2. ÜRİNER SİSTEM
ENFEKSİYONLARI
ÜS enfeksiyonu,daha çok bakterilerle
oluşan,üriner sistemin üretra ağzından renal
kortekse kadar herhangi bir dokusundaki
infeksiyonudur.
Normalde steril olması beklenen idrarda
infeksiyon veya kontaminasyon sonucu
bakteri olması bakteriüri’yi tanımlar.
3. Terminoloji
Piyüri: İdrar tahlilinde yüksek büyütmede (x400)
>10 lökosit.
Asemptomatik bakteriüri: Semptom(-) 100 bin
üzerindeki bakteriüri. Çocuk, gebe, yaşlı !
Reenfeksiyon:İlk enfeksiyonun eradikasyonundan
sonra farklı bir ajanla enf.
Relaps: İki hafta içinde aynı etkenle enf.
4. GENİTOÜRİNER SİSTEM
ENFEKSİYONLARI
Geleneksel olarak idrarın mililitresinde 105 koloni oluşturan
ünite (cfu/ml) bakteri saptanması üriner enfeksiyon olarak
değerlendirilir.
Sık işeme ve sıvı alımına bağlı olarak hastanın hidrasyon
durumu hastaların % 30’unda bakteri sayısını 100 000
koloninin altına indirecektir.
BU NEDENLE semptomatik olgularda idrar kültüründe
10000 cfu ya da daha fazla sayıda üreme olması anlamlıdır.
Steril koşullarda yapılan kataterizasyonla alınan idrarda ≥1000
cfu üreme olması anlamlıdır
Suprapubik aspirasyonla elde edilen idrarda herhangi sayıda
bakteri
5. RİSK Faktörleri-1
1) Konak ile ilgili faktörler:
ÜS anatomik bütünlüğü
Normal işeme fonksiyonları
Normal perianal flora
İmmün sistem (gebelik, DM,KRY, Tx,
steroid kullanımı......)
2) Cinsiyet ( kadınlarda fazla)
8. ÜSE Sınıflandırılması
A. İlk Enfeksiyon : Belgelenmiş ilk ÜSE’dur.
Genç bayanlarda ilk enfeksiyon komplike olma
eğiliminde değildir.
B. Düzelmeyen Bakteriüri : ÜS’in tedavi
sırasında sterilize olamadığı enfeksiyonlardır.
Tedavi sırasında veya hemen sonrasında alınan
kültürlerde bakteri sayısı azalmış bile olsa tespit
edilir.
9. ÜSE Sınıflandırılması
Düzelmeyen Bakteriüri Nedenleri
- Yanlış antibiyotik seçilmesi
veya ilaca karşı direnç
varlığı
- Hastanın uyumsuzluğu
- Başlangıçta duyarlı olan
mo’nun daha sonra dirençli
hale geçmesi
-Farklı duyarlılıkları olan mo suşları
ile enfeksiyon
- Tedavinin başlangıç aşamasında
yeni, dirençli bir bakteri türü ile
enfeksiyon
- Böbrek yetmezliği
- Enfekte koraliform taş
10. ÜSE Sınıflandırılması
C. İnatçı Bakteriyel Enfeksiyon : Tedavi sırasında idrar kültürlerinin
steril olmasına karşın inatçı bir enfeksiyon odağının ortadan
kaldırılamadığı ve sonuçta aynı mo ‘lar ile oluşan enfeksiyonu ifade
eder.
Nedenleri
Enfekte Üriner Sistem taşları
Kronik bakteriyel prostatit
Tek taraflı enfekte atrofik böbrek
Vezikovajinal veya
vezikointestinal fistüller
Obstrüktif Üropati
Üretra divetikülü
Yabancı cisimler
Enfekte piyelokalisiyel
divertiküller
Piyelonefrit/piyonefroz nedeniyle
yapılan nefroktomi sonrası kalan
üreter güdüğü
Papilla nekrozunun enfekte
papillaları
Enfekte urakal kist
Enfekte medüller sünger böbrek
11. ÜSE Sınıflandırılması
D. Reenfeksiyonlar : İlk enfeksiyon yok
edildikten sonra yeni patojenlerle
enfeksiyon oluşmasıdır. Tekrarlayan
ÜSE’lerin %80’ini oluşturur. Konakçı
savunması ile ilgilidir.
E. Rekürren ÜSE: Altı ay içerisinde >3
ÜS enfeksiyonu gelişmesine
rekürren ÜSE denir.
12. ÜSE Patogenezi
ÜS’e bakterilerin girişi başlıca 4 yola
olmaktadır.
1. Asendan
2. Hematojen
3. Lenfojen
4. Komşuluk yolu ile doğrudan
13. Asendan Yol
Üretradan kaynaklanan asendan
enfeksiyon erkeklerde ürogenital,
kadınlarda üriner sistem enfeksiyonun
en sık görülen nedenidir.
14. Kısa kadın üretrası
Rektal bakterilerin perine ve vajen
vestibulumunda kolonize olma eğilimleri
Cinsel ilişki varlığı
Doğum yapma gibi nedenlerle kadınlar
ÜSE’na daha kolay yakalanırlar.
15. Hematojen Yol
Bu yolla yayılım nadirdir.
Tüberküloz
Böbrek ve perinefritik apseler
Ayrıca akut prostat ve böbrek
enfeksiyonları sırasında da septisemi
görülebilir.
16. Lenfojen Yol
Lenfatikler yoluyla ÜSE olası fakat
nadir görülen bir durumdur.
Bakteriyel patojenlerin rektal ve
kolonik lenfatiklerden prostat ve
mesaneye
Uterus ve çevresi lenfatiklerle kadın
ürogenital sistemine gittiğine dair
spekülasyonlar vardır.
17. Komşuluk Yolu İle
Doğrudan
İnflamatuar barsak hastalıkları
Kadınlardaki pelvik inflamatuar
hastalık
Paravezikal apseler
Üriner yolla ilişkili fistüller
Periton içi apseler
Orşit Epididimit
18. PATOGENEZ
ÜSE’den sorumlu mo’ların temelde fekal floraya
dahil olduğu bilinmektedir.
Kadınlarda başlangıçta rektumdan gelen
patojenik bakterilerin vajinal mukozada kolonize
olduğu ve üretra yolu ile mesaneye girdiğini
düşündürtmektedir.
19. ÜROPATOJENLER
ÜSE’larının %85’ten fazlasından tek bir bakteri
sorumludur.Ancak nazokomiyal infeksiyonlarda
birden fazla mikroorganizma etken
olabilmektedir.
ÜSE en sık etken patojen E. Coli nazokomiyal
enf. da da en sık
Diabetiklerde B grubu Streptokoklar
Kateterli Staf. Aureus
22. Üriner Sistem İnfeksiyonlarında Yaş Gruplarına Göre Epidemiyoloji
Yaş
Kadın
Prevalans
Risk faktörü
(%)
Erkek
Prevalans
(%)
Risk faktörü
<1
1
Anatomik veya fonksiyonel
ürolojik anomaliler
1
Anatomik veya fonksiyonel
ürolojik anomaliler
1-5
4-5
Konjenital anomaliler,
Vezikoüreteral reflü
0,5
Konjenital anomaliler,
Sünnetsizlik
6-15
4-5
Vezikoüreteral reflü
0,5
-
16-35
20
Cinsel temas, spermisid ve
Diyafram kullanımı
0,5
Homoseksüalite
Sünnetsizlik, HIV
İnfeksiyonu
36-65
35
Jinekolojik ameliyatlar,
Mesane prolapsusu,
Postmenopozal östrojen
eksikliği
20
Prostat hipertrofisi,
Obstrüksiyon, sonda
Kullanımı, cerrahi girişim
>65
40
36-65 yaş faktörlerine ek
Olarak inkontinans,
Kronik sonda kullanımı
35
36-65 yaş faktörlerine ek
Olarak inkontinans uzun
süreli sonda kullanımı
23. ÜSE TANISI
ÜSE’nun kesin tanısı idrar kültürü ile
konur.
İdrarın uygun şartlarda ve uygun şekilde
alınması önemlidir.
Numune idrar örnekleri 2 saat içinde
bekletilmeden kültüre ekilmeli yada
buzdolabında veya uygun kimyasal katkı ile
saklanmalıdır.
24. İdrar kültürünün kabul edilebilir
alınma yöntemleri şöyledir:
Dış genital organların dikkatle
yıkanmasından sonra orta akım
idrarının steril bir kaba alınması,
Mesaneden suprapubik iğne
aspirasyonu veya tek kullanımlık katater
ile idrar elde edilmesi,
Kapalı kateter direnaj sistemindeki
tüpten idrarın steril tüpe aspirasyon ile
alınması şeklindedir.
25. GENİTOÜRİNER SİSTEM
ENFEKSİYONLARINDA SEMPTOMLAR
İrritatif veya Obstrüktif işeme semptomları
Suprapubik ağrı
Terleme-Titreme
Bulantı-Kusma
Yan ve/veya abdominal ağrı
> 38.5 0C Ateş
Rektal veya Perineal ağrı
Testislerde ağrı,kızarıklık ve ödem
Halsizlik,iştahsızlık
Bilinç bulanıklığı,konfüzyon-------- koma
26. Depolama
(irritatif)
Boşaltma
(obstrüktif)
Hematüri
Pollaküri (Günlük
işeme sıklığı )
Noktüri (Gece
işeme sıklığı)
Urgency/Urge
inkontinans
Dizüri (İşeme
esnasında üretral
ağrı)
Hesitancy (işemeye
başlarken bekleme)
Azalmış akım
Projeksiyonda azalma
Terminal dribbling
(İşeme sonrası
damlama)
İntermitancy (kesikli
işeme)
Rezidü hissi (Tam
boşalmama hissi)
Strongüri işeme
sonunda üretral ağrı
Ağrısız
Ağrılı
Total (işeme
boyunca)
İnisiyal (sadece
işeme
başlangıcında
Terminal (sadece
işeme sonunda
27. Ürolojide Ateş
Kadınlarda ateşe neden olan Erkeklerde ateşe neden olan
ürogenital enfeksiyonlar
ürogenital enfeksiyonlar
1.
2.
3.
4.
5.
Akut Piyelonefrit
Ksantogranülomatöz PN
Amfizematöz PN
Perirenal/Renal abse
Pyonefroz
1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.
Akut Piyelonefrit
Ksantogranülomatöz PN
Amfizematöz PN
Perirenal/Renal abse
Pyonefroz
Akut Prostatit
Akut Epididimorşit
28. AKUT Piyelonefrit
Böbrek parankim ve pelvis enfek.
Tedavi edilmez ise skar ve fonks. kaybı
KRY
ETYOLOJİ:*E.Coli (%80)
*Proteus,Kleb,Pseud, Enterobakter, Staf.
diğer patojenler
*Asendan enf.
36. Renal ABSE
Böbrek parankiminde pürülan madde
birikimi
Etken Gr(-) enterokoklar, stafilokoklar
En önemli tanı aracı CT
Tedavi : Drenaj + antibiyotik
37. Perinefrik ABSE
Gerota fasyasını aşmayan parankim
dışındaki dokularda pürülan madde birikimi
Diyabet ve taş öyküsü sık
Renal abse ve travmalar sonrası hematom
veya ürinomun enfekte olması sonrası
gelişebilir
38. Amfizematöz PİYELONEFRİT
Diyabet, obstüksiyon, taş, papiller nekrozda
sık
Mortalite %45
En sık etken E.Coli
CT’ de böbrek lok.da gaz (+)
39. Kronik PİYELONEFRİT
İnterstisiyel nefrit, reflü nefropatisi, kronik
atrofik piyelonefriti içerir
Küçük skarlı atrofik böbrek
Semptom ve FM bulguları hafif
Bakteriyemi,HT,enfeksiyon taşı gibi
komplikasyonlar
40. Ksantogranülomatöz
PİYELONEFRİT
Tüm böbrek enf.’larının %1’i
%70 taş, %15 DM var
En sık etken proteus ve E.Coli
Mikroskopik incelemede lipit yüklü
makrofajlardan oluşan ksantom h.leri (+)
Ateş (2/3),ağrı,kilo kaybı,taş öyküsü ve
HT(%20),anemi,lökositoz, renal kitle
45. KRONİK Bakteriyel Sistitler
*Devamlılık gösteren yada yılda 3 veya daha
fazla tekrarlayan arada asemptomatik
bakteriüri devreleri gösteren mesane
enfeksiyonu
Mesane ödemli, eritemli yer yer ülsere. İleri
evrede detrüsör etkilenirse kontrakte
MESANE
46. KRONİK Bakteriyel Sistitler
Etyoloji ve semptomlar akut sistitle aynı
Komplikasyonlar;
*Taş
*Prostatit
*Epididimit *VUR
*Kontrakte mesane
*Mallakoplaki Skuamöz hücreli ca
52. Kronik Bakteriyel Prostatitler
Etken genelde birden çok. E.Coli
(%80),staf,strep,difteroid,strep.faecalis
Klinik bulgular a.prostatitle aynı
DRE’de prostat normal ya da düzensiz
Ayırıcı tanı;üretrit,sistit,anal fissür,hemoroid ile
yapılmalı
53. Kronik Bakteriyel Prostatitler
TEDAVİ:*TMP-SMX ile 3-6 ay
*Kinolonlar 4-6 hafta
*prostatta taş veya pseud. Varsa 100mg
nitrofurantoin ile uzun süreli tedavi
*Semptomatik α bloker
*Cerrahi tedavi
55. KLİNİK Bulgular:Testiste ağrı ve şişlik,
*Ateş, bulantı, kusma
*Şiş ödemli ve hiperemik skrotum
*Testis palpasyonda büyük, sert ve ağrılı
*Üriner semptom eşlik edebilir.
61. Gram negatif
İnkübasyon dönemi genelde 3-10 gün arasında değişir.
Başlangıçta nötrofillerin içinde bulunmasına karşın,
kronikleştikçe ekstrasellüler olur.
62. Patofizyoloji:
•Neisseria gonorrhoeae, hemen her zaman cinsel ilişki ile bulaşır.
Gonokokların meatus mukozasına tutunması ile enfeksiyon başlar.
Yayılarak ön uretra mukozasında ilerler.
Hücre içi bakteriler, daha sonra iyi kanlanan subepitelyal dokuya geçer.
•Primer olarak erkeklerde üretrit ve kadınlarda endoservisit
şeklindedir.
63. Periuretral enfiltrasyon, sklerozis ile sonlanırsa uzun
seneler sonra ortaya çıkan sekonder darlıklar oluşur.
Eksternal sfinkter, ön uretradaki
iltihabın arka uretraya geçmesine
kolay kolay izin vermez.
Böylece gonore, ön uretraya
sınırlı bir enfeksiyon olarak kalır.
64. Genital enfeksiyonları takiben yaklaşık %1 oranında dissemine
gonokokkal enfeksiyon (DGİ) görülür.
Semptomlar;
rash,
ateş,
artralji,
migratuvar poliartrit,
septik artrit,
endokardit veya
menenjittir.
65. Gonorenin ana belirtisi pürülan, kirli koyu yeşil, sarı
renkli uretral akıntıdır.
Başlangıçta
uretrada yanma
eksternal meatusta kızarıklık
müko-pürülan bir akıntı
İki üç gün sonra
işerken yanma hissi
ağrılı ereksiyon
67. Uretral akıntı, öncelikle boyasız ve serum fizyolojik ile
sulandırılarak trikomonas yönünden incelenmeli, daha
sonra bakteriyolojik yönden gram ve metilen mavisi ile
boyanarak incelemeye alınmalıdır.
Tipik intrasellüler diplokokların görülmesi durumunda,
kültür yapmaya bile gerek kalmaz.
Kuru ortamda gonokoklar hızla öldüğünden örnek, %10'luk
CO2‘li ortamda ekilmelidir (sulandırılmış çukulata agar)
Kültür belirli durumlarda kullanılır.
Klinik tanı açık değilse
Tedaviye rağmen sonuç elde edilemiyorsa
68. NONGONOKOKSİK
ÜRETRİTLER
Neisserie gonorrhoeae dışındaki etkenlerle olan basit
uretra enfeksiyonudur.
Uretrit olgularının yaklaşık %50'den çoğunu oluşturur.
Sosyo-ekonomik düzeyi iyi olan erkekler arasında sıkça
rastlanır.
Chlamydia trachomatis
Ureplasma urealyticum
Mycoplasma Hominis
69. Hem klamidya enfeksiyonu hem de gonorenin birlikte
olduğu uretrit olgusunda, N. gonorrehoeae'nın
inkübasyon dönemi kısa olduğu için, önce gonoreye
özgü akıntıya uygulanan tedaviden sonra, gonokoksik
olmayan uretrit tablosu ortaya çıkabilir.
Gonoreli olguların yaklaşık %15-35'inde nongonokoksik
uretritin de birlikte olduğu bir gerçektir
Diğer yandan akut uretritli erkeklerin %20-30'unda
uretral akıntı kültüründe N.gonorehoeae, C.trachomatis
veya U.urealyticum üretilememektediri
70. •Saydam, beyazımsı uretral akıntı başlıca
yakınma nedenidir.
Genellikle uretral akıntı azdır
Meatal kabuklanma veya iç çamaşırda iz
bırakan akıntı, sabah ilk idrardan
önceye sınırlı kalır
Bazan akıntı olmaksızın yalnız uretral
kaşıntıdan ve dizüriden yakınmalar vardır
71. Hastaların çoğunun 7-21 gün arasında geçen
süreçte, kuşkulu bir cinsel ilişki öyküsü öğrenilir.
Tedavi edilmese bile yakınmalar, hastaların
yaklaşık yarısında 1-3 ay içinde geriler ve kaybolur.