2. “...karanlığın, umutsuzluğun ve hayal
kırıklığının egemen olduğu bir dönem. Öyle
siyah ki, yalnızca insan zihninin cehennemi bu
kadar karanlık olabilir”
Sylvia Plath
(1932–1963)
3. Duygudurum bozukluğunda temel
bozukluğun duygulanımda olduğu kabul edilir.
Duygulanım, bireyin uyaranlara, olaylara,
düşüncelere, anılara neşe, öfke, üzüntü gibi
duygusal tepki ile katılabilme yetisidir.
4. Normal duygu durum ile anormal duygu
durum arasında ayrım yapmak için üç unsur
kullanıyoruz:
Süre
Sıklık
Şiddet
5. Duygu durumu bozukluklarında iki temel
duygu durumu vardır:
Mani:Yoğun,gerçek dışı heyecan ve öfori
duygularının görüldüğü durumdur.
Depresyon(Melankoli):Olağanüstü üzüntü ve
keder duygularının görüldüğü durumdur.
13. Kişinin gündelik yaşamını bozacak kadar
yoğun ve tedavi gerektirecek düzeydeki
şiddetli ruhsal çöküntüler ile karakterize olan
bir bozukluktur.
14. İki hafta içerisinde belirtilen maddelerden en az
beşinin görülmesi durumunda tanı koyulabilir.
Gün içindeki etkinliklere karşı ilgi kaybı ve
etkinliklerden zevk alamama semptomları
göstermesi
Hastanın kendisinin yada başkalarının gözlemesi ile
hemen her gün,gün boyu süren depresif
duygudurum.
15. Hemen her gün etkinliklere karşı ilginin belirgin bir
şekilde azalması.
Ciddi kilo kayıpları ya da kilo alma
Hemen her gün yorgunluk bitkinlik ya da enerji
kaybının olması.
16. Hemen her gün insomnia(uykusuzluk) ya da
hipersomnianın(aşırı uyku) olması.
17. Hemen her gün psikomotor ajitasyon olması.
Hemen her gün değersizlik, aşırı ya da uygun
olmayan suçluluk.
Hemen her gün düşüncelerini bir konu üzerinde
yoğunlaştırma yetisinde azalma.
Yineleyen intihar düşüncesi.
18. Tekrarlanan bir bozukluk olarak depresyon
Nükseden bir bozukluk olarak depresyon
19. Depresyon sosyal destekte yoksunluklara sosyal
becerilerde eksikliklere neden olur.
Evlilik ve aile yaşamı üzerinde son derece
olumsuz etki yapar.
Depresyon genel umutsuzluğa ve intihar
düşüncesine neden olur.
Depresyon yakın arkadaş ilişkilerinde kopukluğa
neden olur.
20. Neşeli, coşkulu bazen öfkeli bir duygudurum.
Düşünce, konuşma ve hareketlerde hızlanma söz
konusudur.
Güçlülük ve büyüklük düşünceleri gibi belirtileri
içerir.
21. Bu kişilerde konuşmalar uzun süreli olup şakalar,
kelime oyunları, dikkatini çeken eşyalar ve kişiler ile
ilgilidir.
Bu davranışlar önlenmek istendiğinde ise kızgınlık
ve öfke durumları ortaya çıkar.
22. Duygu durumunun bozulma döneminde aşağıdaki
belirtilerden üç ya da daha fazlasının ciddi derecede
varlık ve süreklilik göstermesi gerekir.
23. Kendilik değerinin şişmesi ya da kendini muhteşem
görme.
Uyku gereksiniminin azalması.
Düşüncelerin uçuşması ya da birbiriyle yarışması.
Her zamankinden daha konuşkan olma.
24. Dikkat dağınıklığı
Sosyal, mesleki, ya da cinsel açıdan hedefe yönelik
etkinliğin artması ya da psikomotor ajitasyon.
Acı verici sonuçlar doğurma potansiyeli yüksek,
zevkli etkinliklere aşırı katılma.
25.
26. Bipolar bozukluk,maniden depresyona kadar
uzanan ruh halindeki aşırı değişiklikler olarak
tanımlanır.
Bu ruh hali oynamaları arasında, bipolar
bozukluğu olan kişi normal ruh hali de
deneyimleyebilir.
27. Mani ve melankolinin tekrarlanan döngüleri
yakın bir zamana kadar manik-depresif delilik
olara adlandırılıyordu.
DSM-IV bu hastalığı artık Çift kutuplu
bozukluk olarak tanımlıyor.
28. Sağlıklı kişilerdeki normal iniş ve çıkışların
tersine, bu duygu durum dalgalanmaları şiddetli
ve yaşamı tehdit edici olabiliyor ve normal,
sağlıklı işlevselliği engelleyebiliyor.
Bipolar bozukluk herhangi bir kimseyi herhangi
bir yaşta etkileyebilse de, tipik olarak ergenlik
döneminin sonu ya da erişkinlik döneminin
başında başlıyor.
29.
30. Genetik faktörler
Nörokimyasal dengesizlikler
Hipotalamik hipofiz adrenal eksenindeki
anormallikler
Yaşanan strese bağlı durumlar
31. Mani nöbetleri genellikle ani başlar ve süresi 2
hafta ile 4-5 ay arasında değişir (ortalama süre 4
aydır). Manik dönemdeki belirtiler şunlardır:
Duygudurumda kişinin içinde bulunduğu
duruma uygun olmayan coşku,
enerji artması ve aşırı hareketlilik
Saldırganlık
toplumsal kurallara uyamama vb.
32. Hastalığın mani döneminde olan kişiler
genellikle riskli davranışlardan, intihar
düşüncesinden uzaklaştırılmak için hastaneye
yatırılır. Daha ciddi bir formu olan ve belirgin
mani ve depresyon atakları ile seyreden bipolar
bozukluğu olanların yaklaşık %90'ı en azından
bir kez psikiyatrik hastaneye yatırılmıştır.
33. Çift kutuplu bozukluğu olan kişiler tek
kutuplulara göre yaşamları boyunca daha çok
sayıda manik ya da depresif dönem yaşalar.
Genel olarak çift kutuplu bozuklukta “tam
iyileşme” oranları düşüktür.