1. En mühim en esaslı nokta eğitim
meselesidir. Eğitimdir ki bir milleti ya
hür, müstakil, şanlı yüksek bir cemiyet
hâlinde yaşatır, ya da bir milleti esaret
ve sefalete terk eder.
3. 7 Yaş çocuğun okula
başladığı yaştır.
Ancak o zamana kadar
çocukların zihinsel,
bedensel ve dil
gelişimi büyük ölçüde
tamamlanır. Bu
nedenle çocuğu
desteklemek için okula
başlamasını beklemek
çok GEÇ!
5. Temel İnsan Hakkı
Erken çocukluk eğitimi en temel insan hakkıdır.Ancak
çocuklar bu konuda anne-babalarına bağımlıdır.Bunu
kendi imkanları ile elde edemezler.Durum bu olunca
eğitim sisteminin ve çocuğun çevresindeki yetişkinlerin
en temel görevleri arasında bu hakkı ona vermek
gelmektedir.
6. "Çocuklara yatırım yapmak için onların
birer yetişkin olmasını bekleme lüksümüz
olmadığı gibi, onlar okula başlayana
kadar bekleme lüksümüz de yok, çünkü
o zaman müdahale etmek için çok geç
olabilir"
Nobel ödüllü iktisatçı James
HECKMAN
7. AİLE , ÇOCUĞUN EN DOĞAL
TERAPİ ORTAMIDIR.
İlk yıllarda çocuğun ilk
çevresi evdir ve Anne
Babalar çocuğun ilk
öğretmenleridir.
Anne babalar ve aileler
okul öncesi yaştaki
çocukların ihtiyaçlarını
karşılamada birincil
sorumluluklara sahiptir.
8. AİLE , ÇOCUĞUN EN DOĞAL
TERAPİ ORTAMIDIR.
Kişilik gelişiminin
temellerinin 0- 6
yaş dönemi
döneminde atıldığı
göz önüne
alındığında , eğitsel
kimliğinin
belirlenmesinde
anne- babanın rolü
daha da iyi
anlaşılmaktadır.
9. OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE
ÇOCUKLARIN ;
Fiziksel tehlikelerden korunmaya
Yeterli beslenmeye ve bakıma
Yakınlık kurabileceği bir yetişkine
Bağımsızlık duygusunu geliştirebilme
fırsatına
Öz bakım becerilerini geliştirebileceği
fırsatlara
10. OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE
ÇOCUKLARIN ;
Kendisine değer vermesi ve başarılarından
gurur duyması için desteklenmeye
Yaşayarak , keşfederek bir şeyler
öğrenmeye
Sorumluluk alabilmesi ve seçim
yapabilmesi için fırsatlara
Konuşma , hikaye anlatma ve şarkı
söyleme yoluyla dil gelişiminin
desteklenmesine
11. OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE
ÇOCUKLARIN ;
Verdiği tepkileri anlayabilecek ve
karşılık verebilecek bir yetişkine
Hareket etme becerilerini
geliştirebilmesi için fırsatlara
İşbirliği , yardım ve paylaşmayı
öğrenebilmesi için fırsatlara
İç denetimi ve bir işi başarabilmesi
için yüreklendirmeye ihtiyaç duyar.
12. Okul Öncesi Eğitimin Önemi
Erken çocukluk adı verilen 0-6 yaş arası
dönem çocuğun en hızlı geliştiği dönemdir.
Beyin gelişiminin büyük bir bölümü 0-4
yaş arasında tamamlanmaktadır. Erken
çocukluk dönemindeki deneyimler beynin
çalışma biçimi için belirleyicidir. Bu yüzden
bu dönemde çocuğun yeterli beslenmesi,
etkileşimde bulunabildiği, onun gelişimini
destekleyen bir ortamda bulunması
gerekmektedir. Erken çocukluk eğitimi
insan gelişiminin başlangıç noktasıdır.
13. Okul Öncesi Eğitimin Önemi
Araştırmalar yetersiz çevrede büyüyen
çocukların zihinsel gelişmelerinin geri
kaldığını ve potansiyellerini tam olarak
gerçekleştiremediklerini ortaya koymuştur.
İlkokula başladıklarında bu çocukların
daha iyi şartlarda büyüyen çocuklarla
aralarında zihinsel ve sosyal gelişme
açısından büyük farklar vardır. Okul öncesi
eğitim bu farklılığın azalmasını sağlar.
14. Okul Öncesi Eğitimin Önemi
Okul öncesi dönem
olarak kabul edilen 0-6
yaş çocuklarına olumlu ya
da olumsuz anlamda
verilenlerin, onları
yetişkinlik yıllarında da
etkileyeceği dikkate
alındığında, bu dönemde
verilen eğitimin
gelecekteki toplum
sağlığı açısından da ne
kadar etkili olduğu
gözden kaçırılmamalıdır.
15. Okul Öncesi Eğitimin Önemi
İlköğretime hazır olmanın şartlarından biri çocuğun
kendi yaşına uygun gelişim düzeyine
erişmesidir.Buna paralel olarak ilkokula başlayacak
her çocuğun bazı temel alışkanlıkları kazanmış
olması şarttır. Okul Öncesi Eğitim bu becerilerin
kazanılmasında önemli bir rol oynar.
16. OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN
KURUMLARINDA
Arkadaşlık kurmayı
ve sürdürmeyi ,
paylaşmayı ve
sosyalleşmeyi
çocuklar en iyi okul
öncesi kurum
içerisinde öğrenir.
17. OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN
KURUMLARINDA
Çocuklar kreşlerde ve
anaokullarında en uygun
oyun ortamının sağlandığı
yerdir.
İkili , Üçlü toplu oyunlara
yönelirler.
“Ben” ve “ başkası ”
kavramalarının bilincine
vararak yardımlaşma ve
işbirliği duygusunu geliştirir.
19. OYUN SAYESİNDE
ÇOCUKLAR
Çocuğun hayal
dünyası ile gerçek
dünya arasında
kurduğu bir köprü
görevini görür.
Sosyal ilişkilerin
geliştiği , en doğal
antlaşma ortamıdır
20. OYUN SAYESİNDE
ÇOCUKLAR
Duyular keskinleşir yetenekleri
serpilir, becerisi artar.
Oyun çocuğun en doğal öğrenme
ortamıdır.
Çocuğun dili ve en etkili anlatım
aracıdır .
Çocuğun saldırganlık dürtüsünün
boşaltılmasına yarar.
21. OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN
KURUMLARINDA
Kendi hakkını korurken ,
başkalarının haklarını
gözetlemeyi öğrenir.
Anne – babasından ayrı
kalmaya alışır ve
bağımsızlık becerisi buna
bağlık olarak kendine
güven duygusu gelişir.
Kendi kendine yeme ,
giyinme kendi işini kendi
görme alışkanlığını edinir.
22. OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN
KURUMLARINDA
Fiziksel olarak kesme,
yapıştırma, boyama,
kalem kullanma gibi
faaliyetlerin düzenli
olarak yapılması sonucu
ince motor becerileri
gelişir .
Koşma , zıplama
fırlatma , tırmanma gibi
faaliyetlerle kaba motor
fonksiyonlarını da kullanır
ve gelişir.
23. OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN
KURUMLARINDA
Anaokulunda çocuk, temelleri daha
doğumdan itibaren evde atılmaya başlanan,
ancak çok kere kararlı bir tutum
bulunmadığı için, istenilen düzeye
ulaşamayan temel alışkanlıkları ( yemek,
uyku, tuvalet, temizlik ) kazanma yolunda
olumlu adımlar atabilir.
24. OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN
KURUMLARINDA
Arkadaşları ve
öğretmenleri ile
konuşmak dil
becerileri ve kendini
ifade etme
becerilerinin
gelişmesini sağlar.
25. OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN
KURUMLARINDA
Kitapları incelemek,
boyama ve çizimler
yapmak, arkadaşlarına
mektup yazmak gibi
faaliyetler de dikkat
ve konsantrasyonun
artmasına ve erken
okuma ve yazma
yetilerinin
gelişmesine yardımcı
olur.
26. OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN
KURUMLARINDA
Dikkat eksikliği
sorunu ve öğrenme
güçlüğü olan
çocukların erken
fark edilmesi ve
okula başlamadan
gerekli önlemlerin
alınmasını sağlar.
27. OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN
KURUMLARINDA
Erken çocukluk dönemi eğitimi çocukların
çeşitli ihtiyaçlarının neler olduğunu ve
çocuğun gelişiminin nasıl destekleneceği
konusunda anne-babaya ve öğretmenine
bu konuda bilgi vermektedir.
Okul öncesi eğitimden yararlanan
çocukların okula devam , okulda başarılı
olma oranı daha yüksektir.
28. OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN
YARARLARI
Dilsel , Zihinsel ,Sosyal ve Duygusal
açıdan gelişmiş çocuklar sorun
çözmede daha yetkin olurlar.
Okula hazır çocukların , okulda kalma
ve sınıfı terk etme oranları düşer , bu
da maliyetleri azaltır.
Toplumda suç oranları düşer.
Toplumda vasıflı insan sayısı artar ve
yükselen üretim ekonomik yarar
getirir.
29. OKUL ÖNCESİ EĞİTİM İLE
İLGİLİ YANLIŞ ANLAYIŞLAR
Okulöncesi eğitim, ailelerin çocuklarının bakımı
için gönderilen bir kurum olarak algılanabilmekte
Okulöncesi eğitim, ana-babanın çalışmasını
kolaylaştırsın diye çocukların emanet dildiği bir
yer olarak düşünülmektedir.
Okul öncesi eğitim ilköğretimin eğitim kısmına
bir hazırlık olarak görmeli, ilköğretimin “öğretim”
kısmına hazırlık gibi görmemelidir . Böyle bir
yaklaşım, okulöncesi eğitimin işlevsiz hale
gelmesine neden olabilir .
30. OKUL ÖNCESİ EĞİTİM İLE
İLGİLİ YANLIŞ ANLAYIŞLAR
Anaokulu, çocuğa bilgi aktarmaktan çok,
çocuğun içinde var olan yeteneklerin
serpilip gelişmesine yardımcı olan bir
kurum olarak görülmelidir.
Okul öncesi kuruma vererek ailenin tüm
sorumluluktan kurtulmuş olduğu fikri
.Bizler Anne-Baba olarak yaşamın her
döneminde sorumluluklarımızı devam
ettirmeliyiz.
Annelerin gezmeye yada kafa dinlemek
için gönderdikleri bir eğitim kurumları
değildir.
31. Okul Öncesi Eğitimin Önemi
Özellikle yetersiz çevrede büyüyen
çocuk sayısının çok olduğu Türkiye
gibi gelişmekte olan ülkelerde, okul
öncesi eğitimin erken uyarıcı ve telafi
edici işlevi büyük önem taşımaktadır.
Türkiye’de okul öncesi eğitim
kurumları gelişim göstermeye
başlamışsa da bu alandaki eğitim
çeşitli nedenlerle yeteri kadar
yaygınlaşabilmiş değildir.
32. Türkiye de Yapılan
Araştırmalar Sonucunda ;
Erken çocukluk eğitimi alan
çocukların almayanlara oranla daha
yüksek zihinsel beceriler ve eğitime
yatkınlık sergilediklerini ,
Erken yaşta eğitim alan çocuklar
meslek statüsü itibari ile daha
yüksek işlerde çalıştığı , buna bağlı
olarak gelirlerinin daha yüksek
olduğunu ,
33. Türkiye de Yapılan
Araştırmalar Sonucunda ;
Erken çocukluk eğitimi alan çocuklar
ortalama 11 yıla yakın okula devam
ettiğini , bu da en az lise eğitimi
aldığını
Erken çocukluk eğitimi almış
katılımcıların % 44.1 Üniversiteye
giderken bu oran almamış olan
grupta % 30.6 olduğunu ,
34. Türkiye de Yapılan
Araştırmalar Sonucunda ;
İnsan sermayesine yapılan
yatırımların getiri oranının en
yüksek olduğu dönemin okul
öncesi dönem olduğunu ,
Erken çocukluk döneminde 1
liralık yatırımın 7 liraya kadar
kazanç olarak döneceğini
ortaya çıkarmaktadır.
35. Türkiye de Okul Öncesi
Eğitimde Okullaşma Oranları
Nüfusunun yarısından fazlası 25 yaş
altında olan ve yılda 1.4 milyon
bebeğin doğduğu ülkemizde 0-6 yaş
grubundaki 7 milyon çocuğun ancak
% 16 sı okul öncesi eğitim
hizmetlerinden yararlanmaktadır.
Bu oran gelişmiş ve hatta gelişmekte
olan ülkelerle kıyaslandığında
oldukça düşük düzeydedir.
36. Dünyadaki Sıralamada
Türkiye
Meksika % 84
Kuzey Amerika ve Batı Avrupa % 78
Bulgaristan % 78
Gelişmiş Ülkeler %77
Yunanistan % 66
Orta ve Doğu Avrupa % 57
Kenya % 53
Hırvatistan % 47
Güney Afrika % 33
Gelişmekte olan Ülkeler % 32
Orta Asya % 27
TÜRKİYE % 16
Arap Ülkeleri % 16
Mısır % 14
Sahra altı Afrika % 12
37. Okul – Aile İşbirliği Çocuğun
Eğitiminde Neden ÖNEMLİDİR.
Okul çalışanlarının anne babalarla iletişim
kurmaya, anne - babaların ilişkileri karşılıklı
konuşmaya ihtiyaçları vardır. Öğretmen ve anne
babaların ilişkileri karşılıklı saygı ve ortaklığa
dayalı olduğunda çocuğun öğrendikleri daha iyi
pekişir.
Anne babalar, okulda ne olup bittiğini anladığında
ve kendilerini çocuklarının okul hayatlarının bir
parçası olduklarını hissettiklerinde eğitime daha
çok değer verirler. Çocuklarını okula devam
etmeleri için yüreklendirirler. Okul, anne babaya
uzak kaldığında, anne baba da kendini uzak tutar
ve çocukların okula devam için gerek duyduğu
desteği gösteremez.
38. OKUL-AİLE İŞBİRLİĞİ
NEDEN ÖNEMLİDİR ?
• Okul ve ailenin amacı,
çocuklara daha iyi bir
eğitim ortamı
hazırlamak olduğundan,
okul ve aileler
arasındaki işbirliği hem
öğretmenin amaçlarına
ulaşmasını
kolaylaştıracak hem de
anne-baba eğitimi
yoluyla çocuklardan
beklenen davranış
değişikliklerinin kalıcı
olmasını sağlayacaktır.
39. OKUL-AİLE İŞBİRLİĞİ
NEDEN ÖNEMLİDİR ?
Okul-aile işbirliği;
öğretmenin aileyi ve
çocuğu tanıması
kadar, ailenin de
okulu, programı ve
öğretmeni tanımasına
yardımcı olmaktadır.
Böylece aile, çocuğun
eğitim ortamını,
okulun ve öğretmenin
koşullarını öğrenme
fırsatı bulabilmektedir
40. OKUL-AİLE İŞBİRLİĞİ
NEDEN ÖNEMLİDİR ?
Zorunlu eğitim günümüzde geçmişe oranla
daha uzun bir zamanı kapsamakla birlikte,
çocuğun okulda geçirdiği zaman ailesi ve
çevresiyle geçirdiği zamana göre daha kısa
olduğundan okul öğrenmelerinin aile
çevresinde de desteklenmesi gereklidir.
Öğrencilerin okul başarılarını artırmak hem
ailelerin hem de okulun ortak sorunudur .
41. OKUL-AİLE İŞBİRLİĞİ
NEDEN ÖNEMLİDİR ?
Okul-aile iş birliği öğrenci başarısının
artması, katılım, güdülenme, kendine
güven ve davranışların değişmesini
sağlamaktadır. Ayrıca çocukların okul
ve öğretmenlere ilişkin olumlu
tutumlar geliştirilmesinde de aile
katılımı temel bir araçtır.
42. OKUL-AİLE İŞBİRLİĞİ
NEDEN ÖNEMLİDİR ?
Yapılan araştırmalar öğrenci
başarısının ; okul yapısının yada
sosyo-ekonomik koşullardan ziyade
Okul-Aile işbirliği ile arttığı
Çocukları ile ilgilenen , sorunlarını
çözmeye çalışan okulla işbirliğini
geliştiren ailelerin çocuklarının
başarısı ilgilenmeyen ailelere oranla
çok daha yüksek olduğu
43. OKUL-AİLE İŞBİRLİĞİ
NEDEN ÖNEMLİDİR ?
Akademik başarısı düşük , sınıfta kalma
riski taşıyan öğrencileri diğer
öğrencilerden ayıran en önemli etkenin ,
anne - babanın İLGİSİZLİĞİ olduğu
belirlenmiştir.
“ETİ SENİN KEMİĞİ BENİM” ya da “BEN
ÇOCUĞUMU OKULA GÖNDERİYORUM GERİ
ÖĞRETMENLERE KALMIŞ “ Şeklinde
düşünen bir çok veli ile karşılaşıyoruz.
44. OKUL-AİLE İŞBİRLİĞİNİ
OLUMSUZ ETKİLEYEN ETMENLER
Anne- babaların kendi okul
yaşantıları ile ilgili olumsuzluğu
Ailelerin ekonomik sorunları
Ailelerin okula ayıracakları zamanın
kısıtlı oluşu
Ailelerin eğitim düzeylerinin düşük
olması
Ev ve okul kültürünün farklı olması