SlideShare une entreprise Scribd logo
1  sur  4
Télécharger pour lire hors ligne
Şeyh Ahmed Yasin

31.03.2009 - 09:22:27

Dr. Nizar REYYAN



Bu sevgili vatanda yaşayan küçük çocuklardık, nemli, tatlı ülkeleri düşler, ninelerin dedelerin onlar
hakkında anlattıkları hikayelere sevdalanır, dedemizin eşeğini ve devesini sever, Askalan’daki güzel
zambak kokusunu içimize çeker, üzüm ve incir yazında minareye çıkar, hasat sonbaharında
babalarımızla Filistin’in ay ışığı altında bağdaş kurardık.

Küçüktük ama vatan Yafa portakalı çiçeği kokusundan daha güzel kokulu ve sabah incir toplamaktan
daha nemliydi.

Biz küçüktük ve vatan büyük çok büyük, bu zalim ve güçlü dünyadaki her şeyden daha büyüktü. Biz,
onu en büyük ve en tatlı vatan sandık. Vatanımız Yafa’da, Yafa gibi topraklarda gelinler güneşi
kucaklar mı? Vatanımız Askalan insanlara Selahaddin’i hatırlatır mı? Vatanımız Bisan’da toynaklar
Mute ve Yermuk atlarına koku sürerler, sabah olunca Üsame Bin Zeyd zalimlerin mezarı olan vatanımız
Akka’yı kıskanırdı. Vatan… Mültecilerin gözünde vatana denk hiçbir şey yoktu.

Ey Filistin! Bizler küçüktük, dünyanın başka yerlerindeki küçükler gibi değildik, yaraları eski ahlara
uyandık bir gün. Bütün şeker kamışlarından daha tatlı Cabiye kamışı, haç işaretinin çarmıha
gerilmesinden önce zeytin yağı veren zeytin... Mülteci kamplarında hayal dünyasının parlak renkleriyle
vatanın resmini kiremitler üzerine nakşederdik.

Küçüktük ey Filistin! Ey bütün Müslümanların ruhu, sevgilisi! Ey sevgili! Biz seni sağ salim, nimetler
içinde, güvenli ve şerefli bir şekilde göreceğimiz saati düşlerdik. Ama aniden her yeri karanlık sardı.
Bütün ağırlığıyla küçük kalplerin üzerine çörekleniyor. Havan topları bir kez daha birliğimizi dağıtıyor,
kalpleri lime lime ediyor. Kampların mezarlıklarında ölümü en koyu rengiyle gördük. Her gün mezara
gidip sevdiklerimizin ağızlarından dökülen son sözleri oraya kazımayı alışkanlık edindik: Size vasiyetim
cansız bedenimi vatanıma götürün. Beni vatanıma götürün.

İnsanlar yeniden parçalandı ve yeni bir felaketle dağıldılar. 48 ve 67’de iki felaketle karşılaştık. Ahlar
yükselip uzaktan Kızılhaç’ın taşıdığı mesajlarla birleşti. İnsanlar camide toplanır, seslenici seslenir,
sonra insanlar silkelenir. Hüzünler, inlemeler…

Abbas mescidinde İmam Yasin, etrafındaki küçük çocukların kulaklarına fısıldıyor: Allah’a yemin olsun.
Tek bir silahımız olduğunda onları öldüreceğiz. Kalpler titriyor. Zira Yahudi’yle karşılaşmayı düşünmek
korku verici. Yahudilerin resmi küçük zihinlerde Deyr Yasin gününde kanla karışmış karanlık olarak
çizildi. Yahudilerle savaşıyor muyuz?

Yasin devam ediyor: Yahudiler ve biz bu nesil üzerine kavga ediyoruz. Ya Yahudiler onu bizden
alacaklar ya da biz onu Yahudilerin elinden kurtaracağız. İmamımız Yasin savaş ilan etti.

6 gün savaşında galip gelen devlet İsrail, minaresi yakılmış Mescid-i Aksa’nın alanında şarkı söylemeye
başladı: Muhammed öldü, yerine kızları bıraktı. Bu şarkıyı Moshe Dayan ve askerleri Mescid-i Aksa ile
Kubbetü’s Sahra arasında kalan alanda söylüyor. Hz Ömer’in elbisesiyle temizlediği yerlerde şampanya
kadehleri devriliyor.

Bütün savaşlar gibi bir savaştı. Bir Yahudi, Yahudi bayramında hediye olarak dar sokakların başlarına
içki döküyor. Kadınlar yün elbiseler giyiyorlar. İçki, çıplaklı, kahvehaneler ve yenilgi.

Ve nesil üzerine çatışma başlıyor. İmam Yasin ve beraberinde ona inanmış bir azınlıkla meyhane
açılması, Mescid inşasına engel olunması, kahvehanelerin çoğalması, Nasr, Cela, Amir ve Samir
sinemalarının kurulması, ilkokul çocuklarının elinde dolaşan ahlaksız resimlerin basılması ve yeni nesil
için Yahudi pazarında ve vatanımızın çıplaklar kulübüyle kirletilmiş sahillerinde hizmetçi olarak çalışma
kapılarının açılması arasındaki çatışma.

Büyük bir savaştı. Şeyh savaştaydı. Onunla beraber evlerin aralarına girip araştıracağımıza ve
Yahudilerin yükselttiklerini mahvedeceğimize inanmış salih davetçiler vardı.

İmam Allah’ın evlerinde amber, misk ve gül ekmeye başladı. Tohumları saçıyor sonra onları terbiye
ediyor. Öğrencilerinden birinin bisikletiyle onu evlere ve sokaklara iletiyor. Birini ziyaret ediyor
ötekinin sırtını sıvazlıyor, Cebaliya’da fısıldıyor, Refah ve sahilde sesleniyor, Ümmü Nur ve Bi’ri Seba’ya
gidiyor orada bir birim oluşturup öğrencilere namazı öğretiyor. Samir vatandan ve onu övgüden yana
hiçbir şey bilmeyen ders kitaplarını bir kenara atıyor.

Nesil üzerine kavga büyüktü. Kur’an tilaveti için mescidin içinde bölüm açıyor, Filistinli çocuklara Enfal
suresini nasıl okuyacaklarını öğretiyor, onlara surenin resme dönüşeceği, resmin büyüyüp dünyanın
her yerine ulaşacağı hatta Felluce halkının şöyle tezahürat yapacağı vaadini veriyor: “Ey Hamas! Dert
etme.” Genç kızlar taşlarını Şeyh Ahmet Yasin’in resmiyle süslediler.

Ahmet Yasin’in kim olduğunu bilmemen ayıp olur oğlum. İmamla birlikte olmaman ayıp olur. Onun
arkasında yürümemen, onun sandalyesini ümmetin tezahürat sembolü yapmaman gaflet olur.
Döneceğiz… Döneceğiz… Muhakkak ki döneceğiz…

Şeyhim; belki kökler ıslanmıştır ve belki senin istirahat etme vaktin gelmiştir. Ölünceye kadar bir an
bile bırakmadan ümmetin derdini taşıdın. Kararlı olmayı öğrettin, izinleri sevmezdin. Gecenin namaz
ve dua ederek mücahitler, gündüzün de oruçlular ve zikir için bir okul olduğunu öğrettin. Ezanın
dışında söz söylediğimizde ne kadar kızar ve ezan esnasında Allah-u Ekber sözünden başka sözler
fısıldadığımızda azarlardın.

Şeyhim Ahmet Yasin! Hala gözündeki umut ışığını görüyorum. Hala zaferin ve aydınlığın bir gün
geleceğini biliyorum. Nasıl da bizi ümitle dolduruyor, bıkkınlıktan koruyor ve yola devam etmeye
çağırıyordun. Şöyle derdin: “Başlangıç zordur. Ondan sonra insanlar rota ve yol üzerinde yürümeye
devam ederler.”

Şeyhim! Bize her daim canlı kalmayı öğrettin. Neslin Allah’a döndüğü yerde Filistin’in bize döneceğini
öğrettin. Mescit ve okul yapmaya, bütün insanlara tebessüm ve müsamahayla yaklaşmaya çağırdın.

Bugün sen rabbinin katında hayat sürerken biz öğrendik. Öğrendik ey kalplerin sevgilisi! Ey neredeyse
yağı ateş değmeden tutuşacak olan zeytin! Ateş ona değdi ve bu ülkeyi terk etmeleri için işgalcileri
yakan bir alev oldu. Ülkemizde yabancılara ve kargalara yer yok. Burası bizim vatanımız.

* Hamas'ın şehid liderlerinden Dr. Nizar Reyyan'ın Şeyh Ahmed Yasin'in şehadetinden sonra
kaleme aldığı bu makale, Gülşen Topçu tarafından İsra Haber için tercüme edilmiştir.
Kaynak:

Yazdırma Tarihi:
31.03.2009 - 14:55:18

isra haber
www.israhaber.com

Contenu connexe

Plus de haber

Resimlerle Bebek Bakımı
Resimlerle Bebek BakımıResimlerle Bebek Bakımı
Resimlerle Bebek Bakımıhaber
 
II. Abdulhamidin islam birliği siyaseti
II. Abdulhamidin islam birliği siyasetiII. Abdulhamidin islam birliği siyaseti
II. Abdulhamidin islam birliği siyasetihaber
 
Safranbolu
SafranboluSafranbolu
Safranboluhaber
 
Şadiye OsmanoğLu Babam Abdulhamid Saray Ve Sürgün Yılları
Şadiye OsmanoğLu Babam Abdulhamid Saray Ve Sürgün YıllarıŞadiye OsmanoğLu Babam Abdulhamid Saray Ve Sürgün Yılları
Şadiye OsmanoğLu Babam Abdulhamid Saray Ve Sürgün Yıllarıhaber
 
Hanzala Naci El Ali
Hanzala Naci El AliHanzala Naci El Ali
Hanzala Naci El Alihaber
 
Gaza Cartoons
Gaza CartoonsGaza Cartoons
Gaza Cartoonshaber
 
Adem Dergisi
Adem DergisiAdem Dergisi
Adem Dergisihaber
 
Aid Al Adha
Aid Al AdhaAid Al Adha
Aid Al Adhahaber
 
What Do Muslims Believe About Allah
What Do Muslims Believe About AllahWhat Do Muslims Believe About Allah
What Do Muslims Believe About Allahhaber
 
What Is The Purpose Of Life
What Is The Purpose Of LifeWhat Is The Purpose Of Life
What Is The Purpose Of Lifehaber
 
Kur’An Ve SüNnette Aile BirliğInin Korunmasi
Kur’An Ve SüNnette Aile BirliğInin KorunmasiKur’An Ve SüNnette Aile BirliğInin Korunmasi
Kur’An Ve SüNnette Aile BirliğInin Korunmasihaber
 
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 1 100
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 1 100Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 1 100
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 1 100haber
 
Miracle Of Kaaba
Miracle Of KaabaMiracle Of Kaaba
Miracle Of Kaabahaber
 
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 301 428
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 301 428Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 301 428
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 301 428haber
 
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 201 300
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 201 300Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 201 300
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 201 300haber
 
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 101 200
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 101 200Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 101 200
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 101 200haber
 
Yehova Sahitleri Kimdir
Yehova Sahitleri KimdirYehova Sahitleri Kimdir
Yehova Sahitleri Kimdirhaber
 
Kendi Dilinden Doğu ve Güneydoğu Anadolu Yoksulluk ve Sosyal Durum Raporu
Kendi Dilinden Doğu ve Güneydoğu Anadolu Yoksulluk ve Sosyal Durum RaporuKendi Dilinden Doğu ve Güneydoğu Anadolu Yoksulluk ve Sosyal Durum Raporu
Kendi Dilinden Doğu ve Güneydoğu Anadolu Yoksulluk ve Sosyal Durum Raporuhaber
 
FROM PAST TO PRESENT PALESTINIAN MATTER
FROM PAST TO PRESENT PALESTINIAN MATTERFROM PAST TO PRESENT PALESTINIAN MATTER
FROM PAST TO PRESENT PALESTINIAN MATTERhaber
 
Sevgili Peygamberimiz
Sevgili PeygamberimizSevgili Peygamberimiz
Sevgili Peygamberimizhaber
 

Plus de haber (20)

Resimlerle Bebek Bakımı
Resimlerle Bebek BakımıResimlerle Bebek Bakımı
Resimlerle Bebek Bakımı
 
II. Abdulhamidin islam birliği siyaseti
II. Abdulhamidin islam birliği siyasetiII. Abdulhamidin islam birliği siyaseti
II. Abdulhamidin islam birliği siyaseti
 
Safranbolu
SafranboluSafranbolu
Safranbolu
 
Şadiye OsmanoğLu Babam Abdulhamid Saray Ve Sürgün Yılları
Şadiye OsmanoğLu Babam Abdulhamid Saray Ve Sürgün YıllarıŞadiye OsmanoğLu Babam Abdulhamid Saray Ve Sürgün Yılları
Şadiye OsmanoğLu Babam Abdulhamid Saray Ve Sürgün Yılları
 
Hanzala Naci El Ali
Hanzala Naci El AliHanzala Naci El Ali
Hanzala Naci El Ali
 
Gaza Cartoons
Gaza CartoonsGaza Cartoons
Gaza Cartoons
 
Adem Dergisi
Adem DergisiAdem Dergisi
Adem Dergisi
 
Aid Al Adha
Aid Al AdhaAid Al Adha
Aid Al Adha
 
What Do Muslims Believe About Allah
What Do Muslims Believe About AllahWhat Do Muslims Believe About Allah
What Do Muslims Believe About Allah
 
What Is The Purpose Of Life
What Is The Purpose Of LifeWhat Is The Purpose Of Life
What Is The Purpose Of Life
 
Kur’An Ve SüNnette Aile BirliğInin Korunmasi
Kur’An Ve SüNnette Aile BirliğInin KorunmasiKur’An Ve SüNnette Aile BirliğInin Korunmasi
Kur’An Ve SüNnette Aile BirliğInin Korunmasi
 
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 1 100
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 1 100Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 1 100
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 1 100
 
Miracle Of Kaaba
Miracle Of KaabaMiracle Of Kaaba
Miracle Of Kaaba
 
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 301 428
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 301 428Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 301 428
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 301 428
 
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 201 300
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 201 300Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 201 300
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 201 300
 
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 101 200
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 101 200Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 101 200
Kuran Ve SüNnette Evlilik Dr Muhammed Ebun Nur 101 200
 
Yehova Sahitleri Kimdir
Yehova Sahitleri KimdirYehova Sahitleri Kimdir
Yehova Sahitleri Kimdir
 
Kendi Dilinden Doğu ve Güneydoğu Anadolu Yoksulluk ve Sosyal Durum Raporu
Kendi Dilinden Doğu ve Güneydoğu Anadolu Yoksulluk ve Sosyal Durum RaporuKendi Dilinden Doğu ve Güneydoğu Anadolu Yoksulluk ve Sosyal Durum Raporu
Kendi Dilinden Doğu ve Güneydoğu Anadolu Yoksulluk ve Sosyal Durum Raporu
 
FROM PAST TO PRESENT PALESTINIAN MATTER
FROM PAST TO PRESENT PALESTINIAN MATTERFROM PAST TO PRESENT PALESTINIAN MATTER
FROM PAST TO PRESENT PALESTINIAN MATTER
 
Sevgili Peygamberimiz
Sevgili PeygamberimizSevgili Peygamberimiz
Sevgili Peygamberimiz
 

Şeyh Ahmed Yasin

  • 1. Şeyh Ahmed Yasin 31.03.2009 - 09:22:27 Dr. Nizar REYYAN Bu sevgili vatanda yaşayan küçük çocuklardık, nemli, tatlı ülkeleri düşler, ninelerin dedelerin onlar hakkında anlattıkları hikayelere sevdalanır, dedemizin eşeğini ve devesini sever, Askalan’daki güzel zambak kokusunu içimize çeker, üzüm ve incir yazında minareye çıkar, hasat sonbaharında babalarımızla Filistin’in ay ışığı altında bağdaş kurardık. Küçüktük ama vatan Yafa portakalı çiçeği kokusundan daha güzel kokulu ve sabah incir toplamaktan daha nemliydi. Biz küçüktük ve vatan büyük çok büyük, bu zalim ve güçlü dünyadaki her şeyden daha büyüktü. Biz, onu en büyük ve en tatlı vatan sandık. Vatanımız Yafa’da, Yafa gibi topraklarda gelinler güneşi kucaklar mı? Vatanımız Askalan insanlara Selahaddin’i hatırlatır mı? Vatanımız Bisan’da toynaklar Mute ve Yermuk atlarına koku sürerler, sabah olunca Üsame Bin Zeyd zalimlerin mezarı olan vatanımız Akka’yı kıskanırdı. Vatan… Mültecilerin gözünde vatana denk hiçbir şey yoktu. Ey Filistin! Bizler küçüktük, dünyanın başka yerlerindeki küçükler gibi değildik, yaraları eski ahlara uyandık bir gün. Bütün şeker kamışlarından daha tatlı Cabiye kamışı, haç işaretinin çarmıha gerilmesinden önce zeytin yağı veren zeytin... Mülteci kamplarında hayal dünyasının parlak renkleriyle vatanın resmini kiremitler üzerine nakşederdik. Küçüktük ey Filistin! Ey bütün Müslümanların ruhu, sevgilisi! Ey sevgili! Biz seni sağ salim, nimetler içinde, güvenli ve şerefli bir şekilde göreceğimiz saati düşlerdik. Ama aniden her yeri karanlık sardı. Bütün ağırlığıyla küçük kalplerin üzerine çörekleniyor. Havan topları bir kez daha birliğimizi dağıtıyor, kalpleri lime lime ediyor. Kampların mezarlıklarında ölümü en koyu rengiyle gördük. Her gün mezara gidip sevdiklerimizin ağızlarından dökülen son sözleri oraya kazımayı alışkanlık edindik: Size vasiyetim
  • 2. cansız bedenimi vatanıma götürün. Beni vatanıma götürün. İnsanlar yeniden parçalandı ve yeni bir felaketle dağıldılar. 48 ve 67’de iki felaketle karşılaştık. Ahlar yükselip uzaktan Kızılhaç’ın taşıdığı mesajlarla birleşti. İnsanlar camide toplanır, seslenici seslenir, sonra insanlar silkelenir. Hüzünler, inlemeler… Abbas mescidinde İmam Yasin, etrafındaki küçük çocukların kulaklarına fısıldıyor: Allah’a yemin olsun. Tek bir silahımız olduğunda onları öldüreceğiz. Kalpler titriyor. Zira Yahudi’yle karşılaşmayı düşünmek korku verici. Yahudilerin resmi küçük zihinlerde Deyr Yasin gününde kanla karışmış karanlık olarak çizildi. Yahudilerle savaşıyor muyuz? Yasin devam ediyor: Yahudiler ve biz bu nesil üzerine kavga ediyoruz. Ya Yahudiler onu bizden alacaklar ya da biz onu Yahudilerin elinden kurtaracağız. İmamımız Yasin savaş ilan etti. 6 gün savaşında galip gelen devlet İsrail, minaresi yakılmış Mescid-i Aksa’nın alanında şarkı söylemeye başladı: Muhammed öldü, yerine kızları bıraktı. Bu şarkıyı Moshe Dayan ve askerleri Mescid-i Aksa ile Kubbetü’s Sahra arasında kalan alanda söylüyor. Hz Ömer’in elbisesiyle temizlediği yerlerde şampanya kadehleri devriliyor. Bütün savaşlar gibi bir savaştı. Bir Yahudi, Yahudi bayramında hediye olarak dar sokakların başlarına içki döküyor. Kadınlar yün elbiseler giyiyorlar. İçki, çıplaklı, kahvehaneler ve yenilgi. Ve nesil üzerine çatışma başlıyor. İmam Yasin ve beraberinde ona inanmış bir azınlıkla meyhane açılması, Mescid inşasına engel olunması, kahvehanelerin çoğalması, Nasr, Cela, Amir ve Samir sinemalarının kurulması, ilkokul çocuklarının elinde dolaşan ahlaksız resimlerin basılması ve yeni nesil için Yahudi pazarında ve vatanımızın çıplaklar kulübüyle kirletilmiş sahillerinde hizmetçi olarak çalışma kapılarının açılması arasındaki çatışma. Büyük bir savaştı. Şeyh savaştaydı. Onunla beraber evlerin aralarına girip araştıracağımıza ve Yahudilerin yükselttiklerini mahvedeceğimize inanmış salih davetçiler vardı. İmam Allah’ın evlerinde amber, misk ve gül ekmeye başladı. Tohumları saçıyor sonra onları terbiye ediyor. Öğrencilerinden birinin bisikletiyle onu evlere ve sokaklara iletiyor. Birini ziyaret ediyor
  • 3. ötekinin sırtını sıvazlıyor, Cebaliya’da fısıldıyor, Refah ve sahilde sesleniyor, Ümmü Nur ve Bi’ri Seba’ya gidiyor orada bir birim oluşturup öğrencilere namazı öğretiyor. Samir vatandan ve onu övgüden yana hiçbir şey bilmeyen ders kitaplarını bir kenara atıyor. Nesil üzerine kavga büyüktü. Kur’an tilaveti için mescidin içinde bölüm açıyor, Filistinli çocuklara Enfal suresini nasıl okuyacaklarını öğretiyor, onlara surenin resme dönüşeceği, resmin büyüyüp dünyanın her yerine ulaşacağı hatta Felluce halkının şöyle tezahürat yapacağı vaadini veriyor: “Ey Hamas! Dert etme.” Genç kızlar taşlarını Şeyh Ahmet Yasin’in resmiyle süslediler. Ahmet Yasin’in kim olduğunu bilmemen ayıp olur oğlum. İmamla birlikte olmaman ayıp olur. Onun arkasında yürümemen, onun sandalyesini ümmetin tezahürat sembolü yapmaman gaflet olur. Döneceğiz… Döneceğiz… Muhakkak ki döneceğiz… Şeyhim; belki kökler ıslanmıştır ve belki senin istirahat etme vaktin gelmiştir. Ölünceye kadar bir an bile bırakmadan ümmetin derdini taşıdın. Kararlı olmayı öğrettin, izinleri sevmezdin. Gecenin namaz ve dua ederek mücahitler, gündüzün de oruçlular ve zikir için bir okul olduğunu öğrettin. Ezanın dışında söz söylediğimizde ne kadar kızar ve ezan esnasında Allah-u Ekber sözünden başka sözler fısıldadığımızda azarlardın. Şeyhim Ahmet Yasin! Hala gözündeki umut ışığını görüyorum. Hala zaferin ve aydınlığın bir gün geleceğini biliyorum. Nasıl da bizi ümitle dolduruyor, bıkkınlıktan koruyor ve yola devam etmeye çağırıyordun. Şöyle derdin: “Başlangıç zordur. Ondan sonra insanlar rota ve yol üzerinde yürümeye devam ederler.” Şeyhim! Bize her daim canlı kalmayı öğrettin. Neslin Allah’a döndüğü yerde Filistin’in bize döneceğini öğrettin. Mescit ve okul yapmaya, bütün insanlara tebessüm ve müsamahayla yaklaşmaya çağırdın. Bugün sen rabbinin katında hayat sürerken biz öğrendik. Öğrendik ey kalplerin sevgilisi! Ey neredeyse yağı ateş değmeden tutuşacak olan zeytin! Ateş ona değdi ve bu ülkeyi terk etmeleri için işgalcileri yakan bir alev oldu. Ülkemizde yabancılara ve kargalara yer yok. Burası bizim vatanımız. * Hamas'ın şehid liderlerinden Dr. Nizar Reyyan'ın Şeyh Ahmed Yasin'in şehadetinden sonra kaleme aldığı bu makale, Gülşen Topçu tarafından İsra Haber için tercüme edilmiştir.
  • 4. Kaynak: Yazdırma Tarihi: 31.03.2009 - 14:55:18 isra haber www.israhaber.com