3. Yemek, giyim, halk oyunları, eğlence,
ulusal ve hatta ekonomik davranışlar
ne tam olarak koşullanma ile ne de
bilişsel teorilerle açıklanabilir.
4. Bebekler konuşmayı,
taklit ederek
öğrenir.
Cinsiyet rolleri, anne
baba ve
kardeşlerden
öğrenilir.
5. İnsanlar,bir çok karmaşık davranışı
pekiştirmeler olmadan gözleyerek
öğrenir.
Örneğin yemek yeme, parmak
kaldırarak söz isteme, öğretmen
geldiği zaman sessiz durma, oyun
oynama gibi…
6. Bu tür öğrenmeleri
açıklayan en önemli
kuramlardan biri,
gözlem yoluyla öğrenme
kuramıdır.
7. Çocuklar, çevrelerindeki kişilerin
davranışlarını gözlerler.
Gözledikleri davranışlardan sonucu
olumlu olmayan davranışları taklit
etmezler.
8. Örneğin,önündeki arabanın bir çukura ya da
kasise girerek sarsıldığını gözleyen sürücü,
arabasına zarar vermemek için gözlediği
davranışı taklit etmez.
9. Bandura’nın karşılıklı etkileşim Modeli
Davranış Çevresel etkiler
Kişisel faktörler
(inançlar, beklentiler, kendini değerlendirme)
10. Koşullu öğrenmede birey kendi
tecrübelerine dayandığı halde, sosyal
öğrenmede başkalarının tecrübelerinden
yararlanarak öğrenir.
11. Bir davranışın öğrenilmesi için, bireyin bu
davranışın sonucunu yaşayarak öğrenmesi
gerekmez. (Örneğin köpek tarafından
ısırılan bir çocuğu gözleyen biri, köpekten
korkabilir.)
12. Bandura’ya göre model alınan, gözlenen
davranışların bireyin belleğine
kodlanması ve gerektiği zaman
hatırlanması gerekir.
Bu özelliklerinden ötürü gözlem yoluyla
öğrenmenin bilişsel boyutu da vardır.
