6. DİL: İnsanların, duygu, düşünce ve dileklerini anlatmak için kullandıkları işaretlerin hepsine birden dil denir. Kelime ise anlamı olan ses veya ses birliğidir.
7. A. SÖZCÜKLERDE ANLAM ÖZELLİKLERİ 1. ÇOK ANLAMLILIK (ANLAM GENİŞLEMESİ) Köydeki çeşmenin suyu çok soğuk tu. Anlamı: Isısı düşük olan Arkadaşı soğuk biriydi. Anlamı: Yakın, içten olmayan Teklifimi soğuk karşıladılar. Anlamı: İlgisiz Soruma soğuk bir cevap verdi. Anlamı: Sevimsiz, yersiz
8. SORU: Söz dağarcığı daha çok, okumakla zenginleşir. Yukarıdaki altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam, aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) Toplumlar uygarlık yolunda hızla ilerlemek istiyorlar. B) Bale ve müzik eşliği, gösteriyi renklendirmişti. C) Kimileri, çocukça duygularımızı ustalıkla sömürürler. D) Söyleşi yazıları, Pazar günleri daha iyi okunuyor. (2001 - LGS)
9. ÇÖZÜM: Bize verilen cümlede “zenginleşmek” sözcüğü “renklenmek, güzelleşmek, nitelikli hâle gelmek” anlamında kullanılmıştır. B seçeneğindeki “renklenmek” sözcüğü cümleye aynı anlamı katmaktadır.
10. SORU “Ağır” kelimesi, aşağıdaki cümlelerin hangisinde “yavaş” anlamında kullanılmıştır? A) Kaynak yetersizliğinden işler ağır ilerliyordu. B) Boksta ağır sıklet şampiyonu oldu. C) Kurallara göre ağır taşıtlar yolun sağından gider. D) Ağır bir hastalık geçirdi, ama sonunda iyileşti. (2000 – ML)
11. ÇÖZÜM: B seçeneğinde “ağır” kelimesi kilosu fazla olan gurubu, C seçeneğinde ağırlığı fazla olan taşıtları, D seçeneğinde ölümle sona erebilecek bir hastalığı anlatmaktadır. A seçeneğinde ise işlerin yavaş gitmesi anlatılmaktadır.
12. 2. GERÇEK ANLAM ( Temel Anlam) Örnek: “Sıkışmak” sözcüğü “basınçla iki şey arasında kalmak” anlamına gelir. Çocuk arabaların arasına sıkışmış . Eli kapıya sıkışmış .
13. SORU: “Aktarmak” kelimesi, aşağıdaki cümlelerin hangisinde “iletmek, bildirmek” anlamında kullanılmıştır? A) Yazarlar, fikirlerini topluma eserleriyle aktarırlar. B) “Küçük Ağa” romanını televizyona aktardılar. C) Ünlü eserlerden bazı bölümleri dergiye aktardılar. D) Çevirmenler, bazı yabancı eserleri dilimize aktardılar. (1994 – FL)
14. ÇÖZÜM: B seçeneğinde “uyarlamak”, C seçeneğinde “alıntı yapmak”, D seçeneğinde “başka bir dile çevirmek”, A seçeneğinde ise “iletmek” anlamında kullanılmıştır.
15. 3. MECAZ ANLAM “Sorulan sorulara cevap veremeyince sıkıştı.” Bu cümlede “sıkışmak” sözcüğü “zor durumda kalmak” anlamında kullanılmıştır.
16.
17. SORU: “Tertemiz” sözcüğü aşağıdaki cümlelerin hangisinde diğerlerinden farklı bir anlamda kullanılmıştır? A) Onun tertemiz bir yüreği vardır. B) Çocuklarını tertemiz giydirir. C) Bu kentin sokakları her zaman tertemizdir. D) Evin her tarafını tertemiz yapmış. ( 2001 – LGS)
18. ÇÖZÜM: B, C, D seçeneklerindeki “tertemiz” sözcüğü gerçek anlamıyla; A seçeneğinde ise mecaz anlamıyla kullanılmıştır.
19. SORU: “Çevre” kelimesi, aşağıdaki cümlelerin hangisinde mecaz anlamıyla kullanılmıştır? A) Bu çevrede ev kiraları çok yüksek. B) Güzel motifler işlenmiş çevreleri sergilemişler. C) Çevre kirliliği, dünyanın en önemli sorunlarındandır. D) Yıllarca aynı yerde kalmasına rağmen bir çevre edinememiş. (1995 – FL)
20. ÇÖZÜM: D seçeneğinde “çevre” sözcüğü soyut bir kavramı karşılamaktadır. Yani mecazdır.
21. 4. AD AKTARMASI Bir sözcüğün benzetme amacı olmadan , doğrudan başka bir sözcüğün yerine kullanılmasıdır. Örnek: Gol sonrasında tribünler ayağa kalktı. Kayseri, Ankara’ya yürüdü. Artık hep Tarık Buğra okuyacağım. Cebini çaldırdım açmadı. Beyoğlu tepinirken ağlar Karacaahmet
22. SORU: “Gel deniz bakışlım, sel gibi coş gel, Bana doğru köpür, bana doğru ak… Ne haberin gelir, ne mektup ne tel, Sen benden uzakta, ben senden uzak… Şiirin kaçıncı dizesinde ad aktarması yapılmıştır? A) 1 B) 2 C) 3 D) 4
24. 5. DOLAYLAMA Tek sözcükle anlatılabilecek bir kavramın veya varlığın, birden fazla sözcükle anlatılmasıdır. Bu dolaylamalar halk tarafından benimsendiği şekilde kullanılmalıdır. Atatürk--------------Büyük kurtarıcı Kıbrıs---------------Yavru vatan Sinema-------------Beyaz perde Top------------------Meşin yuvarlak Fenerbahçe-------Sarı kanarya
25. 6. YANSIMALAR Doğadaki canlıların çıkardığı veya cansızların aracılığıyla çıkan seslerin taklidiyle ortaya çıkan sözcükleridir. Yanma sesi---------Cız Su sesi---------------Şırıl Sinek sesi-----------Vız Köpek sesi----------Hav ve cansız varlıkların sesleri olan: şırak, pat, küt, güm, tık vb. ……
26. ● Yansımalardan isim ve fiil türetilebilir. Yansıma İsim Fiil tık tıkırtı tıkırdamak cız cızırtı cızırdamak şırıl şırıltı şırıldamak
27. ● Yansımalar varlıkların kendi sesleridir. O seslerin isimleri yansımaların kendileriyle karıştırılmamalıdır. Yansıma Yansıma isimleri Kuş sesleri cik ötmek At sesi iiiii…. Kişnemek
28. SORU: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, yansımadan türeyen bir ses vardır? A) Hasta ateşler içinde yanıyordu. B) Çocuğun boğazından hırıltılar geliyordu. C) Fırtına balkon kapısını sarsıyordu. D) Adam bağıra bağıra konuşuyordu. (1995 – DPY)
29. ÇÖZÜM: Herhangi bir şeyin çıkardığı seslerle yapılan sözcüklere yansıma denir. B seçeneğindeki “hırıltı” sözcüğü “hır” sesinden türemiş bir yansıma sözcüktür.
30. 7. TERİM Bir sanat, meslek, bilim dalıyla veya herhangi bir konuyla ilgili kavramları karşılayan sözcüklerdir. Kafiye------------Edebiyat Gol----------------Futbol Plato-------------Coğrafya Dünya-----------Astronomi Peyzaj-----------Resim Nota--------------Müzik
31.
32. SORU: Aşağıdaki altı çizili sözcüklerden hangisi “ terim” anlamda kullanılmıştır? A) Annesini görünce çok sevindi. B) Arkadaşlarıyla pikniğe gitti. C) Bugünkü maçta çok gol atıldı. D) Her işe burnunu sokan biriydi.
33. 8. GENEL- ÖZEL ANLAM Duygu, düşünce, varlık ve kavramları geniş kapsamlı olarak anlatan sözcüklere genel anlamlı sözcük denir. Bu sözcükler içerisinde birden çok kavramı, düşünceyi vb. bulundurur. Özel anlamlı sözcükler ise anlam içeriği olarak daha dar kapsamlıdır.
34. Örnek: “Canlı” dediğimiz zaman aklımıza insanlar, bitkiler ve hayvanlar gelir. Yani bu sözcük genel anlamlıdır. Çünkü anlam olarak birden fazla sözcüğü kapsamaktadır. “Karanfil” dediğimiz zaman ise aklımıza daha dar kapsamlı bir sözcük gelir. Çünkü “canlı” sözcüğü gibi içeriğinde birden çok anlam yoktur. Örnek: Aşağıdaki sözcüklerin en dar kapsamlı olanı hangisidir? A) Anadolu C) Akdeniz B) Çukurova D) Kahramanmaraş
35. SORU: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde genelden özele doğru bir anlatım vardır? A) Mahallemizde bulunan sitedeki satılık evin dört odası var. B) Güller ve tüm çiçekler, bitkilerin en güzelidir. C) Süt, yoğurt, peynir önemli gıdalardır. D) Çocukluk yaşamın en tatlı zamanıdır.
36. ÇÖZÜM: Genel ----------------------------------------- -> Özel Mahalle-------- -> site------- -> ev--------- -> oda Özel ------------------------------------------ -> Genel Gül------------------ -> çiçek---------------- -> bitki Özel- ------------------------------------------- -> Genel Süt-------- -> yoğurt------- -> peynir------- -> gıda Özel- ---------------------------------------- -> Genel Çocukluk---------------------------------- -> Yaşam
37. Evren – Dünya – Türkiye – Ankara --------(Genelden özele bir sıralama) Çocukluk – gençlik – yaşlılık – hayat--------( Özelden genele bir sıralama)
38. 9. SOMUT – SOYUT ANLAM Çiçek, ses, ateş, kitap,…… somut anlamlı Akıl, öfke, rüya, sevinç,……soyut anlamlı SORU: Hiçbir zaman heyecanını yenemedi. (………….anlam) Hava her günkü gibi kapalıdır. (…………anlam)
39.
40. SORU: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “renkli” kelimesi soyut bir kavramı nitelemektedir? A) Gezide renkli simalarla karşılaştık. B) Toplantıda çok renkli düşünceler ileri sürüldü. C) Gökyüzünü havai fişeklerin renkli ışıkları doldurdu. D) Tablosunu renkli çizgilerle bezemiş. ( 1992 – EML)
42. 10. İKİLEMELER Cümle içinde anlamı kuvvetlendirmek, anlatım gücünü artırmak için anlamca birbirine yakın, eş, zıt sözcüklerin birlikte kullanılmasıdır. Sarı sarı elmaları topladık.----------aynı sözcük Yalan yanlış konuşma.---------------yakın anlamlı Gece gündüz çalıştı.------------------zıt anlamlı Abuk subuk şeylerle uğraşma.-----iki anlamsız Çoluk çocuk gelmişler.---------------biri anlamsız biri anlamlı Sular şırıl şırıl akıyordu.--------------yansıma
43. SORU: Aşağıdakilerden hangisinde, ikilemeyi meydana getiren kelimeler arasındaki anlam ilişkisi diğerlerinden farklıdır? A) Doğru dürüst B) Sağ salim C) Şen şakrak C) Er geç (1995 – ML)
44. ÇÖZÜM: Doğru dürüst-------- Sağ salim------------ yakın anlamlı sözcükler Şen şakrak---------- Er geç----------------- zıt anlamlı sözcükler
45. B. SÖZCÜKLER ARASI ANLAM İLİŞKİLERİ 1. EŞ ANLAMLI (ANLAMDAŞ) SÖZCÜKLER Anlamları birbiriyle aynı ya da yakın, yazılışları ise farklı olan sözcüklerdir. Bu yıl iyi ürün aldık.------------sene
54. SORU: “ Bu inceliğiniz beni son derece duygulandırdı.” cümlesindeki “incelik” kelimesinin karşıt anlamlısı hangisidir? A) Saygınlık B) Duygusallık C) Bencillik D) Kabalık (1992 – EML)
55. 3. EŞ SESLİ (SESTEŞ) SÖZCÜKLER Yazılış ve okunuş bakımından aynı, anlamca farklı olan sözcüklerdir. Yaz Ben Bağ El Dil Çay Asma Ocak Kara Yar Öğüt Gül Bel
58. Arı…………Saf Arı…………Bal böceği Bağ………..Üzüm ağacı Bağ………..Bağlama gereci El………….İnsan vücudunun bir parçası El………….Yabancı
59. 4. SÖZCÜK İLİŞKİLERİ Sözcükler arasında bulunan anlam ilişkilerini bulmaktır. Bununla ilgili farklı soru kalıpları vardır. SORU: “Örgü ile çorap” sözcükleri arasındaki ilginin benzeri, aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) Yumak – dantel B) İğne - oya C) Dikiş – kumaş D) Dokuma – halı (2001 – Ö.O)
60. ÇÖZÜM: “Örgü – çorap” sözcükleri arasında “çorabın örülerek” yapıldığı anlamı vardır. Buna benzer bir anlam ilgisi D seçeneğindeki “dokuma – halı” sözcüklerinde vardır.
61. SORU: Aşağıdaki sözcük çiftlerinden hangisinde “Araba – tamirci” arasındakine benzer bir ilişki vardır? A) ev – oda B) okul – öğrenci C) öğrenci – öğretmen D) çiçek - bahçe
62. ÇÖZÜM: “Araba” ile “tamirci” sözcükleri arasında “uğraşan – uğraşılan” ilgisi vardır. Bunun benzeri “öğrenci – öğretmen” sözcükleri arasında vardır.
63. SORU Aşağıdaki sözcük çiftlerinden hangisi, aralarındaki anlam ilişkisi bakımından diğerlerinden farklıdır? A) gelir – gider B) kâr – zarar C) az – çok D) kalp - yürek
64. SORU Aşağıda verilen sözcüklerle bir grup oluşturulduğunda hangisi dışarıda kalır? A) Yarışma B) Yönetme C) Çekişme D) Karşılaşma
65. C. DEYİMLER İki ya da daha fazla sözcükten oluşan az veya çok mecaz anlamda kullanılan kalıplaşmış sözlerdir. Anlatıma canlılık katmak için kullanılır.
66. Özellikleri * Kural özelliği göstermezler. * Nasihat vermezler. * Genellikle cümle hâlinde bulunmazlar. Eski çamlar bardak oldu. Atı alan Üsküdar’ı geçti. * Genellikle mecaz anlam taşırlar. Etekleri tutuşmak * Kalıplaşmış sözlerdir.
67. ÖRNEK Kulak kesilmek ---------------------Dinlemeye çalışmak Kılı kırk yarmak---------------------Hassas olmak Kazan kaldırmak-------------------İsyan etmek Ağzı kulaklarına varmak---------Sevinç …….
68. SORU Aşağıdakilerden hangisi, “Büyüklerimin konuşmalarını can kulağıyla dinledim.” cümlesindeki deyimin anlamına uygundur? A) Konuşmaları duymazlıktan gelme B) Belli etmeden dinlemek C) Büyük bir dikkatle dinlemek D) Söze karışmadan dinlemek (1995 – ML)
69. SORU 1. Her zaman çok konuşurken şimdi sesi çıkmaz olmuş; dut yemiş bülbüle dönmüştü. 2. Dizgini ele almış, artık işleri yönetmeye başlamıştı. 3. Çektiği sıkıntılar yüzünden yaşamayı istemeyecek duruma gelmiş, canından bezmişti. 4. Sonunda dize gelmiş, kendisinden güçlü olan arkadaşının buyruğunu kabul etme durumuna düşmüştü. Yukarıdaki cümlelerin hangilerinde, deyimlerden önce anlamları verilmiştir? A) 1-4 B) 1-3 C) 2-3 D) 2-4 ( 2001 – LGS)
70. ÇÖZÜM DEYİM AÇIKLAMA Dut yemiş bülbüle dönmek Sesi çıkmaz hale gelmek Dizgini ele almak İşlerin kontrolünü ele geçirmek yönetmek Canından bezmek Sıkıntılardan bıkmak, yaşamayı istememek Dize gelmek Buyruğuna girmek, kabul etmek.