2. • Solunum sıkıntısı yenidoğan döneminde
en sık karşılaşılan sorundur.
– Tüm YD bebeklerin %2’sinde
– Doğum ağırlığı <2500 gram olan bebeklerin
%20’sinde
Solunum sistemi hastalıkları
Veya solunum güçlüğüne yol açan
hastalıklar
3. YD’da Solunum Güçlüğü Nasıl
Tanımlanmalı?
• Hızlı soluk alıp verme, takipne
(solunum hızı>60/dk)
• Çekilmeler (interkostal, suprasternal ve
subkostal)
• Siyanoz
• Ekspiryumda inleme
• Burun kanadı solunumu
• Apne
4. YD’ da Solunum Sıkıntısı Yapan Nedenler
1. Üst Solunum Yolu Tıkanıklıkları
2. Solunum sistemi hastalıkları
3. Kalb hastalıkları
4. Metabolik nedenler-hastalıklar
5. Santral sinir sistemi hasarları ve
nöromüsküler hastalıklar
11. 5. Merkezi sinir sistemi hastalıkları
• Spinal müsküler atrofi (SMA)
• Miyopatiler
• Travma, kanama, asfiksi
• Konjenital anomaliler
12. Solunum Sıkıntısı Olan Bebeğe Yaklaşım
Doğumdan sonraki ilk birkaç saat içinde
bebeklerin solunumu hızlı ve takipneik olabilir.
Bu durum Akciğerlerdeki sıvının emilmesine ve
kardiyopulmoner sistemin ekstrauterin yaşama
uyum çabasına bağlıdır.
Siyanozu olmayan, sadece takipnesi olan
bebeklerin ilk birkaç saat sadece gözlenmeleri
yeterlidir.
13. Solunum Sıkıntısı Olan Bebeğe Yaklaşım
Eğer takipne devam ederse veya solunum sıkıntısına
ilişkin bir başka klinik bulgu varsa bebek yakın
izleme alınmalıdır:
1. Radyant ısıtıcı altında, boyun hafif ekstansiyonda
ısıtılmalı
2.Oksijen verilmeli ve pulse oksimetre ile oksijen
satürasyonunun takibi yapılmalı (SaO2 88-95)
3.Kalb ve solunum monitorize edilmeli
4. Umblikal arter kateteri takılır.
Kan gazları ve pH izlenir,
14. RDS
Tanım:
• İlk kez 1903’ de solunum sıkıntısı
nedeniyle ölen bebeklerin akciğerlerinde
hyalen membranların patologlar
tarafından gösterilmesiyle HYALEN
MEMBRAN HASTALIĞI olarak
tanımlanmıştır.
15. RDS
1950’ de esas nedenin atelektazi olduğu,
hyalen boyanmanın doku hasarı ile
alveollere geçen proteinin neden olduğu
anlaşılmıştır.
Hastalığın klinik tanımlaması yapılarak
RESPİRATUVAR DİSTRES SENDROMU
olarak adlandırılmışdır.
16. • 1959’da Avery ve Mead prematüre
doğan bebeklerdeki solunum
güçlüğünün, akciğerlerdeki yüzey
gerilimini azaltan ve sürfaktan
olarak adlandırılan yüzey aktif
aktif bir maddenin eksikliğine bağlı
olduğunu bildirmişlerdir.
17. RDS ETYOLOJİ
• Alveol içi hava-sıvı yüzeyinde yüzey
gerilimini azaltan surfaktan maddesinde
gelişimsel azlık vardır. Surfaktan
eksikliği yüzey gerilimi artmasına ve
alveolde atelektazi oluşmasına neden
olur.
• Sonuçta HİPOKSİ ve ASİDOZ gelişir.
18. Surfaktan eksikliği
+ alveol yapılarının matür olmaması
Hipoksi ve metabolik asidoz
Pulmoner arterlerde kapiller permiabilite
vasokonstrüksiyon artışı
Pulmoner hipertansiyon alveol içine sıvı ve
fibrin sızması
Pulmoner fonksiyonların hyalen membran
bozulması oluşumu
19. Patoloji:
• Doğumdan sonraki yarım saat içinde
alveoler epitelde zedelenme
başlamaktadır.
• Alveollere geçen fibrin eksüdasyonu,
eritrosit, lokosit ve bunların yıkım
ürünleriyle 3 saat içinde hyalen
membranlar oluşmaktadır.
• Bu maddeler sekonder sürfaktan
eksikliğine yol açmaktadır.
20. • Akciğerler makroskopik olarak
konjesyone, atelektatik ve serttir.
• Mikroskopik olarak alveoler atelektazi
ve pulmoner ödem görülmektedir.
Lenfatikler ve intertisyel aralık ödem
sıvısı ile dolmuştur.
21. • İlk 10 saatte bulgular iyice
ağırlaşırken, tedavi ile 36 saate kadar
yaşatılanlarda alveoler epitelde
iyileşme olmakta ve sürfaktan salınımı
başlamaktadır.
• Hyalen membranlar ise makrofajlar ve
fibrinoliz ile temizlenmektedir.
22. RDS
• Preterm bebeklerin ağır ve ilerleyici bir
hastalığıdır.
• İntrauterin hayatta alveol gelişimi 28.
haftada başlamaktadır. Ancak
akciğerlerin matürasyonu 32- 35.
haftalarda tamamlanmaktadır.
24. RDS riskini artıran durumlar:
• Prematürite
• Erkek cinsiyet
• Beyaz ırk
• Sezaryen ile doğum
• Diyabetli anne bebeği
• İkinci doğan ikiz eşi
• Ailede RDS öyküsü
• Perinatal asfiksi- asidoz
25. RDS riskini azaltan durumlar:
• SGA
• Annede hipertansiyon
• Erken membran rüptürü
• Annenin narkotik ilaç kullanımı
• Prenatal glukokortikoid kullanımı
26. RDS – Klinik özellikler
• Prematüre bebek
• Doğumda solunum sıkıntısı
• Bebek oda havasını solurken siyanotiktir
• Solunum sıkıntısı 48 saat içinde giderek artar
• Fizik muayenede
solunum sesleri iki taraflı azalmış,
takipne,
retraksiyon,
ekspiryumda inleme
ve siyanoz
27. RDS – Klinik özellikler
Solunum sıkıntısı 24-48 saat içinde
giderek artar, ağır etkilenmiş bebekte
oksijen gereksinimi hızla % 100’e
ulaşabilir. Genelde bu bebekler
kaybedilir.
Ancak RDS komplike değilse 48 saatten
sonra düzelme başlar, bir haftadan sonra
oksijen gereksinimi kalmaz.
35. Solunum Sıkıntısı Olan Bebeğe Yaklaşım
• Ayrıntılı öykü (prenatal, natal, postnatal)
• Kapsamlı fizik muayene
• Tanı yöntemleri ve tedaviye geçikmeden
başlanmalı
36. AC grafisi:
• AC volümü azalmıştır,
• yaygın ince retikülogranüler görünüm
(buzlu cam görünümü),
• hava bronkogramı görünümü vardır.
• Kalp gölgesi seçilemez.
37. Arteriyel kan gazında:
• Orta veya ağır derecede hipoksemi
• Metabolik asidoz
• Solunumsal asidoz- hiperkarbi-
38. Ayırıcı Tanı
Yenidoğanda solunum sıkıntısına neden olabilecek
diğer hastalıklardan ayırmada hikaye (örn.GY),
klinik bulgular, kan gazları ve akciğer grafisi
bulguları önemlidir.
• Yenidoğan geçici takipnesi,
• erken neonatal pnömoni –özellikle grup B
streptokok-,
• konjenital kalp hastalığı,
• kalıcı pulmoner hipertansiyon,
• Aspirasyon pnömonisi
39. RDS’nin Önlenmesi
• 1. Prematüre doğumun engellenmesi
• 2. Antenatal steroid tedavisi: anneye
antenatal dönemde steroid verilmesi
RDS’i azaltmaktadır. En iyi etki anneye
ilacın verilmesinden bir ile yedi gün
sonra doğan bebeklerde görülmektedir.
• 3. İntrapartum asfiksinin önlenmesi
• 4. Postnatal asfiksinin önlenmesi
40. Prenatal dönemde RDS riskinin
belirlenmesi:
Fetüsün AC sıvılarının amnion sıvısına
karışımı nedeni ile amnion sıvı
örneklerinde surfaktan sistemi
ölçülebilir.
1. LESİTİN Lesitin/sifingomyelin
2’nin
üzerinde ise AC matür kabül edilir.
2. FOSTATİDİLGLİSEROL
41. RDS TEDAVİ
Preterm bebekte doğum olayının yarattığı
stres surfaktan sistemini hızla matür hale
getirir. Doğumdan 48-72 saat sonra bebeğin
surfaktan üretimi yeterli düzeye ulaşır.
Bu nedenle, tedavinin amacı hastalık
geçene kadar olan sürede bebekte AC hasarı
oluşmasına engel olmaktır.
42. RDS TEDAVİ
1. DESTEK TEDAVİSİ
• kalp hızı,
solunum sayısı,
oksijen saturasyonu monitorize edilir.
• Vücut ısısı ölçülür ve normal değerlerde kalması
sağlanır.
• Hipoglisemi gelişimine engel olacak şekilde sıvı
tedavisi ayarlanır
• Ventilatör ihtiyacı varsa endotrakeal entübasyon
yapılarak ventilatöre bağlanır.
• Antibiyotik tedavisi başlanır.
43. RDS TEDAVİ
2. SURFAKTAN TEDAVİSİ
RDS’li bebeklerin AC materyalinde
surfaktan eksikliği 1959 tarihinde
belirlenmiş.
Tedavi amacı ile ilk surfaktan
kullanımı 1980 yılında
Doğal (sığır-domuz) ve sentetik
olmak üzere iki tip surfaktan
kullanılmaktadır.
44. RDS Komplikasyonlar
• 1. Hava kaçağı
Pnömotoraks,
İnterstisyel amfizem,
pnömomediastinum.
• 2. Patent duktus arteriozus (PDA) Sıklıkla RDS’e eşlik
eder. Sağdan-sola şant ve konjestif kalp yetmezliğine
neden olur. Tedavide indometazin verilebilir. İlaç
tedavisi ile kapanma olmazsa cerrahi ligasyon yapılabilir.
• 3. İntraventriküler hemoraji: Germinal matriks
kanaması
• 4. İnfeksiyon
• 5. Nekrotizan enterokolit
• 6. Kronik akciğer hastalığı (BPD)
• 7. Prematürelik retinopatisi (ROP)
45. Prognoz
• Surfaktan kullanılmaya başladıktan
sonra mortalite oldukça düşmüştür.
• 1500 gram üstü bebeklerde mortalite
%5-10 civarındadır. Bebekler genellikle
intraventriküler kanama, infeksiyon veya
kronik akciğer hastalığı nedeni ile
kaybedilmektedir.
46.
47.
48. Yenidoğanın Geçici Takipnesi
• RDS tip 2, Yaş akciğer hastalığı
Fetal alveolar sıvının emiliminde geçikme
sonucu ortaya çıkar. Yenidoğan bebeklerde en
sık görülen solunum sıkıntısı nedenidir.
– Nedeni:
• FAS’ nın temizlenmesinde geçikme
• Doğum kanalındaki mekanik bası
• Normal doğumda kateşelamin ve endorfinlerin etkisi
• Surfaktan sisteminde maturasyon eksikliği (?)
49. Bulgular
Doğumdan hemen sonra bebekte solunum
sıkıntısı başlar.
Takipne, inleme, burun kanadı solunumu,
retraksiyonlar, siyanoz-
Ancak sıvının emilimine bağlı olarak saatler içinde
düzelme gözlenir.
• Akciğer grafisi
– AC volümünde artış, kotlarda düzleşme, perihiler
ışınsal vasküler dolgunluk, fissürit,
Yenidoğanın Geçici Takipnesi
52. • Düzelme
– 24-48 saat (bazen 7 gün)
– Pretermde RDS ile karışır.
• Tedavi
– Oksijen (%40)
– IV sıvı (40-60 ml/kg/gün)
– Diüretik (tartışmalı)
Yenidoğanın Geçici Takipnesi
53.
54. Mekonyum Aspirasyon Sendromu
• Daha çok term ve postterm bebeklerin sorunudur.
• Bebekte fetal distress (asfiksi, hipoksi,asidoz)
bebeğin intrauterin dönemde veya doğum sırasında
mekonyum yapmasına neden olur. Bebeğin mekonyumla
karışmış amnion mayisini aspire etmesi klinik tabloyu
oluşturur.
• Mekonyum parçaları ile kontamine olmuş amnion sıvısının
aspirasyonu kimyasal-şimik-pnömoniye ve parçaların
hava yollarını tıkamasına bağlı olarak da pnömotoraksa
neden olur.
56. TEDAVİ:
Doğumdan hemen sonra orofarinks
ve trakeanın aspirasyonu yapılmalıdır.
Genel destek tedavisi yanısıra
mekanik ventilasyon veya ECMO
gerekebilir.
Mekonyum Aspirasyon Sendromu
57. Kalıcı pulmoner hipertansiyon
• Fetal hayatta akciğerlerde ve kalbin sağ
tarafında basınç fazladır. Bu nedenle
intrauterin hayatta sağdan-sola şant
vardır.
• Doğumda akciğerlerin içine hava girmesi
ile pulmoner damardaki basınç düşer ve
sistemik basınç artar. Bunun sonuncunda
sağdan-sola olan akım durur foramen
ovale ve duktus arteriozus kapanır.
58. Kalıcı pulmoner hipertansiyon
Ancak doğumda pulmoner
damarlarda beklenen dilatasyon
olmazsa veya pulmoner damar
duvarında yapısal darlık varsa pulmoner
basınç düşmez.
Sağdan-sola şant oluşur. Bebekte
ağır solunum sıkıntısı olur. Bu duruma
kalıcı pulmoner hipertansiyon denir.
Bu olaya yol açan en önemli neden
bebeğin doğum sırasında asidozun,
hipoksinin olmasıdır.