7. Toplumsal davranış
Diğer insanların
geçmişte meydana
gelmiş, şu anda meydana
gelen veya gelecekte
meydana gelebilecek
davranışlarına yönelik
gerçekleştirilen
davranışa denir. Mesela
bu kızlar geçmişte
meydana gelmiş bi
olaydan ötürü kavga
ediyorlarsa toplumsal bir
davranış
gerçekleştiriyorlar.
9. Toplumsal yapı
Toplumun yapısı ve temel
değerlerinin korunması
bakımından zorunlu
sayılan, nispeten sürekli
kurallar topluluğudur.
Burada kurum deyince
MEB gibi kurumların akla
gelmemesi önemli.
Toplumsal kurum
dediğimiz bir kurallar
topluluğudur. Örneğin bir
tane aile bir toplumsal
kurum değildir. Toplumsal
kurum olan aile,
kurallarıyla her bir aileyi
etkileyecektir.
11. Toplumsal Grup
Üyeleri arasında ortak
çıkar ve amaçları
bulunan, üyelerinin
karşılıklı ilişki halinde
olan ve bir sürekliliği
olan insan topluluğu.
Aile, bir sınıftaki
öğrenciler, arkadaşlar,
iş arkadaşları vb.
14. Statü
Edinilmiş Kazanılmış
Doğuştan gelir. Cinsiyet,
ırk, zengin ya da yoksul
bir ailede doğmak.
Sonradan bireysel çaba ya
da şans eseri kazanılmış
statü. Öğretmen olmak,
piyango kazanmak gibi.
Geleneksel toplumlarda insanlar
toplumdaki yerini «Edinilmiş Statü»
sayesinde edinirken, modarn
toplumlarda «Kazanılmış Statü»
daha etkilidir.
15. Toplumsal Rol
Toplum her bireyin
statüsüne göre belli
şekillerde davranmasını
bekler, beklenen bu
davranışlara toplumsal
rol denir. Bireyler tek bir
statüye sahip değildir.
Baba ve polis olmak gibi
iki statüye sahip bir
insan, belli durumlarda
iki statünün gerektirdiği
rollerden birini aksatma
durumu yaşarsa, burada
«rol çatışması» oluşur.
16. Değer
Toplum ya da sosyal
bir grup tarafından
önemli görülen ideal
ve inançlardır.
Toplumdan topluma
değişiklik gösterebilir.
17. Norm
• Değerlere dayalı olarak geliştirilen
kurallardır.
Norm
Halk
yordamları
Örfler Kanunlar
Halk Yordamları
• Nispeten zayıf
norm.
• Yaptırımı hafif.
• Uygun kıyafet
giymek, yemeği
düzgün yemek vb.
Örfler
• Toplumun güçlü ve
önemli normları.
• Toplumun
devamlılığı için şart.
• Yaptırım çok ağır.
Töre gibi.
Kanunlar
• Siyasal otorite
tarafından
kazırlanır.
• Yazılı norm.
20. Sosyolojinin Doğuşu
Büyük toplumsal
dönüşümlerin
oluşturduğu sorunların
bilimsel yöntem
kullanılarak
cevaplanması çabası,
bilim olarak sosyolojiyi
doğurmuştur.
AUGUSTE COMTE
toplumun bilimsel
olarak incelenmesine
sosyoloji diyen ilk
düşünür.
21. Teori / Kuram
Gözlemlenebilir bir olgunun nedenlerini
açıklamaya yönelik birbiriyle ilişkili
kavramlar sistemi. Teorinin amacı,
- Toplumsal etkinlikler arasındaki
ilişkileri açıklamak,
- Olguların durumlarına dayanarak
diğer olgular hakkında tahminde
bulunmaktır.
Diğer teorilerden üstün olabilmesi için
bir teoride bulunması gereken üç
özellik:
> Diğerlerinden basit,
> Açıklamaları diğer teorilerden net,
> Diğer teorilerden daha fazla ve çeşitli
toplumsal olay ve davranışı açıklama
gücüne sahip.
22. Önerme
İki ya da daha fazla
kavram arasındaki
ilişki hakkındaki
yargıyı ifade eden
cümlelere önerme
denir.
23. Hipotez
Empirik olarak test
edilebilecek olan
önermeler
hipotezlerdir. Hipotez,
kavramların ölçüleblir
değişkenleri arasındaki
doğrulanabilecek ya da
yanlışlanabilecek
ifadedir.
26. Araştırma konusunun
seçilmesi ve araştırma
probleminin belirlenmesi
Araştırma için uygun
araştırma tipi, yöntem ve
tekniklerin seçilmesi
Araştırma evreninin
belirlenmesi ve örneklem
seçimi
Veri Analizi
Bulguların yorumlanması
ve rapor yazımı
29. Pozitivist Yaklaşım
Hipotetik
tümdengelim yolunu
kullanarak belirli bir
teorik yapı içinde
geliştirilmiş hipotezleri
sınayan ve insan
davranışlarına ilişkin
tahminlerde
bulunmayı sağlayacak
temel yasaları ortaya
koymayı amaçlayan
sosyal bilim
yaklaşımıdır.
30. Pozitivist Yaklaşım
Kökleri Auguste Comte
ve Emile Durkheim’e
uzanır. Pozitivizme
göre bilimin tek bir
yöntemi vardır. Sosyal
bilimler de bu yöntemle
çalışarak insan
davranışlarına dair
öngörüde bulunabilir.
İnsan davranışlarındaki
çevresel etkenleri
gözardı etmekle
eleştirilmiştir.
32. Yorumlayıcı yaklaşım
Kökleri Dilthey ve
Max Weber’e dayanır. i
Yunan tanrısı
«Hermes»ten ismini
alan Hermeneutik
teorisini temel alır.
Hermes’in görevi
Tanrıların isteklerini
ölümlülere iletmek,
aradaki iletişimi
sağlayarak,
anlaşılmayanı anlaşılır
hale getirmektir.
33. Eleştirel Yaklaşım
Eleştirel yaklaşıma
göre toplumsal
ilişkilerin altında yatan
çatışma ve çelişkilerin
üzeri örtülüdür. Sosyal
bilim gerçeklerin
üzerindeki bu örtüyü
kaldırmaya ve
gerçeklerin ne
olduğunu göstermeye
çalışır.
35. Y
A
K
L
A
Ş
I
M
L
A
R
I
N
K
A
R
Ş
I
L
A
Ş
T
I
R
I
L
M
A
S
I
Toplumsal Gerçeklik,
olayların altında yatan
yapılar tarafından yaratılan
ve yönetilen çatışmalardır
ve gizlidir. İlk bakışta
açıkça görülemez.
Toplumsal Gerçeklik,
fiziksel gerçeklikler gibi
bireylerin özellikleri
dışında varolan ve
keşfedilmeyi bekleyen
düzenliliklerdir.
Toplumsal gerçeklik, ancak
insanlar tarafından deneyimleyip
anlamlandırıldığında varolan,
büyük ölçüde insanların
algıladığı gibi olan
gerçekliklerdir.
36. Y
A
K
L
A
Ş
I
M
L
A
R
I
N
K
A
R
Ş
I
L
A
Ş
T
I
R
I
L
M
A
S
I
Araştımanın amacı,
toplumsal ilişkileri
eleştirmek, dönüştürmek
ve dünyayı değiştirmektir.
İyi bir bulgu, illuzyonları
açığa çıkaran bulgudur.
Araştırmanın amacı, toplumsal
eylemleri anlamak ve tanımlamak,
insanların doğal yaşam ortamlarında
olguları nasıl anlamlandırdıklarını
ortaya koymaktır. İyi bir bulgu,
mevcul ve sürekli değişen toplumsal
ilişkilerin bağlamına oturan bulgudur.
Araştırmanın amacı, insanların tahminde
bulunmaları ve olayları kontrol altına
alabilmeleri için doğal ve toplumsal yasaları
keşfetmektir. İyi bir bulgu diğer bilim
adamları tarafından tekrarlanabilecek olan
doğru gözlemlere dayanan bulgudur.
37. Y
A
K
L
A
Ş
I
M
L
A
R
I
N
K
A
R
Ş
I
L
A
Ş
T
I
R
I
L
M
A
S
I
İnsanlar illuzyon ve sömürü tarafından
tuzağa düşürülmüş, gerçekleşmemiş olsa
da potansiyele sahip olan yaratıcı
varlıklardır. Bilim insanlarının değerleri
olmalıdır. Bazı değer pozisyonları doğru,
bazıları yanlıştır.
İnsanlar anlamı yaratan ve kendi
dünyalarını sürekli olarak anlamlandıran
toplumsal varlıklardır. Değerler
toplumsal yaşamın bütünleşik bir
parçasıdır. Bilim insanlarının
değerlerden sorutlanmaları mümkün
değildir. Hiçbir grubun değerleri yanlış
değildir, sadece farklıdır.
İnsanlar özgür iradeleriyle değil, rasyonel
olarak hareket ederler. Davranışlarını dış
güçler tarafından şekillendirirler. Bilim
değerlerden bağımsızdır. Bilim insanları
değer, düşünce ve inançlardan bağımsız ve
nesnel olmalıdır.
38. Feminist Yaklaşım
Feminist araştırmaların
amacı, cinsiyet ve
iktidar ilişkilerinin
toplumsal yaşamın her
alanının içine işlemiş
olduğunu göstermek,
toplumsal bilimde
baskın olan erkek
yönelimli bakış açısını
düzeltmek ve
kadınların sesini
duyurmaktır.
39. Post-Modern Yaklaşım
Post-modern yaklaşım,
araştırmaların betimlemekten
başka bir işlevi olmayacağını
ve bütün betimlemelerin
birbiri ile aynı değere sahip
olduğunu söyler. Bilim
insanının yaptığı betimleme
bilim insanı olmayan birini
yaptığı betimlemeden daha
geçerli ya da değerli değildir.
Bütün örgütlü inanç
sistemlerini reddeder.
Yaşamın çok karmaşık
olduğunu ve çok hızlı
değiştiğini bu sebeple
nedenselliğin
incelenemeyeceğini savunur.
41. Yapılandırılmış Gözlem
• Gözlem çizelgeleriyle bilgi
toplama yolunun denetim
altında tutulduğu gözlem.
Anket
• Bildiğimiz anket.
Yapılandırılmış Görüşme
• Önceden belirlenmiş görüşme
formunda yazılı soruların
örneklemdeki kişiye yüzyüze
sorulduğu teknik.
Deney
• Değişkenler arasındaki ilişkiler
dış faktörler tamamen kontrol
altına alınıp incelenir.
• Özellikleri birbiriyle aynı olan bir
«deney grubu» vardır.
• Bir de «kontrol grubu» vardır.
• Deney grubu bağımsız değişken
etkisine tabii tutulur, sonuçlar
kaydedilir. Kontrol grubuna hiç
müdahale edilmez.
• Deney grubundan alına sonuçlar
ile kontrol grubu karşılaştırılır.
• Böylece bağımsız değişkenin
sonuçları ortaya konmaya
çalışılır.
Yarı-Deney
• Deney gibi hipotez sınamayı
amaçlar. Fakat dış faktörler
tamamen kontrol altına alınmaz.
• Deney başlamadan kontrol
grubu oluşturulmaz.
• Deney grubunun sonuçları
toplandıktan sonra, deney
grubuna benzer farklı bir grup,
laboratuvar ortamı dışında
gözlemlenir.
• Sonuçlar bunlarla karşılaştırılır.
Survey
• Araştırma evrenini temsil eden
bir örnekleme (ki buna
TEMSİLİ ÖRNEKLEM denir)
sahip olan,
• Standart veri toplama araçlarını
kullanan,
• Verilerin sistemli bir şekilde
toplandığı,
• Birden çok veri toplama
tekniğinin kullanıldığı bir
araştırmadır.
• Bu yüzden buna tam teknik
denemez. «Araştırma Deseni»
daha uygun bir isimlendirmedir.
NİCEL
42. Derinlemesine Görüşme
• Az sayıda insanla görüşülüp çok
ayrıntılı ve derinlemesine bilgi
alınmaya çalışılır.
• Standart görüşme formu yok.
Odak Grup Görüşmesi
• Belirlenmiş bir konuyu tartışmak
için bir grup insanla görüşülür.
• Standartlaşmış veri toplama araçları
kullanılmaz.
Yarı-Yapılandırılmış Gözlem
• Önceki çalışmalarda ortaya çıkan
sonuçların tekrarlanıp,
tekrarlanmadığını gözlemlemeye
yöneliktir.
• Genellikle bir gözlem formu
kullanılır.
Yapılandırılmamış Gözlem
• Gözlem çizelgesi gibi
strandarlaşmış aracın
kullanılmadığı gözlem.
• KATILIMCI
GÖZLEM:
Araştırmacının
gözlemlediği grubun
parçası olduğu gözlem.
• KATILIMSIZ
GÖZLEM: Araştırmacı
kişiliğini korur ve
dışarıdan gözlemler.
Yaşam Öyküsü
• Araştırma probleminin
taşıyıcısı olan bireylerin
bir birim olarak ele
alınması
• Yaşam süreçlerinin ince
ayrıntılarına inilerek,
• İlgilenilen olgunun
somut bir içerik ve örnek
olay üzerinde
araştırılmasıdır.
Örnek Olay İncelemesi
• Sosyal olgu ya da olayın
kendi bağlamı içerisinde,
çeşitli veri toplama
teknikleriyle bilgi
toplanarak empirik ve
bütüncül olarak
incelenmesi.
• Örnek olayda nitel ve
nicel teknikler
kullanılabilir.
• Fakat derinlenemesine
inceleme gerektirdiği için
genellikle nitel teknikler
kullanılır.
Doküman İncelemesi
• Araştırma konusu
hakkında bilgi içeren
kitap, dergi vb.
İncelenmesi.
NİTEL
44. OLGUSAL SORU
NE OLDU?
1980’lerden beri
İngiltere’de okullarda
kızlar oğlanlardan
daha başarılı
sonuçlara
ulaşmaktadır.
KARŞILAŞTIRMA
SORUSU
BU HER YERDE
OLDU MU?
Bu küresel bir olgu
muydu yoksa sadece
İngiltere’de ya da
İngiltere’nin sadece
bir bölümünde mi
oldu?
GELİŞİMSEL
SORU
BU ZAMAN
İÇİNDE
TEKRARLANDI
MI?
Kızların eğitimsel
başarılarının zaman
içindeki örüntüleri
nelerdir?
TEORİK SORU
BU OLGUNUN
ALTINDA YATAN
NEDENLER
NELERDİR?
Okullarda kızlar
neden daha iyi bir
performans
gösteriyorlar? Bu
değişmeyi açıklamak
için hangi nedenlere
bakmalıyız?