Publicité

EğItim Bilimleri 1

22 Sep 2009
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
Publicité
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
Publicité
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
Publicité
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
Publicité
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
Publicité
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
Publicité
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
Publicité
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
Publicité
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
Publicité
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
Prochain SlideShare
2   psikolojiye giriş2 psikolojiye giriş
Chargement dans ... 3
1 sur 169
Publicité

Contenu connexe

Publicité
Publicité

EğItim Bilimleri 1

  1. -EĞİTİM BİLİMLERİ- GELİŞİM PSIKOLOJISI Psikoloji genel olarak; insan ve hayvan davranışlarını ve bu davranışların kökenlerini inceleyen bilim dalıdır. Psikoloji davranışla ilgili olarak iki önemli ilişki üzerinde yoğunlaşır ki bunlar "beyin-davranış" ve "çevre-davranış" ilişkisidir. Bu bağlamda psikoloji, insan ve hayvan davranışlarını ve bu davranışlarla ilintili psikolojik, sosyal ve biyolojik süreçleri incelemektedir. PSİKOLOJİNİN ALT ALANLARI Adli Psikoloji: Yasal konulara ve sorunlara psikolojinin ilkelerini uygulamak üzere hukuk ile m psikoloji arasında kurulan ilişkiden doğan bir alandır. g Adli psikologlardan bazıları hem psikoloji hem de ö hukuk eğitimi almışlardır. g Deneysel Psikoloji: Temel davranışsal süreçlerdeki -=■ değişikliklerle ilgilenir. İki önemli alt dal içerir: .1 a) Bilişsel Psikoloji: Bilginin ışlenmesi. belleğimizde depolanması, depodan geri çağrılması ve problem çözme durumlarına uyguianması gibi bilgi işleme süreciyle ilgilenir. b) Fizyolojik Psikoloji: Öğrenme, duyum, aigı, performans, motivasyon, bellek, dil, düşünme, iletişim. problem çözme, yeme ve okuma gibi davranışların altında yatan fizyolojik süreçlerin araştırılmasıyla ilgilenir. Eğitim Psikolojisi: Eğitim psikolojisi insanların nasıl öğrendiği, etkili öğrenmenin gerçekleştirilmesi, her yaştaki insanın eğitimi için gerekli araç, gereç ve yöntemlerin geliştirilmesi, becerilerin değerlendirilmesi, eğitim programlarının düzenlenmesi ve uygulamaya aktarılmasıyla ilgilenir. Endüstri / Örgüt Psikolojisi: İş yaşamını iyileştirme ve üretimi artırma amacıyla psikoloji ilkelerin çalışma hayatına uygulanmasıyla ilgilenir. Gelişim Psikolojisi: Doğum öjıcesinden başlayarak ölüme kadar uzanan yaşam sürecinde insan
  2. gelişiminin evreleri, yaşa bağlı davranış değişiküklerinin tanımlanması, açıklanması ve ölçülmesiyle ilgilenir. Gelişimdeki evrensel nitelikler, kültürel ve bireysel farklılıklar üzerinde çalışır. Klinik Psikoloji: Zihinsel, davranışsal ve duygusal bozukluğu (gelişim dönemleriyle ilgili kısa süreli gelişimsel krizierden, fobi, depresyon, şizofreni gibi daha ağır sorunlar) olan bireylerin değerlendirilmesi, tedavi edilmesi ile ilgilenir. Nöropsikoloji ve Psikobiyoloji: Biyolojik sistemler ile zihnin işlevi ve davranış arasındaki ilişkiyi inceler. Beynin biyokimyasal mekanizmaları, beyin yapılarının fonksiyonları, kimyasal ve fiziksel değişikliklerin davranışlara ve duygulara etkisini araştırır. Okul Psikolojisi: Okul psikologları özel ya da devlet okullarında çalışır, öğrencilere danışmanlık ve değerlendirme yaparlar. Psikometri: Psikolojik bilginin elde edilmesi ve uygulanması sırasında kullanılacak teknik ve yöntemler üzerinde çalışır. Zeka, kişilik, yetenek ve diğer alanlardaki testleri geliştirir. Sağlık psikolojisi: Sağlık psikologları, hastalıkların önlenmesi ve sağlığın sürdürülebilmesi için araştırmacı ve uygulamacı olarak çalışırlar. Sosyai Psikoloji: İnsanların birbirleri ile nastl etkileşime girdikleri ve sosyal çevrelerinden nasıl etkilendikleriyle ilgilenirler. Bireyleri, grupları ve grup davranışını, tutumları, önyargıları ve bunların oluşumu ile değişimini inceler. Arkadaşlık, ikili ilişkiler, çekicilik ve saidırganlık gibi konular üzerinde araştırma yaparlar. Spor Psikolojisi: Spor psikolojisi, psikoloji ilkelerinin spor ortamına uygulanmasını içeren bir alt alandır. Spor psikologları hem akademisyen hem de uygulamacı olarak çalışıriar.
  3. -GELİŞİM PSİKOLOJİSL Trafik Psikolojisi: Trafik psikolojisi, psikoloji görünümü gibi) kalıtımsal olarak edinilmişlerdir. Dilin ilkelerinin trafik ve yol güvenliği alanına kullanımı, başkalarıyla kurulan iletişim biçimi gibi uygulanmasıdır. özellikler ise daha çok çevresel faktörlerden beslenerek kazanılırlar. Bireysel farklılıkların kaynaklarına kalıtım ve çevreden başka, tesadüfî GELIŞİM PSİKOLOJİSİNİN KULLANDIĞI etkenler de eklenebilir. Sözgelimi bir deprem YÖNTEMLER yaşamış olan bireyin buna bağlı olarak geliştirmiş olduğu korkular buna bir örnek olarak verilebilir. 1.Deneysel Yöntem: (Determinizm, neden sonuç Bireysel farklılıkların kişilik ve bireyin tercihleri ilişkileri.) üzerindeki etkileri öylesine farklıdır ki, tamammı ele alamayız, bu durumu gerçek manada herkesin özel 2.Betimsel Yöntem: Gözlem (doğal, sistematik, olduğu şeklinde betimleriz. kesit alma, boylamsal, iç, dış gözlem.) Çağdaş eğitim anlayışı bireysel farklılıkları ihmal 3.Korelasyonel Yöntem: Değişkenler arasındaki etmez. Bireyselleştirilmiş eğitim anlayışı "karşılıklı" ilişkilerin belirlenmesi. çerçevesinde onları da kuilanır. Öğrencilerin daha yetenekli daha güçlü oldukları alanlarda eğitim BilgiNotu/ almalarına imkân tanır. Gelişim psikolojisi bireylere ilişkin ortak özellikleri ve Bireysel Farklılıkların Nedenleri: bireysel farklılıklara ilişkin verileri toplar. Bununla birlikte insan gelişiminin değişik evrelerindeki a)Ana-baba tutumları davranışları betimlemeye çalışırken aynı zamanda b)Ekolojik çevre bu gelişimin hangi ilkelere bağlı olarak gerçekleştiğini inceler. c)Sosyoekonomik düzey d)Kültürel unsurlar Bireylerin Özellikleri e)Çocuk bakım uygulamaları Bireysel farklılıklar gelişimi etkileyen temel f)Doğum sırası faktörlerden birisidir. g)Ailenin özel durumları Ortak Özellikler: Bireylerin yaşamları boyunca geçirdikleri ortak bedensel, duygusal, zihinsel, sosyal gelişim özellikleridir. Ortak özelliklere ilişkin buigular özellikle değişik ANA-BABATUTUMLARI • • • gelişim düzeylerine uygun ders programiarının hazırlanmasında önemli bir belirleyici etkendir. Söz Otokratik Tutum: Çocuğun kendisini ifade gelimi yaklaşık yedi yaş civarında bireylerin ortak etmesine fırsat verilmez. Anne ya da baba evin gelişimsel özelliklerinin ilköğretime başlama mutlak hakimidir ve söz sahibi olan yalnızca odur. açısından uygun olduğu söylenebilir. Çocuklar karar veremedikleri gibi ebeveynce alınan karara da uymak zorundadır. Bu tutum Bireysel Farklılıklar: Bireyse! farklılıkların ve doğrultusunda yetişen anne babanın çocukları ya nedenlerinin araştırılması, yüzyıllardır bilim saldırgan ya da içe kapanık kişilik özellikleri adamlarının ilgisini çeken bir konudur. 1950lerden göstereceklerdir. bu yana fiziksel, zeka, bilgi işleme, motivasyon, kişilik, değerler konuları ile son yıllarda duygusal Yetkeci Tutum: Çocuğa kısmen de olsa karar hakkı farklılıklar, başlıca araştırma konuları olmuştur. Her tanınır. Ancak son karar yine ebeveynlerce verilir. bireyde farklı farklı olan ve bireyleri diğer bireylere göre farklılaştıran özelliklerdir. Bireysel farklılıklar Demokratik Tutum: Çocuğa kendini ifade edebilme genetik kökenli olabileceği gibi, daha sonra hakkı tanınır, hem çocuğun hem de anne-babanın çevresel faktörlerden etkilenerek de kazanılmış karşılıklı hakları vardır. Anne-baba-çocuk olabilir. Örneğin cinsiyet, fiziksel özelliklerin çok iletişiminde ve etkileşiminde belirleyici olan da bu önemli bir bölümü (kas yapısı, yüz hatları, fiziksel karşılıklı haklardır.
  4. -EĞİTİM BİLİMLERİ- Eşitlikçi Tutum: Çocuğun ve anne babanın rolleri aynı düzeydedir. ÇOZUMLU KONU KAVRAMA TESTİ İzin Verici Tutum: Anne-baba sadece onay verici konumdadır. Ağırlık çocuğun üzerindedir ve çocuğun yapıp etmelerine anne- baba sadece onay 1. Sosyoloji biliminin öncülerinden olan İbn-i vermektedirler. Haldun'a göre "Devletler insan gibidir. Doğar, büyür ve ölürler." Bırak Yapsıncı Tutum: Çocuk, anne ve babanın İbn-i Haldun'un bu sözü aşağıdaki kararlarına uyup uymamakta serbesttir. psikoloji dallarından hangisinin kapsamını oluşturur? İlgisizlik: Ebeveynler, çocuklarının davranışlarıyla ve eğitimleriyle ilgilenmezler. A)Sosyal Psikoloji B)Kent Psikolojisi C)Klinik Psikolojisi D)Eğitim psikolojisi E) Gelişim Psikolojisi (3 tc ibn-i Haldun'un bu sözü dikkatli bir şekilde cE m incelenirse, doğuım, gelişme, büyüme, ölüm gibi gelişim psikolojisinin temel kavramları kullanılarak insanlar devlete, devlet de insana benzetilmiştir. Dolayısıyla bu söz, gelişim psikolojisinin kapsamını oluşturmaktadır. (Cevap E) Q Aşağıda verilen ifadelerden hangisi UJ "Gelişim Psikolojisi" kavramı ile ilgili doğru bir ifadedir? A)Gelişim psikolojisi insan yaşamında doğumdan itibaren görülen her türlü nitel ve nicel yöndeki değişim ve gelişimleri ele alan birdisiplindir. B)Gelişim psikoiojisi evrensel nitelikler, kültürel ve bireysel farklılıklar yerine sadece bireyler arasındaki ortak gelişimsel özellikler üzerinde durmaktadır. C)Gelişim psikolojisi insan gelişiminin değişik dönemlerindeki davranışları betimlemeye çalışır. Bunun yanı sıra her bir dönemdeki gelişimin hangi ilkelere bağlı olarak gerçekleştiğini de incelemektedir. D)Gelişim psikolojisi insan yaşamında meydana gelen değişim ve gelişimlerin sadece nitel yönü ile ilgilenirken nicei yönünü dikkate almamaktadır. E) Gelişim psikolojisi insan yaşamında meydana
  5. gel en değ işim ve geli şiml erin sad ece nice l yön ü ile ilgile nirk en nitel yön ünü dikk ate alm ama ktad ır.
  6. -GELIŞIM PSİKOLOJISİ- Gelişim psikolojisi insan yaşamını doğum öncesi Gelişim psikolojisinin kullanmış olduğu üç döneminden başlayarak ölüme kadar olan süreç yöntemden birisi olan Koreİasyonel yöntem; içerisinde insan gelişiminin evrelerini, her bir değişkenler arasındaki karşılıklı ilişkilerin evrede görülen davranış değişikliklerinin belirlenmesinde kullanılmaktadır. tanımlanması ve ölçülmesi ile ilgilenirken (Cevap E) gelişimde evrensel nitelikler, kültürel ve bireysel farklılıklar üzerinde de durmaktadır. (Cevap C) 3. İnsanlann birbirleri ile nasıl bir iletişim süreci kurdukları ve etkileşime girdikleri, sosyal Gelişim psikolojisinin kullandığı çevrelerini nasıl etkileyip sosyal çevrelerinden yöntemler şunlardır: nasıl etkilendiklerini inceleyen psikolojinin alt dalı aşağıdakilerden hangisidir? 1-Deneysel A)Eğitim Psikolojisi Yöntem 2- B)Örgüt Psikolojisi Betimsel Yöntem C)Sosyal Psikoloji D)Okul Psikolojisi E) Bilişsel Psikoloji o "cs Psikolojinin alt dallarından biri olan sosyal psikoloji, insanların birbirleri ile nasıl etkileşim kurduklarını, çevrelerini nasıl etkilediklerini, arkadaşlık, ikili ilişkiler, saldırganlık, çekicilik gibi 5. Psikolojinin hangi alt dalı bilginin işienmesi, konular üzerinde durur. belleğimizde depolanması, depodan geri çağrılması ve problem çözme durumlarına (Cevap C) uygulanması gibi bilgi işleme süreciyle ilgilenmektedir? A)Fizyolojik Psikoloji B)Bilişsel Psikoloji C)Bireysel Farklar Psikolojisi D)Psikometri E) Nöropsikoloji 4. Gelişim psikolojisi değişkenler arasındaki A)Deneysel yöntem "karşılıklı ilişkilerin" nasıl oluştuğunu ve bunların B)Betimsel yöntem birbirleri üzerinde nasıl etkileşime yol açtığını C)Determinizm tespit etmeye çalışırken aşağıda verilen D)Sistematik Yöntem yöntemlerden hangisini kullanmaktadır? E) Korelasyonel Yöntem
  7. Psikolojinin bir alt dalı olan Deneysel Psikoloji; a- Bilişsel Psikoloji, b-Fizyolojik Psikoloji olarak ikiye ayrılmaktadır. Bunlardan Bilişsel Psikoloji bilginin işlenmesi, belieğimizde depolanması, depodan geri çağrılması ve problem çözme durumlarına uygulanması gibi bilgi işleme süreciyie ilgilenirken, Fizyolojik Psikoloji davranışların altında yatan fizyolojik süreçlerin araştırılması ile ilgilenir. (Cevap B)
  8. -EGITIM BILIMLERI- 6. ilköğretim birinci kademede görev yapan bir sınıf 8. I.Tutarlıdırlar. öğretmeni kendi sınıfında öğretim etkiniiklerini II.Gerektiğinde cezaya başvursalar da daha ziyade öğrencilerinin gelişimsel özelliklerine uygun olacak olumlu davranışları ödüllendirirler. birtarzda düzenlemeye çalışmaktadır. III.Koydukları kuralların mantıklı gerekçelerini Bu öğretmenin öğretim etkinliklerini çocuklarına izah ederler düzenlerken yararlanmaya çalıştığı bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir? IV. Çocuklarına karşı besledikleri sevgilerini onlara hissettirirler. A)Gelişim psikolojisi B)Eğitim psikolojisi V.Çocukların kendilerine güvenleri ve saygıları C)Okul psikolojisi yüksek düzeydedir. D)Bireysel farklar psikolojisi Yukarıda verilen özellikler hangi ana-baba E) Bilişsel gelişim psikolojisi tipinin taşıdığı tutumlara örnek olarak verilebilir? A)Yetkeci ana-baba tutumu Eğitim psikolojisi insanların nasıl öğrendiğini, etkili B)İzin verici ana baba tutumu öğrenmenin gerçekleştirilmesini, öğrenmenin C)Demokratik ana-baba tutumu gerçekleşebilmesi için gerekli olan araç-gereç ve D)Otokratik ana-baba tutumu yöntemlerin geliştirilmesini, becerilerin E) Eşitlikçi ana-baba tutumu değeriendirilmesini konu edinen bir bilim dalıdır. (Cevap B) mQ "sx Demokratik ana-baba îutumuna sahip olan bireyler yukarıda verilen özellikleri taşımaktadırlar. (Cevap C) 7. I.Kalıtım-olgunlaşma-bireysel farklılıklar II.Bilginin işlenmesi, depolanması ve geri getirilmesi süreçleri lll.Sosyal, bedensel zihinsel, duygusal gelişim IV.Öğrenme yöntem ve teknikleri fJikjiNotu/ V.Kritik dönem, gelişim dönemleri ve evreleri Demokratik ana-baba tutumunu benimseyen ebeveynlerin özellikleri şunlardır: Yukarıda verilenlerden hangileri gelişim psikolojisinin ele almış olduğu konulardır? 1 - İlişkilerinde ve kararlarında tutarlıdırlar. 2-Koymuş oldukları kuralların mantıklı gerekçelerini A)I, II, III çocuklarına izah ederler. B)11,111, IV 3-Çocuklarının fikir ve eleştirilerini dikkatlice C)III, IV, V dinlerler. D)I, III,V 4-Gerektiği durumda cezaya başvursalar da çoğu E) 1,11, IV zaman olumlu davranışları ödüllendirirler. 5-Çocuklarına karışı besledikleri duygu ve sevgilerini onlara hissettirmekte herhangi bir sakınca görmezler. Kalıtım, olgunlaşma, bireysel farklılıklar, kritik 6-Çocuklarından beürli ölçüde istekte bulunarak dönem kavramlarının yanısıra insan yaşamıniR onları belirli sınırlar içerisinde kontrol etmeye gelişimsel dönem ve evleri ile bu dönem ve çalışırlar. evrelerde görülen davranışlar ve davranış 7-Çocuklar, kendine güvenen mutlu, atılgan değişiklikleri gelişim psikolojisinin ilgilendiği temel bireylerdir. konulardır. 8-Çocukların kendilerine olan özsaygı düzeyleri yüksektir. (Cevap D)
  9. -GELİŞİM PSİKOLOJİSİ- 9. Ebeveynlerin çocuklarının kendilerine güven 10.1- Kural koymaktan hoşlanmazlar. duymalarını ve kendilerini yeterli hissetmelerini II. Boş vermecidirler. Çocuklarının yaptıkları olumlu sağlamak amacıyla aşağıda verilen ifadelerden ve olumsuz davranış modelleri ile fazla hangisi yerine getirmemeleri gereken bir ilgilenmezler. davranıştır? III. Çocuklarından herhangi bir şey istemeyerek A)Çocuklarının merak ve özerklik isteklerine onları kontrol altına almaya çalışmazlar. onların gelişimsel özelliklerine uygun gelecek bir tarzda destek vermelidirler. IV. Olumsuz ve istenmeyen davranışlarla B)Çocuklarına yapma ve yaptığı davranış ve karşılaştıkları zaman çocuklarına ceza vermekten eylemlerden haz alma duygusunu tattırmaya kaçınırlar. çalışmalıdırlar. V. Çoğu zaman tutarsız ve güvensiz davranış C)Ebeveynler çocukların sağlıklı ve istendik modelleri sergilerler. yönde bir gelişim ve güven duygusunu Yukarıda verilen özellikler hangi ana-baba kazanmaları amacıyla okul öncesi dönemin tipinin taşıdığı tutumlara örnek olarak bitimine kadar çocuğun istek ve arzularını verilebilir? kendi istedikleri yönde sınırlamalı, bu şekilde okul çağında çocuklarının daha sakin ve uysal A)Yetkeci ana-baba tutumu bir kişilik gelişimi geliştirmelerine yardımcı B)izin verici ana baba tutumu olmalıdırlar. C)Demokratik ana-baba tutumu D)Çocuğun ev içerisinde ve dışarısında D)Otokratik ana-baba tutumu kısıtlamalardan uzak, özgür bir ortamda güven E) Eşitlikçi ana-baba tutumu içerisinde kendisini rahat bir şekilde ifade etmesine imkan sağlanmalıdır. f&g&Ms E) Ebeveynler çocuklarında güven duygusunun gelişimini sağlamak amacıyla onların "küçük izin verici ana-baba tutumuna sahip olan bireyler bir yetişkin olmadıkları, kendilerine ait bir yukarıda verilen özellikleri taşımaktadırlar. kişilik yapısına sahip olduklan" anlayışını (Cevap B) benimsemelidirler. A, B, D, E şıklarında verilen ifadeler çocukların kendilerine güven duymaları ve kendilerini daha yeterli hissetmelerini sağlamak amacına uygun olan ebeveyn davranışı iken C şıkkı çocuğa kişilik gelişiminde bir sınırlama getirdiği için uygun bir davranış tnodeli değildir. (Cevap C) İzin verici (boşvermeci) ana-baba tutumunu benimseyen ebeveynlerin özellikleri şunlardır: 1-Davranışlarında çoğu zaman tutarsız ve güvensizdirler. 2-istenmeyen davranışlara ceza vermekten kaçınırlar. 3-Çocuklarına herhangi bir sorumluluk ve görev vermedikleri için onlardan bir şey beklemez ve istemezler. 4-Çocuklarına uymaları için herhangi bir kural koymazlar. 5-Çocuklarının olumlu ve olumsuz davranış ve tutumlarına yönelik boşvermeci bir anlayış benimserler.
  10. -EGITIM BILIMLERI- H.Bireysel farklılıklar ile ilgili olarak aşağıda verilen ifadelerden hangisi yanlış bir ifadedir? A)Bireysel farklılıklar genetik kökenli olabileceği gibi daha sonra çevresel faktörlerden de etkilenilerek kazanılmış olabilir. B)Cinsiyet, fiziksel özellikler vb.(kas yapısı, dış görünüm gibi) özellikler kalıtsal olarak elde edilmiş nitelikler iken; dilin kullanımı, diğer insanlarla kurulan iletişimin seviyesi daha çok çevresel faktörlerin etkisiyle kazanılan özelliklerdir. C)Eğitim-öğretim ortamında bireysel farklılıklara verilen önem gitgide artan bir biçimde önemini sürdürmekte, öğrenme ortamlarının bireysel farklılıkları esas alacak bir şekilde düzenlenmesi amaçlanmaktadır. D)Kalıtım ile gelen bireysel özellikler çevreden kaynaklanan özeüiklere göre bireyin gelişiminde daha etkili bir rol oynamaktadır. Çünkü anne-babası avukat ve doktor olan çocukların ileriki yaşamlarında da kalıtımsal özellikleri nedeniyle yüksek statülü mesleklere sahip bireyler olmaları kaçınılmazdır. E) Bireysel gelişim üzerinde kalıtım ve çevre faktörlerinden hangisinin daha etkili olduğu tam olarak bilinememektedir. Bazı bireylerde kalıtım başat etkenken bazı bireylerde de çevre daha başat bir etken otarak belirmektedir. Q LU Bireysel farklılıklar üzerinde çevre ve kalıtım faktörü önemli etkilerde bulunmaktadır. Bazı durumlarda çevre, bazı durumlarda da kalıtımın etkisi diğerine nazaran daha yüksek düzeyde olmaktadır. Günümüzde eğitim-öğretim faaliyetlerinde öğrenme-öğretme süreçlerinin bireysel farklılıklara uygun olacak düzeyde düzenlenmesi geçerli bir ilke olarak kabul edilmektedir. (Cevap D)
  11. 12.1. Erkekierin aşçılık yapması ve çıkmasına neden olmuştur. Geçmişte eko sadece kadına ya da erkeğe has bir II. Günümüzde bayanların araba kullanmaları nom davranış biçimi olarak algılanan bazı III.Eşi çalışan bir erkeğin ev işlerini yapması ik davranış ve tutumlar artık her iki cinsin de geliş yerine getirebildiği davranış ya da tutumlar IV.Duygusal film seyreden bir erkeğin ağlaması mel olarak benimsenmiş, toplum hem kadına V. Günümüzde erkeklerin de hemşire olarak er hem de erkeğe bu rolleri uygun görmüştür. çalışabilmeleri erke İşte bu kişilik tipine Androjen kişilik adı Yukarıda verilen özellikler hangi kişilik tipinin k ve verilmektedir. taşıdığı özelliklerdir? kadı (Cevap B) n A) Fenemonolojik kişilik B) Androjen kişilik C) rolle Psikopatik kişilik D) Hemoostatik kişilik E) rind 13. Aşağıda belirtilen özelliklerin hangisinin Psikoanalitik kişilik e kazanılmasında çevresel faktörler daha bazı etkili bir rol oynamaktadır? deği A)Bireyin zeka yapısı Cinsiyet rol anlayışı bireysel farklılıklar üzerinde şikli B)Bireyin ten rengi etki eden faktörlerden bir tanesidir. Cinsiyet rolü, kleri C)Bireyin göz rengi kişinin toplumun kendisi için uygun görmüş olduğu n D)Bireyin iletişim becerisi görevleri ve sorumlulukları yerine getirmesidir. orta E) Bireyin boyunun uzunluğu Ancak günümüzde teknolojik, toplumsal, sosyal ya A, B, C ve E şıklarında verilen özellikler kalıtımın bireysel farklılıklar ve bireysel gelişim üzerindeki etkisine örnek olurken, D şıkkında verilen ifade çevresel faktörlerin gelişim üzerindeki etkisine bir ömektir. (Cevap D)
  12. -GELİŞİM PSİKOLOJİSL Psikoloji ilmi ile eğitim ilişkisi CEVAPLI KONU açısından aşağıda verilen ifadelerden hangisi KAVRAMA TESTİ doğrudur? A)Psikoloji insan davranışlarını anlamaya çalışırken, eğitim insan davranışlarını istendik 1. Psikolojik bilginin elde edılmesi ve yönde değiştirme ve geliştirmenin yollarını uygulanması sırasında kullanıiacak olan teknik aramaktadır. ve yöntemler üzerinde çalışan, zeka, kişilik, B)Psikoloji alanında yapılan çalışmalar aynı yetenek ve diğer alanlarda psikolojik ölçme zamanda hayvan davranışları üzerinde de araçları geliştiren bilim dalı aşağıdakilerden olduğu için psikoloji biliminin verilerinden hangisidir? eğitimde çok fazla yararlanılmamaktadır. A)Fizyolojik psikoioji C)Eğitim bireylerinin davranışlarının B)Bilişsel psikoloji değiştirilmesinin üzerinde dururken psikoloji C)Psikometri bu davranışların temelinde yatan etkenierin D)Nöropsikoloji neler olduğu üzerinde durmamaktadır. E) Psikobiyoloji D)Psikoloji insan davranışlarının temelinde yatan faktörlerin tedavi edilmesi üzerine yoğunlaşırken, eğitimde de böyle bir anlayış hakim bir faktör olarak belirmiştir. 2. I. Ana-baba tutumları E) Eğitim yoluyla kazandırılması amaçlanan II.Kültürel unsurlar istendik davranışlar aynı zamanda III.Doğum sırası faktörler 2: o psikoloji m biliminin konusunu oluşturmaktadır. IV. Ebeveynlerin mesleği V. Ebeveynlerin boşanma durumu £ daha çok etki eden faktörler bir o o araya Yukarıda verilen ifadelerden hangisinde îi bireysel farklılıklar üzerinde diğerlerine göre S ^
  13. getirilmiştir? A)II, III, IV B)I, IV, V C)III, IV, V D)II, III, V "Günümüzde birçok öğretmen öğrenme-öğretme E) 1,11,111 süreçlerini düzenlerken bireysel farklılıkları dikkate almakta ve yapılan öğretimden her öğrencinin kendi düzeyine göre yararlanmasını sağlamaya çalışmaktadır" fikrine sahip olan bir birey için aşağıdaki ifadelerden hangisi söylenebilir? 3. Bir öğretmenin sınıftaki rollerini daha etkili ve A)Psikoloji ve gelişim psikolojisinin verilerinden eğitimde yararlanılması gerektiğini savunan bir verimli bir şekilde yerine getirmesinde diğer bireydir. bilimlere göre daha etkili olan bilim dalı B)Yeniliklerin ve teknolojik gelişmelerin hangisidir? bilincinde olan ve bu tür gelişmelerin yararına A)Sosyal Psikoloji inanan bir bireydir. B)Eğitim Psikolojisi C)Bireylerin zihinsel gelişimi için yeni hedefler C)Gelişim Psikolojisi peşinde koşan bir bireydir. D)Klinik Psikoloji D)Bireylerin öğrenmelerini tam ve eksiksiz E) Örgüt Psikolojisi yapmaları gerektiğini savunan bir bireydir. E) Öğrenme-öğretme sürecinde öğretmenlerin aktif rol oynamalarını savunan ve bunun gereğini vurgulayan bir bireydir.
  14. -EGITIM BILIMLERU 6. Aşağıdakilerden hangisi otokratik ana-baba tutumuna sahip olan ebeveynlerin özelliklerinden birisi değildir? A)Otokratik tutuma sahip olan ebeveynlerin çocuklarının kendilerine güven ve saygı düzeyleri düşüktür. B)Otokratik tutuma sahip olan ebeveynler soğuk ve katı bir kişilik yapısının yanı sıra ceza ve emir verme eğilimine sahiptirler. C)Çocuklarıyia çok fazla ilgilenmezler. D)Çocuklarını hem kontrol ederler hem de onların fikirlerini dinlerler. E) Otokratik tutuma sahip olan ebeveynlerin çocuklarının akademik başarı oranları genelde düşük seviyededir. 05 "o cc IU Q "Sc yj 7. Çocuklarına kısmen de olsa karar verme hakkı tanıyan ancak son kararın yine ebeveynler tarafından verildiği ana-baba tutumu aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak verilmiştir? A)İzin verici tutum B)Bırak yapsıncı tutum C)Yetkeci tutum D)Eşitlikçi tutum E) Demokratik tutum
  15. 9. "Gelişim psikoiojisi bireylerin yaşam dönemlerinde d ylerin davranış özellikleri geçirdikleri gelişim özelliklerini incelemektedir." ü hakkında bilgi sahibi olmalarını sağlamak. z Bu ifadeye göre aşağıdakilerden hangisi e gelişim psikolojisinin amacı olabilir? 10. Yasal konulara ve sorunlara psikoloji n A)Bireylere kazandırılması düşünülen istendik biliminin l davranış modellerinin neler olduğunu tespit temel ilkelerini uygulamak üzere e edebilmek. hukuk ile r B)Bireylerin hangi gelişim dönemlerinde ortak psikoloji arasında kurulan ilişkiden k davranış eğilimleri gösterdiğini tespit doğan e edebilmek. psikoiojinin alt dalı aşağıdakilerden n C)Her gelişim döneminin kendine özgü olan hangisidir? temel özelliklerinin neler olduğunu belirlemek. b A)Deneysel psikoloji D)Bireylerin hangi davranış modellerini ne i B)Okul psikolojisi düzeyde yapabildiklerini, hangi davranış r C)Klinik psikoloji modeilerini yapamadıklarını tespit edebilmek. e D)Adli psikoloji E) Öğretmenlerin öğrenme ortamlarını E) Psikometri 11. "En sık görülen ana-baba tutumlarından birisidir. Anne ve baba çocuğa farklı farklı davranırlar, birisinin "hayır" dediğine diğeri "evet" demektedir. Ayrıca çocuk eğitimi konusunda ebeveynler değişik görüşler paylaşırlar. Bir gün görmezlikten gelinen bir davranışa ertesi gün ceza verilebilir." 8. İş yaşamını iyileştirme, üretimi ve verimi Hangi ana-baba tutumu yukarıda verilen arttırma amacıyla psikolojinin ilkelerinin özelliklere sahiptir? çalışma hayatına uygulanmasına imkan veren A)Tutarsız tutum bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir? B)Boşvermeci tutum A)Klinik psikoloji C)Aşırı koruyucu tutum B)Eğitil psikolojisi D)İzin verici tutum C)Endüstri psikolojisi E) Mükemmeliyetçi tutum D)Sağlık psikolojisi E) Sosyal psikoloji
  16. 10- -GELİŞIM PSİKOLOJİSL 12. Klinik psikolojinin uğraşı alanı aşağıdaki ifadelerden hangisinde doğru olarak ÇIKMIŞ SORULAR verilmiştir? ve ÇÖZÜMLERİ A)Biyolojik sitemler ile zihnin işlevi ve davranış arasındaki ilişkiyi incelemek 1. Ayşe hanım kızına hiçbir kısıtlama getirmiyor B)Psikolojik öiçme araçlarını hazırlamak ve ve hiçbir şeyine karışmıyor. Ayşe hanımın bu geliştirmek davranışını aşağıdakilerden hangisi açıklar? C)Zihinsel, davranışsal ve duygusal bozuklukları (2005 KPSS) (fobi, depresyon vb.) olan bireylerin tedavi edilmesi A)Demokratik tutum benimsemiştir D)Hastalıkların önlenmesi ve sağlığın B)Aşırı koruyucu tutum benimsemiştir sürdürülebilmesi için araştırmalar ve C)Kızını hiç sevmiyor uygulamalar yapmak D)Çocuk yetiştirmede izin verici tutumu E) Bilginin zihinsel süreçlerden nasıl geçirilerek benimsemiştir depolandığını ve gerektiğinde nasıl geri E) Aşırı cezalandırıcı tutum benimsemiştir getirildiği üzerine araştırmalaryapmak Ayşe hanımın davranışları çocuk yetiştirme tutumuyla ilgilidir. Demokratik tutum dengeli, 1 tutarlı ve kararların aile içinde b^raberce tüm aile CEVAP ANAHTARI fertleriyle alındığı bir tutumdur. Aşırı koruyucu 1 .C 2. E 3. B 4. A tutum ise çocukların sürekli kontrol altında tutulduğu, kendi başlarına hiçbir faaliyete izin 5 .A 6. D 7.C C 'Z. verilmediği bir tutumdur. İzin verici tutum da n o örnekteki gibi çocuğa hiçbir kısıtlama getirm^den 9 .C 1 .D 11.A 1 .C hertürlü etkinliğine izin verildiği bir tutumdur. 0 2 (Cevap D)
  17. -EĞİTİM BİLİMLERİ-
  18. 11 ÖĞRENME PSİKOLOJİSİ | Öğrenme Psikolojisi ve Temel Kavramlar ÖGRENME PSİKOLOJİSİNİN UGRAŞIALANLARI •Öğrenme süreçleri ile ilgili bilgilere ulaşma (Nasıl öğreniliyor?) •Öğrenme ve öğretme süreçleri • Öğrenme güçlüklerinin kaynakları (Öğrenmeyi neler engeller?) •Farklı dönemlerde insanların öğrenme özellikleri ve bu özelliklerin öğretim etkinliklerine uygulanması. •Öğrenme iikeleri, yöntemleri ve kuramları. DAVRANIŞ VE ANALİZİ Davranış insanın her yaptığı şey için kullanıian bir terimdir. Sadece eylemleri değil, durumları da kapsayacak kadar geniştir. Davranışlara örnek vermek gerektiğinde konuşmak ve(ya) konuşmamak diye örnek verilebilmesi bundandır. Çünkü konuşmak da davranıştır, konuşmamak da. Davranışı analiz ederken onu uyarıcı, tepki, karşılık olarak analiz etmek yaygınlaşmışîır. Uyarıcı; a)Organizma tarafından (algılanarak) davranışa yol açan, b)İçte ve dışta meydana gelen değişikliklerdir. Buna göre bir değişikliğin uyarıcı niteliği kazanabilmesi için bu iki şartı yerine getirmesi gerekir. İçte meydana gelen değişikliklere; karnın acıkması, vücuttaki su miktarının azalması, kalbin hızlı atması örnek olarak verilebilir. Dışta meydana gelen değişiklikler ise ısı, ışık ve ses açısından meydana gelen değişiklikler olarak ele alınabilir. Tepki; Organizmanın uyarıcıya karşı göstermiş olduğu davranıştır. Tepki, uyarıcıya göre tanımlandığı için bir tepkiden bahsedebilmek için önce uyarıcıyı ele almak ve göstermek gerekir.
  19. o tr. LU Q 'öc UU
  20. Karşılık; Organizmanın gösterdiği tepkiye karşılık almış olduğu uyarıcıdır. Karşılık üç türlü olabilir: 1. Pekiştirme: Organizmanın davranışının gösterilme olasılığının artırılmasıdır. İki türü vardır: a) Olumlu pekiştirme; İçinde bulunulan duruma hoş bir uyarıcının eklenmesidir. Çikolata vermek gibi. b) Olumsuz pekiştirme: İçinde bulunulan durumdan hoş olmayan bir uyarıcının kaldırılmasıdır. İyi hal gösteren bir mahkumun hafta sonu iznine gönderilmesi gibi. 2. Ceza: Organizmanın davranışının gösterilmeme olasılığının artırılmasıdır. İki türü vardır: a)I. Tür ceza: Organizmanın içinde bulunduğu duruma hoş olmayan bir uyarıcının eklenmesidir. Gündelik dildeki ceza büyük ölçüde böyiedir. Çocuğun fiziksel olarak cezalandırılması veya ağzına biber sürülmesi böyledir. b)II. Tür ceza: Organizmanın içinde bulunduğu durumdan hoş bir uyarıcının kaldırılmasıdır. Çocuğa verilen bir ödülün geri alınması böyledir. 3. Karşılık vermeme: Organizmanın davranışının görmezlikten gelinmesidir ki, uzun vadede sönmeye (unutmaya) yol açar. Bu açıklama temelde davranışçı yaklaşıma dayalı bir ifadedir. Performans (Edim) İnsan davranışlarının bir kısmı doğuştan getirilirken, diğer bir kısmı da sonradan ediniiir. İnsanın tüm eylem ve durumları için performans (edim) terimi kullanılır. Doğuştan getirilen davranışlar refleksler ve içgüdüler olmak üzere iki türlüdür. Sonradan edinilen davranışlar ise büyük ölçüde öğrenme sonucu kazanılır.
  21. 12- -OGRENME PSIKOLOJISL Refleks Aynı şekilde, kaza eseri farklı bir davranış göstermek zorunda kalan kişi de, bu davranışını a)Doğuştan geliyor mu? kalıcı hale getirmedikçe öğrenmiş olmaz. Kaza b)Belli bir uyarıcısı var mı? sonucu sağ kolu kırılan bir kişînin sol eliyle yazması, c)Belli, basit ve ani bir tepki mi? bunu kalıcı hale getirmediği sürece öğrenme Soruları sorulduğunda, üç soruya da "evet" cevabı kapsamına girmez. veriliyorsa davranış reflekstir. Eğer bir ve(ya) Gene, organizmanın davranış değişikliğinin tekrar birkaçına "evet" cevabı verilemiyorsa, o zaman ya da yaşantı sonucu meydana gelmesi gerekir, refleks değildir. Dizinize vurulduğu zaman Felç veya tik gibi kişinin yaşantıları dışında ayağınızın kalkması, göz kırpmak, vb. davranışlar meydana gelen davranış değişikiikleri öğrenme reflekslere örnek verilebilir. olarak kabul edilmez. İçgüdü Öğretmenin sınıfta öğrencilere ders anlatarak yapmaya çalıştığı, onların davranışlarında değişiklik a)Doğuştan geliyor mu? meydana getirecek kadar yaşantı sağlamaktır. b)Türe özgü mü? Örneğin Mustafa Kemal Atatürk'ün kaç yıiında c)Karmaşık davranış mı? öldüğünü bilmeyen ve sorulduğunda "bilmiyorum" Soruları sorulduğunda, üç soruya da "evet" cevabı cevabı veren bir öğrencinin öğretim sürecinin veriliyorsa bu davranış iç güdüdür. Arıların bal sonunda aynı soruya "1938" şeklinde cevap yapması, ipek böceğinin koza örmesi, içgüdüye vermesi, örnek olarak verilebilir. a)Öğrenme yaşantısı sonucunda İçgüdü ve refleks doğuştan getirilen iki temel b)"Bilmiyorum" deme davranışı değiştiği davranış biçimidir. Bunların dışında davranışlar olmakla birlikte, eğitim açısından bu iki tür davranış, c) Bir süre sonra da aynı cevabı verebildiği için öğrenmenin dışında yer alır. Öğrenme sadece öğrenmedir. refleksin uyarıcısınin değiştirilmesi, içgüdünün ise Öğrenmeyi açıklarnaya çalışan çeşitli kuramlar gösterilme koşulları ve biçiminin değiştirilmesi öğrenme yoluyla gerçekleştirilir. Bu iki tür dışında vardır. Bunlardan davranışçı kuram onu uyarıcı ile diğer davranışlar organizmanın sonradan edindiği tepkinin eşleştirilmesi olarak görürken, bilişsel davranışlardır. kuram zihindeki örgütlenme olarak görür. Öğrenme kuramları ileride ele alınacaktır. ÖĞRENME Öğrenme, tekrar ya da yaşantı yoluyla organizmanın Öğrenmenin Gerçekleştjği Ortamlar davranışlarında meydana gelen oldukça kalıcı Aile: Okul öncesi dönemde çocuğun yaşamında etkili bir sosyalleşme görevi yapan, özellikle değişikliktir. Bir davranışın öğrenme olabilmesi için, kültürlenme ve değerlerin kuşaklar arasında a)Tekrar ya da yaşantı yoluyla meydana gelmesi, aktarılması misyonlarına sahip sosyal ortamdır. b)Davranışta bir değişiklik olması, Akran Grupları: Akran ve arkadaş grupları aile içinde ebeveynlerle ve (varsa) kardeşlerle c)Değişikliğin oldukça kalıcı olması gerekir. yaşanması pek olası olmayan yaşantılar sunan Bu koşulları sağlamayan durumlar öğrenme olarak sosyal ortamlardır. değerlendiriimez. Anaokulları-Kreşler: Çocukların okula Sözgelimi, organizmanın gündelik davranışları hazırlanmasını ve sosyal beceriler edinmelerini arasında yer alan ve herhangi bir değişiklik sağlama görevine sahip, yasal olarak kuruian, göstermeyen davranışlar öğrenme değildir. Her işletilen ve denetlenen okul öncesi eğitim kurumlarıdır. günkü yolundan gelip giden bir adam yeni bir yol öğrenmiş olmaz. Örgün Eğitim Kurumları (Okullar): Aileden sonra çocuk eğitiminde en önemli etkiye sahip sosyal
  22. -EGITIM BILIMLERI- 13 kurumlardir. Sağladiğı özel koşullar (toplu öğretim, 2. Olgunlaşma temel öğrenme konuları, akran grupları, ders/etkinlik çeşitliliği, profesyone! kadro vb.) bu etkinin temel Öğrenen ile iigili faktörlerden iiki (yukarıdakini bileşenlerini oluşturur. saymazsak), olgunlaşmadır. Organizma ilgili davranışı gösterebilecek bir biyoiojik donanıma Okulla ilgili önemii özellikler: sahip olabilir. Ancak, söz konusu olan zaman ve » Bireyde olumlu/olumsuz, kasıtlı olarak veya zeminde, organizma henüz o olgunluğa ulaşmamış kendiliğinden davranış değişiklikleri edinilmesini olabilir. Bu durumda öğrenme meydana gelmez. etkiler. Sözgelimi, insana konuşmayı öğretebilirsiniz, yeni » Yetişkin davranışlarıyla oyunsu davranışlar doğmuş bir bebek de insandır, ama ona arasındaki farkın fark edilmesine fırsaî verir. öğretemezsiniz, çünkü gerekii olgunluğa ulaşmamıştır. Olgunlaşma genellikle yaş ve zeka » Kişisel gelişimi, sosyal beceriler edinilmesini ve olarak ele alınır. Yani, bir organizmanın olgunluğa sağlıklı iletişim/ilişki kurulmasını destekler. ulaşmasından bahsederken, bir yandan yaş olarak » Bireye yeni davranışlar kazandırarak veya belli bir yaşa gelmesi, diğer yandan yaşıtlarıyla önceden edinilmiş davranışiarını geliştirerek benzer özellikier göstermesi, özellikle kavrama ve uyum süreçlerini destekler. bilgi işleme açısından yaşıtlarıyla aynı düzeyde oiması gerekir. Çocuk yaş olarak 5 yaşına gelmiş » Toplumsal değerlerin kazanılması için yaşantı olabilir, ama hala konuşamıyor olabilir. fırsatiarı sunarve bunları pekiştirir. ÖĞRENMEYİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER 3. Uyarılmışlık ço "o Bir öğrenme ortamında bulunan faktörler g İkinci faktör, uyarılmışlık düzeyidir. Genel şunlardır: g uyarılmışlık hali olarak da atıfta bulunulan bu özellik, organizmanın dışarıdan gelen uyarıcıları işleyebilme A) Oğrenen ;iî kapasite ve becerisini gösterir. Bunu daha iyi m anlayabilmek için, uyarılmışlık derecelerini gözden B)Öğrenme malzemesi (öğrenilen şey) .1 geçirmek yararlı olabilir. En düşük uyarılmışlık, C)Öğrenme stratejisi (öğrenme biçimi) 'S bitkisel hayat durumundadır, ancak temel yaşamsal uyarıcılar alınabilir. Sonraki bir düzey, uyku halidir. D)Öğreten (öğrenmeye yardımcı olan) 'g Kişi etrafındaki uyarıcılardan (en azından) bir E) Öğrenme ortamı (öğretilen yer). S kısmını alabiidiği içindir ki uyarılabilmektedir(!). Daha sonra uyuşukluk dediğimiz bir düzey örnek Bunlardan öğrenen, öğrenme malzemesi ve verilebilir. Bu durumda kişi etraftaki uyarıcılardan öğrenme stratejisi öğrenmeyi doğrudan etkilerken, bazılarını alabilmekte, bazılarını ise alamamaktadır. öğretmen ve öğrenme ortamı, bu üç faktörü Sonraki bir düzey normal uyanıklık düzeyi olabilir. etkileyerek öğrenmeyi (dolaylı yoldan) etkilerler. Bu Bu durumda kişi etraftan uyarıcı alabilir ve yüzden öğrenmeyi etkileyen faktörleri üç grup olarak işleyebilir. Gündelik yaşamını sürdürür. Kişinin ele almak gerekir. heyecanlandığı ve "elinin ayağının dolaştığı" durum bir miktar aşırı uyarılmanın söz konusu olduğu A. Öğrenen durumdur. Bu durumda kişi normalde işleyebileceğinden biraz fazla uyarıcı ile karşı karşıya kalmış demektir. Dehşet veya panik hali ise LTüreÖzgü Hazıroluş oldukça aşırı bir uyarılmanın olduğunu gösterir. Bu Öğrenen ile ilgili faktörlerin en başında türe özgü durumda kişi işleyebileceğinden fazla uyarıcı ile hazır oluş gelir. Öğrenen, ilgili davranışı karşı karşıyadır. gösterebilecek bir türden olmalıdır. Eğer tür o Bu uyarılmışlık düzeyleri ile öğrenme arasında bir davranışı göstermek için gerekli biyolojik donanıma ilişki vardır. Yani, öğrenmenin meydana gelebilmesi sahip değilse, öğretmeye çalışmak da boşuna olur. için uyarılmışlığın da bir düzeyde olması gerekir. Bu Bilindiği gibi "kaz uçar, ama laz uçamaz". düzey "orta düzey"dir. Başka bir ifadeyle öğrenmenin meydana gelmesi ve kolay meydana
  23. 14- -ÖĞRENME PSİKOLOJİSİ- gelmesi için orta düzeyde uyarılmışlık gereklidir. ZORLAŞMA Düşük uyarılmışlık düzeylerinde öğrenme meydana gelmez, kişi uyarıcıyı alamıyordur. Yüksek uyarılma İki parmak daktilo yazmasını bilen bir kişinin 10 durumlarında da öğrenme meydana gelmez, kişi parmak yazmayı öğrenmesi, veya Q-klavye yazan istediği uyarıcıyı seçebilecek durumda değiidir, ne birinin F-klavyeyi öğrenmesi gibi. Kısaca benzer yapacağını bilemez bir haldedir. Orta düzeyde bir uyarıcılar aktarma yapılıp yapılamayacağını, benzer uyarılmışlık öğrenmeyi olumlu yönde etkiler, davranışlar ise aktarmanın ne kadar olumlu olacağını belirler. Düşük uyarılmışlık düzeylerinde öğrenme olmaz, ancak öğrenmeye yatkıniık meydana getirilebilir. Örneğin, uyuyan bir kişiye bir şey öğretilemez, ama 5. Güdü öğrenilecek konulara yatkınlık sağlanabilir. Bu Öğrenmeyi etkileyen diğer bir faktör, öğrencinin yüzden derse devamda ısrar edilir, çünkü öğrenci güdülenmiş olmasıdır. Öğrenmeye açık olmayan, derste uyusa bile, konulara yatkıniık sağlar. Yabancı başka bir ifadeyle öğrenmek istemeyen öğrenciye dil eğitiminde bu yatkınlık daha çok işe yarar. ne kadar uğraşırsanız uğraşın öğretebiieceğiniz şeylersınırlıdır. 4. Aktarma / Transfer Güdü, organizmayı harekete sevk eden durum Öğrenmeyi etkileyen diğer bir faktör, önceki olarak tanımlanabilir. Güdülendiği için organizma öğrenmelerdir. Bazı kaynaklarda aktarma veya hareket eder, davranışta bulunur. Güdüler ikiye transfer(ans) olarak işaret edilen bu faktör, ayrılırlar: birincil güdüler ve ikincil güdüler. öğrencinin yeni bir öğrenme yapabilmesi için Bunlara bazı kaynaklar doğuştan getirilen güdüler önceden bir miktar öğrenme yapmış olması ve edinilen (kazanılan) güdüler olarak atıfta gerektiğini, daha gündelik bir ifadeyle gerekli bulunmaktadırlar. Birincil güdüler doğuştan getirilir önbilgileri edinmiş olması gerektiğini ifade eder. ve organizmanın yaşamını sürdürmesi için gerekli Önceden gerekli olan, sözgelimi dört işlemi olan güdüler bu gruba girer. İkincil güdüler ise, öğrenmemiş bir kişi bayağı kesirleri veya ondalık yaşamsal önem taşımayan, ama organizmayı işlemleri yapamaz. Daha özel olarak söylenirse, davranışa yönlendiren durumlardır (başarı güdüsü birbirine benzer uyarıcıların söz konusu olduğu gibi). öğrenmeler uyarıcıların benzerliği ölçüsünde Güdüler döngüseldir. Başka bir şekilde anlatılacak aktarmayı kolaylaştırmaktadır. Aynı şekilde benzer olursa. güdünün üç aşaması vardır: tepkilerin öğrenildiği durumlarda da aktarmanın a)İhtiyacın hissedilmesi, olumlu olma olasılığı yükselmektedir. Kısaca, b)İhtiyacı gidermeye yönelik davranış, benzer uyarıcı ve davranışların kullanıiması c)Doyum ve rahatlama. öğrenmeyi büyük ölçüde kolaylaştırmaktadir, çünkü öğrenci öğrenmeleri arasında aktarmalar Önce organizma bir eksiklik ve ihtiyaç hisseder. yapabilmektedir. Aktarma olumiu ve olumsuz olmak Daha sonra bu eksikliği gidermek için bir davranışta üzere iki türlüdür: bulunur. Sonra davranış amacına ulaşırsa, ihtiyaç giderilmiş olur ve organizma rahatlar, Açlık, Olumlu aktarma: susuzluk gibi ihtiyaçlar birincil (doğuştan) Önceki öğrenmelerin sonraki öğrenmeyi güdülerdendir. Açlık için önce midenin boşalması ve koiaylaştırdığı durumdur. karnın acıkması hissedilir ve doldurulma ihtiyacı duyulur. İkinci aşamada kişi, yemek yiyerek açlık Sonraki öğrenmeler ihtiyacını gidermeye yönelik davranışta bulunur. KOLAYLAŞMA Oncekı öörenmeier'bııgıJer Yeterince yerse (uygun davranışı gösterirse) karnı doyar, doyum ve rahatiama hali ortaya çıkar. Kuru fasulye pişirmeyi bilen bir kişinin nohut Rahatlamanın ortaya çıkması güdünün yok olmasını yemeğini yapmayı öğrenmesi, üçgeni iyi bilen bir sağlamaz, sadece bir dahaki ihtiyacın kişinin kareyi iki eşit üçgen olarak anlamasındaki hissedilmesine kadar hissediimemesini sağlar. kolaylık gibi. Güdülerin döngüsel oluşunun anlamı da budur. Olumsuz aktarma: Güdüler öğrenmeye yönelme için olduğu kadar Önceki öğrenmenin davranışın pekiştirilmesinde de örıemli işlevlere sonraki öğrenmeyi zorlaştırmasıdır. sahiptir. Uygun davranışı gösteren organizmaya
  24. -EĞİTİM BİLİMLERİ- 15 güdüsüne uygun pekiştirme yapılmalıdır. Sözgelimi duyduğu ihtiyaçtır. karnı aç olan bir çocuğa "aferin" demek pekiştirme olarak pek işe yaramayacağı gibi, karnı tok olan bir 6. Estetik ihtiyaç: İnsanın güzel şeyiere karşı çocuğa yiyecek vermek de aynı şekilde pekiştirme duyduğu haz ihtiyacıdır. olmayacaktır. Pekiştirme, organizmanın ihtiyaçlarına 7. Kendini gerçekleştirme: Kişinin doğuştan hitap ettiği zaman etkili olur. getirdiği potansiyelleri gerçekleştirmeye duyduğu ihtiyaçtır. Kişi bu potansiyellerini ortaya koyamazsa, BAŞARI GÜDÜSÜ DÜŞÜK VE YÜKSEK BİREYLERİN kendini engellenmiş ve huzursuz hisseder. ÖZELLİKLERİ Boyut Düşük Bu ihtiyaçlardan ilk dördü var kalma ihtiyacıdır; kişi Yüksek varlığını sürdürebilmek için bunlara sahip olmalıdır. |Çok kolay ya da çokjOrta güçlükte amaçlar Ama Ancak bu ihtiyaçların önemli bir özelliği yoksun jzor amaçlar koyar | koyar olunduklarında insanın davranışlarını löğrenmiş görünmeyeİGerçekten öğrenmek için ç jçalışır Içalışır belirlemeleridir. Diğer zamanlarda neredeyse farkına bile varılmazlar. Son üçü ise gelişim ihtiyaçlarıdır. jöğretmen ve şans gibi! Niyet Yani, kişinin hayatta kalmasına değil, gelişmesine Yükleme |dış etkenlere yüklemejÇabayayüklemeyapar jyapar j yararlar. Bu yüzden, doyurulmadıkça ortaya çıkmazlar ve doyuruldukça kişinin davranışlarını tavır yönlendirmeye başlarlar. Sözgelimi, kişi hiç kitap mısseder okumayabilir, ama bir kere okur ve tadını alırsa Yeterlik i Yeterlik duyguları İGelişmiş yeterlik tekrar okumak ister. duygusu İgelişmemiştir Iduyguları vardır İhtiyaçlar Hiyerarşisi Abraham Maslovv insanın ihtiyaçlarıyla ilgili bir —► Kişisel bütünlük, Yaratıcılık kuram geliştirmiş ve şu kuralları öngörmüştür: a)Jnsanın ihtiyaçları her yerde aynıdır, evrens^ldir. Bu ihtiyaçlar hiyerarşik bir sıra izlerler. Bir ihtiyacın Özsaygı, saygı duyulmak ortaya çıkabilmesi için kendisinden önceki ihtiyacın en azından bir miktar doyurulmuş olması gerekir. • Aşk, sevgi, aidiyet, b)Bir ihtiyaç için kendinden sonraki ihtiyaç feda takım çalışması, sosyal aktiviteler edilebilir, ama önceki ihtiyaç feda edüemez. Maslovv'a göre insanın ihtiyaçları şunlardır: ---*■ Barınma, sosyal güvenlik 1.Fizyolojik ihtiyaçlar: Bu ihtiyaçlar bedensel . Hava. su, yemek, ısı, uyku ihtiyaçlardır ve bedenin canlılığını sürdürmesi için gereklidir. Maslovv İhtihaçlar Hiyerarşisi 2.Güvenlik ihtiyacı: Kişinin kendini emniyette hissetmesi, ayağını sağlam yere bastığını Maslovv'un ihtiyaçlar hiyerarşisi, güdüleme ye hissetmesidir. pekiştirmede önemli yararlar sağlamaktadır. 3. Yakınlık jhtiyacı: Kişinin hemcinsleriyle ve karşı Öğrencileri ihtiyaçlarına göre güdülemek ve cinsten biriyle yakın olma, sevgi ilişkisi içinde olma ihtiyaçlarını karşılayabilecek şekilde pekiştirmek ihtiyacıdır. gerekir. 4. Saygınlık ihtiyacı: Kişinin içinde bulunduğu toplulukta varlığının onaylanması, ona saygı duyulması ihtiyacıdır. 5. Bilme / tanıma ihtiyacı: Kişinin öğrenmeye karşı
  25. 16- -ÖGRENME PSİKOLOJİSL uzun zamandır tartışıimakta olmasından ve bu kadar tartışmaya değer bulunmasından bellidir. Başkasına aktarılamayan bilgiler öğretilemezler. Bu bir yana, öğrenme malzemesinin taşıması gereken özellikler üç faktör şeklinde ele alınabilir: algısal ayırt edilebilirlik, anlamsal çağrışım ve kavramsal gruplandırma. 1. Algısal Ayırt Edilebilirlik Öğrenme malzemesinin etrafındaki uyarıcılardan farklılaştırılması, algısal olarak ayırt edilebilir bir şekilde sunulması gerekir. Etrafındaki uyarıcılardan ayırt edilemeyen uyarıcılar herhangi bir uyarıcı olarak görülür ve öğrenilmesi zor olur. Bu yüzden öğretmenler, önemli konuiarın altını çizerler, vurgularlar ve/veya "sınavda soracaklarını" söylerler. Başka bir ifadeyle etraftaki diğer uyarıcıiardan farklı hale getirmeye çalışırlar. 2. Anlamsal Çağrışım Öğrenme malzemesi organizmanın zihninde birtakım çağrışımlara yol açmalıdır. Çağrışıma yol açmayan bilgilerin öğrenilmesi zordur. Bu konu, öğrenen ile ilgili faktörlerden aktarma (önceki 6. Dikkat bilgiler) konusuyla bağlantılıdır. Önceden edinilmiş Organizma, tür olarak öğrenmeye hazır olabilir, olan bazı bilgiler varsa, yeni edinilen bilgiler onlara gerekli olgunluğa ulaşmış olabilir, gerekli önbilgilere eklenir. Böylelikle hatırlanmaları ve ulaşılmaları sahip olabilir, güdülenmiş bir durumda bulunabilir, kolaylaşmış olur. İnsanların zihinlerinde bilgiler ama hala öğrenemeyebilir, çünkü dikkat etmiyordur. birbirleriyle bağlantılı bir şekilde bulunurlar. Eğer Dikkat belli bir yöndeki uyarıcıları almaya hazır yeni edinilen bir bilgi daha önceki bilgilerle olmak demektir. Bir şeye dikkat ettiğimiz zaman, o bağlantılandırılabiliyorsa, bir süre sonra hatırlanması şeyle ilgili uyarıcıları almaya yönelmişiz demektir. Dolayısıyla duyu organlarımız ona yönelmiştir. da kolay olacak demektir. Eğer bağlantı Öğrenci yanındakiyle konuşurken dikkatini kurulamazsa, o zaman yeni edinilen bilgi kaybolup konuşmaya vermiş demektir ve derste gider. Genellikle insanların çağrışımlarının; konuşulmasını istemememizin nedeni budur. a)Zıthklarla Öğrenmenin meydana gelebilmesi için organizmanın dikkatini öğrenilecek konuya b)Eş zamanlılıkla yöneltmiş olması gerekir. c)Ardışıklıkla olduğu görülmektedir. B) Öğrenme Malzemesi Yani, zıtları, birlikte meydana gelen olayları ve birbiri Öğrenme malzemesi öğrenilen konudur, öğrenilen ardına meydana gelen olayları hatırlamamız koiay bilgidir. Öğrenmenin kolayca gerçekleşebilmesi için, olur. öğrenilen konunun da bazı özelliklere sahip olması Eğer çağrışım bağları basamaklar halinde uzayıp gerekir. Her konu her şekilde öğrenilmez. Öğrenme giderse tabii ki hatırlama çok daha kolay olacaktır. malzemesinin sahip olması gereken özelliklerinin Başka bir ifadeyle, ne kadar çok ve uzun bağlantı başında telaffuz edilebilmesi gelir. Telaffuz edilemeyen şeyler öğrenilemezler. İnsanda dil ile kurulabilirse, hatırlama o kadar kolaylaşır. Bu nokta, düşünce arasında yakın bir ilişki olduğu, konunun yaşantısal eğitimin de temelidir. Yani, öğrenen yeni bilgiyi ne kadar çok ve gündelik olayla
  26. -EGITIM BILIMLERİ- 17 bağlantılandırabilirse öğrenme o kadar kolaylaşır. 1. Ayrılan Zaman Ancak çağrışımsal basamaklar dizisi özneldir. Bu Öğrenenin öğrenmeye her evrede (günde, haftada, yüzden grup halinde yapılan eğitimde daha vb.) belli bir süre ayırıp ayırmadığıdır. Eğer her gün sistematik ve mantıksal yapılara gerek duyulur ki o veya her hafta belli bir süre ayrılırsa buna aralıklı da kavramsal benzerliklerdir. çalışma, belli bir zaman ayrılmayıp, ihtiyaç duyulduğunda tüm öğrenme malzemesini aynı anda 3. Kavramsal Benzerlikler öğrenmeye çalışmaya toplu çalışma denir. Aralıklı çalışma daha doğru olduğu halde, öğrenciler Öğrenilen konunun kavramsal benzerliklere göre öğrendiklerinin "tazeliğiyle" sınava girip gruplandırılabilmesi onun öğrenilmesini kolaylaştırır. "tutturabildiklerini kar bellerler". Haibuki aralıklı Birbirine benzemeyen ve gruplandırılamayan birkaç çalışmanın yanı sıra toplu bir tekrar onları daha uyarıcı yerine birbirleriyle gruplandırıiabilen birçok başarılı hale getirir. Öğrenci toplu çalıştığında uyarıcı daha kolay öğrenilir. Sanki bu uyarıcılar bilgiler yeni olduğu için öğrenci yüksek not alıyordur, birbirleriyle bütünleşerek birbirlerinin hatırlanmalarını ama uzun vadede öğrencinin zihninde fazla bilgi kolaylaştırmaktadır. kalmıyordur. Kavramsal benzerliklerin anlamsal çağrışımlardan 2. Konunun Yapısı farkı, anlamsal çağrışımların öznel olmalarına karşılık, mantıklı ve analitik olmalarıdır. Bu yüzden Öğrenilen konunun nasıl bir görüntü gösterdiği de öğrenmeyi etkiler. Her konunun yaptsı kendine grupla yapılan eğitimlerde kavramsal benzerliklere özgüdür. Ancak, yapılabilecek bazt düzenlemeler de dayanılması önerilir, çünkü her öğrencinin öznel bulunmaktadır. Örnek için, öğrenme malzemesi bağlantılarına cevap vermek pek mümkün parçalara bölünebilir veya toplu bir şekilde ele görünmemektedir. alınabilir. Eğer yapılabiliyorsa, parçalara bölerek Kavramsal benzerlikler çeşitli basamaklar halinde çalışma daha iyidir. Ancak parçalara bölerek çalışmanın iyi olabilmesi için, konunun anlamlı düzenlenebilirse tabii ki daha kolay öğrenilmektedir, birimlere ayrılabilmesi, birleştirme için çok zaman üteratürde bu konuda yaygın bir araştırmadan söz gerekmemesi, anlamlı birimler arasında çok büyük edilir. İlgili araştırmada, deneklere mineraller konusu oranda bağlılık olmaması gibi şartların yerine anlatılmak istenmiş ve mineraller taşlar ve metaller gelmesi gerekir. Sözgelimi bir matematik problemi olarak ikiye ayrılmış, sonra taşlar değerli ve değersiz çözülüyorsa, bunu parçalara ayırmak zor olacaktır. olarak, metaller de yaygın, nadir ve alaşım olarak Bu yüzden, ilke olarak parçalara bölerek çalışmanın üçe ayrılmıştır. Bu şekilde yapılan öğretimde daha verimli olduğu, ancak hangi durumun daha öğrencilerin daha kolay öğrendikleri tespit edilmiştir. etkili olduğunun konuya bağlı olduğu unutulmamalıdır. 3. Öğrenenin Etkinliği Taşla -- - -1 t.— ı t , ı------L ____trrı^rzrrr]_____ Ayrılan zaman ve konunun yapısının yanı sıra, Yaygın metaller 11 Nadir metaller | Alaşımlar | Değerli taşlar I İDeğersiz taşiar I öğrenenin ne kadar aktif (etkin) olduğu da öğrenmeyi etkilemektedir. Tahmin edilebileceği gibi, öğrenen ne kadar etkin (faal) olursa öğrenmenin C) Öğrenme Stratejileri meydana gelme olasılığı da o kadar artmaktadır. Buna göre, dinleme en düşük, okuma biraz düşük, Öğrenmeyi etkileyen diğer bir faktör, öğrenme yazma orta, anlatma yüksek, yapıp anlatma en stratejisidir. Öğrenen, öğrenme malzemesini yüksek öğrenme etkinliği sayılır. Öğrenen öğrenebilmek için nasıl bir taktik izlemektedir? Bu olabildiğince etkin bir durumda bulunmalıdır. sorunun cevabı öğrenmenin meydana gelip gelmemesini, kolayca meydana gelebilmesini 4. Geribildirim etkileyecektir. Öğrenme stratejileri ayrılan zamana, konunun yapısına ve öğrenenin etkinlik düzeyine Öğrenme stratejisi olarak da kabul edilebilen ancak, temelde öğrenmeyi denetleme işlevi olan faktör bağlı olarak değişiklikler gösterir.
  27. 18- -ÖĞRENME PSİKOLOJİSL geribildirimdir. Geribildirim, öğrenenin öğrenmesinin doğru ve yeterli olup olmadığının bildirilmesidir. Eğer ÇOZUMLU KONU öğrenen yaptığı öğrenmenin (verdiği cevabın) KAVRAMA TESTİ doğruluğu konusunda bir bilgi edinemezse, motivasyonu düşer, öğrenmeyi düzeltebilme olasılığı azalır. Öğretmen bu yüzden sınıfta sınav yaptıysa, 1. "Organizmanın yaşamını sürdürebilmesi büyük sonuçları hemen (ertesi derse) okumalı, ölçüde çevresindeki değişmelere uyum sağlayabilme okuyamazsa (okuyamamışsa) öğrencilere doğru yeteneğine bağlıdır." cevapların ne/nasıl olduğunu derse geçmeden tartışmalıdır ki, öğrenci yazdıklarını pekiştirsin; Aşağıdaki seçeneklerde verilen kavramlardan öğrenme tamamlansın. hangisi organizmanın yaşamını sürdürmek için gösterdiği uyum faaliyetlerinden değildir? 5. Programlı Öğretim A)Hemostatik denge Yukarıda ele alınan üç öğrenme stratejisini kendi B)Refleks C)Öğrenme bünyesinde bütünleştiren bir eğitim yaklaşımı vardır. D)Çevreyle etkileşim Skinner tarafından geliştirilen bu yönteme programlı E) Güdülenme öğretim denir. Günümüzde bilgisayarın yaygınlaşmasıyla birlikte, farklı bir düzlemde yeniden ortaya çıkan bu yöntem 19601ı ve 70'li yıllarda popülerlik kazanmıştır. Bu yöntemde öğrenci İnsan bazı gereksinimlerini otomatik olarak kendi hızına göre, istediği kadar zaman ayırarak, karşılar; nefes alıp verme, vücut sıcaklığını konuyu olabildiğince küçük kısımlara böler ve terleme yoluyla ayarlama vb. Bu otomatik uyum kendisi (etkin bir biçimde) cevaplar ve cevabının süreci Hemostatik denge (mekanizma) olarak doğruluğu ile ilgili geribildirimi aynı anda (diğer adlandırılır. Bu mekanizma organizmanın hayatta sayfaya geçinceye kadar) edinir. Bilgisayarlardaki kalması için gereklidir. Refleksler de hayatımızın etkin öğrenmenin temelinde bu yaklaşım vardır. devamı için önemlidir. Organizma için tehlikeli durumlarda verilen ani tepkiler reflekstir. Ya da yeni doğan bebek emme refleksi sayesinde karnını doyurup hayatta kalır. İnsanı hayatta tutan diğer olaylar ise çevreyle etkileşimi ve bunun sonucu olan öğrenmedir. Güdülenme ise sadece öğrenme için organizmayı harekete geçirir. (Cevap E) 2. "Ders çalışma iyi bir uyku ve güzel bir kahvaltının ardından sabahları yapılmalıdır." diyen bir uzman öğrenmeyi etkileyen etkenlerden hangisine dikkat çekmektedir? A)Güdülenme B)Fiziksel özellikler C)Genel uyarılmışlık hali D)Geçmiş yaşantılar E) Zekadüzeyi
  28. -EGİTİM BİLIMLERİ- 19 Öğrenmenin gerçekleşebilmesi için organizmanın 4. Öğrenme kuramları aşağıdakilerden hangisini uyanık ve dikkatli olması gerekir. Kişi dikkatli ve açıklamaktadır? uyanık değilse ya da çok aşırı kaygılı ise (aşırı A)Sınıfta en etkili öğretme ortamlarının nasıl uyarılmışlık) öğrenme olumsuz etkilenir. Burada düzenleneceğini bahsedilen de organizmanın yeterli genel B)Öğrenmenin hangi koşullar altında oluşacağını uyarılmışlık halinde olmasıdır. ya da oluşmayacağını C)Öğrenme güçlüklerinin nedenlerini (Cevap C) D)Sınıflarda tam öğrenmenin nasıl olacağını E) Hepsi ÇÖZÜM: Öğretme ortamlarının düzenlenmesi ve sınıfta tam öğrenme öğretme ilke ve yöntemleriyle ilgilidir. Öğrenme güçlüklerinin nedenleri ise gelişim ile ilgilidir. Öğrenme kuramları ise öğrenmenin nasıl olduğunu hangi ortamlarda oluşacağını ya da oluşmayacağını açıklar. (Cevap B) 3. Aşağıdakilerden hangisi öğrenilmiş bir davranış m degildir? "o tr A)Kan şekeri düşen birinin tatlı yemesi UJ Q Öğrenilmemiş, bir türe özgü ve bir türün bütün B)Önündeki aracın fren lambalarının yandığını 'öc. fertlerinde aynı olan, doğuştan gelen, niçin gören sürücünün frene basması yapıldığı organizma tarafından bilinmeyen C)Öğrencinin kalemi doğru formda tutabilmesi davranışlar aşağıdaki kavramlardan hangisiyle D)Çocuğun sorulduğunda telefon numarasını söylemesi açıklanır? E) Bebeğin ağzına verilen her şeyi emmeye A)Refleks çalışması B)İçgüdü C)Motivasyon D)Fizyolojik güdü E) Sosyal güdü Öğrenme yaşantı sonucu davranışta meydana gelen kalıcı değişikliklerdir. Yani öğrenilmiş d avranışın yaşa ntı son ucu (d oğ uşta n getirilmemiş), kalıcı (alkol ve hastalıkların yol açtığı geçici davranışlar değil) olması gerekir. Yani doğuştan getirdiğimiz refleksler öğrenme ürünü davranışlar değildir. Bebeğin doğumla birlikte getirdiği emme refleksi öğrenilmiş bir davranış değildir. A seçeneğinde kan şekeri düşen birinin tatlı yemesi onun tatlının kan şekerini yükselttiğini bildiğini gösterir. B seçeneğinde ise sürücü öndeki arabanın arkasında yanan ışıkların fren yapıldığında yandığını bilip frene basması vardır. C ve D seçenekleri de yaşantı sonucu oluşan kalıcı davranışlardır. (Cevap E)
  29. Soruda içgüdü'nün açıklaması yapılmıştır (Cevap B) Bir öğretmen çok uğraşmasına rağmen birinci sınıftaki Ayşe'ye düz kısa çizgi çizmeyi öğreternemektedir. Ayşe'nin öğrenememesinin nedeni aşağıdakilerden hangisi olamaz? A) Olgunlaşma C) Ön B) Zeka öğrenmeler E)Yaş D) Fizyolojik durum
  30. 20- -OĞRENME PSİKOLOJİSL 8. Davranış organizmanın her türlü etkinliğidir. Öğrenmeyi etkileyen faktörler yukarıdaki sorunun Buna göre; seçeneklerinde sıralanmıştır. Bu etkenlere baktığımızda Ayşe'nin öğrenememe sebebi yeterli I.İçgüdüsel davranış olgunluğa ulaşamaması, zeka olarak bir yetersizlik, ön öğrenmelerdeki yani zorunlu II.Refleks davranış öğrenmelerdeki bir eksiklik ya da fizyolojik olarak bir rahatsızlık olabilir. Fakat yaş etkenine III.Alkol ve ilaçların etkisiyle oluşan davranış baktığımızda yani yaşın ilerledikçe öğrenme seviyesinin ve hızının düşmesi Ayşe için söz IV.Yazı yazma davranışı konusu olamaz çünkü yaşı bu öğrenme görevini gerçekleştirmek için uygundur. İfadelerinden hangisi doğuştan varolan davranışlara örnek olarak gösterilebilir? (Cevap E) A) I- II B) Yalnız III C) Yalnız IV D) III ve IV E) Yalnız I ÇÖZÜM: I ve II. doğuştan varolan, III. geçici davranış, IV. sonradan kazanılan davranıştır. (Cevap A) o 7. Öğrenme yaşantı ürünü kalıcı izli davranış değiş S 9. Aşağıdakilerden hangisi öğrenme ürünü bir olarak tanımlanır. davranış degildir? A)Çocuğun eline aldığı her şeyi ağzına götürmesı Yukarıdaki açıklamaya göre aşağıdakilerden B)Köpeğin bahçeye giren yabancı bir kişiye hangisi öğrenmenin gerçekleşmesi için gerekli havlaması özelliklerden birisi değildir? C)Köpeğin havladığını gören kişinin kaçmaya başlaması A)Davranışta gözlenebilir değişme olması D)Sahibinin geldiğini gören kedinin sahibinin B)Davranıştaki değişmenin nisbeten sürekli olması ayakları arasında dolaşması C)Davranıştaki değişmenin yaşantı sonucu E) Annesinin mama getirdiğini gören bebeğin oluşması gülmesi D)Öğrenmenin yaşantı ürünü olması E) Öğrenmenin sadece büyüme sonucu oluşması Çocukların ilk aylarda nesneleri tanımak için A-B-C-D seçenekleri öğrenmenin gerçekleşmesi ağzına götürmeleri reflekstir. Bu davranışlar için gerekli özelliklerdir. Öğrenmenin sadece öğrenme ürünü değildir. Köpeğin yabancı kişiyi büyüme sonucu oluşmaması gerekir. Doğru ayırt etmesi, köpek havladığında tehlikeli cevap E seçeneğidir. olabileceği, kedinin sahibini tanıması ve bebeğin annesinin mama getirmesini ayırt etmesi yaşantı (Cevap E) sonucu kazanılmış davranışlardır ve öğrenme ürünüdür. (Cevap A)
Publicité