SlideShare une entreprise Scribd logo
1  sur  86
Modern Yönetim ve

     Organizasyon Teorisi



          Murat ÖZMUTAF

                 &   Murat ÖKSÜZ

1
Modern Yönetim Teknikleri

       Dünyada meydana gelen değişmeler ve
        gelişmeler yönetim biliminde de etkili olmakta
        yeni yaklaşımların ortaya çıkmasına yol
        açmaktadır.
       Yaklaşık 40 kadar yeni yönetim tekniği vardır.




2
İradeci – Volontarist - Görüş

       İradeci görüşde klasik firma teorisinin çağdaş
        geniş ölçekli işletmelere uygulanması
        denenmektedir.
       Bu görüşe göre işletme başarısındaki temel
        faktör girişimci niteliklerini taşıyan yenilik
        yapan , risk alan, örgütü ve onun karar
        planlarını oluşturan tepe yöneticisinin rolü
        çok önemlidir.

3
İradeci – Volontarist - Görüş

       Bu görüşü öne süren ve destekleyen düşünürler ; De
        Woot , Ansaff, Dupriez , Jacquemin ve Penrose
       Bu düşünürlere göre işletme dış güçlerin sınırladığı
        bir çevrede yaşamaktadır. Ancak bu görüşlerin
        işletme üzerindeki olumsuz etkilerinin girişimci
        tarafından kontrol altına alınabileceği ve yapılacak
        yenilik ve değişim çabaları ile işletmenin çevresel
        başarı ve büyüme olanaklarına kavuşacağı ileri
        sürülmektedir.

4
İradeci Görüş

       İradeci görüşte çağımızın modern işletmelerinde
        güçlülük veya işletme başarısı sermaye
        üstünlüğünden teknolojiye geçmiştir.
       İşletmenin amaçlarına erişme başarısı büyük ölçüde
        onun teknolojik yapısındaki gücüne ve bu yapının
        orjinalliğine bağlıdır. Bu sayede çevresel hakimiyet
        ve büyüme gerçekleşir.
       Orijinal yenilikler yapmayan işletmeler ise rakiplerinin
        yaptıkları yenilikleri zamanında taklit etmelidirler ki
        büyüme ve gelişme güçlerini kaybetmesinler.


5
İradeci Görüş

       İradeci görüşü savunan düşünürler
        işletmenin kendi teknololjisini yapması
        gerektiğini savunurlar. Teknolojideki liderliğin
        pazar hakimiyeti ve endüstri liderliğinin de
        temel koşulu sayılmaktadır.
       İradeci görüşü savunan düşünürler,
        işletmenin görevinin yenilikler yapmak ve
        faaliyette bulunduğu ülkenin teknik ve
        ekonomik kalkınmasını gerçekleştirmek
        olarak ifade etmişlerdir.

6
İradeci Görüş

       İşletmeler belirsizlikten kaynaklanan güçlükler ,
        kaynaklarını kıtlığına rağmen çevredeki büyüme ve
        gelişme fırsatlarını yenilikler yaparak
        değerlendirmelidirler.
       Yenilikler ise teknolojik gelişmelerin ürününden
        başka bir şey değildir. İşletmenin belirsizlik kaynağı
        olan çevrede kullandığı en önemli başarı politikası
        yeniliklerdir.
       Böylece hem kendisini geliştirmiş ve büyümüş olacak
        hem de makro düzeyde ekonomik ve teknolojik
        kalkınmayı gerçekleştirecektir.

7
Sistem Yaklaşımı

       Sistem yaklaşımı veya sistem analizi diye
        adlandırılan bu yaklaşım biyolog olan Ludwig
        Van Bertalanffy tarafından ortaya atılan ve
        modern yönetim teorisinin felsefe temelini
        oluşturduğunu kabul edilen “Genel Sistem
        Teorisi” ne dayandırılan bir modern yönetim
        tekniğidir.


8
Sistem Yaklaşımı

        Böyle bir yaklaşımın amacı, yönetim olayının
        ve birimlerinin birbirleri ile olan ilişkilerini ve
        bu ilişkilerin niteliğini incelemek, belirli bir
        birimdeki gelişmelerin diğer birimler
        üzerindeki etkilerini araştırmak; kısaca
        yönetim olaylarını başka olaylarla ve dış
        çevre şartları ile ilişkili olarak incelemektir.



9
Sistem Yaklaşımı

        Sistem, birbirlerine bağımlı olan iki veya daha fazla
         parça ve alt sistemlerden oluşan, çalışma ve
         özellikleri itibariyle belirli bir sınırı olan ve diğer
         sistemlerden ayırt edilen örgütlenmiş ve bölünmez
         bir bütündür.
        Bir sistemin taşıması gereken unsurlar vardır.Bunlar:
         1. Belirli parçalardan meydana gelir.
         2. Bu parçalar arasında sıkı bir ilişki vardır.
         3. Bu parçalar aynı zamanda dış çevre ile ilişkili olan
         bir bütünü meydana getirmelidir.

10
Sistem Yaklaşımı


         Yönetimde sistem yaklaşımı denildiği zaman,
         yönetim olaylarını ve bu olayların cereyan ettiği
         birimlerin birbirleri ile ilişkili bir şekilde ele alan
         yaklaşım anlaşılmaktadır. Sistem yaklaşımı,
         organizasyonu çeşitli parçalar, süreçler ve
         amaçlardan oluşan bir bütün olarak ele alır.
         Organizasyon ana sistemdir. Bu sistem birbirleri ile
         ilişkili ve karşılıklı bağımlı alt sistemleri içermektedir.
         Yönetimsel davranışta esas olan bu karşılıklı ilişki ve
         bağımlılıktır..

11
Sistem Yaklaşımı


         Yönetici bu ilişki ve bağımlılığı temel alan
         yönetim fonksiyonları olarak adlandırılan
         planlama, organizasyon, yürütme,
         koordinasyon ve kontrol fonksiyonlarını
         yerine getirirken gerçekleştirir.




12
Sistem Yaklaşımı


        Yönetimde sistem yaklaşımını kullanmanın yararı nedir?
         1. Yönetici görevini dar bir şekilde, sadece kendi fonksiyonu
         açısından yorumlamaktan kurtularak, kendi sisteminin bağlı
         olduğu diğer alt-sistemleri ve çevre koşullarını da dikkate almak
         zorunda kalmıştır.
         2. Yöneticiye kendi sisteminin amaçlarını daha geniş bir
         sistemin amaçları ile ilişkilendirmek fırsatını vermiştir.
         3. Yönetici, organizasyon yapısını alt-sistemlerin amaçları ile
         uyumlu bir şekilde kurmak olanağına kavuşmuştur.
         4. Yönetici, alt-sistemleri değerlerken bu sistemlerin esas
         sisteme yaptıkları katkıyı belirleme olanağına kavuşmuştur

13
Sistem Yaklaşımı


        Organizasyonun yaşaması ve gelişmesi ve dinamik
         dengenin sağlanması için, yöneticinin
         organizasyonla ilgili bütün faktörleri bilmesi,
         anlaması ve değerlemesi gerekir.
        Sistemi meydana getiren alt-sistemlerin, Üretim veya
         Teknik alt-sistemler, Destekleyici alt-sistemler, Varlık
         Koruma alt-sistemleri, Uyumlayıcı alt-sistemleri ve
         Yönetsel alt-sistem çeşitlerinden meydana
         gelebileceği kabul edilmektedir.

14
Sistem Yaklaşımı


        Üretim alt-sistemi, teknik alt-sistem olarak da
         adlandırılmaktadır. Örgütün kuruluş amacına yönelik
         olarak mal veya hizmetlerin üretiminden doğrudan
         doğruya sorumlu birimlerdir.
        Destek alt-sistemleri ise, teknik alt-sisteme, onun
         işlemesi için araç ve gereç sağlayan sistemlerdir.
        Varlık Koruma alt-sistemleri, üzerinde çalışılacak
         faaliyet alanına değil işi yapmada kullanılan aygıta
         yönelmiştir. Çoğu örgütlerde bu aygıt kalıplaşmış
         insan davranışlarından oluşur.

15
Sistem Yaklaşımı

        Uyumlayıcı alt-sistemler, örgütün varlığını sürdürmesini
         güvence altına alma gibi önemli bir görevi yerine getiren alt-
         sistemlerdir. Bu sistemlerin bir başka özelliği de daha çok
         örgütün içine yönelik faaliyet göstermeleridir. Örgütün nasıl
         olması gerektiği ile değil, nasıl olduğu ile ilgilidir.

        Yönetsel alt-sistemler ise, örgütün diğer alt-sistemlerle daha
         uyumlu bir biçimde çalışmasını sağlar. Diğer alt-sistemlerin
         denetlenmesi aralarında koordineli bir çalışma ortamının
         oluşmasını sağlanması, yönetsel alt-sistemlerin görev alanına
         girmektedir..


16
SİSTEM YAKLAŞIMI İLE İLGİLİ TEMEL
            KAVRAMLAR ve SİSTEME İLİŞKİN
                     ÖZELLİKLER

        Sistem ve Alt-sistemler: Bir sistem çeşitli parçalardan
         oluşmaktadır. Bu parçalar alt-sistem olarak adlandırılmaktadır.
         Her sistem belirli alt-sistemlerden oluştuğu gibi, her sistem
         ayrıca daha büyük ve kompleks bir sistemin alt-sistemi
         durumundadır.
        Kapalı ve Açık Sistemler: Her sistem belirli bir ortamda
         faaliyet göstermektedir. Eğer sistem ile sistemin faaliyette
         bulunduğu çevre arasında enerji, bilgi ve materyal alışverişi
         varsa, bu tür sistemler açık sistem olarak adlandırılır. Eğer
         sistem ile çevre arasında bu tür bir ilişki yoksa sistem kapalı
         sistemdir.
               Biyolojik ve sosyal sistemler açık sistemler olarak kabul
         edilirken, mekanik sistemler kapalı ve açık sistemler olarak
         kabul edilmektedir

17
AÇIK SİSTEM OLARAK İŞLETME
                  ÖRGÜTLERİ

     1. İşletmeler zaman ve mekan içinde bir insan kaynak
        sistemidir.
     2. İşletme örgütlerinin çevreleri ile çeşitli etkileşimleri
        vardır.
     3. İşletme örgütlerinde örgüt içi ve örgüt dışı uzlaşma
        ve çatışma ilişkileri vardır.
     4. Örgüt içinde ve dış çevrede çeşitli düzeylerde güç
        geliştirme ve
        bunları kullanma özelliği vardır.

18
AÇIK SİSTEM OLARAK İŞLETME
                  ÖRGÜTLERİ

     5. İşletmeler geleceğin başarısı için geçmiş ile ilgili bilgi
       ve tecrübeleri kullanan geri besleme sistemidir.
     6. İşletmelerde dinamik kavramlardan statik kavram
       türetilmelidir.
     7. İşletmeler kendi içinde alt-sistemlere
       bölümlenmişlerdir. Ancak işletmelerinde bağlı
       bulundukları bir veya birkaç üst sistem vardır. Diğer
       bazı sistemlerle de çapraz ilişkilerde bulunurlar. Bu
       bakımdan işletmeler karmaşık sistemler gurubuna
       girerler..


19
AÇIK SİSTEM OLARAK İŞLETME
                  ÖRGÜTLERİ

     8. Her işletme belirli sınırlar içinde bağımsız,
       kısmen denetlenebilen ve iyi birleştirilmemiş
       parçalardan oluşan gevşek bir sistemdir.
     9. İşletmeler kısmi belirsizliğe sahip oldukları
       gibi kısmen optimize edilebilen sistemlerdir.



20
SİSTEM YAKLAŞIMININ YÖNETİMDEKİ
                 ÖNEMİ
        En genel anlamda yönetim, en az iki kişinin ortak bir amacı
         gerçekleştirmek için işbirliği ve güç birliği yapmalarıdır.
         Organizasyonlar çeşitli birimlerden meydana gelir. Sistem
         yaklaşımının bütüncül niteliği, örgüte bir bütün olarak bakma ve
         örgütte bulunan aksaklıkları daha sağlıklı belirleme imkanı
         doğurduğu kabul edilmektedir. Böylece örgütün herhangi bir
         biriminde mevcut olan bir aksaklığın bütün örgütü etkileyen bir
         nitelik taşıdığı, bu yüzden de getirilecek çözümün bu açıdan
         değerlendirilerek, saptanması gerekecektir.
               Sistem yaklaşımı sayesinde örgütler çevreden izole
         edilmiş varlıklar olmayıp, tam aksine çevreyle sıkı ilişkileri olan
         dinamik bir özellik gösterir.



21
SİSTEM YAKLAŞIMININ YÖNETİCİYE
           SAĞLADIĞI YARARLAR

     1. Yöneticiye görevini dar bir şekilde, sadece kendi
        fonksiyonu açısından yorumlamaktan kurtularak,
        kendi sisteminin, bağlı olduğu diğer alt-sistemleri ve
        çevre koşulları da dikkate alma fırsatı vermiştir.
     2. Yöneticiye kendi sisteminin amaçlarını daha geniş bir
        açıdan bakarak, sistemin amaçları ile ilişkilendirmek
        imkanı vermiştir.
     3. Yönetici organizasyon yapısını alt-sistemlerin
        amaçları ile uyumlu hale getirme şansını elde
        etmiştir

22
SİSTEM YAKLAŞIMININ YÖNETİCİYE
           SAĞLADIĞI YARARLAR

     4. Yönetici, alt-sistemleri değerlendirirken bu
       sistemlerin esas sisteme yaptıkları katkıyı
       belirleme imkanına kavuşmuştur.
     5. Yönetici sistem dışı ve sistem içi faktörleri
       daha kolay ayırt edebileceği için,
       aksaklıkların belirlenmesinde ve bu
       aksaklıkların giderilmesi için etkili çözüm
       yolları bulunmasında, daha iyi bir konuma
       gelmiş olmaktadır.
23
SİSTEM YAKLAŞIMININ YARARLARI

        Bu yaklaşım örgütü bir bütün olarak ele almaktadır.
         Sistemler veya alt-sistemler hiyerarşisi yerine,
         sistemler ve alt-sistemler arasındaki ilişkilere ağırlık
         vermektedir. Böylece, örgütün birimleri arasındaki
         işbirliği ve koordinasyon sağlanmaktadır.
        Sistem yaklaşımının yararları, bu kuramın örgütün
         parçalarından çok bütününe, denge halinden çok
         değişimine, kendi başına çalışmasından çok içinde
         bulunduğu çevreyle birlikte ele alınmasına gereken
         önemi vermek suretiyle örgütsel çalışmalara daha
         gerçekçi bir bakış tarzı getirmiş olmasıdır.

24
SİSTEM YAKLAŞIMININ YARARLARI

        Personelle örgütü birbirlerini tamamlayan unsurlar olarak
         görmekte ve her ikisinin amaçlarını uzlaştırmaya çalışarak
         daha rasyonel bir yol izlemektedir.
        Giderek daha kompleks bir yapı durumuna gelen örgütlerin
         incelenmesi ve işleyişlerinin çözümlenmesi, anlaşılması ve
         açıklanması, bu yöntem sayesinde daha kolay hale
         gelebilmektedir.
        Bu yaklaşım sayesinde örgütler meydana gelen gelişme ve
         değişmelere, çevresel şartlara daha kolay uyabilen dinamik bir
         yapıya kavuşurlar. Aksi takdirde, örgüt varlığını uzun süre
         devam ettiremeyeceklerdir.


25
SİSTEM YAKLAŞIMININ YARARLARI

        Bu yöntemin örgütün alt-sistemleri arasında uyumlu
         çalışmayı sağlamaya elverişli olduğu söylenebilir.
        Personel, değerlendirmesinin sistem yaklaşımına
         göre yapılması halinde, değerlendirme dinamik bir
         yapıya kavuşacak ve ortaya çıkacak sorunlar daha
         kolay belirleneceği için giderilmesi de, sorunların
         büyümesi beklenmeden daha kolay çözümlenecektir.
        Sistem yaklaşımının bilimsel araştırmaların alanını
         genişlettiği ve sosyolojik yaklaşımın gelişmesine
         katkıda bulunduğu ifade edilmektedir.
26
SİSTEM YAKLAŞIMINA YÖNELTİLEN
                  ELEŞTİRİLER

        Sistem yaklaşımının bir teori oluşturmaktan ziyade, kavramsal
         bir çevrede oluşturma özelliği taşıdığı öne sürülmüştür.
        Sistem kavramlarının bazı teorik yaklaşımları açıklamaktan
         uzak olduğu, kavramların yetersiz ve kısıtlı kaldığı belirtilmiştir.
        Sistem yaklaşımı daha iyi yetişmiş yöneticilerin varlığını ve bu
         yöneticiler arasında ekip çalışması alışkanlığını zorunlu
         kılmaktadır. İyi yetişmiş üst düzey yöneticilerinin bulunmaması
         veya bu yöneticilerin ekip çalışmasının gereklerini yerine
         getirmemeleri, böyle bir yaklaşımın uygulanmasını başarısız
         kılacaktır.



27
Sistem Yaklaşımı – Sonuç

        Sistem yaklaşımının getirdiği en önemli yeniliklerden birisi
         organizasyonları çevreleri ile ilişkili bir açık sistem olarak ele
         almasıdır. Dolayısıyla organizasyonlar, çevresel faktörlerdeki
         değişmelere uyabilmek için bünyelerinde çeşitli değişiklikler
         yapacaklardır.
        Sistem yaklaşımının organizasyonu etkileyen bütün
         değişkenleri ve parametreleri bir arada görmeyi sağlamış
         olmasıdır. Böylece daha sıhhatli bir genelleştirme yapmak
         imkanı doğmuş bulunmaktadır.
         Sistem yaklaşımı ile klasik davranışsal yönetim yaklaşımlarının
         önerilerini, bulgularını ve özelliklerini daha iyi değerlemek,
         kuvvetli ve zayıf yönlerini daha iyi anlamak, dolayısıyla bunları
         daha iyi kullanmak imkanı doğmuştur.


28
İSTİSNALARLA YÖNETİM

        Açık bir yönetim kavramı ve yönetim planı belirlenmedikçe,
         modern yönetici ayrıntılarla uğraşarak iş kapasitesinin üzerine
         çıkmak durumunda kalacaktır. Modern yönetici sadece istisnai
         durumlarda karar verme zorunluluğunda olmalıdır. Yönetici
         sadece araya girmesi gerektiği zamanlarda sorunlar üzerinde
         durmalı ve kendine bağlı öneticiler tarafından
         çözümlenebilecek sorunlara vakit ayırmak durumunda
         kalmamalıdır.
        İstisnalara göre yönetim, bir sorun belirleme ve iletişim
         sistemidir. Bu organizasyon; iş bölümü, sorumluluk ve yetki
         devri ile yaygın bir kontrol düzeni üzerine oturmuştur.



29
İSTİSNALARLA YÖNETİM AŞAMALARI


     1. Değerlendirme Standartlarının Belirlenmesi:
         Mevcut ve geçmiş faaliyetlerin değerlendirilmesinde
         kullanılacak standartların belirlenmesi gereklidir.
         Aksi halde, olağanüstü durumların tespiti mümkün
         olamayacaktır.
     2. Başarı Ölçülerinin Seçimi: Gerçekleşmelerde
         standartlar arasındaki uygunluğu araştırmak için
         hangi başarı ölçülerinin kullanılacağı belirlenmelidir.


30
İSTİSNALARLA YÖNETİM AŞAMALARI

     3. Karar: Bu aşamada, yapılacak işlerin genel
         amaçlarla ahenkleştirilmesi ve duruma göre şu
         yollara başvurulması söz konusu olacaktır;
        A. Ya faaliyet önceden belirlenmiş hedefle bağdaştırılacakB
        B. Veya amaç, değişen şartlar karşısında yeniden gözden
           geçirilecek,
        C. Ya da yeni imkanlardan yararlanmaya çalışılacaktır.




31
İSTİSNALARLA YÖNETİME
              YÖNELTİLEN ELEŞTİRİLER

     1.   Yönetici, istisnalar meydana gelmedikçe felaketin geldiğini
          görme başarısını gösteremez, yöneticinin ilgisi sadece
          elemanın performansı, çalışma standardının altına
          düştüğünde harekete geçer. Böylelikle yönetici, elemanın
          standardın altına düşmekten alıkoyacak ikaz sinyalinden
          haberdar olamamaktadır.
     2.   Hiç ilerleme göstermeyen alt kademeye çok zaman ayırır.
          Yönetici kendi yükselmesinde en alt basamakta olan kişiler
          üzerine bütün enerjisini topladığı halde, orta
          basamaklardakileri hiç önemsememektedir. Onlar ne daha
          yükseğe çıkmak için teşvik edilmekte ne de daha aşağı
          düşmekten korunmaktadırlar. Normları gösteren
          performanslar hiçbir zaman bilinmemektedir.

32
İSTİSNALARLA YÖNETİME
             YÖNELTİLEN ELEŞTİRİLER

     3. Yönetici istisnalarla yönetimde moral düşüklüğüne
        neden olur. Normal hızla devamlı olarak çalışan bir
        işçi kendisiyle iğreti iş yapan işçi arasında bir fark
        olmadığını görünce morali bozulur.
     4. Yönetici, önemli insan kaynaklarından gereken
        şekilde yararlanamamaktadır. Kişiler, ilham, yaratıcı
        güç ve fikir potansiyel kaynağıdırlar. Onların büyük
        bir kısmını çoğu zaman önemsememek ve
        ilgilenmemekle yönetici onların güçlerinin çoğunu
        boşa harcıyor demektir.

33
AMAÇLARA GÖRE YÖNETİM


        Amaçlara göre yönetim, amaçlara ve sonuçlara göre yönetim,
         gayelere göre yönetim, hedeflere göre yönetim, amaçlara
         yönelik yönetim, ortak amaçlara göre yönetim ve amaçlara
         yönelmiş sevk ve idare gibi çeşitli terimlerle adlandırılmaktadır.

        Amaçlara göre yönetim ilk defa Peter Drucker tarafından ortaya
         atılmıştır. İşletmenin ihtiyaç duyduğu şey, birey yetki ve
         sorumluluğuna fırsat veren, aynı zamanda görüş ve çabalarını
         ortak biçimde önlendiren, takım çalışmalarını oluşturan ve birey
         amaçları ile ortak refah – işletme amaçlarını bütünleştiren bir
         yönetim sistemidir. Bunu gerçekleştirecek tek ilke amaçlara
         göre yönetim ve kendi kendini denetimdir.

34
AMAÇLARA GÖRE YÖNETİM

        Amaçlara göre yönetim sistemi, örgütün çeşitli
         kademelerinde yer alan yöneticilerin, personelin
         sorumluluk alanlarını gerçekleştirmeleri öngörülen
         sonuçlar bakımından örgütün temel amaçlarını birlikte
         belirlemeleri ve belirlenen bu amaçların örgütü
         meydana getiren birimlerin faaliyetlerinde bir rehber
         ve personelin değerlendirilmesinde bir kriter olarak
         kullanılmasını öngören bir süreçtir.

        Amaçlara göre yönetim, modern bir yönetim tekniği
         olarak örgütün verimliliğini ve etkinliğini arttırmayı
         amaçlamaktadır.
35
AMAÇLARA GÖRE YÖNETİM
             AŞAMALARI


     1. Amaçların Belirlenmesi: Bu aşamada belirlenecek
        amaçların açık, anlaşılabilir ve ölçülebilir olmasının
        önemi büyüktür. Belirlenecek amaçlar, hem örgütün
        amaçlarını, hem de örgütte çalışan bütün
        personelin amaçlarını kapsamaktadır. Personelle
        ilgili amaçlar belirlenirken, örgütün en üst düzey
        yöneticisinden başlayarak, alt kademelere doğru
        inen bir amaçlar hiyerarşisi şeklinde yapılmalıdır.


36
AMAÇLARA GÖRE YÖNETİM
                AŞAMALARI

     2. Faaliyetlerin Planlanması: Amaç planlama
        mahiyetindedir. Daha sonra amaçlara
        ulaşabilmek için hangi faaliyetlerin ne
        zaman, nerede, nasıl ve kim tarafından
        gerçekleştirileceğinin belirlenmesi
        aşamasıdır. Planlama sorumlu kişiler
        tarafından yapılacaktır. Sorumlu olan kişiye,
        bunun nasıl yapılacağını kendisinin tayin
        etmesi bakımından önem taşımaktadır.

37
AMAÇLARA GÖRE YÖNETİM
                   AŞAMALARI

     3.   Uygulama ve Kendi Kendisini Kontrol: Tespit edilen
          amaçların hazırlanan faaliyet planları çerçevesinde
          uygulamaya konulması aşamasıdır. Faaliyetlerin
          gerçekleştirilmesinde sorumlu personel, belirlenen
          amaçlardan sapmalar söz konusu olduğunda, bu sapmaların
          sebeplerini araştıracak ve bu sapmaları önlemek için gereken
          tedbirleri vakit kaybetmeden ya alacak veya alınmasını
          sağlayacaktır.
          Bu aşamanın amacına ulaşabilmesi için, ilgili personelin, ilgili
          amaçlar ve faaliyetler için doğrudan karar alma yetkisine
          sahip olması gerekmektedir. Amaçlara göre yönetimin iyi
          işleyebilmesi için, faaliyetlerle ilgili aksaklıkları giderme ve
          gerekli kararları alma yetkisinin verilmesi yöntemin
          gerektirdiği bir zorunluluk olmaktadır


38
AMAÇLARA GÖRE YÖNETİM
               AŞAMALARI

     4. Belirli Zaman Aralıklarıyla Yapılan
        Değerlendirmeler: Ast ile üst bir araya
        gelerek faaliyetlerin amaçlara ulaşma
        derecelerini birlikte gözden geçirirler.
        Böylece, üst astlarının başarı derecesi
        hakkında bilgi sahibi olur. Üst ilk aşamada
        belirlenen amaçlara ne ölçüde ulaşıldığını
        açık bir şekilde görür.

39
BİR PERSONEL DEĞERLENDİRME YÖNTEMİ
        OLARAK AMAÇLARA GÖRE YÖNETİM

        Ortaya çıkış amacı, klasik personel değerlendirme
         yöntemlerinin öznel özelliklerini ortadan kaldırarak,
         iyi işleyen, nesnel esaslara dayalı bir personel
         değerlendirmesi geliştirmek olan amaçlara göre
         yönetim, kullanıldığı kuruluşların pek çoğunda bu
         amacına ulaştığı belirtilmektedir. Günümüzde bu
         yöntem pek çok kuruluşta personel değerlendirme
         yöntemi olarak kullanılmaktadır.


40
BİR PERSONEL DEĞERLENDİRME YÖNTEMİ
           OLARAK AMAÇLARA GÖRE YÖNETİMİN
                      FAYDALARI

        Örgüt Bakımından Faydalı Yönleri:
         Benimsenmesi halinde örgütün amaçlarını istenen
         düzeyde gerçekleştirme ihtimali yüksek olacaktır.
         Yöntem, amaç tespiti ile işe başlamakta, amaçlara
         ulaşmak için çareler aramakta ve amaçlara
         ulaşıldığı ölçüde başarılı ve başarısız olarak
         nitelendirilmektedir. Bu yöntemin uygulanmasıyla,
         örgütler bütün kaynaklarını harekete geçirebilirler.
         Yöntemin gereği, örgütler kendi kendilerini kontrol
         etme, tenkit etme ve bu yolla aksaklıklarını giderme
         imkanını bulabilirler.
41
BİR PERSONEL DEĞERLENDİRME YÖNTEMİ
           OLARAK AMAÇLARA GÖRE YÖNETİMİN
                      FAYDALARI


        Personel Bakımından Faydalı Yönleri:
         –    Üst Bakımından Faydalı Yönleri: Üst bu yöntem sayesinde astların fikir
              ve tecrübelerinden yararlanma imkanı bulur. Yöntem yöneticinin önemini
              ve otoritesini arttırır. Üst bu yöntem sayesinde nesnel bir değerlendirme
              yapabilir. Ast-üst ilişkileri daha ılımlı bir düzene kavuşur.Üst kendi görev
              alanı içerisinde sunmakla yükümlü olduğu hizmetleri, bu yöntemin
              uygulanması sonucu istenen nitelik ve niceliklere uygun olup olmadığını
              her an kontrol edebilir.

         2.   Ast Bakımdan Faydalı Yönleri: Ast sürekli emir alan ve onu uygulayan
              kişi durumundan çıkarak, kendi sorumluluk alanı içerisinde yapacağı işler
              konusunda kararlara katılma ve kendi amaçlarını tespit etme fırsatı
              bulur.Ast neye göre ve nasıl değerlendirileceğini bildiği için başarı
              derecesini gayretiyle yükseltebilir. Ast örgüt içerisinde, kendisinin de bir
              işe yaradığını, kendisinin de sorumluluğu olduğu bilincine varır.



42
BİR PERSONEL DEĞERLENDİRME YÖNTEMİ
           OLARAK AMAÇLARA GÖRE YÖNETİMİN
                      FAYDALARI

     Genel Olarak Faydalı Yönleri:
       Nesnel esaslara dayandığından, personel
        değerlendirmelerinde öznellikten kaynaklanan aksaklıkları
        büyük ölçüde gidermektedir. Ast-üst ilişkilerini demokratik bir
        ortam içine sokması ve esnek bir yapıya kavuşturması olarak
        ifade edilmektedir.
       Personelin hangi alanlarda eğitime ihtiyacının olduğunun
        belirlenmesinde kolaylık sağlamaktadır.
       Personel değerlendirilmesi planlama ve denetim
        fonksiyonlarına ağırlık verdiğinden, bir aksaklığın meydana
        gelmesi halinde, bu aksaklığın hangi personelden
        kaynaklandığı kolaylıkla ortaya çıkarır

43
BİR PERSONEL DEĞERLENDİRME YÖNTEMİ
       OLARAK AMAÇLARA GÖRE YÖNETİMİN
              SAKINCALI YÖNLERİ

        Amaçlara göre yönetime dayalı olarak yapılan personel
         değerlendirmesi niceliksel yöntemler arasında yer almaktadır.
        Bu yöntemin, personelin bireysel amaçlarının belirlenmesine
         önem vermesi, bazı hallerde çok alt düzeyde belirlenen
         amaçlarda, örgütün yerine getirmesi gereken fonksiyon
         arasında bazı uyuşmazlıkların ortaya çıkmasına yol açabilir.
        Amaçlara göre yönetimin en çok tenkit edilen yönü
         kırtasiyeciliği arttıran bir özellik taşımasıdır.
        Amaçlara aşırı önem verilmesi sonucu ‘Amaçlar Araçları
         Meşru Kılar’ fikrinin benimsenerek uygulamaya konulması
         tehlikesi olduğu belirtilmektedir.


44
BİR PERSONEL DEĞERLENDİRME YÖNTEMİ
       OLARAK AMAÇLARA GÖRE YÖNETİMİN
              SAKINCALI YÖNLERİ

        Bu yöntemin başarısı, üst düzey yöneticilerin bu yöntemi
         gerçekten benimseyip uygulamalarına bağlıdır.
         Gerçekleşmediği takdirde yönetimin başarılı olması hemen
         hemen mümkün değildir.
        Yöntemin giderek, bir ödül ceza vasıtası haline dönüşeceği ve
         bunun da personeli psikolojik baskı içine sokacağı öne
         sürülmektedir.
        Üst düzey yöneticilerin, astların kararlara katılmalarına alışkın
         olmamaları, her şeyi emir vererek yaptırma alışkanlıkları,
         yöntemin mantığı ile taban tabana zıttır.
        Amaçlara göre yönetimin zaman alıcı bir yönetim olduğu,
         kurulup işletilmesinin birkaç yıl alabileceği ifade edilmektedir.

45
YÖNEYLEM ARAŞTIRMASI

        Yöneylem araştırması, taşıdığı özellikler bakımından, karmaşık,
         çok değişkenli ve çok alternatifli sorunların çözümüne elverişli
         olması, bu modern yönetim tekniğinin kullanım alanlarını
         günden güne artırmakta ve Yöneylem Araştırmasının önemini
         daha da artırmaktadır.

        Yöneylem Araştırması, insan, makine, para, zaman ve
         malzemeden oluşan, endüstriyel, ticari, resmi ve askeri
         sistemlerin yönetiminde karşılaşılan problemlerle modern
         bilimsel teknikler kullanarak, sistemin şans ve risk ölçüsünü de
         içeren, alternatif karar, strateji ve kontrol sonuçlarını tahmin ve
         karşılaştırmaya yarayan bilimsel bir model geliştirmektedir.

46
YÖNEYLEM ARAŞTIRMASININ ÖZELLİKLERİ


     1. Bütünleşik Yaklaşım: Yöneylem
         araştırması sistemin bütünüyle ilgilenir.
         Sistemin bütününe yönelik çözümler
         bulmaya çalışır.
     2. Bilimsel Yöntem: Sorunların çözümleri
         bilimsel yöntemlere göre yapılmalıdır.
         Gözlem, analiz, alternatif çözümler, seçim
         ve uygulama şeklinde olmalıdır.

47
YÖNEYLEM ARAŞTIRMASININ
                  AŞAMALARI


     1.   Sorunun Tanımlanması
     2.   Matematiksel Model Kurulması
     3.   Modelden Çözüm Elde Edilmesi
     4.   Model ve Çözümün Kanıtlanması
     5.   Çözümün Uygulanması



48
YÖNEYLEM ARAŞTIRMASININ
             SAĞLADIĞI YARARLAR

        Yöneticinin en etkili kararı vermesine yardımcı olur.
        Sorunların en kısa zamanda ve etkili bir biçimde
         çözümlenmesini öngörüldüğünden dolayı kaynak israfını
         önler.
        Güç ve karmaşık sorunların çözümünde kullanıldığından,
         sorunların geleceğe ertelenmesini engelleyici bir rol oynar.
        Ekip çalışması gerektirir. Tek kişinin karar vermesi
         alışkanlığının ortadan kalkmasına yardımcı olur.
        Kamu hizmetlerinin sunulmasında nitelik ve nicelik artışı
         sağlayabilir.
        Yöneylem araştırması istenen amaca uygun olarak
         kullanılabilir özelliği olan bir modern yönetim tekniğidir.

49
YÖNEYLEM ARAŞTIRMASINA
          YÖNELTİLEN ELEŞTİRİLER

        Yöneylem araştırmacılarının artık yaratıcı bir
         düşünce ortaya koyamadıkları belirtilmektedir.
        Yöneylem araştırmasının bir teknikler topluluğu
         olması onun güvenilirliğini uzatan bir etken
         olmaktadır.
        İnsan sadece istatistiki bilgi üreten bir makine
         olarak görülmeye başlamıştır.
        Pahalı, zaman alıcı, zor, karmaşık bir özellik
         taşıması, hem de iyi yetişmiş insan gücüne ihtiyaç
         göstermesi, yöneylem araştırmasına ilginin giderek
         azalmasına yol açmaktadır.

50
DURUMSALLIK YAKLAŞIMI

        Durumsallık yaklaşımı 1960’lı yıllarda ortaya atılan ancak
         1980’li yıllarda geliştirilen ve genel kabul gören bir
         modern yönetim tekniğidir.
        Temel düşüncesi, her yerde ve her koşulda geçerli bir
         yönetim biçiminin bulunamayacağıdır. Yönetim biçimini
         belirleyen etkenleri dışsal ve içsel etkenler şeklinde iki
         kategoride ele alan, durumsallık yaklaşımının
         teorisyenleri; dışsal etkenler arasında, örgütün sunduğu
         hizmetlerden yararlananlar, Pazar koşulları, rekabet ve
         devlet müdahalesi şeklinde ele alırken; içsel etkenler
         arasında yapılacak iş, personelin niteliği, kullanılan
         teknoloji ve örgütün amaçlarını saymaktadırlar.
51
DURUMSALLIK YAKLAŞIMI

        Bu temel varsayıma göre yöneticilerin önceden
         benimseyebilecekleri hiçbir evrensel yönetim
         ilkesinin veya yönetim tekniğinin bulunmayacağı
         kabul edilmektedir.
        Durumsallık yaklaşımına göre değişik durumlar ve
         koşullar yönetimde başarılı olmak için değişik
         kavram, teknik ve davranışları gerektirir. Bu nedenle
         her yer ve koşullarda geçerli tek bir en iyi
         organizasyon yapısı yoktur


52
DURUMSALLIK YAKLAŞIMI

        Durumsallık yaklaşımının bir diğer özelliği de
         organizasyonu bir sistem olarak ele almasıdır.
         Organizasyon yapısı ve organizasyon içinde
         kullanılan çeşitli süreçlerle organizasyon içi ve dışı
         faktörler arasında ilişki araştıran böyle bir
         yaklaşımın, organizasyonu sistem olarak ele alması
         gerekmektedir. Durumsallık yaklaşımı bir yandan
         organizasyon içindeki alt-sistemlerin kendi
         aralarındaki ilişkilerle bir yandan da bu alt-sistemlerin
         dış çevre unsurlarla ilişkileri üzerinde durmaktadır..

53
DURUMSALLIK YAKLAŞIMI

        Durumsallık yaklaşımının özellikle üzerinde durduğu
         ve yöneticilerin yönetim biçimlerini doğrudan
         etkilediği kabul edilen üç önemli faktör vardır. Bu
         faktörler çevre, teknoloji ve örgütün benimsediği
         stratejiler olarak belirtilmektedir. Çevre faktörü
         örgütün işleyişini doğrudan etkilerken, diğer faktörler
         örgüt yapısını dolaylı olarak etkilemektedir.




54
ORGANİZASYON YAPISI ve
              DURUMSALLIK YAKLAŞIMI

        Durumsallık yaklaşımı bir organizasyon yapısını
         karakterize eden belli başlı boyutlarla,
         organizasyonun içinde bulunduğu durum ve koşullar
         arasında ilişkiyi araştırmaktadır.
        Organizasyon yapısı denildiğinde organizasyondaki
         işler ile bunlar ve bunları yapacak olanlar arasındaki
         ilişkilerin açık ve seçik olarak belirlenmesi
         anlaşılmalıdır. Organizasyonu karakterize eden
         organizasyon içi süreçler vardır. Bunların başında
         önderlik, performans değerleme, haberleşme, karar
         süreci, bilgi akış sistemi, motivasyon gelmektedir.

55
ORGANİZASYON YAPISI ve
              DURUMSALLIK YAKLAŞIMI

        Organizasyon yapı ve işleyişine durumsallık
         yaklaşımı açısından bakıldığında, sorun içinde
         bulunulan durum ve koşulların bu unsurları ve
         süreçleri nasıl etkileyeceğidir. Durum ve koşullara
         göre, bu unsurlara ve süreçlere verilecek şekil
         farkları olacaktır. Durumsallık Yaklaşımını daha
         öncekilerden ayıran en önemli fark budur. Durum ve
         koşullarla ilgili olarak üç faktör üzerinde çok
         durulmuştur. Bunlar organizasyon ve çevre,
         organizasyon ve teknoloji, örgüt ve stratejidir.

56
DURUMSALLIK YAKLAŞIMI

     Örgüt ve Çevre İlişkisi: Örgütün çevresini bazı koşullar
     belirler. Bu koşullar; teknolojik koşullar, yasal koşullar, siyasal
     koşullar, ekonomik koşullar, demografik koşullar, ekolojik
     koşullar ve kültürel koşullardır. Durumsallık yaklaşımının
     ulaştığı genel sonuç, çevre koşullarının özelliklerine bağlı
     olarak organizasyon yapılarını ve organizasyonda kullanılan
     çeşitli süreçler farklılık göstermektedir. Durumsallık yaklaşımı,
     çevre koşulları niteliklerinin organizasyon yapı ve işleyişi
     üzerindeki etkisini araştırmaktadır. Değişik çevresel
     koşullarda en uygun olan organizasyon yapı ve süreçlerini
     belirlemektir.



57
CHANDLER’İN ARAŞTIRMA SONUÇLARI


        Chandler ABD’de Dupont, General Motors, Jersey
         Standart, Sears gibi büyük işletmelerin örgütsel
         başarılarında ortak noktaları belirlemeye çalışmıştır.
         Bu işletmelerin değişen çevre koşullarına uyabilmek
         için strateji ve yapılarını nasıl değiştirdikleri
         incelenmiştir.
        Stratejik büyümenin aşamaları Chandler’e göre 4’e
         ayrılır. Dolayısıyla bu aşamalar işletmelerde yapı
         değişikliklerine sebep olur.

58
CHANDLER’İN ARAŞTIRMA SONUÇLARI


     1. Hacim Olarak Genişleme: İşletmelerde var olan
        temel işlevler arasından bazı işlerin daha da
        uzmanlaşarak genişlemesi.
     2. Coğrafi Dağılım Yoluyla Büyüme: Bunda da
        işletme yerel üretim ve satış birimleri kuruyor.
     3. Dikey Tamlaşmayı Sağlayan Karar Aşaması:
        Yeni bazı işlevlerin oluşması ve yardımcı malzeme
        ve hammadde üretimine işletmenin gitmesidir.
     4. Çeşitlendirme: Yeni ürün hatlarının gelişmesi
        yoluyla olan örgütsel farklılaşma .

59
CHANDLER’İN ARAŞTIRMA SONUÇLARI


        Örgüt, çevresel değişikliklere uyum
         göstermek için yeni stratejiler belirler ve
         bu yeni stratejiler de yeni örgütsel yapılar
         gerektirir. Böylece çevresel değişiklikler,
         yapısal değişiklikleri belirler. Çevresel
         değişimin artan hızı stratejik ve yapısal
         değişime duyulan ihtiyacı arttırır. .


60
BURNS ve STALKER ARAŞTIRMASI

        Londra Tavistock Enstitüsünden Tom Burns ile G.M. Stalker
         1961 yılında 20 İngiliz ve İskoç endüstri kuruluşunda yaptıkları
         araştırmada, yönetim fonksiyonlarından planlama, örgütleme
         ve denetim fonksiyonlarının yönetsel boyutu ile örgütün çevre
         faktörü arasındaki ilişkilerini ve karşılıklı etkileşim derecelerini
         ortaya koymayı amaçlamışlardır.
        Araştırma sırasında yönetici ve büro personeline mülakatlar
         uygulamışlardır. Teknolojik değişiklikler ve piyasa değişiklikleri
         bu işletmelerin yönetiminde ne gibi etkiler meydana
         getirmektedir, bunu incelemişlerdir. Çalışmalar sonucu
         işletmelerdeki organizasyon yapılarını mekanik ve organik
         olmak üzere iki grupta sınıflamıştır.


61
BURNS ve STALKER ARAŞTIRMASI

        Mekanik organizasyon yapısı, çevre
         koşullarının durgun ve dengeli, değişim
         hızının çok az olduğu durumlarda en uygun
         yapı; organik yapı ise çevre koşullarının
         sürekli ve hızlı olarak değiştiği durumlarda en
         uygun organizasyon yapısı olarak
         belirtilmektedir.


62
BURNS ve STALKER ARAŞTIRMASI
        Mekanik organizasyon yapısının özellikleri;
        İşletmenin karşı karşıya olduğu problem ve işler belirli uzmanlık alanlarına
         bölünmüştür.
        İşletmedeki her personel, bütün işletmeyi ilgilendiren amacı dikkate almak ve
         ona göre davranmak yerine, kendi departmanının faaliyet alanına giren ve
         bütününün çok küçük bir parçası olan amaçlara göre davranmaktadır.
        Her uzmanlık ve fonksiyonel kademedeki haklar ve sorumluluklar ayrıntılı
         olarak belirlenmiş ve buralarda hangi teknik metotların kullanılacağı
         kararlaştırılmıştır.
        Otorite ve emir-komuta ilişkileri açık ve seçik olarak belirlenmiştir.
        Örgüt üyeleri arasındaki ilişkiler, esas itibariyle alt – üst ilişkisi şeklinde dike
         ilişkilerdir.
        Yapılacak işler ve gösterilecek davranış büyük ölçüde üst kademelerdekilerin
         verdikleri kararlar ve emirler doğrultusundadır.
        Emir-komuta ve kurmay personel arasındaki farklılıklar açık seçik olarak
         belirlenmiştir.
        Kontrol alanı genellikle dardır ve yakından nezaret vardır.

63
BURNS ve STALKER ARAŞTIRMASI
        Organik organizasyon yapısının özellikleri;
        Örgüt üyelerinin yapacakları işler sürekli olarak, örgüt üyelerinin birbirleri ile
         olan ilişkilerine göre yeniden ayarlanır.
        Ayrıntılı ve dar görev tanımları yerine iş genişletmesine dayanan sistem esastır.
        Pek çok karar alt kademelerde verilir ve ademi merkeziyet esastır.
        Emir-komuta zincirine sıkı sıkıya bağlanmak yerine, problemlere çözüm
         bulabilecek kişilerle temas ve ilişkiye önem ve ağırlık verilmektedir.
        Personelin belirli işlerde ihtisaslaşmasından çok personelin yapacağı işin
         organizasyonun genel amaçlarına göre sürekli olarak değişmesi esastır.
        Yatay haberleşme en az dikey haberleşme kadar önemlidir.
        Örgüt üyeleri arasındaki haberleşme emir-komuta haberleşmesinden çok
         danışma niteliğindedir.
        Organizasyon genel olarak çevre faktörlerine karşı daha açıktır.
        Organik yapı, mekanik yapının sahip olduğu ilişki ve görevlerdeki açıklık ve
         hiyerarşik yapıdan uzaklaşan bir yapıdır.
        Personel ne işi yapacağını ve nasıl yapacağını sürekli olarak başkaları ile
         haberleşerek geliştirir.

64
BURNS ve STALKER ARAŞTIRMASI

        Burns ve Stalker ani Pazar ve teknolojik değişiklikle karşılaşan
         işletmelerde bu tür yönetime karşı bir eğilim olduğunu
         görmüşlerdir. Sürekli olarak yeni sorunların doğduğu istikrarın
         mevcut olmadığı bir sistemde bu tür örgüt yapısı en olumlu
         sonuç veren yapıdır. Çünkü örgütler katı olmamalı ve uzmanlar
         sürekli ilişkilerde bulunarak mevcut planlarını yeni koşullara
         göre ayarlayabilmelidirler. Bu da işletmenin yönetim felsefesini
         işlevsel bölümler arasındaki katı sınırların ortadan kaldırılıp ve
         örgüt şemasında gösterilen haberleşme kanallarının
         gerektiğinde dikkate alınmaması, yatay ve çapraz
         haberleşmenin desteklenmesi ile gerçekleştirilebilir.



65
LAWRENCE – LORSCH ÇALIŞMASI

        Harvard Üniversitesi profesörlerinden Paul Lawrence
         ve Jay Lorsch tarafından 1967’de yapılmış ve ABD
         plastik endüstrisinden 6, ambalaj endüstrisinden 2 ve
         gıda endüstrisinden 2 olmak üzere toplam 10 işletme
         üzerinde araştırma yapılmıştır.
        Bu araştırmalarda üç önemli kavram kullanmışlardır.
         Bunlar farklılaşma, koordinasyon, çevre ve belirsizlik
         kavramlarıdır.



66
LAWRENCE – LORSCH ÇALIŞMASI

        Farklılaşma, organizasyondaki birimler arasındaki
         formal yapı farklılıkları ile bu birimlerde çalışanların
         zihni ve hissel yönelimlerini ifade etmektedir.
        Koordinasyon ise, organizasyon birimleri arasındaki
         yardımlaşmanın durum ve kalitesi ile bunun nasıl
         sağlandığı konularını içermektedir.
        Çevre ise, esas itibariyle belirsizlik boyutuna göre
         değerlenmiştir.


67
LAWRENCE – LORSCH ÇALIŞMASI

        Lawrence ve Lorsch araştırmalarının ulaştığı genel sonuç şu
         olmuştur: Bir organizasyon biriminin iç yapısı ilgili çevre
         koşullarının durumuna bağlı olarak şekil alacaktır. Dinamik,
         değişken ve belirsiz bir ortamda organizasyonun farklılaşmış ve
         bütünleşmiş olması uygun olurken, durgun ve belirli bir ortamda
         organizasyon birimlerinde fazla farklılaştırma
         gerektirmeyecektir.
        Lawrence ve Lorsch araştırmasının şu amaca hizmet ettiği
         söylenebilir: Organizasyon içindeki her birimin yapı ve
         süreçlerini bu birimin içinde bulunacağı alt çevrenin özelliklerine
         uygun olarak belirlemek gerekecektir. Aksi halde organizasyon
         biriminin etkinliği azalacaktır.
        Lawrence ve Lorsch araştırması da en iyi organizasyon
         yapısının mevcut olmadığını, en iyinin çevre koşullarına göre
         değiştiğini göstermiştir
68
EMERY ve TRIST ARAŞTIRMASI

       Londra Tovistock Enstitüsünden Fred Emery ve Eric Trist
        örgütle çevre arasındaki ilişkileri, örgüt çevresini dörtlü bir
        sınıflandırmaya tabi tutarak açıklamışlardır.
     1. Durgun ve Dağınık Çevre: Bu tür çevre görevli olarak
        değişmeyen bir nitelik taşımaktadır. Örgütü etkileme derecesi
        çok düşük olup, örgütle, çevre arasındaki ilişkiler de zayıf bir
        düzeydedir.
     2. Durgun ve Yoğunlaşmış Çevre: Yavaş da olsa değişme
        özelliği olan bu tür çevrenin örgütün işleyişini yeterli bir biçimde
        etkilediği söylenemez. Burada çevrenin örgütü etkileme iradesi
        bulunabilir. Ancak örgütün tekel konumunda olması veya buna
        benzer unsurlardan dolayı örgütün işleyişini etkilemesi mümkün
        değildir.


69
EMERY ve TRIST ARAŞTIRMASI

        Dengesiz ve Tepki Gösterici Çevre: Rekabet koşulları
         içerisinde bulunan örgüt, çevresel faktörlerin işleyişine karşı ne
         tür bir tepki göstereceğini önceden bilemediği ve bir belirsizliğin
         söz konusu olduğu çevredir. Bu tür çevreye, oligopol piyasa
         koşullarında faaliyet gösteren firmalar, sigara üreten fabrikalar
         örnek olarak gösterilmektedir.

     4. Çalkantılı Çevre: Bu tür çevrede değişim hızı çok yüksek olup
        değişimin hızı ve yönü hakkında önceden bir tahmin yapmak
        son derece zordur. Böyle bir çevrede faaliyet gösteren örgütün
        varlığını sürdürebilmesi, örgütsel değişim hızını, çevresel
        değişim hızına uydurduğu sürece mümkündür.


70
EMERY ve TRIST ARAŞTIRMASI

        Emery ve Trist tarafından yapılan bu çevre
         sınıflaması örgütün yönetim biçimini,
         işleyişini etkileyeceği açıktır. Ne tür bir
         çevre olursa olsun, aynı yönetim
         anlayışının aynı derecede başarılı olacağı
         söylenemez. Örgüt yapısını ve işleyişini
         faaliyet gösterdiği çevreye göre
         düzenlemek zorunda olacağı genel kabul
         gören bir görüş olarak değerlendirilebilir

71
DURUMSALLIK YAKLAŞIMI

     Örgüt ve Teknoloji İlişkisi: Teknoloji, girdilerin
     çıktı haline getirilmesi için harcanan mekanik ve
     zihinsel dönüşüm sürecidir. Bir organizasyonun en
     önemli yanı başarmayı amaçladığı iş ve bu işi
     yapmak için kullandığı teknolojidir. Teknolojinin
     kişileri, personelin başarı derecesini, personelin
     güdülenmesini, insan ilişkilerini, kişiler arası
     ilişkileri, grup davranışlarını ve yönetim tarzlarını
     etkileyeceği kabul edilmektedir.

72
WOODWARD ARAŞTIRMASI

        Woodward araştırmasının temel amacı her
         yerde ve her koşulda geçerli bir örgüt yapısı
         bulunup bulunmadığının araştırılmasıdır.
        Bu amaçla 100 kadar küçük firma araştırma
         kapsamına alınmış ve firmaların yönetim
         biçimleri ile klasik yönetim anlayışının
         temelini oluşturan temel ilkelerin İngiltere’deki
         sanayi kuruluşlarında ne ölçüde
         kullanıldığının test edilmesi istenmiştir.

73
WOODWARD ARAŞTIRMASI
       İnceleme sonunda;
     1. Hiyerarşik kademe sayısı 2 ile 12 arasında
        değişmekte olup, ortalama bu sayının 4 olduğu,
     2. Üst düzey yöneticilerinin denetim alanının 2 ile 18
        arasında değişmekte olup, ortalama bu sayının 6
        olduğu,
     3. Alt kademe yöneticilerinin denetim alanı 10 ile 90
        arasında değişmekte olup, bu sayının ortalama 38
        olduğu,
     4.Yöneticilerin ve yöneticilerin birbirine oranı 1/1 ile
        10/1 arasında değiştiği sonucu ortaya çıkmıştır.

74
WOODWARD ARAŞTIRMASI
        Bu araştırmada organizasyonu bir bütün olarak
         karakterize eden teknoloji ile organizasyon yapısı
         arasındaki ilişkiler üzerinde durulmuştur.
        Woodward ve ekibi araştırma konusu olan
         işletmelerin kullandıkları imalat metot ve süreçlerini;
         1. Bunların işetme içindeki tarihsel gelişimine,
         2. Bu süreçlerle çeşitli teçhizat ve donanım
         arasındaki ilişkilere,
         3. Süreçlerde yapılan faaliyetlerin tekrarlanan cinsten
         olup olmadığına ve birbirleri ile ilişkilerine göre,
         gruplamışlar

75
WOODWARD ARAŞTIRMASI

     bunun sonucu olarak üç ayrı teknoloji düzeyi
         belirlemişlerdir :
         1. Birim
         2. Kitle üretimi veya büyük partiler üretimi
         3. Süreç üretimi




76
WOODWARD ARAŞTIRMASI

        Birim üretimine dayanan teknolojide çıktı, kendine
         yeterli birimler içinde ve müşteri spesifikasyonlarına
         göre imal edilmektedir. Faaliyetler genellikle arka
         arkaya tekrarlanan cinsten değildir. Teçhizat
         kullanımı her siparişte değişiktir. Standartlaşma
         hemen hemen yoktur.
        Kitle üretimi ile ilgili teknolojide ise çıktının büyük
         partiler halinde üretimi söz konusudur. Çıktı, büyük
         ölçüde standarttır. Süreç içindeki faaliyetler ve
         kullanılan teçhizat arasındaki ilişkiler az çok belirli ve
         tekrarlanan cinstendir.
77
WOODWARD ARAŞTIRMASI
        Süreç üretimi ile ilgili teknoloji ise, kitle üretiminden daha
         gelişmiştir. Çıktı tamamen standarttır. İmalat sürecindeki
         faaliyetler, imalat akışı ve kullanılan teçhizat arasındaki ilişkiler
         tamamen belirli ve tekrarlanan cinstendir. Büyük rafineriler,
         kağıt üretimi bu tür teknolojiye örnektir.
        Kitle üretimi yapan kuruluşların mekanistik örgüt yapılarında
         birim ve süreç üretimi yapan kuruluşların organik örgüt
         yapısında daha başarılı oldukları görülmüştür. Bunun anlamı
         örgüt yapısı ile kullanılan teknoloji arasında sıkı bir ilişkinin
         bulunduğunun kanıtlanmış olmasıdır. Teknoloji ilerledikçe
         örgütlerin organik örgüt yapısına geçmek isteyecekleri, organik
         örgüt yapısının geleceğin örgütlerinin yapısal özelliklerini
         taşıdığı söylenebilir.

78
ASTON GRUBU ARAŞTIRMASI

       Organizasyon yapıları ile ilgili üç ana değişken üzerinde
        durmuştur.
     1. Faaliyetlerin Yapılandırılması: Bu değişken personel
        davranışı ve yapacağı işlerin önceden belirlenmesi, formal ve
        yazılı iş yapma yöntem bölümü, yönetim kademeleri gibi
        unsurları içermektedir.
     2. Otorite Yoğunlaşması: Bu değişken organizasyonda karar
        verme yetkisinin nasıl ve hangi kademelerde kullanıldığı ile
        ilgilidir.
     3. İş Akışının Kontrolü: İş akışının çeşitli gayri-şahsi yöntem ve
        usullere mi bağlandığı yoksa bu kontrolün emir-komuta
        personelinin kararlarına mı bırakıldığı ile ilgilidir.


79
ASTON GRUBU ARAŞTIRMASI
        Aston grubu örgüt yapısı ile örgütün büyüklüğü arasındaki
         ilişkiye de büyük önem vermiştir. Büyük örgütlerde küçük
         örgütlere nazaran; daha çok uzmanlaşma, daha çok
         standardizasyon, daha çok bürokrasi, fakat daha az
                         ASTON GRUBU ARAŞTIRMASI
         merkeziyetçilik bulunduğu belirlenirken, örgüt büyüklüğünün,
         örgüt yapısını teknolojiden daha çok etkilendiği sonucuna
         varmıştır. Aynı araştırma 200 kadar kamu kuruluşunda da
         tekrarlanmış ve örgüt büyüklüğünün örgütün yönetim biçimine,
         örgütün kullandığı teknolojiden daha çok etki yaptığı
         kanıtlanmıştır. Fakat örgüt büyüklüğünün yönetim biçiminin
         belirlenmesinin bir nedeni değil bir sonucudur. Oysa teknoloji
         örgütün yönetim biçiminin belirlenmesinin bir nedeni olduğu
         özellikle vurgulanmıştır.

80
PERROW ARAŞTIRMASI

        Charles Perrow örgüt yapısı ile teknoloji arasındaki
         ilişkileri işleri rutin ve rutin olmayan işler şeklinde
         sınıflandırarak , örgüt yapısının buna göre
         belirlenebileceğini öne sürmüştür.
        Perrow’a göre ; teknoloji bağımsız bir değişken
         olarak kalmayıp örgüt yapısı tarafından bağımlı bir
         değişken durumuna dönüştürülmektedir. Eğer
         yapılacak işler az ise işi yapacak olanlar gerekli bilgi
         ve teknolojiye sahipse mekanik organizasyon yapısı
         daha uygun olacaktır.


81
PERROW ARAŞTIRMASI

        Yok eğer sorunlar açık ve seçik değilse ,
         yapılacak işleri anlamak ve tayin zor ise ,
         daha önce denenmiş ve belirli teknikleri
         mevcut değilse bu tür organizasyonlarda
         organik bir yapı daha uygun olacaktır.




82
Organizasyon - Çevre – Teknoloji İlişkileri

        SONUÇ : Durumsallık yaklaşımının ana fikri ,
         bir organizasyon yapı ve süreçlerini
         belirleyen unsurların , organizasyonda
         kullandığı teknoloji ile organizasyonun ilişkili
         olduğu çevresel unsurlar olduğudur.
         Not: Durumsallık yaklaşımı açık sistem
         yaklaşımını esas alır.


83
Modern Görüşte Organizasyon

        Organizasyon konusunda modern yaklaşımlar , esas
         itibariyle sistem yaklaşımı , durumsallık yaklaşımı
         adları altında ele alınmaktadır. Bu görüşe göre örgüt
         yapısının nasıl olması gerektiği basit bir yönetsel
         seçim işi değildir. Tam aksine organizasyonu
         çevreleyen ortam koşulları organizasyon yapısının
         nasıl olması gerektiğini belirleyecektir.
        Modern görüş mekanik organizasyon karşısında
         organik organizasyon yapısı ve kapalı sisteme karşı
         açık sistem örgüt anlayışı ile ilgilidir.

84
Modern Görüşte Organizasyon

        Modern görüşün başlıca özelliği, belirli
         bilimsek kavramlara dayanan analitik bir
         yapıya sahip oluşu , ampirik araştırmalardan
         genel ölçüde yararlanması ve hepsinin
         üzerinde sentez yapmaya , model ve sistem
         kurmaya yönelik bir karakter taşımasıdır.



85
SON

        Dinlediğiniz için teşekkürler


                           Murat Özmutaf – Murat Öksüz




86

Contenu connexe

Tendances

öRgütsel güven
öRgütsel güvenöRgütsel güven
öRgütsel güvennilayy03
 
KURUMSALCILIK VE YENİ KURUMSALCI YAKLAŞIM
KURUMSALCILIK VE YENİ KURUMSALCI YAKLAŞIMKURUMSALCILIK VE YENİ KURUMSALCI YAKLAŞIM
KURUMSALCILIK VE YENİ KURUMSALCI YAKLAŞIMMEHMET BERTUĞ ÖZENÇ
 
Süreç teorileri, beklenti teorisi
Süreç teorileri, beklenti teorisiSüreç teorileri, beklenti teorisi
Süreç teorileri, beklenti teorisiYiğit Şener
 
Örgütsel Adalet ve Örgütsel Güven
Örgütsel Adalet ve Örgütsel GüvenÖrgütsel Adalet ve Örgütsel Güven
Örgütsel Adalet ve Örgütsel GüvenYILDIR YILDIRIM
 
Dünya Sağlık Örgütü: Herkes İçin Sağlık “21 Hedef”
Dünya Sağlık Örgütü: Herkes İçin Sağlık “21 Hedef”Dünya Sağlık Örgütü: Herkes İçin Sağlık “21 Hedef”
Dünya Sağlık Örgütü: Herkes İçin Sağlık “21 Hedef”COSKUN CAN AKTAN
 
ÖĞRENEN ORGANİZASYON
ÖĞRENEN ORGANİZASYONÖĞRENEN ORGANİZASYON
ÖĞRENEN ORGANİZASYONpinaryurek
 
öğrenen organizasyonlar -örneklerle anlatım
öğrenen organizasyonlar -örneklerle anlatımöğrenen organizasyonlar -örneklerle anlatım
öğrenen organizasyonlar -örneklerle anlatımışıl karapınar
 
Modern yöneti̇m dönemi̇
Modern yöneti̇m dönemi̇Modern yöneti̇m dönemi̇
Modern yöneti̇m dönemi̇Murat Aydin
 
Nedensellik ve araştırma modeli
Nedensellik ve araştırma modeliNedensellik ve araştırma modeli
Nedensellik ve araştırma modeliHüseyin ŞEN
 
Örgütsel Öğreneme ve Öğrenen Organizasyon
Örgütsel Öğreneme ve Öğrenen OrganizasyonÖrgütsel Öğreneme ve Öğrenen Organizasyon
Örgütsel Öğreneme ve Öğrenen OrganizasyonEmre Aydın
 
Sağlık kurumlarında kalite yönetimi unite 08-sağlık hizmetlerinde kalitenin ö...
Sağlık kurumlarında kalite yönetimi unite 08-sağlık hizmetlerinde kalitenin ö...Sağlık kurumlarında kalite yönetimi unite 08-sağlık hizmetlerinde kalitenin ö...
Sağlık kurumlarında kalite yönetimi unite 08-sağlık hizmetlerinde kalitenin ö...Prof. Dr. Halit Hami Öz
 
Dış Kaynak Kullanımı
Dış Kaynak KullanımıDış Kaynak Kullanımı
Dış Kaynak Kullanımıexriz
 
Liderlik ve yöneticilik analizi
Liderlik ve yöneticilik analiziLiderlik ve yöneticilik analizi
Liderlik ve yöneticilik analiziOğuzhan Ozkan
 
örgütsel çatışma ve çatışma yönetimi
örgütsel çatışma ve çatışma yönetimiörgütsel çatışma ve çatışma yönetimi
örgütsel çatışma ve çatışma yönetimiSELÇUK YÜCESOY
 

Tendances (20)

Örgüt Kuramı
Örgüt KuramıÖrgüt Kuramı
Örgüt Kuramı
 
öRgütsel güven
öRgütsel güvenöRgütsel güven
öRgütsel güven
 
KURUMSALCILIK VE YENİ KURUMSALCI YAKLAŞIM
KURUMSALCILIK VE YENİ KURUMSALCI YAKLAŞIMKURUMSALCILIK VE YENİ KURUMSALCI YAKLAŞIM
KURUMSALCILIK VE YENİ KURUMSALCI YAKLAŞIM
 
Süreç teorileri, beklenti teorisi
Süreç teorileri, beklenti teorisiSüreç teorileri, beklenti teorisi
Süreç teorileri, beklenti teorisi
 
Yonetim ve-organizasyon-hafta-1
Yonetim ve-organizasyon-hafta-1Yonetim ve-organizasyon-hafta-1
Yonetim ve-organizasyon-hafta-1
 
Örgütsel Adalet ve Örgütsel Güven
Örgütsel Adalet ve Örgütsel GüvenÖrgütsel Adalet ve Örgütsel Güven
Örgütsel Adalet ve Örgütsel Güven
 
Dünya Sağlık Örgütü: Herkes İçin Sağlık “21 Hedef”
Dünya Sağlık Örgütü: Herkes İçin Sağlık “21 Hedef”Dünya Sağlık Örgütü: Herkes İçin Sağlık “21 Hedef”
Dünya Sağlık Örgütü: Herkes İçin Sağlık “21 Hedef”
 
ÖĞRENEN ORGANİZASYON
ÖĞRENEN ORGANİZASYONÖĞRENEN ORGANİZASYON
ÖĞRENEN ORGANİZASYON
 
öğrenen organizasyonlar -örneklerle anlatım
öğrenen organizasyonlar -örneklerle anlatımöğrenen organizasyonlar -örneklerle anlatım
öğrenen organizasyonlar -örneklerle anlatım
 
ÖRGÜTSEL AĞLAR KURAMI
ÖRGÜTSEL AĞLAR KURAMIÖRGÜTSEL AĞLAR KURAMI
ÖRGÜTSEL AĞLAR KURAMI
 
Modern yöneti̇m dönemi̇
Modern yöneti̇m dönemi̇Modern yöneti̇m dönemi̇
Modern yöneti̇m dönemi̇
 
Nedensellik ve araştırma modeli
Nedensellik ve araştırma modeliNedensellik ve araştırma modeli
Nedensellik ve araştırma modeli
 
Örgütsel Öğreneme ve Öğrenen Organizasyon
Örgütsel Öğreneme ve Öğrenen OrganizasyonÖrgütsel Öğreneme ve Öğrenen Organizasyon
Örgütsel Öğreneme ve Öğrenen Organizasyon
 
Sağlık kurumlarında kalite yönetimi unite 08-sağlık hizmetlerinde kalitenin ö...
Sağlık kurumlarında kalite yönetimi unite 08-sağlık hizmetlerinde kalitenin ö...Sağlık kurumlarında kalite yönetimi unite 08-sağlık hizmetlerinde kalitenin ö...
Sağlık kurumlarında kalite yönetimi unite 08-sağlık hizmetlerinde kalitenin ö...
 
Dış Kaynak Kullanımı
Dış Kaynak KullanımıDış Kaynak Kullanımı
Dış Kaynak Kullanımı
 
Farklılıkların Yönetimi
Farklılıkların YönetimiFarklılıkların Yönetimi
Farklılıkların Yönetimi
 
Liderlik ve yöneticilik analizi
Liderlik ve yöneticilik analiziLiderlik ve yöneticilik analizi
Liderlik ve yöneticilik analizi
 
Örgütleme
ÖrgütlemeÖrgütleme
Örgütleme
 
örgütsel çatışma ve çatışma yönetimi
örgütsel çatışma ve çatışma yönetimiörgütsel çatışma ve çatışma yönetimi
örgütsel çatışma ve çatışma yönetimi
 
Stratejik Yönetim
Stratejik YönetimStratejik Yönetim
Stratejik Yönetim
 

En vedette

37534301 yonetim-organizasyon
37534301 yonetim-organizasyon37534301 yonetim-organizasyon
37534301 yonetim-organizasyonilker kayar
 
organization theory and design 01 2013
organization theory and design 01 2013organization theory and design 01 2013
organization theory and design 01 2013Wai Chamornmarn
 
Organization theory and design 05 2013
Organization theory and   design  05 2013Organization theory and   design  05 2013
Organization theory and design 05 2013Wai Chamornmarn
 
Basic conceptual perspectives in management
Basic conceptual perspectives in managementBasic conceptual perspectives in management
Basic conceptual perspectives in managementRolling Plans Pvt. Ltd.
 
Isletme 2 Ders 1
Isletme 2 Ders 1Isletme 2 Ders 1
Isletme 2 Ders 1Mert Erkol
 
Bölüm 4 yön. ve örgüt
Bölüm 4 yön. ve örgütBölüm 4 yön. ve örgüt
Bölüm 4 yön. ve örgütersinweb
 
Stratejik yonetim prezantasyonu_2004_2005_bolum13
Stratejik yonetim prezantasyonu_2004_2005_bolum13Stratejik yonetim prezantasyonu_2004_2005_bolum13
Stratejik yonetim prezantasyonu_2004_2005_bolum13Mahir İstanbullu
 
Yönetim ve Organizasyon - Kıyaslama
Yönetim ve Organizasyon - KıyaslamaYönetim ve Organizasyon - Kıyaslama
Yönetim ve Organizasyon - Kıyaslamaemirerten
 
Musteri iliskileri Yonetimi - 7
Musteri iliskileri Yonetimi - 7Musteri iliskileri Yonetimi - 7
Musteri iliskileri Yonetimi - 7Aretiasus
 
Toplam kalite yönetimi.ppt
Toplam kalite yönetimi.pptToplam kalite yönetimi.ppt
Toplam kalite yönetimi.pptziyagunfer
 
1. mutfağın tanımı ve tarihsel gelişimi
1. mutfağın tanımı ve tarihsel gelişimi1. mutfağın tanımı ve tarihsel gelişimi
1. mutfağın tanımı ve tarihsel gelişimiademkr61
 
Büyüme ve Karlılığın Anahtarı İnovasyon 20.04.2016
Büyüme ve Karlılığın Anahtarı İnovasyon 20.04.2016Büyüme ve Karlılığın Anahtarı İnovasyon 20.04.2016
Büyüme ve Karlılığın Anahtarı İnovasyon 20.04.2016Samih Yedievli
 
Contingency approach
Contingency approachContingency approach
Contingency approachLee Morley
 
Contingency theory of management
Contingency theory of managementContingency theory of management
Contingency theory of managementARUN NAIK
 

En vedette (20)

37534301 yonetim-organizasyon
37534301 yonetim-organizasyon37534301 yonetim-organizasyon
37534301 yonetim-organizasyon
 
organization theory and design 01 2013
organization theory and design 01 2013organization theory and design 01 2013
organization theory and design 01 2013
 
Organization theory and design 05 2013
Organization theory and   design  05 2013Organization theory and   design  05 2013
Organization theory and design 05 2013
 
Motivasyon Yönetimi
Motivasyon YönetimiMotivasyon Yönetimi
Motivasyon Yönetimi
 
Yönetim ve örgüt
Yönetim ve örgütYönetim ve örgüt
Yönetim ve örgüt
 
Basic conceptual perspectives in management
Basic conceptual perspectives in managementBasic conceptual perspectives in management
Basic conceptual perspectives in management
 
Isletme 2 Ders 1
Isletme 2 Ders 1Isletme 2 Ders 1
Isletme 2 Ders 1
 
Bölüm 4 yön. ve örgüt
Bölüm 4 yön. ve örgütBölüm 4 yön. ve örgüt
Bölüm 4 yön. ve örgüt
 
Benchmarking
BenchmarkingBenchmarking
Benchmarking
 
Stratejik yonetim prezantasyonu_2004_2005_bolum13
Stratejik yonetim prezantasyonu_2004_2005_bolum13Stratejik yonetim prezantasyonu_2004_2005_bolum13
Stratejik yonetim prezantasyonu_2004_2005_bolum13
 
Yönetim ve Organizasyon - Kıyaslama
Yönetim ve Organizasyon - KıyaslamaYönetim ve Organizasyon - Kıyaslama
Yönetim ve Organizasyon - Kıyaslama
 
Musteri iliskileri Yonetimi - 7
Musteri iliskileri Yonetimi - 7Musteri iliskileri Yonetimi - 7
Musteri iliskileri Yonetimi - 7
 
Toplam kalite yönetimi.ppt
Toplam kalite yönetimi.pptToplam kalite yönetimi.ppt
Toplam kalite yönetimi.ppt
 
Benchmarking
BenchmarkingBenchmarking
Benchmarking
 
1. mutfağın tanımı ve tarihsel gelişimi
1. mutfağın tanımı ve tarihsel gelişimi1. mutfağın tanımı ve tarihsel gelişimi
1. mutfağın tanımı ve tarihsel gelişimi
 
Benchmarking
BenchmarkingBenchmarking
Benchmarking
 
Büyüme ve Karlılığın Anahtarı İnovasyon 20.04.2016
Büyüme ve Karlılığın Anahtarı İnovasyon 20.04.2016Büyüme ve Karlılığın Anahtarı İnovasyon 20.04.2016
Büyüme ve Karlılığın Anahtarı İnovasyon 20.04.2016
 
Contingency approach
Contingency approachContingency approach
Contingency approach
 
Contingency theory of management
Contingency theory of managementContingency theory of management
Contingency theory of management
 
Management Theories
Management TheoriesManagement Theories
Management Theories
 

Similaire à Modern

Yönetim final çalışması
Yönetim final çalışmasıYönetim final çalışması
Yönetim final çalışmasıEmrullah Baran
 
Sistem analizi ve tasarımı(final)
Sistem analizi ve tasarımı(final)Sistem analizi ve tasarımı(final)
Sistem analizi ve tasarımı(final)Ahmet Yanik
 
Kurumsal yönetişim mekanizmaları
Kurumsal yönetişim mekanizmalarıKurumsal yönetişim mekanizmaları
Kurumsal yönetişim mekanizmalarıilker serdar
 
Yönetim ve Organizasyon - YL. Düzce Üniversitesi
Yönetim ve Organizasyon - YL. Düzce ÜniversitesiYönetim ve Organizasyon - YL. Düzce Üniversitesi
Yönetim ve Organizasyon - YL. Düzce ÜniversitesiÖmer Yavuz
 
Örgütsel değişimde direnç ve yatkınlık
Örgütsel değişimde direnç ve yatkınlıkÖrgütsel değişimde direnç ve yatkınlık
Örgütsel değişimde direnç ve yatkınlıkYunus Emre Sarıgül
 
Ecofar wp5 module 3.7 turkish
Ecofar wp5 module 3.7 turkishEcofar wp5 module 3.7 turkish
Ecofar wp5 module 3.7 turkishKarel Van Isacker
 
Klasik Yönetim Anlayışında Denetim
Klasik Yönetim Anlayışında DenetimKlasik Yönetim Anlayışında Denetim
Klasik Yönetim Anlayışında DenetimHasan Subaşı
 
Stratejik Yönetim - Bölüm 1
Stratejik Yönetim - Bölüm 1Stratejik Yönetim - Bölüm 1
Stratejik Yönetim - Bölüm 1Rserit
 
Kurumsallaşma Liderlik Ast-Üst İlişkileri
Kurumsallaşma Liderlik Ast-Üst İlişkileriKurumsallaşma Liderlik Ast-Üst İlişkileri
Kurumsallaşma Liderlik Ast-Üst İlişkileriSEKTORA
 
Genel Çevre Analizi
Genel Çevre AnaliziGenel Çevre Analizi
Genel Çevre Analiziatiker
 
Kisitlar teori̇si̇ ödev
Kisitlar teori̇si̇ ödevKisitlar teori̇si̇ ödev
Kisitlar teori̇si̇ ödevPinea Logistics
 
Examination of Organizational Change Studies and Results of Human Resources C...
Examination of Organizational Change Studies and Results of Human Resources C...Examination of Organizational Change Studies and Results of Human Resources C...
Examination of Organizational Change Studies and Results of Human Resources C...Nur CELEN
 
Kurusal yönetim mekanizmaları 1
Kurusal yönetim mekanizmaları 1Kurusal yönetim mekanizmaları 1
Kurusal yönetim mekanizmaları 1ilker serdar
 
Öğrenen Organizasyonlar - Learning Organizations
Öğrenen Organizasyonlar - Learning OrganizationsÖğrenen Organizasyonlar - Learning Organizations
Öğrenen Organizasyonlar - Learning OrganizationsFerhat İşcan
 
Yenilikçi Liderlik - Yönetim ve Liderlik Sunum e-Micro MBA /Univerist Busines...
Yenilikçi Liderlik - Yönetim ve Liderlik Sunum e-Micro MBA /Univerist Busines...Yenilikçi Liderlik - Yönetim ve Liderlik Sunum e-Micro MBA /Univerist Busines...
Yenilikçi Liderlik - Yönetim ve Liderlik Sunum e-Micro MBA /Univerist Busines...Univerist
 

Similaire à Modern (20)

Yönetim final çalışması
Yönetim final çalışmasıYönetim final çalışması
Yönetim final çalışması
 
Yalın Organizasyonlar
Yalın OrganizasyonlarYalın Organizasyonlar
Yalın Organizasyonlar
 
Sistem analizi ve tasarımı(final)
Sistem analizi ve tasarımı(final)Sistem analizi ve tasarımı(final)
Sistem analizi ve tasarımı(final)
 
Yönetim ve org.4
Yönetim ve org.4Yönetim ve org.4
Yönetim ve org.4
 
Kurumsal yönetişim mekanizmaları
Kurumsal yönetişim mekanizmalarıKurumsal yönetişim mekanizmaları
Kurumsal yönetişim mekanizmaları
 
Yönetim ve Organizasyon - YL. Düzce Üniversitesi
Yönetim ve Organizasyon - YL. Düzce ÜniversitesiYönetim ve Organizasyon - YL. Düzce Üniversitesi
Yönetim ve Organizasyon - YL. Düzce Üniversitesi
 
Örgütsel değişimde direnç ve yatkınlık
Örgütsel değişimde direnç ve yatkınlıkÖrgütsel değişimde direnç ve yatkınlık
Örgütsel değişimde direnç ve yatkınlık
 
Yonetim bilişim sistemleri
Yonetim bilişim sistemleri Yonetim bilişim sistemleri
Yonetim bilişim sistemleri
 
Drucker
DruckerDrucker
Drucker
 
Liderlik
LiderlikLiderlik
Liderlik
 
Ecofar wp5 module 3.7 turkish
Ecofar wp5 module 3.7 turkishEcofar wp5 module 3.7 turkish
Ecofar wp5 module 3.7 turkish
 
Klasik Yönetim Anlayışında Denetim
Klasik Yönetim Anlayışında DenetimKlasik Yönetim Anlayışında Denetim
Klasik Yönetim Anlayışında Denetim
 
Stratejik Yönetim - Bölüm 1
Stratejik Yönetim - Bölüm 1Stratejik Yönetim - Bölüm 1
Stratejik Yönetim - Bölüm 1
 
Kurumsallaşma Liderlik Ast-Üst İlişkileri
Kurumsallaşma Liderlik Ast-Üst İlişkileriKurumsallaşma Liderlik Ast-Üst İlişkileri
Kurumsallaşma Liderlik Ast-Üst İlişkileri
 
Genel Çevre Analizi
Genel Çevre AnaliziGenel Çevre Analizi
Genel Çevre Analizi
 
Kisitlar teori̇si̇ ödev
Kisitlar teori̇si̇ ödevKisitlar teori̇si̇ ödev
Kisitlar teori̇si̇ ödev
 
Examination of Organizational Change Studies and Results of Human Resources C...
Examination of Organizational Change Studies and Results of Human Resources C...Examination of Organizational Change Studies and Results of Human Resources C...
Examination of Organizational Change Studies and Results of Human Resources C...
 
Kurusal yönetim mekanizmaları 1
Kurusal yönetim mekanizmaları 1Kurusal yönetim mekanizmaları 1
Kurusal yönetim mekanizmaları 1
 
Öğrenen Organizasyonlar - Learning Organizations
Öğrenen Organizasyonlar - Learning OrganizationsÖğrenen Organizasyonlar - Learning Organizations
Öğrenen Organizasyonlar - Learning Organizations
 
Yenilikçi Liderlik - Yönetim ve Liderlik Sunum e-Micro MBA /Univerist Busines...
Yenilikçi Liderlik - Yönetim ve Liderlik Sunum e-Micro MBA /Univerist Busines...Yenilikçi Liderlik - Yönetim ve Liderlik Sunum e-Micro MBA /Univerist Busines...
Yenilikçi Liderlik - Yönetim ve Liderlik Sunum e-Micro MBA /Univerist Busines...
 

Modern

  • 1. Modern Yönetim ve Organizasyon Teorisi Murat ÖZMUTAF & Murat ÖKSÜZ 1
  • 2. Modern Yönetim Teknikleri  Dünyada meydana gelen değişmeler ve gelişmeler yönetim biliminde de etkili olmakta yeni yaklaşımların ortaya çıkmasına yol açmaktadır.  Yaklaşık 40 kadar yeni yönetim tekniği vardır. 2
  • 3. İradeci – Volontarist - Görüş  İradeci görüşde klasik firma teorisinin çağdaş geniş ölçekli işletmelere uygulanması denenmektedir.  Bu görüşe göre işletme başarısındaki temel faktör girişimci niteliklerini taşıyan yenilik yapan , risk alan, örgütü ve onun karar planlarını oluşturan tepe yöneticisinin rolü çok önemlidir. 3
  • 4. İradeci – Volontarist - Görüş  Bu görüşü öne süren ve destekleyen düşünürler ; De Woot , Ansaff, Dupriez , Jacquemin ve Penrose  Bu düşünürlere göre işletme dış güçlerin sınırladığı bir çevrede yaşamaktadır. Ancak bu görüşlerin işletme üzerindeki olumsuz etkilerinin girişimci tarafından kontrol altına alınabileceği ve yapılacak yenilik ve değişim çabaları ile işletmenin çevresel başarı ve büyüme olanaklarına kavuşacağı ileri sürülmektedir. 4
  • 5. İradeci Görüş  İradeci görüşte çağımızın modern işletmelerinde güçlülük veya işletme başarısı sermaye üstünlüğünden teknolojiye geçmiştir.  İşletmenin amaçlarına erişme başarısı büyük ölçüde onun teknolojik yapısındaki gücüne ve bu yapının orjinalliğine bağlıdır. Bu sayede çevresel hakimiyet ve büyüme gerçekleşir.  Orijinal yenilikler yapmayan işletmeler ise rakiplerinin yaptıkları yenilikleri zamanında taklit etmelidirler ki büyüme ve gelişme güçlerini kaybetmesinler. 5
  • 6. İradeci Görüş  İradeci görüşü savunan düşünürler işletmenin kendi teknololjisini yapması gerektiğini savunurlar. Teknolojideki liderliğin pazar hakimiyeti ve endüstri liderliğinin de temel koşulu sayılmaktadır.  İradeci görüşü savunan düşünürler, işletmenin görevinin yenilikler yapmak ve faaliyette bulunduğu ülkenin teknik ve ekonomik kalkınmasını gerçekleştirmek olarak ifade etmişlerdir. 6
  • 7. İradeci Görüş  İşletmeler belirsizlikten kaynaklanan güçlükler , kaynaklarını kıtlığına rağmen çevredeki büyüme ve gelişme fırsatlarını yenilikler yaparak değerlendirmelidirler.  Yenilikler ise teknolojik gelişmelerin ürününden başka bir şey değildir. İşletmenin belirsizlik kaynağı olan çevrede kullandığı en önemli başarı politikası yeniliklerdir.  Böylece hem kendisini geliştirmiş ve büyümüş olacak hem de makro düzeyde ekonomik ve teknolojik kalkınmayı gerçekleştirecektir. 7
  • 8. Sistem Yaklaşımı  Sistem yaklaşımı veya sistem analizi diye adlandırılan bu yaklaşım biyolog olan Ludwig Van Bertalanffy tarafından ortaya atılan ve modern yönetim teorisinin felsefe temelini oluşturduğunu kabul edilen “Genel Sistem Teorisi” ne dayandırılan bir modern yönetim tekniğidir. 8
  • 9. Sistem Yaklaşımı  Böyle bir yaklaşımın amacı, yönetim olayının ve birimlerinin birbirleri ile olan ilişkilerini ve bu ilişkilerin niteliğini incelemek, belirli bir birimdeki gelişmelerin diğer birimler üzerindeki etkilerini araştırmak; kısaca yönetim olaylarını başka olaylarla ve dış çevre şartları ile ilişkili olarak incelemektir. 9
  • 10. Sistem Yaklaşımı  Sistem, birbirlerine bağımlı olan iki veya daha fazla parça ve alt sistemlerden oluşan, çalışma ve özellikleri itibariyle belirli bir sınırı olan ve diğer sistemlerden ayırt edilen örgütlenmiş ve bölünmez bir bütündür.  Bir sistemin taşıması gereken unsurlar vardır.Bunlar: 1. Belirli parçalardan meydana gelir. 2. Bu parçalar arasında sıkı bir ilişki vardır. 3. Bu parçalar aynı zamanda dış çevre ile ilişkili olan bir bütünü meydana getirmelidir. 10
  • 11. Sistem Yaklaşımı  Yönetimde sistem yaklaşımı denildiği zaman, yönetim olaylarını ve bu olayların cereyan ettiği birimlerin birbirleri ile ilişkili bir şekilde ele alan yaklaşım anlaşılmaktadır. Sistem yaklaşımı, organizasyonu çeşitli parçalar, süreçler ve amaçlardan oluşan bir bütün olarak ele alır. Organizasyon ana sistemdir. Bu sistem birbirleri ile ilişkili ve karşılıklı bağımlı alt sistemleri içermektedir. Yönetimsel davranışta esas olan bu karşılıklı ilişki ve bağımlılıktır.. 11
  • 12. Sistem Yaklaşımı  Yönetici bu ilişki ve bağımlılığı temel alan yönetim fonksiyonları olarak adlandırılan planlama, organizasyon, yürütme, koordinasyon ve kontrol fonksiyonlarını yerine getirirken gerçekleştirir. 12
  • 13. Sistem Yaklaşımı  Yönetimde sistem yaklaşımını kullanmanın yararı nedir? 1. Yönetici görevini dar bir şekilde, sadece kendi fonksiyonu açısından yorumlamaktan kurtularak, kendi sisteminin bağlı olduğu diğer alt-sistemleri ve çevre koşullarını da dikkate almak zorunda kalmıştır. 2. Yöneticiye kendi sisteminin amaçlarını daha geniş bir sistemin amaçları ile ilişkilendirmek fırsatını vermiştir. 3. Yönetici, organizasyon yapısını alt-sistemlerin amaçları ile uyumlu bir şekilde kurmak olanağına kavuşmuştur. 4. Yönetici, alt-sistemleri değerlerken bu sistemlerin esas sisteme yaptıkları katkıyı belirleme olanağına kavuşmuştur 13
  • 14. Sistem Yaklaşımı  Organizasyonun yaşaması ve gelişmesi ve dinamik dengenin sağlanması için, yöneticinin organizasyonla ilgili bütün faktörleri bilmesi, anlaması ve değerlemesi gerekir.  Sistemi meydana getiren alt-sistemlerin, Üretim veya Teknik alt-sistemler, Destekleyici alt-sistemler, Varlık Koruma alt-sistemleri, Uyumlayıcı alt-sistemleri ve Yönetsel alt-sistem çeşitlerinden meydana gelebileceği kabul edilmektedir. 14
  • 15. Sistem Yaklaşımı  Üretim alt-sistemi, teknik alt-sistem olarak da adlandırılmaktadır. Örgütün kuruluş amacına yönelik olarak mal veya hizmetlerin üretiminden doğrudan doğruya sorumlu birimlerdir.  Destek alt-sistemleri ise, teknik alt-sisteme, onun işlemesi için araç ve gereç sağlayan sistemlerdir.  Varlık Koruma alt-sistemleri, üzerinde çalışılacak faaliyet alanına değil işi yapmada kullanılan aygıta yönelmiştir. Çoğu örgütlerde bu aygıt kalıplaşmış insan davranışlarından oluşur. 15
  • 16. Sistem Yaklaşımı  Uyumlayıcı alt-sistemler, örgütün varlığını sürdürmesini güvence altına alma gibi önemli bir görevi yerine getiren alt- sistemlerdir. Bu sistemlerin bir başka özelliği de daha çok örgütün içine yönelik faaliyet göstermeleridir. Örgütün nasıl olması gerektiği ile değil, nasıl olduğu ile ilgilidir.  Yönetsel alt-sistemler ise, örgütün diğer alt-sistemlerle daha uyumlu bir biçimde çalışmasını sağlar. Diğer alt-sistemlerin denetlenmesi aralarında koordineli bir çalışma ortamının oluşmasını sağlanması, yönetsel alt-sistemlerin görev alanına girmektedir.. 16
  • 17. SİSTEM YAKLAŞIMI İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR ve SİSTEME İLİŞKİN ÖZELLİKLER  Sistem ve Alt-sistemler: Bir sistem çeşitli parçalardan oluşmaktadır. Bu parçalar alt-sistem olarak adlandırılmaktadır. Her sistem belirli alt-sistemlerden oluştuğu gibi, her sistem ayrıca daha büyük ve kompleks bir sistemin alt-sistemi durumundadır.  Kapalı ve Açık Sistemler: Her sistem belirli bir ortamda faaliyet göstermektedir. Eğer sistem ile sistemin faaliyette bulunduğu çevre arasında enerji, bilgi ve materyal alışverişi varsa, bu tür sistemler açık sistem olarak adlandırılır. Eğer sistem ile çevre arasında bu tür bir ilişki yoksa sistem kapalı sistemdir. Biyolojik ve sosyal sistemler açık sistemler olarak kabul edilirken, mekanik sistemler kapalı ve açık sistemler olarak kabul edilmektedir 17
  • 18. AÇIK SİSTEM OLARAK İŞLETME ÖRGÜTLERİ 1. İşletmeler zaman ve mekan içinde bir insan kaynak sistemidir. 2. İşletme örgütlerinin çevreleri ile çeşitli etkileşimleri vardır. 3. İşletme örgütlerinde örgüt içi ve örgüt dışı uzlaşma ve çatışma ilişkileri vardır. 4. Örgüt içinde ve dış çevrede çeşitli düzeylerde güç geliştirme ve bunları kullanma özelliği vardır. 18
  • 19. AÇIK SİSTEM OLARAK İŞLETME ÖRGÜTLERİ 5. İşletmeler geleceğin başarısı için geçmiş ile ilgili bilgi ve tecrübeleri kullanan geri besleme sistemidir. 6. İşletmelerde dinamik kavramlardan statik kavram türetilmelidir. 7. İşletmeler kendi içinde alt-sistemlere bölümlenmişlerdir. Ancak işletmelerinde bağlı bulundukları bir veya birkaç üst sistem vardır. Diğer bazı sistemlerle de çapraz ilişkilerde bulunurlar. Bu bakımdan işletmeler karmaşık sistemler gurubuna girerler.. 19
  • 20. AÇIK SİSTEM OLARAK İŞLETME ÖRGÜTLERİ 8. Her işletme belirli sınırlar içinde bağımsız, kısmen denetlenebilen ve iyi birleştirilmemiş parçalardan oluşan gevşek bir sistemdir. 9. İşletmeler kısmi belirsizliğe sahip oldukları gibi kısmen optimize edilebilen sistemlerdir. 20
  • 21. SİSTEM YAKLAŞIMININ YÖNETİMDEKİ ÖNEMİ  En genel anlamda yönetim, en az iki kişinin ortak bir amacı gerçekleştirmek için işbirliği ve güç birliği yapmalarıdır. Organizasyonlar çeşitli birimlerden meydana gelir. Sistem yaklaşımının bütüncül niteliği, örgüte bir bütün olarak bakma ve örgütte bulunan aksaklıkları daha sağlıklı belirleme imkanı doğurduğu kabul edilmektedir. Böylece örgütün herhangi bir biriminde mevcut olan bir aksaklığın bütün örgütü etkileyen bir nitelik taşıdığı, bu yüzden de getirilecek çözümün bu açıdan değerlendirilerek, saptanması gerekecektir. Sistem yaklaşımı sayesinde örgütler çevreden izole edilmiş varlıklar olmayıp, tam aksine çevreyle sıkı ilişkileri olan dinamik bir özellik gösterir. 21
  • 22. SİSTEM YAKLAŞIMININ YÖNETİCİYE SAĞLADIĞI YARARLAR 1. Yöneticiye görevini dar bir şekilde, sadece kendi fonksiyonu açısından yorumlamaktan kurtularak, kendi sisteminin, bağlı olduğu diğer alt-sistemleri ve çevre koşulları da dikkate alma fırsatı vermiştir. 2. Yöneticiye kendi sisteminin amaçlarını daha geniş bir açıdan bakarak, sistemin amaçları ile ilişkilendirmek imkanı vermiştir. 3. Yönetici organizasyon yapısını alt-sistemlerin amaçları ile uyumlu hale getirme şansını elde etmiştir 22
  • 23. SİSTEM YAKLAŞIMININ YÖNETİCİYE SAĞLADIĞI YARARLAR 4. Yönetici, alt-sistemleri değerlendirirken bu sistemlerin esas sisteme yaptıkları katkıyı belirleme imkanına kavuşmuştur. 5. Yönetici sistem dışı ve sistem içi faktörleri daha kolay ayırt edebileceği için, aksaklıkların belirlenmesinde ve bu aksaklıkların giderilmesi için etkili çözüm yolları bulunmasında, daha iyi bir konuma gelmiş olmaktadır. 23
  • 24. SİSTEM YAKLAŞIMININ YARARLARI  Bu yaklaşım örgütü bir bütün olarak ele almaktadır. Sistemler veya alt-sistemler hiyerarşisi yerine, sistemler ve alt-sistemler arasındaki ilişkilere ağırlık vermektedir. Böylece, örgütün birimleri arasındaki işbirliği ve koordinasyon sağlanmaktadır.  Sistem yaklaşımının yararları, bu kuramın örgütün parçalarından çok bütününe, denge halinden çok değişimine, kendi başına çalışmasından çok içinde bulunduğu çevreyle birlikte ele alınmasına gereken önemi vermek suretiyle örgütsel çalışmalara daha gerçekçi bir bakış tarzı getirmiş olmasıdır. 24
  • 25. SİSTEM YAKLAŞIMININ YARARLARI  Personelle örgütü birbirlerini tamamlayan unsurlar olarak görmekte ve her ikisinin amaçlarını uzlaştırmaya çalışarak daha rasyonel bir yol izlemektedir.  Giderek daha kompleks bir yapı durumuna gelen örgütlerin incelenmesi ve işleyişlerinin çözümlenmesi, anlaşılması ve açıklanması, bu yöntem sayesinde daha kolay hale gelebilmektedir.  Bu yaklaşım sayesinde örgütler meydana gelen gelişme ve değişmelere, çevresel şartlara daha kolay uyabilen dinamik bir yapıya kavuşurlar. Aksi takdirde, örgüt varlığını uzun süre devam ettiremeyeceklerdir. 25
  • 26. SİSTEM YAKLAŞIMININ YARARLARI  Bu yöntemin örgütün alt-sistemleri arasında uyumlu çalışmayı sağlamaya elverişli olduğu söylenebilir.  Personel, değerlendirmesinin sistem yaklaşımına göre yapılması halinde, değerlendirme dinamik bir yapıya kavuşacak ve ortaya çıkacak sorunlar daha kolay belirleneceği için giderilmesi de, sorunların büyümesi beklenmeden daha kolay çözümlenecektir.  Sistem yaklaşımının bilimsel araştırmaların alanını genişlettiği ve sosyolojik yaklaşımın gelişmesine katkıda bulunduğu ifade edilmektedir. 26
  • 27. SİSTEM YAKLAŞIMINA YÖNELTİLEN ELEŞTİRİLER  Sistem yaklaşımının bir teori oluşturmaktan ziyade, kavramsal bir çevrede oluşturma özelliği taşıdığı öne sürülmüştür.  Sistem kavramlarının bazı teorik yaklaşımları açıklamaktan uzak olduğu, kavramların yetersiz ve kısıtlı kaldığı belirtilmiştir.  Sistem yaklaşımı daha iyi yetişmiş yöneticilerin varlığını ve bu yöneticiler arasında ekip çalışması alışkanlığını zorunlu kılmaktadır. İyi yetişmiş üst düzey yöneticilerinin bulunmaması veya bu yöneticilerin ekip çalışmasının gereklerini yerine getirmemeleri, böyle bir yaklaşımın uygulanmasını başarısız kılacaktır. 27
  • 28. Sistem Yaklaşımı – Sonuç  Sistem yaklaşımının getirdiği en önemli yeniliklerden birisi organizasyonları çevreleri ile ilişkili bir açık sistem olarak ele almasıdır. Dolayısıyla organizasyonlar, çevresel faktörlerdeki değişmelere uyabilmek için bünyelerinde çeşitli değişiklikler yapacaklardır.  Sistem yaklaşımının organizasyonu etkileyen bütün değişkenleri ve parametreleri bir arada görmeyi sağlamış olmasıdır. Böylece daha sıhhatli bir genelleştirme yapmak imkanı doğmuş bulunmaktadır.  Sistem yaklaşımı ile klasik davranışsal yönetim yaklaşımlarının önerilerini, bulgularını ve özelliklerini daha iyi değerlemek, kuvvetli ve zayıf yönlerini daha iyi anlamak, dolayısıyla bunları daha iyi kullanmak imkanı doğmuştur. 28
  • 29. İSTİSNALARLA YÖNETİM  Açık bir yönetim kavramı ve yönetim planı belirlenmedikçe, modern yönetici ayrıntılarla uğraşarak iş kapasitesinin üzerine çıkmak durumunda kalacaktır. Modern yönetici sadece istisnai durumlarda karar verme zorunluluğunda olmalıdır. Yönetici sadece araya girmesi gerektiği zamanlarda sorunlar üzerinde durmalı ve kendine bağlı öneticiler tarafından çözümlenebilecek sorunlara vakit ayırmak durumunda kalmamalıdır.  İstisnalara göre yönetim, bir sorun belirleme ve iletişim sistemidir. Bu organizasyon; iş bölümü, sorumluluk ve yetki devri ile yaygın bir kontrol düzeni üzerine oturmuştur. 29
  • 30. İSTİSNALARLA YÖNETİM AŞAMALARI 1. Değerlendirme Standartlarının Belirlenmesi: Mevcut ve geçmiş faaliyetlerin değerlendirilmesinde kullanılacak standartların belirlenmesi gereklidir. Aksi halde, olağanüstü durumların tespiti mümkün olamayacaktır. 2. Başarı Ölçülerinin Seçimi: Gerçekleşmelerde standartlar arasındaki uygunluğu araştırmak için hangi başarı ölçülerinin kullanılacağı belirlenmelidir. 30
  • 31. İSTİSNALARLA YÖNETİM AŞAMALARI 3. Karar: Bu aşamada, yapılacak işlerin genel amaçlarla ahenkleştirilmesi ve duruma göre şu yollara başvurulması söz konusu olacaktır; A. Ya faaliyet önceden belirlenmiş hedefle bağdaştırılacakB B. Veya amaç, değişen şartlar karşısında yeniden gözden geçirilecek, C. Ya da yeni imkanlardan yararlanmaya çalışılacaktır. 31
  • 32. İSTİSNALARLA YÖNETİME YÖNELTİLEN ELEŞTİRİLER 1. Yönetici, istisnalar meydana gelmedikçe felaketin geldiğini görme başarısını gösteremez, yöneticinin ilgisi sadece elemanın performansı, çalışma standardının altına düştüğünde harekete geçer. Böylelikle yönetici, elemanın standardın altına düşmekten alıkoyacak ikaz sinyalinden haberdar olamamaktadır. 2. Hiç ilerleme göstermeyen alt kademeye çok zaman ayırır. Yönetici kendi yükselmesinde en alt basamakta olan kişiler üzerine bütün enerjisini topladığı halde, orta basamaklardakileri hiç önemsememektedir. Onlar ne daha yükseğe çıkmak için teşvik edilmekte ne de daha aşağı düşmekten korunmaktadırlar. Normları gösteren performanslar hiçbir zaman bilinmemektedir. 32
  • 33. İSTİSNALARLA YÖNETİME YÖNELTİLEN ELEŞTİRİLER 3. Yönetici istisnalarla yönetimde moral düşüklüğüne neden olur. Normal hızla devamlı olarak çalışan bir işçi kendisiyle iğreti iş yapan işçi arasında bir fark olmadığını görünce morali bozulur. 4. Yönetici, önemli insan kaynaklarından gereken şekilde yararlanamamaktadır. Kişiler, ilham, yaratıcı güç ve fikir potansiyel kaynağıdırlar. Onların büyük bir kısmını çoğu zaman önemsememek ve ilgilenmemekle yönetici onların güçlerinin çoğunu boşa harcıyor demektir. 33
  • 34. AMAÇLARA GÖRE YÖNETİM  Amaçlara göre yönetim, amaçlara ve sonuçlara göre yönetim, gayelere göre yönetim, hedeflere göre yönetim, amaçlara yönelik yönetim, ortak amaçlara göre yönetim ve amaçlara yönelmiş sevk ve idare gibi çeşitli terimlerle adlandırılmaktadır.  Amaçlara göre yönetim ilk defa Peter Drucker tarafından ortaya atılmıştır. İşletmenin ihtiyaç duyduğu şey, birey yetki ve sorumluluğuna fırsat veren, aynı zamanda görüş ve çabalarını ortak biçimde önlendiren, takım çalışmalarını oluşturan ve birey amaçları ile ortak refah – işletme amaçlarını bütünleştiren bir yönetim sistemidir. Bunu gerçekleştirecek tek ilke amaçlara göre yönetim ve kendi kendini denetimdir. 34
  • 35. AMAÇLARA GÖRE YÖNETİM  Amaçlara göre yönetim sistemi, örgütün çeşitli kademelerinde yer alan yöneticilerin, personelin sorumluluk alanlarını gerçekleştirmeleri öngörülen sonuçlar bakımından örgütün temel amaçlarını birlikte belirlemeleri ve belirlenen bu amaçların örgütü meydana getiren birimlerin faaliyetlerinde bir rehber ve personelin değerlendirilmesinde bir kriter olarak kullanılmasını öngören bir süreçtir.  Amaçlara göre yönetim, modern bir yönetim tekniği olarak örgütün verimliliğini ve etkinliğini arttırmayı amaçlamaktadır. 35
  • 36. AMAÇLARA GÖRE YÖNETİM AŞAMALARI 1. Amaçların Belirlenmesi: Bu aşamada belirlenecek amaçların açık, anlaşılabilir ve ölçülebilir olmasının önemi büyüktür. Belirlenecek amaçlar, hem örgütün amaçlarını, hem de örgütte çalışan bütün personelin amaçlarını kapsamaktadır. Personelle ilgili amaçlar belirlenirken, örgütün en üst düzey yöneticisinden başlayarak, alt kademelere doğru inen bir amaçlar hiyerarşisi şeklinde yapılmalıdır. 36
  • 37. AMAÇLARA GÖRE YÖNETİM AŞAMALARI 2. Faaliyetlerin Planlanması: Amaç planlama mahiyetindedir. Daha sonra amaçlara ulaşabilmek için hangi faaliyetlerin ne zaman, nerede, nasıl ve kim tarafından gerçekleştirileceğinin belirlenmesi aşamasıdır. Planlama sorumlu kişiler tarafından yapılacaktır. Sorumlu olan kişiye, bunun nasıl yapılacağını kendisinin tayin etmesi bakımından önem taşımaktadır. 37
  • 38. AMAÇLARA GÖRE YÖNETİM AŞAMALARI 3. Uygulama ve Kendi Kendisini Kontrol: Tespit edilen amaçların hazırlanan faaliyet planları çerçevesinde uygulamaya konulması aşamasıdır. Faaliyetlerin gerçekleştirilmesinde sorumlu personel, belirlenen amaçlardan sapmalar söz konusu olduğunda, bu sapmaların sebeplerini araştıracak ve bu sapmaları önlemek için gereken tedbirleri vakit kaybetmeden ya alacak veya alınmasını sağlayacaktır. Bu aşamanın amacına ulaşabilmesi için, ilgili personelin, ilgili amaçlar ve faaliyetler için doğrudan karar alma yetkisine sahip olması gerekmektedir. Amaçlara göre yönetimin iyi işleyebilmesi için, faaliyetlerle ilgili aksaklıkları giderme ve gerekli kararları alma yetkisinin verilmesi yöntemin gerektirdiği bir zorunluluk olmaktadır 38
  • 39. AMAÇLARA GÖRE YÖNETİM AŞAMALARI 4. Belirli Zaman Aralıklarıyla Yapılan Değerlendirmeler: Ast ile üst bir araya gelerek faaliyetlerin amaçlara ulaşma derecelerini birlikte gözden geçirirler. Böylece, üst astlarının başarı derecesi hakkında bilgi sahibi olur. Üst ilk aşamada belirlenen amaçlara ne ölçüde ulaşıldığını açık bir şekilde görür. 39
  • 40. BİR PERSONEL DEĞERLENDİRME YÖNTEMİ OLARAK AMAÇLARA GÖRE YÖNETİM  Ortaya çıkış amacı, klasik personel değerlendirme yöntemlerinin öznel özelliklerini ortadan kaldırarak, iyi işleyen, nesnel esaslara dayalı bir personel değerlendirmesi geliştirmek olan amaçlara göre yönetim, kullanıldığı kuruluşların pek çoğunda bu amacına ulaştığı belirtilmektedir. Günümüzde bu yöntem pek çok kuruluşta personel değerlendirme yöntemi olarak kullanılmaktadır. 40
  • 41. BİR PERSONEL DEĞERLENDİRME YÖNTEMİ OLARAK AMAÇLARA GÖRE YÖNETİMİN FAYDALARI  Örgüt Bakımından Faydalı Yönleri: Benimsenmesi halinde örgütün amaçlarını istenen düzeyde gerçekleştirme ihtimali yüksek olacaktır. Yöntem, amaç tespiti ile işe başlamakta, amaçlara ulaşmak için çareler aramakta ve amaçlara ulaşıldığı ölçüde başarılı ve başarısız olarak nitelendirilmektedir. Bu yöntemin uygulanmasıyla, örgütler bütün kaynaklarını harekete geçirebilirler. Yöntemin gereği, örgütler kendi kendilerini kontrol etme, tenkit etme ve bu yolla aksaklıklarını giderme imkanını bulabilirler. 41
  • 42. BİR PERSONEL DEĞERLENDİRME YÖNTEMİ OLARAK AMAÇLARA GÖRE YÖNETİMİN FAYDALARI  Personel Bakımından Faydalı Yönleri: – Üst Bakımından Faydalı Yönleri: Üst bu yöntem sayesinde astların fikir ve tecrübelerinden yararlanma imkanı bulur. Yöntem yöneticinin önemini ve otoritesini arttırır. Üst bu yöntem sayesinde nesnel bir değerlendirme yapabilir. Ast-üst ilişkileri daha ılımlı bir düzene kavuşur.Üst kendi görev alanı içerisinde sunmakla yükümlü olduğu hizmetleri, bu yöntemin uygulanması sonucu istenen nitelik ve niceliklere uygun olup olmadığını her an kontrol edebilir. 2. Ast Bakımdan Faydalı Yönleri: Ast sürekli emir alan ve onu uygulayan kişi durumundan çıkarak, kendi sorumluluk alanı içerisinde yapacağı işler konusunda kararlara katılma ve kendi amaçlarını tespit etme fırsatı bulur.Ast neye göre ve nasıl değerlendirileceğini bildiği için başarı derecesini gayretiyle yükseltebilir. Ast örgüt içerisinde, kendisinin de bir işe yaradığını, kendisinin de sorumluluğu olduğu bilincine varır. 42
  • 43. BİR PERSONEL DEĞERLENDİRME YÖNTEMİ OLARAK AMAÇLARA GÖRE YÖNETİMİN FAYDALARI Genel Olarak Faydalı Yönleri:  Nesnel esaslara dayandığından, personel değerlendirmelerinde öznellikten kaynaklanan aksaklıkları büyük ölçüde gidermektedir. Ast-üst ilişkilerini demokratik bir ortam içine sokması ve esnek bir yapıya kavuşturması olarak ifade edilmektedir.  Personelin hangi alanlarda eğitime ihtiyacının olduğunun belirlenmesinde kolaylık sağlamaktadır.  Personel değerlendirilmesi planlama ve denetim fonksiyonlarına ağırlık verdiğinden, bir aksaklığın meydana gelmesi halinde, bu aksaklığın hangi personelden kaynaklandığı kolaylıkla ortaya çıkarır 43
  • 44. BİR PERSONEL DEĞERLENDİRME YÖNTEMİ OLARAK AMAÇLARA GÖRE YÖNETİMİN SAKINCALI YÖNLERİ  Amaçlara göre yönetime dayalı olarak yapılan personel değerlendirmesi niceliksel yöntemler arasında yer almaktadır.  Bu yöntemin, personelin bireysel amaçlarının belirlenmesine önem vermesi, bazı hallerde çok alt düzeyde belirlenen amaçlarda, örgütün yerine getirmesi gereken fonksiyon arasında bazı uyuşmazlıkların ortaya çıkmasına yol açabilir.  Amaçlara göre yönetimin en çok tenkit edilen yönü kırtasiyeciliği arttıran bir özellik taşımasıdır.  Amaçlara aşırı önem verilmesi sonucu ‘Amaçlar Araçları Meşru Kılar’ fikrinin benimsenerek uygulamaya konulması tehlikesi olduğu belirtilmektedir. 44
  • 45. BİR PERSONEL DEĞERLENDİRME YÖNTEMİ OLARAK AMAÇLARA GÖRE YÖNETİMİN SAKINCALI YÖNLERİ  Bu yöntemin başarısı, üst düzey yöneticilerin bu yöntemi gerçekten benimseyip uygulamalarına bağlıdır. Gerçekleşmediği takdirde yönetimin başarılı olması hemen hemen mümkün değildir.  Yöntemin giderek, bir ödül ceza vasıtası haline dönüşeceği ve bunun da personeli psikolojik baskı içine sokacağı öne sürülmektedir.  Üst düzey yöneticilerin, astların kararlara katılmalarına alışkın olmamaları, her şeyi emir vererek yaptırma alışkanlıkları, yöntemin mantığı ile taban tabana zıttır.  Amaçlara göre yönetimin zaman alıcı bir yönetim olduğu, kurulup işletilmesinin birkaç yıl alabileceği ifade edilmektedir. 45
  • 46. YÖNEYLEM ARAŞTIRMASI  Yöneylem araştırması, taşıdığı özellikler bakımından, karmaşık, çok değişkenli ve çok alternatifli sorunların çözümüne elverişli olması, bu modern yönetim tekniğinin kullanım alanlarını günden güne artırmakta ve Yöneylem Araştırmasının önemini daha da artırmaktadır.  Yöneylem Araştırması, insan, makine, para, zaman ve malzemeden oluşan, endüstriyel, ticari, resmi ve askeri sistemlerin yönetiminde karşılaşılan problemlerle modern bilimsel teknikler kullanarak, sistemin şans ve risk ölçüsünü de içeren, alternatif karar, strateji ve kontrol sonuçlarını tahmin ve karşılaştırmaya yarayan bilimsel bir model geliştirmektedir. 46
  • 47. YÖNEYLEM ARAŞTIRMASININ ÖZELLİKLERİ 1. Bütünleşik Yaklaşım: Yöneylem araştırması sistemin bütünüyle ilgilenir. Sistemin bütününe yönelik çözümler bulmaya çalışır. 2. Bilimsel Yöntem: Sorunların çözümleri bilimsel yöntemlere göre yapılmalıdır. Gözlem, analiz, alternatif çözümler, seçim ve uygulama şeklinde olmalıdır. 47
  • 48. YÖNEYLEM ARAŞTIRMASININ AŞAMALARI 1. Sorunun Tanımlanması 2. Matematiksel Model Kurulması 3. Modelden Çözüm Elde Edilmesi 4. Model ve Çözümün Kanıtlanması 5. Çözümün Uygulanması 48
  • 49. YÖNEYLEM ARAŞTIRMASININ SAĞLADIĞI YARARLAR  Yöneticinin en etkili kararı vermesine yardımcı olur.  Sorunların en kısa zamanda ve etkili bir biçimde çözümlenmesini öngörüldüğünden dolayı kaynak israfını önler.  Güç ve karmaşık sorunların çözümünde kullanıldığından, sorunların geleceğe ertelenmesini engelleyici bir rol oynar.  Ekip çalışması gerektirir. Tek kişinin karar vermesi alışkanlığının ortadan kalkmasına yardımcı olur.  Kamu hizmetlerinin sunulmasında nitelik ve nicelik artışı sağlayabilir.  Yöneylem araştırması istenen amaca uygun olarak kullanılabilir özelliği olan bir modern yönetim tekniğidir. 49
  • 50. YÖNEYLEM ARAŞTIRMASINA YÖNELTİLEN ELEŞTİRİLER  Yöneylem araştırmacılarının artık yaratıcı bir düşünce ortaya koyamadıkları belirtilmektedir.  Yöneylem araştırmasının bir teknikler topluluğu olması onun güvenilirliğini uzatan bir etken olmaktadır.  İnsan sadece istatistiki bilgi üreten bir makine olarak görülmeye başlamıştır.  Pahalı, zaman alıcı, zor, karmaşık bir özellik taşıması, hem de iyi yetişmiş insan gücüne ihtiyaç göstermesi, yöneylem araştırmasına ilginin giderek azalmasına yol açmaktadır. 50
  • 51. DURUMSALLIK YAKLAŞIMI  Durumsallık yaklaşımı 1960’lı yıllarda ortaya atılan ancak 1980’li yıllarda geliştirilen ve genel kabul gören bir modern yönetim tekniğidir.  Temel düşüncesi, her yerde ve her koşulda geçerli bir yönetim biçiminin bulunamayacağıdır. Yönetim biçimini belirleyen etkenleri dışsal ve içsel etkenler şeklinde iki kategoride ele alan, durumsallık yaklaşımının teorisyenleri; dışsal etkenler arasında, örgütün sunduğu hizmetlerden yararlananlar, Pazar koşulları, rekabet ve devlet müdahalesi şeklinde ele alırken; içsel etkenler arasında yapılacak iş, personelin niteliği, kullanılan teknoloji ve örgütün amaçlarını saymaktadırlar. 51
  • 52. DURUMSALLIK YAKLAŞIMI  Bu temel varsayıma göre yöneticilerin önceden benimseyebilecekleri hiçbir evrensel yönetim ilkesinin veya yönetim tekniğinin bulunmayacağı kabul edilmektedir.  Durumsallık yaklaşımına göre değişik durumlar ve koşullar yönetimde başarılı olmak için değişik kavram, teknik ve davranışları gerektirir. Bu nedenle her yer ve koşullarda geçerli tek bir en iyi organizasyon yapısı yoktur 52
  • 53. DURUMSALLIK YAKLAŞIMI  Durumsallık yaklaşımının bir diğer özelliği de organizasyonu bir sistem olarak ele almasıdır. Organizasyon yapısı ve organizasyon içinde kullanılan çeşitli süreçlerle organizasyon içi ve dışı faktörler arasında ilişki araştıran böyle bir yaklaşımın, organizasyonu sistem olarak ele alması gerekmektedir. Durumsallık yaklaşımı bir yandan organizasyon içindeki alt-sistemlerin kendi aralarındaki ilişkilerle bir yandan da bu alt-sistemlerin dış çevre unsurlarla ilişkileri üzerinde durmaktadır.. 53
  • 54. DURUMSALLIK YAKLAŞIMI  Durumsallık yaklaşımının özellikle üzerinde durduğu ve yöneticilerin yönetim biçimlerini doğrudan etkilediği kabul edilen üç önemli faktör vardır. Bu faktörler çevre, teknoloji ve örgütün benimsediği stratejiler olarak belirtilmektedir. Çevre faktörü örgütün işleyişini doğrudan etkilerken, diğer faktörler örgüt yapısını dolaylı olarak etkilemektedir. 54
  • 55. ORGANİZASYON YAPISI ve DURUMSALLIK YAKLAŞIMI  Durumsallık yaklaşımı bir organizasyon yapısını karakterize eden belli başlı boyutlarla, organizasyonun içinde bulunduğu durum ve koşullar arasında ilişkiyi araştırmaktadır.  Organizasyon yapısı denildiğinde organizasyondaki işler ile bunlar ve bunları yapacak olanlar arasındaki ilişkilerin açık ve seçik olarak belirlenmesi anlaşılmalıdır. Organizasyonu karakterize eden organizasyon içi süreçler vardır. Bunların başında önderlik, performans değerleme, haberleşme, karar süreci, bilgi akış sistemi, motivasyon gelmektedir. 55
  • 56. ORGANİZASYON YAPISI ve DURUMSALLIK YAKLAŞIMI  Organizasyon yapı ve işleyişine durumsallık yaklaşımı açısından bakıldığında, sorun içinde bulunulan durum ve koşulların bu unsurları ve süreçleri nasıl etkileyeceğidir. Durum ve koşullara göre, bu unsurlara ve süreçlere verilecek şekil farkları olacaktır. Durumsallık Yaklaşımını daha öncekilerden ayıran en önemli fark budur. Durum ve koşullarla ilgili olarak üç faktör üzerinde çok durulmuştur. Bunlar organizasyon ve çevre, organizasyon ve teknoloji, örgüt ve stratejidir. 56
  • 57. DURUMSALLIK YAKLAŞIMI Örgüt ve Çevre İlişkisi: Örgütün çevresini bazı koşullar belirler. Bu koşullar; teknolojik koşullar, yasal koşullar, siyasal koşullar, ekonomik koşullar, demografik koşullar, ekolojik koşullar ve kültürel koşullardır. Durumsallık yaklaşımının ulaştığı genel sonuç, çevre koşullarının özelliklerine bağlı olarak organizasyon yapılarını ve organizasyonda kullanılan çeşitli süreçler farklılık göstermektedir. Durumsallık yaklaşımı, çevre koşulları niteliklerinin organizasyon yapı ve işleyişi üzerindeki etkisini araştırmaktadır. Değişik çevresel koşullarda en uygun olan organizasyon yapı ve süreçlerini belirlemektir. 57
  • 58. CHANDLER’İN ARAŞTIRMA SONUÇLARI  Chandler ABD’de Dupont, General Motors, Jersey Standart, Sears gibi büyük işletmelerin örgütsel başarılarında ortak noktaları belirlemeye çalışmıştır. Bu işletmelerin değişen çevre koşullarına uyabilmek için strateji ve yapılarını nasıl değiştirdikleri incelenmiştir.  Stratejik büyümenin aşamaları Chandler’e göre 4’e ayrılır. Dolayısıyla bu aşamalar işletmelerde yapı değişikliklerine sebep olur. 58
  • 59. CHANDLER’İN ARAŞTIRMA SONUÇLARI 1. Hacim Olarak Genişleme: İşletmelerde var olan temel işlevler arasından bazı işlerin daha da uzmanlaşarak genişlemesi. 2. Coğrafi Dağılım Yoluyla Büyüme: Bunda da işletme yerel üretim ve satış birimleri kuruyor. 3. Dikey Tamlaşmayı Sağlayan Karar Aşaması: Yeni bazı işlevlerin oluşması ve yardımcı malzeme ve hammadde üretimine işletmenin gitmesidir. 4. Çeşitlendirme: Yeni ürün hatlarının gelişmesi yoluyla olan örgütsel farklılaşma . 59
  • 60. CHANDLER’İN ARAŞTIRMA SONUÇLARI  Örgüt, çevresel değişikliklere uyum göstermek için yeni stratejiler belirler ve bu yeni stratejiler de yeni örgütsel yapılar gerektirir. Böylece çevresel değişiklikler, yapısal değişiklikleri belirler. Çevresel değişimin artan hızı stratejik ve yapısal değişime duyulan ihtiyacı arttırır. . 60
  • 61. BURNS ve STALKER ARAŞTIRMASI  Londra Tavistock Enstitüsünden Tom Burns ile G.M. Stalker 1961 yılında 20 İngiliz ve İskoç endüstri kuruluşunda yaptıkları araştırmada, yönetim fonksiyonlarından planlama, örgütleme ve denetim fonksiyonlarının yönetsel boyutu ile örgütün çevre faktörü arasındaki ilişkilerini ve karşılıklı etkileşim derecelerini ortaya koymayı amaçlamışlardır.  Araştırma sırasında yönetici ve büro personeline mülakatlar uygulamışlardır. Teknolojik değişiklikler ve piyasa değişiklikleri bu işletmelerin yönetiminde ne gibi etkiler meydana getirmektedir, bunu incelemişlerdir. Çalışmalar sonucu işletmelerdeki organizasyon yapılarını mekanik ve organik olmak üzere iki grupta sınıflamıştır. 61
  • 62. BURNS ve STALKER ARAŞTIRMASI  Mekanik organizasyon yapısı, çevre koşullarının durgun ve dengeli, değişim hızının çok az olduğu durumlarda en uygun yapı; organik yapı ise çevre koşullarının sürekli ve hızlı olarak değiştiği durumlarda en uygun organizasyon yapısı olarak belirtilmektedir. 62
  • 63. BURNS ve STALKER ARAŞTIRMASI  Mekanik organizasyon yapısının özellikleri;  İşletmenin karşı karşıya olduğu problem ve işler belirli uzmanlık alanlarına bölünmüştür.  İşletmedeki her personel, bütün işletmeyi ilgilendiren amacı dikkate almak ve ona göre davranmak yerine, kendi departmanının faaliyet alanına giren ve bütününün çok küçük bir parçası olan amaçlara göre davranmaktadır.  Her uzmanlık ve fonksiyonel kademedeki haklar ve sorumluluklar ayrıntılı olarak belirlenmiş ve buralarda hangi teknik metotların kullanılacağı kararlaştırılmıştır.  Otorite ve emir-komuta ilişkileri açık ve seçik olarak belirlenmiştir.  Örgüt üyeleri arasındaki ilişkiler, esas itibariyle alt – üst ilişkisi şeklinde dike ilişkilerdir.  Yapılacak işler ve gösterilecek davranış büyük ölçüde üst kademelerdekilerin verdikleri kararlar ve emirler doğrultusundadır.  Emir-komuta ve kurmay personel arasındaki farklılıklar açık seçik olarak belirlenmiştir.  Kontrol alanı genellikle dardır ve yakından nezaret vardır. 63
  • 64. BURNS ve STALKER ARAŞTIRMASI  Organik organizasyon yapısının özellikleri;  Örgüt üyelerinin yapacakları işler sürekli olarak, örgüt üyelerinin birbirleri ile olan ilişkilerine göre yeniden ayarlanır.  Ayrıntılı ve dar görev tanımları yerine iş genişletmesine dayanan sistem esastır.  Pek çok karar alt kademelerde verilir ve ademi merkeziyet esastır.  Emir-komuta zincirine sıkı sıkıya bağlanmak yerine, problemlere çözüm bulabilecek kişilerle temas ve ilişkiye önem ve ağırlık verilmektedir.  Personelin belirli işlerde ihtisaslaşmasından çok personelin yapacağı işin organizasyonun genel amaçlarına göre sürekli olarak değişmesi esastır.  Yatay haberleşme en az dikey haberleşme kadar önemlidir.  Örgüt üyeleri arasındaki haberleşme emir-komuta haberleşmesinden çok danışma niteliğindedir.  Organizasyon genel olarak çevre faktörlerine karşı daha açıktır.  Organik yapı, mekanik yapının sahip olduğu ilişki ve görevlerdeki açıklık ve hiyerarşik yapıdan uzaklaşan bir yapıdır.  Personel ne işi yapacağını ve nasıl yapacağını sürekli olarak başkaları ile haberleşerek geliştirir. 64
  • 65. BURNS ve STALKER ARAŞTIRMASI  Burns ve Stalker ani Pazar ve teknolojik değişiklikle karşılaşan işletmelerde bu tür yönetime karşı bir eğilim olduğunu görmüşlerdir. Sürekli olarak yeni sorunların doğduğu istikrarın mevcut olmadığı bir sistemde bu tür örgüt yapısı en olumlu sonuç veren yapıdır. Çünkü örgütler katı olmamalı ve uzmanlar sürekli ilişkilerde bulunarak mevcut planlarını yeni koşullara göre ayarlayabilmelidirler. Bu da işletmenin yönetim felsefesini işlevsel bölümler arasındaki katı sınırların ortadan kaldırılıp ve örgüt şemasında gösterilen haberleşme kanallarının gerektiğinde dikkate alınmaması, yatay ve çapraz haberleşmenin desteklenmesi ile gerçekleştirilebilir. 65
  • 66. LAWRENCE – LORSCH ÇALIŞMASI  Harvard Üniversitesi profesörlerinden Paul Lawrence ve Jay Lorsch tarafından 1967’de yapılmış ve ABD plastik endüstrisinden 6, ambalaj endüstrisinden 2 ve gıda endüstrisinden 2 olmak üzere toplam 10 işletme üzerinde araştırma yapılmıştır.  Bu araştırmalarda üç önemli kavram kullanmışlardır. Bunlar farklılaşma, koordinasyon, çevre ve belirsizlik kavramlarıdır. 66
  • 67. LAWRENCE – LORSCH ÇALIŞMASI  Farklılaşma, organizasyondaki birimler arasındaki formal yapı farklılıkları ile bu birimlerde çalışanların zihni ve hissel yönelimlerini ifade etmektedir.  Koordinasyon ise, organizasyon birimleri arasındaki yardımlaşmanın durum ve kalitesi ile bunun nasıl sağlandığı konularını içermektedir.  Çevre ise, esas itibariyle belirsizlik boyutuna göre değerlenmiştir. 67
  • 68. LAWRENCE – LORSCH ÇALIŞMASI  Lawrence ve Lorsch araştırmalarının ulaştığı genel sonuç şu olmuştur: Bir organizasyon biriminin iç yapısı ilgili çevre koşullarının durumuna bağlı olarak şekil alacaktır. Dinamik, değişken ve belirsiz bir ortamda organizasyonun farklılaşmış ve bütünleşmiş olması uygun olurken, durgun ve belirli bir ortamda organizasyon birimlerinde fazla farklılaştırma gerektirmeyecektir.  Lawrence ve Lorsch araştırmasının şu amaca hizmet ettiği söylenebilir: Organizasyon içindeki her birimin yapı ve süreçlerini bu birimin içinde bulunacağı alt çevrenin özelliklerine uygun olarak belirlemek gerekecektir. Aksi halde organizasyon biriminin etkinliği azalacaktır.  Lawrence ve Lorsch araştırması da en iyi organizasyon yapısının mevcut olmadığını, en iyinin çevre koşullarına göre değiştiğini göstermiştir 68
  • 69. EMERY ve TRIST ARAŞTIRMASI  Londra Tovistock Enstitüsünden Fred Emery ve Eric Trist örgütle çevre arasındaki ilişkileri, örgüt çevresini dörtlü bir sınıflandırmaya tabi tutarak açıklamışlardır. 1. Durgun ve Dağınık Çevre: Bu tür çevre görevli olarak değişmeyen bir nitelik taşımaktadır. Örgütü etkileme derecesi çok düşük olup, örgütle, çevre arasındaki ilişkiler de zayıf bir düzeydedir. 2. Durgun ve Yoğunlaşmış Çevre: Yavaş da olsa değişme özelliği olan bu tür çevrenin örgütün işleyişini yeterli bir biçimde etkilediği söylenemez. Burada çevrenin örgütü etkileme iradesi bulunabilir. Ancak örgütün tekel konumunda olması veya buna benzer unsurlardan dolayı örgütün işleyişini etkilemesi mümkün değildir. 69
  • 70. EMERY ve TRIST ARAŞTIRMASI  Dengesiz ve Tepki Gösterici Çevre: Rekabet koşulları içerisinde bulunan örgüt, çevresel faktörlerin işleyişine karşı ne tür bir tepki göstereceğini önceden bilemediği ve bir belirsizliğin söz konusu olduğu çevredir. Bu tür çevreye, oligopol piyasa koşullarında faaliyet gösteren firmalar, sigara üreten fabrikalar örnek olarak gösterilmektedir. 4. Çalkantılı Çevre: Bu tür çevrede değişim hızı çok yüksek olup değişimin hızı ve yönü hakkında önceden bir tahmin yapmak son derece zordur. Böyle bir çevrede faaliyet gösteren örgütün varlığını sürdürebilmesi, örgütsel değişim hızını, çevresel değişim hızına uydurduğu sürece mümkündür. 70
  • 71. EMERY ve TRIST ARAŞTIRMASI  Emery ve Trist tarafından yapılan bu çevre sınıflaması örgütün yönetim biçimini, işleyişini etkileyeceği açıktır. Ne tür bir çevre olursa olsun, aynı yönetim anlayışının aynı derecede başarılı olacağı söylenemez. Örgüt yapısını ve işleyişini faaliyet gösterdiği çevreye göre düzenlemek zorunda olacağı genel kabul gören bir görüş olarak değerlendirilebilir 71
  • 72. DURUMSALLIK YAKLAŞIMI Örgüt ve Teknoloji İlişkisi: Teknoloji, girdilerin çıktı haline getirilmesi için harcanan mekanik ve zihinsel dönüşüm sürecidir. Bir organizasyonun en önemli yanı başarmayı amaçladığı iş ve bu işi yapmak için kullandığı teknolojidir. Teknolojinin kişileri, personelin başarı derecesini, personelin güdülenmesini, insan ilişkilerini, kişiler arası ilişkileri, grup davranışlarını ve yönetim tarzlarını etkileyeceği kabul edilmektedir. 72
  • 73. WOODWARD ARAŞTIRMASI  Woodward araştırmasının temel amacı her yerde ve her koşulda geçerli bir örgüt yapısı bulunup bulunmadığının araştırılmasıdır.  Bu amaçla 100 kadar küçük firma araştırma kapsamına alınmış ve firmaların yönetim biçimleri ile klasik yönetim anlayışının temelini oluşturan temel ilkelerin İngiltere’deki sanayi kuruluşlarında ne ölçüde kullanıldığının test edilmesi istenmiştir. 73
  • 74. WOODWARD ARAŞTIRMASI  İnceleme sonunda; 1. Hiyerarşik kademe sayısı 2 ile 12 arasında değişmekte olup, ortalama bu sayının 4 olduğu, 2. Üst düzey yöneticilerinin denetim alanının 2 ile 18 arasında değişmekte olup, ortalama bu sayının 6 olduğu, 3. Alt kademe yöneticilerinin denetim alanı 10 ile 90 arasında değişmekte olup, bu sayının ortalama 38 olduğu, 4.Yöneticilerin ve yöneticilerin birbirine oranı 1/1 ile 10/1 arasında değiştiği sonucu ortaya çıkmıştır. 74
  • 75. WOODWARD ARAŞTIRMASI  Bu araştırmada organizasyonu bir bütün olarak karakterize eden teknoloji ile organizasyon yapısı arasındaki ilişkiler üzerinde durulmuştur.  Woodward ve ekibi araştırma konusu olan işletmelerin kullandıkları imalat metot ve süreçlerini; 1. Bunların işetme içindeki tarihsel gelişimine, 2. Bu süreçlerle çeşitli teçhizat ve donanım arasındaki ilişkilere, 3. Süreçlerde yapılan faaliyetlerin tekrarlanan cinsten olup olmadığına ve birbirleri ile ilişkilerine göre, gruplamışlar 75
  • 76. WOODWARD ARAŞTIRMASI bunun sonucu olarak üç ayrı teknoloji düzeyi belirlemişlerdir : 1. Birim 2. Kitle üretimi veya büyük partiler üretimi 3. Süreç üretimi 76
  • 77. WOODWARD ARAŞTIRMASI  Birim üretimine dayanan teknolojide çıktı, kendine yeterli birimler içinde ve müşteri spesifikasyonlarına göre imal edilmektedir. Faaliyetler genellikle arka arkaya tekrarlanan cinsten değildir. Teçhizat kullanımı her siparişte değişiktir. Standartlaşma hemen hemen yoktur.  Kitle üretimi ile ilgili teknolojide ise çıktının büyük partiler halinde üretimi söz konusudur. Çıktı, büyük ölçüde standarttır. Süreç içindeki faaliyetler ve kullanılan teçhizat arasındaki ilişkiler az çok belirli ve tekrarlanan cinstendir. 77
  • 78. WOODWARD ARAŞTIRMASI  Süreç üretimi ile ilgili teknoloji ise, kitle üretiminden daha gelişmiştir. Çıktı tamamen standarttır. İmalat sürecindeki faaliyetler, imalat akışı ve kullanılan teçhizat arasındaki ilişkiler tamamen belirli ve tekrarlanan cinstendir. Büyük rafineriler, kağıt üretimi bu tür teknolojiye örnektir.  Kitle üretimi yapan kuruluşların mekanistik örgüt yapılarında birim ve süreç üretimi yapan kuruluşların organik örgüt yapısında daha başarılı oldukları görülmüştür. Bunun anlamı örgüt yapısı ile kullanılan teknoloji arasında sıkı bir ilişkinin bulunduğunun kanıtlanmış olmasıdır. Teknoloji ilerledikçe örgütlerin organik örgüt yapısına geçmek isteyecekleri, organik örgüt yapısının geleceğin örgütlerinin yapısal özelliklerini taşıdığı söylenebilir. 78
  • 79. ASTON GRUBU ARAŞTIRMASI  Organizasyon yapıları ile ilgili üç ana değişken üzerinde durmuştur. 1. Faaliyetlerin Yapılandırılması: Bu değişken personel davranışı ve yapacağı işlerin önceden belirlenmesi, formal ve yazılı iş yapma yöntem bölümü, yönetim kademeleri gibi unsurları içermektedir. 2. Otorite Yoğunlaşması: Bu değişken organizasyonda karar verme yetkisinin nasıl ve hangi kademelerde kullanıldığı ile ilgilidir. 3. İş Akışının Kontrolü: İş akışının çeşitli gayri-şahsi yöntem ve usullere mi bağlandığı yoksa bu kontrolün emir-komuta personelinin kararlarına mı bırakıldığı ile ilgilidir. 79
  • 80. ASTON GRUBU ARAŞTIRMASI  Aston grubu örgüt yapısı ile örgütün büyüklüğü arasındaki ilişkiye de büyük önem vermiştir. Büyük örgütlerde küçük örgütlere nazaran; daha çok uzmanlaşma, daha çok standardizasyon, daha çok bürokrasi, fakat daha az ASTON GRUBU ARAŞTIRMASI merkeziyetçilik bulunduğu belirlenirken, örgüt büyüklüğünün, örgüt yapısını teknolojiden daha çok etkilendiği sonucuna varmıştır. Aynı araştırma 200 kadar kamu kuruluşunda da tekrarlanmış ve örgüt büyüklüğünün örgütün yönetim biçimine, örgütün kullandığı teknolojiden daha çok etki yaptığı kanıtlanmıştır. Fakat örgüt büyüklüğünün yönetim biçiminin belirlenmesinin bir nedeni değil bir sonucudur. Oysa teknoloji örgütün yönetim biçiminin belirlenmesinin bir nedeni olduğu özellikle vurgulanmıştır. 80
  • 81. PERROW ARAŞTIRMASI  Charles Perrow örgüt yapısı ile teknoloji arasındaki ilişkileri işleri rutin ve rutin olmayan işler şeklinde sınıflandırarak , örgüt yapısının buna göre belirlenebileceğini öne sürmüştür.  Perrow’a göre ; teknoloji bağımsız bir değişken olarak kalmayıp örgüt yapısı tarafından bağımlı bir değişken durumuna dönüştürülmektedir. Eğer yapılacak işler az ise işi yapacak olanlar gerekli bilgi ve teknolojiye sahipse mekanik organizasyon yapısı daha uygun olacaktır. 81
  • 82. PERROW ARAŞTIRMASI  Yok eğer sorunlar açık ve seçik değilse , yapılacak işleri anlamak ve tayin zor ise , daha önce denenmiş ve belirli teknikleri mevcut değilse bu tür organizasyonlarda organik bir yapı daha uygun olacaktır. 82
  • 83. Organizasyon - Çevre – Teknoloji İlişkileri  SONUÇ : Durumsallık yaklaşımının ana fikri , bir organizasyon yapı ve süreçlerini belirleyen unsurların , organizasyonda kullandığı teknoloji ile organizasyonun ilişkili olduğu çevresel unsurlar olduğudur. Not: Durumsallık yaklaşımı açık sistem yaklaşımını esas alır. 83
  • 84. Modern Görüşte Organizasyon  Organizasyon konusunda modern yaklaşımlar , esas itibariyle sistem yaklaşımı , durumsallık yaklaşımı adları altında ele alınmaktadır. Bu görüşe göre örgüt yapısının nasıl olması gerektiği basit bir yönetsel seçim işi değildir. Tam aksine organizasyonu çevreleyen ortam koşulları organizasyon yapısının nasıl olması gerektiğini belirleyecektir.  Modern görüş mekanik organizasyon karşısında organik organizasyon yapısı ve kapalı sisteme karşı açık sistem örgüt anlayışı ile ilgilidir. 84
  • 85. Modern Görüşte Organizasyon  Modern görüşün başlıca özelliği, belirli bilimsek kavramlara dayanan analitik bir yapıya sahip oluşu , ampirik araştırmalardan genel ölçüde yararlanması ve hepsinin üzerinde sentez yapmaya , model ve sistem kurmaya yönelik bir karakter taşımasıdır. 85
  • 86. SON  Dinlediğiniz için teşekkürler Murat Özmutaf – Murat Öksüz 86