SlideShare une entreprise Scribd logo
1  sur  1
Télécharger pour lire hors ligne
Kurşunkalem
                                                                                       “TÜRKİYE’NİN EĞİTİM PLATFORMU”




                         ’NİN KATKILARIYLA...                                             kursunkalem@tg.com.tr                                                                                                          28 MART 2010 PAZAR
                                                                                                                                                                                                                                                                       9

Ona cıss, buna cıss!                                                                                                                                                                                                                                                   AZMİ
                                                                                                                                                                                                                                                                       AKSOY




Nasıl öğrensin
                                                                                                                                                                                                                                                                      Etkiliyorum
                                                                                                                                                                                                                                                               Süt şişesi

                                                                                                                                                                                                                                                 Ç
                                                                                                                                                                                                                                                             ocukluğumuzda süt ve yoğurt bugünkü
                                                                                                                                                                                                                                                            gibi karton kutularda değil, cam şişe-




bu çocukcağız
                                                                                                                                                                                                                                                            lerde satılırdı. Boş şişeyi iadede depozito
                                                                                                                                                                                                                                                            alırdık. Bunları bakkala ben götürür,
                                                                                                                                                                                                                                                 sıkıca tembihlenmeme rağmen yolda oyun falan
                                                                                                                                                                                                                                                 derken arada bir kırar ve azar işitirdim.
                                                                                                                                                                                                                                                   Bir yaz tatilinde, hayatı öğrensin diye beni
                                                                                                                                                                                                                                                 tanıdık bir tuhafiyecinin yanına verdiler. Yaptığım
                                                                                                                                                                                                                                                 da ufak tefek getir götür işi filan... Kırılacak bir
                                                                                                                                                                                                                                                 şey yok, bu nedenle rahatım. Birkaç hafta geç-
                                                                                                                                                                                                                                                 mişti, bir gün dükkân sahibi bir poşet içinde
                                                                                                                                                                                                                                                 lastikle tutturulmuş birkaç deste para ve bir
                                                                                                                                                                                                                                                 hesap cüzdanı verdi bana. “Oğlum, bu parayı
                                                                                                                                                                                                                                                 al, ilerideki bankaya götür ve hesaba yatır.”
                       Turgut Evrankaya
                        Rehber Öğretmen
                                                                          Bir insanın mutlu ve başarılı                                                                                                                                          dedi ve işine döndü. Adam, benim süt şişesi
                                                                                                                                                                                                                                                 vukuatını bilse boş poşeti bile teslim etmezdi.
                                                                          bir hayat sürmesi için tabiatı                                                                                                                                         O an benim de dilim tutuldu galiba, adama bir




A
      nne ve babaların en büyük arzusu, çocukla-
      rının yetişkin olduklarında toplum içinde                           gereği güven duygusuna ihti-                                                                                                                                           şey diyemedim, mecburen poşeti alıp çıktım.
                                                                                                                                                                                                                                                 Durum çok vahim, bir anda ter bastı, sanki
      saygın bir yer edinmesidir. Aileler her zaman
      çocuklarını en iyi yerlerde görmek ister.
                                                                          yacı vardır. Ancak çocukken                                                                                                                                            kalbim kulağıma yakın bir yerde atmaya başladı.
                                                                                                                                                                                                                                                 Poşete bir yapıştım, o an iri yarı biri gelse söküp
        Özgüven, bebeklik çağında iken kazanıl-                           fanus içinde pamuklar arasın-                                                                                                                                          alamazdı onu benden. Veznenin önüne geldi-
                                                                                                                                                                                                                                                 ğimde her tarafım ağrıyordu, terden sırılsıklam
      ması gereken bir gelişim ögesi olduğu için
      bu gelişimin ilk basamağı anne karnında
                                                                          da bitki yetiştirir gibi aşırı ko-                                                                                                                                     olmuştum. Vaziyetime veznedar da şaşırdı.
                                                                                                                                                                                                                                                   Uzatmayalım, kırık dökük de olsa derdimi anlatıp
      başlamaktadır. Ebeveyn olarak bu noktada                            rumacı davranmak özgüven-                                                                                                                                              parayı hesaba yatırmaya muvaffak olmuştum.
                                                                                                                                                                                                                                                 Bankadan çıktım, büyük bir iş başarmış olmanın
      çocuklarımızla iletişime geçerken bazı hu-
      susları gözden kaçırabiliyoruz. Onlara, yaş-                        sizliğe sebep olur.                                                                                                                                                    keyfiyle derin bir nefes aldım. Süt şişesi kıran o
                                                                                                                                                                                                                                                 çocuğun dönüş yolundaki çalımlı yürümesini gör-
      larına göre değil beklentilerimize ya da                                                                                                                                                                                                   meliydiniz. Bu yürüme, süt şişesinden bankaya
      kendi yetiştiğimiz dönemde kazandığımız                                                                                                                                                                                                    para yatırmaya terfi etmenin keyfiydi. Artık değil
      tecrübelere göre davranıyoruz. Durum böyle                                                                                                                                                                                                 para yatırmayı, bankanın merkez şubesine para
      olunca söylediklerimiz ve davranışlarımız                                                                                                                                                                                                  transferini bile üstlenebilirdim. O an kendimde
                                                                                                                                                                                                                                                 öyle bir enerji ve güven hissettim ki biri elime bir
      çocuğa özgüven kazandıracakken tam tersi                                                                                                                                                                                                   toplu iğne verip koca bir dağı göstererek: “Şu
      durumlar oluşabiliyor. Kendi çocukluğumuzu                                                                                                                                                                                                 dağı delip karşı tarafa geçebilir misin?” diye
      hiç göz önüne getirmediğimiz için çocukla-                                                                                                                                                                                                 sorsa, hiç tereddütsüz “evet” derdim.

                                                                                                                                      Yaşına uygun görevler verin
      rımız hata yaptığı zaman bunu normal kar-                                                                                                                                                                                                    Özgüven denilen şey insana güç veriyor,
      şılamıyoruz. Bu sebeple, hata yapmak ço-                                                                                                                                                                                                   enerjisini artırıyor ve onu daha fazla gayret et-
                                                                                                                                                                                                                                                 meye özendiriyormuş. O gün çocuk yaşımda
      cuktan beklenmeyen anormal bir davranışmış                                                                                                                                                                                                 bunları anlayabildim. Bir işi başarmak, insana
      gibi, bizde suni ve sağlıksız bir anlayış olu-                                                                                     ∂ Sorumluluk alabilen çocuk-               mızda dört dörtlük bir delikanlı
                                                                                                                                                                                                                                                 hem keyif veriyor hem de bir sonraki iş için in-
      şuyor. Yani, sıfır hata ile yaşama anlayışı...                                                                                   lar yetiştirmek istiyorsak, onlara           ve genç kız görmek istiyorsak şu                             sanın cesaretini artırıyor.
      Oysa bu mümkün değil.                                                                                                            yaşlarına uygun küçük görevler               anlayışı benimsemek zorundayız:                                Bu anlamda 8800 metre yükseklikteki Everest
                                                                                                                                       vererek özgüvenlerini pekiştir-              “Her şeye rağmen sen bizim göz-                              Tepesi’ne tırmanan bir dağcı ile koltuğa çıkmaya
      ŞEMSİYE TUTMAYIN                                                                                                                 meliyiz. Ah, onları olduğu gibi              bebeğimizsin. Oynarken etrafı da-                            çalışan bir bebek arasında hiçbir fark görmüyo-
                                                                                                                                                                                                                                                 rum. Fakat zirveye çıkınca biri orada olmanın
                                                                                                                                       kabul edebilsek ve onlara biraz              ğıtabilir ve oyuncaklarını kırabi-                           keyfini yaşayacak; diğeri ise hiçbir çaba göster-
        Özellikle yürümeye yeni baş-                                                                                                                                                lirsin. Bunları yapıyorsun diye
                                                                                                                                       sabır gösterebilsek!.. Ama ço-                                                                            meden erken gelen yardımla koltuğa çıkacak.
      layan bir bebek yere düşünce                                                                                                     ğunlukla bunun tam tersini, hem              sana sürekli kızamayız. Biz de                               İşin kötüsü de bundan sonraki zirveye çıkışlarda
      hep birlikte bağırıyor veya çay-                                                                                                 de çocuk doğduğundan itibaren                böyle yaparak öğrendik. Kaldı ki                             sürekli destek beklentisi olacak. İleride yapamadığı
      danlığa yaklaştığı an “cıss!”                                                                                                    yapıyoruz. Koltuğa çıkma, koş-               yetişkin olmamıza rağmen biz de                              her iş için “beceriksiz” damgası yemesi de
      diye hemen atılıyoruz. Hâlbuki                                                                                                                                                                                                             cabası. Bir düşünün, dağcıya iyilik yapmak için
                                                                                                                                       ma, düşersin, elleme, dokunma!..             hatalar yapabiliyoruz.” Aradaki                              onu 6000’inci metrede bir helikoptere alıp zirveye
      çocuğun genel sağlığına zarar                                                                                                    Sonu “-me, -ma” ile biten bin-               tek fark şu: Sen kırınca “sakar”                             çıkarsak... Nasıl kızar ve sinirlenirdi değil mi?
      vermeyecek, küçük acı tecrübeleri                                                                                                lerce olumsuz emir cümleleri...              oluyorsun, biz kırınca “bunu kim                               Bunlar bizim çocuklarımız, yanlış ve doğrularıyla
      yaşaması “eğitimde yaparak, yaşa-                                                                                                                                                                                                          hayatı onlarla paylaşmaya devam edeceğiz.
                                                                                                                                         Eğer büyüdükleri zaman karşı-              koydu buraya?” oluyor.
      yarak öğrenmenin” temelidir. Tabi                                                                                                                                                                                                          Olumlu düşünmeyi bir hayat tarzı olarak be-
      kontrol ve takibi elden bırakma-                                                                                                                                                                                                           nimseyip doğru ve iyi olanı takdir; yanlış olanı
      dan... Çocuk, eline kaşık alıp yemek                                                                                                                                                                                                       kırmadan, dökmeden düzeltme çabasını hiç
      yemeğe çabaladığı zaman anne                                                                                                                                                                                                               elden bırakmayalım. Gelişme ve özgüven böyle
                                                                                                                                                                                                                                                 olur. İnanın, herkesin iyi yapabildiği bir şey
      hemen kendi yedirmeye başlar.                                                                                                                                                                                                              mutlaka vardır. Hareket noktası bu olursa
      Kırılacak bir eşyaya dokunacak                                                                                                                                                                                                             devamı çok kolay gelir.
      olsa kırılmama ihtimalini hiç ak-                                                                                                                                                                                                            Ha, söylemeyi unuttum, o zamanlar bir daha
      lımıza bile getirmeden hemen mü-                                                                                                                                                                                                           hiç süt şişesi kırmadım. Şimdikiler ise kartondan
      dahale edip “Elleme, kırarsın!”                                                                                                                                                                                                            zaten.
      kesin hükmünü ortaya koyarız. Bü-
      tün bunları yaparken biz, çocuğa, farkında
      olmadan: “Sen yapamazsın, edemezsin, ba-



                                                                        Anne babalara SBS için aspirin tavsiyeler
      şaramazsın!” gibi olumsuz mesajlar verir,
      çocuk büyüdüğünde onun başına yağacak
      “başarısızlık yağmurunun” bulutlarının oluş-
      masını sağlarız. Neticede çocuğa şemsiye
      tutmak da yine bize kalır. Bundan sonra
      çocuk, başarısızlığı normal görmeye başlar.                          A. Faruk Levent / Psikolojik Danışman                 anne-baba olarak bazı noktalara dikkat et-               ∂ Çocuğumuzun bir ders çalışma programının                olarak, okuldaki davranışları ve ders durumu
                                                                                                                                 memiz gerekiyor.                                           olmasına ve bu programa düzenli olarak uy-              hakkında bilgi sahibi olmalıyız.
                                                                           ∂ Geçen hafta SBS başvurularıyla ilgili
      DOZU AŞMADAN                                                       kısa açıklama yapıp bu imtihan döneminin
                                                                                                                                   Bu dönemde anne-baba olarak çocuklarımıza
                                                                                                                                   nasıl davranmalıyız?
                                                                                                                                                                                            masını sağlamalıyız.
                                                                                                                                                                                          ∂ Çocuğumuzun, okulda işlenilen konuları düzenli
                                                                                                                                                                                                                                                  ∂ Çocuğumuzun televizyona ayırdığı vakte ve bil-
                                                                                                                                                                                                                                                    gisayarı bilinçli kullanmasına dikkat etmeliyiz.
        Toplumumuzun genel aile yapısında ve                             anne ve babaların işini daha da zorlaştırdığını         ∂ Çocuğa, evde huzurlu ve rahat olabileceği bir            olarak tekrar etmesini kontrol etmeliyiz.             ∂ Hafta sonları çocuğumuza özel zaman ayırarak onun
      şark kültüründe aşırı korumacı ve himaye                           ifade etmiştik. Gerçekten de çocukların                   ortam hazırlamalıyız. Gerginlik ve huzursuzluğun       ∂ SBS, daha çok, öğrencilerin okuduğunu anlaması          sevdiği faaliyetleri birlikte yapmaya çalışmalıyız.
                                                                         her sene sınavlara yüksek performansta ha-                yaşandığı bir evde verimli ders çalışılamaz.             ve yorum yapmasına dayalı bir sınav olduğu            ∂ Çocuğumuzu çok sevdiğimizi ve onu önemsediğimizi
      edici bir özellik var. Çocuklarımıza gerek-                                                                                                                                           için çocuğumuzun düzenli kitap okumasını sağ-           ona hissettirmeliyiz. Onun SBS’den alacağı puanın
                                                                         zırlanmalarını sağlamak, bunun yanında er-              ∂ Çocuğumuzun kapasitesini çok iyi bilmeliyiz
      tiğinde elbette müdahale etmemiz gerekir,                                                                                    ve ondan kapasitesinin üstünde bir başarı bek-           lamalıyız. Tabi, bu konuda bizim de kitap okuyarak      ya da sonucun bu sevgimizi kesinlikle değiştirme-
      ama bu müdahalede dozu iyi ayarlayamazsak                          genlik problemleriyle uğraşmak oldukça                    lememeliyiz.                                             ona örnek olmamız gerekir.                              yeceğini sözlü olarak ona ifade etmeliyiz.
      farkında olmadan çocuğa fayda yerine zarar                         güç bir mesele. Bu noktada hem sosyal ve                ∂ Çocuğumuzu başkalarıyla kıyaslamamaya dikkat           ∂ Çocuğumuzun beslenmesine ve uyku durumuna             ∂ Çocuğumuzun fiziksel ve duygusal sağlığının -
      gelebilir. Onları korumak mı? Tabii ki,                            duygusal gelişimlerini aksatmamak hem de                  etmeliyiz, çünkü hiçbir insan başka biriyle karşı-       özen göstermeliyiz.                                     sınav başarısı dâhil- her şeyden daha önemli
      hem de ömür boyu gücümüz yettiği ölçüde,                           SBS’de başarı göstermelerini sağlamak için                laştırılmak istemez.                                   ∂ Çocuğumuzun öğretmenleriyle iletişim içinde             olduğu unutmamalıyız.
      ama asla korkutarak değil.


                                               DERS KİTAPLARINDA İŞ HAYATI                                                                                                                                                                                                         Tavsiye
   HATIR LI                                       ∂ İnternette gezinirken İngiltere’de ilkokullarda       Ördek cevaplamış: “Ben yardım edemem,          yardım edecek?
                                                                                                                                                                                                                                                                                   filmler
                                               okuma kitabı olarak okutulan bir kitap dikkatimi         ancak istersen sana kahve tohumu satabilirim.       Ördek: “Ben yardım edemem, ancak kahvenin                                                                              “Hayat Güzeldir-
   TAHTA                                       çekti. Araştırıp öğrendiğime göre kitapta geçen
                                               masalların amacı, çocuklara iş dünyasını öğ-
                                                                                                        Buğday yerine kahve ekersen, çok para kazanır
                                                                                                        ve istediğin kadar buğday alırsın.”
                                                                                                                                                         çabuk büyümesi için gereken gübreyi sana sa-
                                                                                                                                                         tabilirim”, demiş.
                                                                                                                                                                                                                                                                                   Life is beatiful”
                                                                                                                                                                                                                                                                                   1999 yapımı, 7
   MEHMET ALİ DOĞAN                            retmekmiş. Ticareti, ekonominin işleyişini, hay-           At oradan seslenmiş: “Ben de yardım edemem,       At: “Ben kahve yetiştirmekten anlamam, ancak                                                                           dalda Oscar ödüllü
                                               vanlar üzerinden anlatmışlar. “Ders kitaplarında         ancak kahve ekersen ürünlerini satın alırım.”    kahveleri zararlı böceklerden korumak için ilaca ih-                                                                      bu film, savaş gibi
                                               iş hayatı” örneğini hep beraber okuyalım:                  Fare hemen atlamış: “Ben buğday eki-           tiyacın var, istersen sana satarım”, demiş.                                                                               çirkin ortamda bile
                                                  1. BÖLÜM                                              minden anlamam, ancak kahve ekmek için                 Fare: “Gübre ve ilaç için gereken parayı is-                                                                        çocuğuna olumlu
                                                  Zamanın birinde bir çiftlikte, kırmızı ibikli küçük   gereken parayı sana borç verebilirim.”                   tersen borç veririm”, demiş.                                                                                      bakış açısını en gü-
                                               bir tavuk yaşarmış. Tavuk, kendi yiyeceğini kendi          Ticaretten ve tarımdan anlamayan kır-                       Sonunda kırmızı ibikli tavuk çalışmaya                                                                       zel şekilde öğreten
"Bir Türkçe kelime, 17 İngiliz                 bulur ve bu güzel çiftlikte çok mutlu bir hayat ya-      mızı ibikli şirin tavuk, bu sözler                         başlamış, çalışmış da çalışmış. Kahve ye-                                                                       bir babanın çok et-
kelimesine bedeldir."                          şarmış. Bu tavuk bir gün buğday taneleri bulmuş          sonrasında kahve ekmeye karar                              tiştirmek, buğday yetiştirmekten daha zor-                                                                      kileyici hikâyesini
∂ Türkçe kelime: "Afyonkarahisarlılastıra-     ve bunları ekerek daha çok yiyecek elde edeceğini        vermiş ve buğdaydan vazgeçmiş.                             muş ve daha çok gübre ve ilaç gerekiyor-                                                                        anlatıyor. Öğret-
madıklarımızdan mısınız?"                      düşünmüş. Ancak buğdayı nasıl ekeceğini bilmediği        Ancak kahve nasıl ekilir bilmedi-                          muş. Ama tavuğumuz sonunda çok zengin        BİR GÜZEL SÖZ:                                                     men, öğrenci ve
∂ İngilizce tercümesi: "Are you one of those   için arkadaşlarından yardım istemiş: “Bu buğday          ğinden yine yardım istemiş:                                olacağını hayal ederek sabretmiş... Deva-     “Öğretim, öğrenciye saygı duymaktır; öğre-                        velilere kesinlikle
people whom we unsuccessfully tried to make    tanelerini ekmek için bana kim yardım edecek?”             -Kahve ekmek için bana kim                              mı haftaya                                                                                                       tavsiye ediyorum.
resemble the citizens of Afyonkarahisar?"
                                                                                                                                                                                                                 nim, öğretmene saygı duymaktır.” EMERSON

Contenu connexe

En vedette

2024 State of Marketing Report – by Hubspot
2024 State of Marketing Report – by Hubspot2024 State of Marketing Report – by Hubspot
2024 State of Marketing Report – by HubspotMarius Sescu
 
Everything You Need To Know About ChatGPT
Everything You Need To Know About ChatGPTEverything You Need To Know About ChatGPT
Everything You Need To Know About ChatGPTExpeed Software
 
Product Design Trends in 2024 | Teenage Engineerings
Product Design Trends in 2024 | Teenage EngineeringsProduct Design Trends in 2024 | Teenage Engineerings
Product Design Trends in 2024 | Teenage EngineeringsPixeldarts
 
How Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental Health
How Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental HealthHow Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental Health
How Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental HealthThinkNow
 
AI Trends in Creative Operations 2024 by Artwork Flow.pdf
AI Trends in Creative Operations 2024 by Artwork Flow.pdfAI Trends in Creative Operations 2024 by Artwork Flow.pdf
AI Trends in Creative Operations 2024 by Artwork Flow.pdfmarketingartwork
 
PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024
PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024
PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024Neil Kimberley
 
Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)
Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)
Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)contently
 
How to Prepare For a Successful Job Search for 2024
How to Prepare For a Successful Job Search for 2024How to Prepare For a Successful Job Search for 2024
How to Prepare For a Successful Job Search for 2024Albert Qian
 
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie Insights
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie InsightsSocial Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie Insights
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie InsightsKurio // The Social Media Age(ncy)
 
Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024
Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024
Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024Search Engine Journal
 
5 Public speaking tips from TED - Visualized summary
5 Public speaking tips from TED - Visualized summary5 Public speaking tips from TED - Visualized summary
5 Public speaking tips from TED - Visualized summarySpeakerHub
 
ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd
ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd
ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd Clark Boyd
 
Getting into the tech field. what next
Getting into the tech field. what next Getting into the tech field. what next
Getting into the tech field. what next Tessa Mero
 
Google's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search Intent
Google's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search IntentGoogle's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search Intent
Google's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search IntentLily Ray
 
Time Management & Productivity - Best Practices
Time Management & Productivity -  Best PracticesTime Management & Productivity -  Best Practices
Time Management & Productivity - Best PracticesVit Horky
 
The six step guide to practical project management
The six step guide to practical project managementThe six step guide to practical project management
The six step guide to practical project managementMindGenius
 
Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...
Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...
Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...RachelPearson36
 

En vedette (20)

2024 State of Marketing Report – by Hubspot
2024 State of Marketing Report – by Hubspot2024 State of Marketing Report – by Hubspot
2024 State of Marketing Report – by Hubspot
 
Everything You Need To Know About ChatGPT
Everything You Need To Know About ChatGPTEverything You Need To Know About ChatGPT
Everything You Need To Know About ChatGPT
 
Product Design Trends in 2024 | Teenage Engineerings
Product Design Trends in 2024 | Teenage EngineeringsProduct Design Trends in 2024 | Teenage Engineerings
Product Design Trends in 2024 | Teenage Engineerings
 
How Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental Health
How Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental HealthHow Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental Health
How Race, Age and Gender Shape Attitudes Towards Mental Health
 
AI Trends in Creative Operations 2024 by Artwork Flow.pdf
AI Trends in Creative Operations 2024 by Artwork Flow.pdfAI Trends in Creative Operations 2024 by Artwork Flow.pdf
AI Trends in Creative Operations 2024 by Artwork Flow.pdf
 
Skeleton Culture Code
Skeleton Culture CodeSkeleton Culture Code
Skeleton Culture Code
 
PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024
PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024
PEPSICO Presentation to CAGNY Conference Feb 2024
 
Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)
Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)
Content Methodology: A Best Practices Report (Webinar)
 
How to Prepare For a Successful Job Search for 2024
How to Prepare For a Successful Job Search for 2024How to Prepare For a Successful Job Search for 2024
How to Prepare For a Successful Job Search for 2024
 
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie Insights
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie InsightsSocial Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie Insights
Social Media Marketing Trends 2024 // The Global Indie Insights
 
Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024
Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024
Trends In Paid Search: Navigating The Digital Landscape In 2024
 
5 Public speaking tips from TED - Visualized summary
5 Public speaking tips from TED - Visualized summary5 Public speaking tips from TED - Visualized summary
5 Public speaking tips from TED - Visualized summary
 
ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd
ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd
ChatGPT and the Future of Work - Clark Boyd
 
Getting into the tech field. what next
Getting into the tech field. what next Getting into the tech field. what next
Getting into the tech field. what next
 
Google's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search Intent
Google's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search IntentGoogle's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search Intent
Google's Just Not That Into You: Understanding Core Updates & Search Intent
 
How to have difficult conversations
How to have difficult conversations How to have difficult conversations
How to have difficult conversations
 
Introduction to Data Science
Introduction to Data ScienceIntroduction to Data Science
Introduction to Data Science
 
Time Management & Productivity - Best Practices
Time Management & Productivity -  Best PracticesTime Management & Productivity -  Best Practices
Time Management & Productivity - Best Practices
 
The six step guide to practical project management
The six step guide to practical project managementThe six step guide to practical project management
The six step guide to practical project management
 
Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...
Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...
Beginners Guide to TikTok for Search - Rachel Pearson - We are Tilt __ Bright...
 

Türkiye Gazetesi ile İhlas Kolejinden Ortak Eğitim Kültür Eki 3.Sayi

  • 1. Kurşunkalem “TÜRKİYE’NİN EĞİTİM PLATFORMU” ’NİN KATKILARIYLA... kursunkalem@tg.com.tr 28 MART 2010 PAZAR 9 Ona cıss, buna cıss! AZMİ AKSOY Nasıl öğrensin Etkiliyorum Süt şişesi Ç ocukluğumuzda süt ve yoğurt bugünkü gibi karton kutularda değil, cam şişe- bu çocukcağız lerde satılırdı. Boş şişeyi iadede depozito alırdık. Bunları bakkala ben götürür, sıkıca tembihlenmeme rağmen yolda oyun falan derken arada bir kırar ve azar işitirdim. Bir yaz tatilinde, hayatı öğrensin diye beni tanıdık bir tuhafiyecinin yanına verdiler. Yaptığım da ufak tefek getir götür işi filan... Kırılacak bir şey yok, bu nedenle rahatım. Birkaç hafta geç- mişti, bir gün dükkân sahibi bir poşet içinde lastikle tutturulmuş birkaç deste para ve bir hesap cüzdanı verdi bana. “Oğlum, bu parayı al, ilerideki bankaya götür ve hesaba yatır.” Turgut Evrankaya Rehber Öğretmen Bir insanın mutlu ve başarılı dedi ve işine döndü. Adam, benim süt şişesi vukuatını bilse boş poşeti bile teslim etmezdi. bir hayat sürmesi için tabiatı O an benim de dilim tutuldu galiba, adama bir A nne ve babaların en büyük arzusu, çocukla- rının yetişkin olduklarında toplum içinde gereği güven duygusuna ihti- şey diyemedim, mecburen poşeti alıp çıktım. Durum çok vahim, bir anda ter bastı, sanki saygın bir yer edinmesidir. Aileler her zaman çocuklarını en iyi yerlerde görmek ister. yacı vardır. Ancak çocukken kalbim kulağıma yakın bir yerde atmaya başladı. Poşete bir yapıştım, o an iri yarı biri gelse söküp Özgüven, bebeklik çağında iken kazanıl- fanus içinde pamuklar arasın- alamazdı onu benden. Veznenin önüne geldi- ğimde her tarafım ağrıyordu, terden sırılsıklam ması gereken bir gelişim ögesi olduğu için bu gelişimin ilk basamağı anne karnında da bitki yetiştirir gibi aşırı ko- olmuştum. Vaziyetime veznedar da şaşırdı. Uzatmayalım, kırık dökük de olsa derdimi anlatıp başlamaktadır. Ebeveyn olarak bu noktada rumacı davranmak özgüven- parayı hesaba yatırmaya muvaffak olmuştum. Bankadan çıktım, büyük bir iş başarmış olmanın çocuklarımızla iletişime geçerken bazı hu- susları gözden kaçırabiliyoruz. Onlara, yaş- sizliğe sebep olur. keyfiyle derin bir nefes aldım. Süt şişesi kıran o çocuğun dönüş yolundaki çalımlı yürümesini gör- larına göre değil beklentilerimize ya da meliydiniz. Bu yürüme, süt şişesinden bankaya kendi yetiştiğimiz dönemde kazandığımız para yatırmaya terfi etmenin keyfiydi. Artık değil tecrübelere göre davranıyoruz. Durum böyle para yatırmayı, bankanın merkez şubesine para olunca söylediklerimiz ve davranışlarımız transferini bile üstlenebilirdim. O an kendimde öyle bir enerji ve güven hissettim ki biri elime bir çocuğa özgüven kazandıracakken tam tersi toplu iğne verip koca bir dağı göstererek: “Şu durumlar oluşabiliyor. Kendi çocukluğumuzu dağı delip karşı tarafa geçebilir misin?” diye hiç göz önüne getirmediğimiz için çocukla- sorsa, hiç tereddütsüz “evet” derdim. Yaşına uygun görevler verin rımız hata yaptığı zaman bunu normal kar- Özgüven denilen şey insana güç veriyor, şılamıyoruz. Bu sebeple, hata yapmak ço- enerjisini artırıyor ve onu daha fazla gayret et- meye özendiriyormuş. O gün çocuk yaşımda cuktan beklenmeyen anormal bir davranışmış bunları anlayabildim. Bir işi başarmak, insana gibi, bizde suni ve sağlıksız bir anlayış olu- ∂ Sorumluluk alabilen çocuk- mızda dört dörtlük bir delikanlı hem keyif veriyor hem de bir sonraki iş için in- şuyor. Yani, sıfır hata ile yaşama anlayışı... lar yetiştirmek istiyorsak, onlara ve genç kız görmek istiyorsak şu sanın cesaretini artırıyor. Oysa bu mümkün değil. yaşlarına uygun küçük görevler anlayışı benimsemek zorundayız: Bu anlamda 8800 metre yükseklikteki Everest vererek özgüvenlerini pekiştir- “Her şeye rağmen sen bizim göz- Tepesi’ne tırmanan bir dağcı ile koltuğa çıkmaya ŞEMSİYE TUTMAYIN meliyiz. Ah, onları olduğu gibi bebeğimizsin. Oynarken etrafı da- çalışan bir bebek arasında hiçbir fark görmüyo- rum. Fakat zirveye çıkınca biri orada olmanın kabul edebilsek ve onlara biraz ğıtabilir ve oyuncaklarını kırabi- keyfini yaşayacak; diğeri ise hiçbir çaba göster- Özellikle yürümeye yeni baş- lirsin. Bunları yapıyorsun diye sabır gösterebilsek!.. Ama ço- meden erken gelen yardımla koltuğa çıkacak. layan bir bebek yere düşünce ğunlukla bunun tam tersini, hem sana sürekli kızamayız. Biz de İşin kötüsü de bundan sonraki zirveye çıkışlarda hep birlikte bağırıyor veya çay- de çocuk doğduğundan itibaren böyle yaparak öğrendik. Kaldı ki sürekli destek beklentisi olacak. İleride yapamadığı danlığa yaklaştığı an “cıss!” yapıyoruz. Koltuğa çıkma, koş- yetişkin olmamıza rağmen biz de her iş için “beceriksiz” damgası yemesi de diye hemen atılıyoruz. Hâlbuki cabası. Bir düşünün, dağcıya iyilik yapmak için ma, düşersin, elleme, dokunma!.. hatalar yapabiliyoruz.” Aradaki onu 6000’inci metrede bir helikoptere alıp zirveye çocuğun genel sağlığına zarar Sonu “-me, -ma” ile biten bin- tek fark şu: Sen kırınca “sakar” çıkarsak... Nasıl kızar ve sinirlenirdi değil mi? vermeyecek, küçük acı tecrübeleri lerce olumsuz emir cümleleri... oluyorsun, biz kırınca “bunu kim Bunlar bizim çocuklarımız, yanlış ve doğrularıyla yaşaması “eğitimde yaparak, yaşa- hayatı onlarla paylaşmaya devam edeceğiz. Eğer büyüdükleri zaman karşı- koydu buraya?” oluyor. yarak öğrenmenin” temelidir. Tabi Olumlu düşünmeyi bir hayat tarzı olarak be- kontrol ve takibi elden bırakma- nimseyip doğru ve iyi olanı takdir; yanlış olanı dan... Çocuk, eline kaşık alıp yemek kırmadan, dökmeden düzeltme çabasını hiç yemeğe çabaladığı zaman anne elden bırakmayalım. Gelişme ve özgüven böyle olur. İnanın, herkesin iyi yapabildiği bir şey hemen kendi yedirmeye başlar. mutlaka vardır. Hareket noktası bu olursa Kırılacak bir eşyaya dokunacak devamı çok kolay gelir. olsa kırılmama ihtimalini hiç ak- Ha, söylemeyi unuttum, o zamanlar bir daha lımıza bile getirmeden hemen mü- hiç süt şişesi kırmadım. Şimdikiler ise kartondan dahale edip “Elleme, kırarsın!” zaten. kesin hükmünü ortaya koyarız. Bü- tün bunları yaparken biz, çocuğa, farkında olmadan: “Sen yapamazsın, edemezsin, ba- Anne babalara SBS için aspirin tavsiyeler şaramazsın!” gibi olumsuz mesajlar verir, çocuk büyüdüğünde onun başına yağacak “başarısızlık yağmurunun” bulutlarının oluş- masını sağlarız. Neticede çocuğa şemsiye tutmak da yine bize kalır. Bundan sonra çocuk, başarısızlığı normal görmeye başlar. A. Faruk Levent / Psikolojik Danışman anne-baba olarak bazı noktalara dikkat et- ∂ Çocuğumuzun bir ders çalışma programının olarak, okuldaki davranışları ve ders durumu memiz gerekiyor. olmasına ve bu programa düzenli olarak uy- hakkında bilgi sahibi olmalıyız. ∂ Geçen hafta SBS başvurularıyla ilgili DOZU AŞMADAN kısa açıklama yapıp bu imtihan döneminin Bu dönemde anne-baba olarak çocuklarımıza nasıl davranmalıyız? masını sağlamalıyız. ∂ Çocuğumuzun, okulda işlenilen konuları düzenli ∂ Çocuğumuzun televizyona ayırdığı vakte ve bil- gisayarı bilinçli kullanmasına dikkat etmeliyiz. Toplumumuzun genel aile yapısında ve anne ve babaların işini daha da zorlaştırdığını ∂ Çocuğa, evde huzurlu ve rahat olabileceği bir olarak tekrar etmesini kontrol etmeliyiz. ∂ Hafta sonları çocuğumuza özel zaman ayırarak onun şark kültüründe aşırı korumacı ve himaye ifade etmiştik. Gerçekten de çocukların ortam hazırlamalıyız. Gerginlik ve huzursuzluğun ∂ SBS, daha çok, öğrencilerin okuduğunu anlaması sevdiği faaliyetleri birlikte yapmaya çalışmalıyız. her sene sınavlara yüksek performansta ha- yaşandığı bir evde verimli ders çalışılamaz. ve yorum yapmasına dayalı bir sınav olduğu ∂ Çocuğumuzu çok sevdiğimizi ve onu önemsediğimizi edici bir özellik var. Çocuklarımıza gerek- için çocuğumuzun düzenli kitap okumasını sağ- ona hissettirmeliyiz. Onun SBS’den alacağı puanın zırlanmalarını sağlamak, bunun yanında er- ∂ Çocuğumuzun kapasitesini çok iyi bilmeliyiz tiğinde elbette müdahale etmemiz gerekir, ve ondan kapasitesinin üstünde bir başarı bek- lamalıyız. Tabi, bu konuda bizim de kitap okuyarak ya da sonucun bu sevgimizi kesinlikle değiştirme- ama bu müdahalede dozu iyi ayarlayamazsak genlik problemleriyle uğraşmak oldukça lememeliyiz. ona örnek olmamız gerekir. yeceğini sözlü olarak ona ifade etmeliyiz. farkında olmadan çocuğa fayda yerine zarar güç bir mesele. Bu noktada hem sosyal ve ∂ Çocuğumuzu başkalarıyla kıyaslamamaya dikkat ∂ Çocuğumuzun beslenmesine ve uyku durumuna ∂ Çocuğumuzun fiziksel ve duygusal sağlığının - gelebilir. Onları korumak mı? Tabii ki, duygusal gelişimlerini aksatmamak hem de etmeliyiz, çünkü hiçbir insan başka biriyle karşı- özen göstermeliyiz. sınav başarısı dâhil- her şeyden daha önemli hem de ömür boyu gücümüz yettiği ölçüde, SBS’de başarı göstermelerini sağlamak için laştırılmak istemez. ∂ Çocuğumuzun öğretmenleriyle iletişim içinde olduğu unutmamalıyız. ama asla korkutarak değil. DERS KİTAPLARINDA İŞ HAYATI Tavsiye HATIR LI ∂ İnternette gezinirken İngiltere’de ilkokullarda Ördek cevaplamış: “Ben yardım edemem, yardım edecek? filmler okuma kitabı olarak okutulan bir kitap dikkatimi ancak istersen sana kahve tohumu satabilirim. Ördek: “Ben yardım edemem, ancak kahvenin “Hayat Güzeldir- TAHTA çekti. Araştırıp öğrendiğime göre kitapta geçen masalların amacı, çocuklara iş dünyasını öğ- Buğday yerine kahve ekersen, çok para kazanır ve istediğin kadar buğday alırsın.” çabuk büyümesi için gereken gübreyi sana sa- tabilirim”, demiş. Life is beatiful” 1999 yapımı, 7 MEHMET ALİ DOĞAN retmekmiş. Ticareti, ekonominin işleyişini, hay- At oradan seslenmiş: “Ben de yardım edemem, At: “Ben kahve yetiştirmekten anlamam, ancak dalda Oscar ödüllü vanlar üzerinden anlatmışlar. “Ders kitaplarında ancak kahve ekersen ürünlerini satın alırım.” kahveleri zararlı böceklerden korumak için ilaca ih- bu film, savaş gibi iş hayatı” örneğini hep beraber okuyalım: Fare hemen atlamış: “Ben buğday eki- tiyacın var, istersen sana satarım”, demiş. çirkin ortamda bile 1. BÖLÜM minden anlamam, ancak kahve ekmek için Fare: “Gübre ve ilaç için gereken parayı is- çocuğuna olumlu Zamanın birinde bir çiftlikte, kırmızı ibikli küçük gereken parayı sana borç verebilirim.” tersen borç veririm”, demiş. bakış açısını en gü- bir tavuk yaşarmış. Tavuk, kendi yiyeceğini kendi Ticaretten ve tarımdan anlamayan kır- Sonunda kırmızı ibikli tavuk çalışmaya zel şekilde öğreten "Bir Türkçe kelime, 17 İngiliz bulur ve bu güzel çiftlikte çok mutlu bir hayat ya- mızı ibikli şirin tavuk, bu sözler başlamış, çalışmış da çalışmış. Kahve ye- bir babanın çok et- kelimesine bedeldir." şarmış. Bu tavuk bir gün buğday taneleri bulmuş sonrasında kahve ekmeye karar tiştirmek, buğday yetiştirmekten daha zor- kileyici hikâyesini ∂ Türkçe kelime: "Afyonkarahisarlılastıra- ve bunları ekerek daha çok yiyecek elde edeceğini vermiş ve buğdaydan vazgeçmiş. muş ve daha çok gübre ve ilaç gerekiyor- anlatıyor. Öğret- madıklarımızdan mısınız?" düşünmüş. Ancak buğdayı nasıl ekeceğini bilmediği Ancak kahve nasıl ekilir bilmedi- muş. Ama tavuğumuz sonunda çok zengin BİR GÜZEL SÖZ: men, öğrenci ve ∂ İngilizce tercümesi: "Are you one of those için arkadaşlarından yardım istemiş: “Bu buğday ğinden yine yardım istemiş: olacağını hayal ederek sabretmiş... Deva- “Öğretim, öğrenciye saygı duymaktır; öğre- velilere kesinlikle people whom we unsuccessfully tried to make tanelerini ekmek için bana kim yardım edecek?” -Kahve ekmek için bana kim mı haftaya tavsiye ediyorum. resemble the citizens of Afyonkarahisar?" nim, öğretmene saygı duymaktır.” EMERSON