Publicité

Sivil Toplum Ne İşe Yarar?

27 Dec 2021
Sivil Toplum Ne İşe Yarar?
Sivil Toplum Ne İşe Yarar?
Sivil Toplum Ne İşe Yarar?
Sivil Toplum Ne İşe Yarar?
Publicité
Sivil Toplum Ne İşe Yarar?
Sivil Toplum Ne İşe Yarar?
Sivil Toplum Ne İşe Yarar?
Sivil Toplum Ne İşe Yarar?
Sivil Toplum Ne İşe Yarar?
Publicité
Sivil Toplum Ne İşe Yarar?
Sivil Toplum Ne İşe Yarar?
Sivil Toplum Ne İşe Yarar?
Prochain SlideShare
Sivil Toplum Kuruluşu Nedir? İşlevleri Nelerdir?Sivil Toplum Kuruluşu Nedir? İşlevleri Nelerdir?
Chargement dans ... 3
1 sur 12
Publicité

Contenu connexe

Publicité

Sivil Toplum Ne İşe Yarar?

  1. “Bu yayın Avrupa Birliği Sivil Düşün Programı kapsamında Avrupa Birliği desteği ile hazır- lanmıştır. İçeriğin sorumluluğu tamamıyla Derya Kap’a aittir ve AB’nin görüşlerini yansıtmamaktadır.” SİVİL TOPLUM NE İŞE YARAR? Aralık 2021 Derya Kap
  2. 2 3 Sivil Toplum Çalışanı, Gazeteci ve Aktivist DERYA KAP Neden “Sivil Toplum Ne İşe Yarar?” Çalışması ? Türkiye’de kamuoyu sivil toplumu ve sivil toplum kuruluşlarını (STK) ne kadar tanıyor? Faaliyetlerin- den haberdar mı? STK’lara ne kadar güveniyor? Derya Kap “Bu yayın Avrupa Birliği Sivil Düşün Programı kapsamında Avrupa Birliği desteği ile hazır- lanmıştır. İçeriğin sorumluluğu tamamıyla Derya Kap’a aittir ve AB’nin görüşlerini yansıtmamaktadır.” Demokratik bir sisteme STK’ların üstlendiği hayati rolün ne ölçüde farkında? Bir sivil toplum çalışanı, gönüllüsü ve sivil toplum haber- ciliği yapan bir aktivist olarak, tüm bu sorularla birlikte, STK’ların hayata geçirdikleri faaliyetlerin kamuoyunda ne kadar bilindiğini; nasıl bir karşılık bulduğu ve yarattıkları etkiyi sorguladım. Ve şahsen, sivil toplumun kamuoyunda yarattığı algıya, küçük de olsa, pozitif bir katkıyı nasıl sağlayabileceğimi düşündüm. Ortaya, “Sivil Toplum Ne İşe Yarar” adlı bu çalışma çıktı. AB Sivil Düşün desteğiyle hazırlanan bu çalışmada, 8 farklı hak alanında çalışan sivil toplum kuruluşu temsil- cileriyle görüştüm, faaliyetlerini inceledim. Bu çalışma, sivil toplum kuruluşlarının tüm çeşitliliği ve renkliliğiyle hayatımızın ne kadar içinde olduğuna; yürüttükleri faaliyetlerin geniş kapsamına ve bunların sonucunda yarattıkları sosyal etkiye dair fikir verebilmeyi amaçlıyor. Özetle, çalışma “STK’lar neler yapıyor?” ve “yaptıkları ne işe yarıyor?” sorusuna yanıt vermek için bir girizgah… Dergi İçerik: Derya Kap Tasarım: Sevde Tunç Video Kamera: Derya Kap Video editör: Sevde Tunç Kurgu: Sevde Tunç Uzman: Şevket Uyanık Teşekkürler: Ahmet Kemal Şenpolat, HAYTAP (Hayvan Hakları Federasyonu) Bager Akbay & Pelin İpek Boyacı, Başka Bir Okul Mümkün Derneği Gizem Aşıcı, Kodluyoruz Derneği Gökçen Durutaş, Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı İdil Türkmen Ayaydınlı, Afet Platformu & Nirengi Derneği Ömer Atalar, Hak İnisiyatifi Derneği Savaş Zafer Şahin, Ankara Kent Konseyi Sevil Turan, Yeşil Düşünce Derneği KÜNYE İÇİNDEKİLER KODLUYORUZ DERNEĞİ Türkiye’nin birçok kentinde ve çevrimiçi ortamda hem yetişkinlere hem çocuklara ücretsiz kodlama ve yazılım eğitimi veriyor; katılımcılara iş de buluyor. SİVİL TOPLUM HAKKINDA Sivil toplum, yasama, yürütme, yargı erki ile medyadan sonra aslında “beşinci güç” olarak da ifade edilir. AFET PLATFORMU Türkiye meydana gelen tüm afetlerde (deprem, sel, orman yangını) 26 Sivil Toplum kuruluşu afet sahasında aktif olarak birlikte görev alıyor.   BAŞKA BİR OKUL MÜMKÜN DERNEĞİ Mevcut eğitim sistemine alternatif BBOM Mod- eli yarattı. Türkiye’de 7 farklı kentte 7 kooperatif ve 5 okul Modeli uyguluyor.  YEŞİL DÜŞÜNCE DERNEĞİ İklim değişikliğiyle mücadelede aktif savunuculuk ve kampanyacılık yapıyor, farkındalığı artırıyor. Bele- diye başkanlarının yeşil politikaları benimsemesine katkı sağlıyor.   HAYVAN HAKLARI FEDERASYONU Sadece evcil hayvanlar için değil tüm hayvan türleri (at, inek, eşek )  için mücadele ediyor. Tür- kiye’de birçok farkındalık çalışmasını başlattı. Emekli Hayvanlar Çiftliğini kurdu. KADIN EMEĞİNİ DEĞERLENDİRME VAKFI Türkiye’de kadın kooperatifi hareketini başlat- tı.  Dar gelirli, yoksul ve dışlanmış kadınlarla iş modeli geliştiriyor; ürettikleri ürünlerin satılmasını sağlıyor. HAK İNSİYATİFİ “Kim olursa olsun zalime karşı; kim olursa olsun mazlumdan yana” anlayışıyla, İslami  kesime yakın olmasına karşın hem dindar hem seküler kesimin haklarını korumaya çalışıyor. ANKARA KENT KONSEYİ Türkiye’nin en aktif Kent Konseyi:  1250 sivil toplum kuruluşundan oluşuyor. Ankara Büyükşe- hir Belediyesi ile ortak çalışarak politika üretiyor.  4 6 5 10 10 13 15 18 19
  3. Sivil toplum kuruluşlarının çalışmalarını neden takip etmeliyim? Bu kadar çok ve çeşitli alanda faaliyet yürüten sivil toplum kuruluşlarından, hangilerinin çalışmalarının bizim için fayda sağlayacağını ve-veya başka- larının hayatında olumlu bir etki yaratacağını düşünüyorsak, o kuruluşları takip edebiliriz. Örneğin sağlık alanında yaşadığınız bir sorun (COVID-19 virüsü) nedeniyle, o alanda çalışan bir sivil toplum kuru- luşunun (örneğin Halk Sağlığı Uzmanları Derneği) çalışma- larını takip ederek, bilgilenebilir ve çevrenizdekilere de bu bilgiyi aktarabilirsiniz. Sivil toplum kuruluşlarını neden desteklemeliyim? Sivil toplum kuruluşları devlet yardımı almadan, kendi üyeleri ve gönüllülerin desteği ile faa- liyetlerini yürüttükleri ve kâr amacı gütmeden topluma çok çeşitli alanlarda fayda sağlayan kuruluşlar oldukları için; bizim onlara sağlayacağımız destek, aynı zamanda bu sivil toplum kuruluşlarının topluma sundukları katkıyı da artırır. Bu nedenle, bizim için hassasiyet arz eden konu ve konularda (işçi hakları, hayvan hakları, kadın hakları, çocuk hakları v.b.) o alanlarda çalışan sivil toplum kuruluşlarını desteklemek hem bireysel olarak kendimiz için hem de toplum için fayda sağlay- acaktır. Faaliyetlerini beğendiğim STK’ları nasıl destekleyebilirim? - Çalışmalarını beğendiğimiz, faaliyetlerinin toplumsal fay- da sağladığını düşündüğümüz sivil toplum kuruluşlarını so- syal medyada takip edebilir; paylaşımlarını çevremizde yay- gınlaştırabilir ve bu faaliyetlerin daha geniş kesimler tarafından bilinmesini sağlayabiliriz. - Ayrıca, sivil toplum kuru- luşlarına ayni ya da maddi olarak destek verebilir; bağış yapabiliriz. - Ek olarak, sivil toplum ku- ruluşlarının faaliyetlerine aktif olarak, gönüllü ve-veya üye olarak da katkı sunabiliriz. Sivil Toplum Kuruluşları Pek Çok Alanda Faaliyet Yürütüyor; İşe Yarıyor! İşte bu yayında yer alan sivil toplum kuruluşları: - Afet Platformu - Ankara Kent Konseyi - Başka Bir Okul Mümkün Derneği - Hak İnsiyatifi Derneği - Hayvan Hakları Federasyonu - Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı - Kodluyoruz Derneği - Yeşil Düşünce Derneği Sivil Toplum Hakkında STK nedemek? Sivil toplum neyeyarar? Sivil toplum ne demek? Sivil toplum, kamu ve özel sektörün dışında kalan; üçüncü sektör olarak tanımlanır. Sivil toplum, yasama, yürütme, yargı erki ile medyadan sonra aslında “beşinci güç” olarak da ifade edilir. Bu nedenle, sivil toplum demokratik bir toplumda hayati bir role sahiptir. Diğer bir deyişle, Türkiye’de sivil toplum kuruluşları (STK’lar) siyasi aktörlerden, hükümetlerden ve kamu kurumlarından bağımsız olan; kâr amacı gütmeyen yapılardır. Dernek, vakıf, sivil inisiyatifler, platformlar, ağlar, demokratik kitle örgütleri, meslek odaları (mühendsiler, doktorlar, avukat- lar v.b.) sivil toplum kuruluşları arasında sayılır. Sivil toplum kuruluşları neye yarar? - Sivil toplum kuruluşlarının asıl amacı topluma çeşitli şekille- rde fayda sağlamaktır. - Sivil toplum kuruluşları, toplumda çok çeşitli konulardaki so- runları tespit ederler ve çözüm önerileri geliştirerek bu doğrul- tuda faaliyet yürütürler. - Bazı sivil toplum kuruluşları istihdama katkı sağlar; bazıları ücretsiz yazılım eğitimleri verir. - Bazı sivil toplum kuruluşları kadınları haklarını korumak, şid- dete maruz kalmaları durumunda mağduriyetlerini gidermek ve onları ekonomik olarak güçlendirmek için çalışır. - Bazı sivil toplum kuruluşları, çevre sorunları konusunda bilgi ve farkındalığımız artırır; ilkim kriziyle mücadelede neler yap- mamız gerektiğini gösterir. - Bazı sivil toplum kuruluşları, haklarımızı (örneğin tüketici hakları, işçi hakları, insan hakları, eğitim hakları, kadın hak- ları) bilmemize katkı sunarlar. - Bazı sivil toplum kuruluşları, haklarımız ihlal edildiğinde, nasıl mağduriyetimizi gidereceğimiz gösterir ve ücretsiz olarak bize hukuki destek verir. Sivil toplum kuruluşları hangi alanlarda faaliyet yürütür ? Sivil toplum kuruluşları çok çeşitli alanlarda faaliyet yürütürler. Gençlik, çevre, kadın hakları, insan hakları, engelli hakları, tüketici hakları, çocuk hakları, eğitim, hayvan hakları, istih- dam, teknoloji, kent politikaları, hemşehrilik gibi pek çok farklı konu alanında faaliyet gösterirler. Türkiye’de sivil toplum kuruluşlarının sayısı: 6 bine yakın vakıf 12O bin civarında dernek 3 bin oda 53 bin kooperatif 600 civarında sendika 4 5
  4. KODLUYORUZ DERNEĞİ Neden Önemli?   Kodluyoruz, Türkiye’de dünya çapında yazılımcılar yetiştirmek için çalışıyor. Türkiye’nin her şehrinden yetişkin ve çocuklara ücretsiz yazılım ve kodlama eğitim veriyor. Daha da önemlisi, yazılım eğitimi alanların istihdam edilmesine destek veriyor. Misyonu ve Vizyonu Türkiye’de teknoloji sektöründe yetenek açığını kapatmaya ve Türkiye’yi teknolojik sektöründe küresel düzeyde merkez haline getirmek. Gençleri Endüstri 4.0’a ve daha iyi bir geleceğe en doğru şekilde hazırlamak. Türkiye kişi başına düşen yazılımcı sayısında Avrupa’da sonuncu ülke! 2023’e kadar 500 bin yazılımcı yetiştirme hedefine rağmen, şuan sadece 140 bin. Türkiye’de yazılım konusunda yetkin kişi sayısı çok az, yazılımcı kadın sayısı daha da az. Kodluyoruz tüm eğitimlerinde %50 kadın kotası koyarak kadınların yazılıma katılımını da teşvik ediyor.    Ne Yapar? Kodluyoruz, Türkiye’de yazılım alanında potansiyeli yüksek ve sosyoekonomik ihtiyacı olan gençlere ücretsiz eğitim sağlıyor. Kazanımlar ve Sosyal Etki Kodluyoruz’un istihdam yaratma ve işsizliği azaltma çabası en önemli sosyal etkisi. Harvard Üniversitesi’nin ünlü “Bilgisayar Bilimlerine Giriş” dersi olan CS50’yi Türkçeye çevirdi ve Türkiye’de CS50xKodluyoruz ismiyle ücretsiz olarak erişime açtı. Kodluyoruz bugüne kadar 3 binden fazla kişiye eğitim verdi. Bugüne kadar 8 binden fazla ilkokul, ortaokul ve lise çağındaki öğrenciye kodlama eğitimi verdi. Ücretsiz Yazılım Eğitimi ve İşe Yerleştirmeyle Türkiye’nin Teknolojisine Katkı “Teknolojiye Hazırlanan Bir Gençlik ve Daha İyi Bir Gelecek” Ücretsiz Eğitim Kodluyoruz Junior Açık Kaynak İstihdam Faaliyetler Yazılım öğrenmek isteyen ve kariyerini bu yolda ilerletmek isteyen gençlere ücretsiz Bootcamp denilen yazılım eğitimleri sağlıyor. Bu eğitimlerden başarılı bir şekilde mezun olan öğrencileri işe yerleştiriyor. Eğitimleri ilk başta sadece İstanbul’da yapılıyordu, artık Türkiye’nin pek çok şehrinde de eğitimler vermeye başladılar. Pandemiden sonra ise bütün eğitimler online yapılmaya başlandığı içi şehir fark etmeksizin Türkiye’nin her bir köşesinden gençler eğitimlere dahil olabiliyor. İlkokul, ortaokul ve lise çağındaki öğrencilere de kodlama eğitimleri veriyoruz. Yazılım alanındaki ilk basamaklarını orada sağlamaya çalışıyor. Milli Eğitim Bakanlığı ile işbirliği yaparak Türkiye’nin farklı şehirlerindeki okullarla birlikte eğitimler düzenliyor. Eğitimlerin yanında, yazılım alanında açık kaynak üretiyor. Ücretsiz olarak yayınları talep edenlere ulaştırıyor. Çünkü çok fazla yazılıma başlamak isteyen ama nereden başlayacağımı bilmeyen genç var. Kodluyoruz’un önceliği yazılım eğitimi alan kişileri işe yerleştirmek. Yazılım ve teknolojideki büyük istihdam potansiyelini kullanarak hızlı bir şekilde işsizlik oranını azaltmaya çalışıyor. 6 7
  5. Derneğin çalışmalarının temelini oluşturan BBOM Mod- eli, yolculuğuna bir “okul modeli” olarak başladı. Geld- iği yerde, 10 yıllık deneyimi ile BBOM Modeli, sosyal duygusal gelişim, ekolojik duruş, katılım ve barış odak- ları ile bütüncül bir okul öncesi ve ilkokul modeli olarak dönüştü, gelişti. BBOM Derneği, BBOM Modeli’ni uygulayacak okulların açılması için yerel ebeveyn inisiyatiflerini destekledi. Bodrum’da açılan ve ilk BBOM Modeli uygulayan okul Mutlu Keçi oldu. BBOM Modeli’ni uygulayan okullarda okulların isimlerini çocuklar belirliyor. BBOM ebeveyn inisiyatifi ile kurulan 7 eğitim kooperatifi (Ankara, Antalya, Ayvalık, Eskişehir, İstanbul, İzmir, Kaş) ve 5 okul (Meraklı Kedi İlkokulu, Uçan Bisiklet İlkokulu, Koşan Kaplumbağa Anaokulu, Renkli Orman Anaokulu ve İlkokulu) bulunuyor. Öğretmenlerin BBOM vizyonu doğrultusunda birlik- te ve birbirinden öğrendiği bir topluluk oluşturmaları için 2015’de BBOM Öğretmen Köyü  kuruldu. Her yıl Başlangıç Programları ile yeni öğretmenler buna dahil oluyor. Şimdiye kadar 11 farklı neslin katıldığı Öğretmen Köyü topluluğunda, Derinleşme Programları, Katılımcı ve Barışçıl Sınıflar, Çocuklar İçin Önce Öğretmen gibi pek çok proje yer alıyor. BBOM Derneği’nin yürüttüğü projelerin yanında, BBOM Öğretmen Köyü topluluğu, öğretmenlerin beraber ürettiği bir alan. BBOM Modelinin ve birikiminin özgün yayınlara, ma- teryallere dönüşmesi ve BBOM yaklaşımı ile uyumlu yayınların Türkçeleştirilmesi amacıyla  BBOM Yayın- ları faaliyetlerini sürdürüyor. BBOM Modeli’nin hem kamu okulları hem özel okullar- da uygulanmasını desteklemek ve ilham olmak amacıy- la Sınıf Çemberi Kılavuzu geliştirildi. BBOM Derneği Genel Koordinatörü Pelin İpek Boyacı : “Başka Bir Okul Mümkün çünkü eş değerli bir öğrenme mümkün. BBOM Modeli, öğreten ve öğrenen hiyer- arşisinden bağımsız; herkesin kendi öğrenme hızına, öğrenme biçimine, öğrenme yaklaşımına uygun şekilde öğrenecek alanlar yaratıyor. Başka Bir Okul Mümkün Derneği’nin yarattığı modelde, katılım ve barış ortamı temel alınıyor. Bu da daha güven- li bir eğitim ortamının oluşmasına izin veriyor. BBOM Modeli, çocukların neye ihtiyaçları varsa ve nasıl öğreniyorlarsa okulların tasarlandığı bir yapıyı mümkün kılıyor.” BBOM Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Bager Akbay: “Başka Bir Okul Mümkün Derneği kurulurken “bir okul açalım, güzel olsun ve her problemi çözsün” ümidiyle başladı. Bunu, daha temel düzeyde altyapı problemleri olduğundan tam olarak başaramayacağını görüp, yıllar içinde eğitimde kullanılan temel araçlara odaklanmaya doğru yöneldi. BBOM, birbirimize güven duyduğumuz ortamlar, daha barışçıl, katılımcı ortamlar yaratmamız gerektiğinden hareketle, bunların araçlarını bulmaya başladı. BBOM, eğitim alanında kullanılabilecek araçların pratik örnekleri ve yaygınlaştırmalarında önemli bir rol oynuy- or: bir saha alanı yaratıyor ve eğitimde kullandığı alter- natif uygulamaları yaygınlaştırıyor. Başka Bir Okul Mümkün Derneğinin temas ettiği birçok veli, öğrenci ve öğretmen eğitimde kullanılan uygulama- ları kullanmayı öğrendi ve bunlarla ilgili deneyim yarattı. BBOM Modeli’nin uygulandığı okullarda eğitim alan bir çocuk, “kendimi bu sınıfta daha iyi ifade ediyorum, fikrimi söyleyebiliyorum ve insanlar fikrimi dinliyor” diy- orsa, bu BMOM Modeli’nin yarattığı somut ve yeterli bir sonuç. Daha güven odaklı, barışçıl ortamlar yaratmak ve katılımın artması BBOM Modeli ile mümkün oluyor. BBOM Modeliyle, uzun vadede topluluk oluşturma bec- erilerimizi artırıyor. Bu modelde uygulanan araçlarla re- hberler ortaya çıkıyor. Pek çok öğretmen bu Model’den edindiği deneyimleri çeşitli mecralarda paylaşıyor. Sonuç olarak kültürel bir değişim oluşuyor. BBOM, eğitimde başka türlü yaklaşımların mümkün old- uğunu gösterdi. Birbirimizin var olmasına alan açmamız ve çeşitliliğe izin veren BBOM Modeli gibi alternatif yak- laşımlardan faydalanmamız gerekiyor. Çeşitlilik bizi kurtaracak yegâne şey çünkü hepimiz daha huzurlu, daha sakin, daha güzel bir dünya istiyoruz. BAŞKA BİR OKUL MÜMKÜN DERNEĞİ Başka Bir Okul Mümkün Çünkü Katılımcı ve Barışçıl Sınıflarla Değişim Mümkün! Misyonu ve Vizyonu Başka Bir Okul Mümkün fikri, 2010 yılında “mevcut eğitim sisteminin tıkanıklıklarını aşmak üzere farklı bir öğrenme nasıl olur?” sorusuyla oluştu. Öğrenmeye bütüncül yaklaşan, katılımcı, barışçıl, demokratik öğrenme süreçlerini içeren bir model geliştirmeyi ve uygulanmasını desteklemeyi hedefledi. BBOM Derneği, bu hedefle oluşturduğu BBOM Modeliyle katılımcı ve barışçıl öğrenme ortamlarının yaygınlaştırmak için çalışıyor. BBOM Modeli, Türkiye’nin kültürel, tarihsel, toplumsal ihtiyaçlarına uygun, deneyimle devamlı olarak gelişen bir erken çocukluk ve ilkokul modeli sunuyor. Neden Önemli? Türkiye’de eğitim en sorunlu ve önemli alanlardan biri. Örgün eğitimde 1 milyon 225 bin 981’i okul öncesi kademesinde, 5 milyon 328 bin 391’i ilkokul kademesinde olmak üzere toplamda 18 milyondan fazla öğrenci yer alıyor. Başka Bir Okul Mümkün Derneği (BBOM) Türkiye’de okul öncesi ve ilkokul ölçeğinde çocukların öncelikli yararını gözeten katılımcı ve barışçıl eğitim modelini gerçekleştirmek ve uygulanmasını desteklemek üzere çalışan bir sivil toplum kuruluşu. 10 yıl içinde mevcut eğitim sisteminin tıkanıklıklarına alternatif olabileceğini gösteren bir BBOM Model’ini yarattı. Ne Yapar? BBOM Derneği, geliştirdiği model ile, bu modelin uygulanması ve yaygınlaşması odağı ile geliştirdiği programlar ve öğretmen destek çalışmaları ile; modeli uygulamak üzere kurulan ebeveyn inisiyatifi eğitim kooperatifleri ile öğrenmenin nasıl farklı kılınabileceğini; öğrenmeye nasıl farklı açılardan yaklaşılabileceğini gösteriyor. 8 9 Faaliyetleri Kazanımlar ve Ssoyal Etki
  6. HAYVAN HAKLARI FEDERASYONU Faaliyetler Birkaç ay önce Mecliste Hayvanları Koruma Kanunu görüşmelerine katılan HAYTAP , kabul edilen yasaya iti- razlarını dile getirdi. Hayvan haklarına dair dikkat çekici kampanya ve afişler- le farkındalık çalışmaları yürütüyor. Türkiye’de ilk defa HAYTAP öncülüğünde 6 büyük gazetede 10 farklı tarihte tam sayfa farkındalık ilanlarımız yayınlandı. Birçok özel sektör şirketi ile işbirliği yaparak hayvan hak- larının korunması ve farkındalığın artması için faaliyetle- rde bulunuyor. 2010 yılında Haytap TV kanalını açtı. Burada yer alan içerikleri, aynı zamanda HAYTAP YouTube kanalında da yer alıyor. HAYTAP ile Ticaret Bakanlığı arasında kaçak pet- shop hayvanları için ihalelerin bittiğine dair protokol imzalandı. Hayvanlar tedavilerinin ardında sahiplendi- riliyor. İstanbul Adalar’daki Fayton atları için verdiği mücadele 2020 yılında sonuç verdi ve faytonlar kaldırıldı. Yurt dışından petshoplara satılmak üzere kaçak olarak getirilen cins hayvanları kurtarmaya devam etti. Türkiye çapında belediyelerle ortak çalışmalar yürüterek farkındalık afişleri ve billboardlar hazırladı. Engelli eşeklere yeni protez bacak ile yeni bir hayata adım atmalarını sağladı. HAYTAP’a gelir getirmesi için akıllı bir proje olarak Hay- tapshop web sitesini açtı. Siteden elde edilen gelir, sa- hipsiz muhtaç hayvanlara aktarmaya devam ediyor. Kazanımlar ve Sosyal Etki Bu yaz Türkiye’nin Akdeniz bölgesindeki illerde mey- danda gelen orman yangınlarında dünyada ve Türki- ye’de ilk kez hayvanlar için Sahra Hastaneleri kurdu. 4 bölgede açılan hastanelerde, yangın mağduru hayvan- ların bakımı ve tedavisini üstlendi. Hastanelerde Türki- ye’nin farklı kentlerinden gelen gönüllüler destek verdi. Mağdur olmuş, güçten düşmüş yük ve çiftlik hayvan- larının bakımı için Emekli Hayvanlar Çiftliğini kurdu. Çiftliğe orman yangınlarında kurtarılan hayvanlar da yerleştirildi. İkinci çiftlik için Osmaniye’de çalışmalara başladı. Bu yıl Batı Karadenizdeki sel felaketinde 550 hayvanı tedavi etti. Türkiye’de tarihinde ilk kez bir Başbakan ile hayvan hakları konusunu HAYTAP görüştü. Türkiye’de bugün aşina olduğumuz ve hayvan hakları alanındaki birçok farkındalık çalışmasını HAYTAP başlat- tı: atlı faytonların kaldırılması, kapınızın önüne bir kap yemek, bir kap su gibi basit bir afişin olması, hayva- nat bahçelerine, yunus parklarına gidilmemesi, avın kaldırılması gibi pek çok kampanya HAYTAP tarafından yürütüldü ve sonuç alındı. HAYTAP Başkanı Ahmet Kemal Şenpolat: “ Hayvanlarla ilgili çalışan sınırlı sayıdaki güçlü STK’dan biri. HAYTAP olarak biz somut olarak varız, proje olarak da varız. Sivil alanda kollektif, örgütlü ve istikrarlı çalışma ile başarının mümkün olduğunu gösteriyoruz.” Kollektif, Örgütlü ve İstikrarlı Çalışma ile Tüm Canlıların Haklarını Savunmak! Neden Önemli Federasyon olan HAYTAP (Hayvan Hakları Federasyonu) Türkiye’de hayvanlarla ilgili çalışan sınırlı sayıda ve etkili kampanyalar yürüten sivil toplum kuruluşlarının başında geliyor. HAYTAP, Türkiye’de hayvan hakları savunucuları için güçlü bir çatı olmayı hedefleyen sivil toplum hareketi. Ne Yapar? HAYTAP, sadece kedi ve köpek gibi evcil hayvanlar için sınırlı kalmıyor; tüm hayvan türleri için mücadele ediyor. Buna çiftlik hayvanları (at, inek, eşek), gösteri dünyasında kullanılan aslan, yunus gibi hayvanlar gibi sıklıkla ihmal edilen türler de dahil. Özel sektör ve kamu kuruluşları ile işbirlikleri yapan ve ayırt etmeksizin tüm hayvanların haklarını korumak amacıyla aktif savunuculuk yürütüyor. Misyonu ve Vizyonu 2008 yılında, gönüllülerin ve derneklerin hepsinin güç birliği yapması amacıyla kuruldu. Hayvan Hakları Federasyonu ancak ilk adı Hayvan Hakları Türkiye Aktif Güç Birliği Platformu (HAYTAP) kısaltması ile biliniyor. HAYTAP , 17 derneğin resmi temsilcileri, gönüllüleri, destekçileri ve bağışçıları ile kurumsal olarak şirketler bazında farklı konularda proje ortaklığı ile pek çok farkındalık çalışması ve kampanyasını hayata geçiriyor. HAYTAP , insanın diğer türlerden üstün olduğu gibi bir düşünceyi kabul etmiyor. İnsanların sahip olduğu tüm ahlaki ve hukuki haklardan hayvanların ve diğer canlıların da yararlanması gerektiğini ve bunun bir hak değil gereklilik olduğunu savunuyor. Ekosistemin bütünlüğü ve biyolojik çeşitliliğin önemini vurgulayan HAYTAP , tüm canlıların sesi olmayı kendine görev ediniyor. 10 11
  7. HAK İNSİYATİFİ DERNEĞİ Hak ihlallerini raporluyor. Saha ziyaretleri yaparak tari- he not düşecek belgeler hazırlıyor. Ani gelişen konularda web sayfasından ve sosyal medya hesaplarından paylaşımlarda bulunuyor. 2016 Sonrası Kamu Görevlileri Tarafından Yasadışı Alıkonulma İddialarına İlişkin İnceleme ve Araştırma Raporu hazırladı. Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Uygulaması Kaynaklı Hak İhlalleri İnceleme ve Araştırma Raporu hazırladı Türkiye – Yunanistan Sınırı Göçmen Krizi Raporu hazırladı Olağanüstü Hal Koşullarında Grev Hakkı Raporu hazırladı 19 Temmuz 2021 tarihinde, Afyon’a tarım işçisi olarak giden Kürt ailelerin ırkçı saldırıya uğraması ve 7 kişi- nin yaralanması üzerine, “siyasetteki kutuplaştırıcı di- lin toplumdaki ırkçı saldırıları tetiklediğini” açıkladı ve “cezasızlık yaklaşımının sürmesinin bu tarz şiddet olay- larını cesaretlendireceğini ve Kürtlerin yasa önünde eşit yurttaş olarak görülmediği algısını güçlendireceğini” vurguladı. Dersim Soykırımının senei devriyesinde Seyyid Rıza’yı ve katledilen masum onbinlerce sivili rahmetle andığını ve acılarını ifade eden açıklama yayınladı. Konya Meram’da Kürt bir aileye yönelik gerçekleştirilen ve 7 kişinin ölümü ile sonuçlanan ırkçı saldırıyı yerinde inceledi. Saha araştırmasının ardından hazırladığı rapor- da, katliamla ilgili ihmali bulunan memurların ve olayın faillerinin derhal tespit edilmesini ve etkin soruşturma ile cezalandırılmalarını talep etti. 2021 yılının yaz aylarında Türkiye’nin güney kentlerinde- ki orman yangınları konusunda, “çevre felaketlerinde yaşam hakkını tehdit eden sorumsuzluk ve tedbirsizliğe son verilmesi” gerektiğini açıkladı. Eşi cezaevinde, oğlu kronik ve ağır hasta, annesi kanser, babası Alzheimer hastası ve kendisi dördüncü evre kans- er olan Ayşe Özdoğan’ın tahliye edilmesini talep eden ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hitaben açık mektup yayınladı. Antalya’da 5 gündür haber alınamayan gazetecilik bölümü öğrencisi Azra Gülendam Haytaoğlu vahşice öldürülmüş olarak bulunması üzerine, “kadına yönelik her türlü şiddetin karşısında, kadınların mücadelesinin yanındayız” açıklaması yaptı. Sivas Madımak’ta katledilen 33 kişiyi andı ve “birçok katliamda olduğu gibi Sivas’ta katliama giden sürecin arkasındaki failler de açığa çıkarılmadı. Adalet talebi karşılanmadığını” açıkladı. Ne Yapar? En ağır insan hakları ihlallerine karşı en güçlü şekilde yanıt vermeye çalışıyor. Hak ihlallerini dile getiren basın açıklamaları yapıyor; canlı yayınlar yapıyor; sahada yaptığı gözlemlerle araştırma raporları hazırlıyor. Türkiye’de temel hak ve özgürlükler alanında faaliyet yürüten sınırlı sayıdaki diğer STK’larla ortak çalışmalar da yürütüyor. Kürt sorunu, mülteciler, kadın hakları, çocuk hakları, azınlık hakları alanlarında yaşanan sorunlar ile çevre konusu dahil insan haklarına değen bütün konularda bütün mağdurların yanında yer almaya gayret ediyor. Güç karşısında kimsenin çok fazla eleştirel tutum takınmadığı bir dönemde hem kurumu korumaya hem de duruşu korumaya gayret ediyor. Özellikle OHAL döneminde hak ihlallerinin artmasına rağmen şikâyet başvurularının azaldığı, “büyük ölçüde korku ve sindirmenin hâkim olduğu bir ortamda karşılaştığı” en ağır ihlallere zamanında ve en güçlü şekilde tepki vermeye çalışıyor. Kazanımlar ve Sosyal Etki Hak ihlallerinin ve sorunların görünür kılınmasında bir kanal açıyor. Hazırladığı raporların saygınlığı sayesinde mağduriyetlerin, kamuoyunun ve Meclis gündemine taşınmasıyla, giderilmesine katkı sağlıyor. Sosyal medya paylaşımları ve raporların hakları ihlal edilen ve mağdur olan insanlar için anlamı büyük; bu sayede mağduriyetlerin giderilmesine katkı sağlanıyor ve yenilerinin oluşmasına ön alınıyor. Kayıplarla ilgili rapor OHAL şartlarında yaşanan ağır hak ihlallerine ışık tuttu ve sonrasında kayıplar arka arkaya “karakollarda” ortaya çıkmaya başladı. Bir anlamda daha fazla benzer vakaların yaşanmasının da önüne geçilmiş oldu. Mültecilere karşı toplumda yaygınlaştırılan nefret söylemlerine karşı güçlü bir duruş sergilenmesi ve ihlallerin raporlanması bu söylemlerin daha büyük ölçeklerde yaygınlaşmasını engelliyor. Hak İnisiyatifi hem dindar hem seküler kesimlerin hak mağduriyetlerini gidermeye çalışıyor. İktidar ile aynı sosyolojik tabandan gelmesi nedeni ile zor ama saygın bir eleştirel tutum sergiliyor. Neden Önemli? İnsan hakları alanında faaliyet yürüten az sayıdaki hak örgütünden biri. MAZLUMDER’den ayrılmak zorunda bırakılan hak savunucuları tarafından 2017’de kuruldu. İnsan haklarının ve hak mücadelesinin, tüm iktidar hesaplarının, her türlü partizanlığın ve yandaşlıkların üzerinde, özgür ve bağımsız bir karakteri olduğuna inanıyor. Üye yapısı itibari ile İslami kesime yakın ancak hem dindar hem seküler kesimin hak mağduriyetlerini gidermeye çalışıyor. Yurt içi ya da yurt dışı herhangi bir kurumdan fon almıyor; almamayı tercih ediyor. Kendi kaynakları ve üye aidatı ile varlığını sürdürme gayreti içinde. Kim Olursa Olsun Zalime Karşı Mazlumdan Yana! Faaliyetler 12 13
  8. 2020 Ocak : 24 Ocak 2020’de Elazığ’da gerçekleşen depremin ardından 30’un üstünde STK sahaya ulaştı ve koordineli çalışmak amacıyla Afet Platformu kuruldu. 2020 Şubat: Van Başkale depreminde kurulan çadır al- anında gönüllü koordinasyonuyla depremden etkilenen kişilere temel insani yardım operasyonları yaptı. 2020 Mart: COVID-19 pandemisine bağlı ortaya çıkan medikal ihtiyaçların artmasıyla, ihtiyaçların üretilmesi ve üretilen ekipmanların sağlık kuruluşlarına ulaştırıl- ması konusunda faaliyet gösterdi. Salgından olumsuz etkilenen risk altındaki gruplara ve ailelere temel insani yardımların ulaştırılmasını sağlamış ve bu yardımlara devam ediyor. 2020 Mart: Edirne’de göçmen ve mülteci akınından kaynaklanan krizde, bağış operasyonları ve temel insani yardım dağıtımları organize etti. 2020 Ağustos: Giresun Dereli’de gerçekleşen sel afeti- nin ardından gönüllü faaliyetleriyle beraber temel insani yardım operasyonlarının Kızılay ile birlikte yürüttü. 2020 Ekim : 30 Ekim 2020’de İzmir depreminde AFAD ile eşgüdümlü olarak arama kurtarma, saha tespiti, ihti- yaç analizi ve haritalanması, insani yardımların dağıtımı, kamp yerleşkelerine altyapı desteği psiko sosyal ve çocuk koruma alanlarında aktif görev aldı. Depremde evleri yıkılan vatandaşlar için İzmir Büyükşe- hir Belediyesi ile birlikte “Bir Kira Bir Yuva” projesini başlattı. 2021 Şubat: Afet Platformu tarafından İzmir’de gerçekleştirilen gönüllü çalışmaları özetleyen raporu yayımlandı. 2021 Mart : Afet Platform üyesi olan 24 STK ile bera- ber, afet ve depreme ilişkin hazırlamış olduğumuz bilgi notunu TBMM Deprem Araştırma Komisyonuna sundu. 2021 Temmuz: Rize Fındıklı ve Artvin Arhavi’de sel yardım çalışmalarımızı başlattı ve afetzedelere destek verdi. 2021Ağustos : Güneyde orman yangınlarında aktif olarak rol aldı. Orman yangını etkisini takip etmek ve destek olmak için Platform bünyesinde olan İhtiyaç Hari- tası, http://afetharitasi.org web sitesini hizmete açtı. Yangınları söndürmeye ve temel/tıbbi ihtiyaçları karşıla- maya yönelik Platformdaki STK’lar pek çok çalışma yaptı. Platform üyelerinden İhtiyaç Haritsı ve Nef Vakfı, Bir Destek Bir Yuva projesi başlattı. Kazanımlar ve Sosyal Etki “Afet Platformu’ndaki STK’lar hesap verilebilirlik ilkesi ile çalışıyor; bağış ve yani yardımları ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. AFAD, valilik ve kaymakamlık, belediye başkanlıkları gibi birçok kamu kurumu ile birlikte çalışıyor. Afet bölgesine kamu kurumlarının tespit ettiği ihtiyaç listesine uygun malzemeleri gönderir; Afet Platformu bünyesindeki STK’lar ile gönderildiğinde ihtiyaç olan şeylerin ihtiyaç sahibine doğrudan ulaşması sağlanır. Afet Platformu, bu sayede afet bölgesine yardım ulaştır- mak isteyen kişilerin güven endişesini ortadan kaldırıyor; içinde farklı STK’lar olduğu için, kişiler hangi STK’ya kendini yakın hissediyorsa onu seçerek bağışlarını ilete- biliyor. Covid-19’a rağmen; 30 Ekim – 20 Kasım 2020 arasın- da İzmir depremi sonrası 22 günde, farklı STK’lardan Afet Platformu üyesi gönüllüler afetin yaralarını sarmak için toplam 3.136 kez gönüllü çalışmalarda yer aldı.  İzmir depreminde, 101 adet kurum ve bireyle iletişime geçilerek, barınma, gıda ve hijyen dahil toplam bede- li yaklaşık 9.000.000 TL olarak hesaplanan 16 farklı ürün kategorisinde 3.250.000 adet ürün bağışı top- landı. .000.000 TL olarak hesaplanan 16 farklı ürün kategorisinde 3.250.000 adet ürün bağışı toplandı. 174 danışana psikososyal destek sağlandı.  Toplamda 88 bireysel görüşme, 4 seminer ve 3 çocuk grup aktivitesi yapıldı. Nef Vakfı ve İhtiyaç Haritası’nın Bir Destek Bir Yuva projesi kapsamında orman yangınlarından etkilenen 398 hafif hasarlı binanın bakım, onarım ve tüm tadilat- larını Manavgat Beledisiyle beraber yaptı. Orman yangınları sonrası, İhtiyaç Haritası, Sosyal Pazaryeri üzerinden hem ihtiyaç sahiplerine hem de aynı bölgedeki yerel esnafa destek olmak için sosyalpazaryeri web sitesi kurarak adresiyle destek verdi. AFET PLATFORMU Afetlere Hazır Bir Toplum ve Ülke İçin Çalışan 26 Sivil Toplum Kuruluşu! Neden Önemli? Türkiye ve dünya artık afetleri çok çeşitlilik ve sıklıkla yaşıyor. Afete müdahale devletin, hükümetin, hiçbir oluşumun kendi başına altından kalkabileceği bir konu değil. Sivil toplum afetlerin hem önlenmesinde hem müdahalesinde hayati bir role sahip. Afet Platformu, 24 Ocak 2020 Elazığ depreminden sonra, afetin yaralarını sarmak için 24 STK’nın bir araya gelmesiyle oluşan bir sivil toplum ağı. Ne Yapar? Afetlere hazır bir toplum ve ülke için çalışıyor. Afet Platformu sivil toplum ağı olarak hem kamu hem özel sektörle yakın işbirliği içinde afetlere hazırlık ve müdahale konularında aktif olarak çalışan ve farklı uzmanlık alanlarına sahip olan 26 STK’dan oluşuyor. Afet Platformu, geçen yıl oluşmasına rağmen, bünyesindeki farklı hak alanlarında çalışan 26 STK ile muazzam işlere imza atmayı sürdürüyor. Misyonu ve Vizyonu Afetlerde toplumsal dayanışmayı ve kurumlar arası işbirliğini destekleyerek afetlerin olumsuz etkilerini en aza indirmeyi amaçlıyor. Afetlere dirençli topluluklar yaratmak için çalışan öncü sivil toplum ağı olmayı hedefliyor. 14 15 Faaliyetleri
  9. Yeşil Düşünce Derneği, ulusal ve uluslararası ölçekte pek çok proje ve kampanyayı hayata geçiriyor. Ekoloji ve Sürdürülebilirlik, Demokrasi ve Medya, İklim Değişikliği ve Enerji ve Sosyal Politikalar alanında çalışıyor. Avrupa Yeşil Mutakabatı’nın Türkçe çevirisini yayınladı. Yeşil Ekonomi Kampanyacı Kılavuzu hazırladı. İnteraktivist Projesi kapsamında sivil toplum örgütü çalışanları ve aktivistlere yönelik internet kampanyaları, videoaktivizm, yurttaş gazeteciliği, hak haberciliği gibi başlıklarda yol gösteren İnter Aktivist yayınını hazırladı. Enerji Kooperatifleri Ek Kitabı: Topluluk Bazlı Enerji Üre- timi yayını hazırladı. Yeşil İklim Yeşil Belediye Projesi, Bornova Belediyesi ile yürüttü. İşini Güneşe Dön Projesi hazırladı ve Yenilenebilir Enerji Kooperatifleri Konferansı düzenledi. Pekçok sivil toplum örgütü ile birlikte Parisi Onayla kam- panyası başlattı. Kömürlü termik santrallerine çevre yatırımı muafiyeti verilmemesi için 2019’da diğer STK’larla birlikte #Tem- izHavaHaktır kampanyası başlattı. Yıllardır düzenlemekte olduğu, yeşil düşüncenin yaygın- laşması, yeşil politikaya dair bilgi ve farkındalığın art- ması, toplumsal sorun alanlarına dair yeşil politik bir düşünce ve dilin gelişmesi için Yeşil Politika Okulu’nu pandemi sürecinde çevrimiçi ortama taşıdı. Yeşil Ekonomi Konferans serisini sürdürüyor. 15 yıl boyunca düzenlenen ve yeşil hareket tartışmaları- na zemin oluşturan Yeşil Diyalog buluşmaları, artık Yeşil Düşünce Derneği tarafından düzenleniyor. 16 17 YEŞİL DÜŞÜNCE DERNEĞİ Değişimin Hemen ve Şimdi Başlaması İçin: Yeşil Düşünce ve Yeşil Politika! Ne Yapar?   2009 yılında kurulan Yeşil Düşünce Derneği, Türkiye’de Yeşil Politika ve Yeşil Düşünce’nin yaygınlaşması için çalışıyor. Yeşil politikaların hayata geçmesi için aktif olarak savunuculuk ve kampanyacılık faaliyetleri yürütüyor. İklim adaletini sağlamak ve herkesin eşit bir ekonomik düzen içinde yaşamasını savunuyor. Yeşil politika anlayışıyla, toplumsal cinsiyet eşitliği, kadın hakları, LGBTİ+ haklarının korunması, eşitliğin sağlanması, ekonomi politikalarının adil, sürdürülebilir bir çerçevede yürütülmesini savunuyor. Yeşil ekonomi politikalarını savunarak, karbon sıfır bir ekonominin var edilmesi ve iklim adaletinin sağlanacağı; iklim krizinden en çok etkilenen en yoksullar, en dezavantajlı kesimlerin haklarını koruyacak bir ekonomik düzenin kurulmasını hedefliyor. Fosil yakıtlara dayanan enerji üretiminin son bulması; hem yerel hem doğayla dost ve sürdürülebilir bir enerji anlayışı için çalışıyor. Sivil toplumda bugünden yarına, hızlı bir değişim olması güç. Yeşil politikaların hayata geçmesi için dönüşümün uzun vadeli olduğu hatırda tutulmalı. İklim değişikliği bilgiye erişim ve farkındalığın artması, diğer sivil toplum kuruluşları ile birlikte Yeşil Düşünce Derneği’nin faaliyetleri emeklerin sonucunda oldu. Yeşil Düşünce Derneği’nin de içinde olduğu nükleer santrallerin engellenmesi için yıllardır yapılan eylemler ve karşı çıkış sayesinde Türkiye’de henüz bir nükleer santralin kurulamadı. Derneğin yenilebilir enerji alanında uzun yıllardır enerji kooperatiflerini oluşması için yürüttüğü faaliyetlerle ve birçok aktörler işbirlikleri sayesinde birçok enerji kooperatifi kuruldu. Sadece 2018’de 40’tan fazla enerji kooperatifi kurulmuştu. Yeşil Düşünce Derneği belediyelerle birlikte çalışarak, yeşil politikaların, iklim krizine duyarlı kentlerin oluşması için hazırladığı politika belediyelerin stratejik iş planlarında uygulanıyor. Yeşil Düşünce Derneği’nin faaliyetleri bazı siyasi aktörlerin ve kamu yöneticilerinin söylem ve eylemlerinin değişmesine etki olabiliyor. Yürütülen çalışmaların ve savunuculuk faaliyetlerinin sonucunda, son yerel seçimlerde. birçok aday iklim meselesini ve yeşil kentleri merkeze alarak seçim kampanyalarında yürüttü. Neden Önemli? Yeşil Düşünce Derneği, tüm politikaların doğayı merkezi alan bir bakış açısıyla şekillendirilmesi için çalışıyor. Tüm faaliyetlerinin temelinde iklim değişikliğiyle mücadele var. Misyonu ve Vizyonu Faaliyetleri Kazanımlar ve Sosyal Etki
  10. 10 11 KADIN EMEĞINI DEĞERLENDIRME VAKFI Kadın Kooperatifleri: 2002 yılında kadınlar için kooperati- fleşme hareketini başlatarak, Türkiye’de kadın kooperati- flerinin yaygınlaşması, kurumsal kapasitelerinin iyileştirilme- sine destek veriyor. Türkiye’nin her kentinden 100’e yakın kadın kooperatifiyle SİMURG Kadın Kooperatifleri Birliği’nin sekreteryasını yürütüyor. Erken Çocukluk Eğitimi : KEDV, erken çocuk bakım ve eği- tim hizmetlerini dar gelirli kesimlere yaygınlaştırmak için, 2-6 yaş çocuklar için Mahalle Yuvaları, Mahalle Anneliği, Oyun Odaları, Oyuncak Kütüphaneleri gibi Kadın ve Çocuk Merke- zleri  modeli geliştirdi.  Bu model Uluslararası ödüller aldı ve akredite edildi  (2005 Medchild, 2008 Vanderbilt Universi- ty, 2009 Deutsche Bank the Urban Age Award). Bu modeli uygulayan 22 merkezde her yıl yaklaşık 1000 çocuk ve kadın hizmet alıyor. Güçlendirme Programları ve Eğitimler : Liderlik, Finansal Okuryazarlık, Girişimcilik, Bilgisayar ve Internet Eğitimi, Yerel Yönetim Süreçlerine Katılım, Yerel Örgütlenme, Yönetişim gibi alanlarda kapasite geliştirme ve eğitim faaliyetleri yürütüyor.  Ekonomik Güçlendirme Programı : Yerel düzeyde kadınların kendilerinin ve ailelerinin yaşam koşullarını iyileştirmek ve ekonomik yaşama daha aktif bir şekilde katılım göstermesi- ni sağlamak için  yeni ürün ve iş geliştirme; Nahıl Dükkan ile pazarlama ve MAYA Mikro Kredi Programı ile finansal destek sağlıyor. Yeni Ürün ve İş Geliştirme : KEDV, kadınların üretebilecekleri, pazarda talep edilen yeni ürünler geliştirmek, yerel ekonomik olanakları araştırarak iş fikri geliştirmeleri ve ortak işler kurma- ları için eğitim ve izleme desteği veriyor. Kadınlarının aksesuar, ev tekstili, hediyelik eşya, gıda, sabun, çocuk bakım ve eğitim hizmetleri, lokanta, misafirhane vb. alanlarda ortak iş kurmalarına destek verdi. 7.600 kadın bu hizmetlerden yararlandı. İş Modeli Geliştirme: Girişimci kadınlar için bir iş portalı açtı. 6 ilde yeni iş modelleri geliştiriyor, kadınlarla birlikte çalışmalar yürütüyor ve kadınlarla beraber altı tane ortak iş kuracak. Nahıl Dükkan: Kadın kooperatiflerinde üretilen ürünler, KEDV’in iktisadi işletmesi olan NAHIL ile satılıyor. Türkiye’nin her yanından kadınların ürünlerini İstanbul, Mardin ve İzmir’de bulunan NAHIL Dükkanlarda ve www.nahil.com.tr e-ticaret si- tesi üzerinden satışını yapıyor. Her Mahalleye Bir Yuva: Kadınların bakım yükünü hafiflet- mek için Mahalle Anneliği ve Her Mahalleye Bir Yuva projesi- ni yürütüyor. Özellikle pandemide artan yoksulluğun çocuklar arasındaki eşitsizliği körüklediğine dikkat çekiyor. Yoksulluğun nesilden nesile geçmesini önlemek için, Her Mahalleye Bir Yuva kurulması için kampanya yürütüyor Afet ve Göç Programı : Afet ve göç yönetiminde kadınların rolünün güçlendirilmesi için kadınlara destek veriyor. İstan- bul’da pilot proje hazırladı ve belediyelere yaygınlaştırmak üzere “Kadınların Liderliğinde Afete Hazırlık Eylem Planı” kılavuzu geliştirdi. Mülteci Kadınlar: Suriyeli mülteci kadınların sosyal ve ekono- mik entegrasyonu katkı sağlamak için Türkiye Mülteci Kon- seyi’nin kurucu üyelerinden biri oldu. Suriyeli ve Türkiyeli sivil toplum örgütlerini bir araya getirmeye gayret ediyor. Mahalle Lideri Kadınlar : Gaziantep’te yürüttüğü “Kadın Liderliğini Güçlendirme” projesi kapsamında, Dirençli Ma- haller yaratmak için ile mahalle lideri kadınları belirleyerek, mahallerin daha yaşanır, daha güvenli bir hale gelmesi için çalışıyor. Evden Eve Mahalle Dayanışması programı kapsamın- da pilot uygulaması Gaziantep Belediye Başkanı Fatma Şa- hin’in desteği ile yapıldı. Yaşlı Bakım Modeli: İstanbul’da Kadıköy Belediyesi ile yaşlı bakım modeli geliştiriyor. İleri Dönüşüm Parkı: Beyoğlu Kasımpaşa’da İleri Dönüşüm Parkı açılacak. Burada çevre dostu bir işte kadınların gelir elde etmesini destekleyecek. Ne Yapar? Dar gelirli kadınların ekonomik olarak güçlendirilmesine katkı sağlayarak toplumsal cinsiyet eşitliğin sağlanmasına destek oluyor. KEDV kadınlar adına konuşmuyor; kadınların kendi çözümlerini üretmelerini ve eyleme geçmelerini teşvik ediyor. Kadın kooperatifi eliyle ekonomik güçlendirme, ürün geliştirme, pazarlama, afetlere karşı dirençli kadın ve çocuk eğitimi gibi çok geniş bir faaliyet alanında çalışıyor. Türkiye’nin her yerinden belediyelere, sivil toplum kuruluşlarına, kalkınma projelerine ve destek talep eden kadın gruplarına eğitim, danışmanlık ve izleme desteği sağlıyor. Kadınlara faaliyet ve projeleri kadınlarla beraber tasarlıyor, beraber uyguluyor ve yine kadınlarla beraber sonuçları değerlendiriyor. İstanbul, İzmir, Mardin, Çanakkale, Şanlıurfa, Adana, Eskişehir dahil 61 ilde çalışma yürütüyor. Kadın kooperatifleri ve diğer ortaklarıyla yürüttüğü programlarla Türkiye’de yılda yaklaşık 20 binden fazla kadına erişiyor. KEDV Program ve Kaynak Geliştirme Koordinatörü Gökçen Durutaş: “Kadınlar tarafından kadınlar için” anlayışıyla yürütülen faaliyetler, dar gelirli kadınların sadece ekonomik güçlendirmesi amacı ile sınırlı değil; çünkü sorunlar birbirine bağlı ve çok geçişken. Bunlara çözüm üretebilmek için birçok şeye aynı anda yanıt verebilecek şekilde projeler geliştiriliyor.” Kadın Kooperatifleri sadece ticari işletme olmakla sınırlı işlev görmüyor. Hem kadınların ekonomik ve toplumsal olarak güçlenmesini hem de çocukların ve nihai olarak topluma fayda sağlıyor. KEDV faaliyetlerine dahil olan kadınlar önce kendi potansiyellerinin farkına varıyorlar. Benzerleriyle bir araya geliyor ve özgüvenleri gelişmeye başlıyor. Ardından önce aile içindeki konumu değişiyor. Güçlenmeye başlıyor. Sonra toplumda statüleri değişmeye başlıyor. Kooperatif gibi yapılar içinde olan bu kadınlar, kamu kurumları ve yerel yönetimlerin gözünde başka bir yer kazanmaya başlıyor. Nihai olarak KEDV faaliyetlerine katılan kadınlar, hayatlarını ilgilendiren konularda karar alma süreçlerine dahil olacakları mekanizma içinde yer almış oluyorlar.” Neden Önemli? KEDV, 35 yıldır dar gelirli, yoksul ve dışlanmış kadınlarla çalışıyor; bu kadınlar sivil toplumda çok düşük seviyede temsil ediliyor. Kamu yararına çalışan vakıf statüsüne sahip. Türkiye’nin 61 ilinde faaliyet gösteriyor. 2002 yılında “Dünyanın Çarkını Kadınlar Döndürüyor” sloganıyla Türkiye’de kadın kooperatifi hareketini başlattı. Dar Gelirli ve Dışlanmış Kadınları Güçlendirmek, Eyleme Geçirmek ve Lider Kılmak! Faaliyetleri 18 19 Kazanımlar ve Sosyal Etki
  11. 10 11 Faaliyetler Ankara Kent Konseyi, tüm kenti kapsayan dayanışma sergiliyor; yerel yönetim ve sivil toplum arasında arayüz işlevi görüyor. Türkiye’nin en geniş katılımlı ve aktif olan Ankara Kent Konseyi’nde kendi çalışma gruplarında uzman akademi- syenler, öğrenciler, STK’lar ve diğer gönüllüler yer alıyor. Ankara Kalesi çalışmaları, Bisiklet Meclisi Çalışmaları, Engelli Meclisi dahil 4 meclis ve 29 çalışma grubu bu- lunuyor. Her birinin sözcüsü var. Bu çeşitlilik sayesinde, Ankara Kent Konseyi farklı alan- lardan pek çok kişinin katkısını almaya yönelik zemin oluşturan bir işbirliği platformu niteliğini taşıyor. Pandemide pek çok kent konseyi faaliyet yürütemezken, Ankara kent Konseyi’nin en faal dönemi idi. Üyelere maske dağıtmak, 65 yaş üstü kişilerin alışverişine destek vermek, belediyenin veresiye defterlerini kapatmaya kat- kı sunmak, orman yangınlarına yardım kolileri gönder- mek gibi pek çok faaliyeti yürüttü. Ankara Büyükşehir Belediyesi ile Ankara Kent Konseyi Gençlik Meclisi, Ankara’ya ilk kez gelen öğrenciler, AŞ- Tİ’de kurulan dayanışma standında, 27 Eylül-6 Ekim 2021 tarihleri arasında kentle ve okudukları üniversitel- ere ulaşımla ilgili bilgilendirildi. İklim değişikliği sorunlarının dinamikliğini korumak ve çalışmalar yapmak için Ankara Kent Konseyi bünyesinde İklim Değişikliği ve Çevre Meclisi kuruldu. Ankara Büyükşehir Belediyesi ile ortaklaşa düzenlediği Spor Zirvesi düzenledi. Gençlik Çalıştayı ve Kalede Sanat Etkinliği düzenledi. Kazanımlar ve Sosyal Etki Türkiye’nin en geniş katılımlı ve aktif olan kent kon- seyi, Başkan Yardımcısı Zafer Şahin: 2 senelik tecrübe- sine rağmen Türkiye’deki en iyi, katılımı geniş ve aktif çalışması olan Ankara Kent Konseyi. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş : “Ankara Kent Konseyi benim konforum aslında! Bilme- diklerimi Kent Konseyi’nde uzmanlarından öğrenip ha- yata geçiriyoruz” Çalışma alanına giren alanlarda sivil toplum örgütler- inin katkısıyla Ankara’da politika üretilmesine zemin hazırlıyor. Toplumsal Cinsiyet Eşitliği konusuna önem veriyor. Anka- ra Kent Konseyi Başkanı ve tüm yöneticilerin Toplumsal Cinsiyet Eşitliği eğitimleri bulunuyor. Konsey’in Danışma Kurulu’nun %40’ı kadınlardan oluşuyor. Ankara Kent Konseyi Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Savaş Zafer Şahin : “Ankara Kent Konseyi, kentte yaşayan çok farklı sosyal kesimlerden insanların birbirilerinden kork- maması ve güven duymaları gerektiğini gösterdi. Kon- sey’de her siyasi partiden her anlayıştan insan var. “Kent Konseyi’nin sivil toplumu da aşan bir yapısı var.” Biz bir güven ekosistemi yarattık. Ankara Kent Kon- seyi’nin müdahil olması, konuya farklılık getireceği al- gısını oluşturmaya başladı. Ankara Kent Konseyi yerel yönetim ve sivil toplum arasın- da ara yüz işlevi görüyor. Kent Konseyi, sivil toplumun ve yerel yönetimin eksiliklerini aşan bir yapısı var. Kentin te- mel sorunlarını konuşabilmeyi ve ortak akılla sorunlara çözüm olabilecek yaklaşımları geliştiriyor. Ankara Kent Konseyi, olmayanları olduran bir yapı ; bütçesi yok, tüzel kişiliği yok. Makam ve mevkisi yok. Herkes gönüllü. İcra yetkileri yok. Ama dayanışma, hoşgörü ve imece ile güven ekosistemi kurarak, kendi meşruiyetini kurdu. Bu sayede, Ankara’nın sorunlarına çözüme aktif katkı sağlıyor. Ankara Kent Konseyi’nin önemi, Türkiye’nin başkentinde olması. Kent Konseyi deneyiminin Ankara’da başarılı ol- ması Türkiye’nin bütününde olumlu etki yaratır. Ankara’da Olmayanları Olduran ve Güven Ekosistemi Yaratan Yapı! Neden Önemli? Türkiye’nin en fazla üyeye sahip Kent Konseyi olan Ankara Kent Konseyi,2019 yılında kurulmasına rağmen 2 yılda 1500 üye ve 3000’den fazla gönüllüden oluşan bir gelişme gösterdi. Her siyasi parti ve anlayıştan katılımcı var. Hiçbir kazanım beklemeden kendilerini Ankara’nın gelişimine adayan gönüllü kişilerden oluşuyor. Ankara Kent Konseyi’nde Ankara’da faaliyet yürüten dernek, sendika, sanayi odaları, meslek odaları dahil 1250 sivil toplum kuruluşu yer alıyor. Kentin temel sorunlarını konuşabilmeyi, ortak akılla sorunlara çözüm olabilecek yaklaşımları geliştirmek için çalışıyor. Ankara Kent Konseyi’nin kurulması kanuni zorunluluk değil ; Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin yönetim anlayışının sonucu oluştu. Kent Konseyi’nin aldığı kararların Belediyenin uygulanma zorunluluğu bulunmuyor. Ancak Ankara Büyükşehir Belediyesi, takdirini kullanarak Konseyin kararlarının uygulanmasını sağlıyor. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş: “Ankara Kent Konseyi benim konforum aslında! Bilmediklerimizi Kent Konseyi’nde uzmanlarından öğrenip hayata geçiriyoruz” Katılımcılık ve yerel demokrasi kavramlarının son yıllarda gözle görülebilir bir noktaya gelmesine vesile olmasına katkı sağlama misyonuna sahip. Ankara’nın başkent oluşundan ve pek çok kamu kurumunun burada bulunuşundan dolayı, Ankara Kent Konseyi deneyiminin Ankara’da başarılı olması, Türkiye’nin bütünü için anlam ve önem ifade ediyor. 20 21 Ne Yapar? Misyonu ve Vizyonu ANKARA KENT KONSEYİ
  12. “Bu yayın Avrupa Birliği Sivil Düşün Programı kapsamında Avrupa Birliği desteği ile hazır- lanmıştır. İçeriğin sorumluluğu tamamıyla Derya Kap’a aittir ve AB’nin görüşlerini yansıtmamaktadır.”
Publicité