-EĞİTİM BİLİMLERİ-
GELİŞİM PSIKOLOJISI
Psikoloji genel olarak; insan ve hayvan davranışlarını ve bu davranışların kökenlerini inceleyen
bilim dalıdır. Psikoloji davranışla ilgili olarak iki önemli ilişki üzerinde yoğunlaşır ki bunlar "beyin-davranış"
ve "çevre-davranış" ilişkisidir. Bu bağlamda psikoloji, insan ve hayvan davranışlarını ve bu davranışlarla
ilintili psikolojik, sosyal ve biyolojik süreçleri incelemektedir.
PSİKOLOJİNİN ALT ALANLARI
Adli Psikoloji: Yasal konulara ve sorunlara
psikolojinin ilkelerini uygulamak üzere hukuk ile m
psikoloji arasında kurulan ilişkiden doğan bir alandır. g
Adli psikologlardan bazıları hem psikoloji hem de ö
hukuk eğitimi almışlardır. g
Deneysel Psikoloji: Temel davranışsal süreçlerdeki -=■
değişikliklerle ilgilenir. İki önemli alt dal içerir: .1
a) Bilişsel Psikoloji: Bilginin ışlenmesi.
belleğimizde depolanması, depodan geri çağrılması
ve problem çözme durumlarına uyguianması gibi
bilgi işleme süreciyle ilgilenir.
b) Fizyolojik Psikoloji: Öğrenme, duyum, aigı,
performans, motivasyon, bellek, dil, düşünme,
iletişim. problem çözme, yeme ve okuma gibi
davranışların altında yatan fizyolojik süreçlerin
araştırılmasıyla ilgilenir.
Eğitim Psikolojisi: Eğitim psikolojisi insanların nasıl
öğrendiği, etkili öğrenmenin gerçekleştirilmesi, her
yaştaki insanın eğitimi için gerekli araç, gereç ve
yöntemlerin geliştirilmesi, becerilerin
değerlendirilmesi, eğitim programlarının düzenlenmesi ve uygulamaya aktarılmasıyla ilgilenir.
Endüstri / Örgüt Psikolojisi: İş yaşamını iyileştirme ve üretimi artırma amacıyla psikoloji ilkelerin
çalışma hayatına uygulanmasıyla ilgilenir.
Gelişim Psikolojisi: Doğum öjıcesinden başlayarak ölüme kadar uzanan yaşam sürecinde insan
gelişiminin evreleri, yaşa bağlı davranış değişiküklerinin tanımlanması, açıklanması ve ölçülmesiyle
ilgilenir. Gelişimdeki evrensel nitelikler, kültürel ve bireysel farklılıklar üzerinde çalışır.
Klinik Psikoloji: Zihinsel, davranışsal ve duygusal bozukluğu (gelişim dönemleriyle ilgili kısa süreli
gelişimsel krizierden, fobi, depresyon, şizofreni gibi daha ağır sorunlar) olan bireylerin değerlendirilmesi, tedavi
edilmesi ile ilgilenir.
Nöropsikoloji ve Psikobiyoloji: Biyolojik sistemler ile zihnin işlevi ve davranış arasındaki ilişkiyi inceler.
Beynin biyokimyasal mekanizmaları, beyin yapılarının fonksiyonları, kimyasal ve fiziksel değişikliklerin
davranışlara ve duygulara etkisini araştırır.
Okul Psikolojisi: Okul psikologları özel ya da devlet okullarında çalışır, öğrencilere danışmanlık ve
değerlendirme yaparlar.
Psikometri: Psikolojik bilginin elde edilmesi ve uygulanması sırasında kullanılacak teknik ve yöntemler
üzerinde çalışır. Zeka, kişilik, yetenek ve diğer alanlardaki testleri geliştirir.
Sağlık psikolojisi: Sağlık psikologları, hastalıkların önlenmesi ve sağlığın sürdürülebilmesi için
araştırmacı ve uygulamacı olarak çalışırlar.
Sosyai Psikoloji: İnsanların birbirleri ile nastl etkileşime girdikleri ve sosyal çevrelerinden nasıl
etkilendikleriyle ilgilenirler. Bireyleri, grupları ve grup davranışını, tutumları, önyargıları ve bunların
oluşumu ile değişimini inceler. Arkadaşlık, ikili ilişkiler, çekicilik ve saidırganlık gibi konular üzerinde
araştırma yaparlar.
Spor Psikolojisi: Spor psikolojisi, psikoloji ilkelerinin spor ortamına uygulanmasını içeren bir alt alandır.
Spor psikologları hem akademisyen hem de uygulamacı olarak çalışıriar.
-GELİŞİM PSİKOLOJİSL
Trafik Psikolojisi: Trafik psikolojisi, psikoloji görünümü gibi) kalıtımsal olarak edinilmişlerdir. Dilin
ilkelerinin trafik ve yol güvenliği alanına kullanımı, başkalarıyla kurulan iletişim biçimi gibi
uygulanmasıdır. özellikler ise daha çok çevresel faktörlerden
beslenerek kazanılırlar. Bireysel farklılıkların
kaynaklarına kalıtım ve çevreden başka, tesadüfî
GELIŞİM PSİKOLOJİSİNİN KULLANDIĞI etkenler de eklenebilir. Sözgelimi bir deprem
YÖNTEMLER yaşamış olan bireyin buna bağlı olarak geliştirmiş
olduğu korkular buna bir örnek olarak verilebilir.
1.Deneysel Yöntem: (Determinizm, neden sonuç Bireysel farklılıkların kişilik ve bireyin tercihleri
ilişkileri.) üzerindeki etkileri öylesine farklıdır ki, tamammı ele
alamayız, bu durumu gerçek manada herkesin özel
2.Betimsel Yöntem: Gözlem (doğal, sistematik, olduğu şeklinde betimleriz.
kesit alma, boylamsal, iç, dış gözlem.)
Çağdaş eğitim anlayışı bireysel farklılıkları ihmal
3.Korelasyonel Yöntem: Değişkenler arasındaki etmez. Bireyselleştirilmiş eğitim anlayışı
"karşılıklı" ilişkilerin belirlenmesi. çerçevesinde onları da kuilanır. Öğrencilerin daha
yetenekli daha güçlü oldukları alanlarda eğitim
BilgiNotu/ almalarına imkân tanır.
Gelişim psikolojisi bireylere ilişkin ortak özellikleri ve Bireysel Farklılıkların Nedenleri:
bireysel farklılıklara ilişkin verileri toplar. Bununla
birlikte insan gelişiminin değişik evrelerindeki a)Ana-baba tutumları
davranışları betimlemeye çalışırken aynı zamanda b)Ekolojik çevre
bu gelişimin hangi ilkelere bağlı olarak
gerçekleştiğini inceler. c)Sosyoekonomik düzey
d)Kültürel unsurlar
Bireylerin Özellikleri
e)Çocuk bakım uygulamaları
Bireysel farklılıklar gelişimi etkileyen temel f)Doğum sırası
faktörlerden birisidir.
g)Ailenin özel durumları
Ortak Özellikler: Bireylerin yaşamları boyunca
geçirdikleri ortak bedensel, duygusal, zihinsel,
sosyal gelişim özellikleridir.
Ortak özelliklere ilişkin buigular özellikle değişik ANA-BABATUTUMLARI • • •
gelişim düzeylerine uygun ders programiarının
hazırlanmasında önemli bir belirleyici etkendir. Söz Otokratik Tutum: Çocuğun kendisini ifade
gelimi yaklaşık yedi yaş civarında bireylerin ortak etmesine fırsat verilmez. Anne ya da baba evin
gelişimsel özelliklerinin ilköğretime başlama mutlak hakimidir ve söz sahibi olan yalnızca odur.
açısından uygun olduğu söylenebilir. Çocuklar karar veremedikleri gibi ebeveynce alınan
karara da uymak zorundadır. Bu tutum
Bireysel Farklılıklar: Bireyse! farklılıkların ve doğrultusunda yetişen anne babanın çocukları ya
nedenlerinin araştırılması, yüzyıllardır bilim saldırgan ya da içe kapanık kişilik özellikleri
adamlarının ilgisini çeken bir konudur. 1950lerden göstereceklerdir.
bu yana fiziksel, zeka, bilgi işleme, motivasyon,
kişilik, değerler konuları ile son yıllarda duygusal Yetkeci Tutum: Çocuğa kısmen de olsa karar hakkı
farklılıklar, başlıca araştırma konuları olmuştur. Her tanınır. Ancak son karar yine ebeveynlerce verilir.
bireyde farklı farklı olan ve bireyleri diğer bireylere
göre farklılaştıran özelliklerdir. Bireysel farklılıklar Demokratik Tutum: Çocuğa kendini ifade edebilme
genetik kökenli olabileceği gibi, daha sonra hakkı tanınır, hem çocuğun hem de anne-babanın
çevresel faktörlerden etkilenerek de kazanılmış karşılıklı hakları vardır. Anne-baba-çocuk
olabilir. Örneğin cinsiyet, fiziksel özelliklerin çok iletişiminde ve etkileşiminde belirleyici olan da bu
önemli bir bölümü (kas yapısı, yüz hatları, fiziksel karşılıklı haklardır.
-EĞİTİM BİLİMLERİ-
Eşitlikçi Tutum: Çocuğun ve anne babanın rolleri
aynı düzeydedir. ÇOZUMLU KONU
KAVRAMA TESTİ
İzin Verici Tutum: Anne-baba sadece onay verici
konumdadır. Ağırlık çocuğun üzerindedir ve
çocuğun yapıp etmelerine anne- baba sadece onay 1. Sosyoloji biliminin öncülerinden olan İbn-i
vermektedirler. Haldun'a göre "Devletler insan gibidir.
Doğar, büyür ve ölürler."
Bırak Yapsıncı Tutum: Çocuk, anne ve babanın
İbn-i Haldun'un bu sözü aşağıdaki
kararlarına uyup uymamakta serbesttir.
psikoloji dallarından hangisinin
kapsamını oluşturur?
İlgisizlik: Ebeveynler, çocuklarının davranışlarıyla
ve eğitimleriyle ilgilenmezler. A)Sosyal Psikoloji
B)Kent Psikolojisi
C)Klinik Psikolojisi
D)Eğitim psikolojisi
E) Gelişim Psikolojisi
(3
tc
ibn-i Haldun'un bu sözü dikkatli bir şekilde
cE m
incelenirse, doğuım, gelişme, büyüme, ölüm
gibi gelişim psikolojisinin temel kavramları
kullanılarak insanlar devlete, devlet de
insana benzetilmiştir. Dolayısıyla bu söz,
gelişim psikolojisinin kapsamını
oluşturmaktadır.
(Cevap E)
Q Aşağıda verilen ifadelerden hangisi
UJ
"Gelişim Psikolojisi" kavramı ile ilgili doğru bir
ifadedir?
A)Gelişim psikolojisi insan yaşamında
doğumdan itibaren görülen her türlü nitel ve
nicel yöndeki değişim ve gelişimleri ele alan
birdisiplindir.
B)Gelişim psikoiojisi evrensel nitelikler, kültürel
ve bireysel farklılıklar yerine sadece bireyler
arasındaki ortak gelişimsel özellikler üzerinde
durmaktadır.
C)Gelişim psikolojisi insan gelişiminin değişik
dönemlerindeki davranışları betimlemeye
çalışır. Bunun yanı sıra her bir dönemdeki
gelişimin hangi ilkelere bağlı olarak
gerçekleştiğini de incelemektedir.
D)Gelişim psikolojisi insan yaşamında meydana
gelen değişim ve gelişimlerin sadece nitel
yönü ile ilgilenirken nicei yönünü dikkate
almamaktadır.
E) Gelişim psikolojisi insan yaşamında
meydana
-GELIŞIM PSİKOLOJISİ-
Gelişim psikolojisi insan yaşamını doğum öncesi Gelişim psikolojisinin kullanmış olduğu üç
döneminden başlayarak ölüme kadar olan süreç yöntemden birisi olan Koreİasyonel yöntem;
içerisinde insan gelişiminin evrelerini, her bir değişkenler arasındaki karşılıklı ilişkilerin
evrede görülen davranış değişikliklerinin belirlenmesinde kullanılmaktadır.
tanımlanması ve ölçülmesi ile ilgilenirken
(Cevap E)
gelişimde evrensel nitelikler, kültürel ve bireysel
farklılıklar üzerinde de durmaktadır.
(Cevap C)
3. İnsanlann birbirleri ile nasıl bir iletişim süreci
kurdukları ve etkileşime girdikleri, sosyal Gelişim psikolojisinin kullandığı
çevrelerini nasıl etkileyip sosyal çevrelerinden
yöntemler şunlardır:
nasıl etkilendiklerini inceleyen psikolojinin alt
dalı aşağıdakilerden hangisidir? 1-Deneysel
A)Eğitim Psikolojisi Yöntem 2-
B)Örgüt Psikolojisi
Betimsel Yöntem
C)Sosyal Psikoloji
D)Okul Psikolojisi
E) Bilişsel Psikoloji
o "cs
Psikolojinin alt dallarından biri olan sosyal
psikoloji, insanların birbirleri ile nasıl etkileşim
kurduklarını, çevrelerini nasıl etkilediklerini,
arkadaşlık, ikili ilişkiler, saldırganlık, çekicilik gibi 5. Psikolojinin hangi alt dalı bilginin işienmesi,
konular üzerinde durur. belleğimizde depolanması, depodan geri
çağrılması ve problem çözme durumlarına
(Cevap C)
uygulanması gibi bilgi işleme süreciyle
ilgilenmektedir?
A)Fizyolojik Psikoloji
B)Bilişsel Psikoloji
C)Bireysel Farklar Psikolojisi
D)Psikometri
E) Nöropsikoloji
4. Gelişim psikolojisi değişkenler arasındaki A)Deneysel yöntem
"karşılıklı ilişkilerin" nasıl oluştuğunu ve bunların B)Betimsel yöntem
birbirleri üzerinde nasıl etkileşime yol açtığını C)Determinizm
tespit etmeye çalışırken aşağıda verilen D)Sistematik Yöntem
yöntemlerden hangisini kullanmaktadır? E) Korelasyonel Yöntem
Psikolojinin bir alt dalı olan Deneysel Psikoloji; a-
Bilişsel Psikoloji, b-Fizyolojik Psikoloji olarak ikiye
ayrılmaktadır. Bunlardan Bilişsel Psikoloji bilginin
işlenmesi, belieğimizde depolanması, depodan
geri çağrılması ve problem çözme durumlarına
uygulanması gibi bilgi işleme süreciyie ilgilenirken,
Fizyolojik Psikoloji davranışların altında yatan
fizyolojik süreçlerin araştırılması ile ilgilenir.
(Cevap B)
-EGITIM BILIMLERI-
6. ilköğretim birinci kademede görev yapan bir sınıf 8. I.Tutarlıdırlar.
öğretmeni kendi sınıfında öğretim etkiniiklerini
II.Gerektiğinde cezaya başvursalar da daha ziyade
öğrencilerinin gelişimsel özelliklerine uygun olacak
olumlu davranışları ödüllendirirler.
birtarzda düzenlemeye çalışmaktadır.
III.Koydukları kuralların mantıklı gerekçelerini
Bu öğretmenin öğretim etkinliklerini
çocuklarına izah ederler
düzenlerken yararlanmaya çalıştığı bilim dalı
aşağıdakilerden hangisidir? IV. Çocuklarına karşı besledikleri sevgilerini onlara
hissettirirler.
A)Gelişim psikolojisi
B)Eğitim psikolojisi V.Çocukların kendilerine güvenleri ve saygıları
C)Okul psikolojisi yüksek düzeydedir.
D)Bireysel farklar psikolojisi Yukarıda verilen özellikler hangi ana-baba
E) Bilişsel gelişim psikolojisi tipinin taşıdığı tutumlara örnek olarak
verilebilir?
A)Yetkeci ana-baba tutumu
Eğitim psikolojisi insanların nasıl öğrendiğini, etkili B)İzin verici ana baba tutumu
öğrenmenin gerçekleştirilmesini, öğrenmenin C)Demokratik ana-baba tutumu
gerçekleşebilmesi için gerekli olan araç-gereç ve D)Otokratik ana-baba tutumu
yöntemlerin geliştirilmesini, becerilerin E) Eşitlikçi ana-baba tutumu
değeriendirilmesini konu edinen bir bilim dalıdır.
(Cevap B)
mQ
"sx Demokratik ana-baba îutumuna sahip olan
bireyler yukarıda verilen özellikleri taşımaktadırlar.
(Cevap C)
7. I.Kalıtım-olgunlaşma-bireysel farklılıklar
II.Bilginin işlenmesi, depolanması ve geri
getirilmesi süreçleri
lll.Sosyal, bedensel zihinsel, duygusal gelişim
IV.Öğrenme yöntem ve teknikleri fJikjiNotu/
V.Kritik dönem, gelişim dönemleri ve evreleri Demokratik ana-baba tutumunu benimseyen
ebeveynlerin özellikleri şunlardır:
Yukarıda verilenlerden hangileri gelişim
psikolojisinin ele almış olduğu konulardır? 1 - İlişkilerinde ve kararlarında tutarlıdırlar.
2-Koymuş oldukları kuralların mantıklı gerekçelerini
A)I, II, III
çocuklarına izah ederler.
B)11,111, IV 3-Çocuklarının fikir ve eleştirilerini dikkatlice
C)III, IV, V dinlerler.
D)I, III,V 4-Gerektiği durumda cezaya başvursalar da çoğu
E) 1,11, IV zaman olumlu davranışları ödüllendirirler.
5-Çocuklarına karışı besledikleri duygu ve sevgilerini
onlara hissettirmekte herhangi bir sakınca
görmezler.
Kalıtım, olgunlaşma, bireysel farklılıklar, kritik 6-Çocuklarından beürli ölçüde istekte bulunarak
dönem kavramlarının yanısıra insan yaşamıniR onları belirli sınırlar içerisinde kontrol etmeye
gelişimsel dönem ve evleri ile bu dönem ve çalışırlar.
evrelerde görülen davranışlar ve davranış 7-Çocuklar, kendine güvenen mutlu, atılgan
değişiklikleri gelişim psikolojisinin ilgilendiği temel bireylerdir.
konulardır. 8-Çocukların kendilerine olan özsaygı düzeyleri
yüksektir.
(Cevap D)
-GELİŞİM PSİKOLOJİSİ-
9. Ebeveynlerin çocuklarının kendilerine güven 10.1- Kural koymaktan hoşlanmazlar.
duymalarını ve kendilerini yeterli hissetmelerini
II. Boş vermecidirler. Çocuklarının yaptıkları olumlu
sağlamak amacıyla aşağıda verilen ifadelerden
ve olumsuz davranış modelleri ile fazla
hangisi yerine getirmemeleri gereken bir
ilgilenmezler.
davranıştır?
III. Çocuklarından herhangi bir şey istemeyerek
A)Çocuklarının merak ve özerklik isteklerine
onları kontrol altına almaya çalışmazlar.
onların gelişimsel özelliklerine uygun gelecek
bir tarzda destek vermelidirler. IV. Olumsuz ve istenmeyen davranışlarla
B)Çocuklarına yapma ve yaptığı davranış ve karşılaştıkları zaman çocuklarına ceza vermekten
eylemlerden haz alma duygusunu tattırmaya kaçınırlar.
çalışmalıdırlar. V. Çoğu zaman tutarsız ve güvensiz davranış
C)Ebeveynler çocukların sağlıklı ve istendik modelleri sergilerler.
yönde bir gelişim ve güven duygusunu
Yukarıda verilen özellikler hangi ana-baba
kazanmaları amacıyla okul öncesi dönemin
tipinin taşıdığı tutumlara örnek olarak
bitimine kadar çocuğun istek ve arzularını
verilebilir?
kendi istedikleri yönde sınırlamalı, bu şekilde
okul çağında çocuklarının daha sakin ve uysal A)Yetkeci ana-baba tutumu
bir kişilik gelişimi geliştirmelerine yardımcı B)izin verici ana baba tutumu
olmalıdırlar. C)Demokratik ana-baba tutumu
D)Çocuğun ev içerisinde ve dışarısında D)Otokratik ana-baba tutumu
kısıtlamalardan uzak, özgür bir ortamda güven E) Eşitlikçi ana-baba tutumu
içerisinde kendisini rahat bir şekilde ifade
etmesine imkan sağlanmalıdır. f&g&Ms
E) Ebeveynler çocuklarında güven duygusunun
gelişimini sağlamak amacıyla onların "küçük izin verici ana-baba tutumuna sahip olan bireyler
bir yetişkin olmadıkları, kendilerine ait bir yukarıda verilen özellikleri taşımaktadırlar.
kişilik yapısına sahip olduklan" anlayışını (Cevap B)
benimsemelidirler.
A, B, D, E şıklarında verilen ifadeler çocukların
kendilerine güven duymaları ve kendilerini daha
yeterli hissetmelerini sağlamak amacına uygun
olan ebeveyn davranışı iken C şıkkı çocuğa kişilik
gelişiminde bir sınırlama getirdiği için uygun bir
davranış tnodeli değildir.
(Cevap C)
İzin verici (boşvermeci) ana-baba tutumunu
benimseyen ebeveynlerin özellikleri şunlardır:
1-Davranışlarında çoğu zaman tutarsız ve
güvensizdirler.
2-istenmeyen davranışlara ceza vermekten kaçınırlar.
3-Çocuklarına herhangi bir sorumluluk ve görev
vermedikleri için onlardan bir şey beklemez ve
istemezler.
4-Çocuklarına uymaları için herhangi bir kural
koymazlar.
5-Çocuklarının olumlu ve olumsuz davranış ve
tutumlarına yönelik boşvermeci bir anlayış
benimserler.
-EGITIM BILIMLERI-
H.Bireysel farklılıklar ile ilgili olarak aşağıda
verilen ifadelerden hangisi yanlış bir ifadedir?
A)Bireysel farklılıklar genetik kökenli olabileceği
gibi daha sonra çevresel faktörlerden de
etkilenilerek kazanılmış olabilir.
B)Cinsiyet, fiziksel özellikler vb.(kas yapısı, dış
görünüm gibi) özellikler kalıtsal olarak elde
edilmiş nitelikler iken; dilin kullanımı, diğer
insanlarla kurulan iletişimin seviyesi daha çok
çevresel faktörlerin etkisiyle kazanılan
özelliklerdir.
C)Eğitim-öğretim ortamında bireysel farklılıklara
verilen önem gitgide artan bir biçimde önemini
sürdürmekte, öğrenme ortamlarının bireysel
farklılıkları esas alacak bir şekilde
düzenlenmesi amaçlanmaktadır.
D)Kalıtım ile gelen bireysel özellikler çevreden
kaynaklanan özeüiklere göre bireyin
gelişiminde daha etkili bir rol oynamaktadır.
Çünkü anne-babası avukat ve doktor olan
çocukların ileriki yaşamlarında da kalıtımsal
özellikleri nedeniyle yüksek statülü mesleklere
sahip bireyler olmaları kaçınılmazdır.
E) Bireysel gelişim üzerinde kalıtım ve çevre
faktörlerinden hangisinin daha etkili olduğu
tam olarak bilinememektedir. Bazı bireylerde
kalıtım başat etkenken bazı bireylerde de
çevre daha başat bir etken otarak
belirmektedir.
Q LU
Bireysel farklılıklar üzerinde çevre ve kalıtım
faktörü önemli etkilerde bulunmaktadır. Bazı
durumlarda çevre, bazı durumlarda da kalıtımın
etkisi diğerine nazaran daha yüksek düzeyde
olmaktadır. Günümüzde eğitim-öğretim
faaliyetlerinde öğrenme-öğretme süreçlerinin
bireysel farklılıklara uygun olacak düzeyde
düzenlenmesi geçerli bir ilke olarak kabul
edilmektedir.
(Cevap D)
12.1. Erkekierin aşçılık yapması ve çıkmasına neden olmuştur. Geçmişte
eko sadece kadına ya da erkeğe has bir
II. Günümüzde bayanların araba kullanmaları nom davranış biçimi olarak algılanan bazı
III.Eşi çalışan bir erkeğin ev işlerini yapması ik davranış ve tutumlar artık her iki cinsin de
geliş yerine getirebildiği davranış ya da tutumlar
IV.Duygusal film seyreden bir erkeğin ağlaması
mel olarak benimsenmiş, toplum hem kadına
V. Günümüzde erkeklerin de hemşire olarak er hem de erkeğe bu rolleri uygun görmüştür.
çalışabilmeleri erke İşte bu kişilik tipine Androjen kişilik adı
Yukarıda verilen özellikler hangi kişilik tipinin k ve verilmektedir.
taşıdığı özelliklerdir? kadı
(Cevap B)
n
A) Fenemonolojik kişilik B) Androjen kişilik C)
rolle
Psikopatik kişilik D) Hemoostatik kişilik E)
rind 13. Aşağıda belirtilen özelliklerin hangisinin
Psikoanalitik kişilik
e kazanılmasında çevresel faktörler daha
bazı etkili bir rol oynamaktadır?
deği A)Bireyin zeka yapısı
Cinsiyet rol anlayışı bireysel farklılıklar üzerinde şikli B)Bireyin ten rengi
etki eden faktörlerden bir tanesidir. Cinsiyet rolü, kleri C)Bireyin göz rengi
kişinin toplumun kendisi için uygun görmüş olduğu n D)Bireyin iletişim becerisi
görevleri ve sorumlulukları yerine getirmesidir. orta E) Bireyin boyunun uzunluğu
Ancak günümüzde teknolojik, toplumsal, sosyal ya
A, B, C ve E şıklarında verilen özellikler kalıtımın
bireysel farklılıklar ve bireysel gelişim üzerindeki
etkisine örnek olurken, D şıkkında verilen ifade
çevresel faktörlerin gelişim üzerindeki etkisine bir
ömektir.
(Cevap D)
-GELİŞİM PSİKOLOJİSL
Psikoloji ilmi ile eğitim ilişkisi
CEVAPLI KONU açısından aşağıda verilen ifadelerden hangisi
KAVRAMA TESTİ doğrudur?
A)Psikoloji insan davranışlarını anlamaya
çalışırken, eğitim insan davranışlarını istendik
1. Psikolojik bilginin elde edılmesi ve
yönde değiştirme ve geliştirmenin yollarını
uygulanması sırasında kullanıiacak olan teknik
aramaktadır.
ve yöntemler üzerinde çalışan, zeka, kişilik,
B)Psikoloji alanında yapılan çalışmalar aynı
yetenek ve diğer alanlarda psikolojik ölçme
zamanda hayvan davranışları üzerinde de
araçları geliştiren bilim dalı aşağıdakilerden
olduğu için psikoloji biliminin verilerinden
hangisidir?
eğitimde çok fazla yararlanılmamaktadır.
A)Fizyolojik psikoioji C)Eğitim bireylerinin davranışlarının
B)Bilişsel psikoloji değiştirilmesinin üzerinde dururken psikoloji
C)Psikometri bu davranışların temelinde yatan etkenierin
D)Nöropsikoloji neler olduğu üzerinde durmamaktadır.
E) Psikobiyoloji D)Psikoloji insan davranışlarının temelinde
yatan
faktörlerin tedavi edilmesi üzerine
yoğunlaşırken, eğitimde de böyle bir anlayış
hakim bir faktör olarak belirmiştir.
2. I. Ana-baba tutumları E) Eğitim yoluyla kazandırılması
amaçlanan
II.Kültürel unsurlar istendik davranışlar aynı zamanda
III.Doğum sırası faktörler 2:
o psikoloji
m biliminin konusunu oluşturmaktadır.
IV. Ebeveynlerin mesleği
V. Ebeveynlerin boşanma durumu £ daha çok etki eden faktörler bir
o
o araya
Yukarıda verilen ifadelerden hangisinde îi
bireysel farklılıklar üzerinde diğerlerine göre S ^
getirilmiştir?
A)II, III, IV
B)I, IV, V
C)III, IV, V
D)II, III, V "Günümüzde birçok öğretmen öğrenme-öğretme
E) 1,11,111 süreçlerini düzenlerken bireysel farklılıkları dikkate
almakta ve yapılan öğretimden her öğrencinin
kendi düzeyine göre yararlanmasını sağlamaya
çalışmaktadır" fikrine sahip olan bir birey için
aşağıdaki ifadelerden hangisi söylenebilir?
3. Bir öğretmenin sınıftaki rollerini daha etkili ve A)Psikoloji ve gelişim psikolojisinin verilerinden
eğitimde yararlanılması gerektiğini savunan bir
verimli bir şekilde yerine getirmesinde diğer
bireydir.
bilimlere göre daha etkili olan bilim dalı
B)Yeniliklerin ve teknolojik gelişmelerin
hangisidir?
bilincinde olan ve bu tür gelişmelerin yararına
A)Sosyal Psikoloji inanan bir bireydir.
B)Eğitim Psikolojisi C)Bireylerin zihinsel gelişimi için yeni hedefler
C)Gelişim Psikolojisi peşinde koşan bir bireydir.
D)Klinik Psikoloji D)Bireylerin öğrenmelerini tam ve eksiksiz
E) Örgüt Psikolojisi yapmaları gerektiğini savunan bir bireydir.
E) Öğrenme-öğretme sürecinde öğretmenlerin
aktif rol oynamalarını savunan ve bunun
gereğini vurgulayan bir bireydir.
-EGITIM BILIMLERU
6. Aşağıdakilerden hangisi otokratik ana-baba
tutumuna sahip olan ebeveynlerin
özelliklerinden birisi değildir?
A)Otokratik tutuma sahip olan ebeveynlerin
çocuklarının kendilerine güven ve saygı
düzeyleri düşüktür.
B)Otokratik tutuma sahip olan ebeveynler soğuk
ve katı bir kişilik yapısının yanı sıra ceza ve
emir verme eğilimine sahiptirler.
C)Çocuklarıyia çok fazla ilgilenmezler.
D)Çocuklarını hem kontrol ederler hem de
onların fikirlerini dinlerler.
E) Otokratik tutuma sahip olan ebeveynlerin
çocuklarının akademik başarı oranları genelde
düşük seviyededir.
05
"o
cc
IU Q
"Sc yj
7. Çocuklarına kısmen de olsa karar verme hakkı
tanıyan ancak son kararın yine ebeveynler
tarafından verildiği ana-baba tutumu
aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak
verilmiştir?
A)İzin verici tutum
B)Bırak yapsıncı tutum
C)Yetkeci tutum
D)Eşitlikçi tutum
E) Demokratik tutum
9. "Gelişim psikoiojisi bireylerin yaşam dönemlerinde d ylerin davranış özellikleri
geçirdikleri gelişim özelliklerini incelemektedir." ü hakkında bilgi sahibi olmalarını sağlamak.
z
Bu ifadeye göre aşağıdakilerden hangisi
e
gelişim psikolojisinin amacı olabilir? 10. Yasal konulara ve sorunlara psikoloji
n
A)Bireylere kazandırılması düşünülen istendik biliminin
l
davranış modellerinin neler olduğunu tespit temel ilkelerini uygulamak üzere
e
edebilmek. hukuk ile
r
B)Bireylerin hangi gelişim dönemlerinde ortak psikoloji arasında kurulan ilişkiden
k
davranış eğilimleri gösterdiğini tespit doğan
e
edebilmek. psikoiojinin alt dalı aşağıdakilerden
n
C)Her gelişim döneminin kendine özgü olan hangisidir?
temel özelliklerinin neler olduğunu belirlemek. b A)Deneysel psikoloji
D)Bireylerin hangi davranış modellerini ne i B)Okul psikolojisi
düzeyde yapabildiklerini, hangi davranış r C)Klinik psikoloji
modeilerini yapamadıklarını tespit edebilmek. e D)Adli psikoloji
E) Öğretmenlerin öğrenme ortamlarını E) Psikometri
11. "En sık görülen ana-baba tutumlarından birisidir.
Anne ve baba çocuğa farklı farklı davranırlar,
birisinin "hayır" dediğine diğeri "evet" demektedir.
Ayrıca çocuk eğitimi konusunda ebeveynler değişik
görüşler paylaşırlar. Bir gün görmezlikten gelinen
bir davranışa ertesi gün ceza verilebilir."
8. İş yaşamını iyileştirme, üretimi ve verimi Hangi ana-baba tutumu yukarıda verilen
arttırma amacıyla psikolojinin ilkelerinin özelliklere sahiptir?
çalışma hayatına uygulanmasına imkan veren
A)Tutarsız tutum
bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir?
B)Boşvermeci tutum
A)Klinik psikoloji C)Aşırı koruyucu tutum
B)Eğitil psikolojisi D)İzin verici tutum
C)Endüstri psikolojisi E) Mükemmeliyetçi tutum
D)Sağlık psikolojisi
E) Sosyal psikoloji
10- -GELİŞIM PSİKOLOJİSL
12. Klinik psikolojinin uğraşı alanı aşağıdaki
ifadelerden hangisinde doğru olarak ÇIKMIŞ SORULAR
verilmiştir? ve ÇÖZÜMLERİ
A)Biyolojik sitemler ile zihnin işlevi ve davranış
arasındaki ilişkiyi incelemek
1. Ayşe hanım kızına hiçbir kısıtlama getirmiyor
B)Psikolojik öiçme araçlarını hazırlamak ve
ve hiçbir şeyine karışmıyor. Ayşe hanımın bu
geliştirmek
davranışını aşağıdakilerden hangisi açıklar?
C)Zihinsel, davranışsal ve duygusal bozuklukları
(2005 KPSS)
(fobi, depresyon vb.) olan bireylerin tedavi
edilmesi A)Demokratik tutum benimsemiştir
D)Hastalıkların önlenmesi ve sağlığın B)Aşırı koruyucu tutum benimsemiştir
sürdürülebilmesi için araştırmalar ve C)Kızını hiç sevmiyor
uygulamalar yapmak D)Çocuk yetiştirmede izin verici tutumu
E) Bilginin zihinsel süreçlerden nasıl geçirilerek benimsemiştir
depolandığını ve gerektiğinde nasıl geri E) Aşırı cezalandırıcı tutum benimsemiştir
getirildiği üzerine araştırmalaryapmak
Ayşe hanımın davranışları çocuk yetiştirme
tutumuyla ilgilidir. Demokratik tutum dengeli,
1
tutarlı ve kararların aile içinde b^raberce tüm aile
CEVAP ANAHTARI
fertleriyle alındığı bir tutumdur. Aşırı koruyucu
1 .C 2. E 3. B 4. A tutum ise çocukların sürekli kontrol altında
tutulduğu, kendi başlarına hiçbir faaliyete izin
5 .A 6. D 7.C C 'Z. verilmediği bir tutumdur. İzin verici tutum da
n
o
örnekteki gibi çocuğa hiçbir kısıtlama getirm^den
9 .C 1 .D 11.A 1 .C
hertürlü etkinliğine izin verildiği bir tutumdur.
0 2
(Cevap D)
11
ÖĞRENME PSİKOLOJİSİ | Öğrenme Psikolojisi ve
Temel Kavramlar
ÖGRENME PSİKOLOJİSİNİN UGRAŞIALANLARI
•Öğrenme süreçleri ile ilgili bilgilere ulaşma (Nasıl
öğreniliyor?)
•Öğrenme ve öğretme süreçleri
• Öğrenme güçlüklerinin kaynakları (Öğrenmeyi
neler engeller?)
•Farklı dönemlerde insanların öğrenme özellikleri ve
bu özelliklerin öğretim etkinliklerine uygulanması.
•Öğrenme iikeleri, yöntemleri ve kuramları.
DAVRANIŞ VE ANALİZİ
Davranış insanın her yaptığı şey için kullanıian bir terimdir. Sadece eylemleri değil, durumları da
kapsayacak kadar geniştir. Davranışlara örnek vermek gerektiğinde konuşmak ve(ya) konuşmamak diye
örnek verilebilmesi bundandır. Çünkü konuşmak da davranıştır, konuşmamak da.
Davranışı analiz ederken onu uyarıcı, tepki, karşılık olarak analiz etmek yaygınlaşmışîır.
Uyarıcı;
a)Organizma tarafından (algılanarak) davranışa yol
açan,
b)İçte ve dışta meydana gelen değişikliklerdir.
Buna göre bir değişikliğin uyarıcı niteliği kazanabilmesi için bu iki şartı yerine getirmesi gerekir. İçte
meydana gelen değişikliklere; karnın acıkması, vücuttaki su miktarının azalması, kalbin hızlı atması örnek
olarak verilebilir. Dışta meydana gelen değişiklikler ise ısı, ışık ve ses açısından meydana gelen değişiklikler
olarak ele alınabilir.
Tepki;
Organizmanın uyarıcıya karşı göstermiş olduğu davranıştır. Tepki, uyarıcıya göre tanımlandığı için bir
tepkiden bahsedebilmek için önce uyarıcıyı ele almak ve göstermek gerekir.
Karşılık;
Organizmanın gösterdiği tepkiye karşılık almış olduğu uyarıcıdır. Karşılık üç türlü olabilir:
1. Pekiştirme: Organizmanın davranışının
gösterilme olasılığının artırılmasıdır. İki türü vardır:
a) Olumlu pekiştirme; İçinde bulunulan duruma
hoş bir uyarıcının eklenmesidir. Çikolata vermek
gibi.
b) Olumsuz pekiştirme: İçinde bulunulan
durumdan hoş olmayan bir uyarıcının
kaldırılmasıdır. İyi hal gösteren bir mahkumun hafta
sonu iznine gönderilmesi gibi.
2. Ceza: Organizmanın davranışının gösterilmeme
olasılığının artırılmasıdır. İki türü vardır:
a)I. Tür ceza: Organizmanın içinde bulunduğu
duruma hoş olmayan bir uyarıcının eklenmesidir.
Gündelik dildeki ceza büyük ölçüde böyiedir.
Çocuğun fiziksel olarak cezalandırılması veya
ağzına biber sürülmesi böyledir.
b)II. Tür ceza: Organizmanın içinde bulunduğu
durumdan hoş bir uyarıcının kaldırılmasıdır. Çocuğa
verilen bir ödülün geri alınması böyledir.
3. Karşılık vermeme: Organizmanın davranışının
görmezlikten gelinmesidir ki, uzun vadede sönmeye
(unutmaya) yol açar. Bu açıklama temelde
davranışçı yaklaşıma dayalı bir ifadedir.
Performans (Edim)
İnsan davranışlarının bir kısmı doğuştan getirilirken, diğer bir kısmı da sonradan ediniiir. İnsanın tüm eylem
ve durumları için performans (edim) terimi kullanılır. Doğuştan getirilen davranışlar refleksler ve içgüdüler
olmak üzere iki türlüdür. Sonradan edinilen davranışlar ise büyük ölçüde öğrenme sonucu kazanılır.
12- -OGRENME PSIKOLOJISL
Refleks Aynı şekilde, kaza eseri farklı bir davranış
göstermek zorunda kalan kişi de, bu davranışını
a)Doğuştan geliyor mu? kalıcı hale getirmedikçe öğrenmiş olmaz. Kaza
b)Belli bir uyarıcısı var mı? sonucu sağ kolu kırılan bir kişînin sol eliyle yazması,
c)Belli, basit ve ani bir tepki mi? bunu kalıcı hale getirmediği sürece öğrenme
Soruları sorulduğunda, üç soruya da "evet" cevabı kapsamına girmez.
veriliyorsa davranış reflekstir. Eğer bir ve(ya) Gene, organizmanın davranış değişikliğinin tekrar
birkaçına "evet" cevabı verilemiyorsa, o zaman ya da yaşantı sonucu meydana gelmesi gerekir,
refleks değildir. Dizinize vurulduğu zaman Felç veya tik gibi kişinin yaşantıları dışında
ayağınızın kalkması, göz kırpmak, vb. davranışlar meydana gelen davranış değişikiikleri öğrenme
reflekslere örnek verilebilir. olarak kabul edilmez.
İçgüdü Öğretmenin sınıfta öğrencilere ders anlatarak
yapmaya çalıştığı, onların davranışlarında değişiklik
a)Doğuştan geliyor mu? meydana getirecek kadar yaşantı sağlamaktır.
b)Türe özgü mü? Örneğin Mustafa Kemal Atatürk'ün kaç yıiında
c)Karmaşık davranış mı? öldüğünü bilmeyen ve sorulduğunda "bilmiyorum"
Soruları sorulduğunda, üç soruya da "evet" cevabı cevabı veren bir öğrencinin öğretim sürecinin
veriliyorsa bu davranış iç güdüdür. Arıların bal sonunda aynı soruya "1938" şeklinde cevap
yapması, ipek böceğinin koza örmesi, içgüdüye vermesi,
örnek olarak verilebilir.
a)Öğrenme yaşantısı sonucunda
İçgüdü ve refleks doğuştan getirilen iki temel
b)"Bilmiyorum" deme davranışı değiştiği
davranış biçimidir. Bunların dışında davranışlar
olmakla birlikte, eğitim açısından bu iki tür davranış, c) Bir süre sonra da aynı cevabı verebildiği için
öğrenmenin dışında yer alır. Öğrenme sadece öğrenmedir.
refleksin uyarıcısınin değiştirilmesi, içgüdünün ise
Öğrenmeyi açıklarnaya çalışan çeşitli kuramlar
gösterilme koşulları ve biçiminin değiştirilmesi
öğrenme yoluyla gerçekleştirilir. Bu iki tür dışında vardır. Bunlardan davranışçı kuram onu uyarıcı ile
diğer davranışlar organizmanın sonradan edindiği tepkinin eşleştirilmesi olarak görürken, bilişsel
davranışlardır. kuram zihindeki örgütlenme olarak görür. Öğrenme
kuramları ileride ele alınacaktır.
ÖĞRENME
Öğrenme, tekrar ya da yaşantı yoluyla organizmanın Öğrenmenin Gerçekleştjği Ortamlar
davranışlarında meydana gelen oldukça kalıcı Aile: Okul öncesi dönemde çocuğun yaşamında
etkili bir sosyalleşme görevi yapan, özellikle
değişikliktir. Bir davranışın öğrenme olabilmesi için,
kültürlenme ve değerlerin kuşaklar arasında
a)Tekrar ya da yaşantı yoluyla meydana gelmesi, aktarılması misyonlarına sahip sosyal ortamdır.
b)Davranışta bir değişiklik olması, Akran Grupları: Akran ve arkadaş grupları aile
içinde ebeveynlerle ve (varsa) kardeşlerle
c)Değişikliğin oldukça kalıcı olması gerekir.
yaşanması pek olası olmayan yaşantılar sunan
Bu koşulları sağlamayan durumlar öğrenme olarak sosyal ortamlardır.
değerlendiriimez. Anaokulları-Kreşler: Çocukların okula
Sözgelimi, organizmanın gündelik davranışları hazırlanmasını ve sosyal beceriler edinmelerini
arasında yer alan ve herhangi bir değişiklik sağlama görevine sahip, yasal olarak kuruian,
göstermeyen davranışlar öğrenme değildir. Her işletilen ve denetlenen okul öncesi eğitim
kurumlarıdır.
günkü yolundan gelip giden bir adam yeni bir yol
öğrenmiş olmaz. Örgün Eğitim Kurumları (Okullar): Aileden sonra
çocuk eğitiminde en önemli etkiye sahip sosyal
-EGITIM BILIMLERI- 13
kurumlardir. Sağladiğı özel koşullar (toplu öğretim, 2. Olgunlaşma
temel öğrenme konuları, akran grupları, ders/etkinlik
çeşitliliği, profesyone! kadro vb.) bu etkinin temel Öğrenen ile iigili faktörlerden iiki (yukarıdakini
bileşenlerini oluşturur. saymazsak), olgunlaşmadır. Organizma ilgili
davranışı gösterebilecek bir biyoiojik donanıma
Okulla ilgili önemii özellikler:
sahip olabilir. Ancak, söz konusu olan zaman ve
» Bireyde olumlu/olumsuz, kasıtlı olarak veya zeminde, organizma henüz o olgunluğa ulaşmamış
kendiliğinden davranış değişiklikleri edinilmesini olabilir. Bu durumda öğrenme meydana gelmez.
etkiler. Sözgelimi, insana konuşmayı öğretebilirsiniz, yeni
» Yetişkin davranışlarıyla oyunsu davranışlar doğmuş bir bebek de insandır, ama ona
arasındaki farkın fark edilmesine fırsaî verir. öğretemezsiniz, çünkü gerekii olgunluğa
ulaşmamıştır. Olgunlaşma genellikle yaş ve zeka
» Kişisel gelişimi, sosyal beceriler edinilmesini ve olarak ele alınır. Yani, bir organizmanın olgunluğa
sağlıklı iletişim/ilişki kurulmasını destekler. ulaşmasından bahsederken, bir yandan yaş olarak
» Bireye yeni davranışlar kazandırarak veya belli bir yaşa gelmesi, diğer yandan yaşıtlarıyla
önceden edinilmiş davranışiarını geliştirerek benzer özellikier göstermesi, özellikle kavrama ve
uyum süreçlerini destekler. bilgi işleme açısından yaşıtlarıyla aynı düzeyde
oiması gerekir. Çocuk yaş olarak 5 yaşına gelmiş
» Toplumsal değerlerin kazanılması için yaşantı
olabilir, ama hala konuşamıyor olabilir.
fırsatiarı sunarve bunları pekiştirir.
ÖĞRENMEYİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER 3. Uyarılmışlık
ço "o
Bir öğrenme ortamında bulunan faktörler g İkinci faktör, uyarılmışlık düzeyidir. Genel
şunlardır: g uyarılmışlık hali olarak da atıfta bulunulan bu özellik,
organizmanın dışarıdan gelen uyarıcıları işleyebilme
A) Oğrenen ;iî kapasite ve becerisini gösterir. Bunu daha iyi
m anlayabilmek için, uyarılmışlık derecelerini gözden
B)Öğrenme malzemesi (öğrenilen şey) .1 geçirmek yararlı olabilir. En düşük uyarılmışlık,
C)Öğrenme stratejisi (öğrenme biçimi) 'S bitkisel hayat durumundadır, ancak temel yaşamsal
uyarıcılar alınabilir. Sonraki bir düzey, uyku halidir.
D)Öğreten (öğrenmeye yardımcı olan) 'g Kişi etrafındaki uyarıcılardan (en azından) bir
E) Öğrenme ortamı (öğretilen yer). S kısmını alabiidiği içindir ki uyarılabilmektedir(!).
Daha sonra uyuşukluk dediğimiz bir düzey örnek
Bunlardan öğrenen, öğrenme malzemesi ve verilebilir. Bu durumda kişi etraftaki uyarıcılardan
öğrenme stratejisi öğrenmeyi doğrudan etkilerken, bazılarını alabilmekte, bazılarını ise alamamaktadır.
öğretmen ve öğrenme ortamı, bu üç faktörü Sonraki bir düzey normal uyanıklık düzeyi olabilir.
etkileyerek öğrenmeyi (dolaylı yoldan) etkilerler. Bu Bu durumda kişi etraftan uyarıcı alabilir ve
yüzden öğrenmeyi etkileyen faktörleri üç grup olarak işleyebilir. Gündelik yaşamını sürdürür. Kişinin
ele almak gerekir. heyecanlandığı ve "elinin ayağının dolaştığı" durum
bir miktar aşırı uyarılmanın söz konusu olduğu
A. Öğrenen durumdur. Bu durumda kişi normalde
işleyebileceğinden biraz fazla uyarıcı ile karşı
karşıya kalmış demektir. Dehşet veya panik hali ise
LTüreÖzgü Hazıroluş oldukça aşırı bir uyarılmanın olduğunu gösterir. Bu
Öğrenen ile ilgili faktörlerin en başında türe özgü durumda kişi işleyebileceğinden fazla uyarıcı ile
hazır oluş gelir. Öğrenen, ilgili davranışı karşı karşıyadır.
gösterebilecek bir türden olmalıdır. Eğer tür o Bu uyarılmışlık düzeyleri ile öğrenme arasında bir
davranışı göstermek için gerekli biyolojik donanıma ilişki vardır. Yani, öğrenmenin meydana gelebilmesi
sahip değilse, öğretmeye çalışmak da boşuna olur. için uyarılmışlığın da bir düzeyde olması gerekir. Bu
Bilindiği gibi "kaz uçar, ama laz uçamaz". düzey "orta düzey"dir. Başka bir ifadeyle
öğrenmenin meydana gelmesi ve kolay meydana
14- -ÖĞRENME PSİKOLOJİSİ-
gelmesi için orta düzeyde uyarılmışlık gereklidir. ZORLAŞMA
Düşük uyarılmışlık düzeylerinde öğrenme meydana
gelmez, kişi uyarıcıyı alamıyordur. Yüksek uyarılma İki parmak daktilo yazmasını bilen bir kişinin 10
durumlarında da öğrenme meydana gelmez, kişi parmak yazmayı öğrenmesi, veya Q-klavye yazan
istediği uyarıcıyı seçebilecek durumda değiidir, ne birinin F-klavyeyi öğrenmesi gibi. Kısaca benzer
yapacağını bilemez bir haldedir. Orta düzeyde bir uyarıcılar aktarma yapılıp yapılamayacağını, benzer
uyarılmışlık öğrenmeyi olumlu yönde etkiler, davranışlar ise aktarmanın ne kadar olumlu
olacağını belirler.
Düşük uyarılmışlık düzeylerinde öğrenme olmaz,
ancak öğrenmeye yatkıniık meydana getirilebilir.
Örneğin, uyuyan bir kişiye bir şey öğretilemez, ama 5. Güdü
öğrenilecek konulara yatkınlık sağlanabilir. Bu Öğrenmeyi etkileyen diğer bir faktör, öğrencinin
yüzden derse devamda ısrar edilir, çünkü öğrenci güdülenmiş olmasıdır. Öğrenmeye açık olmayan,
derste uyusa bile, konulara yatkıniık sağlar. Yabancı başka bir ifadeyle öğrenmek istemeyen öğrenciye
dil eğitiminde bu yatkınlık daha çok işe yarar. ne kadar uğraşırsanız uğraşın öğretebiieceğiniz
şeylersınırlıdır.
4. Aktarma / Transfer Güdü, organizmayı harekete sevk eden durum
Öğrenmeyi etkileyen diğer bir faktör, önceki olarak tanımlanabilir. Güdülendiği için organizma
öğrenmelerdir. Bazı kaynaklarda aktarma veya hareket eder, davranışta bulunur. Güdüler ikiye
transfer(ans) olarak işaret edilen bu faktör, ayrılırlar: birincil güdüler ve ikincil güdüler.
öğrencinin yeni bir öğrenme yapabilmesi için Bunlara bazı kaynaklar doğuştan getirilen güdüler
önceden bir miktar öğrenme yapmış olması ve edinilen (kazanılan) güdüler olarak atıfta
gerektiğini, daha gündelik bir ifadeyle gerekli bulunmaktadırlar. Birincil güdüler doğuştan getirilir
önbilgileri edinmiş olması gerektiğini ifade eder. ve organizmanın yaşamını sürdürmesi için gerekli
Önceden gerekli olan, sözgelimi dört işlemi olan güdüler bu gruba girer. İkincil güdüler ise,
öğrenmemiş bir kişi bayağı kesirleri veya ondalık yaşamsal önem taşımayan, ama organizmayı
işlemleri yapamaz. Daha özel olarak söylenirse, davranışa yönlendiren durumlardır (başarı güdüsü
birbirine benzer uyarıcıların söz konusu olduğu gibi).
öğrenmeler uyarıcıların benzerliği ölçüsünde Güdüler döngüseldir. Başka bir şekilde anlatılacak
aktarmayı kolaylaştırmaktadır. Aynı şekilde benzer olursa. güdünün üç aşaması vardır:
tepkilerin öğrenildiği durumlarda da aktarmanın a)İhtiyacın hissedilmesi,
olumlu olma olasılığı yükselmektedir. Kısaca, b)İhtiyacı gidermeye yönelik davranış,
benzer uyarıcı ve davranışların kullanıiması
c)Doyum ve rahatlama.
öğrenmeyi büyük ölçüde kolaylaştırmaktadir, çünkü
öğrenci öğrenmeleri arasında aktarmalar Önce organizma bir eksiklik ve ihtiyaç hisseder.
yapabilmektedir. Aktarma olumiu ve olumsuz olmak Daha sonra bu eksikliği gidermek için bir davranışta
üzere iki türlüdür: bulunur. Sonra davranış amacına ulaşırsa, ihtiyaç
giderilmiş olur ve organizma rahatlar, Açlık,
Olumlu aktarma:
susuzluk gibi ihtiyaçlar birincil (doğuştan)
Önceki öğrenmelerin sonraki öğrenmeyi güdülerdendir. Açlık için önce midenin boşalması ve
koiaylaştırdığı durumdur. karnın acıkması hissedilir ve doldurulma ihtiyacı
duyulur. İkinci aşamada kişi, yemek yiyerek açlık
Sonraki öğrenmeler ihtiyacını gidermeye yönelik davranışta bulunur.
KOLAYLAŞMA
Oncekı öörenmeier'bııgıJer Yeterince yerse (uygun davranışı gösterirse) karnı
doyar, doyum ve rahatiama hali ortaya çıkar.
Kuru fasulye pişirmeyi bilen bir kişinin nohut Rahatlamanın ortaya çıkması güdünün yok olmasını
yemeğini yapmayı öğrenmesi, üçgeni iyi bilen bir sağlamaz, sadece bir dahaki ihtiyacın
kişinin kareyi iki eşit üçgen olarak anlamasındaki hissedilmesine kadar hissediimemesini sağlar.
kolaylık gibi. Güdülerin döngüsel oluşunun anlamı da budur.
Olumsuz aktarma: Güdüler öğrenmeye yönelme için olduğu kadar
Önceki öğrenmenin davranışın pekiştirilmesinde de örıemli işlevlere
sonraki öğrenmeyi
zorlaştırmasıdır. sahiptir. Uygun davranışı gösteren organizmaya
-EĞİTİM BİLİMLERİ- 15
güdüsüne uygun pekiştirme yapılmalıdır. Sözgelimi duyduğu ihtiyaçtır.
karnı aç olan bir çocuğa "aferin" demek pekiştirme
olarak pek işe yaramayacağı gibi, karnı tok olan bir 6. Estetik ihtiyaç: İnsanın güzel şeyiere karşı
çocuğa yiyecek vermek de aynı şekilde pekiştirme duyduğu haz ihtiyacıdır.
olmayacaktır. Pekiştirme, organizmanın ihtiyaçlarına 7. Kendini gerçekleştirme: Kişinin doğuştan
hitap ettiği zaman etkili olur.
getirdiği potansiyelleri gerçekleştirmeye duyduğu
ihtiyaçtır. Kişi bu potansiyellerini ortaya koyamazsa,
BAŞARI GÜDÜSÜ DÜŞÜK VE YÜKSEK BİREYLERİN
kendini engellenmiş ve huzursuz hisseder.
ÖZELLİKLERİ
Boyut Düşük Bu ihtiyaçlardan ilk dördü var kalma ihtiyacıdır; kişi
Yüksek
varlığını sürdürebilmek için bunlara sahip olmalıdır.
|Çok kolay ya da çokjOrta güçlükte amaçlar
Ama Ancak bu ihtiyaçların önemli bir özelliği yoksun
jzor amaçlar koyar | koyar
olunduklarında insanın davranışlarını
löğrenmiş görünmeyeİGerçekten öğrenmek için
ç
jçalışır Içalışır
belirlemeleridir. Diğer zamanlarda neredeyse farkına
bile varılmazlar. Son üçü ise gelişim ihtiyaçlarıdır.
jöğretmen ve şans gibi!
Niyet Yani, kişinin hayatta kalmasına değil, gelişmesine
Yükleme |dış etkenlere yüklemejÇabayayüklemeyapar
jyapar j yararlar. Bu yüzden, doyurulmadıkça ortaya
çıkmazlar ve doyuruldukça kişinin davranışlarını
tavır yönlendirmeye başlarlar. Sözgelimi, kişi hiç kitap
mısseder okumayabilir, ama bir kere okur ve tadını alırsa
Yeterlik i Yeterlik duyguları İGelişmiş yeterlik tekrar okumak ister.
duygusu İgelişmemiştir Iduyguları vardır
İhtiyaçlar Hiyerarşisi
Abraham Maslovv insanın ihtiyaçlarıyla ilgili bir —► Kişisel bütünlük, Yaratıcılık
kuram geliştirmiş ve şu kuralları öngörmüştür:
a)Jnsanın ihtiyaçları her yerde aynıdır, evrens^ldir.
Bu ihtiyaçlar hiyerarşik bir sıra izlerler. Bir ihtiyacın Özsaygı, saygı duyulmak
ortaya çıkabilmesi için kendisinden önceki ihtiyacın
en azından bir miktar doyurulmuş olması gerekir.
• Aşk, sevgi, aidiyet,
b)Bir ihtiyaç için kendinden sonraki ihtiyaç feda takım çalışması,
sosyal aktiviteler
edilebilir, ama önceki ihtiyaç feda edüemez.
Maslovv'a göre insanın ihtiyaçları şunlardır: ---*■ Barınma, sosyal güvenlik
1.Fizyolojik ihtiyaçlar: Bu ihtiyaçlar bedensel
. Hava. su, yemek, ısı, uyku
ihtiyaçlardır ve bedenin canlılığını sürdürmesi için
gereklidir. Maslovv İhtihaçlar Hiyerarşisi
2.Güvenlik ihtiyacı: Kişinin kendini emniyette
hissetmesi, ayağını sağlam yere bastığını Maslovv'un ihtiyaçlar hiyerarşisi, güdüleme ye
hissetmesidir. pekiştirmede önemli yararlar sağlamaktadır.
3. Yakınlık jhtiyacı: Kişinin hemcinsleriyle ve karşı Öğrencileri ihtiyaçlarına göre güdülemek ve
cinsten biriyle yakın olma, sevgi ilişkisi içinde olma ihtiyaçlarını karşılayabilecek şekilde pekiştirmek
ihtiyacıdır. gerekir.
4. Saygınlık ihtiyacı: Kişinin içinde bulunduğu
toplulukta varlığının onaylanması, ona saygı
duyulması ihtiyacıdır.
5. Bilme / tanıma ihtiyacı: Kişinin öğrenmeye karşı
16- -ÖGRENME PSİKOLOJİSL
uzun zamandır tartışıimakta olmasından ve bu
kadar tartışmaya değer bulunmasından bellidir.
Başkasına aktarılamayan bilgiler öğretilemezler. Bu
bir yana, öğrenme malzemesinin taşıması gereken
özellikler üç faktör şeklinde ele alınabilir: algısal ayırt
edilebilirlik, anlamsal çağrışım ve kavramsal
gruplandırma.
1. Algısal Ayırt Edilebilirlik
Öğrenme malzemesinin etrafındaki uyarıcılardan
farklılaştırılması, algısal olarak ayırt edilebilir bir
şekilde sunulması gerekir. Etrafındaki uyarıcılardan
ayırt edilemeyen uyarıcılar herhangi bir uyarıcı
olarak görülür ve öğrenilmesi zor olur. Bu yüzden
öğretmenler, önemli konuiarın altını çizerler,
vurgularlar ve/veya "sınavda soracaklarını" söylerler.
Başka bir ifadeyle etraftaki diğer uyarıcıiardan farklı
hale getirmeye çalışırlar.
2. Anlamsal Çağrışım
Öğrenme malzemesi organizmanın zihninde
birtakım çağrışımlara yol açmalıdır. Çağrışıma yol
açmayan bilgilerin öğrenilmesi zordur. Bu konu,
öğrenen ile ilgili faktörlerden aktarma (önceki
6. Dikkat bilgiler) konusuyla bağlantılıdır. Önceden edinilmiş
Organizma, tür olarak öğrenmeye hazır olabilir, olan bazı bilgiler varsa, yeni edinilen bilgiler onlara
gerekli olgunluğa ulaşmış olabilir, gerekli önbilgilere eklenir. Böylelikle hatırlanmaları ve ulaşılmaları
sahip olabilir, güdülenmiş bir durumda bulunabilir, kolaylaşmış olur. İnsanların zihinlerinde bilgiler
ama hala öğrenemeyebilir, çünkü dikkat etmiyordur. birbirleriyle bağlantılı bir şekilde bulunurlar. Eğer
Dikkat belli bir yöndeki uyarıcıları almaya hazır
yeni edinilen bir bilgi daha önceki bilgilerle
olmak demektir. Bir şeye dikkat ettiğimiz zaman, o
bağlantılandırılabiliyorsa, bir süre sonra hatırlanması
şeyle ilgili uyarıcıları almaya yönelmişiz demektir.
Dolayısıyla duyu organlarımız ona yönelmiştir. da kolay olacak demektir. Eğer bağlantı
Öğrenci yanındakiyle konuşurken dikkatini kurulamazsa, o zaman yeni edinilen bilgi kaybolup
konuşmaya vermiş demektir ve derste gider. Genellikle insanların çağrışımlarının;
konuşulmasını istemememizin nedeni budur.
a)Zıthklarla
Öğrenmenin meydana gelebilmesi için
organizmanın dikkatini öğrenilecek konuya b)Eş zamanlılıkla
yöneltmiş olması gerekir.
c)Ardışıklıkla olduğu görülmektedir.
B) Öğrenme Malzemesi
Yani, zıtları, birlikte meydana gelen olayları ve birbiri
Öğrenme malzemesi öğrenilen konudur, öğrenilen ardına meydana gelen olayları hatırlamamız koiay
bilgidir. Öğrenmenin kolayca gerçekleşebilmesi için, olur.
öğrenilen konunun da bazı özelliklere sahip olması Eğer çağrışım bağları basamaklar halinde uzayıp
gerekir. Her konu her şekilde öğrenilmez. Öğrenme
giderse tabii ki hatırlama çok daha kolay olacaktır.
malzemesinin sahip olması gereken özelliklerinin
Başka bir ifadeyle, ne kadar çok ve uzun bağlantı
başında telaffuz edilebilmesi gelir. Telaffuz
edilemeyen şeyler öğrenilemezler. İnsanda dil ile kurulabilirse, hatırlama o kadar kolaylaşır. Bu nokta,
düşünce arasında yakın bir ilişki olduğu, konunun yaşantısal eğitimin de temelidir. Yani, öğrenen yeni
bilgiyi ne kadar çok ve gündelik olayla
-EGITIM BILIMLERİ- 17
bağlantılandırabilirse öğrenme o kadar kolaylaşır. 1. Ayrılan Zaman
Ancak çağrışımsal basamaklar dizisi özneldir. Bu
Öğrenenin öğrenmeye her evrede (günde, haftada,
yüzden grup halinde yapılan eğitimde daha
vb.) belli bir süre ayırıp ayırmadığıdır. Eğer her gün
sistematik ve mantıksal yapılara gerek duyulur ki o
veya her hafta belli bir süre ayrılırsa buna aralıklı
da kavramsal benzerliklerdir. çalışma, belli bir zaman ayrılmayıp, ihtiyaç
duyulduğunda tüm öğrenme malzemesini aynı anda
3. Kavramsal Benzerlikler öğrenmeye çalışmaya toplu çalışma denir. Aralıklı
çalışma daha doğru olduğu halde, öğrenciler
Öğrenilen konunun kavramsal benzerliklere göre öğrendiklerinin "tazeliğiyle" sınava girip
gruplandırılabilmesi onun öğrenilmesini kolaylaştırır. "tutturabildiklerini kar bellerler". Haibuki aralıklı
Birbirine benzemeyen ve gruplandırılamayan birkaç çalışmanın yanı sıra toplu bir tekrar onları daha
uyarıcı yerine birbirleriyle gruplandırıiabilen birçok başarılı hale getirir. Öğrenci toplu çalıştığında
uyarıcı daha kolay öğrenilir. Sanki bu uyarıcılar bilgiler yeni olduğu için öğrenci yüksek not alıyordur,
birbirleriyle bütünleşerek birbirlerinin hatırlanmalarını ama uzun vadede öğrencinin zihninde fazla bilgi
kolaylaştırmaktadır. kalmıyordur.
Kavramsal benzerliklerin anlamsal çağrışımlardan
2. Konunun Yapısı
farkı, anlamsal çağrışımların öznel olmalarına
karşılık, mantıklı ve analitik olmalarıdır. Bu yüzden Öğrenilen konunun nasıl bir görüntü gösterdiği de
öğrenmeyi etkiler. Her konunun yaptsı kendine
grupla yapılan eğitimlerde kavramsal benzerliklere
özgüdür. Ancak, yapılabilecek bazt düzenlemeler de
dayanılması önerilir, çünkü her öğrencinin öznel
bulunmaktadır. Örnek için, öğrenme malzemesi
bağlantılarına cevap vermek pek mümkün parçalara bölünebilir veya toplu bir şekilde ele
görünmemektedir. alınabilir. Eğer yapılabiliyorsa, parçalara bölerek
Kavramsal benzerlikler çeşitli basamaklar halinde çalışma daha iyidir. Ancak parçalara bölerek
çalışmanın iyi olabilmesi için, konunun anlamlı
düzenlenebilirse tabii ki daha kolay öğrenilmektedir,
birimlere ayrılabilmesi, birleştirme için çok zaman
üteratürde bu konuda yaygın bir araştırmadan söz gerekmemesi, anlamlı birimler arasında çok büyük
edilir. İlgili araştırmada, deneklere mineraller konusu oranda bağlılık olmaması gibi şartların yerine
anlatılmak istenmiş ve mineraller taşlar ve metaller gelmesi gerekir. Sözgelimi bir matematik problemi
olarak ikiye ayrılmış, sonra taşlar değerli ve değersiz çözülüyorsa, bunu parçalara ayırmak zor olacaktır.
olarak, metaller de yaygın, nadir ve alaşım olarak Bu yüzden, ilke olarak parçalara bölerek çalışmanın
üçe ayrılmıştır. Bu şekilde yapılan öğretimde daha verimli olduğu, ancak hangi durumun daha
öğrencilerin daha kolay öğrendikleri tespit edilmiştir. etkili olduğunun konuya bağlı olduğu
unutulmamalıdır.
3. Öğrenenin Etkinliği
Taşla
-- - -1 t.— ı t , ı------L ____trrı^rzrrr]_____ Ayrılan zaman ve konunun yapısının yanı sıra,
Yaygın metaller 11 Nadir metaller | Alaşımlar | Değerli taşlar I İDeğersiz taşiar I öğrenenin ne kadar aktif (etkin) olduğu da
öğrenmeyi etkilemektedir. Tahmin edilebileceği gibi,
öğrenen ne kadar etkin (faal) olursa öğrenmenin
C) Öğrenme Stratejileri
meydana gelme olasılığı da o kadar artmaktadır.
Buna göre, dinleme en düşük, okuma biraz düşük,
Öğrenmeyi etkileyen diğer bir faktör, öğrenme
yazma orta, anlatma yüksek, yapıp anlatma en
stratejisidir. Öğrenen, öğrenme malzemesini yüksek öğrenme etkinliği sayılır. Öğrenen
öğrenebilmek için nasıl bir taktik izlemektedir? Bu olabildiğince etkin bir durumda bulunmalıdır.
sorunun cevabı öğrenmenin meydana gelip
gelmemesini, kolayca meydana gelebilmesini 4. Geribildirim
etkileyecektir. Öğrenme stratejileri ayrılan zamana,
konunun yapısına ve öğrenenin etkinlik düzeyine Öğrenme stratejisi olarak da kabul edilebilen ancak,
temelde öğrenmeyi denetleme işlevi olan faktör
bağlı olarak değişiklikler gösterir.
18- -ÖĞRENME PSİKOLOJİSL
geribildirimdir. Geribildirim, öğrenenin öğrenmesinin
doğru ve yeterli olup olmadığının bildirilmesidir. Eğer ÇOZUMLU KONU
öğrenen yaptığı öğrenmenin (verdiği cevabın) KAVRAMA TESTİ
doğruluğu konusunda bir bilgi edinemezse,
motivasyonu düşer, öğrenmeyi düzeltebilme olasılığı
azalır. Öğretmen bu yüzden sınıfta sınav yaptıysa, 1. "Organizmanın yaşamını sürdürebilmesi büyük
sonuçları hemen (ertesi derse) okumalı, ölçüde çevresindeki değişmelere uyum sağlayabilme
okuyamazsa (okuyamamışsa) öğrencilere doğru yeteneğine bağlıdır."
cevapların ne/nasıl olduğunu derse geçmeden
tartışmalıdır ki, öğrenci yazdıklarını pekiştirsin; Aşağıdaki seçeneklerde verilen kavramlardan
öğrenme tamamlansın. hangisi organizmanın yaşamını sürdürmek için
gösterdiği uyum faaliyetlerinden değildir?
5. Programlı Öğretim A)Hemostatik denge
Yukarıda ele alınan üç öğrenme stratejisini kendi B)Refleks
C)Öğrenme
bünyesinde bütünleştiren bir eğitim yaklaşımı vardır.
D)Çevreyle etkileşim
Skinner tarafından geliştirilen bu yönteme programlı
E) Güdülenme
öğretim denir. Günümüzde bilgisayarın
yaygınlaşmasıyla birlikte, farklı bir düzlemde
yeniden ortaya çıkan bu yöntem 19601ı ve 70'li
yıllarda popülerlik kazanmıştır. Bu yöntemde öğrenci İnsan bazı gereksinimlerini otomatik olarak
kendi hızına göre, istediği kadar zaman ayırarak, karşılar; nefes alıp verme, vücut sıcaklığını
konuyu olabildiğince küçük kısımlara böler ve terleme yoluyla ayarlama vb. Bu otomatik uyum
kendisi (etkin bir biçimde) cevaplar ve cevabının süreci Hemostatik denge (mekanizma) olarak
doğruluğu ile ilgili geribildirimi aynı anda (diğer
adlandırılır. Bu mekanizma organizmanın hayatta
sayfaya geçinceye kadar) edinir. Bilgisayarlardaki
kalması için gereklidir. Refleksler de hayatımızın
etkin öğrenmenin temelinde bu yaklaşım vardır.
devamı için önemlidir. Organizma için tehlikeli
durumlarda verilen ani tepkiler reflekstir. Ya da
yeni doğan bebek emme refleksi sayesinde
karnını doyurup hayatta kalır. İnsanı hayatta tutan
diğer olaylar ise çevreyle etkileşimi ve bunun
sonucu olan öğrenmedir. Güdülenme ise sadece
öğrenme için organizmayı harekete geçirir.
(Cevap E)
2. "Ders çalışma iyi bir uyku ve güzel bir kahvaltının
ardından sabahları yapılmalıdır." diyen bir uzman
öğrenmeyi etkileyen etkenlerden hangisine dikkat
çekmektedir?
A)Güdülenme
B)Fiziksel özellikler
C)Genel uyarılmışlık hali
D)Geçmiş yaşantılar
E) Zekadüzeyi
-EGİTİM BİLIMLERİ- 19
Öğrenmenin gerçekleşebilmesi için organizmanın 4. Öğrenme kuramları aşağıdakilerden hangisini
uyanık ve dikkatli olması gerekir. Kişi dikkatli ve açıklamaktadır?
uyanık değilse ya da çok aşırı kaygılı ise (aşırı A)Sınıfta en etkili öğretme ortamlarının nasıl
uyarılmışlık) öğrenme olumsuz etkilenir. Burada düzenleneceğini
bahsedilen de organizmanın yeterli genel B)Öğrenmenin hangi koşullar altında oluşacağını
uyarılmışlık halinde olmasıdır. ya da oluşmayacağını
C)Öğrenme güçlüklerinin nedenlerini
(Cevap C) D)Sınıflarda tam öğrenmenin nasıl olacağını
E) Hepsi
ÇÖZÜM:
Öğretme ortamlarının düzenlenmesi ve sınıfta tam
öğrenme öğretme ilke ve yöntemleriyle ilgilidir.
Öğrenme güçlüklerinin nedenleri ise gelişim ile
ilgilidir. Öğrenme kuramları ise öğrenmenin nasıl
olduğunu hangi ortamlarda oluşacağını ya da
oluşmayacağını açıklar.
(Cevap B)
3. Aşağıdakilerden hangisi öğrenilmiş bir davranış m
degildir? "o
tr
A)Kan şekeri düşen birinin tatlı yemesi UJ Q
Öğrenilmemiş, bir türe özgü ve bir türün bütün
B)Önündeki aracın fren lambalarının yandığını 'öc. fertlerinde aynı olan, doğuştan gelen, niçin
gören sürücünün frene basması
yapıldığı organizma tarafından bilinmeyen
C)Öğrencinin kalemi doğru formda tutabilmesi
davranışlar aşağıdaki kavramlardan hangisiyle
D)Çocuğun sorulduğunda telefon numarasını
söylemesi açıklanır?
E) Bebeğin ağzına verilen her şeyi emmeye A)Refleks
çalışması B)İçgüdü
C)Motivasyon
D)Fizyolojik güdü
E) Sosyal güdü
Öğrenme yaşantı sonucu davranışta meydana
gelen kalıcı değişikliklerdir. Yani öğrenilmiş
d avranışın yaşa ntı son ucu (d oğ uşta n
getirilmemiş), kalıcı (alkol ve hastalıkların yol
açtığı geçici davranışlar değil) olması gerekir.
Yani doğuştan getirdiğimiz refleksler öğrenme
ürünü davranışlar değildir. Bebeğin doğumla
birlikte getirdiği emme refleksi öğrenilmiş bir
davranış değildir. A seçeneğinde kan şekeri
düşen birinin tatlı yemesi onun tatlının kan
şekerini yükselttiğini bildiğini gösterir. B
seçeneğinde ise sürücü öndeki arabanın
arkasında yanan ışıkların fren yapıldığında
yandığını bilip frene basması vardır. C ve D
seçenekleri de yaşantı sonucu oluşan kalıcı
davranışlardır.
(Cevap E)
Soruda içgüdü'nün açıklaması yapılmıştır
(Cevap B)
Bir öğretmen çok uğraşmasına rağmen birinci
sınıftaki Ayşe'ye düz kısa çizgi çizmeyi
öğreternemektedir.
Ayşe'nin öğrenememesinin nedeni
aşağıdakilerden hangisi olamaz?
A) Olgunlaşma C) Ön B) Zeka
öğrenmeler E)Yaş D) Fizyolojik durum
20- -OĞRENME PSİKOLOJİSL
8. Davranış organizmanın her türlü etkinliğidir.
Öğrenmeyi etkileyen faktörler yukarıdaki sorunun Buna göre;
seçeneklerinde sıralanmıştır. Bu etkenlere
baktığımızda Ayşe'nin öğrenememe sebebi yeterli I.İçgüdüsel davranış
olgunluğa ulaşamaması, zeka olarak bir
yetersizlik, ön öğrenmelerdeki yani zorunlu II.Refleks davranış
öğrenmelerdeki bir eksiklik ya da fizyolojik olarak
bir rahatsızlık olabilir. Fakat yaş etkenine III.Alkol ve ilaçların etkisiyle oluşan davranış
baktığımızda yani yaşın ilerledikçe öğrenme
seviyesinin ve hızının düşmesi Ayşe için söz IV.Yazı yazma davranışı
konusu olamaz çünkü yaşı bu öğrenme görevini
gerçekleştirmek için uygundur. İfadelerinden hangisi doğuştan varolan
davranışlara örnek olarak gösterilebilir?
(Cevap E)
A) I- II B) Yalnız III
C) Yalnız IV D) III ve IV
E) Yalnız I
ÇÖZÜM:
I ve II. doğuştan varolan, III. geçici davranış, IV.
sonradan kazanılan davranıştır.
(Cevap A)
o
7. Öğrenme yaşantı ürünü kalıcı izli davranış değiş S 9. Aşağıdakilerden hangisi öğrenme ürünü bir
olarak tanımlanır. davranış degildir?
A)Çocuğun eline aldığı her şeyi ağzına götürmesı
Yukarıdaki açıklamaya göre aşağıdakilerden B)Köpeğin bahçeye giren yabancı bir kişiye
hangisi öğrenmenin gerçekleşmesi için gerekli havlaması
özelliklerden birisi değildir? C)Köpeğin havladığını gören kişinin kaçmaya
başlaması
A)Davranışta gözlenebilir değişme olması
D)Sahibinin geldiğini gören kedinin sahibinin
B)Davranıştaki değişmenin nisbeten sürekli olması
ayakları arasında dolaşması
C)Davranıştaki değişmenin yaşantı sonucu
E) Annesinin mama getirdiğini gören bebeğin
oluşması
gülmesi
D)Öğrenmenin yaşantı ürünü olması
E) Öğrenmenin sadece büyüme sonucu oluşması
Çocukların ilk aylarda nesneleri tanımak için
A-B-C-D seçenekleri öğrenmenin gerçekleşmesi ağzına götürmeleri reflekstir. Bu davranışlar
için gerekli özelliklerdir. Öğrenmenin sadece öğrenme ürünü değildir. Köpeğin yabancı kişiyi
büyüme sonucu oluşmaması gerekir. Doğru ayırt etmesi, köpek havladığında tehlikeli
cevap E seçeneğidir. olabileceği, kedinin sahibini tanıması ve bebeğin
annesinin mama getirmesini ayırt etmesi yaşantı
(Cevap E) sonucu kazanılmış davranışlardır ve öğrenme
ürünüdür.
(Cevap A)