklarına malik olmak kafi değildir. Halkı yetiĢtirmek, halkı bir kitle
haline getirmek için ayrıca bir milli halk mesaisinin tanzimini ihmal etmemeliyiz."
      CHF (Cumhurieyt Halk Fırkası), 1931 Kogresinde parti tüzüğünün 72. Maddesi F fıkrasında
parti idare heyetlerine Halkevi açma yetkisi verilmiĢtir. 19 ġubat 1932'de Ankara Halkevi ile birlikte
toplam 14 Halkevi açılarak Halkevlerinin kültürel alandaki uzun koĢusu baĢlamıĢtır. CHF Genel
Sekreterliğinde Halkevleri Bürosuna bağlı olarak çalıĢan Halkevleri dokuz kolda faaliyet
göstermiĢlerdir.
      Dil, Edebiyat, Tarih, Güzel Sanatlar, Temsil (Tiyatro), Spor, Sosyal Yardım, Halk
Dershaneleri ve Kurslar, Kütüphanecilik ve Yayın, Köycülük, Müze ve Sergi kollarında yetiĢkinlerin
eğitimi, Halk Kültürünün açığa çıkarılması, derlenmesi ve korunması, halkın aydınlatılması, günlük
yaĢamın modernleĢtirilmesi etkinliklerini yürüterek Türkiye'nin çağdaĢlaĢmasına katkıda
bulunmuĢlardır
      Halkevleri etkinlikleri kısaca Ģöyle tanımlanabilir:
- Halkevleri Vakfı aracılığı ile, Parasız Eğitim-Parasız Sağlık Ģiarı çerçevesinde yoksul öğrencilerin
üniversiteye hazırlanması, ''Yeni YaĢamevi Projesi'' kapsamında yoksul mahallelerde okul öncesi
çocukların zihinsel-bedensel eğitimi ve annelerin aydınlatılması, yoksul mahalle kadınlarına

     www.kpss.6te.net                                                                         19
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ

okuma-yazma öğretilmesi,
- Kadınların kendi kimliklerine sahip olma ve özgürleĢmeleri önündeki engellerin çıkarılması ve
yok edilmesini hedefleyen kadın çalıĢması,
- Kitap-dergi yayıncılığı ile, bilgi-kültür üzerindeki baskı-kontrol mekanizmalarının kısmen de olsa
kırılması, özgürce kültürel etkinlikler yapılacak Kültür Merkezi kurulma çalıĢması,
- Halkevlerinin ve toplumsal muhalefet hareketlerinin etkiliklerinin belgeleneceği ve sunulacağı
Video Belgeleme Merkezi,
- Halkevleri ve Türkiye tarihine Halkevinden ve Halkevci bakıĢ açısından bakmayı ve kendi
tarihine sahip çıkmayı hedefleyen Halkevleri Belgesel Filmi yapımı.
      1951 yılında kuruluĢa tüzel kiĢilik kazandırmak ve bunun o tarihte muhalefete geçmiĢ olan
C.H.P. ile iliĢkisini kesmek amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulan bir tasarı, tartıĢmalar
sırasında mahiyet değiĢtirdi ve halkevlerinin kapatılmasını, her türlü menkul ve gayrimenkul
varlıkların hazineye intikal ettirilmesini öngören 5830 sayılı kanun kabul edilerek gereği yerine
getirildi.

      22 Haziran 1935 Maden Tetkik Arama Enstitüsü (MTA) : Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan
sonra, kalkınma çabaları içerisinde madencilik konusu da ele alınmıĢ, yeraltı kaynaklarımızın
devlet eliyle çıkarılması ve değerlendirilmesi amacıyla, 1933 yılında Ekonomi Bakanlığı'na bağlı
"Petrol Arama ve ĠĢletme" ile "Altın Arama ve ĠĢletme Ġdaresi" adıyla iki bağımsız kurum
kurulmuĢtur.
      Daha sonra madenlerimizin gerekli jeoloji ve madencilik yöntemleriyle sistemli olarak
araĢtırılması, çıkartılması, daha iyi duruma getirilmesi, iĢletilmesi ve faaliyet konusuyla ilgili
elemanları yetiĢtirmek amacıyla 22 Haziran 1935 tarihinde 2804 sayılı yasayla Maden Tetkik ve
Arama Enstitüsü kurulmuĢtur.
Enstitü, kuruluĢ kanununa göre; yurdumuzun maden ve taĢ ocakları kaynaklarını aramak, bulmak
ve iĢletmeye uygun olup olmadığını tespit amacıyla gerekli etütleri, kimyasal ve teknolojik
analizleri yapmak ve sektöre mühendis, yardımcı personel ve kalifiye iĢçi yetiĢtirmekle
görevlendirilmiĢtir.
      Bugün MTA, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına bağlı, tüzel kiĢiliğe sahip, özel hukuk
hükümlerine tabi Kamu Ġktisadi TeĢebbüsü olarak çalıĢmalarını; Maden Arama Projeleri, jeoloji,
jeofizik haritaları ve Bilimsel AraĢtırmalar, Harita Envanter ve Veri Bankaları, Hidrojeoloji Etütleri,
Jeotermal Etütler, Jeokimya, Yerkabuğu araĢtırmaları, MTA Sismik-1, Diri Fay Sismotektonik
Etütleri, Metropolitan Alanların Jeoloji Etütleri, Tip Mukaveleli Etütler ve Organize Sanayi Bölgeleri
Yer Seçimi, Sondaj Karot Bankası AraĢtırmaları, Laboratuvar ve Teknolojik AraĢtırmalar ile ilgili
Bilimsel Etütler, Ücretli ĠĢler, Yurtiçi ve Uluslararası Teknik ĠĢbirliği Projeleri konularına ağırlık
vererek yürütmektedir.

     Ekim 1931 Merkez Bankası : Cumhuriyet'in ilk yıllarında siyasal yönetimin ana düĢüncesi,
bir merkez bankası oluĢturmaktan çok, ulusal ticaret bankaları yaratmaktı. Bunun için 1924'te,
önce Türkiye ĠĢ Bankası oluĢturuldu. 1925'te süresi dolacak Osmanlı Bankası'nın imtiyazı 1935'e
değin uzatılmakla birlikte, yeni anlaĢmada hükümetin banknot çıkaracak bir merkez bankası
kurabilmesi için kapı açık bırakıldı. Türk parasının değerindeki düĢüĢlere karĢı duyarlı olan
Cumhuriyet yöneticileri 1926'da bir merkez bankası kurulması hazırlıklarını baĢlattı. Merkez
Bankasının yolunu açmak için Türk parasının kıymetini koruma hakkında kanun çıkarıldı. Haziran
1930'da kabul edilen bir yasayla Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Ekim 1931'de 15 Milyon
sermaye ile karma bir anonim Ģirket olarak kuruldu. Ocak 1932'de çalıĢmaya baĢladı.

       27 Haziran 1928 Merkez Hıfzısıha Enstitüsü: Türkiye'de koruyucu hekimliğin gerektirdiği
tahlil, kontrol, üretim ve araĢtırma görevlerini yürütmek üzere, Sağlık ve Sosyal Yardım
Bakanlığına bağlı olarak 27 Haziran 1928 yılında kuruldu. 1267 sayılı kanuna göre "Türkiye
Cumhuriyeti Merkez Hıfzısıhha Müessesesi" adıyla çalıĢmaya baĢladı.


     www.kpss.6te.net                                                                        20
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ

     1920 Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı : Koruyucu ve tedavi edici hekimlik hizmetlerini
düzenlemek, sosyal yardım çalıĢmalarını yürütmek, serbest hekimlik ve eczacılık faaliyetini
denetlemek amacıyla kurulan Sıhhat ve Ġctimai Muavenet Vekaleti adı altında 1920'de kuruldu.
1945'te Anayasa terimlerinin TürkçeleĢtirme sırasında, adı Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı
olarak değiĢtirildi.

      19.04.1925 Sanayi ve Maadin Bankası :Cumhuriyetin ilk yıllarında benimsenen liberal
ekonomi politikası doğrultusunda milli sanayinin kurulması bir hedef olarak benimsenmiĢ ve bu
maksatla yapılan araĢtırmalarda; sermaye birikiminin yetersizliğinin yanı sıra, fertlerin Ģirket
Ģeklinde iktisadi teĢebbüsler kurması hususunda da yeterli bir bilgi ve deneyime sahip olmadıkları
görülmüĢtür. Bu nedenle, ülkede sürekli bir kalkınmanın, ancak devletin ekonomi alanında daha
aktif bir rol alması yolu ile mümkün olabileceği anlaĢılmıĢtır. Diğer taraftan, ülkede bol miktarda
bulunan ve mamul hale getirilemeyerek ihraç edilen hammaddelerin, daha sonra iĢlenmiĢ Ģekliyle
ithal edildiği anlaĢılmıĢtır. Büyük sermaye ve teknik bilgi ile teçhiz edilmiĢ fabrikalar kurma ve
devam ettirme zarureti, önce sanayi bankalarının kurulmasını gündeme getirmiĢ, bu maksatla ilk
olarak 19.04.1925 tarihinde, 633 sayılı Kanun ile "Türkiye Sanayi ve Maadin Bankası"
kurulmuĢtur.
      Banka, Osmanlı Ġmparatorluğu döneminde kurulmuĢ olan Feshane Yünlü Dokuma, Beykoz
Deri ve Kundura ile Hereke ipekli ve Yünlü Dokuma Fabrikalarını devralarak iĢletmeye baĢlamıĢtır.
Görevleri; kendisine devredilen devlet fabrikalarını, özel sektöre devredilinceye değin iĢletmek,
özel sektörle ortaklıklar kurmak, tek baĢına ya da ortaklıkları aracılığıyla, maden ayrıcalığı almak
ve bunları özel sektörle ortaklık yoluyla iĢletme ki sanayi ve madencilik alanlarında etkinlikte
bulunan özel giriĢimcilere kredi açmak ve bankacılık iĢlemleri yapmaktır.

      1933 Sümerbank: Sümerbank, tüzel kiĢiliği ve özel kanununda belirtilen sınırlar içinde
muhtariyeti olan, sorumluluğu sermayesiyle sınırlı; sermayesinin tamamı devlete ait, iktisadi
alanda ticari esaslara göre faaliyet göstermek üzere, özel hukuka tabi Ģekilde Sanayi Bakanlığına
bağlı, Ġktisadi Devlet TeĢekkülü olarak 1933 yılında kuruldu. O dönem verimlilik ve karlılık ilkelerini
göz önünde tutarak, imalat sanayii kurdu, iĢletmecilik, sınai mamullerini pazarlama, bankacılık
iĢleriyle meĢgul oldu.

     12 Temmuz 1932 Türk Dil Kurumu: Türk Dil Kurumu, Türk Dili Tetkik Cemiyeti adıyla
Türkçe'nin incelenmesi, özleĢtirilmesi, geliĢtirilmesi amacıyla ve Atatürk'ün teĢviki ve himayesiyle,
hepsi de milletvekili ve dönemin tanınmıĢ edebiyatçıları olan; Semih Rıfat, RuĢen EĢref (Ünaydın),
Celal Sahir (Erozan), Yakup Kadri (Karaosmanoğlu) tarafından 12 Temmuz 1932'de kuruldu.
     26 Eylül 1932'de Dolmabahçe Sarayında toplanan Birinci Türk Dil Kurultayı, kurumun
çalıĢma programı olarak Ģu maddeleri tespit etti: 1.Türk dilinin baĢka dil aileleriyle karĢılaĢtırılması,
2.Türk dilinin tarihi ve karĢılaĢtırmalı gramerlerinin yazılması, 3.Anadolu ve Rumeli ağızlarından
kelimelerin derlenmesi, Osmanlıca kelimelere Türkçe karĢılıklar bulunması, 4.Türkçe bir sözlük
hazırlanması, 5.Kurumun organı olarak bir derginin yayımlanması, 6.Türk dili üstüne yazılmıĢ yerli
ve yabancı eserlerin toplanması ve gerekenlerin çevrilmesi, 7.Terimlerin TürkçeleĢtirilmesi.
     Türk Dili Tetkik Cemiyetinin amacı; "Türk dilinin öz güzelliğini ve zenginliğini meydana
çıkarmak, onu yeryüzü dilleri arasında değerine yaraĢır yüksekliğe eriĢtirmek" olarak tespit
edilmiĢtir. Atatürk'ün sağlığında, 1932, 1934 ve 1936 yıllarında yapılan üç kurultayda hem
Kurumun yönetim organları seçilmiĢ, hem dil politikası belirlenmiĢ, hem de bilimsel bildiriler
sunulup tartıĢılmıĢtır. 1934'te yapılan kurultayda Cemiyetin adı, Türk Dili AraĢtırma Kurumu;
1936'daki kurultayda ise Türk Dil Kurumu olmuĢtur.
     Atatürk'ün kendisi de Türk dili üzerindeki yerli ve yabancı araĢtırmaları bizzat inceleyerek,
dönemindeki bilginleri Türk dili üzerinde araĢtırmalar yapmaya yönlendirmiĢtir. Nitekim Türk dilinin
en eski anıtları olan Göktürk (Runik) yazılı metinlerinin ilk iki cildi onun sağlığında yayımlanmıĢ;
1940'larda yayın hayatına çıkabilen Divanü Lügati't-Türk, Kutadgu Bilig gibi eserler üzerinde de
yine onun sağlığında çalıĢılmaya baĢlanmıĢtır. Daha sonra birçok cilt hâlinde ortaya çıkacak olan

     www.kpss.6te.net                                                                         21
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ

Tarama ve Derleme Sözlüğü'yle ilgili çalıĢmalar da Atatürk'ün sağlığında baĢlamıĢtır. Tarama
Sözlüğü, 13. yüzyılda baĢlayan Batı Türkçesinin eski eserlerinin taranmasıyla; Derleme Sözlüğü,
Anadolu ağızlarında kullanılan kelimelerin derlenmesiyle oluĢturulmuĢ büyük sözlüklerdir. ÇağdaĢ
Türkçenin grameri, sözlüğü, imlâsı ve terimleriyle ilgili çalıĢmalar da Atatürk tarafından ilgiyle
izlenmiĢtir.
      Atatürk, ölümünden kısa bir süre önce yazdığı vasiyetname ile mal varlığını Türk Dil Kurumu
ile Türk Tarih Kurumuna bırakmıĢtır. Bu iki kurumun bütçesi bugün de Atatürk'ün mirasından
karĢılanmaktadır.
      Atatürk, 1 Kasım 1936'da Türkiye Büyük Millet Meclisinin V. dönem 2. yasama yılını açıĢ
konuĢmasında Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumunun geleceği ile ilgili dileklerini Ģu sözlerle
dile getirmiĢti:
"BaĢlarında değerli Eğitim Bakanımız bulunan, Türk Tarih Kurumu ile Türk Dil Kurumunun her gün
yeni gerçek ufuklar açan, ciddî ve aralıksız çalıĢmalarını övgü ile anmak isterim. Bu iki ulusal
kurumun, tarihimizin ve dilimizin, karanlıklar içinde unutulmuĢ derinliklerini ve dünya kültüründe
baĢlangıcı temsil ettiklerini, kabul edilebilir bilimsel belgelerle ortaya koydukça, yalnız Türk
Ulusu'nun değil, bütün bilim dünyasının ilgisini ve uyanmasını sağlayan, kutsal bir görev yapmakta
olduklarını güvenle söyleyebilirim. Tarih Kurumunun Alacahöyük'te yaptığı kazılar sonucunda,
ortaya çıkardığı beĢ bin beĢ yüz yıllık maddî Türk tarih belgeleri, dünya kültür tarihinin yeni baĢtan
incelenmesini ve derinleĢtirilmesini gerektirecektir. Birçok Avrupalı bilim adamının katılması ile
toplanan son Dil Kurultayının aydınlık sonuçlarını görmekle çok mutluyum. Bu ulusal kurumların
az zaman içinde ulusal akademilere dönüĢmesini dilerim. Bunun için, çalıĢkan tarih, dil ve bilim
adamlarımızın, bilim dünyasınca tanınacak orijinal eserlerini görmekle mutlu olmanızı dilerim."
Atatürk'ün bu dileği dikkate alınarak her iki kurum da böylece akademik bir yapıya
kavuĢturulmuĢtur

      Türk KuĢu: Daha 1930'larda "Ġstikbal Göklerdedir" diyen Atatürk havacılığa gereken büyük
önem ve değeri vermesini bilmiĢti. Havacılığın bir spor dalı olarak benimsenmesi ve Türk gençleri
arasında yerleĢmesini yürekten arzulayan Atatürk "Türk KuĢu" nun kuruluĢunda olduğu gibi
çalıĢmalarında da verdiği emir ve direktiflerle baĢrolü oynamıĢtı.
Türk KuĢu'nu sıcak bir ilgi ve yürekten bir muhabbetle destekleyen Atatürk manevi kızı olan
Sabiha Gökçen'i de Türk havacılığına kazandıran kiĢi olmuĢtu. Sabiha Gökçen yalnız sivil
havacılık ve havacılık sporunda değil, askeri havacılık alanında da uluslararası üne ve değere
sahip bir havacı olmuĢtu.
      Atatürk, genç ve yetenekli Türk havacılarının havacılık sporunda geliĢmelerini sağlamak
amacıyla yurt dıĢına gönderilip orada ihtisas yapmaları arzulanmıĢtı. Onun emir ve direktifleriyle
baĢta Sabiha Gökçen olmak üzere bazı Türk havacıları 1935 yılı Temmuz ayında Sovyetler
Birliğindeki "Koktobel Planör Okulu" na giderek orada bu spor dalı üzerindeki bilgilerini
kuvvetlendirip tecrübelerini arttırmıĢlardır. Bu uzman planörcüler yurda dönüĢlerinde "Türk KuĢu"
kadrosunda öğretmen olarak görev almıĢlar ve bildiklerini ve öğrendiklerini genç havacı kuĢaklara
öğretmiĢlerdir.
      "Türk KuĢu" 1935 yılından beri Atatürk'ün Türk sporundaki en büyük yadigarı olan havacılık
sporu yolundaki çalıĢmalarını sürdürmekte, planörcülük ve havacılığın yanı sıra paraĢütçülük
alanında da büyük iĢler baĢarmaktadır.

      15 Nisan 1931 Türk Tarih Kurumu : Türk Ulusu'nun büyüklüğüne ve üstün uygarlık
yeteneklerine içten inanmıĢ olan Atatürk, onu en uygar milletlerin düzeyine çıkarmak için önce
tarihini bilmesi ve bunun içinde onu ilk kaynaklardan kendisinin araĢtırarak öğrenmesi gerektiğine
inanıyordu. Atatürk'ün direktifleriyle, Türk Tarihini bilimin en yeni verilerine dayanarak yeniden
incelemek ve Türkiye'nin dünya medeniyetine olan katkısını meydana çıkarmak amacıyla 16 üye
tarafından, 15 Nisan 1931' de "Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti" adı altında Türk Ocakları Merkez
Heyetine bağlı olarak kurulan Kurum, 3 Ekim 1935'te Türk Tarih Kurumu adını almıĢtır.
      Atatürk'ün kurucusu ve koruyucusu olduğu Türk Tarih Kurumu'nun amacı; Türk Tarihi ile

     www.kpss.6te.net                                                                      22
KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ

Türkiye Tarihini ve bunlarla ilgili konuları incelemek ve elde edilen sonuçları her türlü yollarla
yaymaktır. Kurum bu amaçlarını gerçekleĢtirmek için anma törenleri, konferanslar, seminerler,
kongreler düzenler, kazılar yaptırır, Türk ve Türkiye Tarihine ait kitaplar yayınlar.
       Kurum, yeni buluĢları ve bilimsel konuları tartıĢmak üzere, geleneksel duruma gelen ve
günümüze dek aralıklarla toplanan Türk Tarih Kongreleri düzenlemektedir. Ġlk iki kongre Atatürk'ün
koruyucu baĢkanlığında yapılmıĢtır.
       Atatürk, yaĢamının son günlerine dek Kurum'un çalıĢmalarına kendisi önderlik etmiĢ, çalıĢma
planını kendisi çizmiĢtir. Türk ve Türkiye Tarihini aydınlatacak araĢtırmacılara yol gösterici nitelikte
aĢağıdaki direktifleri vermiĢtir:
".... Tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir, yazan yapana sadık kalmazsa, değiĢmeyen
hakikat insanlığı ĢaĢırtacak bir mahiyet alır."
"Biz daima hakikat arayan ve onu buldukça ve bulduğumuza kani oldukça ifadeye cüret gösteren
adamlar olmalıyız."
       Kurum belli baĢlı dünya bilim kurumlarına üyedir ve 220'den fazla akademi, üniversite ve
bilim kuruluĢuyla kitap ve dergi değiĢimi yapar. Atatürk, Türk Tarih Kurumu'nun daha çok bir
akademi niteliği taĢımasını, üye sayısının sınırlı tutulmasını istemiĢtir. 16 üye ile kurulan kurum,
daha sonra üye sayısını 41 ile sınırlandırmıĢtır. Kurum üyeleri Eskiçağ, Ortaçağ ve Yeniçağ adları
altında üç uzmanlık koluna ayrılarak çalıĢmaktadır.

       Türkiye Cumuriyeti Ziraat Bankası : Türkiye Cumuriyeti Ziraat Bankası'nın temelini 1863'te
tarımsal kredileri düzenleme giriĢimlerine baĢlayan NiĢ Valisi Midhat PaĢa attı. Midhat PaĢa'nın
Rusçuk kasabasının Pirot köyünde kurduğu bir tür tarım kredi kooperatifi olan Memleket Sandığı
uygulaması 1867'den sonra resmi nitelik kazandı ve yaygınlaĢtı. 1883'ten sonra aĢar vergisine
yapılan %10 oranındaki "Menafi Hissesi" zammı sandıklara gelir olarak bağlandı. Böylece Menafi
Sandıkları adını alan kurum 1888'de merkezi Ġstanbul'da bulunan, 10 milyon Osmanlı lirası
sermayeli Ziraat Bankası'na dönüĢtürüldü. 1914'te bankanın yapısında ve çalıĢma ilkelerinde
yapılan yeni düzenlemeler, 1916'da yasallaĢtı. ġube sayısı 1923'te hızla artarak, 316'yı bulan
banka Cumhuriyet dönemine aktarılan en köklü ve yaygın mali kuruluĢ oldu. Cumhuriyet yönetimi
1924'te bir yasayla bankayı bir devlet kurumu olmaktan çıkarıp 30 milyon lira sermayeli bir anonim
Ģirkete dönüĢtürdü; etkinliklerini tarım dıĢına da taĢırarak her türlü bankacılık iĢleminde bulunma
yetkisi tanıdı. 1926'da bankanın adına Türkiye sözcüğünü eklendi. 1937'de çıkarılan Türkiye
Cumhuriyeti Ziraat Bankası kanunuyla kendi yasası dıĢında özel hukuk hükümlerine bağlı, tüzel
kiĢiliği olan bir devlet kuruluĢuna dönüĢtü.

      19.4.1923 Türkiye ġeker Fabrikaları : ġeker Fabrikaları kurma teĢebbüslerinin
gerçekleĢebilmesi ancak, Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet döneminin sağladığı geniĢ imkanlar
sayesinde olabilmiĢtir. Bu istikametteki ilk ciddi teĢebbüs UĢak'lı Molla Ömeroğlu Nuri (ġeker)
adında bir çiftçi tarafından baĢlatılmıĢtır.
      UĢak'ta mahalli birçok müteĢebbisin iĢtiraki ile 19.4.1923 tarihinde 600.000 TL sermaye ile
kurulan "UĢak Terakki Ziraat T.A.ġ." 6.11.1925 tarihinde ilk ġeker Fabrikasının temelini atmıĢ ve
fabrika 17.12.1926 tarihinde iĢletmeye açılmıĢtır.
      UĢak'ta ġeker Fabrikası kurma çalıĢmaları devam ederken yine aynı yıllarda Ġstanbul'da da
özel Ģahısların ve bazı milli bankaların iĢtiraki ile 14.6.1925 'de 500.000 TL sermayeli "Ġstanbul ve
Trakya ġeker Fabrikaları T.A.ġ." kurulmuĢtur. 22.Aralık.1925 tarihinde Alpullu ġeker Fabrikasının
temeli atılarak onbir ayda fabrikanın montajı bitirilmiĢ ve 26.11.1926 tarihinde fabrika iĢletmeye
açılarak ilk Türk Ģekerini üretmiĢtir.
      1933 yılına kadar ülkemizin Ģeker ihtiyacı bu iki fabrikanın üretimi ile kısmen karĢılanmıĢtır.
Bu iki fabrika ile pancar tarımında ve Ģeker fabrikası iĢletmesinde hayli tecrübeler edinilmiĢ
olduğundan yeni Ģeker fabrikaları kurulması gerekli görülmüĢtür.

    Uluslararası Ġzmir Fuarı : Atatürk'ün talimatı ile Cumhuriyet'in ilanından 8 ay önce 17 ġubat
1923'te Ġzmir'de toplanan Birinci Türkiye Ġktisat Kongresi, Ġzmir Enternasyonal Fuarı'nın kurulması

     www.kpss.6te.net                                                                        23
Inkilap Tarihi 1
Inkilap Tarihi 1

Contenu connexe

Tendances

Kurtulussavasindacepheler
KurtulussavasindacephelerKurtulussavasindacepheler
KurtulussavasindacephelerAygül Demirel
 
6. osmanli konu anlatimi
6. osmanli konu anlatimi6. osmanli konu anlatimi
6. osmanli konu anlatimiYiğitcan BALCI
 
osmanlı gerileme dönemi
osmanlı gerileme dönemiosmanlı gerileme dönemi
osmanlı gerileme dönemiAli Solak
 
Kutruluş SavaşıNda Cepheler Ve Mud.Kurtuluş SavaşInda Cepheler Ve Mudanya Ant...
Kutruluş SavaşıNda Cepheler Ve Mud.Kurtuluş SavaşInda Cepheler Ve Mudanya Ant...Kutruluş SavaşıNda Cepheler Ve Mud.Kurtuluş SavaşInda Cepheler Ve Mudanya Ant...
Kutruluş SavaşıNda Cepheler Ve Mud.Kurtuluş SavaşInda Cepheler Ve Mudanya Ant...derslopedi
 
Türk tari̇hi̇
Türk tari̇hi̇Türk tari̇hi̇
Türk tari̇hi̇esragunen
 
TüRk Kurtuluş SavaşI
TüRk Kurtuluş SavaşITüRk Kurtuluş SavaşI
TüRk Kurtuluş SavaşIBigBoss
 
www.kpss10.com
www.kpss10.comwww.kpss10.com
www.kpss10.commassive501
 
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 3 Ya İstiklal Ya Ölüm
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 3 Ya İstiklal Ya Ölüm8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 3 Ya İstiklal Ya Ölüm
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 3 Ya İstiklal Ya Ölümenesulusoy
 
20.YüZ. Osm. Ve 1.DüNya Sav.Slayt
20.YüZ. Osm. Ve 1.DüNya Sav.Slayt20.YüZ. Osm. Ve 1.DüNya Sav.Slayt
20.YüZ. Osm. Ve 1.DüNya Sav.Slaytderslopedi
 
Kurtuluş Savaşı Cepheler
Kurtuluş Savaşı CephelerKurtuluş Savaşı Cepheler
Kurtuluş Savaşı Cephelerderslopedi
 
1.Kurtuluş Savaşı Cepheleri
1.Kurtuluş Savaşı Cepheleri1.Kurtuluş Savaşı Cepheleri
1.Kurtuluş Savaşı Cepheleriderslopedi
 
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 4 Çağdaş Türkiye Yolunda Adımlar
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 4 Çağdaş Türkiye Yolunda Adımlar8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 4 Çağdaş Türkiye Yolunda Adımlar
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 4 Çağdaş Türkiye Yolunda Adımlarenesulusoy
 
Kurtuluş Savaşi
Kurtuluş Savaşi  Kurtuluş Savaşi
Kurtuluş Savaşi Kalyan335
 
KıSaca Kurtuluş Savaşı
KıSaca Kurtuluş SavaşıKıSaca Kurtuluş Savaşı
KıSaca Kurtuluş Savaşıderslopedi
 
Inkilap Tarihi
Inkilap TarihiInkilap Tarihi
Inkilap Tarihiesmus2
 
Osmanli devleti,17yy,duraklama donemi
Osmanli devleti,17yy,duraklama donemiOsmanli devleti,17yy,duraklama donemi
Osmanli devleti,17yy,duraklama donemiAli Solak
 
Mondros Ve IşGalciler
Mondros Ve IşGalcilerMondros Ve IşGalciler
Mondros Ve IşGalcileresmus2
 

Tendances (20)

Kurtulussavasindacepheler
KurtulussavasindacephelerKurtulussavasindacepheler
Kurtulussavasindacepheler
 
6. osmanli konu anlatimi
6. osmanli konu anlatimi6. osmanli konu anlatimi
6. osmanli konu anlatimi
 
Xix
XixXix
Xix
 
osmanlı gerileme dönemi
osmanlı gerileme dönemiosmanlı gerileme dönemi
osmanlı gerileme dönemi
 
Osmanlı 19 yy
Osmanlı 19 yyOsmanlı 19 yy
Osmanlı 19 yy
 
Kutruluş SavaşıNda Cepheler Ve Mud.Kurtuluş SavaşInda Cepheler Ve Mudanya Ant...
Kutruluş SavaşıNda Cepheler Ve Mud.Kurtuluş SavaşInda Cepheler Ve Mudanya Ant...Kutruluş SavaşıNda Cepheler Ve Mud.Kurtuluş SavaşInda Cepheler Ve Mudanya Ant...
Kutruluş SavaşıNda Cepheler Ve Mud.Kurtuluş SavaşInda Cepheler Ve Mudanya Ant...
 
Türk tari̇hi̇
Türk tari̇hi̇Türk tari̇hi̇
Türk tari̇hi̇
 
TüRk Kurtuluş SavaşI
TüRk Kurtuluş SavaşITüRk Kurtuluş SavaşI
TüRk Kurtuluş SavaşI
 
www.kpss10.com
www.kpss10.comwww.kpss10.com
www.kpss10.com
 
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 3 Ya İstiklal Ya Ölüm
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 3 Ya İstiklal Ya Ölüm8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 3 Ya İstiklal Ya Ölüm
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 3 Ya İstiklal Ya Ölüm
 
20.YüZ. Osm. Ve 1.DüNya Sav.Slayt
20.YüZ. Osm. Ve 1.DüNya Sav.Slayt20.YüZ. Osm. Ve 1.DüNya Sav.Slayt
20.YüZ. Osm. Ve 1.DüNya Sav.Slayt
 
Kurtuluş Savaşı Cepheler
Kurtuluş Savaşı CephelerKurtuluş Savaşı Cepheler
Kurtuluş Savaşı Cepheler
 
11 5
11 511 5
11 5
 
1.Kurtuluş Savaşı Cepheleri
1.Kurtuluş Savaşı Cepheleri1.Kurtuluş Savaşı Cepheleri
1.Kurtuluş Savaşı Cepheleri
 
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 4 Çağdaş Türkiye Yolunda Adımlar
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 4 Çağdaş Türkiye Yolunda Adımlar8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 4 Çağdaş Türkiye Yolunda Adımlar
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 4 Çağdaş Türkiye Yolunda Adımlar
 
Kurtuluş Savaşi
Kurtuluş Savaşi  Kurtuluş Savaşi
Kurtuluş Savaşi
 
KıSaca Kurtuluş Savaşı
KıSaca Kurtuluş SavaşıKıSaca Kurtuluş Savaşı
KıSaca Kurtuluş Savaşı
 
Inkilap Tarihi
Inkilap TarihiInkilap Tarihi
Inkilap Tarihi
 
Osmanli devleti,17yy,duraklama donemi
Osmanli devleti,17yy,duraklama donemiOsmanli devleti,17yy,duraklama donemi
Osmanli devleti,17yy,duraklama donemi
 
Mondros Ve IşGalciler
Mondros Ve IşGalcilerMondros Ve IşGalciler
Mondros Ve IşGalciler
 

En vedette

Analytics, SAS, and 20+ years of optimal marketing decisions
Analytics, SAS, and 20+ years of optimal marketing decisionsAnalytics, SAS, and 20+ years of optimal marketing decisions
Analytics, SAS, and 20+ years of optimal marketing decisionspjdavis67
 
Adobe Flash Platform for the Enterprise
Adobe Flash Platform for the EnterpriseAdobe Flash Platform for the Enterprise
Adobe Flash Platform for the EnterpriseMike Slinn
 
Mercury instructions
Mercury instructionsMercury instructions
Mercury instructionsnick trakas
 
"Jehovah Tsikenu" 8 Apr 2012
"Jehovah Tsikenu"  8 Apr 2012"Jehovah Tsikenu"  8 Apr 2012
"Jehovah Tsikenu" 8 Apr 2012SSMC
 
T carse ESOL_October_2013_3D_Research_presentation
T carse ESOL_October_2013_3D_Research_presentationT carse ESOL_October_2013_3D_Research_presentation
T carse ESOL_October_2013_3D_Research_presentationTimCarse
 
Media and Social Media
Media and Social MediaMedia and Social Media
Media and Social MediaMandy Jenkins
 
Let s database_testing
Let s database_testingLet s database_testing
Let s database_testingYuji Shimada
 
91 Watkins Shores Rd, Casco
91 Watkins Shores Rd, Casco91 Watkins Shores Rd, Casco
91 Watkins Shores Rd, Cascojzappia
 
Taipei Small Eateires
Taipei Small EateiresTaipei Small Eateires
Taipei Small Eateiresguestc38345
 
Hiihtotapahtuma 28.2.2010
Hiihtotapahtuma 28.2.2010Hiihtotapahtuma 28.2.2010
Hiihtotapahtuma 28.2.2010Jaakko Sirén
 
Oracle tech db-04-cost-effective-neum-16.04.2010
Oracle tech db-04-cost-effective-neum-16.04.2010Oracle tech db-04-cost-effective-neum-16.04.2010
Oracle tech db-04-cost-effective-neum-16.04.2010Oracle BH
 
Finding and Backgrounding Sources Using Social Media
Finding and Backgrounding Sources Using Social MediaFinding and Backgrounding Sources Using Social Media
Finding and Backgrounding Sources Using Social MediaMandy Jenkins
 
London
LondonLondon
Londonfsdf
 
Presentazione Crostacei Aprile 2010
Presentazione Crostacei Aprile 2010Presentazione Crostacei Aprile 2010
Presentazione Crostacei Aprile 2010Davide
 
Youth Empowerment through Art and Design
Youth Empowerment through Art and DesignYouth Empowerment through Art and Design
Youth Empowerment through Art and Designssssahmed
 
2 d1.hcm neum_160410
2 d1.hcm neum_1604102 d1.hcm neum_160410
2 d1.hcm neum_160410Oracle BH
 
Liveblogging, Live Tweeting & Chats
Liveblogging, Live Tweeting & ChatsLiveblogging, Live Tweeting & Chats
Liveblogging, Live Tweeting & ChatsMandy Jenkins
 

En vedette (20)

Analytics, SAS, and 20+ years of optimal marketing decisions
Analytics, SAS, and 20+ years of optimal marketing decisionsAnalytics, SAS, and 20+ years of optimal marketing decisions
Analytics, SAS, and 20+ years of optimal marketing decisions
 
Adobe Flash Platform for the Enterprise
Adobe Flash Platform for the EnterpriseAdobe Flash Platform for the Enterprise
Adobe Flash Platform for the Enterprise
 
Mercury instructions
Mercury instructionsMercury instructions
Mercury instructions
 
"Jehovah Tsikenu" 8 Apr 2012
"Jehovah Tsikenu"  8 Apr 2012"Jehovah Tsikenu"  8 Apr 2012
"Jehovah Tsikenu" 8 Apr 2012
 
T carse ESOL_October_2013_3D_Research_presentation
T carse ESOL_October_2013_3D_Research_presentationT carse ESOL_October_2013_3D_Research_presentation
T carse ESOL_October_2013_3D_Research_presentation
 
Media and Social Media
Media and Social MediaMedia and Social Media
Media and Social Media
 
Let s database_testing
Let s database_testingLet s database_testing
Let s database_testing
 
91 Watkins Shores Rd, Casco
91 Watkins Shores Rd, Casco91 Watkins Shores Rd, Casco
91 Watkins Shores Rd, Casco
 
HackerEarth Deck
HackerEarth DeckHackerEarth Deck
HackerEarth Deck
 
Taipei Small Eateires
Taipei Small EateiresTaipei Small Eateires
Taipei Small Eateires
 
Oaa Beadandó
Oaa BeadandóOaa Beadandó
Oaa Beadandó
 
Hiihtotapahtuma 28.2.2010
Hiihtotapahtuma 28.2.2010Hiihtotapahtuma 28.2.2010
Hiihtotapahtuma 28.2.2010
 
Oracle tech db-04-cost-effective-neum-16.04.2010
Oracle tech db-04-cost-effective-neum-16.04.2010Oracle tech db-04-cost-effective-neum-16.04.2010
Oracle tech db-04-cost-effective-neum-16.04.2010
 
Finding and Backgrounding Sources Using Social Media
Finding and Backgrounding Sources Using Social MediaFinding and Backgrounding Sources Using Social Media
Finding and Backgrounding Sources Using Social Media
 
London
LondonLondon
London
 
Presentazione Crostacei Aprile 2010
Presentazione Crostacei Aprile 2010Presentazione Crostacei Aprile 2010
Presentazione Crostacei Aprile 2010
 
Youth Empowerment through Art and Design
Youth Empowerment through Art and DesignYouth Empowerment through Art and Design
Youth Empowerment through Art and Design
 
2 d1.hcm neum_160410
2 d1.hcm neum_1604102 d1.hcm neum_160410
2 d1.hcm neum_160410
 
Liveblogging, Live Tweeting & Chats
Liveblogging, Live Tweeting & ChatsLiveblogging, Live Tweeting & Chats
Liveblogging, Live Tweeting & Chats
 
Easter 2010
Easter 2010Easter 2010
Easter 2010
 

Similaire à Inkilap Tarihi 1

7. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Ülkeler Arası Köprüler
7. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Ülkeler Arası Köprüler7. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Ülkeler Arası Köprüler
7. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Ülkeler Arası Köprülerenesulusoy
 
1 Dunya Savasi Ndenleri
1 Dunya Savasi Ndenleri1 Dunya Savasi Ndenleri
1 Dunya Savasi Ndenleriderslopedi
 
Trablusgarp Balkan ve Birinci Dünya Savaşları
Trablusgarp Balkan ve Birinci Dünya SavaşlarıTrablusgarp Balkan ve Birinci Dünya Savaşları
Trablusgarp Balkan ve Birinci Dünya Savaşlarıburakgeylani
 
Kurtulussavasindacepheler
KurtulussavasindacephelerKurtulussavasindacepheler
KurtulussavasindacephelerAygül Demirel
 
8. osmanli konu anlatimi
8. osmanli konu anlatimi8. osmanli konu anlatimi
8. osmanli konu anlatimiYiğitcan BALCI
 
1_DUNYA_SAVASI_ppt_sunum.ppt
1_DUNYA_SAVASI_ppt_sunum.ppt1_DUNYA_SAVASI_ppt_sunum.ppt
1_DUNYA_SAVASI_ppt_sunum.pptBarEre
 
Kurtuluş SavaşI (1921 – Mudanya AteşKesi)
Kurtuluş SavaşI (1921 – Mudanya AteşKesi)Kurtuluş SavaşI (1921 – Mudanya AteşKesi)
Kurtuluş SavaşI (1921 – Mudanya AteşKesi)esmus2
 
www.kpss10.com
www.kpss10.comwww.kpss10.com
www.kpss10.commassive501
 
Osmanlı'nın Varoluş Krizi ve Tanzimat.ppt
Osmanlı'nın Varoluş Krizi ve Tanzimat.pptOsmanlı'nın Varoluş Krizi ve Tanzimat.ppt
Osmanlı'nın Varoluş Krizi ve Tanzimat.pptYunus Emre
 
Turkiye Cumhuriyetinin Dis Politikasi
Turkiye Cumhuriyetinin Dis PolitikasiTurkiye Cumhuriyetinin Dis Politikasi
Turkiye Cumhuriyetinin Dis Politikasiderslopedi
 
2.merutiyet31martolaytrablusgarpsavabalkansavalar1.ve2.pptx
2.merutiyet31martolaytrablusgarpsavabalkansavalar1.ve2.pptx2.merutiyet31martolaytrablusgarpsavabalkansavalar1.ve2.pptx
2.merutiyet31martolaytrablusgarpsavabalkansavalar1.ve2.pptxetakmaz86
 
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 2 Milli Uyanış
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 2 Milli Uyanış8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 2 Milli Uyanış
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 2 Milli Uyanışenesulusoy
 
Bati Cephesi SavaşLari
Bati Cephesi SavaşLariBati Cephesi SavaşLari
Bati Cephesi SavaşLariderslopedi
 
İnkılap Tarihi 20.YY' da Dünyanın durumu- Osmanlı dönemi fikir akımları-Şark ...
İnkılap Tarihi 20.YY' da Dünyanın durumu- Osmanlı dönemi fikir akımları-Şark ...İnkılap Tarihi 20.YY' da Dünyanın durumu- Osmanlı dönemi fikir akımları-Şark ...
İnkılap Tarihi 20.YY' da Dünyanın durumu- Osmanlı dönemi fikir akımları-Şark ...Y
 
www.kpss10.com
www.kpss10.comwww.kpss10.com
www.kpss10.commassive501
 
4 Dağılma.pptx [Otomatik kaydedilme].pptx
4 Dağılma.pptx [Otomatik kaydedilme].pptx4 Dağılma.pptx [Otomatik kaydedilme].pptx
4 Dağılma.pptx [Otomatik kaydedilme].pptxEmre964386
 
Kurtuluş savaşi süreci̇
Kurtuluş savaşi süreci̇Kurtuluş savaşi süreci̇
Kurtuluş savaşi süreci̇Caner Erdoğan
 

Similaire à Inkilap Tarihi 1 (19)

7. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Ülkeler Arası Köprüler
7. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Ülkeler Arası Köprüler7. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Ülkeler Arası Köprüler
7. Sınıf Sosyal Bilimler 7. Ünite Ülkeler Arası Köprüler
 
1 Dunya Savasi Ndenleri
1 Dunya Savasi Ndenleri1 Dunya Savasi Ndenleri
1 Dunya Savasi Ndenleri
 
Trablusgarp Balkan ve Birinci Dünya Savaşları
Trablusgarp Balkan ve Birinci Dünya SavaşlarıTrablusgarp Balkan ve Birinci Dünya Savaşları
Trablusgarp Balkan ve Birinci Dünya Savaşları
 
Kurtulussavasindacepheler
KurtulussavasindacephelerKurtulussavasindacepheler
Kurtulussavasindacepheler
 
8. osmanli konu anlatimi
8. osmanli konu anlatimi8. osmanli konu anlatimi
8. osmanli konu anlatimi
 
1_DUNYA_SAVASI_ppt_sunum.ppt
1_DUNYA_SAVASI_ppt_sunum.ppt1_DUNYA_SAVASI_ppt_sunum.ppt
1_DUNYA_SAVASI_ppt_sunum.ppt
 
Kurtuluş SavaşI (1921 – Mudanya AteşKesi)
Kurtuluş SavaşI (1921 – Mudanya AteşKesi)Kurtuluş SavaşI (1921 – Mudanya AteşKesi)
Kurtuluş SavaşI (1921 – Mudanya AteşKesi)
 
www.kpss10.com
www.kpss10.comwww.kpss10.com
www.kpss10.com
 
Osmanlı'nın Varoluş Krizi ve Tanzimat.ppt
Osmanlı'nın Varoluş Krizi ve Tanzimat.pptOsmanlı'nın Varoluş Krizi ve Tanzimat.ppt
Osmanlı'nın Varoluş Krizi ve Tanzimat.ppt
 
Turkiye Cumhuriyetinin Dis Politikasi
Turkiye Cumhuriyetinin Dis PolitikasiTurkiye Cumhuriyetinin Dis Politikasi
Turkiye Cumhuriyetinin Dis Politikasi
 
2.merutiyet31martolaytrablusgarpsavabalkansavalar1.ve2.pptx
2.merutiyet31martolaytrablusgarpsavabalkansavalar1.ve2.pptx2.merutiyet31martolaytrablusgarpsavabalkansavalar1.ve2.pptx
2.merutiyet31martolaytrablusgarpsavabalkansavalar1.ve2.pptx
 
1 dunya-savasi
1 dunya-savasi1 dunya-savasi
1 dunya-savasi
 
TARİH.pptx
TARİH.pptxTARİH.pptx
TARİH.pptx
 
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 2 Milli Uyanış
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 2 Milli Uyanış8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 2 Milli Uyanış
8. Sınıf Sosyal Bilimler Ünite 2 Milli Uyanış
 
Bati Cephesi SavaşLari
Bati Cephesi SavaşLariBati Cephesi SavaşLari
Bati Cephesi SavaşLari
 
İnkılap Tarihi 20.YY' da Dünyanın durumu- Osmanlı dönemi fikir akımları-Şark ...
İnkılap Tarihi 20.YY' da Dünyanın durumu- Osmanlı dönemi fikir akımları-Şark ...İnkılap Tarihi 20.YY' da Dünyanın durumu- Osmanlı dönemi fikir akımları-Şark ...
İnkılap Tarihi 20.YY' da Dünyanın durumu- Osmanlı dönemi fikir akımları-Şark ...
 
www.kpss10.com
www.kpss10.comwww.kpss10.com
www.kpss10.com
 
4 Dağılma.pptx [Otomatik kaydedilme].pptx
4 Dağılma.pptx [Otomatik kaydedilme].pptx4 Dağılma.pptx [Otomatik kaydedilme].pptx
4 Dağılma.pptx [Otomatik kaydedilme].pptx
 
Kurtuluş savaşi süreci̇
Kurtuluş savaşi süreci̇Kurtuluş savaşi süreci̇
Kurtuluş savaşi süreci̇
 

Inkilap Tarihi 1

  • 1. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ ĠNKILAP TARĠHĠ 1.Dünya SavaĢı öncesinde Devletlerin iç ve dıĢ politikalarına yön veren iki etken vardır. Bunlar: 1789 Fransız Ġhtilali (Milliyetçilik Akımları …İmparatorlukların yıkılmasına ve bir çok yeni devletin tarih sahnesine çıkmasına neden olmuştur. ) ve 1750-1830 Sanayi Ġnkılabı (Sanayi İnkılabı 1750-1830 yıllarında İngiltere’de ortaya çıkmıştır. Aletin yerini makinanın almasıyla üretimin artması, işçi sınıfının doğmasına….neden olmuştur) 1876 l.MEġRUTĠYET : 1876 tarihinde Osmanlı Devletinin ilk Anayasası Kanun-u Esasiye Kabul edilmiĢtir. Bu ilk Anayasada son söz padiĢahın olduğu için 2.Abdül Hamit 14 ġubat 1878 yılında Osmanlı-Rus (93 harbi) savaĢını bahane ederek ilk Osmanlı Ayanlar meclisini fesh etmiĢtir. 1878-1908 arası dönem 2.Abdül Hamit’in istibdat (baskı) yönetimi olarak bilinir. Birinci MeĢrutiyet döneminde Osmanlıcılık benimsenmiĢtir. 23 Temmuz 1908 ll.MEġRUTĠYET : Ġttihat ve Terakki Fırkasının Baskısıyla on yıl sürmüĢtür. 2.MeĢrutiyetten itibaren Osmanlı topraklarında Türkçülük akımları baĢlamıĢtır. Not: 1.MeĢrutiyette Osmanlıcılık, 2.MeĢrutiyette ise Türkçülük akımı etkilidir. 13 Nisan 1909 31 MART OLAYI : 2.MeĢrutiyete karĢı yapılan gericilik isyanıdır. 2.Abdül Hamit tahttan indirilmiĢ, yerine 5.Mehmet tahtta çıkarılmıĢtır. 31 Mart Vakaası sonucunda: Avusturya/Macaristan Ġmparatorluğu Bosna-Hersek’i almıĢlar, Bulgarlar kendi krallıklarını kurmuĢlar ve Girit Rumları ayaklanmıĢlardır(1908) Önemi: Mevcut Anayasal düzene karĢı bir gericilik isyanıdır. Bu ayaklanmanın bastırılmasında Mustafa Kemal Kolağası olarak görev almıĢtır. 1911-1912 TRABLUSGARP SAVAġI (1912 Uşi Ant): Sanayi devriminin etkisiyle güçlenen Ġtalya’nın çıkarlarını korumak amacıyla sebepsiz yere Trablusgarp, Bingazi çevrelerini iĢgal etmesi üzerine yapılan savaĢtır. Osmanlı Ġmparatorluğu iyi götürdüğü savaĢta Balkanlardaki geliĢmeler ve Balkan savaĢları nedeniyle Ġtalyanlarla UĢi AnlaĢmasını imzalayarak savaĢtan çekilmiĢtir. Önemi: Trablusgarp SavaĢı Mustafa Kemal’in BinbaĢı olduğu savaĢtır. 1912 1.BALKAN SAVAġI (1912 Londra Anlaşması): Sebep; Fransız devrimi sonucunda Osmanlı topraklarında baĢlayan milliyetçilik akımları, Rusya’nın Panislavizm politikasıyla Ortodoksları ve Balkan devletlerini kıĢkırtması ve Balkan devletlerinin Trablusgarp savaĢından faydalanmaları. Balkan devletleri Makedonya’ya ıslahat yapılmasını istediler. Osmanlı devleti red edince l.balkan savaĢı çıktı. Osmanlı yenildi. Sonuç; Bulgarlar Çatalca’ya kadar geldi. Arnavutluk bağımsızlığını ilan etti. Sırplar Karabağ, Yunanistan ise Makedonya’yı iĢgal ettiler. 1912’de Londra AnlaĢması imzalandı. Midye-Enez çizgisi, Osmanlı-Bulgaristan sınırı oldu. Ġmroz ve Bozcaada dıĢındaki adalar Yunanistan’a verildi. Önemi: Avrupa ve Eğe denizindeki Osmanlı varlığı Londra AnlaĢması ile sona ermiĢtir. 1913 2.BALKAN SAVAġI (1913 Bükreş Anlaşması Bulgaristan)(1913 Atina Anlaşması Yunanistan) : 1.Balkan savaĢından fazla toprak alan Bulgaristan’ı çekemeyen Balkan ulusları Bulgaristan’a saldırdılar (1913). Bulgarların birliklerini baĢka bölgelere kaydırmasından istifadeyle Osmanlı savaĢa girmeden Edirne ve Kırklareli’ni geri almıĢtır. 1913’te Bulgarlarla Ġstanbul AnlaĢması yapıldı. Edirne ve Kırklareli Osmanlılarda kaldı. 1913 BükreĢ anlaĢması Balkan devletlerinin Bulgaristan topraklarını paylaĢtığı bir anlaĢmadır. Osmanlı Devletinin Avrupa’da ki varlığı Doğu Trakya ile sınırlanmıĢtır. 1913 Atina AnlaĢması ile Girit ve Eğe adaları Yunanistan’a verilmiĢtir. www.kpss.6te.net 1
  • 2. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ 1829 Edirne AnlaĢması Yunanistan bağımsızlığını kazanmıĢtır. 1878 (Osmanlı-rus 93 harbi) Sırbistan ve Karabağ Berlin Ant. bağımsızlığını KazanmıĢtır. 1908 31 Mart Vakası Bulgaristan Rus savaĢı ve karıĢıklıklardan yararlanarak bağımsızlık kzn. 1912 1.Balkan savaĢı Arnavutluk Londra antlaĢmasıyla bağımsızlığını kazanmıĢtır. 1914-1918 1.DÜNYA SAVAġI: 1883 Almanya, Ġtalya, Avusturya-Macaristan Ġmp. Üçlü Ġttifak (Bağlaşık) devletlerini oluĢturdu. 1907 Ġngiltere, Fransa, Rusya Üçlü Ġtilaf devletlerini oluĢturdular. 1914 Osmanlı Ġmparatorluğu; Ġngilizlerden kaçan iki Alman gemisine Türk ismi vererek Türk Bayrağı çekmiĢler ve daha sonra bu gemilerin Karadeniz’e açılarak Rus kıyılarını topa tutmaları sonucu Osmanlı 1.Dünya savaĢında Üçlü ittifak devletleri safında savaĢa katılmıĢ oldu. Osmanlı’nın SavaĢtığı Cepheler: 1-Kafkas 2-Çanakkale 3-Kanal 4-Irak 5-Suriye-Filistin Osmanlı, Bu cepheler haricinde müttefiklerine yardım amacıyla Makedonya ve Galiçya’ya asker göndermiĢtir. 1 KAFKAS CEPHESĠ: Osmanlı’nın Bakü petrollerini ele geçirmek ve Enver PaĢanın PANTURANĠZM düĢüncesinin etkisiyle Rus’lara karĢı açtığı savaĢtır. Osmanlının Yüzbin’e yakın askeri donarak ölmüĢtür. Ruslar Kars’a kadar ilerlemiĢler ancak, 1917 yılında Rusya’da ki devrim sonucu çarlık rejiminin yıkılması ile Rusya 1917 Brest Litowsk barıĢ anlaĢmasıyla aldığı toprakları geri vererek çekilmiĢtir. 2 ÇANAKKALE CEPHESĠ : Osmanlı; Ġngiltere, Fransa hem müttefikleri Rusya’ya yardım etmek hemde boğazları alarak Osmanlı devletine son vermek amacıyla Çanakkale’yi ablukaya almalarıyla baĢlamıĢtır. Tarihin en kanlı savaĢlarındandır. Osmanlı Çanakkale savaĢlarından galip çıkmıĢtır. Mustafa Kemal büyük bir üne kavuĢmuĢ “Çanakkale geçilmez” sözü tarihe kazınmıĢtır. Çanakkale’de ki direniĢ sonucunda Rusya’ya müttefiklerinden yardım gitmemiĢ savaĢ uzamıĢtır. Bulgaristan bu geliĢme üzerine Osmanlı yanında (Ġtilaf devletleri yanında) savaĢa katıldı. Böylece Ġstanbul-Berlin hattı kurulmuĢ oldu. 3 KANAL CEPHESĠ : Bu cephe Almanların planlaması ve desteği ile Ġngiltere’ye karĢı Osmanlı tarafından açılmıĢtır. Osmanlı, Mısırı Ġngilizlerden geri almak ve SuveyĢ Kanalını ele geçirerek Ġngiltere ile sömürgelerinin irtibatını kesmeyi amaçlamıĢtı. Osmanlı imparatorluğu, Almanların gerekli yardımı göndermemesi ve iklim elveriĢsizliği yüzünden baĢarısız olmuĢtur. 4-IRAK CEPHESĠ : Ġngiltere’nin, Osmanlının Ġran ve Hindistan’a girmesini önlemek ve karadan Ruslarla birleĢmek için Osmanlıya karĢı açtığı cephedir. Basra’ya asker çıkartan Ġngilizler, Bağdat’a kadar ilerlemiĢlerdir. 5-SURĠYE-FĠLĠSTĠN CEPHESĠ: Ġngilizlerin SuveyĢ ve Irak cephelerinde yenilen Osmanlıyı bu bölgeden çıkarmak istemeleri üzerine açtıkları cephedir. Önceleri Mustafa Kemal bu cephede baĢarılı olmuĢ fakat, Ġstanbul’a çağrılması üzerine Ġngiltere Suriye’yi almıĢtır. 1.DÜNYA SAVAġINI BĠTĠREN ANLAġMALAR 28 Haziran 1919 Versay Almanlar 10 Eylül 1919 Sen Cermen Avusturya 27 Kasım 1919 Nöyyi Bulgaristan 4 Haziran 1920 Triyanon Macar krallığı 10 Ağustos 1920 Sevr Osmanlı (Türk Halkı Sevr barıĢını kabul etmemiĢtir.) 30 Ekim 1918 MONDROS ATEġKES ANLAġMASI: Ahmet Ġzzet PaĢa Hükümeti, Bahriye Nazırı Rauf Beyin baĢkanlığındaki Osmanlı kurulu ile Ġngiliz Amiral Karltop Limni adasının Mondros limanında imzalamıĢlardır. Önemi : Bu AnlaĢma ile Osmanlı fiilen sona ermiĢtir. Mondros AteĢkes anlaĢması, kayıtsız Ģartsız teslim belgesidir. Mondros Md.7: Ġtilaf devletlerine istedikleri yeri iĢgal etme hakkı tanımaktadır. www.kpss.6te.net 2
  • 3. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ Mondros Md.24: Ġtilaf devletlerine Vilayet-i Site (Erzurum, Van, Sivas, Bitlis, Diyarbakır, Harput) illerinde Bağımsız Ermenistan ve kürdistan kurulacaktır. [Wilson prensipleri ile paralel: Amerika’nın 1.Dünya savaşına katılırken başkan wilsonun yayımladığı Wilson ilkeleri: Yenenler yenilenlerden tazminat almayacak ...Doğu illerinde referandum sonuçlarına göre Ermenistan ve kürdistan devletleri kurulacak] 30 Ekim 1918 MONDROS ANLAġMASININ UYGULANMASI: Ġtilaf devletleri AnlaĢmanın 7.maddesine dayanarak; Ġngilizler: Musul, Antep, Urfa, MaraĢ, Batum ve Kars’ı iĢgal etmiĢler; Samsun ve Merzifon’a asker çıkarmıĢlardır. Fransızlar: Dörtyol, Mersin ve Adana yöreleri ile Afyon’u iĢgal etmiĢlerdir. Ġtalyanlar: Antalya, bodrum, KuĢadası, Marmaris ve Konya çevresine asker çıkarmıĢlardır. Not: Ġtalyanlar 1.dünya savaĢına ittifak devletlerinin yanında baĢlamıĢlar daha sonra dönerek itilaf devletlerine katılmıĢlardır. 13 Kasım 1918 Ġtilaf devletleri Ġstanbul’u fiilen iĢgal etmiĢlerdir. 21 Aralık 1918 tarihinde 6.Mehmet (Vahdettin) Meclis-i Mebusanı Fesh etmiĢtir. Ġkinci MeĢrutiyetin sonu. 18 Ocak 1919 Paris BarıĢ Konferansı: Ġngilizlerin, Osmanlı imparatorluğu paylaĢımına Yunanlıları ortak ettiği konferanstır. Güçlü, Ġtalya yerine daha zayıf olan Yunanistan tercih edilmiĢtir. 16 Mart 1920 Ġtilaf devletleri Ġstanbul’u resmen iĢgal etmiĢlerdir. ZARARLI CEMĠYETLER Mavri Mira Derneği: Rum kilisesinin desteğinde; Ġstanbul, Bursa, Bandırma, Tekirdağ ve Kırklareli yörelerinde rum azınlığı örgütlemek, silahlandırmak, çeteler oluĢturmak ve yunan kamuoyu yaratmak amacıyla kurulmuĢtur. Pontus Rum Cemiyeti: Yeniden canlandırılan Etnik-i Eterya derneği ile birlikte Doğu Karadeniz de rum devleti kurmak için faaliyet göstermiĢtir. Ermeni Cemiyetleri: Ermeni patriği Zevan efendi, rum dernekleri ile ortak bir komite oluĢturdu. Amacı, Güney Doğa Anadolu da ermeni devleti kurmaktır. Hınçak ve taĢnak cemiyeti Sulh ve Selameti Osmaniye Cemiyeti: Ġngilizlerden maddi desteğinde kurulmuĢ provakatör bir dernektir. KurtuluĢun padiĢahın ve halifenin buyruğunda olacağını savunmuĢtur. Kürt Teali Cemiyeti: Wilson ilkelerinden faydalanarak kürdistan devleti kurma amacını gütmüĢtür. Ulusal mücadeleye karĢı çıkarak olumsuz katkıda bulunmuĢlardır. Teali Ġslam Cemiyeti : Halifenin buyruklarına ve Ģeriata uyarak Osmanlı imparatorluğunun kurtulacağını savunmuĢtur. Merkezi Ġstanbul da Ģubesi Konya’da örgütlenmiĢtir. (Delibaş Mehmet Ayaklanmasını çıkardı) Wilson Prensipleri Cemiyeti: Amerikan mandası taraftarlarını etrafına toplayan cemiyettir. Ġngiliz Muhipler Cemiyeti: Ġngilizler tarafından, ulusal direniĢ giriĢimleri yok etmek amacıyla kurulmuĢtur. Hürriyet ve Ġtilaf fırkası: 1911 yılında ittihat ve terakki partisine karĢı kurulan bu parti, Mondros anlaĢmasından sonra zararlı cemiyetleri bünyesinde toplamıĢtır. ULUSAL CEMĠYETLER Ulusal cemiyetler; bölgesel amaçlarla kurulmuĢlardır, Yayın yoluyla iĢgallerin haksız olduğu dünya kamuoyuna duyurulmuĢtur, Birbirlerinden bağımsız hareket etmiĢlerdir, Silahlı savunma yapmıĢlardır. www.kpss.6te.net 3
  • 4. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ Ulusal bilincin yayılmasına, geliĢmesine, canlı tutulmasına kaynak olmuĢtur. 4-11 Eylül 1919 Sivas Kongresinde Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk Cemiyetleri birleĢerek Ulusal bir nitelik kazanmıĢtır. Trakya PaĢaeli Cemiyeti: Trakya ve Marmara’nın Yunanistan a verilmemesi için faaliyet göstermiĢtir. Ġzmir Müdafa-i Hukuk-i Osmaniye Cemiyeti: Ġzmir ve Batı Anadolu da yunan iĢgallerine karĢı kurulmuĢtur. Kilikyalılar Cemiyeti: Adana ve çevresinde düĢman iĢgaline karĢı koymak için kurulmuĢtur. Trabzon Müdafa-i Hukuk-i Milliye Cemiyeti: Doğu karadenizde pontus rum devleti kurulmasını önlemek için kurulmuĢtur. ġark Ġlleri Müdafa-i Hukuk-i Milliye Cemiyeti: Merkezi Ġstanbul da Erzurum ve Elazığ’da Ģubeler açmıĢtır. Doğu illerinin Ermenilere verilmesini engellemek için faaliyet göstermiĢtir. Bu cemiyet daha sonra 23 Temmuz- 7 Ağustos 1919 Erzurum Kongresinin toplanmasını sağlamıĢtır. NUTUK: 15-20 Ekim 1927 tarihinde Cumhuriyet Halk Fırkasının Ankara’daki ikinci kongresinde okunmuĢtur. Cumhuriyet Halk Fırkası; Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk Cemiyetlerinin devamı sayıldığından 4-11 Eylül 1919 Sivas Kongresi bu partinin ilk kongresi sayılır. Nutuk; Mustafa Kemal Atatürk’ün, öz yaĢam ve KurtuluĢ SavaĢı’nın öyküsüdür. 19 Mayıs 1919 ile 1927 yılına kadar olan olayları kapsamaktadır. KUVVAYĠ MĠLLĠYE: Halk, Millet harekatıdır. Ulusal derneklerin miting ve yayın yoluyla, mahalli kurtuluĢ birliklerinin, silahlı iĢgal kuvvetlerine karĢı baĢlattıkları direnme hareketleridir. Ġlki 1918 yılında “Trakya PaĢaeli Cemiyeti”dir. 15 Mayıs 1919 Ġzmir’in iĢgalinden sonra Kuvvayi Milliyeye katılım artmıĢtır. Kuvvayi Milliye düzenli değildi, düĢman iĢgallerini yavaĢlatmıĢ, askeri boĢluğu doldurarak ayaklanmaları bastırmıĢtır. 15 Mayıs 1919 Ġzmir’in iĢgalinde düĢmana ilk kurĢunu atan Selanik'te doğan Hasan Tahsin'in asıl adı Osman Nevres'tir (Gazeteci Hasan Tahsin “Sen başlat. Nasıl olsa biri bitirir!”) Kuvvayi Milliye Birlikleri; Ayvalık kıyılarından baĢlayan Soma, Akhisar, Salihli, Nazilli kasabalarının batısından geçen bir hat üzerinde Batı Cephesini oluĢturmuĢtur. 4-11 Eylül 1919 Sivas Kongresinde, Temsil heyeti aldığı bir yürütme kararıyla (T.B.M.M olmadığından, Meclis gibi hareket ederek) 9 Eylül 1919’da Batı Cephesi Komutanlığına Ali Fuat Cebesoy’u atamıĢtır. 19 Aralık 1918 Halk Güney Cephesinde Dörtyol’da Fransızlara silahla karĢı koymuĢtur. 1 Kasım 1918 Mustafa Kemal Yıldırım Ordular Komutanlığına atanmıĢtır. 30 Nisan 1919 Mustafa Kemal 9.Ordu MüfettiĢliğine atanmıĢtır. 19 Mayıs 1919 Atatürk’ün Samsun’a çıkıĢı. Temel Amaç Mustafa Kemal’in, halkı tehlikelere karĢı uyarıp, örgütlemek, bağımsızlık mücadelesini baĢlatarak, bağımsız bir Türk devleti kurmaktır. 23 Haziran 1919 Mustafa Kemal 9.Ordu MüfettiĢliğinden alındı. 8-9 Temmuz 1919 Mustafa Kemal Askerlikten istifa etti. 22 Haziran 1919 AMASYA GENELGESĠ: Amasya Genelgesi; Ġhtilal Beyannamesidir. Ġlk kez Ulusal Egemenlikten söz edilmektedir. Ulusun bağımsızlığını yine ulusun dayanma gücü ve kararlılığı kurtaracaktır. KurtuluĢ SavaĢının amacını, gerekçesini ve yöntemlerini açıklamıĢtır. Sivas’ta ulusal bir Kongre toplanması kararlaĢtırılmıĢtır. 23 Temmuz- 7 Ağustos 1919 ERZURUM KONGRESĠ : Bitlis, Erzurum, Sivas ve Trabzon delegelerinin katılmasıyla toplanmıĢ Bölgesel; aldığı kararlar bakımından Ulusal nitelikli bir kongredir. Mustafa Kemal BaĢkan seçilmiĢtir. “Yurt parçaları bir bütündür, parçalanamaz. Osmanlı devleti dağılırsa, Ulus birlikte direnecek ve yurdu savunacaktır. Ġstanbul Hükümeti bağımsızlığı sağlayamaz ise ulusal kongrenin seçeceği geçici bir hükümet kurulacaktır.” Ġlk kez Vatan bütünlüğü, Ulusal Egemenliğin sağlanması gerektiği ve ĠLKKEZ yeni bir devletin kurulması www.kpss.6te.net 4
  • 5. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ düĢüncesi belirtilmiĢtir. Ġlk kez manda ve himaye kabul olunmaz düĢüncesiyle, Ġlk kez yabancılara Ġmtiyaz verilemeyeceği düĢünceleri belirtilmiĢtir. 26-30 Temmuz 1919 BALIKESĠR KONGRESĠ: Yunan iĢgallerine karĢı toplanmıĢ bölgesel bir kongredir. 15-25 Ağustos 1919 ALAġEHĠR KONGRESĠ : Balıkesir ve Erzurum kongrelerinin sonuçlarını görüĢmek üzere toplanmıĢ bölgesel nitelikli bir kongredir. 22 Haziran 1919 Amasya Genelgesini onaylanmıĢ, Sivas’ta kongre toplanmasına olumlu bakılmamıĢtır. 4-11 Eylül 1919 SĠVAS KONGRESĠ: Mustafa Kemal’in baĢkan olup olmaması ve manda gündeme gelmiĢtir. Ulusal dernekler bir çatı altında birleĢtirilmiĢtir. Mustafa Kemal baĢkan seçilmiĢtir. Toplanma ve alınan kararlar bakımından ulusal bir kongredir. Milli egemenliği önemli bir adımdır. Mandadan vazgeçildi. TBMM seçimleri yapılıncaya kadar Temsil Heyeti kuruldu. PadiĢaha meclis-i mebusan-ı toplaması için baskıda bulunuldu. Vali Ali Galip kongreyi engellemediği için 4 Ekim 1919 da Ġstanbul hükümetinden Damat Ferit istifa etti. Bu geliĢme üzerine “Ġstanbul Anadolu’ya egemen değil bağlı olmak zorundadır” görüĢü yayıldı. 20-22 Ekim 1919 AMASYA GÖRÜġMESĠ : Ġstanbul hükümeti ile Ankara hükümeti arasında. Bahriye Nazırı Salih PaĢa ile Mustafa Kemal, Rauf ve Bekir Sami katıldı. Ġstanbul Hükümeti, Ankara hükümetini tanıyor. Temsil heyetinin nüfusu ve güvenilirliği artıyor. Anadolu hareketine katılım hızlanmıĢtır. 27 Aralık 1919 Temsil Heyetinin Ankara’ya geliĢi. 27 Aralık 1919 Atatürk’ün Ankara’ya geliĢi. Seçimler yapıldı. Müdafa-i Hukuk her yerden kazandı. Mustafa Kemal Erzurum Millet Vekili seçildi. 12 Ocak 1920 Meclis-i Mebusan 3. defa açıldı. 28 Ocak 1920 Misak-ı Milli “Milli And” son Osmanlı mebusan meclisinde kabul edildi. Misak-ı Milli; 22 Haziran 1919 Amasya Genelgesinden beri yapılan hazırlıkların oluĢturduğu bilinç, ihtilal, bağımsız Türk ülkesinin sınırları belirlenmiĢtir. (30 Ekim 1918 Mondros AteĢkes AntlaĢmasına göre) Misak-ı Milli, halkın Osmanlı hükümetine karĢı siyasal zaferidir. Sorunların barıĢçı yollarla çözümünden yana olunduğu gösterilmiĢtir. Sonuçları: AnlaĢma devletleri kızdı. Salih paĢa hükümeti yeniden kurdu. Mebuslar tutuklandı. Ġstanbul iĢgal edildi. 16 Mart 1920 Ġstanbul’un iĢgali. 11 Nisan 1920 son Osmanlı mebusan meclisinin feshi (3.meclisin feshi) 6 Nisan 1920 de Anadolu Ajansı, Kuvva-yi Milliye hareketinin sesini Anadolu'ya ve tüm dünyaya duyurmak için kurulmuĢtur. 23 Nisan 1920 TBMM’nin AÇILMASI: TBMM Milli iradeye saygılıdır. TBMM açılmasıyla temsil heyetinin görevi sona ermiĢtir. Meclis baĢkanlığına Mustafa Kemal seçilmiĢtir. TBMM’nin üstünde bir kuvvet yoktur. Meclis kurucudur. Devamlıdır. Ġstanbul hükümeti hukuken yok sayılmıĢ, millet iradesi hakim kılınmıĢtır. Meclisin çıkardığı ilk kanun “Hıyanet-i Vatan Kanunu”dur. Meclis yargı gücünüde alarak güçler birliği ilkesini sağladı. (3 Y : Yasama, Yürütme, Yargı) 1 Nisan 1923’e kadar görev yapan 1.TBMM bir idealistler meclisidir. Hem egemenliği yerleĢtirmiĢ, hem de cephede savaĢmıĢ… AYAKLANMALAR ĠSTANBUL HÜKÜMETĠNĠN YÜRÜTTÜĞÜ AYAKLANMALAR Anzavur Ayaklanması: 2 Kasım 1919’da Susurluk, Manyas, Gönen ve Ulubat çevresinde Ġstanbul hükümeti ile Ġngilizler desteğinde anzavur tarafından çıkarılmıĢ bir ayaklanmadır. www.kpss.6te.net 5
  • 6. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ Kuvayi Ġnzibatiye Ayaklanması: Ġngilizlerin desteğindeki Süleyman ġefik PaĢa komutasındaki halifelik ordusu, Geyve dolayındaki ulusal güçleri yok etmek için saldırdı. Ali Fuat PaĢa ayaklanmayı bastırmıĢtır. ĠSTANBUL HÜKÜMETĠ VE ĠTĠLAF DEVLETLERĠNĠN KIġKIRTTIĞI AYAKLANMALAR Bolu, Düzce, Hendek-Adapazarı Ayaklanmaları: Ġngilterenin kıĢkırtması ve “din elden gidiyor” din sömürüsü. Ali Fuat PaĢa bu ayaklanmaları bastırmıĢtır. Yozgat Ayaklanması: Yozgat ve Zile’de aĢiretlerin TBMM’nin dağılması için ayaklanmasını Çerkez Ethem bastırmıĢtır. Afyon Ayaklanması: Yunan ajanlarının halkı kıĢkırtması üzerine çıkan ayaklanmayı Kuvvayi milliye bastırmıĢtır. Konya Ayaklanması: DelibaĢ Mehmet Çumra’da halkı ayaklandırmıĢtır.(Yunan-Ġtalya-Fransa) ayaklanmayı desteklemiĢtir. DelibaĢ isyanını düzenli ordu bastırmıĢtır. Milli AĢiret Ayaklanması: Urafa’da Milli aĢireti Fransızlarla birlikte hareket ederek TBMM’ne karĢı ayaklandı. Ayaklanmayı ulusal güçler bastırmıĢtır. Azınlık Ayaklanmaları: Ermeni ve Rumların çıkardıkları ayaklanmalardır. 1923 sonbaharında bitirilmiĢtir. Kuvvayi Milliye’den Dönenler: Çerkez Ethem, Demirci Mehmet Efe 29 Nisan 1920 Hiyanet-i Vatan Kanunu TBMM’de kabul edildi. 10 Ağustos 1920 SEVR BARIġ ANLAġMASI: Osmanlı Devletinin fiilen sona erdiği ve imzaladığı son anlaĢmadır. Osmanlı parlamentosunun onayından geçmediği için kanun-i esasiye ters düĢmüĢtür. (Misak-ı Milli: PadiĢah anlaĢmayı imzaladığı için Milli Misaka karĢı gelmiĢ oldu. Ġstiklal mahkemesinin ilk kararı padiĢah ve sevr’i imzalayanlar hakkında olmuĢtur.) TBMM ve Türk halkı sevr barıĢ anlaĢmasını kabul etmedi. Sevr barıĢ anlaĢmasının ardından milli mücadeleye katılım hızlanmıĢtır. Ġstiklal Mahkemeleri; 29 Nisan 1920 Hiyanet-i Vatan Kanunun 21.maddesi ile 18 Eylül 1920’de kurulmuĢtur. Üyeleri TBMM tarafından seçilen millet vekilleridir. Ankara Ġstiklal Mahkemesi en uzun süre görev yapan istiklal mahkemesidir. Ġstiklal Mahkemelerinin ilk kararı 7 Ekim 1920 tarihinde “ 10 Ağustos 1920 Sevr barıĢ anlaĢması”nı imzalayanlar hakkında olmuĢtur. 8 Kasım 1920 TBMM buyruğunda ordu örgütlendirilmiĢtir. Ordu gücünü ulusal egemenlikten almıĢtır. KURTULUġ SAVAġI DOĞU CEPHESĠ: 1878 Berlin AntlaĢması sonucu Rusların Doğu Anadoluya getirdiği Ermeniler, 1915 techir yasası ile suriyeye ve lübnana yerleĢtirildi. Rusya da çarlık rejiminin yıkılmasıyla fırsattan istifade bağımsız Ermenistan devleti kuruldu. Ermeniler, Erzincan’a kadar geldiler. Haziran 1920 TBMM doğu cephesini kurarak Kazım Karabekir PaĢayı Doğu cephesi komutanlığına atadı. 2-3 Aralık 1920 de Ermenilerle Gümrü barıĢı yapıldı. Bu günkü doğu Anadolu sınırı tanındı. Ermenistan sevr’i geçersiz saydı. 2-3 Aralık 1920 Gümrü BarıĢı TBMM’nin hem askeri hem de siyasi ilk baĢarısıdır. Bu anlaĢmadan sonra doğu cephesindeki kuvvetler batı cephesine kaydırılmıĢtır. Türkiye olarak imzalanan ilk anlaĢmadır. 23 ġubat 1921 tarihinde Gürcülerle anlaĢma yapılmıĢtır. Ardahan, Artvin ve Batum Türkiye toprağıdır. GÜNEY CEPHESĠ: Düzenli ordu Güney Cephesinde görev almamıĢtır. Yoğun halk direniĢi MaraĢ’ta (Sütçü Ġmam) 2 ġubat 1920, Urfa’da 10 Nisan 1920’de iĢgalden kurtulmuĢtur. Antep (ġahinbey) 12 aylık savunmadan sonra düĢmüĢtür. BATI CEPHESĠ : 1920 sonunda Yunanistan da yönetim değiĢti. “Megala idea” (Eski Bizans- Büyük Yunanistan) kurmak için Anadolu’dan toprak almak istiyorlardı; www.kpss.6te.net 6
  • 7. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ 6-10 Ocak 1921 1.ĠNÖNÜ ZAFERĠ: 27 Aralık 1920’de Çerkez ethem ayaklandı. 29 Aralıkta Kütahya 5 ocak 1921’de Gediz alındı. Ethem yunanlılara sığındı. 1.Ġnönü düzenli ordunun batı cephesindeki ilk baĢarısıdır. Ulusal heyecanı kamçılamıĢ, orduya katılım hızlanmıĢtır. 1.Ġnönü zaferi sonrası Londra Konferansı toplanmıĢtır. Ġkilik yaratılması için Osmanlı ve TBMM birlikte davet edilmiĢtir. Anadolu’nun dıĢ siyasette söz sahibi olduğu Ġstanbul hükümetine kabul ettirilmiĢtir. 16 Mart 1921 Moskava AnlaĢması da 1.Ġnönü zaferinden sonra meydana gelen geliĢmelerdendir. Rusya Sevr barıĢ anlaĢmasını tanımamıĢtır. Rusya, TBMM’ne yardımı yükümleniyor. 1.Ġnönü’de Millet Vekilleri Er olarak savaĢmıĢtır. Bu zafer TBMM’nin dünyaya açılmasını sağlamıĢtır. 20 Ocak 1921 TEġKĠLAT-I ESASĠNĠN KABULÜ: Osmanlı Devletinin Anayasası 1876 Kanun-i Esasidir. Türkiye’nin ilk Anayasası TeĢkilatı Esasi 20 ocak 1921 tarihinde yürürlüğe girmiĢtir. Böylece, Güçler birliği TBMM’de toplanmıĢtır. TeĢkilatı Esasi;Ulusal egemenliği pekiĢtirmektedir, geçiĢ dönemi ve uyum Anayasasıdır. Demokratik ve Ġhtilalcidir. TBMM’nin dayanağı “ulusal egemenlik” ile Kanun-i Esasi çeliĢtiği için TeĢkilat-ı Esasiye ilan edilmiĢtir. (TBMM Ulus iradesinin üzerinde güç yoktur; Kanun-i Esaside ise padişah iradesi üstün tutulmaktaydı) Bu anayasa savaĢ ortamının olağanüstü tehlikeleri içinde kabul edilmiĢ olduğu için, yasama, yürütme, yetkilerinin T.B.M.M.'nde toplanması ölüm-kalım SavaĢının baĢarıya ulaĢmasında çok yararlı oldu. Hatta olağanüstü yetkilere sahip Ġstiklal Mahkemeleri'ni Meclis içinden kurarken, "Ulusal egemenliğin tekliği" ilkesine dayanmıĢ, yargı yetkisinin de T.B.M.M.'ne ait olduğu benimsenmiĢti. TeĢkilat-ı Esasiye Kanunu'nun Temel Maddeleri 1- Egemenlik kayıtsız ve Ģartsız ulusundur. Yönetim usulü halkın kendi geleceğini kendisinin belirlemesi esasına dayanır. 2- Yürütme gücü ve yasama yetkisi, ulusun tek ve gerçek temsilcisi olan Büyük Millet Meclisi'nde belirir ve toplanır. 3- Türkiye Devleti, Büyük Millet Meclisi'nce yönetilir ve Hükümet'i "Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti" adını alır. 4- Büyük Millet Meclisi, iller halkınca seçilen, üyelerden kurulur. 5- Büyük Millet Meclisi'nin seçimi iki yılda bir yapılır. Seçilen üyelerin üyelik süresi iki yıldır, bunlar yeniden seçilebilirler. Eski meclisin görevi yeni meclis toplanıncaya kadar sürer. Yeni bir seçim yapılmayacağı anlaĢılırsa, toplantı dönemi yalnız bir yıl uzatılabilir. Büyük Millet Meclisi üyelerinin her biri, kendini seçen ilin ayrıca vekili olmayıp bütün ulusun vekilidir. 6- Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu, Kasım baĢında, çağrısız toplanır. 7- Din buyruklarının (Ahkam-ı ġer'iyenin) yerine getirilmesi, bütün yasaların konulması, değiĢtirilmesi, kaldırılması, antlaĢma ve barıĢ yapılması ve savaĢ kararı verilmesi gibi temel haklar Büyük Millet Meclisi'nindir. Yasalar ve tüzükler düzenlenirken, halkın iĢine en uygun ve zamanın gereklerine en elveriĢli din ve hukuk hükümleriyle töreler ve önceki iĢlemler temel olarak alınır. Bakanlar Kurulu'nun görev ve sorumluluğu özel yasayla belirtilir. 8- Büyük Millet Meclisi, çeĢitli Bakanlıkları özel yasasına göre seçtiği Bakanlar aracılığıyla yönetir. Meclis yürütme iĢleri için Bakanlara yönerge verir ve gerektiğinde bunları değiĢtirir. 9- Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu'nca seçilen BaĢkan bir seçim dönemi süresince Büyük Millet Meclisi BaĢkanı'dır. Bu kimlikle Meclis adına imza atmaya ve Bakanlar Kurulu Kararları'nı onaylamaya yetkilidir. Bakanlar Kurulu Üyeleri, içlerinden birini kendilerine baĢkan seçerler. Ancak Büyük Millet Meclisi BaĢkanı Bakanlar Kurulu'nun da doğal baĢkanıdır. 10- Kanun-u Esasi'nin, iĢbu maddelerle çeliĢmeyen hükümleri eskiden olduğu gibi yürürlüktedir. 1 Mart 1921 Afganistan AnlaĢması. 12 Mart 1921 Ġstiklal MarĢı’nın kabulü www.kpss.6te.net 7
  • 8. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ 23 ġubat- 12 Mart 1921 LONDRA KONFERANSI: TBMM, “Türkler; barıĢı istemiyor, savaĢı sürdürüyor” propagandasını çürütmek, ulusumuzun haklı davasını dünya kamuoyuna duyurmak ve TBMM’nin hukuksal varlığını kanıtlamak için konferansa katılıyor. Konferans, sevr’in bir değiĢik versiyonu olduğundan kabul edilemez. 16 Mart 1921 MOSKOVA ANLAġMASI: KarĢılıklı olarak, Osmanlı ve Rus çarlığının sona erdiği kabul ediliyor. Sovyet Rusya, Misak-ı Milli sınırlarını kabul ediyor. Ġlk kez bir devlet TBMM ve onun düzenini tanıyor. Ġtilaf devletlerine karĢı güç birliği sağlanmıĢtır. 31 Mart- 1 Nisan 1921 2.ĠNÖNÜ ZAFERĠ: Ġngilizlerin yunanlıları kıĢkırtarak, Londra barıĢ tasarısını kabul ettirmek istemesi. Yunanlıların da 1.Ġnönü yenilgisinin intikamını almak ve Kütahya, EskiĢehir’i alıp Ankara’ya geçerek TBMM’ni dağıtma hayali. Yunan yenilerek Afyon- Bozöyük çizgisinin gerisine çekildi. Ġsmet PaĢa generalliğe getirildi. Ġtalya bu geliĢme üzerine Anadolu’da ki kuvvetlerini çekmiĢtir. Türk birliklerinin moralleri yükseldi. TBMM otoritesi kuvvetlendi. … 10-24 Temmuz 1921 KÜTAHYA-ESKĠġEHĠR SAVAġLARI: Yunanlar, Türklerin Aslıhanlar ve Dumlupınar’da yeterli saldırı gücüne sahip olmadıklarını anladılar. Yunanlar, Türk ordusunun saldıramaz ve kendini koruyamaz bir duruma gelmesini için saldırıya geçti…. Türk ordusu ufak çarpıĢmalarla geriye çekilmeyi uygun buldu. 24 Temmuz 1921 tarihinde geriye çekilme iĢlemi tamamlandı. Afyon, EskiĢehir ve Kütahya yunanlılara geçti. Sakarya Irmağı sınır oldu. TBMM’de Meclisin Kayseri yada Sivas’a taĢınması tartıĢıldı. Ama meclis Ankara’da kalmayı uygun buldu. Ordunun Sakarya Irmağının doğusuna çekilmesinin nedenleri: Ordunun saldırı gücüne eriĢene kadar fazla kayıp vermesini engellemek, yunanlıları mevzilerinden uzaklaĢtırmak, orduyu dinlendirerek zaman kazanmaktır. Sonuçları: Yunanlılar, Ankara’yı tehdit etmeye baĢladılar. Mustafa Kemal 5 Ağustos 1921 tarihinde BaĢkomutanlık Kanunuyla yetkileri aldı. 7 Ağustos 1921 tarihinde Tekalif-i Milli “Milli Yükümlülükler” emirleri yayımlandı. (Toplumun her kesiminden gücüne göre orduya yardım alındı) BaĢkomutanlık yetkisi süresi dolduktan sonra 20 Temmuz 1922 Mustafa Kemal’e süresiz olarak verilmiĢtir. Atatürk, BaĢkomutanlık görevini; 29 Ekim de Cumhur BaĢkanı seçilene kadar sürdürmüĢtür. 23 Ağustos- 12 Eylül 1921 SAKARYA MEYDAN SAVAġI : “Hattı Müdafaa Yoktur, Sathı Müdafaa Vardır. O Satıh, Bütün Vatandır. Vatanın Her Bir Karış Toprağı Vatandaş Kanıyla Sulanmadıkça Düşmana Verilmeyecektir. Ben Size Savaşmayı Değil Ölmeyi Emrediyorum!” Mustafa Kemal ATATÜRK 13 Eylül’de Sakarya Irmağı’nın doğusu, düĢmandan arındırıldı. Yunan ordusunun saldırı gücü kırılmıĢtır. DüĢman, 2.Viyana bozgunundan beri ilk defa geri püskürtüldüğü dönüm noktasıdır. “Milletin Makus Talihi YenilmiĢtir” Türk ordusu saldırı gücüne eriĢir. 19 Eylül 1921 TBMM Mustafa Kemal’e Gazilik ve MareĢallik vermiĢtir. Anadolu’da kesin egemenlik kurulmuĢtur. Ġtalya, birliklerini çekmiĢtir. Ġtilaf devletleri TBMM’ne yeni ateĢkes önerileri sundu. ermeni, Gürcü ve Azerbaycan adına Rusya ile 13 Ekim 1921 Kars AntlaĢması yapıldı. Üç Kafkas cumhuriyeti Rusya ile yapılan 16 Mart 1921 Moskova anlaĢmasını tanıyordu. Rusya ile imzalanan son ve kesin sınır belirlemesidir. 20 Ekim 1921 Ankara AnlaĢmasıyla Fransa, TBMM ve Misak-ı Milliyi tanıyarak Anadolu’dan çekilmiĢtir. Hatay, Ġskenderun dıĢında Suriye sınırı çizilmiĢtir. Suriye’deki Cober Kalesi Türk toprağı sayılmıĢtır. Cober Kalesi bugün Türk Toprağıdır. Hatay, 1939’da Anavatana katılmıĢtır. 26 Ağustos- 18 Eylül 1922 BÜYÜK TAARRUZ: 26 Ağustosta Türk topçusunun atıĢıyla taarruz baĢladı. “Ordular İlk Hedefiniz Akdeniz. İleri!” 2 Eylülde UĢak, 9 Eylül’de Ġzmir, 11 Eylül’de Bursa iĢgalden kurtarıldı. 18 Eylül 1922’de Batı Anadolu tamamen düĢmandan temizlendi. Geldikleri Gibi Gittiler… www.kpss.6te.net 8
  • 9. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ 11 Ekim 1922 MUDANYA ATEġKES ANTLAġMASI : Yunanistan’ın yenilmesiyle Ġngilizlerin yalnız kalması. Rusya’nın TBMM hükümetini desteklemesi. GörüĢmeleri TBMM hükümeti adına Ġsmet PaĢa katılmıĢtır. Yunanlılar, 26 Ekim 1922 tarihine kadar Doğu Trakya’yı tahliye edecekler ve Karaağaç’ı savaĢ tazminatı olarak Türk tarafına vereceklerdir. BarıĢ imzalanıncaya kadar Ġstanbul ve boğazları içinde yunanın olmadığı bir komisyon idare edecektir. Önemi: Vatan parçasının (Doğu Trakya) TBMM’ne teslimidir. Ġngiltere de Loid corch hükümeti görevden ayrılmıĢtır. 1 Kasım 1922 SALTANATIN KALDIRILMASI: Ġstanbul hükümeti TBMM’nin kazandığı baĢarıdan pay istiyor. Bir ülkede iki ayrı hükümet yaĢayamaz. Saltanat, ulusal egemenliğe ters düĢüyor. 27 Ekim 1922’de Lozan BarıĢ Konferansına TBMM ile Ġstanbul hükümeti de çağrılır. Amaç, Türk tarafını bölmektir. TBMM’nin 308 no’lu kararı ile 1 Kasım 1922’de saltanat kaldırılır. 17 Kasım’da Vahdettin Ġngilizlere sığınır. 18 Kasım 1922’de TBMM veliaht Abdülmecid’i halife seçti. TBMM’nin Abdülmecidi halife seçmesinin amacı: Ġngilizlere sığınan Vahdetinin Halifeliğinin Ġngilizler tarafından kullanılması önlemektir. 1 Kasım 1922’de saltanatın kaldırılmasıyla Osmanlı saltanatı sona ermiĢ, Cumhuriyete geçiĢ hızlanmıĢtır. Halifelik makamı, sembol durumuna düĢmüĢtür. Refet PaĢa, TBMM adına Ġstanbul’daki idareye el koyduğunu itilaf devletlerine bildirmiĢtir. 4 Kasım 1922’de Ġstanbul hükümetinde Teyfik PaĢanın istifası ile Anadolu hükümeti Ġstanbul’a tamamen hakim olmuĢtur. 24 Temmuz 1923 LOZAN BARIġ ANLAġMASI: DıĢ ĠĢleri Bakanı Ġsmet PaĢa heyet baĢkanı olarak katılmıĢtır. Suriye sınırı: Fransa ile imzalanan 20 Ekim 1921 Ankara AnlaĢması kabul edildi. Irak sınırı: Musul-Kerkük sınırında AnlaĢılamadı. (Musul-Kerkük misak-ı millinin parçasıdır) Batı Sınırı: 11 Ekim 1922 Mudanya AteĢkes AnlaĢmasına göre kabul edildi. Bozcaada ve Gökçeada dıĢındaki adalar yunanlarda kaldı. (Sisam, Sakız, Midilli ve Nekarya adaları silahsız olacaktır) Kapitilasyonlar: kaldırıldı. Azınlıklar Türk uyruklu kabul edildi. Devlet borçları paylaĢtırılarak, kağıt para esasına göre taksitlendirildi. 1881’de kurulun duyunu umumiye idaresi olmayacaktır. Boğazlar, Türkiye’ye verildi. Ancak, sınırlı asker bulundurulacaktı. Ġstanbul Fener rum patrikhanesi kaldırılamamıĢtır. 24 Temmuz 1923 Lozan BarıĢ AntlaĢması ile, Osmanlı hukuken sona erdi. Türkiye’nin varlığı dünya kamu oyuna duyuruldu. Lozan, 1.dünya savaĢını bitiren son anlaĢmadır. 18 ġubat 1923 ĠZMĠR ĠKTĠSAT KONGRESĠ: Lozan’daki Türk heyeti askeri baĢarıyı siyasal baĢarıya çevirme mücadelesi verirken toplanmıĢtır. Lozan’daki delegelerin iĢini kolaylaĢtırmıĢtır.(Kapitilasyon kabul edilmez) Temel fikri ekonomik bağımsızlık olan “Misak-ı Ġktisadi” ekonomik and kabul edilmiĢtir. “Devletçilik” ilkesinin uygulaması önplana çıkmıĢtır. Milli ekonomi ilkesi kabul edilmiĢtir…: -Hammadde yurt içinde olan sanayi dalları kurulmalıdır. -Özel teĢebbüse kredi sağlayacak devlet bankası kurulmalıdır. -Sanayinin özendirilmesi ve devlet bankalarının kurulması gereklidir -Kapitilasyonlar kaldırılmalıdır. -Sanayi dıĢ rekabete dayanmak için her alanda geliĢmelidir…. Yıllar süren savaĢlar sonunda, meclis yıpranmıĢ ve yorulmuĢtur. TBMM 1 Nisan 1923’te seçimlerin yenilenmesine karar verdi. 9 Ağustos 1923’te ilk siyasal parti halk fırkası kuruldu. Bu parti cumhuriyetin ilanından sonra Cumhuriyet Halk Partisi oldu. CHP; Müdafa-i Hukuk cemiyetlerinin devamı sayılır. www.kpss.6te.net 9
  • 10. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ 11 Ağustos 1923 2.TBMM’nin AÇILIġI : 2.TBMM hükümeti 1 Ekim 1927 yılına kadar görev yapmıĢtır. Ġnkılap meclisidir. 24 Temmuz 1923 Lozan BarıĢ anlaĢması bu meclis tarafından onaylanarak 23 Ağustos 1923 tarihinde yürürlüğe girmiĢtir. 2 Ekim 1923 Ġstanbul’un kurtuluĢu ve 13 Ekim 1923 Ankara’nın baĢkent oluĢu (Payitaht tarihe karışmıştır. Payitaht Osmanlının başkenti) bu hükümet icraatlarındandır. 29 Ekim 1923 CUMHURĠYETĠN ĠLANI: 1923 sonbaharında bir hükümet bunalımı doğdu. Anayasa değiĢikliği ile 28-29 Ekim 1923 Cumhuriyet ilan edildi. Mustafa Kemal Cumhur BaĢkanlığına, Ġsmet Ġnönü BaĢbakanlığa, Fethi Okyar TBMM baĢkanlığına seçildi. Böylece,devlet rejiminin adı konuldu. Devlet BaĢkanı sorunu çözüldü. Kabine sistemi getirildi. Ġnkılaplar için uygun ortam doğması sağlandı. DemokratikleĢme için önemli bir adım atıldı. 3 Mart 1924 HALĠFELĠĞĠN KALDIRILMASI : Türkiye Cumhuriyetini laik ve çağdaĢ bir yapıya ulaĢtırma isteği. Osmanlı ailesi yurt dıĢına çıkarıldı. 3 Mart 1924 tarihinde Tevhid-i Tedrisat (Öğretimin birleĢtirilmesi) kanunu kabul edilirken; ġeriye ve evkaf vekaleti (Din iĢleri bakanlığı) ile Erkan-ı Harbiye vekaleti (SavaĢ bakanlığı) kaldırılmıĢtır. 20 Nisan 1924 1924’ANAYASASI: 20 Nisan 1924'te 105 maddeden oluĢan yeni Anayasa kabul edildi. 1924 Anayasası, ikinci TBMM’de, anayasa komisyonu tarafından hazırlanmıĢtır. 1924 Anayasası 1945’e kadar tek partili bir rejimde uygulanmıĢtır. 1924 Anayasasının Esasını 1921 Anayasası oluĢturmuĢtur. “Egemenlik Kayıtsız ġartsız Türk Milletine Aittir” Bütün kuvvet ve yetkilerin kaynağı “Millet” görüĢmüĢtür. Meclis hükümeti ile parlementer hükümet arasında köprü görevini görmüĢtür. “Yürütme görevini” Hükümete bırakmakla 1921 Anayasasından ayrılır. MD.1. “Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir” yönetimin adı. MD.2. Devletin dini Ġslam, Dili Türkçe, BaĢkenti Ankara’dır. 1924 Anayasası, 1921 Anayasasından daha yumuĢak bir kuvvetler ayrımına yer vermiĢtir. Milli egemenlik ve meclisin üstünlüğü sistemini geliĢtirmiĢ, Anayasa alanını daha geniĢ ve yaygın bir Ģekilde düzenlemiĢ, kamu özgürlüklerine geniĢ yer vermiĢtir. 1924 Anayasasında, 1928-1931-1934 ve 1937 yıllarında değiĢiklikler yapılmıĢtır. 1921 Anayasasında; Din ve devlet iĢlerini TBMM yönetir. 1924 Anayasasında; “T.C Devletinin Dini islamdır” anayasaya komuoyu tepkisine karĢı konulmuĢtur. 1928 DeğiĢikliği ; “T.C Devletinin Dini islamdır” ibaresi kaldırılmıĢ, Yemin metni değiĢtirilmiĢtir. 1937 DeğiĢikliği ; “T.C Devleti Laiktir!” ibaresi anayasada ki yerini almıĢtır. 17 kasım 1924 Terakki Perver Cumhuriyet Partisi: Mustafa Kemal karĢıtı olan ikinci grup millet vekilleri tarafından; ittihatçılar saltanat ve hilafet yanlıları tarafından desteklenen; Kazım karabekir, Rauf orbay, Refet Bele, Adnan Adıvar, Ali Fuat Cebesoy tarafından kurulan ĠLK muhalefet ve ikinci siyasi partidir. Halkın dini duygularını sömürerek 13 ġubat 1925 ġeyh sait isyanının çıkmasına neden olmuĢtur. Bu ayaklanmadan dolayı 5 Haziran 1925’te bu parti kapatılmıĢtır. 13 ġubat 1925 ġEYH SA’ĠT ĠSYANI : Tutucu kesimin Laik Cumhuriyete ve onun ilkelerine darbe vurmak istemesi. Ġngiltere’nin gündemde olan Musul-kerkük harekatını engellemek için provakate etmesi. (Tanpon Devlet amaçlı) Laik düzeni yıkmak isteyen ilk büyük ayaklanmadır. Musul ve Kerkük kaybedilmiĢ, isyanı bastıran ordu yıpranmıĢtır. 16 Haziran 1926 Mustafa Kemal’e suikast giriĢimi 12 Ağustos 1930 Serbest Cumhuriyet Fırkası : 1929-1930 yıllarında dünyayı sarsan ekonomik bunalımın Türkiye’yi de etkilemesi üzerine Mustafa Kemal tarafından Fethi Okyar’a kurdurulmuĢtur. Bu parti zamanla inkılaplara karĢı olanların odak merkezine dönüĢünce yine Fethi bey tarafından kapatılmıĢtır. 23 Aralık 1930 Menemen Olayı : NakĢibendi tarikatı üyesi derviĢ mehmet’in menemende halkı ayaklandırması. Öğretmen, yedek subay Kubilay’ın kafası kesilmek suretiyle öldürülmesi üzerine olaylar büyümüĢtür. Türkiye Cumhuriyeti düzenine karĢı ikinci büyük isyandır. www.kpss.6te.net 10
  • 11. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ ĠNKILAPLARIN GELĠġĠMĠ : Hukuk kuralları genellikle Kanun, Tüzük, Yönetmelik gibi yazılı kurallardan oluĢur. Osmanlı devletinde, hukuk bozuldu. Hukuk birliği yoktu. Müslüman Ģeriat kurallarına göre yabancı ve azınlıklara kendi hukukları uygulanıyordu. Kapitilasyonlar yabancı uyrukluların Osmanlı hukukuna uymasını da engelliyordu. Kadın-erkek eĢitsizliği, Hakimler tek kadı…. HUKUKTA LAĠKLĠĞE GEÇĠġ: Saltanatın kaldırılması 1 kasım 1922 Halifeliğin kaldırılması 3 mart 1924 ġer’iye ve evkaf vekaletinin kaldırılması: 3 mart 1924 Tevhid-i Tedrisat kanunun kabulü: 3 mart 1924 Tekke ve Zaviyelerin kapatılması: Kılık ve kıyafetin düzenlenmesi: Medeni Kanunun Kabul edilmesi: 17 Ģubat 1926 (Mecelle kaldırılmıĢtır) Kadınlara siyasal hakların verilmesi: 1930-1934 Laiklikle bağdaĢmayan hükümlerin anayasadan kaldırılması: 1928 17 ġubat 1926 MEDENĠ KANUNUN KABULÜ: Toplumdaki kiĢi hakları, borçları, aile kurması, boĢanma, miras ve bireylerin bir birleriyle ilgili kurallar bütünüdür. ġeriat karakterli mecelle, 1926 yılına kadar kullanıldı. Ġsviçre medeni kanunu örnek alınarak 17 Ģubat 1926 tarihinde TBMM’de kabul edilerek 4 ekim 1926 tarihinde yürürlüğe girdi. Medeni kanunun kabulü ile Avrupalı devletlerin azınlık haklarını iddia ederek iç iĢlerimize karıĢması engellenmiĢ oldu. Türk Ceza kanunu Ġtalya Borçlar Kanunu Ġsviçre Ticaret Kanunu Almanya-Ġtalya Ġcra ve Ġflas Kanunu Ġsviçre Hukuk ve CMUK Basın ve CMUK Avukatlık ve Baro Kanunu EĞĠTĠM ALANINDA GELĠġMELER Amaç; Eğitimi çağdaĢ, laik, demokratik ve ulusal bir hale getirmek, eğitimde ki dağınıklığı kaldırarak eğitim birliğini sağlamaktır. 3 Mart 1924 Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nun kabulü: Öğretim birleĢtirildi. Dağınıklık giderildi. Eğitim sisteminin düzeni MEB’e bırakıldı. 3 Mart 1924 ġer’iye ve Evkaf vekaletinin kaldırılması: Din iĢleri bakanlığı ile bu bakanlığa bağlı okul ve medreseler kaldırıldı. Maarif TeĢkilatı Hakkındaki Kanun: Bugünkü sistemin temeli. Yabancı ve azınlık okulları Türkiye Cumhuriyetinin denetimi altına girmiĢtir. 1 Kasım 1928 Yeni Türk Harflerinin Kabülü: Okuma-yazma seferberliği… -Ġlköğretimin mecburi ve parasız olması, Yüksek öğretmen okullarının açılması -Meslek okullarının sayısı çoğaltıldı. Teknik öğretmen okulları açıldı -1925’te ilk yüksek okul Ankara Hukuk Mektebi açıldı. Sonra, DTCF ve yüksek ziraat enstitüsü açıldı. -15 Nisan 1931 Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti “Türk Tarih Kurumu” kuruldu. -12 Temmuz 1932 Türk Dili Tetkik cemiyet “Türk Dil Kurumu” kuruldu. -1933 Ġstanbul Dürulfunun kaldırıldı. Ġstanbul Üniversitesi açıldı. Ġ.Ü. 22 Haziran 1946’da özerk oldu. -1934 Güzel sanatlar akademisi ve devlet konservatuarı kuruldu. EĞĠTĠMDE UYGULANACAK ĠLKELER Cumhuriyetçilik: Cumhuriyetin en iyi yönetim biçimi olduğu, korunması ve geliĢtirilmesi www.kpss.6te.net 11
  • 12. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ Milliyetçilik: Türk ulusunu sevmeyi, aynı tarihten geldiğimizi öğretir. Halkçılık: Eğitimin yaygınlaĢtırılması ve fırsat eĢitliğinin tanınması Laiklik: Fikri hür, vicdanı hür gençler yetiĢtirilmesi… Devletçilik: Milli eğitimin planlanması, yönlendirilmesi, denetlenmesi, devlet hizmetidir. Ġnkılapçılık: Eğitim sisteminin, çağın gereklerine göre yenilenmesi… 25 Kasım 1925 ġapka Kanunu: Kastamonu gezisinde PaĢa, Ģapka takmıĢtır. 30 Kasım 1925 Tekke, Türbe ve Zaviyeler kapatılmıĢtır. Aynı kanunla, Ģeyhlik, müritlik, dedelik, derviĢlik gibi ünvanlar halkın inançlarının istismar edilmemesi için kaldırılmıĢtır. 26 Aralık 1925 Miladi Takvimin kabulü: Türkiye de 1 ocak 1926 tarihinden itibaren hicri takvim yerine miladi takvim kullanılmaya baĢladı. Böylece, ülke içinde saat birliği sağlandı. Hafta sonu tatiline düzenlemeler getirildi. 1 Nisan 1931 Modern Ölçülerin Kullanımı: Okka yerine KG; Endaze, arĢın, kulaç yerine Metre geldi 21 Haziran 1934 Soyadı kanunu ve Mustafa Kemal’e Atatürk soyadının verilmesi 25 Kasım 1934 Din adamlarına ibadet giysileriyle gezme yasağı getirildi. EKONOMĠK ALANDA GELĠġMELER: Ekonomik hayat her alanda üretime dayanır. Batıda sermaye birikimi sağlandı. Teknoloji ve sanayi geliĢti. Kapitilasyonlar, Osmanlı imparatorluğunu batırdı. Osmanlı devleti 1854 Paris AnlaĢmasıyla borç almaya baĢladı. 1881’de Duyun-u umumiye kuruldu ve Osmanlı maliyesine el koydu. TARIMDAKĠ GELĠġMELER: 17 ġubat 1925 AĢar vergisinin kaldırılması 9 Aralık 1925 Yerli Malları Kanunu Ziraat Bankasının olanakları artırıldı. Tarım Kredi Kooperatifleri oluĢturuldu. Yüksek ziraat enstitüsü kuruldu. Örnek Çiftlikler kuruldu (ATATÜRK 5 Mayıs 1925'te AOÇ KurmuĢ ve 11 Mayıs 1937'de milletine armağan etmiĢtir, Ceylan pınar…). ġeker pancarı, çay, turunçgiller gibi yeni ürünler üretildi. TĠCARĠ GELĠġMELER: 24 Temmuz 1923 Lozan BarıĢ anlaĢmasının 23 Ağustos 1923’te TBMM onayından geçmesiyle 23 Ağustos 1924’te kapitilasyonlar kaldırıldı. Ġlk özel banka “ĠĢ Bankası” kuruldu. 1926 Kabotaj Kanunu: Yabancı demiryolları liman ve kuruluĢlar satın alındı. 1933 Sümerbank kuruldu. SANAYĠ VE MADENCĠLĠK ALANINDA GELĠġMELER: 1926 TeĢvik-i Sanayi Kanunu çıkartıldı. Türkiye sanayi ve maden bankası kuruldu Yüksek Gümrük vergisi uygulandı ve yerli sanayi rekabetten korundu. 1933’te 1.beĢ yıllık kalkınma programı uygulanmaya baĢladı. Devlet; tekstil, deri, cam, kağıt ve çimento sanayilerinin tesislerini kurdu. Emlak Eytam bankası kuruldu. Türkiye'de maden, enerji ve bankacılık alanlarında faaliyet gösteren Ġktisadi Devlet TeĢekkülü olarak 14 Haziran 1935 Eti bank kuruldu. Cumhuriyetin ilk yıllarında ulusal devlet politikaları ile madencilik sektöründe önemli geliĢmeler sağlanmıĢtır. 1933'te Petrol Arama ve ĠĢletme Ġdaresi, Altın Arama Ġdaresi kuruldu. 14 haziran 1935'te etibank; 22 Haziran 1935 tarihinde 2804 sayılı yasayla Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü ve 24 Haziran 1935'te EĠE (Elektrik ĠĢleri Etüt Ġdaresi) kuruldu. Bu kurumlaĢma, enerji ve madencilik alanlarında nasıl bir bütünlüklü ulusal politikanın baĢlatıldığının göstergesi oldu. Devletçi Politika Ġzlenmesinin nedenleri: a) Özel sektörün sermaye, bilgi, teknik ve techizat …vs yönünden yoksul olması. b) 1929 Dünya ekonomik buranı. BAYINDIRLIK ALANINDA GELĠġMELER: UlaĢıma önem verildi. Kara, hava, deniz ve demir yolları taĢımacılığına önem verildi. Yol, köprü, liman ve havaalanları yapıldı. www.kpss.6te.net 12
  • 13. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ SAĞLIK HĠZMETLERĠ: Sağlık personelinin sayısı artırıldı. Doktorlara mecburi hizmet zorunluluğu getirildi. Salgın hastalıklarla planlı mücadele yapıldı. Ankara da hıfsısıhha enstitüsü açıldı. Spor özendirildi. MUSUL SORUNU: Musul, Mondros imzalandığında savaĢ sonucunda kaybedilmemiĢti. Ġngiltere mondrosun 7 md.’ne dayanak iĢgal etti. ġehy sait isyanının çıkması üzerine, isyanı bastıran ordu yıprandığı için yapılması düĢünülen Musul operasyonu iptal edildi. 5 Haziran 1926 yılında Türkiye ırak sınırı çizildi. Irak 25 yıl süreyle musul’un petrol gelirlerinden Türkiye ye %10 pay verecektir. 18 Temmuz 1932 Milletler Cemiyetine giriĢ 9 ġubat 1934 Balkan Antantı imzalandı : Türkiye, Yunanistan, Romanya, Yugoslavya 20 Temmuz 1936 Montrö SözleĢmesi : 2.Dünya savaĢı için durum ısınırken, Akdeniz egemenliğimiz tehlikeye düĢer. Lozan’da ki devletlere birer nota gönderilir. Montrö konferansı toplanır. Boğazlarda ki egemenlik haklarımızı zedeleyen boğazların güvenliğini tehlikeye sokan tüm sınırlamalar Montrö sözleĢmesiyle kaldırılmıĢtır. 1833 Hünkar iskelesi anlaĢmasıyla baĢlayan boğazlar sorunu tamamen çözülmüĢ, Türkiye doğu Akdeniz de daha güçlenip itibar kazanmıĢtır. 9 Temmuz 1937 Sadabat Paktı: Türkiye, iran, ırak, Afganistan arasında imzalanmıĢtır. HATAY: 1939 yılında Fransa, Suriye mandasına son verdi. Referandum sonucu 2 Eylül 1938’de Hatay Bağımsız Türk Devleti kuruldu. Hatay meclisi, halk oylaması ile 29 Haziran 1939 tarihinde Türkiye ye katılma kararı aldı. 30 Haziran 1939 Da TBMM baĢvuruyu kabul etti. ATATÜRK’ÇÜLÜK : Temel esasları Atatürk tarafından belirlenen; Devlet hayatına, fikir hayatına ve ekonomik hayata iliĢkin gerçekçi fikirlere ve ilkelere denir. Atatürkçülük, Türk ulusuna, bu gün ve gelecekte tam bağımsızlığa, huzur ve refaha sahip olması, devletin, ulus egemenliği esasında, dayandırılmasına, aklın ve ilmin rehberliğinde, Türk kültürünün çağdaĢ medeniyetler düzeyinin üzerine çıkarılmasını amaçlar. Atatürk Ġlkelerinin Ortak Özellikleri: Ġlkeler, Türk toplumunun ihtiyaçlarından doğmuĢtur. Kabul edilmelerinde zorlama yoktur. Akla, mantığa uygundur. Atatürk tarafından hem sözle hem uygulama ile belirtilmiĢtir. Ġlkeler bir birinden ayrılmaz bir bütünü oluĢturur. Ġlkeler, 5 ġubat 1937 tarihinde Anayasada yer almıĢtır. Cumhuriyetçilik: Doğrudan doğruya ulus egemenliğine dayanan, yöneticileri halkın oyu ile belirli bir zaman için seçilen devlet biçimine Cumhuriyet denir. Devletin temel yapısını ve biçimini belirleyen ilkedir. Son söz ulusça seçilmiĢ meclisindir… Milliyetçilik (Ulusçuluk) : KurtuluĢ savaĢı; bütün kurumlarıyla bir önceki devletten farklı, milliyetçi bir Türk devleti kurmak için yapılmıĢtır. Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde Türk dili konuĢan, Türk kültürü ile yetiĢen ve Türk fikrini benimseyen her bir bireyi Türk kabul eder. Irkçılığı rededer. BarıĢçıdır. Ġnsancıdır. Atatürk milliyetçiliği, birleĢtirici ve bütünleĢtiricidir… Milli Birlik ve Beraberliğimizi Güçlendiren Unsurlar: -Milli Eğitim, -Misak-i milli, -Dil Tarih Kültür ve amaç birliği, -Milli kültür, -Türklük Ģuuru ve manevi değerler. Halkçılık : Cumhuriyetçilik ve milliyetçilik ilkesinin doğal ve zorunlu bir sonucudur. Hiçbir kimseye, aileye, zümreye veya sınıfa ayrıcalık tanınamaz. Tüm bireyler kanun önünde eĢittir. Amaç; Devletin vatandaĢa, vatandaĢın devlete karĢı hak ve ödevlerini çağdaĢ bir Ģekilde düzenlemektir… Devletçilik: Ekonomik kalkınmada özel giriĢim reddedilemez. Toplum yararına devleti iĢletmeci kabul etmek gerekir. Amaç: Türk toplumunun çağdaĢ uygarlık ve refaha ulaĢmasıdır… Ġnkılapçılık: Her yönüyle çağdaĢ bir millet haline gelmek amacıyla, ilkelere canlılık ve süreklilik getirir. Bu ilke Atatürk ilkelerini Osmanlı devleti yenileĢme çabalarından ayıran temel farkı gösterir… Laiklik : Devlet düzeninin, hukuk kurallarının dine değil, insan aklının ürünü olan bilime dayandırılmasıdır. KiĢiler, dinsel inanıĢlarında özgürdür. Din, devlet iĢlerine ve politikaya karıĢmaz. HoĢgörü, inanç ve vicdan hürriyeti esastır… www.kpss.6te.net 13
  • 14. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ Atatürk’ün Kurduğu Kurumlar 6 Nisan 1920 Anadolu Ajansı kurulması: Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin kuruluĢ hazırlıkları için Ankara'da bulunan önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, Ulusal KurtuluĢ Hareketinin haklılığını tüm dünyaya duyurmak için haber ajansı kurulması düĢüncesini önce dönemin aydınlarından, Halide Edip Hanım'a (Adıvar) açmıĢtır. Ajansa "Anadolu" adının verilmesi fikrininde ilk kez Halide Hanım tarafından önerildiğini söylenmektedir. Anadolu Ajansı, alınan bu kararla 6 Nisan 1920'de doğmuĢtur. Osmanlı Bankası'ndan temin edilen bir daktilo ve sapiograf adı verilen ilkel bir teksir makinası ile ilk haberini o gün, "Hey'et-i Temsiliye Reisi Mustafa Kemal" imzası ile yayımlamıĢtır. Anadolu Ajansı, KurtuluĢ SavaĢı sırasında çok önemli görevler üstlenmiĢtir. Haber bültenleri, telgraf imkanı olan yerlere maniple ile ulaĢtırılırken, iĢgal altında bulunan Anadolu'nun uzak köĢelerine, at sırtındaki görevliler tarafından taĢınmıĢtır. Anadolu Ajansı'nın yayınladığı bültenler, hem Ankara'daki geliĢmeleri Türk halkına duyurarak milli Ģuurun Ģahlanmasını ve halkımızın aydınlanmasını sağlamıĢ hem de Anadolu ihtilalinin haklı sesini tüm dünyaya duyurmuĢtur. "Anadolu Ajansı, Türkiye'nin sesini bütün dünyaya duyuracaktır." Atatürk Anadolu Ajansı' nın hedefini bu sözüyle çizmiĢtir. Anadolu Ajansı, 1 Mart 1925'te Devletin %40 hissedarı olduğu bir anonim ortaklık haline getirilmiĢtir. Merkezi Ankara'da bulunan Anadolu Ajansı; genel müdürlük birimleri dıĢında, yurt içinde 22 bölge ve büro müdürlüğü ile hizmet vermektedir. 5 Aralık 1925 Ankara Hukuk Fakültesi: Ankara'da bir hukuk mektebinin açılması için ilk teĢebbüs 1921 yılında yapılmıĢtır. Kastamonu milletvekili Abdulkadir Kemal Bey Meclise üç maddelik bir teklif vererek Ankara'da bir hukuk mektebi açılmasını önermiĢtir. Gazi Mustafa Kemal'de 1922 yılında meclisi açıĢ konuĢmasında Ankara'da bir hukuk mektebinin açılması gereğini belirtmiĢtir. Bu çabalar sonucunda Ankara Hukuk Fakültesi, 5 Aralık 1925 tarihinde, "Ankara Adliye Hukuk Mektebi" adıyla kurulmuĢtur ve ilk olarak 301 öğrenci kayıt yaptırmıĢtır. Ankara Adliye Hukuk Mektebi, Cumhuriyet Dönemi'nin ilk yükseköğrenim kurumu olma özelliğini taĢımaktadır. Okula uygun bir bina bulunamadığı için açılıĢı, Büyük Millet Meclisi'nin toplantı salonunda yapılmıĢtır. Fakültenin açılıĢ konuĢmasını Gazi Mustafa Kemal yapmıĢ ve ilk dersi de Ahmet Bey (Ağaoğlu) vermiĢtir. Hukuk mektebi 1927 yılında Bakanlar Kurulu Kararı ile "Ankara Hukuk Fakültesi" ismini almıĢtır. 5 Mayıs 1925 Ankara Orman Çiftliği : Atatürk; "Milli ekonominin temeli tarımdır. Bunun içindir ki tarımda kalkınmaya büyük önem vermeliyiz. Köylere kadar yayılacak programlı ve pratik çalıĢmalar bu amaca ulaĢmayı kolaylaĢtıracaktır. Fakat bu hayati iĢi isabetle amaca ulaĢtırabilmek için, ilk önce ciddi etütlere dayalı bir tarım siyaseti uygulamak ve onun içinde her köylünün ve bütün vatandaĢların kolayca kavrayabileceği ve severek uygulayabileceği bir tarım rejimi kurmak lazımdır." sözleri ile tarımın Türkiye ekonomisindeki yerini ve önemini vurgulamıĢtır. Tüm yaĢamı boyunca yeĢile değer vermiĢ, "YeĢili görmeyen gözler renk zevkinden mahrumdur. Burasını öyle ağaçlandırınız ki kör bir insan dahi yeĢillikler arasında olduğunu fark etsin." düĢüncesi Atatürk Orman Çiftliğinin kurulmasında etken olmuĢtur. Elbette bu tek baĢına çiftliğin kurulma nedeni değildir. Atatürk bozkır ortasına kurulmuĢ olan Ankara'da yaĢayan halkının, rahatlıkla gezebileceği, nefes alacağı, yaz ve kıĢ yeĢil kalabilecek bir yer, bir doğa güzelliği oluĢturmak istemiĢtir. Bu kararını gerçekleĢtirmek için 1925 yılının ilkbaharında, ülkenin tanınmıĢ tarımcılarını köĢke çağırtarak, Ankara civarında modern bir çiftlik kurmak istediğini söyler ve bu amaca uygun bir arazi bulmaları emrini verir. Bu uzmanlar çiftlik yeri için fazla araĢtırma yapmaz ve hemen buldukları yeri Atatürk' bildirirler. Çünkü toprakları çok kıraç olan, ağacın ve suyun olmadığı bu Ģehirde uygun koĢullar taĢıyan bir yer bulmak oldukça zordur. Atatürk karar kendisine bildirildiğinde bu günkü çiftlik yerinin bulunduğu yeri iĢaret etmiĢ ve orayı gezip gezmediklerini sormuĢtur. Oysa gösterdiği yer çiftlik kurmak için uygun hiçbir özelliği hemen hemen barındırmamaktadır. Buna rağmen Atatürk çiftliğin www.kpss.6te.net 14
  • 15. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ buraya kurulması emrini vermiĢ, bu batak ve çorak toprağın ıslah edilmesini istemiĢtir. Bu kararı ile Atatürk; Türk çiftçisine, toprak ve tabiat Ģartları uygun olmasa dahi, bilgiyle ve kararlılıkla çalıĢıldığı takdirde baĢarı sağlanabileceğini göstermek istemiĢtir. Bazı durumlarda ilmin dahi gerçekleĢmesini mümkün görmediği giriĢimlerinde gerçekleĢtirilebileceğini kanıtlamak gibi çok önemli bir teĢebbüste bulunmuĢtur. Bunun üzerine 29 Ocak 1925'te Gazi Çiftliği'ni kurmak amacıyla bir miktar arazi satın almıĢtır. 5 Mayıs 1925'te kurduğu Orman Çiftliği'nde, çiftliğin her türlü faaliyetiyle uğraĢan, bütün masraflarını kendisi karĢılayan Atatürk burada Atatürk KöĢkü'nü yaptırmıĢtır. Atatürk 11 Mayıs 1937'de çiftliklerini, içerisindeki köĢklerle birlikte milletine armağan etmiĢtir. 2 ġubat 1938 Bursa Merinos Halı Fabrikası : Sümerbank Merinos Yünlü Sanayii Müessesesi'nin (Bursa) temeli 28 Kasım 1935 tarihinde atıldı. ĠĢletme, 2 ġubat 1938 tarihinde Atatürk tarafından iĢletmeye açıldı. Atatürk Merinos Fabrikası'nın Ģeref defterine Ģunları yazmıĢtır: ''Sümerbank Merinos Fabrikası pek kıymetli bir eser olarak milli sevinci artıracaktır. Bu eser yurdun, hususile bursa bölgesinin endüstri inkiĢafına ve büyük milli ihtiyacın giderilmesine yardım edecektir." Fabrika faaliyetini sürdürüyor ve özelleĢtirilmeyi bekliyor.'' Çocuk Esirgeme Kurumu: Çocuk Esirgeme Kurumu, eski adıyla Himaye-i Eftal Cemiyeti Atatürk'ün öncülüğünde kuruldu. Önceleri KurtuluĢ SavaĢına katılanların çocuklarını esirgeme ve eğitmeyi amaç edindi. Sonraları muhtaç çocuklara yiyecek, giyecek ve okul malzemesi yardımı yapmak, kimsesiz çocukların yönetimini üzerine almak, doğumevleri ve çocuk yuvaları, çocuklar için hastane, prevantoryum, sanatoryum, dinlenme kampları kurmak, doğum ve çocuk sağlığı konularında annelere öğüt vermek gibi görevler yüklendi. Kurumun Görevleri: a) Evleneceklerin beden ve ruhça denk olmalarına çalıĢmak, b) Gebelik zamanında ananın göz önünde tutacağı sağlık kaidelerini ve çocuk bakımını öğretecek yayınlar yapmak ve poliklinikler kurmak, c) Çocuk bakım kursları açmak, çocuk bakım hemĢireleri yetiĢtirmek, ç) Doğumevleri açmak ve iĢletmek, mevcut doğumevlerine yardım etmek, d) Zayıf gebe kadınlara doğum zamanında gereken kuvveti ve doğumdan sonra yavrusuna süt verebilecek yeterliği sağlayacak ana bakımevleri açmak, e) Yoksul emzikli annelere ve çocuklara ucuz veya parasız yiyecek ve giyecek maddeleri sağlamak veya bu maksatla aĢevleri kurmak, f) Yoksul anneler ve çocuklar için ucuz veya parasız banyolar tesis etmek, g) Hasta veya çocuğuna süt veremeyecek anneler için süt damları kurmak ve süt çağındaki çocuklara verebilecek sütleri sağlık Ģartları altında temin edecek tedbirleri almak, h) ĠĢe giden annelerin yavruları için çocuk bakımevleri vücuda getirmek, kadın iĢçi çalıĢtıran müesseselerde bakımevleri kurdurmayı sağlamak ve bunlara yardım etmek, j) Çocuklar için yuvalar açmak ve muhtaç çocukları bunlardan parasız faydalandırmak, yuva olmayan yerlerde parasız veya bakım parası kurum tarafından ödenmek üzere bunları aileler yanına vermek ve durumlarını gözetlemek, k) Muhtaç, fakir ve emzikli analara ve çocuklara parasız ilaç vermek, l) Fakir okul çocuklarına okuma-yazma araçları, giyim eĢyası sağlamak ve bunların beslenmeleri için aĢevleri, öğrenci sofraları getirmek, m) Tatil devrelerinde okul çocukları için öğretmen idaresinde bakımlarını, beden ve ruh eğitimlerini sağlayacak kamplar kurmak, fakir çocukları bunlardan parasız faydalandırmak, n) Sağlık ve terbiye Ģartlarını haiz çocuk bahçeleri kurmak ve bu bahçelerin kurulmasında ve bakımında belediyeleri desteklemek, o) Çocuk tiyatro ve sinemaları ve benzeri yerleri açmak ve iĢletmek veya mevcut olanlara yardım etmek suretiyle çocukların boĢ zamanlarını faydalı geçirmelerini sağlamak, ö) Çocuk kitapevleri, okuma odaları vücuda getirmek ve faydalı çocuk mecmua ve kitapları yayımlamak, bu kabil kitapların telifini teĢvik için müsabakalar tertip etmek, www.kpss.6te.net 15
  • 16. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ p) Çocukların ve çocuklu annelerin seyahatlerinde, umumi yerlerde ve çalıĢanların iĢ yerlerinde durumlarıyla ilgilenerek kendilerini korumak ve gerekli yardımları yapmak, r) Çocukların dairelerde veya mahkemelerde haklarını sağlayacak tedbirlere baĢvurmak, velisiz ve vasisiz çocukların kanun hükümlerine göre vasiliğini almak ve bu sıfatla bunların her türlü mallarını idare etmek, hak ve menfaatlerini korumak, s) Çocuk mahkemeleri, çocuk ceza evleri açılmasını temine çalıĢmak; vücutça ve ruhça sakat çocuklar için ıslah evleri kurmak, bunlara gereken maddi ve manevi yardımda bulunmak, Ģ) ĠĢ görecek yaĢta ve durumda bulunan çocuklara iĢ bulmak ve bunları müesseselere yerleĢtirinceye kadar barındırmak ve bakmak, t) Çocuk ölümünü azaltıcı tedbirler almak, bu tedbirleri maddi ve manevi Ģekilde desteklemek, u) Çocuk düĢürmeyi önleyici tedbirlere baĢ vurmak, ü) Çok çocuklu ailelerin korunmaları tedbirlerine ve bu maksatla sosyal vergiler konulmasına veya prim verilmesine çalıĢmak ve kendi imkanları nispetinde bunu tahakkuk ettirmek, v) Özel veya tüzel kiĢiler tarafından yapılan veya yaptırılan kurumun maksatlarına uygun her türlü tesislerin yapılıĢlarına, iĢletme ve geliĢmelerine yardımda bulunmak; bunların yaĢaması için vücuda getirilen tesislerin idaresini üzerine almak veya bunlara iĢtirak etmek, y) Belirli maksatlarla tahsis edilmek üzere yapılan bağıĢları kabul ederek bu maksatların tahakkuk ettirilmesini sağlamak, zaruri ve faydalı görülen hallerde bunları kurumun yardımlarıyla desteklemek, z) Ananın gebeliğinden, çocuğun doğup büyümesine kadar bakım, sağlık ve eğitimini sağlayacak her türlü faydalı diğer tedbirleri almak, bu maksada yarar tesisler vücuda getirmek, mevcutları desteleyerek çalıĢma ve geliĢmelerine yardım etmek. Türkiye çocuk esirgeme kurumu 1951 yılından sonra da zaman zaman tüzük değiĢikliklerine gitmiĢtir. Daha sonra Kurumun tüzükleri Bakanlar Kurulu kararı ile yayınlanmaya baĢlamıĢtır. 1927 Demiryolları ve Limanlar Genel Müdürlüğü Demiryollarının yapımı ve iĢletmesi için kurulan ve Nafıa Vekaleti'ne bağlı olarak çalıĢan müdürlükler 1927'de birleĢtirilerek Devlet Demiryolları ve Limanları Ġdare-i Umumiyesi olarak kuruldu. Bu kuruluĢun adı, 1929'da Devlet Demiryolları ve Limanları Umum Müdürlüğü, 1931'de ise Devlet Demiryolları Umum Müdürlüğü olarak değiĢtirildi. Bugünkü adını aldığı 1953'e değin katma bütçeli devlet kuruluĢu iken, o yıl Ġktisadi Devlet TeĢekkülüne dönüĢtürüldü. 1984'te ise Kamu Ġktisadi KuruluĢu konumuna getirildi. DLH ĠnĢaatı Genel Müdürlüğünün Görevleri: UlaĢtırma Bakanlığının TeĢkilat ve Görevleri Hakkındaki 3348 sayılı Kanunun 9.maddesinde belirtildiği Ģekliyle Demiryollar, limanlar ve Hava Meydanları ĠnĢaatı genel Müdürlüğünün görevleri Ģunlardır: a) Devletçe yaptırılacak demiryolları, limanlar, barınaklar ve bunlarla ilgili teçhizat ve tesislerin, kıyı koruma yapıları, kıyı yapı ve tesislerinin ve hava meydanlarının ve bunlarla ilgili tesislerin, alakalı kuruluĢlarla iĢbirliği yaparak, plan ve programlarını hazırlamak, gerçekleĢtirilmesi için gerekli tedbirleri almak ve imkanları sağlamak, araĢtırma, etüt, istikĢaf, proje, keĢif, Ģartname ve inĢaatları ile bakım ve onarımlarını yapmak veya yaptırmak ve yapımı tamamlananları ilgili kuruluĢlara devretmek, yapılmıĢ olanların bakım ve onarımlarının organizasyonu için esaslar hazırlamak. b) Kamu Kurum ve KuruluĢları, Belediyeler, Özel Ġdareler, hakiki ve hükmi Ģahıslarla yaptırılacak (a) bendinde yazılı iĢler ile teleferik, finiküler, Ģehiriçi raylı ulaĢım sistemleri, metro ve demiryollar, limanlar ve hava meydanları ile ilgili tünel gibi tesislerin proje ve Ģartnamelerini incelemek ve onamak, Ģehiriçi raylı ulaĢım sistemlerinin ülke ihtiyaçlarına uygun standartlaĢtırılması ve bakım üniteleri ile ilgili düzenleyici tedbirlerin alınmasını sağlamak. c) Yukarıda (a) ve (b) bendlerinde belirlenen iĢlerden her türlü kamu kurum ve kuruluĢları, belediyeler, özel idareler, tüzel ve gerçek kiĢilerce yaptırılacak olanların proje ve Ģartnamelerini inceleyip tasdik etmek. d) Bakanlıkça verilecek benzeri görevleri yapmak. www.kpss.6te.net 16
  • 17. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ 1933 Devlet Hava Yolları Ġlk ulusal hava yolu Ģirketimiz olan Devlet Hava Yolları milli müdafaa vekaleti bünyesinde 20 mayıs 1933 yılında kurulmuĢ ve 1935 yılında nafia vekaletine bağlanmıĢtır. Air France'tan devralınan YeĢilköy tesisleri yanı sıra Ankara'da da bir terminal ve hava alanı yapılmıĢtır. 1938 yılında devlet hava yolları 10 uçağa sahipti. 1 Haziran 1937 den 31 mayıs 1938 tarihine kadar Ankara-Ġstanbul arasında 306 gidiĢ ve geliĢ seferi yapılmıĢ, 9 ayda 743 yolcu taĢınmıĢtır. 1926 Devlet Ġstatistik Enstitüsü: Toplumların geleceğini görebilmesi, planlayabilmesi ve geliĢmesi için istatistiki bilgiler büyük önem taĢır. Cumhuriyetimizin ilk yılllarında, çok önemli sorunlar olmasına rağmen, istatistiki bilginin bu denli önem taĢıması nedeniyle, bu iĢlevi yerine getirebilmek için bir istatistik örgütünün kurulmasına karar verilmiĢtir. SavaĢtan çıkmıĢ bir toplumda, bilgi yoksulluğuyla, çözümü gereken çeĢitli sorunlar olmasına rağmen, bütün bu sorunlar içinde, her Ģeyi zamana ve mekana göre değerlendirmenin bilincinde olan büyük devlet adamı Mustafa Kemal, istatistiği de düĢünmüĢtür. 19. yüzyılın baĢından itibaren merkezi sisteme dayalı olarak merkezlerde ve taĢrada istatistik büroları açılmıĢ ve bu çalıĢmaları takip ve kontrol etmek için ayrı bir merkezi organ kurulmuĢtur. 1891'de yürürlüğe giren "Bab-ı Ali Ġstatistik Encümeni Nizamnamesi" uyarınca, Bab-ı Ali'de Merkezi Ġstatistik Encümeni kurulmuĢ ve istatistik hizmetleri kanuni bir esasa bağlanmıĢtır. 1918 yılında çıkarılan yeni bir kanunla istatistik faaliyetleri Sadaret'e bağlı Ġstatistik Müdüriyeti Umumiyesi bünyesinde toplanmıĢ, konunun uygulaması bir yıl devam ettikten sonra yürürlükten kaldırılmıĢ ve eski sistem Cumhuriyet dönemine kadar devam etmiĢtir. 1926 yılında Cumhuriyetin ilanından sonra Atatürk'ün direktifleri ile BaĢbakanlığa bağlı Merkezi Ġstatistik Dairesinin kurulması, Ulu Önder'in sınırsız dehalarından biri olarak değerlendirilmektedir. Uluslararası boyutta istatistik teĢkilatlarının kuruluĢ tarihleri karĢılaĢtırıldığında Ģu anda istatistik konusunda çok ileride olan ülkelerde bile istatistik teĢkilatlarının kuruluĢu daha sonraki yıllara rastlamaktadır. 1926 yılında kurulan "Merkezi Ġstatistik Dairesi" 1930 yılına kadar faaliyetlerini sürdürmüĢ, 1930 yılında 1554 sayılı yasa ile "Ġstatistik Umum Müdürlüğü" adını almıĢtır. 1933 tarihinde 2203 sayılı yasa ile yeniden düzenlenmiĢ olan Ġstatistik Umum Müdürlüğü; görevlerini Umum Müdürü, MüĢavirlik, Muavinlik ve 10 ġube ile görevini sürdürmüĢtür. 1939 yılında 3656 Sayılı Yasa ile "TaĢra Mıntıka TeĢkilatı" ve "Fiyat Ġstatistikleri Müdürlüğü"nün teĢkilata dahil edilmesi karara bağlanmıĢ ve bu organizasyonla faaliyetlerini 1950 yılına kadar sürdürmüĢtür. 1950 yılında 3656 ve 4644 Sayılı Kanunlarla önemli bazı kadrolar kaldırılarak yeni kadrolar ve yeni faaliyetlerin baĢlaması öngörülmüĢtür. Söz konusu kanun kapsamında "Tetkik ve AraĢtırma Dairesi" kurulmuĢ Ġstatistik Genel Müdürlüğü'nce toplanacak istatistiklerin ilmi ve teknik esaslarını hazırlamak, milli gelir tahminlerini yapmak, istatistik bilgilerin modern istatistik tekniklere göre toplanmasını sağlamak, ulusal ve uluslararası istatistiklerin analiz ve karĢılaĢtırmasını yaparak, istatistiğin geliĢimini takip etmek ve uygulama imkanlarını hazırlamakla görevlendirilmiĢtir. 1955 yılında 6534 Sayılı Yasa ile Genel Nüfus, Genel Tarım ve Genel ĠĢyeri Sayımlarının hangi yıllarda yapılacağına dair hükümler getirilmiĢtir. Yasaya göre sonu (0) ve (5) ile biten yıllarda Genel Nüfus Sayımı, sonu (0) ile biten yıllarda Genel Tarım Sayımı, sonu (1) ile biten yıllarda Genel Sanayi ĠĢyeri Sayımının yapılması hükme bağlanmıĢtır. Devlet Planlama TeĢkilatının kurulması kararı ile birlikte 53 sayılı yasayla Ġstatistik Enstitüsü yeniden yapılandırılarak, bugünkü kimliğine temel teĢkil eden organizasyon çatısı kurulmuĢtur. DĠE, ülkemizin sürekli olarak geliĢme sürecini izleyerek, demokrasiyi tam anlamıyla gerçekleĢtirebilmesi için gereken bilgileri bağımsız, tarafsız ve güvenilir olarak üreten önemli bir kuruluĢ olmuĢtur. Bu nedenledir ki, DĠE'nin ürettiği bilgiler, yayımladığı istatistik ve göstergeler; kamu kurum ve kuruluĢları, özel kuruluĢlar, karar alıcılar ve araĢtırıcılar için güvenilir yol göstericilerdir. DĠE, ülkemizde ulusal ve uluslararası boyutta yararlar sağlayacağı inancıyla, en uçtaki kullanıcıdan, karar alıcıya kadar geniĢ bir yelpaze içinde yer alan tüm kurum ve kuruluĢların www.kpss.6te.net 17
  • 18. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ veri ve bilgi ihtiyacını gidermeyi amaçlayan çalıĢmalarını geliĢtirerek devam ettirmektedir. DĠE'nin görevleri; ana faaliyet konularıyla ilgili ve alt yapının kurulması, geliĢtirilmesiyle ilgili olmak üzere iki bölümde toplanabilir; A. Ana Faaliyet Konularıyla Ġlgili Görevleri: 1. Ülkenin iktisadi, sosyal ve kültürel faaliyetleriyle ilgili her türlü istatistikleri derlemek, değerlendirmek, yayımlamak. 2. Kalkınma planı ve yıllık programların hazırlanması, uygulanması ve takibi aĢamasında gerekli görülen verileri öncelikle derlemek ve değerlendirmek. 3. Ekonomik karar ve tedbirlerin sonuçlarının izlenmesi aĢamalarında gerekli görülen verileri öncelikle derlemek ve değerlendirmek. 4. Genel Nüfus Sayımını; sonu (0) ile biten yıllarda, Genel Tarım Sayımını; sonu (1) ile biten yıllarda, Genel Sanayi ve ĠĢyerleri Sayımını; sonu (3) ile biten yıllarda yapmak. 5. Yapılması görev olarak belirtilen sayımlar dıĢında, ülkenin ihtiyaç duyduğu diğer konulardaki genel sayımlar, anket ve araĢtırma projelerini planlamak, uygulamak, süresinde sonuçlandırarak istatistiki bilgileri kullanıcı amaçlarına uygun bir biçimde, uluslararası standartlarda yayımlamak. 6. Kamuoyu araĢtırmaları yapmak, diğer kuruluĢların bu konudaki çalıĢmalarına yardım etmek. B. Alt Yapının Kurulması ve GeliĢtirilmesi ile Ġlgili Görevleri: 7. Bilimsel araĢtırma ve teknikleri izlemek amacıyla ulusal ve uluslararası seminerler, konferanslar ve toplantılar düzenlemek. 8. Enstitü iĢlevlerini kamuoyuna duyurmak amacıyla ulusal ve uluslararası seminerler, konferanslar ve toplantılar düzenlemek. 9. Ekonomik, sosyal, kültürel konularda Türkiye istatistik alt yapısını oluĢturacak verileri kapsayan bir 'Bilgi Bankası' kurmak. 10. Bilgi Bankasının devamını sağlamak amacıyla, veri derleme, veri iĢleme teknolojisi ve dağıtma yöntemlerinde gerekli yenilikleri yapmak. 11. Ġstatistik tanım ve standartlarını tespit etmek, istatistik metodlarını geliĢtirmek, istatistik analiz ve etüdleri yapmak. 12. Enstitü'nün görev alanına giren konularda, Yükseköğretim kurumlarının görevleri saklı kalmak Ģartıyla, üniversite ve diğer eğitim kurumlarıyla iĢbirliği yaparak 'Ulusal ve Uluslararası Eğitim Merkezleri' kurmak. 13. Enstitü personeliyle, diğer kurum ve kuruluĢların elemanları için, kısa süreli istatistiklerle ilgili konularda 'Hizmetiçi Eğitimler' ile uzun süreli 'Ġhtisas Eğitimleri' yapmak, konferanslar ve seminerler düzenlemek. 14. Kamu kurum ve kuruluĢları ile özel idare, belediye ve diğer gerçek ve tüzel kiĢilerin istatistik çalıĢmalarına yardımcı olmak ve koordinasyonu sağlamak. 15. Ġstatistiklerin derlenmesinde ve düzenlenmesinde kamu ve özel kuruluĢların uygulamalarıyla ilgili ilkeleri tespit etmek . 16. Hangi kamu kuruluĢlarının, hangi konularda istatistik derleyip düzenleyeceklerini ilgili kurum ve kuruluĢlarla iĢbirliği yaparak kararlaĢtırmak. 17. Ġstatistik çalıĢmaları için gerekli olan; adres, hava fotoğrafı, harita, kroki ve benzeri belgeleri derlemek, bu konularda kamu kuruluĢlarıyla iĢbirliği yapmak. 18. Ġstatistik çalıĢmaları için gerekli olan; adres kütüğü, kayıt sitemi ve numaralama çalıĢmalarını düzenlemek ve bu konularda kamu kuruluĢlarıyla iĢbirliği yapmaktır. Elektrik ĠĢleri Etüt Ġdaresi Türkiye'yi elektriğe kavuĢturma planını ve bu plan içinde yer alan kuruluĢların ön projelerini hazırlamak üzere düzenlenen kanunla, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'na bağlı Kamu Ġktisadi TeĢebbüs'ü niteliğinde bir kurum olarak 24 Haziran 1935'te kuruldu. EĠE'nin görevleri; - Ülkemizin su kaynaklarını ve diğer enerji kaynaklarını etüt ederek elektrik enerjisi üretimine elveriĢli olanları saptamak, - Hidrolojik etütler ve jeoteknik araĢtırmalar yapmak, - Baraj ve HES tesislerinin istikĢaf (ön inceleme), master plan, fizibilite (yapılabilirlik) ve kesin proje www.kpss.6te.net 18
  • 19. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ aĢamalarından oluĢan mühendislik hizmetlerini yürütmek, - Yenilenebilir enerji kaynakları (güneĢ, rüzgar, jeotermal vb.) ile ilgili araĢtırma, etüt ve demonstrasyon çalıĢmaları yapmak, - Sanayi, konut ve ulaĢım sektörlerinde enerji tasarrufuna yönelik etütler, bilinçlendirme ve eğitim çalıĢmaları yapmak, - Enerji kaynaklarının rasyonel kullanımı ile ilgili çalıĢmaları yürütmek, - Hidroelektrik santralların inĢaat, iĢletme denetimi ve danıĢmanlık hizmetleri ile kamulaĢtırma iĢlemlerini yürütmek, - Görev ve uzmanlık alanı kapsamındaki etüt ve araĢtırma iĢlerini kurum ve kuruluĢlara ücreti karĢılığında yapmaktır. 14 haziran 1935 Etibank : KurtuluĢ SavaĢı'nın sonrasında yapılan Ġzmir Ġktisat Kongresi'nde alınan kararla madencilik önce özel Ģirketlere bırakılmıĢtır. Bu ilk dönemde yabancı sermayenin elindeki madencilikte herhangi bir ilerleme kaydedilemeyince bu alanda da ulusalcı politikaların uygulanması gündeme alınmıĢtır. Bundan sonra, Cumhuriyetin ilk yıllarında ulusal devlet politikaları ile madencilik sektöründe önemli geliĢmeler sağlanmıĢtır. 1933'te Petrol Arama ve ĠĢletme Ġdaresi, Altın Arama Ġdaresi kuruldu. 14 haziran 1935'te MTA ve etibank ve 24 Haziran 1935'te EĠE (Elektrik ĠĢleri Etüt Ġdaresi) kuruldu. Bu kurumlaĢma, enerji ve madencilik alanlarında nasıl bir bütünlüklü ulusal politikanın baĢlatıldığının göstergesi oldu. Özellikle MTA eliyle yapılan çalıĢmalar, ülkemiz açısından önem taĢımaktadır. 1935 yılında Maden Teknik ve Arama Enstitüsü'nün ve Etibank'ın kurulması bu politikaların baĢlangıcı olup yakın tarihimize kadar sürmüĢtür. Etibank'ta, aynı Ģekilde MTA verileri ile bu rezervlerin iĢletilmesi ve kamu yararına sunulması amacıyla kurulmuĢtur. Bu verilerin ıĢığında Etibank çeĢitli iĢletmelere baĢlamıĢ ve günümüzde bu iĢletmelerin büyük bölümü sürdürülmektedir. Metalurji ve madencilik alanında büyük hizmetlere imza atan Etibank kurĢun, bakır, alüminyum, krom, bor, gümüĢ ve elektrometalurji konularında oldukça yoğun yatırım ve üretimlerde bulunmuĢtur. MTA ve Etibank'ın kuruluĢ yıllarının sonrasında, 1930'lu yılların sonunda madencilik üretim alanındaki artıĢ hızı %30'ları geçmiĢtir. Bugün gelinen noktada bütün bu üretimleri sürdüren Etibank, bir holdinge dönüĢtürülerek 7 ayrı A.ġ. kurulmuĢ; bunlar ise birer birer özelleĢtirilmektedir. 19 ġubat 1932 Halkevleri: Halkın eğitimine ve kültürel geliĢmesine yardımcı olmak üzere 19 ġubat 1932'de kuruldu. Ankara'da yapılan açılıĢ töreninde Atatürk teĢebbüsün amacını Ģöyle açıkladı: "Gençlik, geliĢen ve yetiĢtiren bir çalıĢmanın içinde yaĢatılmalıdır. Millet, Ģuurlu, birbirini anlayan, birbirini seven, ideale bağlı bir halk kitlesi halinde teĢkilatlandırılmalıdır. En kuvvetli ders vasıtalarına yetiĢkin muallim olduklarına malik olmak kafi değildir. Halkı yetiĢtirmek, halkı bir kitle haline getirmek için ayrıca bir milli halk mesaisinin tanzimini ihmal etmemeliyiz." CHF (Cumhurieyt Halk Fırkası), 1931 Kogresinde parti tüzüğünün 72. Maddesi F fıkrasında parti idare heyetlerine Halkevi açma yetkisi verilmiĢtir. 19 ġubat 1932'de Ankara Halkevi ile birlikte toplam 14 Halkevi açılarak Halkevlerinin kültürel alandaki uzun koĢusu baĢlamıĢtır. CHF Genel Sekreterliğinde Halkevleri Bürosuna bağlı olarak çalıĢan Halkevleri dokuz kolda faaliyet göstermiĢlerdir. Dil, Edebiyat, Tarih, Güzel Sanatlar, Temsil (Tiyatro), Spor, Sosyal Yardım, Halk Dershaneleri ve Kurslar, Kütüphanecilik ve Yayın, Köycülük, Müze ve Sergi kollarında yetiĢkinlerin eğitimi, Halk Kültürünün açığa çıkarılması, derlenmesi ve korunması, halkın aydınlatılması, günlük yaĢamın modernleĢtirilmesi etkinliklerini yürüterek Türkiye'nin çağdaĢlaĢmasına katkıda bulunmuĢlardır Halkevleri etkinlikleri kısaca Ģöyle tanımlanabilir: - Halkevleri Vakfı aracılığı ile, Parasız Eğitim-Parasız Sağlık Ģiarı çerçevesinde yoksul öğrencilerin üniversiteye hazırlanması, ''Yeni YaĢamevi Projesi'' kapsamında yoksul mahallelerde okul öncesi çocukların zihinsel-bedensel eğitimi ve annelerin aydınlatılması, yoksul mahalle kadınlarına www.kpss.6te.net 19
  • 20. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ okuma-yazma öğretilmesi, - Kadınların kendi kimliklerine sahip olma ve özgürleĢmeleri önündeki engellerin çıkarılması ve yok edilmesini hedefleyen kadın çalıĢması, - Kitap-dergi yayıncılığı ile, bilgi-kültür üzerindeki baskı-kontrol mekanizmalarının kısmen de olsa kırılması, özgürce kültürel etkinlikler yapılacak Kültür Merkezi kurulma çalıĢması, - Halkevlerinin ve toplumsal muhalefet hareketlerinin etkiliklerinin belgeleneceği ve sunulacağı Video Belgeleme Merkezi, - Halkevleri ve Türkiye tarihine Halkevinden ve Halkevci bakıĢ açısından bakmayı ve kendi tarihine sahip çıkmayı hedefleyen Halkevleri Belgesel Filmi yapımı. 1951 yılında kuruluĢa tüzel kiĢilik kazandırmak ve bunun o tarihte muhalefete geçmiĢ olan C.H.P. ile iliĢkisini kesmek amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulan bir tasarı, tartıĢmalar sırasında mahiyet değiĢtirdi ve halkevlerinin kapatılmasını, her türlü menkul ve gayrimenkul varlıkların hazineye intikal ettirilmesini öngören 5830 sayılı kanun kabul edilerek gereği yerine getirildi. 22 Haziran 1935 Maden Tetkik Arama Enstitüsü (MTA) : Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra, kalkınma çabaları içerisinde madencilik konusu da ele alınmıĢ, yeraltı kaynaklarımızın devlet eliyle çıkarılması ve değerlendirilmesi amacıyla, 1933 yılında Ekonomi Bakanlığı'na bağlı "Petrol Arama ve ĠĢletme" ile "Altın Arama ve ĠĢletme Ġdaresi" adıyla iki bağımsız kurum kurulmuĢtur. Daha sonra madenlerimizin gerekli jeoloji ve madencilik yöntemleriyle sistemli olarak araĢtırılması, çıkartılması, daha iyi duruma getirilmesi, iĢletilmesi ve faaliyet konusuyla ilgili elemanları yetiĢtirmek amacıyla 22 Haziran 1935 tarihinde 2804 sayılı yasayla Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü kurulmuĢtur. Enstitü, kuruluĢ kanununa göre; yurdumuzun maden ve taĢ ocakları kaynaklarını aramak, bulmak ve iĢletmeye uygun olup olmadığını tespit amacıyla gerekli etütleri, kimyasal ve teknolojik analizleri yapmak ve sektöre mühendis, yardımcı personel ve kalifiye iĢçi yetiĢtirmekle görevlendirilmiĢtir. Bugün MTA, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına bağlı, tüzel kiĢiliğe sahip, özel hukuk hükümlerine tabi Kamu Ġktisadi TeĢebbüsü olarak çalıĢmalarını; Maden Arama Projeleri, jeoloji, jeofizik haritaları ve Bilimsel AraĢtırmalar, Harita Envanter ve Veri Bankaları, Hidrojeoloji Etütleri, Jeotermal Etütler, Jeokimya, Yerkabuğu araĢtırmaları, MTA Sismik-1, Diri Fay Sismotektonik Etütleri, Metropolitan Alanların Jeoloji Etütleri, Tip Mukaveleli Etütler ve Organize Sanayi Bölgeleri Yer Seçimi, Sondaj Karot Bankası AraĢtırmaları, Laboratuvar ve Teknolojik AraĢtırmalar ile ilgili Bilimsel Etütler, Ücretli ĠĢler, Yurtiçi ve Uluslararası Teknik ĠĢbirliği Projeleri konularına ağırlık vererek yürütmektedir. Ekim 1931 Merkez Bankası : Cumhuriyet'in ilk yıllarında siyasal yönetimin ana düĢüncesi, bir merkez bankası oluĢturmaktan çok, ulusal ticaret bankaları yaratmaktı. Bunun için 1924'te, önce Türkiye ĠĢ Bankası oluĢturuldu. 1925'te süresi dolacak Osmanlı Bankası'nın imtiyazı 1935'e değin uzatılmakla birlikte, yeni anlaĢmada hükümetin banknot çıkaracak bir merkez bankası kurabilmesi için kapı açık bırakıldı. Türk parasının değerindeki düĢüĢlere karĢı duyarlı olan Cumhuriyet yöneticileri 1926'da bir merkez bankası kurulması hazırlıklarını baĢlattı. Merkez Bankasının yolunu açmak için Türk parasının kıymetini koruma hakkında kanun çıkarıldı. Haziran 1930'da kabul edilen bir yasayla Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Ekim 1931'de 15 Milyon sermaye ile karma bir anonim Ģirket olarak kuruldu. Ocak 1932'de çalıĢmaya baĢladı. 27 Haziran 1928 Merkez Hıfzısıha Enstitüsü: Türkiye'de koruyucu hekimliğin gerektirdiği tahlil, kontrol, üretim ve araĢtırma görevlerini yürütmek üzere, Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığına bağlı olarak 27 Haziran 1928 yılında kuruldu. 1267 sayılı kanuna göre "Türkiye Cumhuriyeti Merkez Hıfzısıhha Müessesesi" adıyla çalıĢmaya baĢladı. www.kpss.6te.net 20
  • 21. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ 1920 Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı : Koruyucu ve tedavi edici hekimlik hizmetlerini düzenlemek, sosyal yardım çalıĢmalarını yürütmek, serbest hekimlik ve eczacılık faaliyetini denetlemek amacıyla kurulan Sıhhat ve Ġctimai Muavenet Vekaleti adı altında 1920'de kuruldu. 1945'te Anayasa terimlerinin TürkçeleĢtirme sırasında, adı Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı olarak değiĢtirildi. 19.04.1925 Sanayi ve Maadin Bankası :Cumhuriyetin ilk yıllarında benimsenen liberal ekonomi politikası doğrultusunda milli sanayinin kurulması bir hedef olarak benimsenmiĢ ve bu maksatla yapılan araĢtırmalarda; sermaye birikiminin yetersizliğinin yanı sıra, fertlerin Ģirket Ģeklinde iktisadi teĢebbüsler kurması hususunda da yeterli bir bilgi ve deneyime sahip olmadıkları görülmüĢtür. Bu nedenle, ülkede sürekli bir kalkınmanın, ancak devletin ekonomi alanında daha aktif bir rol alması yolu ile mümkün olabileceği anlaĢılmıĢtır. Diğer taraftan, ülkede bol miktarda bulunan ve mamul hale getirilemeyerek ihraç edilen hammaddelerin, daha sonra iĢlenmiĢ Ģekliyle ithal edildiği anlaĢılmıĢtır. Büyük sermaye ve teknik bilgi ile teçhiz edilmiĢ fabrikalar kurma ve devam ettirme zarureti, önce sanayi bankalarının kurulmasını gündeme getirmiĢ, bu maksatla ilk olarak 19.04.1925 tarihinde, 633 sayılı Kanun ile "Türkiye Sanayi ve Maadin Bankası" kurulmuĢtur. Banka, Osmanlı Ġmparatorluğu döneminde kurulmuĢ olan Feshane Yünlü Dokuma, Beykoz Deri ve Kundura ile Hereke ipekli ve Yünlü Dokuma Fabrikalarını devralarak iĢletmeye baĢlamıĢtır. Görevleri; kendisine devredilen devlet fabrikalarını, özel sektöre devredilinceye değin iĢletmek, özel sektörle ortaklıklar kurmak, tek baĢına ya da ortaklıkları aracılığıyla, maden ayrıcalığı almak ve bunları özel sektörle ortaklık yoluyla iĢletme ki sanayi ve madencilik alanlarında etkinlikte bulunan özel giriĢimcilere kredi açmak ve bankacılık iĢlemleri yapmaktır. 1933 Sümerbank: Sümerbank, tüzel kiĢiliği ve özel kanununda belirtilen sınırlar içinde muhtariyeti olan, sorumluluğu sermayesiyle sınırlı; sermayesinin tamamı devlete ait, iktisadi alanda ticari esaslara göre faaliyet göstermek üzere, özel hukuka tabi Ģekilde Sanayi Bakanlığına bağlı, Ġktisadi Devlet TeĢekkülü olarak 1933 yılında kuruldu. O dönem verimlilik ve karlılık ilkelerini göz önünde tutarak, imalat sanayii kurdu, iĢletmecilik, sınai mamullerini pazarlama, bankacılık iĢleriyle meĢgul oldu. 12 Temmuz 1932 Türk Dil Kurumu: Türk Dil Kurumu, Türk Dili Tetkik Cemiyeti adıyla Türkçe'nin incelenmesi, özleĢtirilmesi, geliĢtirilmesi amacıyla ve Atatürk'ün teĢviki ve himayesiyle, hepsi de milletvekili ve dönemin tanınmıĢ edebiyatçıları olan; Semih Rıfat, RuĢen EĢref (Ünaydın), Celal Sahir (Erozan), Yakup Kadri (Karaosmanoğlu) tarafından 12 Temmuz 1932'de kuruldu. 26 Eylül 1932'de Dolmabahçe Sarayında toplanan Birinci Türk Dil Kurultayı, kurumun çalıĢma programı olarak Ģu maddeleri tespit etti: 1.Türk dilinin baĢka dil aileleriyle karĢılaĢtırılması, 2.Türk dilinin tarihi ve karĢılaĢtırmalı gramerlerinin yazılması, 3.Anadolu ve Rumeli ağızlarından kelimelerin derlenmesi, Osmanlıca kelimelere Türkçe karĢılıklar bulunması, 4.Türkçe bir sözlük hazırlanması, 5.Kurumun organı olarak bir derginin yayımlanması, 6.Türk dili üstüne yazılmıĢ yerli ve yabancı eserlerin toplanması ve gerekenlerin çevrilmesi, 7.Terimlerin TürkçeleĢtirilmesi. Türk Dili Tetkik Cemiyetinin amacı; "Türk dilinin öz güzelliğini ve zenginliğini meydana çıkarmak, onu yeryüzü dilleri arasında değerine yaraĢır yüksekliğe eriĢtirmek" olarak tespit edilmiĢtir. Atatürk'ün sağlığında, 1932, 1934 ve 1936 yıllarında yapılan üç kurultayda hem Kurumun yönetim organları seçilmiĢ, hem dil politikası belirlenmiĢ, hem de bilimsel bildiriler sunulup tartıĢılmıĢtır. 1934'te yapılan kurultayda Cemiyetin adı, Türk Dili AraĢtırma Kurumu; 1936'daki kurultayda ise Türk Dil Kurumu olmuĢtur. Atatürk'ün kendisi de Türk dili üzerindeki yerli ve yabancı araĢtırmaları bizzat inceleyerek, dönemindeki bilginleri Türk dili üzerinde araĢtırmalar yapmaya yönlendirmiĢtir. Nitekim Türk dilinin en eski anıtları olan Göktürk (Runik) yazılı metinlerinin ilk iki cildi onun sağlığında yayımlanmıĢ; 1940'larda yayın hayatına çıkabilen Divanü Lügati't-Türk, Kutadgu Bilig gibi eserler üzerinde de yine onun sağlığında çalıĢılmaya baĢlanmıĢtır. Daha sonra birçok cilt hâlinde ortaya çıkacak olan www.kpss.6te.net 21
  • 22. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ Tarama ve Derleme Sözlüğü'yle ilgili çalıĢmalar da Atatürk'ün sağlığında baĢlamıĢtır. Tarama Sözlüğü, 13. yüzyılda baĢlayan Batı Türkçesinin eski eserlerinin taranmasıyla; Derleme Sözlüğü, Anadolu ağızlarında kullanılan kelimelerin derlenmesiyle oluĢturulmuĢ büyük sözlüklerdir. ÇağdaĢ Türkçenin grameri, sözlüğü, imlâsı ve terimleriyle ilgili çalıĢmalar da Atatürk tarafından ilgiyle izlenmiĢtir. Atatürk, ölümünden kısa bir süre önce yazdığı vasiyetname ile mal varlığını Türk Dil Kurumu ile Türk Tarih Kurumuna bırakmıĢtır. Bu iki kurumun bütçesi bugün de Atatürk'ün mirasından karĢılanmaktadır. Atatürk, 1 Kasım 1936'da Türkiye Büyük Millet Meclisinin V. dönem 2. yasama yılını açıĢ konuĢmasında Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumunun geleceği ile ilgili dileklerini Ģu sözlerle dile getirmiĢti: "BaĢlarında değerli Eğitim Bakanımız bulunan, Türk Tarih Kurumu ile Türk Dil Kurumunun her gün yeni gerçek ufuklar açan, ciddî ve aralıksız çalıĢmalarını övgü ile anmak isterim. Bu iki ulusal kurumun, tarihimizin ve dilimizin, karanlıklar içinde unutulmuĢ derinliklerini ve dünya kültüründe baĢlangıcı temsil ettiklerini, kabul edilebilir bilimsel belgelerle ortaya koydukça, yalnız Türk Ulusu'nun değil, bütün bilim dünyasının ilgisini ve uyanmasını sağlayan, kutsal bir görev yapmakta olduklarını güvenle söyleyebilirim. Tarih Kurumunun Alacahöyük'te yaptığı kazılar sonucunda, ortaya çıkardığı beĢ bin beĢ yüz yıllık maddî Türk tarih belgeleri, dünya kültür tarihinin yeni baĢtan incelenmesini ve derinleĢtirilmesini gerektirecektir. Birçok Avrupalı bilim adamının katılması ile toplanan son Dil Kurultayının aydınlık sonuçlarını görmekle çok mutluyum. Bu ulusal kurumların az zaman içinde ulusal akademilere dönüĢmesini dilerim. Bunun için, çalıĢkan tarih, dil ve bilim adamlarımızın, bilim dünyasınca tanınacak orijinal eserlerini görmekle mutlu olmanızı dilerim." Atatürk'ün bu dileği dikkate alınarak her iki kurum da böylece akademik bir yapıya kavuĢturulmuĢtur Türk KuĢu: Daha 1930'larda "Ġstikbal Göklerdedir" diyen Atatürk havacılığa gereken büyük önem ve değeri vermesini bilmiĢti. Havacılığın bir spor dalı olarak benimsenmesi ve Türk gençleri arasında yerleĢmesini yürekten arzulayan Atatürk "Türk KuĢu" nun kuruluĢunda olduğu gibi çalıĢmalarında da verdiği emir ve direktiflerle baĢrolü oynamıĢtı. Türk KuĢu'nu sıcak bir ilgi ve yürekten bir muhabbetle destekleyen Atatürk manevi kızı olan Sabiha Gökçen'i de Türk havacılığına kazandıran kiĢi olmuĢtu. Sabiha Gökçen yalnız sivil havacılık ve havacılık sporunda değil, askeri havacılık alanında da uluslararası üne ve değere sahip bir havacı olmuĢtu. Atatürk, genç ve yetenekli Türk havacılarının havacılık sporunda geliĢmelerini sağlamak amacıyla yurt dıĢına gönderilip orada ihtisas yapmaları arzulanmıĢtı. Onun emir ve direktifleriyle baĢta Sabiha Gökçen olmak üzere bazı Türk havacıları 1935 yılı Temmuz ayında Sovyetler Birliğindeki "Koktobel Planör Okulu" na giderek orada bu spor dalı üzerindeki bilgilerini kuvvetlendirip tecrübelerini arttırmıĢlardır. Bu uzman planörcüler yurda dönüĢlerinde "Türk KuĢu" kadrosunda öğretmen olarak görev almıĢlar ve bildiklerini ve öğrendiklerini genç havacı kuĢaklara öğretmiĢlerdir. "Türk KuĢu" 1935 yılından beri Atatürk'ün Türk sporundaki en büyük yadigarı olan havacılık sporu yolundaki çalıĢmalarını sürdürmekte, planörcülük ve havacılığın yanı sıra paraĢütçülük alanında da büyük iĢler baĢarmaktadır. 15 Nisan 1931 Türk Tarih Kurumu : Türk Ulusu'nun büyüklüğüne ve üstün uygarlık yeteneklerine içten inanmıĢ olan Atatürk, onu en uygar milletlerin düzeyine çıkarmak için önce tarihini bilmesi ve bunun içinde onu ilk kaynaklardan kendisinin araĢtırarak öğrenmesi gerektiğine inanıyordu. Atatürk'ün direktifleriyle, Türk Tarihini bilimin en yeni verilerine dayanarak yeniden incelemek ve Türkiye'nin dünya medeniyetine olan katkısını meydana çıkarmak amacıyla 16 üye tarafından, 15 Nisan 1931' de "Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti" adı altında Türk Ocakları Merkez Heyetine bağlı olarak kurulan Kurum, 3 Ekim 1935'te Türk Tarih Kurumu adını almıĢtır. Atatürk'ün kurucusu ve koruyucusu olduğu Türk Tarih Kurumu'nun amacı; Türk Tarihi ile www.kpss.6te.net 22
  • 23. KPSS BİLGİ İLETİ LİSTELERİ Türkiye Tarihini ve bunlarla ilgili konuları incelemek ve elde edilen sonuçları her türlü yollarla yaymaktır. Kurum bu amaçlarını gerçekleĢtirmek için anma törenleri, konferanslar, seminerler, kongreler düzenler, kazılar yaptırır, Türk ve Türkiye Tarihine ait kitaplar yayınlar. Kurum, yeni buluĢları ve bilimsel konuları tartıĢmak üzere, geleneksel duruma gelen ve günümüze dek aralıklarla toplanan Türk Tarih Kongreleri düzenlemektedir. Ġlk iki kongre Atatürk'ün koruyucu baĢkanlığında yapılmıĢtır. Atatürk, yaĢamının son günlerine dek Kurum'un çalıĢmalarına kendisi önderlik etmiĢ, çalıĢma planını kendisi çizmiĢtir. Türk ve Türkiye Tarihini aydınlatacak araĢtırmacılara yol gösterici nitelikte aĢağıdaki direktifleri vermiĢtir: ".... Tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir, yazan yapana sadık kalmazsa, değiĢmeyen hakikat insanlığı ĢaĢırtacak bir mahiyet alır." "Biz daima hakikat arayan ve onu buldukça ve bulduğumuza kani oldukça ifadeye cüret gösteren adamlar olmalıyız." Kurum belli baĢlı dünya bilim kurumlarına üyedir ve 220'den fazla akademi, üniversite ve bilim kuruluĢuyla kitap ve dergi değiĢimi yapar. Atatürk, Türk Tarih Kurumu'nun daha çok bir akademi niteliği taĢımasını, üye sayısının sınırlı tutulmasını istemiĢtir. 16 üye ile kurulan kurum, daha sonra üye sayısını 41 ile sınırlandırmıĢtır. Kurum üyeleri Eskiçağ, Ortaçağ ve Yeniçağ adları altında üç uzmanlık koluna ayrılarak çalıĢmaktadır. Türkiye Cumuriyeti Ziraat Bankası : Türkiye Cumuriyeti Ziraat Bankası'nın temelini 1863'te tarımsal kredileri düzenleme giriĢimlerine baĢlayan NiĢ Valisi Midhat PaĢa attı. Midhat PaĢa'nın Rusçuk kasabasının Pirot köyünde kurduğu bir tür tarım kredi kooperatifi olan Memleket Sandığı uygulaması 1867'den sonra resmi nitelik kazandı ve yaygınlaĢtı. 1883'ten sonra aĢar vergisine yapılan %10 oranındaki "Menafi Hissesi" zammı sandıklara gelir olarak bağlandı. Böylece Menafi Sandıkları adını alan kurum 1888'de merkezi Ġstanbul'da bulunan, 10 milyon Osmanlı lirası sermayeli Ziraat Bankası'na dönüĢtürüldü. 1914'te bankanın yapısında ve çalıĢma ilkelerinde yapılan yeni düzenlemeler, 1916'da yasallaĢtı. ġube sayısı 1923'te hızla artarak, 316'yı bulan banka Cumhuriyet dönemine aktarılan en köklü ve yaygın mali kuruluĢ oldu. Cumhuriyet yönetimi 1924'te bir yasayla bankayı bir devlet kurumu olmaktan çıkarıp 30 milyon lira sermayeli bir anonim Ģirkete dönüĢtürdü; etkinliklerini tarım dıĢına da taĢırarak her türlü bankacılık iĢleminde bulunma yetkisi tanıdı. 1926'da bankanın adına Türkiye sözcüğünü eklendi. 1937'de çıkarılan Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası kanunuyla kendi yasası dıĢında özel hukuk hükümlerine bağlı, tüzel kiĢiliği olan bir devlet kuruluĢuna dönüĢtü. 19.4.1923 Türkiye ġeker Fabrikaları : ġeker Fabrikaları kurma teĢebbüslerinin gerçekleĢebilmesi ancak, Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet döneminin sağladığı geniĢ imkanlar sayesinde olabilmiĢtir. Bu istikametteki ilk ciddi teĢebbüs UĢak'lı Molla Ömeroğlu Nuri (ġeker) adında bir çiftçi tarafından baĢlatılmıĢtır. UĢak'ta mahalli birçok müteĢebbisin iĢtiraki ile 19.4.1923 tarihinde 600.000 TL sermaye ile kurulan "UĢak Terakki Ziraat T.A.ġ." 6.11.1925 tarihinde ilk ġeker Fabrikasının temelini atmıĢ ve fabrika 17.12.1926 tarihinde iĢletmeye açılmıĢtır. UĢak'ta ġeker Fabrikası kurma çalıĢmaları devam ederken yine aynı yıllarda Ġstanbul'da da özel Ģahısların ve bazı milli bankaların iĢtiraki ile 14.6.1925 'de 500.000 TL sermayeli "Ġstanbul ve Trakya ġeker Fabrikaları T.A.ġ." kurulmuĢtur. 22.Aralık.1925 tarihinde Alpullu ġeker Fabrikasının temeli atılarak onbir ayda fabrikanın montajı bitirilmiĢ ve 26.11.1926 tarihinde fabrika iĢletmeye açılarak ilk Türk Ģekerini üretmiĢtir. 1933 yılına kadar ülkemizin Ģeker ihtiyacı bu iki fabrikanın üretimi ile kısmen karĢılanmıĢtır. Bu iki fabrika ile pancar tarımında ve Ģeker fabrikası iĢletmesinde hayli tecrübeler edinilmiĢ olduğundan yeni Ģeker fabrikaları kurulması gerekli görülmüĢtür. Uluslararası Ġzmir Fuarı : Atatürk'ün talimatı ile Cumhuriyet'in ilanından 8 ay önce 17 ġubat 1923'te Ġzmir'de toplanan Birinci Türkiye Ġktisat Kongresi, Ġzmir Enternasyonal Fuarı'nın kurulması www.kpss.6te.net 23