SlideShare une entreprise Scribd logo
1  sur  49
Télécharger pour lire hors ligne
01 / 2022
İşletmeler Veri Analitiği ve Geleceğe Yönelik Tahminlerle Nasıl Büyüyebilir? • En Kötü 10 Siber Güvenlik Alışkanlığı
Araştırma: Çalışanları Denetleme Önlemleri Güveni Zedeleyebiliyor • Bitcoin Neden En Popüler Kripto Para Birimi?
Moore Yasasının Geçerliliği 2025’ten Sonra da Devam Edecek mi? • Teknoloji Dünyasını 2022’de Neler Bekliyor?
Türkiye Dijitalleşme ve Yalnızlık Araştırması: Dijitalleşme ve Yalnızlık Bir Paradoks mu?
İşletmeler Sahip Oldukları Verileri ve İş Süreçlerini Analitik Otomasyon İle İyileştirebilir
Kurumsal Metaverse İİ
Ne Anlama Geliyor?
2
künye
içindekiler
03	 Editör
04	Haberler
11	 Siber Saldırganların Hedefinde Uzay
Sistemleri Var!
13	 Kurum İçi Saldırıya Uğrayan Şirketlere 4
Tavsiye
15	 Teknoloji Dünyasını 2022’de Neler
Bekliyor?
16	 Röportaj: Hasan Gültekin, Trend Micro
Türkiye Ülke Müdürü
18	 Bitcoin Neden En Popüler Kripto Para
Birimi?
20	 Kapak Konusu: Kurumsal Metaverse
İşletmeler İçin Ne Anlama Geliyor?
26	 Şirketler Veri Analitiği ve Geleceğe Yönelik
Tahminlerle Nasıl Büyüyebilir?
28	 Kurumlar Sahip Oldukları Verileri ve
İş Süreçlerini Analitik Otomasyon İle
İyileştirebilir
30	 Türkiye Dijitalleşme ve Yalnızlık
Araştırması: Dijitalleşme ve Yalnızlık Bir
Paradoks mu?
34	 Özel Kurumsal Ağlar 5G İle Kanatlanacak!
36	 Araştırma: Çalışanları Denetleme
Önlemleri Güveni Zedeleyebiliyor
38	 En Kötü 10 Siber Güvenlik Alışkanlığı
40	 Moore Yasasının Geçerliliği 2025’ten Sonra
da Devam Edecek mi?
42	 BT Günlüğü Test Merkezi
Yazı İşleri
Ali Yavuz ŞAHİN
Genel Yayın Yönetmeni
(Sorumlu)
yavuz@btgunlugu.com
Ecevit BIKTIM
Yayın Danışmanı
ecevit@btgunlugu.com
Mahmut Saral
Prodüksiyon Sorumlusu
info@btgunlugu.com
Editörler
Süleyman Sertkaya
Barış Yılmaz
Mutlu Çavuş
info@btgunlugu.com
Kreatif
Creative Solutions
diyalog@creativesolutions.com.tr
Reklam
Reklam Departmanı
reklam@btgunlugu.com
Adres
Eylül Medya
İnönü Caddesi No: 8
Bulut İş Merkezi 4. Kat
Ofis: 72 Çeliktepe
Kağıthane / İstanbul
Tel : 0212 270 36 37
Fax: 0212 270 36 37
2
editör
Bu ay kapak konumuzda da işlediğimiz Metaverse, yeni bir teknoloji de-
ğil. Bu işin çıkış noktası, 3B oyunlar oynamak için aptal görünümlü başlık
takmayı ve kontrol cihazlarının etrafında sallanmayı içeren teknoloji olan
sanal gerçeklik. Facebook’un kurucusu Mark Zuckerberg ve diğer teknoloji
uzmanları tarafından “Metaverse” olarak yeniden pazarlanan teknolojinin
bu yıl yine önde ve merkezde olmasını bekliyoruz. İnsanların günde birkaç
kez kendilerini yansıtan bir görüntü gönderdiği bir dünyadayız. Bir sonraki
aşamada ise sanal bir ortama giriyorsun ve kendini bir avatar aracılığıyla
ifade ediyorsun. Kulağa bilimkurgu filminden fırlamış gibi geliyor. Ancak
pandeminin ikinci yılı boyunca, Metaverse’i daha gerçekçi hale getirmek için
kritik gelişmeler yaşandı. Birincisi teknoloji çok daha iyi hale geldi. İkincisi
ise çoğumuzun dijital benliğimize savurganlık yapmaya istekli olması.
Son birkaç yılda internet bağlantılı termostatlar, kapı kilitleri ve robotik
elektrikli süpürgeler gibi akıllı ev ürünleri büyük ilerleme kaydetti. Cihazlar
ekonomik hale geldi ve Amazon’un Alexa’sı, Google’ın Asistanı ve Apple’ın
Siri’si gibi dijital asistanlarla güvenilir bir şekilde çalıştı. Bu yıl teknoloji
endüstrisinin en büyük oyuncuları Apple, Samsung, Google ve Amazon gibi
firmalar akıllı evi daha pratik hale getirmek için yeni ve iyi atılımlar yapa-
caklar. Sanal asistan veya telefon markası ne olursa olsun akıllı ev cihazları-
nın birbirleriyle konuşmasını sağlayan yeni bir standart ile çalışmak için ev
teknolojilerini piyasaya sürmeyi ve güncellemeyi planlıyorlar. 100’den fazla
akıllı ev ürününün yeni standarda uyması bekleniyor.
2022’nin içerisnde çok fazla elektrikli araç modeli göreceğimiz kesin. Bu
alanda yatırım yapan firmalar yılbaşı ile birlikte yeni ürünlerini birer ikişer
tanıtmaya başladı ve görücüye çıkardı. Tabii ki ürünlerin fiyatları el yakıyor.
Fakat geçtiğimiz dönemde yavaş yavaş hayatımıza giren elektirkli araçla-
rın kullanım oranın artacağı kesin gibi. Nereden biliyorsun derseniz. Yeni
ürünlerini tanıtan firmaların 2022 üretim kapasitelerine bakmanızı tavsiye
ederim. Bu yıl geçmişte görmediğimiz kadar elektirkli araç üretilecek. Ve
yollara koyulacak. Tabii ki bizler de bu araçlarla birlikte gelen yeni teknolo-
jileri eskisinden çok daha fazla konuşmaya devam edeceğiz.
Sağlıklı, huzurlu, mutluluk dolu bir yıl geçirmeniz dileğiyle…
2022’de Hayatımızı İstila Edecek
Teknolojiler
Aslında bu yıl da geçmişte gördüklerimizden farklı çok
fazla bir şey görmeyeceğiz. Basitçe söylemek gerekirse,
yeni teknolojilerin çoğunun popüler olmadan önce
olgunlaşması uzun zaman alıyor. Bu durum eskiden
olduğu gibi 2022 için de geçerli olacak. Teknoloji
sektöründeki yenilikler için beklentilerinizi çok yüksek
tutmasanız iyi edersiniz.
Ali Yavuz ŞAHİN
Genel Yayın Yönetmeni
yavuz@btgunlugu.com
3
4
Red Hat, Red Hat Ansible Automation Platform
on Microsoft Azure’u tanıttı. Yeni çözüm, bilişim
alanında hibrit bulutla ilgili gelişmeler için Red
Hat’in düzenlediği hibrit bulut otomasyonu stan-
dardını temel alıyor. Red Hat ile Microsoft arasında
oluşturulan iş ortaklığı, müşterilere uygulamaların
tamamını her yerde, ek maliyet veya karmaşıklık
gerektirmeden sunmak için otomasyonu istedikleri
gibi kullanmalarını sağlayan esnekliği sunan güçlü
bir çözüm oluşturuyor. Bulut bilişimin ve yönetilen
hizmetlerin kolaylığı bir araya geldiğinde BT şir-
ketleri bulutlarını hızlıca otomatikleştirebiliyor ve
ölçeğini artırabiliyor. Müşterilerin artık endişelen-
mesi gerekmiyor. Çünkü otomatikleştirilmiş sistem
yapılandırması, uygulama ulaştırma, ağ otomasyo-
nu, Kod olarak Altyapı (Infrastructure as code, IaC)
ve güvenlik orkestrasyonu gibi senaryolarda bile
çalışmaya anında başlayabiliyorlar. Red Hat Ansib-
le Automation Platform on Azure BT şirketlerinin
zorlayıcı işleri her ölçekte gerçekleştirebilmesini ve
bunu da kullanıcı hatasını en aza indirerek yapa-
bilmesini sağlıyor. Azure bilişim, ağ ve depolama
gibi Azure hizmetleriyle entegrasyonu sayesinde
otomasyona yapılan yatırımın geri dönüşünü (ROI)
daha da iyileştiriyor ve müşterilerin BT operas-
yonlarının ölçeğini artırmasına yardımcı oluyor.
Red Hat Ansible Automation Platform on Azure
kurumsal BT ekiplerinin hibrit bulut için yaptığı
otomasyon çalışmalarında daha yüksek ölçeğe, hıza
ve standartlara ulaşmasını sağlıyor. Bu sayede BT
ekiplerinin altyapı bakımını ve operasyonel yükünü
ortadan kaldırmasına yardımcı olarak daha verimli,
esnek ve ölçeklenebilir bir iş için otomasyon strate-
jileri sunmaya odaklanmalarına yardımcı oluyor.
Red Hat Sektör Lideri Ansible
Automation Platform'u
Microsoft Azure'da Sunuyor
Huawei Türkiye, ağ bağlantı teknolojilerinin ve bulut
bilişim çözümlerinin ele alındığı “IP Day” etkinli-
ğini geçtiğimiz günlerde İstanbul’da gerçekleştirdi.
Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Huawei Türkiye
Kurumsal İş Grubu Ülke Müdürü James Pan, iş birliği
ve sertifikasyon programlarıyla, Türkiye’de dijital-
leşme ekosistemini büyütmek için önemli adımlar
attıklarını söyledi. Huawei IP Day etkinliği, şirketin
Türkiye’deki Kurumsal İş Grubu Yöneticilerini, iş
ortaklarını ve müşterilerini, İstanbul’da bir araya
getirdi. “Dijital Liderler İçin Yeni Nesil Ağ Dönüşüm
Haritası” temalı etkinlik, Huawei Türkiye Kurumsal İş
Grubu Ülke Müdürü James Pan’ın açılış konuşmasıyla
başladı. James Pan, ülkelerin yeni dijitalleşme strate-
jileri belirlediğini, dijitalleşmenin toplumlar, kurum-
lar ve bireyler üzerinde önemli bir etkisi olduğunun
altını çizdi. James Pan konuşmasında, Türkiye’nin
dijital dönüşümü için hız kesmeden çalıştıklarını ifa-
de ederek, “Huawei Enterprise Türkiye olarak, bugün
130’dan fazla sertifikalı servis iş ortağına ve yaklaşık
1.000 üst düzey mühendisten oluşan bir ekibe sahi-
biz. Türkiye’de yetkin bilişim uzmanı yetiştirmek için
her yıl 20’den fazla üniversite ve 800 akademisyen ile
iş birliği yaparken 1.000’den fazla mesleki sertifika
programına imza atıyoruz. Ayrıca, 10’dan fazla teknik
üniversite ile yetenek ekosisteminin sağlıklı gelişimi
adına iş birliği yapıyoruz. Bilişim mimarisi ve uygula-
maları ile bulut hizmetleri ve platform programlarını
içeren sertifika programımız, bu dönemdeki önemli
odak noktalarımızdan biri. Türkiye’de Huawei ser-
tifikalı bilişim uzmanı sayısı arttıkça, ekosistem de
büyüyecektir” dedi.
Huawei, Türkiye Dijital Dönüşüm
Ekosistemini Büyütecek
haberler
James
Pan
Huawei
Türkiye
Kurumsal
İş
Grubu
Ülke
Müdürü
5
Küçük ve orta büyüklükteki işletmeler Türkiye'de ve dünyada ekonominin
gelişmesini sağlayan en önemli yapılar durumunda. Ancak teknolojiyle
birlikte sürekli dönüşen iş hayatına ve pazarlamaya dair trendlere uyum
sağlayamayan KOBİ'lerin büyüme ve karlılık anlamında önemli sorunlar
yaşadığı araştırmalara yansıyor.
2022'de Bizleri Bekleyen
Dijital Trendler
Mevcut pazarlarında büyümek için KOBİ’lerin emir
zincirinden malzeme ve sipariş yönetimine, ima-
lattan atölye operasyonlarına, sipariş karşılamadan
lojistiğe kadar birçok iş sürecine dair yapay zeka
yazılımlarını kullanmaları, artık gereklilikten öte
zorunluluk durumunda. KOBİ’lerin iş süreçlerini
hızlandıracak yapay zeka uygulamaları 2022 yılında
daha da önem kazanacak. Bu tür yapay zeka yazı-
lımlarına yatırım yapacak KOBİ’ler, mevcut güçleri-
ni doğru kullanmak ve karlılıklarını artırmak adına
rakiplerinden bir adım önde olacak.
Yapay Zeka Destekli Sosyal Medya Reklamları
Yapay zeka iş ve özel hayatı dönüştürürken KOBİ’le-
rin hedef kitlelerine ulaşmalarını sağlayan alanlarını
da şekillendiriyor. Bu alanlardan biri, özellikle büyük
pazarlama bütçeleri bulunmayan KOBİ’ler için hedef
kitleleri nezdinde bilinirliklerini ve satışlarını artır-
malarını sağlayan sosyal medya reklamları. KOBİ’le-
rin, daha fazla kullanıcı dostu özelliğin ekleneceği
sosyal medya reklamlarına yatırım yaparak 2022’de
daha da geniş kitlelere ulaşmaları mümkün olacak.
Orijinal, Kişiselleştirilmiş ve Özgün İçerik
Pazarlamanın olmazsa olmazlarından biri orijinal ve
özgün içeriktir. 2020 ve 2021 yıllarından olduğu üze-
re hedef kitlelere sunulan içeriğin özgün ve markaya
özel olması dijital trendler arasında üst sıralarda yer
alıyor. Bir başka kanaldan, özellikle de rakip mar-
kalardan “kes, kopyala, yapıştır” yöntemiyle alınan
içerikler, uzun vadede KOBİ’lere yarardan çok zarar
getirmektedir. KOBİ’lerin hem dijital varlıklarını
geliştirmeleri hem de dijital alanda hedef kitleleri ile
bağ kurmaları ve gelirlerini artırmaları anlamında
orijinal, kişiselleştirilmiş ve özgün içerik 2022 yılında
da önemini koruyacak.
Video İçerik
Video içerik pazarlaması günden güne gelişme gös-
teren bir alan olarak karşımıza çıkıyor. Sanal ger-
çeklik çözümleri, 360 derece videolar ve livestrea-
ming içerikler son yıllarda video pazarlamasına yeni
bir soluk getiriyor. Dünyanın en büyük ikinci arama
motoru olarak anılan Youtube, video içerik pazarla-
masında tartışmasız lider sosyal medya platformu
durumunda. Ve bu liderliğini 2022 yılında da artıra-
rak sürdürecek.
KOBİ’lerin mevcut değilse bir YouTube kanalı aç-
maları ve düzenli olarak markayla uyumlu video
içerikleri paylaşmaları, yeni yılda da hedef kitlelerle
bağ kurmaya yardımcı olacak.
Mobil Pazarlama
Mobil cihaz kullanımı her geçen gün artış göste-
riyor. Özellikle e-ticaret sektörü düşünüldüğünde
e-ticaret sitelerinden yapılan alışverişlerin yaklaşık
%70’inin mobil cihazlar kullanılarak yapıldığını
söylemek mümkün. E-ticarette 2022 pazarlama stra-
tejileri içerisinde mobil uyumlu pazarlamaya verilen
önemin artacağı ve KOBİ’lerin mobil uyumlu olarak
tasarlanan pazarlama çalışmalarından daha hızlı
sonuçlar alacağı tahmin ediliyor.
E-mail Pazarlama
KOBİ’lerin müşterileriyle sürekli ilişki halinde
olabilmelerinin en etkili aynı zamanda da en ucuz
reklam ve pazarlama araçlarından biri olan e-mail
pazarlama, 2022 yılında da önemini sürdürecek. KO-
Bİ’lerin yeni yılda ürün, hizmet ve kampanyalarını
tanıtmak için e-mail pazarlama kullanarak, bilinir-
liklerini ve satışlarını artırmaları mümkün olacak.
özel haber
6
Logitech, popüler MX Keys klavyesine kompakt
bir alternatif olarak tasarladığı MX Keys Mini ve
MX Keys Mini for Mac’i duyurdu. Kullanıcılarının
severek kullandığı MX Keys’in en iyi özelliklerini
minimalist gövdesinde taşıyan MX Keys Mini, MX
Keys’den farklı olarak sayısal tuş takımı (numpad)
bulundurmaması ile dikkat çekiyor. Yaratıcılığı ve
üretkenliği artıran ürünleriyle kullanıcıların farklı
ortam ve mekanlarda rahatça çalışmasını sağlayan
MX Keys Mini klavye, alandan tasarruf sağlıyor.
Profesyonel kullanıcıların hayatını kolaylaştıran
ürün ve teknolojiler geliştirerek üretkenlik potan-
siyellerini en yüksek seviyede ortaya çıkarmalarına
katkı sağlamayı amaçladıklarını belirten Logitech
Türkiye ve Orta Asya Bölgesi Pazarlama Müdürü
Birol Sülük, “Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de
oldukça sevilen bir kablosuz klavye olan MX Keys’in
kompakt versiyonu olan MX Keys Mini, kullanıcı-
lardan gelen isteklerin bir sonucu olarak tasarlandı.
MX Keys Mini, çalışma alanının kontrolünü yeniden
kazanmayı, daha çok ihtiyaç duyulan özellikleri
daha küçük bir alanda verimli bir şekilde kullanma-
yı sağlıyor. Daha üretken olabilmek ve daha uzun
süreler rahatça çalışabilmeyi mümkün kılıyor.” dedi.
Perfect Stroke teknolojisine sahip MX Keys Mini, MX
Keys Klavye’de olduğu gibi düşük profilli yapısı ve
içbükey tuşlar ile en iyi dokunsal yazma deneyimini
sunuyor. İyi bir yazma deneyimi sunması dışında
akıllı ışıklandırmayla donatılmış arka aydınlatması
da bir diğer ortak özellik. Klavye, kullanıcının ellerini
algılıyor ve ortam aydınlatma durumuna bağlı olarak
aydınlatmasını otomatik olarak ayarlıyor. Minimalist
boyutu sayesinde tuşlara uzanmaya gerek kalmadan
daha iyi bir beden duruşunu destekliyor.
Yeni Minimalist Kablosuz Klavye
Logitech MX Keys Mini ile
Verimliliği En Üst Seviyeye Çıkarın
Giderek artan fidye yazılımı tehdidine karşı kurumları
korumak amacıyla harekete geçen Redington Türkiye eki-
bi, alanında ilk, kullanıma hazır tak-çalıştır fidye yazılım
çözümü Redington SafeHouse’u geliştirerek hizmete sun-
du. Dijital sermayenin güvende tutulmasını ve verilerin
kesintisiz korunmasını sağlayan SafeHouse, Veritas, Trend
Micro ve Supermicro ürünlerinin bir araya getirilmesiyle
geliştirildi. Trend Micro Deep Security ile veriler, yedekle-
rinin saklandığı sunucu ile kurumun ortamında bulunan
sanal ve fiziksel sunucularda korunuyor. Trend Micro
çözümü güvenlik açıklarını tespit ederek çözüm önerileri
sunarken, Veritas Backup Exec çözümü, basit, güvenilir
ve kesintisiz bir yedekleme sistemine sahip olunmasını
sağlıyor. Supermicro’nun X12 sunucuları üzerine kurulan,
3. Nesil Intel Xeon Ölçeklenebilir işlemciler ile 3. Nesil
AMD EPYC işlemci performansından aldığı güç ve sektör
lideri güvenilirlik özellikleri ile öne çıkan A+ sunucula-
rın desteklediği bu yazılımlarla, fidye yazılımlarına karşı
koruma, hızlı, verimli yedekleme ve kurtarma hizmetleri
sunuluyor. Optimize edilmiş depolama, akıllı veri tekil-
leştirme ile sağlanıyor. Bu sayede işletmeler ister sanal
ister fiziksel ya da çoklu bulut ortamında olsun, her türlü
verilerini SafeHouse ile koruyabiliyorlar. Redington Tür-
kiye Genel Müdürü Cem Borhan,“Bir BT pazaryeri olarak
kendini konumlayan Spicework’ün verilerine göre, ortala-
ma bir organizasyon 4 adet yedekleme yazılımı kullanıyor.
SafeHouse’un içinde yer alan Veritas Backup Exec çözü-
mü ile bunun önüne geçip maliyet ve operasyon avantajı
yaratmayı hedefliyoruz. Bu yedekleme yazılımı ile fiziksel,
sanal, bulut ortamlarını yedeklemek ve alınan yedeklerin
tek bir ekrandan yönetilmesi mümkün oluyor. Fidye Yazı-
lım tehdidine karşı fiyat, performans ve güvenlik kriterle-
rini bir arada sağlayan SafeHouse çözümünü Türkiye’deki
kurumların hizmetine sunuyoruz” dedi.
KOBİ’ler İçin Tak-Çalıştır Fidye Yazılım
Çözümü SafeHouse
haberler
Cem
Borhan
Redington
Türkiye
Genel
Müdürü
7
özel haber
COVID-19 pandemisinin neden olduğu korkulardan yararlanmak için fırsat
kollayan dolandırıcılar ceplerini doldurmak için Omicron koronavirüs
varyantının ortaya çıkışından yararlanmaya çalışıyorlar.
Dolandırıcılar İçin
Her Varyant Bir Fırsat
ESET İngiltere’de düzenlenen bu yeni kimlik avı saldırı-
sını inceleyerek internet kullanıcılarını dikkatli olmaları
konusunda uyardı. 2020 yılında, Türkiye’de Sağlık Bakan-
lığı’na aitmiş izlenimi veren sahte bir mobil uygulamayla
siber dolandırıcıların Türk vatandaşlarını kandırmaya
çalıştığı tespit edilmişti. Her aileye 1498 TL devlet des-
teğinde bulunulacağını öne süren siber hırsızlar, aslında
yardım etmeye değil, telefon kullanıcılarının kredi kartı
bilgilerine ulaşmaya çalışıyordu. Pandemi sürecinde
üniversiteleri, araştırma laboratuvarlarını, aşı sırası bek-
leyen insanları, sağlık otoritelerini hedef alan saldırılar
düzenleyen siber suçluların şimdi de Omicron üzerinden
insanları kandırmaya çalıştığı belirlendi.
Resmi Kurum Kimliğine Bürünüyorlar
İngiliz tüketici koruyucusu Which’e dayandırılarak
paylaşılan bilgilere göre; Which? tarafından alınan bir
e-postada dolandırıcılar, Birleşik Krallık’ın ulusal sağlık
hizmeti sağlayıcısı olan National Health Service (NHS)
kimliğine bürünüyor. Potansiyel mağdurlara, yakın za-
manda İngiliz hükümeti tarafından getirilen pandemiyle
ilgili kısıtlamalardan kaçınmalarına yardımcı olacak
“Ücretsiz Omicron PCR testi” alma şansı sunuluyor.
E-posta ayrıca aldatıcı bir şekilde, yeni varyantın önceki
COVID-19 varyantları için kullanılan test kitleri tarafın-
dan tespit edilemediğini ve bu amaçla yeni bir test kitinin
geliştirildiğini iddia ediyor.
İlk Hedef Kimlik Bilgilerine Ulaşmak
Aslında, e-postanın birden çok sürümü değiştirilerek
gönderiliyor. Bunlardan biri bir bağlantı içerirken, di-
ğerinde bağlantıya bir butonla erişiliyor. Her iki senar-
yoda da, tam adınızı, doğum tarihinizi, adresinizi, cep
telefonunuzu ve e-posta adresinizi isteyen bir formu
doldurmanızı gerektiren sahte bir taklitçi NHS web si-
tesine yönlendiriliyorsunuz. Temel olarak bu formla bir
dolandırıcı, kimlik hırsızlığı ve kurbanın mali durumunu
bozmak için gerekli tüm bilgileri elde etmiş oluyor. Testin
reklamını ücretsizmiş gibi yaparken, web sitesi 1,24£
(1,64 ABD Doları) teslimat ücreti talep ediyor. Önlem ola-
rak, annenizin kızlık soyadını bir güvenlik sorusu olarak
belirtme seçeneği sunuyor (kullanıcıların çevrimiçi he-
saplarını güvence altına almalarına yardımcı olmak için
hâlâ yaygın olarak kullanılan bir sorudur). Bir mağdurun
kandırılması ve formu doldurması durumunda, dolandı-
rıcılara kimlik hırsızlığı ve sahtekarlık yapmak için etkili
bir plan sunmuş oluyorlar.
Güvenlik uzmanları benzer dolandırıcılıklara kurban
gitmemek için aşağıdaki adımların izlenmesini öneriyor:
Resmi bir kurumdan olduğunu iddia eden bir e-posta
aldıysanız, kurumun web sitesini kontrol edin. Bu iletiyi
gerçekten gönderip göndermediklerini doğrulamak için
resmi iletişim bilgilerini kullanarak onlarla iletişim ku-
run. Bilmediğiniz ve bağımsız olarak doğrulayamadığınız
bir kaynaktan gelen, istenmeyen bir e-postayla aldığınız
bağlantılara tıklamayın veya dosyaları indirmeyin. En
azından en önemli çevrimiçi hesaplarınızda iki faktörlü
kimlik doğrulama (2FA) ve kimlik avı korumasına sahip
saygın birçok katmanlı güvenlik yazılımı kullanın.
8
Dünyanın önde gelen teknoloji şirketleri, hız kes-
meden Türkiye’ye yatırım yapmaya devam ediyor.
Global ölçekte faaliyet gösteren firmalar, yaptığı
yatırımlar ile ülke ekonomisine katkı sağlamanın
yanı sıra, pek çok kişiye de istihdam imkanı sunu-
yor. ABD merkezli BT altyapı ve güvenlik çözümleri
üreticisi Ivanti, Ocak ayında Türkiye ofisini faaliyete
geçiriyor. Kanal yapısını güçlendirmeye odaklanan
firma, stratejik iş ortakları ile büyümeyi hedefli-
yor. Ivanti ülke ofisinin, resmi olarak 1 Ocak 2022
tarihinde faaliyette olacağını belirten Ivanti Türkiye
ve Balkanlar Bölge Direktörü Bilgin Demir konu
hakkında yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Yeni
yıla, yeni hedeflerle giriyoruz ve çok heyecanlıyız.
Bugüne kadar iş ortaklarımız kanalıyla Türkiye’de
bankacılık ve finans sektöründe birçok kurumun
dijitalleşme sürecine katkı sağladık. Kamu, savunma
sanayi, sağlık ve turizm sektöründe yüzlerce kurum
ile iletişim halindeyiz. 2022 yılında özellikle bilgi
güvenliği, cihaz ve uygulama güvenliği ve uzaktan
güvenli bağlantı çözümlerimiz ile ön planda olmayı
hedefliyoruz.” Pandemi sürecinde e-ticaret sektörü-
nün tüm dünyada nerdeyse 5 kat büyüdüğüne dikkat
çeken Bilgin Demir “Dünya genelinde inovasyon
arttı, ABD’de son iki yılda patent başvuru rakamları
2 katına çıktı. Bu gelişmeler ışığında şirketler tek-
nolojiye daha çok yatırım yaptı. Başta sağlık sektörü
olmak üzere birçok sektörde dijital dönüşüm hız
kazandı. Fortune 100 şirketlerinin neredeyse tama-
mı (%96) Ivanti çözümlerini kullanıyor. Amacımız
global ölçekte edindiğimiz bilgi birikimi ve deneyi-
mi Türkiye’ye taşımak” dedi.
ABD Merkezli Yazılım Şirketi Ivanti Türkiye Ofisini
Faaliyete Geçiyor
Ülke ekonomisinin bel kemiği KOBİ’ler, Türk Tele-
kom’un siber güvenlik, sanal sunucu ve yedekleme gibi
bulut hizmetleriyle siber saldırılardan korunuyor. Bulut
veri saklama, arşivleme ve paylaşım platformu sağlayan
uçtan uca çözümler sunan Türk Telekom ‘Dijital Verimli
Çalışma Teknolojileri’ hizmeti, ‘Tekno İşyerim’ paket-
leri ve İTO iş birliğinde oluşturulan ‘dijitalkobim.org’
platformu ile KOBİ’lerin dijital dönüşüm yolculuğuna
yön veriyor. Türkiye’nin en büyük siber güvenlik mer-
kezine sahip operatörü Türk Telekom, ağ güvenliği, uç
cihaz anti virüs koruma hizmetleri ve oltalama simü-
lasyonu servisleriyle KOBİ’leri siber tehditlere karşı 7/24 koruyor. Türk Telekom’un Sanal Sunucu, Yedekleme
ve Dijital Depo Kurumsal servisleri sayesinde kurumların verileri, Türk Telekom Veri Merkezleri’nde uygun ma-
liyetler ve ödeme yöntemleriyle güvenle saklanıyor. KOBİ’leri dijitalleşme yolunda Türk Telekom Profesyonel
Servisleri ile desteklediklerini ifade eden Türk Telekom Kurumsal Satış Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Eser
şu bilgileri verdi: “KOBİ’lerin mevcut teknoloji altyapılarına, iş yapış biçimlerine ve dijital dönüşüm ihtiyaç-
larına en uygun yeni nesil teknolojileri; donanım, servis ve danışmanlık hizmetleri kapsamında, güçlü çözüm
ortaklığı ekosistemimizle tek bir noktadan ve uçtan uca sunuyoruz. Türk Telekom olarak amacımız, ürün ve
hizmetlerimizle ülke ekonomisinin en önemli yapı taşlarından KOBİ’lerin rekabet gücünü artırmak.”
KOBİ’ler Türk Telekom İle
Güvenle Dijitalleşiyor
haberler
Mustafa
Eser
Türk
Telekom
Kurumsal
Satış
Genel
Müdür
Yrd.
Bilgin
Demir
Ivanti
Türkiye
ve
Balkanlar
Bölge
Direktörü
özel haber
Bulut tabanlı modern bilişim sistemlerine sahip güvenlik ekipleri iki
kat daha güncel teknolojiyle iş temposunu daha iyi koruyor. Otomasyon
düzeyi yüksek entegre teknolojiler, şirketlerin küresel iş gücü ve beceri
eksikliğinin getirdiği zorluklarla başa çıkmasını sağlıyor. Asya Pasifik,
Japonya ve Çin (APJC) bölgesi, sıfır güven ve güvenli erişim hizmeti uç
noktası (SASE) kullanımına geçiş konusunda dünyada başı çekiyor.
Veri Odaklı Beş Güvenlik Hamlesi
CİSCO, ekiplerin değişen tehdit ortamında şirketlerini
savunmak için alabileceği etkili önlemlerin belirlen-
mesini amaçlayan son siber güvenlik raporu Güvenlik
Sonuçları Araştırması’nın 2. bölümünü yayınladı. 27
ülkede güvenlik ve gizlilik alanında çalışan 5100’den
fazla çalışanın katıldığı ankette, güvenlik altyapıları-
nı güncelleme ve entegre etme, tehditleri algılama ve
müdahale etme ve bir kriz durumunda esnekliklerini
koruma konularına yaklaşımlarını paylaştı.
Geçen yıl yapılan araştırmada beş hamlenin “bir şir-
ketin güvenlik programını yerine getirme” konusunda
daha büyük bir etkisi olduğu belirlendi. Bunlar: Zama-
nın gerisinde kalmış teknolojilerin proaktif bir şekilde
yenilenmesi; Güvenlik teknolojilerinin iyi entegre edil-
mesi; Vakalara zamanında müdahale edilmesi; Hızlı
krizden kurtulma; İsabetli tehdit algılama olanaklarına
yatırım yapma.
Yapılan araştırma sonucunda başarı faktörlerinin tespit
edilmesi için bu beş temel hamle daha yakından ince-
lenerek şu sonuçlara ulaşılmış durumda:
Mimarinin Güncellenmesi ve Entegrasyonu
Dünya genelinde şirketlerin kullandığı güvenlik tek-
nolojilerinin ortalama %39’unun zamanın gerisinde
kaldığı değerlendiriliyor. Proaktif bir teknoloji yeni-
leme stratejisine yatırım yapmak her zamankinden
daha önemli. Suudi Arabistan’da ortalama %31 olan
bu oranın Birleşik Krallık’ta %56’ya kadar çıkması, eski
altyapılardan uzaklaşma ihtiyacını net bir biçimde
ortaya koyuyor.
Bulut tabanlı altyapılara sahip şirketlerin yenilenme-
si daha eski, yerleşik teknolojiler kullanan şirketlere
kıyasla iki kat daha fazla.
Entegre teknolojilere sahip şirketlerin süreç otomas-
yonu elde etme olasılığı yedi kat daha yüksek. Bunun
yanında bu şirketler %40’tan fazla daha güçlü tehdit
algılama olanaklarına sahip.
Yeterli personel kaynağı olmayan güvenlik operasyon-
ları programlarının %75’inden fazlası, buna rağmen
yüksek düzeyde otomasyon yoluyla güçlü kabiliyet-
ler ortaya koyabiliyor. Otomasyon daha deneyimsiz
çalışanların performansını iki kattan fazla artırarak
beceri ve iş gücü sıkıntıları karşısında şirketlere destek
sağlıyor.
Tehditleri Algılama ve Müdahale Etme
Bulut tabanlı güvenlik altyapısı çok değerli ve her
katmanda öne çıkıyor. Sıfır Güven veya Güvenli Erişim
Hizmeti Uç Noktası (SASE) altyapısına sahip olduğu-
nu ifade eden şirketlerin güçlü güvenlik operasyonları
gerçekleştirdiğini belirtme olasılığı, yeni geliştirilen
uygulamalara sahip şirketlere kıyasla %35 daha yüksek.
Tehdit zekasından faydalanan şirketler, diğer şirketlere
kıyasla %50 daha kısa ortalama onarım süresi (MTTR)
elde ediyor.
Felaket Durumunda Esnekliği Korumak
Tehdit ortamı gelişmeye devam ettikçe, iş sürekliliği
ve felaket sonrası toparlanma olanaklarının düzenli
olarak ve çeşitli yönlerden test edilmesi her zaman-
kinden daha kritik hale geliyor. Bu konuda proaktif bir
yaklaşım benimseyen şirketlerin iş esnekliğini koruma
olasılığı 2,5 kat daha yüksek.
Suudi Arabistan (%80), Birleşik Krallık (%74) ve Rusya
(%73) gibi çeşitli pazarlardan katılımcılar, bulut tabanlı
güvenlik teknolojilerinin kapsamını genişletmek iste-
diklerini ifade ediyor.
En iyi performansı, iş sürekliliği ve felaket sonrası
toparlanma konusunda yönetim kurulu düzeyinde
denetim uygulayan ve siber güvenlik ekipleriyle çalışan
şirketler gösteriyor.
9
10
özel haber
Atos ve Dassault Systèmes, özellikle savunma ve sağlık gibi kritik
endüstrilerde kullanılan 3DEXPERIENCE platformunu bağımsız bir ortamda
sunmak üzere küresel ortaklıklarını duyurdu. Ortak bulut deneyimine de
imkan tanıyan bu son derece güvenli ortam; verilerin, süreçlerin ve fikri
mülkiyetlerin tam kontrolünü sağlıyor.
Güvenilir Bulut Platformu İçin
Atos ve Dassault Systèmes’den
İş Birliği
Sağlık, havacılık, savunma, otomotiv, taşımacılık, üretim,
enerji ve kamu hizmetleri gibi sektörlerde yer alan ku-
rumlar, 3DEXPERIENCE platformu üzerinden sanal ikizler
yaratarak vatandaşlara, hastalara, tüketicilere, öğrencilere
ve iş paydaşlarına güvenilir deneyimler sunmak istiyor.
Bunlar arasında kritik öneme sahip savunma ve sağlık sek-
törleri için özel güvenli ortamlara ihtiyaç duyuluyor.
3DEXPERIENCE platformu kuruluşlara, iş birliğine dayalı
ve etkileşimli bir ortamda gerçekleşen tüm iş faaliyetleri-
nin ve ekosistemlerin bütünsel, gerçek zamanlı bir görü-
nümünü sağlıyor. Bu platformu kullanan kurumlar artık
Atos tarafından yönetilecek ve güvence altına alınacak
özel bağımsız bir ortamda bulut platformundan yararla-
nabilecek. Atos; bir dizi metodoloji, ürün ve bulut hizmeti
olan Atos OneCloud Sovereign Shield üzerinden bu
ihtiyacı karşılayacak. Siber güvenlik hizmetlerinde dünya
çapında 2 numara olan Atos, kritik altyapıların özel ihti-
yaçlarını karşılamak üzere siber güvenlik uzmanlığını ve
çözümlerini bir araya getiriyor. Atos’un verdiği hizmetler
arasında Güvenlik Operasyon Merkezi ve bakım, yönetim
gibi faaliyetleri güvence altına alan güvenlik hizmetleri
de bulunuyor. 3DEXPERIENCE platformu, özellikle gü-
venlik durum tespiti ve yönetim bilgi sistemleri alanla-
rında en yüksek düzeyde veri gizliliğini sağlamak için
Fransız CIIP yasası ve Avrupa NIS yönergesi ile uyumlu
olarak geliştirildi. Böylece savunma idarelerinin, kamu
kurumlarının ve “Kritik hizmet uygulayıcıları” ile “Hayati
öneme sahip uygulayıcılar” olarak bilinen kuruluşların
özel ihtiyaçlarını karşılayabiliyor.
Atos’un siber güvenlik ürünleri, Yüksek Performanslı Bilgi
İşlem alanındaki uzmanlığı ve kritik sistemleri geliştir-
me tecrübeleri ile Dassault Systèmes’in 3DEXPERIENCE
platform çözümü arasındaki ortaklığın genişlemeye devam
edeceği duyuruldu. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan
Atos Geçici Eş-CEO’su ve Büyük Veri ve Güvenlik Başkanı
Pierre Barnabé,“Atos OneCloud Sovereign Shield’ı hizmet
olarak yazılım uygulamaları alanına getirmekten mutlu-
luk duyuyoruz. Bu sayede 3DEXPERIENCE platformunun
bağımsız dağıtımını dünya çapında kritik endüstrilere
sunabiliyoruz. Müşterilerimiz, ürettikleri ve değiştirdik-
leri verilerin kullanımı üzerinde daha fazla kontrol sahibi
oluyor. Bu anlamda Atos ve Dassault Systèmes arasındaki
ortaklık, pazara benzersiz bir hizmet sunuyor.” dedi.
Sanal ikizlerin yeni ürün geliştirme alanında, üretimde ve
diğer pek çok iş operasyonunda tüm sektörlerde giderek
benimsendiğine dikkat çeken Dassault Systèmes Başkan
Yardımcısı ve CEO’su Bernard Charlès, şirketlerin ve yö-
netimlerin hiper güvenilir platformlara olan ihtiyaçlarının
arttığı söyledi ve ekledi: ”Bulutun gücünü açığa çıkarmak,
BT altyapısından iş deneyimlerine kadar tüm operasyon-
larda bütünsel, tutarlı siber güvenlik uzmanlığı gerekti-
riyor.Atos ve Dassault Systèmes arasındaki bu iş birliği,
deneyime dayalı en yüksek düzeyde güvenlik ve bağımsız-
lık hizmetiyle 3DEXPERIENCE platformunu buluşturuyor.
Böylece sağlık ve savunma gibi kritik alanlarda dahi güve-
nilir iş birlikleri kurmak için yeni olanaklar sağlanıyor.”
11
Günümüzde gelişen teknolojilerle birlikte uzay araştırmalarında önemli
bir yol kat edildi. Devletlerin bu uzay yarışında söz sahibi olabilmek adına
yatırımlarını artırmasının siber suçluların dikkatini çekerek faaliyetlerini bu
yöne çevirmesine neden oldu. Özel şirketlerin ve devletlerin, siber güvenlik
tehditlerine karşı daha dikkatli hareket etmesi gittikçe önem kazanıyor.
Siber Saldırganların Hedefinde
Uzay Sistemleri Var!
Uzay teknolojisinin ve altyapısının gelişmesiyle birlik-
te yeni aktörlerin yarışa dahil olması, devletlerin uzay
çalışmalarına yaptığı yatırımları artırıyor. İletişim,
finansal hizmetler ve savunma sistemleri olmak üzere
günlük düzende önlemli unsurların çoğu, uzay tabanlı
sistemlere bağlı bulunuyor ve bu durum birçok güvenlik
ikilemini beraberinde getiriyor. Diğer dijital altyapılar
ve sistemler gibi uzay teknolojilerinin de siber saldırı-
lara karşı savunmasız kalıyor. Uluslararası güvenliğe ve
uzaydan dünyaya gönderilen hassas bilgilere dair önem-
li verilerin siber saldırganların hedefi haline geldi.
Uzay Sistemleri Siber Saldırganların Hedefinde
Giderek gelişen teknolojik yeniliklere hızla ayak uy-
duran ve yeni stratejiler geliştiren siber saldırganlar,
uzay sistemleri için ciddi bir tehdit haline geldi. Özel
şirketlerin uzay keşfine dahil olmasıyla birlikte siber
suçluların, tedarik zincirinden ekipman üreticilerine
kadar organizasyon içerisindeki tüm yapılar dahil siber
saldırı düzenleyebileceği daha fazla seçeneği bulunu-
yor. 2022 yılında uzay korsanlığı gazete manşetlerinde
yer alacak. Artan ticari uzay uçuşlarının diğer geze-
genleri keşfetmek için devlet tarafından finanse edilen
misyonlarla birleştiğinde siber saldırganlar için harika
bir ortam oluşturulmuş durumda. Uzay sistemleri-
ne karşı siber suçlular bir saldırı düzenleyebildikleri
takdirde uzaydan dünyaya veri aktaran sistemlerden
bilgi sızdırabiliyor. Bu durumun, yanlış bilgi alın-
masıyla ciddi çarpışmalara ve iletişim sistemlerinin
küresel çapta ortadan kaldırılmasına neden olabililir.
Hackerlarin geliştirdiği sistemlerin gücü, uzay sistemli
ekosistem için ciddi siber güvenlik tehdidi oluşturuyor.
Bu nedenle, devletlerin ve özel şirketlerin, uzay tekno-
lojisini ve altyapısını güvenli hale getirmeye, mevcut
güvenliği geliştirmeye ve yenilikçi sistemler geliştir-
meye odaklanması gerekiyor.
Uzay Sistemleri Siber Saldırılara Karşı
Hazırlıklı Olmalı
Devletlerin yönetimindeki uzay prosedürlerine artık
özel kurumların da dahil olmasıyla birlikte yeni bir
döneme şahit olunuyor. Ancak uzay sistemlerindeki
bazı güvenlik açıkları, siber saldırganlara kusursuz bir
zemin hazırlayarak yıkıcı etkileri de beraberinde geti-
riyor. Özellikle uzay sistemlerinin siber saldırılara karşı
güçlendirilmesi gerekiyor. Ayrıca, siber saldırganlar
temel kontrolleri yok edip zararlı talimatlar verebiliyor.
Bu nedenle, uzay aracının izinsiz girişlere karşı savun-
masız olmaması ciddi bir önem taşıyor. Siber suçlular
sahte bağlantılar ile uzay aracını hedefleyebilir ve
bunun sonucunda iletişim kesintiye uğrayabilir. Ulusal
güvenlikte ciddi sonuçlara yol açabilecek tehlikeleri
önlemek için dünya yörüngesinden çıkmadan önce
birçok siber güvenlik senaryosunun ve alıştırmasının
ön plana alınması gerekiyor.
sektörün içinden
Yusuf
Evmez
WatchGuard
Türkiye
ve
Yunanistan
Ülke
Müdürü
12
IDC’nin Ereteam sponsorluğunda gerçekleştirdiği Türkiye’deki şirketlerin BT
yöneticileriyle yaptığı ‘Kurumsal Yapay Zeka ile Veri Yolculuğunda Hamleler’
başlıklı araştırma yayınlandı. Araştırma, Türkiye’deki kurumların yüzde
87’sinin veri analizi için raporlama ve sorgulama araçlarına güvendiğini,
yapay zeka ve makine öğrenmesi algoritmalarını ise araştırmaya katılan
firmaların yalnızca yüzde 34’ünün kullandığını ortaya çıkardı.
Veri Analizine Güveniyoruz
Fakat Yapay Zeka Teknolojisini
Yeterince Kullanmıyoruz
Bilgi çağında tüm kurum ve kuruluşlar için veri analizinin
önemi arttı. Bilgiyi doğru işleyen ve yönetebilen kurum-
lar daha doğru analizlerle en akılcı kararları alabiliyor ve
geleceği öngörerek kar elde edebiliyorlar.
ABD merkezli araştırma şirketi International Data Corpo-
ration (IDC) Türkiye’deki şirketlerin bilgi teknolojileri
(BT) yöneticileriyle yapay zeka ve makine öğrenmesi gibi
teknolojilerin kullanımına dair bir araştırma gerçekleş-
tirdi.
Kurumsal Yapay Zeka ile Veri Yolculuğunda Hamleler
başlıklı IDC raporuna göre, Türkiye’deki şirketlerin yal-
nızca yüzde 34’ü veri analizinde yapay zeka ve makine
öğrenmesi gibi yeni teknolojileri kullanabiliyor.
IDC raporu BT yöneticilerinin yüzde 74’ünün veri analizi
araçlarını ve analitik teknolojilerini iş ortamında, günlük
olarak kullandığını ortaya koydu. Kurumlar veri analizine
aldıkları kararlar için güvenirken, yeni nesil teknoloji-
ler olan yapay zeka ve makine öğrenmesinin kullanımı
yüzde 34’de kalıyor. Türkiye’deki firmaların önemli bir
bölümü veri analizinde daha çok raporlama ve sorgula-
ma araçlarını, insan gücüne dayalı bir sistem içerisinde
kullanıyor.
Yeni Teknolojilere İhtiyaç Var
IDC raporunda,“kurumların dahili ve harici verileri
analiz eden, iç görüye dönüştüren ve anlamlı stratejik iş
kararları alınmasına destek olan” ifadeleriyle tanımlanan
BT çalışanları, veriyi analiz etmekte zorluk çekiyor. IDC
araştırmasına göre, kurumların yüzde 65’i verilerin yöne-
tilmesinde ve ölçeklendirmesinde zorluk çekiyor.
Daha İyi Veri Analizini Yapabilenler Kazanıyor
IDC raporundan hareketle, Türkiye’de veri analizinin
özellikle finans alanında uzun yıllardan beri kullanıldı-
ğını belirten veri analizi firması Ereteam CEO’su Kutlay
Şimşek,“IDC araştırmasının da gösterdiği gibi Türk
şirketleri veri analizinin önemini kavrıyor ve bu konuda
ciddi adımlar atılıyor. Ancak insan gücüne dayalı veri
analizi gelişen yeni teknolojilerle terk edilmeye başlandı.
Yapay zeka ve makine öğrenmesi teknolojilerinin veri-
lerin yönetiminde kullanılması, kullanıcı firmalara en
doğru kararı vermede önemli fırsatlar sağlıyor. Geleceğe
yönelik atılacak adımlarda, geçmişteki verilerden en
doğru sonucu çıkarabilmek çok önemli. Türk şirketlerinin
pazarda rekabet güçlerini koruyabilmeleri için veri anali-
zinde yeni teknolojilere yer vermeleri gerekiyor” diyor.
özel haber
Kutlay
Şimşek
/
Ereteam
CEO’su
13
Siber güvenlik önlemlerini ihmal eden veya bilerek göz ardı eden
çalışanlar, şirketlerin ciddi zarara uğramasına neden olabiliyor.
Araştırmalar kurumların %66’sının, dış saldırılardan daha çok kötü niyetli
veya kazara meydana gelen iç saldırılara maruz kaldığını ortaya koyuyor.
Kurum İçi Saldırıya Uğrayan
Şirketlere 4 Tavsiye
Pandemiyle birlikte yaygınlaşan hibrit çalışma mode-
linin neden olduğu şirket içi saldırılara karşı daha çok
dikkat edilmesi gerektiğini belirten Komtera Teknoloji
Kanal Satış Direktörü Gürsel Tursun, başta finans kurum-
ları olmak üzere şirketlerin almaları gereken 4 önlemi
sıralıyor. Çalışanların ihmalinden veya kötü niyetinden
kaynaklanan şirket içi tehditler kurumlar için büyük so-
run teşkil ediyor. Yapılan bir araştırmaya göre kurumların
%66’sı, yaşadığı siber güvenlik problemlerini göz önünde
bulundurduğunda dış saldırılardan çok iç saldırılarla karşı
karşıya kaldığını belirtiyor. İç saldırılar her sektörden
işyeri için risk barındırsa da finans şirketlerinin iç teh-
ditlere daha meyilli, özellikle uzaktan ve hibrit çalışma
ortamlarının kurum içi saldırıların artması için ideal
ortam sağlıyor. İçeriden saldırılar söz konusu olduğunda
başta bankalar olmak üzere finans kurumlarının büyük
tehlikede olduğu görülüyor. Bankaların bulut ortamlarını
daha fazla benimserken ve uzaktan çalışma ortamlarında
faaliyet göstermeye devam ederken içeriden tehditlere
maruz kalıyorlar. Bankaların ve diğer finans şirketlerinin,
kaynaklarını belirleyerek, uzlaşma endişelerini ele alarak
ve erişim yönetimini geliştirerek iç tehditlerin etkilerini
azaltabilirler.
İçeriden Darbe Almak İstemeyen Kurumlar Bu
4 Adıma Dikkat Etmeli!
Kurum içinde tüm çalışanlar belirli yerlere erişim sağla-
yabiliyor fakat bu durum iç saldırılara neden oluyor. Ku-
rumların tehditleri ortadan kaldırmayı çalışmak yerine,
riskleri azaltacak önlemler alması gerekiyor.
Çalışanların erişimlerini düzenli aralıklarla inceleyin.
İçeriden kaynaklanan tehditleri azaltmak için çalışanla-
rın yalnızca ihtiyacı olan hizmetlere eriştiğinden emin
olmalısınız. Bunu sağlamak için düzenli aralıklarla çalı-
şanların erişimlerini birkaç ayda bir gözden geçirebilirsi-
niz. Çalışanların rollerini ve hareketlerini net bir şekilde
belirleyerek ve daha sık kontrol ederek olası bir tehdidi
engelleyebilir veya zararı en aza indirebilirsiniz.
Şifreler konusunda disiplinli olun. Kurum içindeki her
şifreyi her çalışanın bilmesine gerek yok. Çalışanların,
ihtiyacı olandan daha fazlasını bilmediğinden emin
olmalısınız ve doğru bir şifreleme politikası izlemelisiniz.
Örneğin, ayrıcalıklı erişime sahip bir sisteminiz varsa
sadece buraya erişmesi gereken kişilerle şifreleri veya
anahtarları paylaşın.
Kimlik doğrulama çözümleri kullanın. Yaşanabilecek iç
saldırıların önüne geçebilmek için bir başka yol da kimlik
doğrulama teknolojisinden yararlanmaktır. Çalışanların,
erişmek istedikleri yerlere kimliklerini doğrulayarak giriş
yapmaları hem kimin neye ne zaman erişim sağladığı-
nı görmenizi sağlar hem de çalışanların erişim hakkı
olmayan yerlere girmelerinin önüne geçer. Bunun yanı
sıra, riskleri azaltmak adına belirli bir süre işlem yapıl-
madığında kullanıcıların oturumunu otomatik kapatan
uygulamalardan da yararlanabilirsiniz. Halka açık Wi-Fi
kullanımında dikkatli olun. Önemli şirket verilerine koru-
masız Wi-Fi ağlarından bağlanmak, hackerlere kusursuz
bir zemin hazırlıyor. Güvenli olmayan ve herkesin erişe-
bileceği ağlar üzerinden şirket verilerine erişimi durdur-
mak için dikkat etmelisiniz.
sektörün içinden
Gürsel
Tursun
Komtera
Teknoloji
Kanal
Satış
Direktörü
14
haberler
Bosch, mobilitenin yazılım ağırlıklı geleceğinde
lider konuma doğru stratejik adımlar atıyor. Ge-
lecekte, yan kuruluşu ETAS GmbH çatısı altında
şirket, evrensel uygulama için temel araç yazılımı,
ara katman yazılımı, bulut hizmetleri ve geliştirme
araçları geliştirecek ve satacak. Bosch ve ETAS’ın
farklı geliştirme alanlarından toplam 2.300 uzman,
2022 yılının ortalarından itibaren burada bir araya
getirilecek. Bosch Mobilite Çözümleri Başkanı Dr.
Stefan Hartung, “Yazılım geliştirme, Bosch’ta uzun
süredir devam eden temel bir yetkinliktir. Her yıl,
kendi yazılımımızı çalıştıran 200 milyondan fazla
kontrol ünitesini dünya genelindeki araçlara yerleş-
tiriyoruz. ” ifadelerini kullandı. Bir yıl önce Bosch,
sürücü desteği ve bilgi-eğlence gibi çok sayıda
araç alanı için özel donanıma sahip uygulamaya
özel araç yazılımında güçlü bir birim olan Mobilite
Bilişim Çözümleri bölümünü kurdu. Şimdi şirket,
araçlar ve bulut için uygulamadan bağımsız yazılım
portföyünü ETAS’ta bir araya getiriyor. Ortaya çıkan
merkezi platform, iş ortaklarıyla birlikte otomotiv
yazılımını daha hızlı ve verimli bir şekilde geliş-
tirmesini sağlayacak. Stefan Hartung, “Evrensel
yazılım temelimiz, modern, yazılım tanımlı araç-
ların dijitalleştirilmesi açısından çok önemlidir.”
dedi. Bosch, evrensel yazılım platformunu yenilikçi
yazılım işlevlerinin geliştirilmesindeki uzmanlıkla
birleştirecek. Bosch Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Mar-
kus Heyn, “Böylece Bosch için bir USP (Benzersiz
Satış Teklifi) ve önemli bir rekabet avantajı yaratı-
yoruz.” dedi. ETAS gelecekte bu evrensel platformu
ve beraberindeki geliştirme ortamını hem otomotiv
üreticilerine hem de diğer tedarikçilere sunacak.
Bosch, Evrensel Araç Yazılımı
Geliştirme Faaliyetlerini Tek Bir
Çatı Altında Topluyor
Tüm dünyada pandemi ile birlikte birçok alanda dijital
yatırımlar ve dönüşüm hız kazandı. Dönüşümün en çok
hissedildiği alanların başında da şüphesiz ki iş hayatı ve
çalışma koşulları geliyor. Günümüzde geleneksel çalışma
deneyiminin hibrit veya tamamen uzaktan çalışmaya ev-
rildiğini görüyoruz. Birçok şirket artık kalıcı olarak hibrit
ve uzaktan çalışma modeline geçiş yaptığını duyurmaya
başladı. Bu noktada şirketler iş sürekliliğini sağlamanın
yanında verimlilik, güvenlik, uzaktan erişim, kullanım
kolaylığı gibi birçok süreci iyileştirmek için farklı çözüm
arayışlarına başladı. Türkiye’nin yeni nesil iş ortağı NGN
ve dijital çalışma alanı çözümleri ile sektörün önde gelen
teknoloji şirketi Citrix arasında tamamlanan iş birli-
ği anlaşması ile kurumların uzaktan çalışma deneyimi
ihtiyaçları uçtan uca karşılanarak verimlilik ve güvenli-
ğin ön planda olduğu hizmet modelleri sunuluyor. NGN
& Citrix iş birliği ile sunulan NGN DaaS (Desktop as a
Service) mimarisinde oluşturulan farklı hizmet paketleri,
kurumların masaüstü sanallaştırma ihtiyaçlarına en doğru
çözümü sunuyor. Kendilerine en uygun paketi tercih eden
kurumlar; çalışanlarına ihtiyaç duydukları her yerden ve
istedikleri mobil cihazdan; güvenli, kesintisiz iş deneyimi
sağlayabiliyor. Kurumsal kullanıcılar için özelleştirilerek
Essential, Standart ve Advanced olarak 3 farklı pakette su-
nulan NGN DaaS (Desktop as a Service) hizmeti; NGN’in
Türkiye’nin en gelişmiş merkezleri arasında yer alan yatı-
rımı Star of Bosphorus Veri Merkezi’nin yüksek güvenlik
ve teknolojiye sahip altyapısı ile sunuluyor. NGN Genel
Müdür Yardımcısı Sinem Edil ve Citrix Türkiye Ülke Mü-
dürü Serdar Yokuş’un katıldığı imza töreni ile duyurulan
iş birliği sayesinde esnek çalışan deneyimine daha güvenli
altyapı ile sahip olan kurumlar, iş sürekliliği ve verimlilik
artışı sağlıyor.
Uzaktan Çalışma Deneyimi, NGN
ve Citrix İş Birliği ile Güçleniyor
15
Nesnelerin İnterneti cihazları ve makineler arası iletişim (M2M) dijital
dönüşümle yaygınlaşarak hızla büyüyor. Günümüzde internete bağlı
cihazların sayısı insan nüfusunun beş katına ulaşmış durumda.
Teknoloji Dünyasını 2022’de
Neler Bekliyor?
Önümüzdeki üç yılda bu oran 10 katına çıkacak ve
Nesnelerin İnterneti cihazlarının güvenliğini otomatize
hale getirmek olağanüstü önem kazanacak. Bu cihazları
otomatize yöntemler olmaksızın kullanıma sokan, teda-
rik eden ve güvence altına almak isteyen şirketler, sürekli
bir şekilde daha karmaşıklaşan güvenlik ihlallerine karşı
savunmasız kalacaklar.
Güvenli Erişim Hizmeti Kenar Mimarisi’nin (SASE)
Yükselişine Giden İki Net Yol
SASE uygulamalarının benimsenmesinde erken bir
aşamadayken, piyasanın yaklaşımlarında net bir ayrım
yaşanacak. Küçük ve orta büyüklükteki işletmeler geliş-
miş yetkinliklere kıyasla basitliğe ve “tek bir üreticiden
sunulan” SASE tekliflerine daha çok öncelik verecek. Bir
diğer yandan, büyük kurumlarsa güvenlikten, güvenilir-
likten ya da kullanıcı deneyimi kalitesinden taviz vermek
istemeyecektir. Güvenli web ağ geçidi (SWG), bulut erişim
güvenlik aracısı (CASB) ve sıfır güvene dayalı ağ erişim
(ZTNA) hizmetlerini sunan tam donanımlı bulut güvenlik
sağlayıcısı ile kurum içi güvenlik ve WAN’a tasarlanan
yetkinlikler için türünün en iyisi SD-WAN sağlayıcısını bir
araya getiren çok yönlü bir üreticinin yer aldığı bir yakla-
şımı izleyeceklerdir. Tüm gözler 5G teknolojisine çevril-
mişken hem kampüs erişim noktalarında hem de şirket-
lerin iç alanlarında Wi-Fi 6E’ye hızla geçişin eşiğindeyiz.
Wi-Fi 6E bir yandan geriye dönük modellerle uyumlu-
luğunu korurken, bir diğer yandan da ek 1200 MHz’lık
yeni spektrumla yüksek kapasite sunar. Pazar araştırma
alanında öncü şirketlerden 650 Group, 2022 yılında Wi-Fi
6E kurumsal erişim noktalarında yüzde 200’ün üzerinde
bir büyüme bekliyor. Bu beklenti, kurumsal şirketlerin
video konferans, uzaktan tedavi ve uzaktan eğitim gibi
faaliyetlere artan güvenle birlikte 6E’nin potansiyelini
görmeye başladığını gösteriyor.
Pandemi bitse bile evden çalışma düzeni devam edecek.
Bu yeni normal, mikro şubelerin ya da “tek bir şubenin”
yükselişine sahne olacak. Pandeminin ilk günlerinde şir-
ketler, karantinadaki iş gücünü şirket ağlarına bağlamak
için uzaktan erişim noktalarını (RAP’lar) ve VPN ağlarını
genişletmekte zorlanmışlardı. 2022’de hem güvenilir
hem de tutarlı bir kullanıcı deneyimi yolunda kurumsal
seviyedeki Wi-Fi erişimini ileri teknolojili çok yollu WAN
bağlantısı ile gelişmiş yapay zeka operasyonlarını bir
araya getiren, özel üretim mikro şubelerde muazzam bir
büyümeye tanık olacağız. Bu mikro şube teklifleri kuru-
mu güvenli bir şekilde “tek bir şubeye” çevirecektir.
Hepimizin gözleri önünde bir kültür değişimi yaşanı-
yor: Tüketiciler artık “nesneler” yerine “deneyimlere”
daha çok değer veriyor ve “bir şeye sahip olmaya” daha
az ihtiyaç duyulması hayatlarımıza doğrudan yansıyor.
Önümüzdeki yılda aynı değişim, kurumlar nezdinde de
kendini gösterecek: Cihazlara ve sermaye harcamalarına
daha az, teknoloji yatırımlarından doğan iş çıktılarına
daha fazla odaklanılacak. BT verimliliğini artırmak ve
inovasyon yolundan sapmamak isteyen şirketler, daha
fazla finansal esneklik ve maliyetlerde öngörülebilirlik
talep ediyor. Esnek bir altyapı tüketim modeli tüm bunla-
ra imkan sağlar. Bu yeni tüketim modellerine gözü kapalı
atılmak istemeyen şirketlere,“satın almadan önce dene”
seçeneği sunuluyor. Şirketler böylece bu yeni modeli
benimseyip benimsemediklerine karar verebilirler. Bu,
2022’de NaaS gibi tüketime dayalı hizmetlerde büyük bir
talep artışına sebep olacak.
sektörün içinden
David
Hughes
Auba
Ürün
ve
Teknolojiden
Sorumlu
Başkan
Yardımcısı
16
röportaj
Trend Micro Türkiye Ülke Müdürü Hasan Gültekin ile güvenlik
sektörümüzle ilgili keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. Sizin için
hazırladığımız makalemizde Hasan Gültekin’in sorularımıza verdiği
yanıtları bulabilirsiniz.
Siber Güvenlik Açısından
Karşılaşılan En Büyük Zorluk
Yetersiz Kaynaklar
2021 güvenlik trendleri hakkında bilgi verebilir misi-
niz? Günümüzde şirketler önlem alırken nelere dikkat
etmeli?
Pandeminin başlamasıyla birlikte birçok işletmenin uzak-
tan çalışmaya ya da hibrit çalışma modeline geçmesiyle
birlikte siber güvenlik alanında yeni tehditler, yeni tekno-
lojiler ve farklı iş modelleri ortaya çıktı. Teknoloji ortamı-
nın sürekli değişmesi yeni bir şey değil, ancak son yıllarda
dijital dönüşümün hızlanmasıyla durum tamamen yeni
bir düzeye taşınmış durumda. Dolayısıyla tehdit ortamı
ve riskler de bu değişim doğrultusunda hızla dönüşmeye
devam ediyor. Tüm işletmeler açısından veri güvenliğine
yönelik en yaygın tehditlerden biri olan fidye yazılımı
saldırıları 2021 yılında da artış göstermeye ve gelişmeye
devam etti. Bu saldırılar, veri hırsızlığı ve kurtarma ma-
liyetleri nedeniyle kuruluşlara hem maddi hem de itibar
açısından büyük zarar vermeye devam ediyor. Uzaktan ve
hibrit çalışma modeline geçilmesiyle birlikte gerekli ön-
lemlerin alınmaması nedeniyle uzaktan ve hibrit çalışan-
lar siber saldırganlar için kolay hedef haline geldiler.
Genellikle kimlik avı ile başlayan bu saldırıların önlen-
mesi için yalnızca VPN (Sanal Özel Ağ) gibi önlemler
tek başına yeterli olmuyor. Daha kapsamlı bir yaklaşı-
mın uygulanması büyük önem taşıyor. Uzaktan ve hibrit
çalışmanın önümüzdeki dönemde kalıcı hale geleceğini
göz önüne aldığımızda kuruluş içinden gelen tehditler de
bir başka endişe alanı haline geliyor. Birçok kuruluş siber
güvenlik tehditlerinin dış etkenlerden kaynaklandığını
düşünse de iç etkenlerin göz ardı edilmemesi gerekiyor.
Siber saldırganlar şirket içinde gizleniyor olabilir. İç teh-
ditler, şirket varlıklarına meşru erişimi olan ve bu erişimi
kötü niyetli veya kasıtsız olarak kuruluşa zarar vermek
için kullanan kullanıcılardır. İç tehditler yalnızca şirket
çalışanlarıyla sınırlamamak gerekiyor. Kuruluşun sistem-
lerine veya hassas bilgilerine erişimi olan eski çalışanlar,
yükleniciler ya da iş ortakları da birer iç tehdit olabilir. Bu
nedenle iç tehditler bir risk olarak görülmeli ve ciddiye
alınmalıdır. Dijital dönüşüm ve yeni çalışma modelleriyle
birlikte sıfır güven platformlarına olan geçişin de hızlan-
dığını söyleyebiliriz. Sıfır güven yaklaşımının dört önemli
unsuru bulunuyor. Birincisi, güvenliği ihlal edilebileceğin-
den hiçbir kullanıcıya varsayılan olarak güvenilmemelidir.
İkincisi,VPN ve güvenlik duvarları tek başına güvenlik
için yeterli değildir. Üçüncüsü, kimlik ve cihazların doğru-
lanması yalnızca çevre koruması için değil aynı zamanda
ağ genelinde uygulanmalıdır. Son olarak meydana gelebi-
lecek siber saldırıların zararının en az indirilebilmesi için
mikro segmentasyon yapılmalıdır. Sıfır güven platformları
kullanıcıların daha güvenli bir şekilde çalışabilmelerine
olanak tanır. Sıfır güven yaklaşımında güvenilir bir kaynak
yoktur. Trend Micro olarak amacımız, dijital bilginin tüm
dünyada ve ülkemizde güvenli bir biçimde yayılmasını
sağlamak. Bu amaç doğrultusunda tüketicilere, işletmele-
re ve kamuya yönelik yenilikçi çözümlerle bulut ortamları,
uç noktalar, e-posta, Endüstriyel IoT (Nesnelerin İnterne-
ti) cihazları ve ağlar için en son teknolojilerle geliştirilmiş
katmanlı güvenlik çözümleri sağlıyoruz.
Özellikle sanal ortamda güvenli olmadığımız artık
7’den 70’e herkes biliyor. Fakat yine de açıklar veriyo-
ruz. Sizce bunun nedeni nedir?
Aslında bunun birçok nedeni var. Öncelikle sanal or-
tamda güvende kalmak için kapsamlı güvenlik sağlayan
çözümler kullanmak gerekiyor. Ancak güvenlik çözümü
kullanmak güvende kalmak için yeterli değil. Kullanılan
güvenlik çözümünün ve işletim sisteminin her zaman
güncel olması gerekiyor. Saldırılardan korunabilmek için
öncelikle tüm güncellemelerin yapılmış olduğundan emin
olmamız lazım. Bir diğer önemli sorun ise bulut orta-
mında yapılan yanlış yapılandırmalar. Bulut ortamında
yanlış yapılandırılmış bir sunucu, içindeki tüm içeriğe ve
17
verilere internet üzerinden herkesin erişebilmesine neden
olabiliyor. Bu yüzden yanlış yapılandırılmaların önüne
geçmek özellikle şirketler açısından büyük önem taşıyor.
En önemli unsur ise zincirin en zayıf halkası olan “insan-
lar”. Ne yazık ki güvenlikle ilgili yeterince farkındalığa
sahip olmayan insanlar kimlik avı gibi saldırıların kolayca
kurbanı olabiliyor. Kendilerine gelen bir e-posta ya da
anlık mesajda bulunan bir linke ya da eklentiye tıklayarak
hem kendilerini hem de çalıştıkları kurumu büyük bir risk
altına sokabiliyorlar. Uzaktan ve hibrit çalışma modeliyle
birlikte insan unsuru daha da öne çıktı. Güvende kalmak
için kullanıcıların siber güvenlik konusunda eğitilmeleri
ve her şeye bilinçli bir şekilde yaklaşmalarının sağlanması
gerekiyor.
Amerika’daki veya Avrupa’daki bir şirket ile Türki-
ye’deki bir şirket arasında güvenlik alanında alınan
tedbirler açısından bir fark var mı?
Siber güvenlik günümüzde küçükten büyüğe tüm şirketler
ve bireyler açısından büyük önem taşıyor. Yaşanabilecek
en ufak sorun dahi şirketlerin ya da bireylerin çok zor du-
rumda kalmasına neden olabiliyor. Örneğin siber saldırıya
uğrayan ve verileri siber korsanlar tarafından ele geçi-
rilen bir şirket yalnızca para kaybetmekle kalmıyor aynı
zamanda büyük bir itibar kaybına uğruyor. Bu nedenle
şirketlerin siber güvenliği çok ciddiye almaları ve gerek-
li önlemleri almaları gerekiyor. Şirket ister Avrupa ister
ABD ister Türkiye, nerede olursa olsun alınması gereken
önlemler birbirinden çok farklı değil. Sunucu, ağ ve kulla-
nıcı gibi farklı segmentlerde katmanlı güvenlik tedbirleri,
şirketler açısından bu dönemde ayrıca önem taşıyor.
Şirketlerin sunucularını; bulut, fiziksel veya sanal ne-
rede olursa olsun her koşulda korumaları gerekiyor. Ağ
güvenliği tarafında ise tehditleri tespit edip engelleyecek
tedbirlerle buradaki verimliliğin artırılması çok önemli.
Kullanıcı tarafında katmanlar arasında geçişlerin belli
yetkilerde sağlanabilmesi ile e-posta oltalama saldırıla-
rı gibi durumların önüne geçmek için oltalama ve kötü
amaçlı yazılım bulmaya yönelik kanıtlanmış güvenlik
yöntemlerinin kullanılması gerekiyor. Ancak kullanılan
çözümler ne kadar güvenli olursa olsun zincirin en zayıf
halkası olan kullanıcıların güvenlik konusunda eğitilme-
leri büyük önem taşıyor. Şirketlerin çalışanları arasında
güvenlik farkındalığı yaratması, şirket verilerini riske
atacak konularda çalışanları bilinçlendirmesi ve düzenli
olarak eğitimler düzenlemesi güvenliğin en üst düzeye
çıkmasına yardımcı oluyor.
Türkiye’de şirketlerin verilerini güvenli tutmak için
karşılaştığı en büyük zorluk nedir?
Hem ülkemizde hem de dünyada şirketlerin siber güvenlik
açısından karşılaştıkları en büyük zorluk yetersiz kaynak-
lar. Özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerde maliyetler
en önemli zorluklar arasında yer alıyor. Biraz önce de bah-
settiğimiz gibi şirketlerin bu zorluğun üstesinden gelebil-
meleri için yönetilen hizmetler çözümleri sunuyoruz. Bir
diğer önemli zorluk ise nitelikli siber güvenlik uzmanı sa-
yısının çok yetersiz olması. Nitelikli siber güvenlik uzma-
nına olan ihtiyaç tüm dünyada ve ülkemizde hızla artıyor.
Yalnızca Türkiye’de değil tüm dünyada güvenlik uzmanı
açısından büyük bir açık var. Bu açık her geçen gün daha
da artıyor. Bunun yanı sıra ülkemizdeki yetenekli gençle-
rin siber güvenlik alanına ilgisini artırmak ve yetkin insan
kaynağı ihtiyacına çözüm sunmak için bilgi birikimimizi
paylaşarak her türlü ortamda eğitimler veriyor, farklı
firmalarla ortak hareket ederek siber güvenlik bilincini ve
farkındalığını artıracak etkinlikler düzenliyoruz. Sek-
tördeki her firmanın bu tür ortak aktivitelerin sektörün
gelişmesine büyük katkı sağlayacağı bilinciyle hareket
ettiğinde Türkiye’de siber güvenlik sektörünün önemli bir
ivme kazanacağını düşünüyoruz. Ayrıca siber güvenlik ala-
nında Türkiye’den yurtdışına doğru büyük bir beyin göçü
yaşanıyor. Özel sektör, üniversiteler ve kamu kurumlarının
birlikte hareket edip bu beyin göçüne dur demeleri büyük
önem taşıyor. İlkokuldan üniversiteye ve iş hayatına kadar
her alanda teknolojinin önemine vurgu yapan eğitimlerin
sayısını artırarak siber güvenlikte sürdürülebilirliği sağla-
mak mümkün. Gençler için aslında bu büyük bir fırsat. Bu
fırsatı değerlendirmelerini öneriyorum.
Röportajımızın devamına aşağıdaki
bağlantıdan veya sağ taraftaki QR
kod ile ulaşabilirsiniz.
https://www.btgunlugu.com/ha-
san-gultekin-siber-guvenlik-acisin-
dan-karsilasilan-en-buyuk-zorluk-
yetersiz-kaynaklar/
Hasan
Gültekin
/
Trend
Micro
Türkiye
Ülke
Müdürü
Kripto para birimleri için 2021'in önemli bir yıl olduğunu söyleyebiliriz.
Dünya çapında milyonlarca kullanıcı, yeni yatırım ve yeni üretim
yöntemleri üzerine çalışıyor. Bu süreçte de özellikle Bitcoin'in ön plana
çıktığını görüyoruz. Peki, Bitcoin nasıl oldu da bu kadar popüler hale geldi?
Bitcoin Neden En Popüler
Kripto Para Birimi?
B
itcoin için en büyük, en popüler ve en eski
kripto para birimi diyebiliriz sanırım. Bunu
göz önünde bulundurarak geleceğe odaklı
çalışanlar olduğu gibi, kısa süreli yatırımlar
ve işi tamamen “fırsatçılığa” getirerek kısa
yoldan zengin olmaya çalışanlar da var. Hani “umut
dünyası” deriz ya, işte burada artık Bitcoin de önemli bir
rol sahibi. 90’ları hatırlayanlar bilir; o dönemin İstanbul
borsasında işlem yapan bir bölüm zengin olmuş bir bö-
lüm ise hüsrana uğramıştı. Şimdiler de bu durum kripto
paralar için geçerli. Kripto para dünyasında yatırım
yapan bir bölüm zengin (veya parasına para katan da
diyebiliriz), bir böşüm de yine hüsrana uğrayan taraf.
2021 yılı, Bitcoin için rekorların kırıldığı, paramparça
edildiği bir yıl oldu aslında. Öyle ki, piyasada değerine
kabaca 545 milyar dolar ekledi. Bu rakamı TL olarak
hesaplamaya kalkışmasak çok daha iyi. Yapılan son
araştırmalar, kripto para pazar değerinin 3 trilyon
doları bulduğunu gösteriyor. Araştırmanın altında-
ki imza ise, The Block şirketine ait. Hal böyle olunca
dünya üzerinden birçok insan kripto para birimleri
üzerinden parasına para katmaya çalışıyor. Ülkemizde
de bu konuda faaliyet gösteren yerli kripto para borsa-
ları mevcut ve yasal olarak faaliyet gösteriyorlar. Uzun
zamandır üzerine çalışan kripto para işlemleri için
hazırlanan yasa da yürülüğe girmek üzere. Bu konuda
18
19
19
çıkan son taslak yetkili ve işin erbabı kişilere görüşle-
ri alınması için gönderildi. Bu kişiler tarafından yapı-
lacak yorumlar ile taslak son haline getirilerek 2022
yılı içerinde kripto para yasası yürüklüğe girecek. Bu
yasanın getirilmesi istenmeyen olayların yaşanma-
ması için bir elzem. Bir anlamda yasa haksız kazanç
sağlayacak kişiler veya kurumlarında yolunu kesmiş
olacak.
Şimdi isterseniz Bitcoin’in çok popülerleşmesinin
altındaki bazı önemli detaylara birlikte bakalım...
Elon Musk’ın 1.5 Milyar Dolarlık Yatırımı
Elon Musk’ın Bitcoin’e 1.5 milyar dolarlık yatırım
yapması, ana akım bir şirketin Bitcoin’e şimdiye dek
yapılan en büyük yatırımı olarak ön plana çıktı ve
2021 yılına hızlı bir başlangıç gerçekleştirildi.
Tesla ve SpaceX gibi büyük şirketlerin kurucusu ve
CEO’su olan Musk, sonrasında şirketlerinin kripto pa-
ralarla ödeme kabul edebileceğini de belirtti ve burada
Bitcoin ile Dogecoin isimleri ön plana çıktı. Yapılan
açıklamalardan kısa süre sonra da Bitcoin’in değeri 44
bin dolara ulaşarak tüm zamanların rekorunu kırdı.
Tabii böyle bir desteğin gelmesi, çevrecileri de endi-
şelendirdi. Zira Bitcoin’ler çevre için çok da faydalı
değil (üretim sürecinde harcanan enerji miktarı pek
de azımsanmayacak seviyede değil), hele de büyük
kapsamlı olarak düşünüldüğünde. Dolayısıyla büyük
bir endişeye yol açılmaması için daha sonra Musk’tan
geri adım da geldi ve sürdürülebilir enerjiye geçiş ya-
pılana kadar işlemlerin askıya alınması, sürdürülebilir
enerjiyle birlikte işlemlerde Bitcoin kullanımının geri
getirilmesi kararlaştırıldı.
Tabii bu geri adım, Bitcoin’in değerinde %7’den fazla-
lık değer düşüşü gerçekleştirdi.
Dünya Çapındaki Şirketler, Bitcoin’i Önemsiyor
Tesla’nın Bitcoin’e 1.5 milyar dolarlık yatırım açık-
lamasının ardından, dünya çapında faaliyet gösteren
pek çok şirket de bu tarafa yönelmeye başladı. Ör-
neğin, Mastercard ve Amerika merkezli Bank of New
York Mellon şirketi, dijital paralarla ilgili yatırımlar
yapmaya başladı. Nasdaq’ta yer alan Marathon Patent
Group da 150 milyon dolar değerinde Bitcoin satın
alarak ilk ciddi hamlesini gerçekleştirdi.
Dünyanın en popüler mikro blog sitesi Twitter bile
şirket rezervlerine Bitcoin eklemeye başladı.
Çin’in Kripto Para Yasakları
Çin Merkez Bankası, giderek popülerliği ve değer-
leri yükselen kripto para birimlerine karşı farklı bir
hamle gerçekleştirdi ve kripto para birimleriyle ilgili
yapılan tüm işlemlerin yasa dışı olduğunu belirtti ve
ardından yasak kararı da gecikmedi.
Çinli yetkililer, dijital para birimlerinin ekonomik
düzeni bozduğuna ve kaynağı belirsiz paraların ak-
lanabilmesine kolaylık sağladığına inanıyor. Ayrıca,
karbon emisyonu açısından da kripto paraların çok
tehlikeli olduğuna vurgu yapıyor. Sonuçta Bitcoin
madenciliği yaparken ciddi oranda elektrik kaynağı
kullanılıyor. Tabii güçlü bilgisayarlarınız da olmalı.
Kripto para madenciliği yüzünden son yıllarda PC ve
OEM tedarik zincirlerinde sıkıntıların yaşandığı, bu
sebeple fiyatlarda ciddi artışların yaşandığı da bili-
nen bir gerçek.
Tabii yalnızca Çin değil, başka ülkeler de “yasakla-
ma” ile ilgili adımlar atıyor. Örneğin Mısır, Irak ve
Cezayir vb.
Öte yandan, Amerika ve Hindistan gibi ülkelerde,
yapılacak yeni düzenlemelerle birlikte Bitcoin dahil
dijital para birimlerinin bankalar ve diğer bazı kuru-
luşlarda da kullanılması gündemde.
El Salvador, Bitcoin’e Dayalı Dünyanın İlk
Şehrini Kurmayı Hedefliyor
El Salvador, Orta Amerika’da yer alan ve 6.5 milyon
nüfusa sahip olan bir ülke. Bu ülke, dünyada bir ilk
olarak, Bitcoin Şehri inşa etmek istiyor. Reuters’ta
yer verilen bilgilere göre şehir, bir Bitcoin parasına
benzer bir tasarımla inşa edilecek ve şehir meydanın-
da da koca bir Bitcoin para tasarımında plaza olacak.
Şehir, ülkenin jeotermal enerjisinden faydalanmak
için Conchagua Yanardağı’nın yakınında kurulacak.
Zaten ülke yönetimi, Bitcoin madenciliği için bir pi-
lot bölge oluşturmuş ve bu konudaki çalışmalarını da
bu bölge üzerinde yürütüyordu.
Yine de, ülke nüfusunun yarısının internet erişimi-
nin olmadığını ve ülkede yoksulluğun ciddi boyutta
olduğunu söylemeliyiz. Öte yandan uzmanlar, bu tip
hamlelerin kara para aklama tarafında fırsatlar oluş-
turabileceğini düşünüyor.
El Salvador’un planladığı gibi Bitcoin şehri kurulabi-
lir mi? Bunu ilerleyen dönemlerde öğrenebileceğiz.
özel haber
20
telekom
Kurumsal Metaverse
İşletmeler İçin Ne
Anlama Geliyor?
Metaverse dijital işletmelerin geleceği mi? Birçok uzman "evet" diyor.
Peki ya Meta veri deposu. Yani algılanan bir sanal evrene bağlı kalıcı,
paylaşılan ve üç boyutlu sanal alan. Kulağa fütüristtik mi geliyor? Meta
veri deposu düşündüğünüz kadar uzakta olmayabilir.
21
M
ark Zuckerburg,
Metaverse’i
yaratmak istedi-
ğini herkese açık
bir şekilde ima
etti. Bu yönde algılanan bir adım
olarak Facebook, avatarların basit
bir sanal ortamda birlikte çalışıp
oynayabileceği sosyal gerçeklik
ağ uygulaması Horizon’u piyasa-
ya sürdü. Microsoft CEO’su Satya
Nadella da şirketinin bir “kurum-
sal meta veri tabanı” inşa etme-
sini istediğini söyledi.nRekabetçi
kalmak isteyen işletmeler, müşte-
rilerle nasıl etkileşim kuracakları,
yeni reklam fırsatları bulmaları ve
metaverse’de sponsorluklar getir-
meleri konusunda planlar yapma
başlamalı.
Bunu ne zaman yapalım? Diye
bana sorarsanız hemen yapmalı-
sınız.
Tıpkı 2000’lerin başındaki pek
çok kişinin bir sosyal medya var-
lığına asla ihtiyaç duymayacakla-
rını düşündükleri gibi şimdilerde
Metaverse için de böyle düşünen-
ler var. Aman bu algıya kapılma-
yın. Belki de Metaverse beklenen
yerlere hızlı ve çabucak gelmeye-
cek fakat siz hazır olduktan sonra
elinizdeki varlığı yönlendirmeniz
gelişen teknolojiyle birlikte çok
daha kolay olacak.
Peki, meta veri deposunun ku-
rumsal işletmeleri etkilemesi na-
sıl olacak? İsterseniz bazı örnek-
lere bakalım…
Kurumsal İşletmeler için
Metaverse Fırsatları
Etkinlik ve konser sponsorlu-
ğu: Fortnite kısa süre önce rap
sanatçısı Travis Scott’ın büyük bir
performansına ev sahipliği yaptı.
Massive Attack, Minecraft’ın ev
sahipliği yaptığı bir müzik festi-
valinin ana başlığını oluşturdu.
Metaverse’de daha fazla etkinlik
ve konsere ev sahipliği yapıldı-
ğından, şirketler potansiyel olarak
karlı sponsorluklar için çok sayıda
fırsata sahip olacaklar.
Yalnızca dijital ürünler: Dijital
dünyada ürün geliştirmek için
çok büyük fırsatlar var. İnsanların
gerçek dünyada sahip oldukları
hemen hemen her şey (hava-
lı giysilerden ve kıyafetlerden
evlere, arabalara ve şu anda hayal
bile edemediğimiz diğer şeylere
kadar) metaverse için satın almak
istedikleri bir şey olabilir.
Uzaktan çalışma: Çalışma, ortak
çalışma alanlarından toplantı-
lara, simülasyonlara ve eğitime
kadar giderek daha fazla meta
veri tabanına taşınacak. Facebook
Horizon’un Çalışma Odaları gibi
yapılar Zoom’u tahtan indirerek
çalışanlara sanal gerçeklik alan-
larında çevrimiçi işbirliği yapmak
için yeni yollar sunmaya çalışıyor.
Oyunlar: Oyunlar uzun zamandan
beri metaverse planlarının bel
kemiği olmuştur. Şirketiniz için
ilham almak istiyorsanız şu anda
piyasadaki en iyi VR oyunlarından
bazılarına göz atabilirsiniz.
Proses üretimi: Dünyanın en
büyük içki üreticilerinden Anheu-
ser-Busch InBev, operasyonlarını
önemli ölçüde iyileştirmek için
metaverse uygulamalarını kulla-
nıyor. Fiziksel ortamla gerçek za-
manlı olarak eşitlenen fabrikalar
ve tedarik zincirinin eksiksiz bir
dijital modelini oluşturmak için
Azure Digital Twins’i kullandılar.
Model, içki ustalarının demleme
sürecini ayarlamasına ve kalite
kontrol yapmasına kadar olanak
tanıyor.
Meta Veri Deposu
Modelleme: Yeni Nesil Sanal
Dünya İşletmeler İçin Ne
Anlama Geliyor?
Metaverse, Mark Zuckerberg ta-
rafından “Facebook ve İnternetin
geleceği” olarak adlandırıldı. Peki,
meta veri deposu nedir, neden
umursayasınız ve (sanal) gerçek-
likte işletmeler ve işiniz için ne
anlama geliyor?
Facebook metaverse kavramını
icat etmedi. Terim, Neal Stephen-
son tarafından 1992 bilimkurgu
romanı Snowcrash’de kullanıl-
mıştır. Konsept, William Gib-
son’ın 1984’teki Neuromancer’ı-
na kadar uzanabilir. Daha yakın
zamanlarda, World of Warcraft,
Minecraft ve Roblox gibi çevrim
içi rol yapma oyunları meta veri-
nin unsurlarını benimsiyordu.
Metaverse, sanal gerçeklik (VR)
ve artırılmış gerçeklik (AR) gibi
araçlar kullanılarak sürükleyici ve
etkileşimli hale getirilen paylaşı-
lan bir sanal dünyadır. Ve bazıla-
rına göre, İnternet’in evriminde
bir sonraki adım olarak adlandı-
rılmaktadır.
VR ve AR Şimdi Nerede?
VR ve AR, COVID-19 pandemi-
sinin büyüme alanlarından biri
olmuştur. Önceden, VR ve AR’nin
benimsenmesini engelleyen şey-
lerden biri, kulaklıkların ve çev-
resel ekipmanların maliyetiydi,
ancak kulaklıkların boyutu küçül-
dükçe fiyatlar düşüyor. IDC, VR/
AR pazarının 2021 sonunda 4,43
milyar dolar değerine ulaşacağını
ve % 68,4’lük bir büyüme hızı ile
2025 yılına kadar 36,11 milyar
dolara ulaşacağını tahmin ediyor.
Bu, hem oyun kullanımı hem de
kurumsal uygulamalar tarafından
desteklenecektir.
Kapak Konusu
22
Metaverse, Facebook’un yakın
zamanda Meta adı ile yeniden
markalaşmasıyla ön plana çıka-
rak harekete geçti. Apple Glass
söylentileri, Apple’ın VR/AR ye-
teneklerini ve kendi sanal dünya
girişimine bir yol haritası sunarak
Apple’ın uzun süredir devam eden
AR hedeflerini gerçekleştirdiğini
gösterebilir. Bu yılın başlarında,
Microsoft CEO’su Satya Nadel-
la, şirketin bir “kurumsal meta
veri tabanı” inşa ettiğini söyledi.
Ancak büyük teknoloji firmasının
büyük planları olsa da, yeni kav-
ramların ve teknolojilerin benim-
senmesi yavaş kalıyor. Yapılan
araştırmalar gösteriyor ki: ABD’de
169 milyon oyuncunun yalnızca %
29’u bir VR kitine sahip.
Kurumsal Açı Nedir?
Meta veri deposu, bir sonraki
müşteri katılım düzeyi ve buna
bağlı olarak müşteri deneyimi
(CX) haline geldiği olası bir gele-
ceği sunacak gibi gözüküyor. Müş-
teri deneyimi açısından, kurumsal
hedefler değişmedi: Müşterilerle
sadakati ve işi teşvik eden sür-
dürülebilir, uzun vadeli ilişkiler
kurmanız ve sürdürmeniz gereki-
yor. Meta veri deposu, örneğin bir
telefon hattının diğer ucundaki
veya bir sohbet penceresindeki
şirket çalışanları yerine müşteri
hizmetleri temsilcilerinin sanal
avatarlarını kullanarak bunu yap-
tığınız bir yer olabilir.
Tüketiciler için, gelişmiş bir
deneyimsel ticaret düzeyi satın
alma olasılığını yükseltir. Özel-
likle perakende gibi bir alanda
markalarla yeni yollarla etkileşim
kurabilirler. Bazı perakendeciler,
alışveriş yapanlar için daha sü-
rükleyici, etkileşimli deneyimler
yaratmak yolunda hali hazırda VR
ve AR kullanıyor. Örneğin sanal
mağazalara göz atmalarına ve
sanal soyunma odalarında kıya-
fetleri denemelerine izin veriyor.
Müşterilere her zamankinden
daha unutulmaz deneyimler sun-
mak için AR/VR’yi en üst düzeye
çıkaran bir sonraki hiper kişisel-
leştirme düzeyini bu örnek temsil
edebilir. Ve Metaverse ile müşteri
hizmetleri operasyonunuzda,
sohbet robotları veya web sitesi
tabanlı animasyonlu karakterler
yerine avatarları kullanan gerçek
aracılar tarafından görevlendi-
rilerek, etkileşimleri eskisinden
daha empatik ve etkileşimli hale
getirebilirsiniz.
Forrester’a göre, 2020’de CX’le-
rini geliştiren markaların sayı-
sı 2019’a göre % 13 arttı ve bu
sayının 2021’de daha da artması
bekleniyor (Biz bu yazıyı yazarken
2021 rakamları açıklanmamıştı).
Ayrıca Forrester, yöneticilerin
% 76’sının CX’i iyileştirmenin
yüksek veya kritik bir öncelik
olduğunu söylediğini bildiriyor.
Bir meta veri deposu varlığı ve
deneyimi, bu süreçte bir sonraki
adım olabilir.
Hangi Zorlukları Ele Almanız
Gerekebilir?
Herhangi bir stratejik iş girişi-
minde olduğu gibi, potansiyel bir
Metaverse müşteri yolculuğu olan
bir yol haritası çizmek sizin için
faydalı olabilir. Müşterilerinizin
meta veri deposuna nasıl erişmeyi
seçeceği gibi sorular ve zorluklar
yol boyunca ortaya çıkacaktır.
Peki, sonrasında müşterilerin ora-
da kalmaları ve şirketinizle etki-
leşim kurmalarını ne sağlayacak?
Buna ek olarak ve müşteri dene-
yiminin müşterilerle devam eden
bir etkileşim olmasını sağlama
doğrultusunda, deneyimlerinin
başarısını gerçek zamanlı olarak
nasıl ölçeceksiniz? Geri bildirim,
CX yolculuğunun önemli bir un-
surudur. Ayrıca, onlara meta veri
Kapak Konusu
23
deposu içinde self servis yetenek-
leri nasıl sunabilirsiniz ve gerek-
tiğinde doğrudan desteği nasıl
sağlayacaksınız? İşte bu ve benzer
sorular sizin yol haritanızı belir-
leyecek önemli unsurlar arasında
yer alıyor.
Ayrıca meta veri tabanını, müş-
terilerle çok kanallı iletişiminiz-
le aynı çatı altında toplamaya
ihtiyaç var. İnsanlar sizinle olan
etkileşimlerinin bir parçası olarak
yine de arama yapmak, mesaj-
laşma sohbetlerine katılmak ve
video izlemek isteyeceklerdir.
Bazıları hala fiziksel mağazala-
ra ve satış noktalarına yüz yüze
geziler yapacak. Bu nedenle, meta
veri deposunu bir kanal olarak
ve diğer CX kanallarınızla nasıl
bağlantılı yapabileceğinizi düşün-
meniz gerekiyor.
Dahili Olanaklar
Müşteri deneyimini geliştirme
potansiyeline ek olarak, olması
gereken dahili kurumsal kulla-
nım durumları olabilir. İşbirliği
amacıyla mevcut AR ve VR kulla-
nımını geliştirme olasılığı bunlar-
dan bir tanesi. Facebook, Oculus
Quest VR başlığı için, bir meta-
verse olan Horizon Workrooms
adlı yeni bir uygulama tanıttı.
Metaverse’de de eğitim personeli
potansiyeli olabilir, bunu zaman
gösterecek. İnsanlar COVID-19
durumu ve potansiyel sosyal me-
safeyi koruma ihtiyacı konusunda
temkinli olmaya devam ettikçe
bu tarz uygulamaların sayısının
artacağını öngörebiliriz.
Meta veri deposu, takip edilmesi
gereken bir alan olarak karşımıza
çıkıyor. Ancak, Ağustos ayında-
ki bir Forrester anketine göre,
henüz erken ve ABD’deki yetişkin
tüketicilerin %29’u “Metaverse
konusunu hala anlamadıkları-
nı” söylüyor. Metaverse ve sanal
dünyaların popülerliği arttıkça bu
durum değişecek. Bir anlamda bir
süre daha bekleyeceğiz.
Blockchain, Metaverse’de
Kurumsal İş Modellerini
Etkinleştirebilecek mi?
Kurumsal blok zinciri, 2017’deki
başlangıcından bu yana uzun bir
yol kat etti. Başlangıçta kurumsal
kullanım için blok zinciri, ön-
celikle tedarik zinciri yönetimi
için kullanılan özel ağlar üzerine
kurulmuş bir teknoloji olarak baş-
ladı. Blockchain zamanla olgun-
laştıkça, işletmeler iş yapmak için
Ethereum gibi halka açık izinsiz
ağlardan yararlanmaya başladılar.
İşletmeler artık Metaverse’de
daha verimli iş akışları oluştur-
mak için merkezi olmayan kon-
septler uyguluyor. Merkezi olma-
yan bir Oracle ağı olan Chainlink
Labs’ın iş geliştirme başkanı
William Herkelrath, verdiği bir
demeçte Metaverse’i tanımlama-
nın zor olmasına rağmen, bunun
doğal olarak merkezi olmayan
finanstan veya DeFi’den (DeFi,
finansal aracıları bozmaya yö-
nelik kripto para birimi veya
blok zincirindeki çeşitli finansal
uygulamalar için bir terim olan
“merkezi olmayan finans”ın
(Decentralized Finance) kısaltma-
sıdır) büyüyen bir ekosistemler
topluluğu olduğuna inandığını
söylüyor ve ekliyor: “İşletmelerin
dış dünyayla etkileşime girmesi
gerekiyor ve bu nedenle Metaver-
se’de ekosistemlere sahip olmak
zorunda kalacaklar.
Örneğin, tüketiciler sadakat prog-
ramlarını tek platformların dışın-
da kullanmak istiyor, bu nedenle
ödüllerin diğer ekosistemlerde
kullanılmasını sağlayan markala-
rı seçme olasılıkları daha yüksek
olacak. Metaverse, verilerin, fizik-
sel varlıkların, ticari ve finansal
varlıkların merkezi bir ortamın
dışında bir katmanda kurulmasına
izin veriyor.”
Kapak Konusu
24
Kapak Konusu
İşletmeler İçin Metaverse
Konsept fütürist gibi görünse de,
blok zincirinden yararlanan bir
dizi işletme Metaverse’i benim-
semeye başlıyor. Bu konu Aralık
ayının ortalarında sanal olarak
gerçekleştirilen Avrupa Blok Zin-
ciri Konvansiyonu konferansın-
da, “Kurumsal Çoklu Evreni İnşa
Etmek ” başlıklı bir panel sırasında
derinlemesine tartışıldı.
Vodafone Business blok zinci-
ri lideri David Palmer, tartışma
sırasında Metaverse’i oyunlar veya
sosyal medya ağları aracılığıyla
dijital deneyimlerin gerçekleşebi-
leceği sanal bir dünyadan çok daha
fazlası olarak gördüğünü belirtti.
Palmer’a göre, Metaverse şimdi
merkez bankası dijital para birim-
leri, değiştirilemez belirteçler veya
NFT’ler ve DeFi gibi blok zincir
teknolojisi tarafından desteklenen
finansal kavramlara uygulanıyor.
Yine de Palmer, Metaverse’de ek-
sik olan katmanın sanal işlemleri
gerçek dünyaya aktarmanın bir
yolu olduğunu söylüyor. Palmer,
cep telefonunun bir ara katman
yazılımı işlevi görerek bu iki dün-
yayı birbirine bağlayabildiğini dü-
şünüyor. Palmer, Vodafone Busi-
ness’ın hem Metaverse’de hem de
gerçek hayatta uygulanabilecek
dijital kimlikler oluşturmak için
blok zincirinden yararlandığını
söylüyor: “Dijital kimlik, dijital ve
fiziksel dünyaları aşacak. Örne-
ğin, bir dijital cüzdan bir banka
hesabı, ipotek bilgileri, jetonlar,
NFT’ler ve daha fazlasını içere-
cektir. Ancak, merkezi olmayan
bir kimlik, bireylerin Metaverse’e
ve fiziksel dünyaya katılmalarına
izin vererek bu kimlik bilgilerine
de erişebilecek.”
Palmer, Vodafone Business’ın
sanal kimlikleri barındırmak için
mobil cihazlarda cüzdan oluş-
turmaya çalıştığını da paylaştı.
Bir çoklu evrende kendi kendine
egemen kimlik kavramı, Greyscale
Research’ün “The Metaverse, Web
3.0 Virtual Cloud Economies”
başlıklı yakın tarihli raporunda
da belirtilmiş durumda. Makale ,
kendi kendini yöneten kimliğin,
diğer platformlardan gelen verile-
rin Metaverse’e aktarılabileceğini
ve kimlik veya kredi puanlaması
için kullanılabileceğini belirterek,
“internette yerel bir sosyal itibar
madeni parası (yaratıcı madeni
para)” olarak tanımlıyor.
Telefonica’nın küresel tedarik
zinciri stratejisi ve dönüşümü
başkanı Angel Garcia konferansta
Metaverse için dijital bir tedarik
zincirinin telekomünikasyon şir-
ketleri için verimlilik sağlamaya
yardımcı olabileceğini açıkladı.
Garcia’ya göre Telefonica, Meta-
verse ekosisteminde kullanılmak
üzere bir blok zinciri ağı oluş-
turma yaklaşımını benimsemiş
durumda. Şirketin şu anda uçtan
uca süreçleri iyileştirmek için
bilgi toplama sürecinde olduğunu
da sözlerine ekledi. “Bir sonraki
adım, bu iş süreçlerini otomatik-
leştirmek ve bunları herkes için
merkezi hale getirmek” diyor.
Dijital özerk organizasyonlar
kurmak isteyen şirketler için
bir kurumsal çözüm olan Rise
X’in kurucu ortağı Rowan Fenn
konferansta işletmelerin analog
süreçleri yönetmek, işletmek ve
kontrol etmek için kendi oto-
nom organizasyonlarının dijital
ikizlerine sahip olabileceğinden
bahsetti: “Metaverse şirketlerin,
Bir Çoklu Evrende gerçek zaman-
lı olarak birbirleriyle etkileşime
geçmesi ve işlem yapması anla-
mına geliyor. Bu aynı zamanda
25
dijital özerk kuruluşların analog
bir dünyada birlikte çalışmasına
da izin verecek.”
Fenn, Çoklu Evren ekosisteminde
dijital ikizi olan şirketlerin daha
az çevresel kaynak kullanırken
daha fazla mal ve hizmet ürete-
bileceğini söylüyor. Bu nedenle,
bu iş modelinin dünyanın sonlu
bir ekonomiden sonsuz bir eko-
nomiye geçmesine izin vereceğine
inanıyor.
İşletmeler Metaverse’de Çalışmak
İçin Zaten Blockchain Kullanıyor
Kuruluşlar Metaverse içinde iş
modellerini uygulamak için hala
erken kullanım senaryolarını
araştırırken, bazı sektörler bu
ortamlardan zaten yararlanıyor.
Örneğin sigorta endüstrisinde
kullanılan blok zinciri ağlarının
bazıları bir Metaverse iş modelini
andırıyor.
Spesifik olarak, sanal ekosistem-
ler aracılığıyla dünya çapında
çiftçilere yüz binlerce sigorta
sözleşmesi bu model ile sunu-
luyor. Blockchain ağları üzerine
inşa edilen akıllı sözleşmelerin ve
Chainlink gibi merkezi olmayan
Oracle’ların sigorta endüstrisin-
deki şeffaflık zorluklarını çözmeyi
mümkün kıldıiğı gözlemlenmiş
durumda. Ayrıca, bu durum tüm
sigorta sürecini müşterileri hak-
larından mahrum bırakmayarak
küresel olarak erişilebilir kılını-
yor.
Tek başına blok zinciri bunu
mümkün kılmış gibi görünse de,
sigorta acenteleri tarafından
oluşturulan akıllı sözleşmelerin
bir Metaverse olmadan toplana-
mayacak veriler gerektirdiğini de
unutmamak gerekiyor.
İşletmelerin Metaverse’i
Benimseme Olasılığı
Bazı şirketler Metaverse’de iş mo-
delleri geliştirmeye ve bunlardan
yararlanmaya başlarken, tekno-
lojiyi anlamak hızlı benimsemeyi
engelleyebilir.
Bir Alman kimya ve tüketim mal-
ları şirketi olan Henkel’de blok
zinciri başkanı Rodolfo Quija-
no, konferans sırasında şu anda
benimsenmeyi sağlayan en büyük
zorluğun Metaverse’in işletmelere
sağlayabileceği değeri anlamak
olduğunu belirtti: “Teknoloji bir
sorun değil, ancak insanların
blok zincirinin ne yaptığı ve bu-
nun eski moda kurumsal kaynak
planlama sistemleriyle nasıl
karşılaştırılabileceği konusunda
kafalarını toplaması daha fazla
zaman alacak.” Palmer, Metaver-
se kurumsal ortamında ölçekle-
nebilirliğin de bir sorun olduğunu
ve şirketlerin bu yeni teknolojiye
nasıl geçiş yapacaklarını ve bu
teknolojiyle nasıl ilişki kuracak-
larını anlamalarını sağlamanın
da bir sorun olduğunu sözlerine
ekliyor: “Bir Telekom firması için
dikkate alınması gereken en bü-
yük nokta, Metaverse’deki insan-
ları nasıl birbirine bağlayacakla-
rıdır. İnsanların biri sanal diğeri
fiziksel olmak üzere iki kimliği
olacak”.
Ayrıca Palmer, Metaverse iş
modelleri söz konusu olduğunda
şirketlerin blok zincirinin oynadı-
ğı rolü sorgulayacağına inanıyor.
Ancak, teknolojinin bu kullanım
durumları için çok önemli ol-
duğuna inanıyor. “Blockchain,
çoklu evren ortamındaki güven ve
değişim katmanıdır. Bu çok büyük
bir fırsat, ancak şirketlerin geçiş
yapması zor olacak.”
Kapak Konusu
26
Hali hazırda işletmeler için veri hacmi her geçen gün biraz daha büyüyor
ve bu durum ilerisi için yeni fırsatları da beraberinde getiriyor. Veri
yönetiminin hızlı ve sorunsuz gerçekleştirilebilmesi, üretim sürecinin
büyütülmesi ve şirketlerin daha fazla kâr elde edebilmeleri için de
hayati önem taşıyor. Bu noktada da büyük veri analitiği ön plana çıkıyor.
B
üyük veri analitiği, mevcut kaynakların kul-
lanımı ve ileriye yönelik belirlenen hedefle-
rin gerçekleştirilebilmesi için en önemli hu-
suslardan biri. En ufak birimden en büyük
birime, ham madde tedarikinden nakliye
işlemlerine kadar hemen her noktada kullanılabilen
ve hem zaman hem de maliyet tasarrufu sağlayabilen
bir sistem bu. Bu sistem sayesinde, bir nevi işletmenin
ömrünü “daha sağlıklı” düzeye getirebilir ve yatırımla-
rınız için daha kolay hareket edebilirsiniz. Büyük veri
analitiği, büyük hacme sahip verilerden yararlanarak
işletmeyi güçlendirmek ve bu sayede stratejik hedef-
lerin gerçekleştirilebilmesi için kullanılabilecek bilgi
parçalarıyla ilgili bilim olarak tanımlanabilir.
Tabii ki işin merkezinde, işletmelerin müşterilerini
daha iyi anlayabilme unsuru ve veri var. Kim, ne isti-
yor? Bunları bilmek ve bunlara uygun olarak hareket
İşletmeler Veri Analitiği ve
Geleceğe Yönelik Tahminlerle
Nasıl Büyüyebilir?
26
27
etmek hem işletmeyi hem de müşteriyi mutlu edecek
ve sonrası için de istek uyandıracaktır. Ayrıca burada
sadakat unsuru da önemlidir. Ne kadar hızlı ve doğru
hamleler yaparsanız, bu hamleler sonucunda tekrar
tercih edilme şansınız olacaktır.
Peki, Büyük Veri Analitiği Sisteminin İşletmelere
Ne Gibi Faydaları Olabilir?
1. İşletmelerde büyüme fırsatlarının belirlenmesi
Verilerin kapsamlı yapısı, size müşterileriniz hakkında
pek çok detay sunar. Az evvel de dediğimiz gibi veriler,
müşteri yapısından satın alma alışkanlıklarına kadar
pek çok konuda bilgi sahibi olmanızı ve böylece ile-
riye yönelik yeni planlar yapabilmenizi sağlar. İste-
nen ürünlere yönelik hamleler yapılabilir, rakipler ve
müşterilerin davranışları tekrar tekrar kontrol edilerek
önlemler alınabilir. Haliyle şirketinizin üretim sürecini
yeniden belirleyebilir ve yeni büyüme hedefleri koyabi-
lirsiniz.
2. Ürünün tasarımlarında düzenlemeler, geliştirmeler
yapılması
Bir müşterinin yaptığı her alışveriş, işletmelere bazı
fikirler verir. Bu alışveriş, fiziksel olarak mağazaya gi-
dilerek de yapılabilir, internet üzerinden de yapılabilir.
Bildiğiniz gibi internet işlemlerinde de yaptığınız pek
çok şey kaydediliyor ve sonrasında size benzer sonuçlar
sunularak, “Belki bunlar da ilginizi çekebilir” deniyor.
Örneğin, yemek yemek isteyen, ama zamanı kısıtlı olan
müşteriler genelde fast food – (hazır yiyecekler) tercih
ederler. Bu davranış sonraki siparişler için işletmele-
re yeni fikirler verebilir ve sunulacak ürün çeşitliliği
arttırılabilir. Tabii “kısıtlı süre” faktörü, sizin o sipari-
şi hızlıca hazırlamanız gerektiği anlamını da taşıyor.
Genellikle yemekler sıcak ve taze istenir. Hızlı servisi
yaparken “sıcak sunum” konusunu da göz önünde
bulundurmak ve üretim sürecini buna göre düzenlemek
gerekiyor.
3. Müşteri deneyimini şekillendirme
Örneğin, müşteriler internetten bir şey almaya karar
verdiklerinde, yaptıkları araştırmalardan satın alım
sürecinin sona ermesine, hatta sonrasına da dair pek
çok aşama kaydeder. Bu aşamaların bir kısmını olumlu
ya da olumsuz yorumlar eşliğinde sosyal medya he-
saplarında da paylaşabilir ve bu süreç diğer potansiyel
müşterileri de etkileyebilir. Doğru büyük veri analitiği
araçları sayesinde, işte tüm bu detaylar tek merkezde
toplanarak hızlıca analiz edilebilir ve işletmelerin daha
iyi hizmetler sunabilmesine yardımcı olabilir.
4. Operasyonel verimlilik gerçekleştirmek
Birçok işletme için reklam harcamaları çok ciddi bo-
yutlardadır. Hemen sonrasında da personel ve fiziksel
mağaza giderleri sayılabilir. Para ve insan kaynağını
en iyi şekilde yönetebilmek için optimizasyon şarttır.
Tabii doğru hedefleme ve doğru kitleye doğru ürünün
sunulması da öyle.
Örneğin, mağazanın bulunduğu noktadaki müşteri
grubuna uygun ürünler sunuluyor mu, en çok hangi
saatlerde alışverişler gerçekleştiriliyor ve en çok hangi
ürünler talep ediliyor? Bunlar bilinmeli ki bu sayede
hem insan kaynağı hem de mesai süreci en iyi şekilde
değerlendirilebilsin.
Eğer o mağazaya az sayıda müşteri geliyorsa, çok fazla
personelin konumlandırılması mantıklı olmayacaktır.
Eğer mevcut müşteri portföyüne yönelik ürünler değil
de başka ürünlere yer veriliyorsa, bu da şubenin po-
tansiyel kazanç şansını düşürecektir. Sonrasında şube
kapatılmaları ve işten çıkarmalar gibi can sıkıcı süreç-
ler yaşanabilir.
5. Geliştirilmiş risk yönetimi
Elde çok fazla veri olması, “eski yöntemlerle” takibi
ve yönetimi zor bir süreci ortaya çıkarıyordu ve aynı
zamanda çeşitli riskler de doğuruyordu. Örneğin, kay-
nağı kolay kolay bulunamayan maddi kayıplar. Oysa
gelişmiş sistemler, tüm verileri belli bir sıraya oturtup
düzenli takip gerçekleştiriyor. Bu sayede anormal bir
durum yaşansa bile hemen tespiti gerçekleştirilebiliyor
ve riskin büyümesinin önüne geçilebiliyor. Bu, sonraki
yıllarda işletmenin büyümesi ve operasyonlarını geliş-
tirmesi için aslında çok önemli bir detay. Risk düştükçe
verimlilik de artacaktır.
İşiniz için veri analitiğini kullanmak, uzun vadede yol
haritanızı belirlemenizde ve kârlı işler gerçekleştirme-
nizde size yardımcı olacaktır. Yeni gelir modellerinin
oluşturulması ve tasarruf fırsatları noktasında daha
aktif olabilirsiniz.
Beklentiler, hem işletmeler hem de tüketiciler dijital
ortama geçiş yapmayı sürdürdükçe, büyük veri yön-
temi ve bulut gibi teknolojileri kullandıkça büyüme
hızının da yükseleceği yönünde. Bu süreçte işletmele-
rin uzmanlık seviyesine erişebilmesi için pek çok yeni
yöntem ve teknolojiyi tanıması gerekecek. Bunun için
de vakit şart.
Tabii tüm bunlardan bahsederken, bu teknolojik
imkânları kötü niyetle kullanmak isteyen ve bir nevi
fırsatçılık kovalayan kişilere karşı da dikkatli olmak ge-
rekiyor. Bu bağlamda güvenlik çözümlerinin de es ge-
çilmemesi gerekiyor. Zira hemen her gün siber suçlarla
ilgili yeni gelişmeler yeni mağduriyetler duyuyoruz.
27
28
Analitik otomasyon süreçleri, modern işletmelerin iş süreçlerini
geliştirmesi, zamanı ve personeli daha verimli kullanabilmeleri için
çok daha önemli bir hale geldi. Yapılacak iyileştirmeler maddi anlamda
tasarruf sağlanabileceği gibi aynı zamanda başka projeler için de kaynak
yaratılabileceği anlamına geliyor.
İşletmeler Sahip Oldukları
Verileri ve İş Süreçlerini Analitik
Otomasyon İle İyileştirebilir!
A
nalitik Otomasyon ile birlikte yalnızca
gelişen teknoloji değil, “personel”, yani
yetişmiş iş gücü de büyük önem kazanıyor.
Öyle ya, yalnızca iyi bir teknolojiye sahip
olmakla iş süreçlerinizi doğru yönetemez-
siniz. Buradaki kilit nokta, tüm unsurların birbirleriyle
uyumlu ve birbirlerini tamamlayıcı nitelikte olması.
Her gün yaklaşık 2.5 kentilyon bayt veri oluşturuluyor.
Günümüzde, “veri” oldukça önemli; hem günümüz
hem de geleceğe yatırım yapabilmek, ihtiyaçları doğru
saptayarak çözümler üretebilmek için “veri” adeta altın
değerinde. Akıllı telefon uygulamalarından basit bir
ankete, bilgisayarımızdaki internet tarayıcısı aracılığıy-
la yaptığımız internet gezintilerine kadar hemen her
hareketimiz “veri” halini alıyor ve hayatımızı daha da
kolaylaştırmak için bu veriler işlenerek değer buluyor.
Tabii çözüm üretirken, bir yandan da rekabeti sürdüre-
bilmek, rakiplerden geri kalmamak gerekiyor. Hal böyle
29
olunca, verinin erişilebilirliği ve kolay yönetilebilirliği
de daha önemli hale geliyor. Bu konuda heyecan duyan
bir kesim ise, tabii ki tüketiciler. Çünkü rekabetin oldu-
ğu yerde hem daha iyi ürünler hem de daha iyi fiyatlan-
dırmalar mümkün olacaktır. Bu sebeple de firmaların
modernleşmesi ve gelişen teknolojinin de yardımıyla
“dönüşüm süreçlerine dahil olmaları” büyük önem taşı-
yor. Tabii verinin yönetimi ve ihtiyaçlar doğrultusunda
kullanılabilirliği için yetişmiş insan gücü de bir o kadar
önemli. Her ne kadar pek çok şirket, yeni nesil tekno-
lojiler yardımıyla yapay zekâ ve makine öğrenimi gibi
unsurları ön plana alsa da, günün sonunda tüm bunların
yönetimi için sağlam içgüdüler ve güçlü planlama bece-
risine sahip “insanlara” ihtiyaç var.
Uzmanlar, başarı için her unsurun önemine dikkat
çekiyor. Eğer elinizde iyi bir teknoloji varsa, bu iyidir,
ama yeterli değildir. Eğer iyi bir veri işleme süreciniz
var, ama tecrübeli personeliniz yoksa tam randıman
almanız olanaksızdır. Güçlü bir veri akışınız var, ama
planlama tarafında yetersizseniz, yine bir şeyler eksik
kalacak demektir. Dolayısıyla hem teknoloji, hem akış
hem de planlama tarafında en yüksek uyumun tutturul-
ması gerekiyor. Böylece yapbozdaki tüm parçalar yerine
oturabilir ve büyük resim ortaya çıkabilir. Geçtiğimiz
sene firmaların dönüşüm süreçleri için oldukça hızlı
örnekler gözlemlendi. Ayrıca verilerin ne kadar önem-
li olduğunu da bir kez daha gördük. Kuruluşların iyi
veya kötü zamanlarda pek çok cevaba ihtiyacı vardır ve
istenen cevapların hızla sunulabilmesi, artık bir elzem
halini aldı denebilir. Tabii burada personelin de yeni im-
kânlar doğrultusunda eğitilmesi gerekiyor. Bu kişiler her
zamankinden daha fazla erişim imkânına sahip olmalı
ki bu sayede sorunları daha hızlı analiz ederek çözüm
üretebilsinler.
Dönüşüm İçin Hareket Şart
Yüksek değere sahip iş sonuçları elde edebilmek için
yüksek veri kalitesine sahip olmak gerekiyor. Burada
modern verilerin ölçeği büyük ve karmaşık olabilir. Bu
sebeple de kaynaklardan en iyi şekilde yararlanabilmek
için “otomasyon süreci” öne çıkıyor.
Hangi sektörde yol alınıyor olunursa olunsun, seyahat
sektöründen tutun da inşaat sektörüne kadar... Farklı
makine öğrenim modellerini denemek ve sonuçlarını
görmek istemek, size ister istemez vakit kaybettirecek-
tir. Eğer hızlı hareket etmek istiyorsanız, analitik oto-
masyona şans verebilirsiniz. Veriye dayalı karar vermeyi
sağlayan süper güç olarak nitelendirilen otomasyon, iş
süreçlerini daha verimli hale getiriyor. Öyle ki bunun
işletme gelirlerini ciddi düzeyde arttırabildiği de ifade
ediliyor. İşletme gelirlerinin artması demek, sonraki sü-
reçte daha fazla yatırım ve daha fazla istihdam anlam-
larını da taşıyor. Tabii şunu da hatırlatmak gerekiyor.
Baştan yanlış planlanmış, bozuk bir iş sürecinin toparla-
nabilmesi için tek başına teknoloji yeterli değildir. Yeni
sistemleri iş süreçlerinize entegre etmeden önce, mev-
cut sistemin dönüştürülebilir olması önemli. Personelin
konu hakkında iyi eğitilmiş olması ve geçiş süreçlerine
iyi entegre edilebilmesi de önemli. Sonuçta tek doku-
nuşla her şeyi düzeltebilecek bir sihirli değnekten söz
etmiyoruz. Bu yüzden uzmanlardan yardım almanızda
fayda var.
Otomasyon ve Analitiğinin Benimsenmesi,
Hangi Ekiplere Avantajlar Sağlıyor?
Örneğin, muhasebe, finans gibi mali bölümleri ele
alalım. Her şirkette bu tip işlemler yapılmaktadır ve
en zorlu, en önemli işlemler arasında yer alırlar. Gelir
- gider dengesinin hazırlanması gibi çeşitli raporlar
için her şirkette pek çok veriye ihtiyaç vardır. Bu du-
rum uzun ve karmaşık bir sürece dönüşebilir. Bu sıkıcı
detayları ortadan kaldırabilmek ve daha hızlı sonuç
alabilmek ise, yeni yöntemlerle birlikte değişiyor. Dü-
şünsenize, günler, hatta bazen de haftalar süren bordro
ve vergi hesaplama süreçleri için şirketlerde insan
gücünün önemli ölçüde kullanılmasını gerektiriyordu.
Oysa dijital dönüşüm sonrasında, bu tip zorlayıcı ve
uzun süreli hesaplamaların daha kısa sürede, makine-
ler aracılığıyla tamamlanması mümkün. Üstelik hata
payı da daha düşük olacaktır.
Finans Alanında Otomasyon Teknolojilerinin
Sunduğu Avantajlar Neler?
Sorunların çözümü için daha hızlı bir süreç mümkün
oluyor. Ekipler daha hızlı çalışabilir ve mevcut sürede
daha faydalı sonuçlar ortaya çıkarabilirler. Bu sayede
hem insan kaynaklı hatalar azalır hem de maliyetler
azalacağı için farklı konular için de ek kaynaklar oluş-
turulabilir. Türkiye, Finans ve Bankacılık alanında, an
itibarıyla gelişmiş veri kullanımı ve analitik sistemlerin
kullanımı konusunda öncü ülkelerden bir tanesi olarak
gösterilebilir. Pek çok Avrupa ülkesinde de bu yönde
çalışmalar var ve önümüzdeki birkaç yıl içinde daha iyi
sonuçların ortaya çıkması bekleniyor. Tabii bu sisteme
hazırlıklı olmayan pek çok ülke bulunmakta. Beklenti-
ler, önümüzdeki birkaç yıl içinde bu teknolojik dönü-
şümün daha hızlı bir seviye geleceği yönünde. Türkiye
olarak bu konuda biraz şanslı olabilir. Çünkü adaptas-
yon ve hareket yeteneğimiz pek çok ülkeye göre çok
daha iyi. Eğer kendi geliştirdiğimiz ürünleri çok daha
yararlı bir şekilde kullanmayı öğrenirsek yakın gele-
cekte ülkemizin geliştirdiği birçok uygulamayı diğer
ülkelerde kullanıldığını görebiliriz.
BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı
BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı
BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı
BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı
BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı
BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı
BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı
BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı
BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı
BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı
BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı
BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı
BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı
BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı
BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı
BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı
BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı
BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı
BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı
BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı

Contenu connexe

Tendances

Yeni Medya, Nesnelerin İnterneti ve Pazarlamanın Geleceği
Yeni Medya, Nesnelerin İnterneti ve Pazarlamanın GeleceğiYeni Medya, Nesnelerin İnterneti ve Pazarlamanın Geleceği
Yeni Medya, Nesnelerin İnterneti ve Pazarlamanın GeleceğiYiğit Kalafatoğlu
 
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...Eylül Medya
 
İşin gelecegi üzerine sohbet...
İşin gelecegi üzerine sohbet...İşin gelecegi üzerine sohbet...
İşin gelecegi üzerine sohbet...Ufuk Tarhan
 
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...Eylül Medya
 
Fortune - Nakitsiz ekonomi
Fortune - Nakitsiz ekonomiFortune - Nakitsiz ekonomi
Fortune - Nakitsiz ekonomiMertTanr2
 
BT Günlüğü Mart - Nisan 2016
BT Günlüğü Mart - Nisan 2016BT Günlüğü Mart - Nisan 2016
BT Günlüğü Mart - Nisan 2016Eylül Medya
 
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...Eylül Medya
 
BT Günlüğü Ekim 2015
BT Günlüğü Ekim 2015BT Günlüğü Ekim 2015
BT Günlüğü Ekim 2015Eylül Medya
 
TinkData RPA Presentation
TinkData RPA PresentationTinkData RPA Presentation
TinkData RPA Presentationbettle bettle
 
Hosting Dergi - 12.SAYI
Hosting Dergi - 12.SAYIHosting Dergi - 12.SAYI
Hosting Dergi - 12.SAYIHosting Dergi
 
Gartner EEE 2013 EA - Ziraat Teknoloji Sunumu
Gartner EEE 2013 EA - Ziraat Teknoloji SunumuGartner EEE 2013 EA - Ziraat Teknoloji Sunumu
Gartner EEE 2013 EA - Ziraat Teknoloji Sunumuhalilaksu
 
BT Günlüğü Şubat 2015
BT Günlüğü Şubat 2015BT Günlüğü Şubat 2015
BT Günlüğü Şubat 2015Eylül Medya
 
BT Günlüğü Ağustos - Eylül 2016
BT Günlüğü Ağustos - Eylül 2016BT Günlüğü Ağustos - Eylül 2016
BT Günlüğü Ağustos - Eylül 2016Eylül Medya
 
Bigumigu 2011 İletişim Trendleri Raporu
Bigumigu 2011 İletişim Trendleri RaporuBigumigu 2011 İletişim Trendleri Raporu
Bigumigu 2011 İletişim Trendleri RaporuBigumigu
 
BT Günlüğü Dergisi ARALIK 2017
BT Günlüğü Dergisi ARALIK 2017BT Günlüğü Dergisi ARALIK 2017
BT Günlüğü Dergisi ARALIK 2017Eylül Medya
 
BT Günlüğü HAZİRAN 2015
BT Günlüğü HAZİRAN 2015BT Günlüğü HAZİRAN 2015
BT Günlüğü HAZİRAN 2015Eylül Medya
 
BT Günlüğü Haziran 2014
BT Günlüğü Haziran 2014BT Günlüğü Haziran 2014
BT Günlüğü Haziran 2014Eylül Medya
 
GE Otomotivin Gelecegi Raporu
GE Otomotivin Gelecegi RaporuGE Otomotivin Gelecegi Raporu
GE Otomotivin Gelecegi Raporuussal
 
Otomotiv endüstrisindeki değişikliklerin işlerinizi nasıl etkileyeceğini bili...
Otomotiv endüstrisindeki değişikliklerin işlerinizi nasıl etkileyeceğini bili...Otomotiv endüstrisindeki değişikliklerin işlerinizi nasıl etkileyeceğini bili...
Otomotiv endüstrisindeki değişikliklerin işlerinizi nasıl etkileyeceğini bili...Ersin KARA
 

Tendances (20)

Yeni Medya, Nesnelerin İnterneti ve Pazarlamanın Geleceği
Yeni Medya, Nesnelerin İnterneti ve Pazarlamanın GeleceğiYeni Medya, Nesnelerin İnterneti ve Pazarlamanın Geleceği
Yeni Medya, Nesnelerin İnterneti ve Pazarlamanın Geleceği
 
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
 
İşin gelecegi üzerine sohbet...
İşin gelecegi üzerine sohbet...İşin gelecegi üzerine sohbet...
İşin gelecegi üzerine sohbet...
 
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
 
Fortune - Nakitsiz ekonomi
Fortune - Nakitsiz ekonomiFortune - Nakitsiz ekonomi
Fortune - Nakitsiz ekonomi
 
BT Günlüğü Mart - Nisan 2016
BT Günlüğü Mart - Nisan 2016BT Günlüğü Mart - Nisan 2016
BT Günlüğü Mart - Nisan 2016
 
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
Vision 2021 içerisinde teknoloji üreticilerinin, yönetim danışmanlarının ve k...
 
BT Günlüğü Ekim 2015
BT Günlüğü Ekim 2015BT Günlüğü Ekim 2015
BT Günlüğü Ekim 2015
 
TinkData RPA Presentation
TinkData RPA PresentationTinkData RPA Presentation
TinkData RPA Presentation
 
Hosting Dergi - 12.SAYI
Hosting Dergi - 12.SAYIHosting Dergi - 12.SAYI
Hosting Dergi - 12.SAYI
 
Gartner EEE 2013 EA - Ziraat Teknoloji Sunumu
Gartner EEE 2013 EA - Ziraat Teknoloji SunumuGartner EEE 2013 EA - Ziraat Teknoloji Sunumu
Gartner EEE 2013 EA - Ziraat Teknoloji Sunumu
 
BT Günlüğü Şubat 2015
BT Günlüğü Şubat 2015BT Günlüğü Şubat 2015
BT Günlüğü Şubat 2015
 
BT Günlüğü Ağustos - Eylül 2016
BT Günlüğü Ağustos - Eylül 2016BT Günlüğü Ağustos - Eylül 2016
BT Günlüğü Ağustos - Eylül 2016
 
Bigumigu 2011 İletişim Trendleri Raporu
Bigumigu 2011 İletişim Trendleri RaporuBigumigu 2011 İletişim Trendleri Raporu
Bigumigu 2011 İletişim Trendleri Raporu
 
BT Günlüğü Dergisi ARALIK 2017
BT Günlüğü Dergisi ARALIK 2017BT Günlüğü Dergisi ARALIK 2017
BT Günlüğü Dergisi ARALIK 2017
 
BT Günlüğü HAZİRAN 2015
BT Günlüğü HAZİRAN 2015BT Günlüğü HAZİRAN 2015
BT Günlüğü HAZİRAN 2015
 
BT Günlüğü Haziran 2014
BT Günlüğü Haziran 2014BT Günlüğü Haziran 2014
BT Günlüğü Haziran 2014
 
GE Otomotivin Gelecegi Raporu
GE Otomotivin Gelecegi RaporuGE Otomotivin Gelecegi Raporu
GE Otomotivin Gelecegi Raporu
 
2016 Pazarlama Trendleri
2016 Pazarlama Trendleri2016 Pazarlama Trendleri
2016 Pazarlama Trendleri
 
Otomotiv endüstrisindeki değişikliklerin işlerinizi nasıl etkileyeceğini bili...
Otomotiv endüstrisindeki değişikliklerin işlerinizi nasıl etkileyeceğini bili...Otomotiv endüstrisindeki değişikliklerin işlerinizi nasıl etkileyeceğini bili...
Otomotiv endüstrisindeki değişikliklerin işlerinizi nasıl etkileyeceğini bili...
 

Similaire à BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı

BT Günlüğü Ocak - Şubat 2016
BT Günlüğü Ocak - Şubat 2016BT Günlüğü Ocak - Şubat 2016
BT Günlüğü Ocak - Şubat 2016Eylül Medya
 
BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin)
 BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin) BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin)
BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin)Eylül Medya
 
BT Günlüğü Dergisi NISAN - MAYIS 2018
BT Günlüğü Dergisi NISAN - MAYIS 2018 BT Günlüğü Dergisi NISAN - MAYIS 2018
BT Günlüğü Dergisi NISAN - MAYIS 2018 Eylül Medya
 
BT Günlüğü Mayıs - Haziran 2016
BT Günlüğü Mayıs - Haziran 2016BT Günlüğü Mayıs - Haziran 2016
BT Günlüğü Mayıs - Haziran 2016Eylül Medya
 
Plus Dergi 63.Sayı
Plus Dergi 63.SayıPlus Dergi 63.Sayı
Plus Dergi 63.SayıLinkPlus
 
BT Günlüğü Ocak 2015
BT Günlüğü Ocak 2015BT Günlüğü Ocak 2015
BT Günlüğü Ocak 2015Eylül Medya
 
Hosting Dergi 15.SAYI
Hosting Dergi 15.SAYIHosting Dergi 15.SAYI
Hosting Dergi 15.SAYIHosting Dergi
 
BT Günlüğü Eylül 2015
BT Günlüğü Eylül 2015BT Günlüğü Eylül 2015
BT Günlüğü Eylül 2015Eylül Medya
 
BT Günlüğü Nisan 2015
BT Günlüğü Nisan 2015BT Günlüğü Nisan 2015
BT Günlüğü Nisan 2015Eylül Medya
 
BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017
BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017
BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017Eylül Medya
 
Next Step YapıKredi
Next Step YapıKrediNext Step YapıKredi
Next Step YapıKrediMustafa Kuğu
 
Microsoft Kurumsal sosyal ana_sunum_v3
Microsoft Kurumsal sosyal ana_sunum_v3Microsoft Kurumsal sosyal ana_sunum_v3
Microsoft Kurumsal sosyal ana_sunum_v3Mustafa Kuğu
 
Avva Mobile Enterprise Solutions - Corporate Idendity
Avva Mobile Enterprise Solutions - Corporate IdendityAvva Mobile Enterprise Solutions - Corporate Idendity
Avva Mobile Enterprise Solutions - Corporate IdendityMurat Yılmaz
 
KocSistem | E-Bulten Kasim 2016
KocSistem | E-Bulten Kasim 2016KocSistem | E-Bulten Kasim 2016
KocSistem | E-Bulten Kasim 2016KocSistem_
 
Geleceğe Köprü Kurmak: Dijital Dönüşüm mü? Dijital Evrim mi?
Geleceğe Köprü Kurmak: Dijital Dönüşüm mü? Dijital Evrim mi?Geleceğe Köprü Kurmak: Dijital Dönüşüm mü? Dijital Evrim mi?
Geleceğe Köprü Kurmak: Dijital Dönüşüm mü? Dijital Evrim mi?Novida Global
 

Similaire à BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı (20)

BT Günlüğü Ocak - Şubat 2016
BT Günlüğü Ocak - Şubat 2016BT Günlüğü Ocak - Şubat 2016
BT Günlüğü Ocak - Şubat 2016
 
BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin)
 BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin) BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin)
BT Günlüğü Şubat 2020 Sayısı (Ücretsiz İndirin)
 
BT Günlüğü Dergisi NISAN - MAYIS 2018
BT Günlüğü Dergisi NISAN - MAYIS 2018 BT Günlüğü Dergisi NISAN - MAYIS 2018
BT Günlüğü Dergisi NISAN - MAYIS 2018
 
BT Günlüğü Mayıs - Haziran 2016
BT Günlüğü Mayıs - Haziran 2016BT Günlüğü Mayıs - Haziran 2016
BT Günlüğü Mayıs - Haziran 2016
 
yapay zeka.pdf
yapay zeka.pdfyapay zeka.pdf
yapay zeka.pdf
 
Plus Dergi 63.Sayı
Plus Dergi 63.SayıPlus Dergi 63.Sayı
Plus Dergi 63.Sayı
 
BT Günlüğü Ocak 2015
BT Günlüğü Ocak 2015BT Günlüğü Ocak 2015
BT Günlüğü Ocak 2015
 
Hosting Dergi 15.SAYI
Hosting Dergi 15.SAYIHosting Dergi 15.SAYI
Hosting Dergi 15.SAYI
 
BT Günlüğü Eylül 2015
BT Günlüğü Eylül 2015BT Günlüğü Eylül 2015
BT Günlüğü Eylül 2015
 
BT Günlüğü Nisan 2015
BT Günlüğü Nisan 2015BT Günlüğü Nisan 2015
BT Günlüğü Nisan 2015
 
Accenture Teknoloji Vizyonu 2016
Accenture Teknoloji Vizyonu 2016Accenture Teknoloji Vizyonu 2016
Accenture Teknoloji Vizyonu 2016
 
BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017
BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017
BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017
 
Next Step YapıKredi
Next Step YapıKrediNext Step YapıKredi
Next Step YapıKredi
 
Microsoft Kurumsal sosyal ana_sunum_v3
Microsoft Kurumsal sosyal ana_sunum_v3Microsoft Kurumsal sosyal ana_sunum_v3
Microsoft Kurumsal sosyal ana_sunum_v3
 
Avva Mobile Enterprise Solutions - Corporate Idendity
Avva Mobile Enterprise Solutions - Corporate IdendityAvva Mobile Enterprise Solutions - Corporate Idendity
Avva Mobile Enterprise Solutions - Corporate Idendity
 
Lojistik ve Dis Ticaret de Blockchain
Lojistik ve Dis Ticaret de BlockchainLojistik ve Dis Ticaret de Blockchain
Lojistik ve Dis Ticaret de Blockchain
 
KocSistem | E-Bulten Kasim 2016
KocSistem | E-Bulten Kasim 2016KocSistem | E-Bulten Kasim 2016
KocSistem | E-Bulten Kasim 2016
 
Microsoft SQL 2014
Microsoft SQL 2014Microsoft SQL 2014
Microsoft SQL 2014
 
Tech Inside - Türkiye'de Veri Merkezleri Ne Alemde
Tech Inside - Türkiye'de Veri Merkezleri Ne AlemdeTech Inside - Türkiye'de Veri Merkezleri Ne Alemde
Tech Inside - Türkiye'de Veri Merkezleri Ne Alemde
 
Geleceğe Köprü Kurmak: Dijital Dönüşüm mü? Dijital Evrim mi?
Geleceğe Köprü Kurmak: Dijital Dönüşüm mü? Dijital Evrim mi?Geleceğe Köprü Kurmak: Dijital Dönüşüm mü? Dijital Evrim mi?
Geleceğe Köprü Kurmak: Dijital Dönüşüm mü? Dijital Evrim mi?
 

Plus de Eylül Medya

BT Günlüğü Ocak 2024 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!
BT Günlüğü Ocak 2024 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!BT Günlüğü Ocak 2024 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!
BT Günlüğü Ocak 2024 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!Eylül Medya
 
BT Günlüğü Mart 2023 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!
BT Günlüğü Mart 2023 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!BT Günlüğü Mart 2023 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!
BT Günlüğü Mart 2023 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!Eylül Medya
 
BT Günlüğü NİSAN 2020 Sayısı
BT Günlüğü NİSAN 2020 Sayısı BT Günlüğü NİSAN 2020 Sayısı
BT Günlüğü NİSAN 2020 Sayısı Eylül Medya
 
BT Günlüğü Aralık 2018 Dergisi (Ücretsiz İndirin)
BT Günlüğü Aralık 2018 Dergisi (Ücretsiz İndirin)BT Günlüğü Aralık 2018 Dergisi (Ücretsiz İndirin)
BT Günlüğü Aralık 2018 Dergisi (Ücretsiz İndirin)Eylül Medya
 
BT Gunlugu Magazine, September 2018
BT Gunlugu Magazine, September 2018BT Gunlugu Magazine, September 2018
BT Gunlugu Magazine, September 2018Eylül Medya
 
BT Günlüğü Dergisi Eylül 2017
BT Günlüğü Dergisi Eylül 2017BT Günlüğü Dergisi Eylül 2017
BT Günlüğü Dergisi Eylül 2017Eylül Medya
 
BT Günlüğü Dergisi TEMMUZ 2017
BT Günlüğü Dergisi TEMMUZ 2017BT Günlüğü Dergisi TEMMUZ 2017
BT Günlüğü Dergisi TEMMUZ 2017Eylül Medya
 
BT Günlüğü Dergisi MAYIS 2017
BT Günlüğü Dergisi MAYIS 2017BT Günlüğü Dergisi MAYIS 2017
BT Günlüğü Dergisi MAYIS 2017Eylül Medya
 
BT Günlüğü Kasım - Aralık 2015
BT Günlüğü Kasım - Aralık  2015BT Günlüğü Kasım - Aralık  2015
BT Günlüğü Kasım - Aralık 2015Eylül Medya
 

Plus de Eylül Medya (9)

BT Günlüğü Ocak 2024 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!
BT Günlüğü Ocak 2024 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!BT Günlüğü Ocak 2024 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!
BT Günlüğü Ocak 2024 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!
 
BT Günlüğü Mart 2023 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!
BT Günlüğü Mart 2023 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!BT Günlüğü Mart 2023 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!
BT Günlüğü Mart 2023 Dergisi Ücretsiz İndirin veya Web üzerinden okuyun!
 
BT Günlüğü NİSAN 2020 Sayısı
BT Günlüğü NİSAN 2020 Sayısı BT Günlüğü NİSAN 2020 Sayısı
BT Günlüğü NİSAN 2020 Sayısı
 
BT Günlüğü Aralık 2018 Dergisi (Ücretsiz İndirin)
BT Günlüğü Aralık 2018 Dergisi (Ücretsiz İndirin)BT Günlüğü Aralık 2018 Dergisi (Ücretsiz İndirin)
BT Günlüğü Aralık 2018 Dergisi (Ücretsiz İndirin)
 
BT Gunlugu Magazine, September 2018
BT Gunlugu Magazine, September 2018BT Gunlugu Magazine, September 2018
BT Gunlugu Magazine, September 2018
 
BT Günlüğü Dergisi Eylül 2017
BT Günlüğü Dergisi Eylül 2017BT Günlüğü Dergisi Eylül 2017
BT Günlüğü Dergisi Eylül 2017
 
BT Günlüğü Dergisi TEMMUZ 2017
BT Günlüğü Dergisi TEMMUZ 2017BT Günlüğü Dergisi TEMMUZ 2017
BT Günlüğü Dergisi TEMMUZ 2017
 
BT Günlüğü Dergisi MAYIS 2017
BT Günlüğü Dergisi MAYIS 2017BT Günlüğü Dergisi MAYIS 2017
BT Günlüğü Dergisi MAYIS 2017
 
BT Günlüğü Kasım - Aralık 2015
BT Günlüğü Kasım - Aralık  2015BT Günlüğü Kasım - Aralık  2015
BT Günlüğü Kasım - Aralık 2015
 

BT Günlüğü Dergisi Ocak 2022 Sayısı

  • 1. 01 / 2022 İşletmeler Veri Analitiği ve Geleceğe Yönelik Tahminlerle Nasıl Büyüyebilir? • En Kötü 10 Siber Güvenlik Alışkanlığı Araştırma: Çalışanları Denetleme Önlemleri Güveni Zedeleyebiliyor • Bitcoin Neden En Popüler Kripto Para Birimi? Moore Yasasının Geçerliliği 2025’ten Sonra da Devam Edecek mi? • Teknoloji Dünyasını 2022’de Neler Bekliyor? Türkiye Dijitalleşme ve Yalnızlık Araştırması: Dijitalleşme ve Yalnızlık Bir Paradoks mu? İşletmeler Sahip Oldukları Verileri ve İş Süreçlerini Analitik Otomasyon İle İyileştirebilir Kurumsal Metaverse İİ Ne Anlama Geliyor?
  • 2. 2 künye içindekiler 03 Editör 04 Haberler 11 Siber Saldırganların Hedefinde Uzay Sistemleri Var! 13 Kurum İçi Saldırıya Uğrayan Şirketlere 4 Tavsiye 15 Teknoloji Dünyasını 2022’de Neler Bekliyor? 16 Röportaj: Hasan Gültekin, Trend Micro Türkiye Ülke Müdürü 18 Bitcoin Neden En Popüler Kripto Para Birimi? 20 Kapak Konusu: Kurumsal Metaverse İşletmeler İçin Ne Anlama Geliyor? 26 Şirketler Veri Analitiği ve Geleceğe Yönelik Tahminlerle Nasıl Büyüyebilir? 28 Kurumlar Sahip Oldukları Verileri ve İş Süreçlerini Analitik Otomasyon İle İyileştirebilir 30 Türkiye Dijitalleşme ve Yalnızlık Araştırması: Dijitalleşme ve Yalnızlık Bir Paradoks mu? 34 Özel Kurumsal Ağlar 5G İle Kanatlanacak! 36 Araştırma: Çalışanları Denetleme Önlemleri Güveni Zedeleyebiliyor 38 En Kötü 10 Siber Güvenlik Alışkanlığı 40 Moore Yasasının Geçerliliği 2025’ten Sonra da Devam Edecek mi? 42 BT Günlüğü Test Merkezi Yazı İşleri Ali Yavuz ŞAHİN Genel Yayın Yönetmeni (Sorumlu) yavuz@btgunlugu.com Ecevit BIKTIM Yayın Danışmanı ecevit@btgunlugu.com Mahmut Saral Prodüksiyon Sorumlusu info@btgunlugu.com Editörler Süleyman Sertkaya Barış Yılmaz Mutlu Çavuş info@btgunlugu.com Kreatif Creative Solutions diyalog@creativesolutions.com.tr Reklam Reklam Departmanı reklam@btgunlugu.com Adres Eylül Medya İnönü Caddesi No: 8 Bulut İş Merkezi 4. Kat Ofis: 72 Çeliktepe Kağıthane / İstanbul Tel : 0212 270 36 37 Fax: 0212 270 36 37 2
  • 3. editör Bu ay kapak konumuzda da işlediğimiz Metaverse, yeni bir teknoloji de- ğil. Bu işin çıkış noktası, 3B oyunlar oynamak için aptal görünümlü başlık takmayı ve kontrol cihazlarının etrafında sallanmayı içeren teknoloji olan sanal gerçeklik. Facebook’un kurucusu Mark Zuckerberg ve diğer teknoloji uzmanları tarafından “Metaverse” olarak yeniden pazarlanan teknolojinin bu yıl yine önde ve merkezde olmasını bekliyoruz. İnsanların günde birkaç kez kendilerini yansıtan bir görüntü gönderdiği bir dünyadayız. Bir sonraki aşamada ise sanal bir ortama giriyorsun ve kendini bir avatar aracılığıyla ifade ediyorsun. Kulağa bilimkurgu filminden fırlamış gibi geliyor. Ancak pandeminin ikinci yılı boyunca, Metaverse’i daha gerçekçi hale getirmek için kritik gelişmeler yaşandı. Birincisi teknoloji çok daha iyi hale geldi. İkincisi ise çoğumuzun dijital benliğimize savurganlık yapmaya istekli olması. Son birkaç yılda internet bağlantılı termostatlar, kapı kilitleri ve robotik elektrikli süpürgeler gibi akıllı ev ürünleri büyük ilerleme kaydetti. Cihazlar ekonomik hale geldi ve Amazon’un Alexa’sı, Google’ın Asistanı ve Apple’ın Siri’si gibi dijital asistanlarla güvenilir bir şekilde çalıştı. Bu yıl teknoloji endüstrisinin en büyük oyuncuları Apple, Samsung, Google ve Amazon gibi firmalar akıllı evi daha pratik hale getirmek için yeni ve iyi atılımlar yapa- caklar. Sanal asistan veya telefon markası ne olursa olsun akıllı ev cihazları- nın birbirleriyle konuşmasını sağlayan yeni bir standart ile çalışmak için ev teknolojilerini piyasaya sürmeyi ve güncellemeyi planlıyorlar. 100’den fazla akıllı ev ürününün yeni standarda uyması bekleniyor. 2022’nin içerisnde çok fazla elektrikli araç modeli göreceğimiz kesin. Bu alanda yatırım yapan firmalar yılbaşı ile birlikte yeni ürünlerini birer ikişer tanıtmaya başladı ve görücüye çıkardı. Tabii ki ürünlerin fiyatları el yakıyor. Fakat geçtiğimiz dönemde yavaş yavaş hayatımıza giren elektirkli araçla- rın kullanım oranın artacağı kesin gibi. Nereden biliyorsun derseniz. Yeni ürünlerini tanıtan firmaların 2022 üretim kapasitelerine bakmanızı tavsiye ederim. Bu yıl geçmişte görmediğimiz kadar elektirkli araç üretilecek. Ve yollara koyulacak. Tabii ki bizler de bu araçlarla birlikte gelen yeni teknolo- jileri eskisinden çok daha fazla konuşmaya devam edeceğiz. Sağlıklı, huzurlu, mutluluk dolu bir yıl geçirmeniz dileğiyle… 2022’de Hayatımızı İstila Edecek Teknolojiler Aslında bu yıl da geçmişte gördüklerimizden farklı çok fazla bir şey görmeyeceğiz. Basitçe söylemek gerekirse, yeni teknolojilerin çoğunun popüler olmadan önce olgunlaşması uzun zaman alıyor. Bu durum eskiden olduğu gibi 2022 için de geçerli olacak. Teknoloji sektöründeki yenilikler için beklentilerinizi çok yüksek tutmasanız iyi edersiniz. Ali Yavuz ŞAHİN Genel Yayın Yönetmeni yavuz@btgunlugu.com 3
  • 4. 4 Red Hat, Red Hat Ansible Automation Platform on Microsoft Azure’u tanıttı. Yeni çözüm, bilişim alanında hibrit bulutla ilgili gelişmeler için Red Hat’in düzenlediği hibrit bulut otomasyonu stan- dardını temel alıyor. Red Hat ile Microsoft arasında oluşturulan iş ortaklığı, müşterilere uygulamaların tamamını her yerde, ek maliyet veya karmaşıklık gerektirmeden sunmak için otomasyonu istedikleri gibi kullanmalarını sağlayan esnekliği sunan güçlü bir çözüm oluşturuyor. Bulut bilişimin ve yönetilen hizmetlerin kolaylığı bir araya geldiğinde BT şir- ketleri bulutlarını hızlıca otomatikleştirebiliyor ve ölçeğini artırabiliyor. Müşterilerin artık endişelen- mesi gerekmiyor. Çünkü otomatikleştirilmiş sistem yapılandırması, uygulama ulaştırma, ağ otomasyo- nu, Kod olarak Altyapı (Infrastructure as code, IaC) ve güvenlik orkestrasyonu gibi senaryolarda bile çalışmaya anında başlayabiliyorlar. Red Hat Ansib- le Automation Platform on Azure BT şirketlerinin zorlayıcı işleri her ölçekte gerçekleştirebilmesini ve bunu da kullanıcı hatasını en aza indirerek yapa- bilmesini sağlıyor. Azure bilişim, ağ ve depolama gibi Azure hizmetleriyle entegrasyonu sayesinde otomasyona yapılan yatırımın geri dönüşünü (ROI) daha da iyileştiriyor ve müşterilerin BT operas- yonlarının ölçeğini artırmasına yardımcı oluyor. Red Hat Ansible Automation Platform on Azure kurumsal BT ekiplerinin hibrit bulut için yaptığı otomasyon çalışmalarında daha yüksek ölçeğe, hıza ve standartlara ulaşmasını sağlıyor. Bu sayede BT ekiplerinin altyapı bakımını ve operasyonel yükünü ortadan kaldırmasına yardımcı olarak daha verimli, esnek ve ölçeklenebilir bir iş için otomasyon strate- jileri sunmaya odaklanmalarına yardımcı oluyor. Red Hat Sektör Lideri Ansible Automation Platform'u Microsoft Azure'da Sunuyor Huawei Türkiye, ağ bağlantı teknolojilerinin ve bulut bilişim çözümlerinin ele alındığı “IP Day” etkinli- ğini geçtiğimiz günlerde İstanbul’da gerçekleştirdi. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Huawei Türkiye Kurumsal İş Grubu Ülke Müdürü James Pan, iş birliği ve sertifikasyon programlarıyla, Türkiye’de dijital- leşme ekosistemini büyütmek için önemli adımlar attıklarını söyledi. Huawei IP Day etkinliği, şirketin Türkiye’deki Kurumsal İş Grubu Yöneticilerini, iş ortaklarını ve müşterilerini, İstanbul’da bir araya getirdi. “Dijital Liderler İçin Yeni Nesil Ağ Dönüşüm Haritası” temalı etkinlik, Huawei Türkiye Kurumsal İş Grubu Ülke Müdürü James Pan’ın açılış konuşmasıyla başladı. James Pan, ülkelerin yeni dijitalleşme strate- jileri belirlediğini, dijitalleşmenin toplumlar, kurum- lar ve bireyler üzerinde önemli bir etkisi olduğunun altını çizdi. James Pan konuşmasında, Türkiye’nin dijital dönüşümü için hız kesmeden çalıştıklarını ifa- de ederek, “Huawei Enterprise Türkiye olarak, bugün 130’dan fazla sertifikalı servis iş ortağına ve yaklaşık 1.000 üst düzey mühendisten oluşan bir ekibe sahi- biz. Türkiye’de yetkin bilişim uzmanı yetiştirmek için her yıl 20’den fazla üniversite ve 800 akademisyen ile iş birliği yaparken 1.000’den fazla mesleki sertifika programına imza atıyoruz. Ayrıca, 10’dan fazla teknik üniversite ile yetenek ekosisteminin sağlıklı gelişimi adına iş birliği yapıyoruz. Bilişim mimarisi ve uygula- maları ile bulut hizmetleri ve platform programlarını içeren sertifika programımız, bu dönemdeki önemli odak noktalarımızdan biri. Türkiye’de Huawei ser- tifikalı bilişim uzmanı sayısı arttıkça, ekosistem de büyüyecektir” dedi. Huawei, Türkiye Dijital Dönüşüm Ekosistemini Büyütecek haberler James Pan Huawei Türkiye Kurumsal İş Grubu Ülke Müdürü
  • 5. 5 Küçük ve orta büyüklükteki işletmeler Türkiye'de ve dünyada ekonominin gelişmesini sağlayan en önemli yapılar durumunda. Ancak teknolojiyle birlikte sürekli dönüşen iş hayatına ve pazarlamaya dair trendlere uyum sağlayamayan KOBİ'lerin büyüme ve karlılık anlamında önemli sorunlar yaşadığı araştırmalara yansıyor. 2022'de Bizleri Bekleyen Dijital Trendler Mevcut pazarlarında büyümek için KOBİ’lerin emir zincirinden malzeme ve sipariş yönetimine, ima- lattan atölye operasyonlarına, sipariş karşılamadan lojistiğe kadar birçok iş sürecine dair yapay zeka yazılımlarını kullanmaları, artık gereklilikten öte zorunluluk durumunda. KOBİ’lerin iş süreçlerini hızlandıracak yapay zeka uygulamaları 2022 yılında daha da önem kazanacak. Bu tür yapay zeka yazı- lımlarına yatırım yapacak KOBİ’ler, mevcut güçleri- ni doğru kullanmak ve karlılıklarını artırmak adına rakiplerinden bir adım önde olacak. Yapay Zeka Destekli Sosyal Medya Reklamları Yapay zeka iş ve özel hayatı dönüştürürken KOBİ’le- rin hedef kitlelerine ulaşmalarını sağlayan alanlarını da şekillendiriyor. Bu alanlardan biri, özellikle büyük pazarlama bütçeleri bulunmayan KOBİ’ler için hedef kitleleri nezdinde bilinirliklerini ve satışlarını artır- malarını sağlayan sosyal medya reklamları. KOBİ’le- rin, daha fazla kullanıcı dostu özelliğin ekleneceği sosyal medya reklamlarına yatırım yaparak 2022’de daha da geniş kitlelere ulaşmaları mümkün olacak. Orijinal, Kişiselleştirilmiş ve Özgün İçerik Pazarlamanın olmazsa olmazlarından biri orijinal ve özgün içeriktir. 2020 ve 2021 yıllarından olduğu üze- re hedef kitlelere sunulan içeriğin özgün ve markaya özel olması dijital trendler arasında üst sıralarda yer alıyor. Bir başka kanaldan, özellikle de rakip mar- kalardan “kes, kopyala, yapıştır” yöntemiyle alınan içerikler, uzun vadede KOBİ’lere yarardan çok zarar getirmektedir. KOBİ’lerin hem dijital varlıklarını geliştirmeleri hem de dijital alanda hedef kitleleri ile bağ kurmaları ve gelirlerini artırmaları anlamında orijinal, kişiselleştirilmiş ve özgün içerik 2022 yılında da önemini koruyacak. Video İçerik Video içerik pazarlaması günden güne gelişme gös- teren bir alan olarak karşımıza çıkıyor. Sanal ger- çeklik çözümleri, 360 derece videolar ve livestrea- ming içerikler son yıllarda video pazarlamasına yeni bir soluk getiriyor. Dünyanın en büyük ikinci arama motoru olarak anılan Youtube, video içerik pazarla- masında tartışmasız lider sosyal medya platformu durumunda. Ve bu liderliğini 2022 yılında da artıra- rak sürdürecek. KOBİ’lerin mevcut değilse bir YouTube kanalı aç- maları ve düzenli olarak markayla uyumlu video içerikleri paylaşmaları, yeni yılda da hedef kitlelerle bağ kurmaya yardımcı olacak. Mobil Pazarlama Mobil cihaz kullanımı her geçen gün artış göste- riyor. Özellikle e-ticaret sektörü düşünüldüğünde e-ticaret sitelerinden yapılan alışverişlerin yaklaşık %70’inin mobil cihazlar kullanılarak yapıldığını söylemek mümkün. E-ticarette 2022 pazarlama stra- tejileri içerisinde mobil uyumlu pazarlamaya verilen önemin artacağı ve KOBİ’lerin mobil uyumlu olarak tasarlanan pazarlama çalışmalarından daha hızlı sonuçlar alacağı tahmin ediliyor. E-mail Pazarlama KOBİ’lerin müşterileriyle sürekli ilişki halinde olabilmelerinin en etkili aynı zamanda da en ucuz reklam ve pazarlama araçlarından biri olan e-mail pazarlama, 2022 yılında da önemini sürdürecek. KO- Bİ’lerin yeni yılda ürün, hizmet ve kampanyalarını tanıtmak için e-mail pazarlama kullanarak, bilinir- liklerini ve satışlarını artırmaları mümkün olacak. özel haber
  • 6. 6 Logitech, popüler MX Keys klavyesine kompakt bir alternatif olarak tasarladığı MX Keys Mini ve MX Keys Mini for Mac’i duyurdu. Kullanıcılarının severek kullandığı MX Keys’in en iyi özelliklerini minimalist gövdesinde taşıyan MX Keys Mini, MX Keys’den farklı olarak sayısal tuş takımı (numpad) bulundurmaması ile dikkat çekiyor. Yaratıcılığı ve üretkenliği artıran ürünleriyle kullanıcıların farklı ortam ve mekanlarda rahatça çalışmasını sağlayan MX Keys Mini klavye, alandan tasarruf sağlıyor. Profesyonel kullanıcıların hayatını kolaylaştıran ürün ve teknolojiler geliştirerek üretkenlik potan- siyellerini en yüksek seviyede ortaya çıkarmalarına katkı sağlamayı amaçladıklarını belirten Logitech Türkiye ve Orta Asya Bölgesi Pazarlama Müdürü Birol Sülük, “Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de oldukça sevilen bir kablosuz klavye olan MX Keys’in kompakt versiyonu olan MX Keys Mini, kullanıcı- lardan gelen isteklerin bir sonucu olarak tasarlandı. MX Keys Mini, çalışma alanının kontrolünü yeniden kazanmayı, daha çok ihtiyaç duyulan özellikleri daha küçük bir alanda verimli bir şekilde kullanma- yı sağlıyor. Daha üretken olabilmek ve daha uzun süreler rahatça çalışabilmeyi mümkün kılıyor.” dedi. Perfect Stroke teknolojisine sahip MX Keys Mini, MX Keys Klavye’de olduğu gibi düşük profilli yapısı ve içbükey tuşlar ile en iyi dokunsal yazma deneyimini sunuyor. İyi bir yazma deneyimi sunması dışında akıllı ışıklandırmayla donatılmış arka aydınlatması da bir diğer ortak özellik. Klavye, kullanıcının ellerini algılıyor ve ortam aydınlatma durumuna bağlı olarak aydınlatmasını otomatik olarak ayarlıyor. Minimalist boyutu sayesinde tuşlara uzanmaya gerek kalmadan daha iyi bir beden duruşunu destekliyor. Yeni Minimalist Kablosuz Klavye Logitech MX Keys Mini ile Verimliliği En Üst Seviyeye Çıkarın Giderek artan fidye yazılımı tehdidine karşı kurumları korumak amacıyla harekete geçen Redington Türkiye eki- bi, alanında ilk, kullanıma hazır tak-çalıştır fidye yazılım çözümü Redington SafeHouse’u geliştirerek hizmete sun- du. Dijital sermayenin güvende tutulmasını ve verilerin kesintisiz korunmasını sağlayan SafeHouse, Veritas, Trend Micro ve Supermicro ürünlerinin bir araya getirilmesiyle geliştirildi. Trend Micro Deep Security ile veriler, yedekle- rinin saklandığı sunucu ile kurumun ortamında bulunan sanal ve fiziksel sunucularda korunuyor. Trend Micro çözümü güvenlik açıklarını tespit ederek çözüm önerileri sunarken, Veritas Backup Exec çözümü, basit, güvenilir ve kesintisiz bir yedekleme sistemine sahip olunmasını sağlıyor. Supermicro’nun X12 sunucuları üzerine kurulan, 3. Nesil Intel Xeon Ölçeklenebilir işlemciler ile 3. Nesil AMD EPYC işlemci performansından aldığı güç ve sektör lideri güvenilirlik özellikleri ile öne çıkan A+ sunucula- rın desteklediği bu yazılımlarla, fidye yazılımlarına karşı koruma, hızlı, verimli yedekleme ve kurtarma hizmetleri sunuluyor. Optimize edilmiş depolama, akıllı veri tekil- leştirme ile sağlanıyor. Bu sayede işletmeler ister sanal ister fiziksel ya da çoklu bulut ortamında olsun, her türlü verilerini SafeHouse ile koruyabiliyorlar. Redington Tür- kiye Genel Müdürü Cem Borhan,“Bir BT pazaryeri olarak kendini konumlayan Spicework’ün verilerine göre, ortala- ma bir organizasyon 4 adet yedekleme yazılımı kullanıyor. SafeHouse’un içinde yer alan Veritas Backup Exec çözü- mü ile bunun önüne geçip maliyet ve operasyon avantajı yaratmayı hedefliyoruz. Bu yedekleme yazılımı ile fiziksel, sanal, bulut ortamlarını yedeklemek ve alınan yedeklerin tek bir ekrandan yönetilmesi mümkün oluyor. Fidye Yazı- lım tehdidine karşı fiyat, performans ve güvenlik kriterle- rini bir arada sağlayan SafeHouse çözümünü Türkiye’deki kurumların hizmetine sunuyoruz” dedi. KOBİ’ler İçin Tak-Çalıştır Fidye Yazılım Çözümü SafeHouse haberler Cem Borhan Redington Türkiye Genel Müdürü
  • 7. 7 özel haber COVID-19 pandemisinin neden olduğu korkulardan yararlanmak için fırsat kollayan dolandırıcılar ceplerini doldurmak için Omicron koronavirüs varyantının ortaya çıkışından yararlanmaya çalışıyorlar. Dolandırıcılar İçin Her Varyant Bir Fırsat ESET İngiltere’de düzenlenen bu yeni kimlik avı saldırı- sını inceleyerek internet kullanıcılarını dikkatli olmaları konusunda uyardı. 2020 yılında, Türkiye’de Sağlık Bakan- lığı’na aitmiş izlenimi veren sahte bir mobil uygulamayla siber dolandırıcıların Türk vatandaşlarını kandırmaya çalıştığı tespit edilmişti. Her aileye 1498 TL devlet des- teğinde bulunulacağını öne süren siber hırsızlar, aslında yardım etmeye değil, telefon kullanıcılarının kredi kartı bilgilerine ulaşmaya çalışıyordu. Pandemi sürecinde üniversiteleri, araştırma laboratuvarlarını, aşı sırası bek- leyen insanları, sağlık otoritelerini hedef alan saldırılar düzenleyen siber suçluların şimdi de Omicron üzerinden insanları kandırmaya çalıştığı belirlendi. Resmi Kurum Kimliğine Bürünüyorlar İngiliz tüketici koruyucusu Which’e dayandırılarak paylaşılan bilgilere göre; Which? tarafından alınan bir e-postada dolandırıcılar, Birleşik Krallık’ın ulusal sağlık hizmeti sağlayıcısı olan National Health Service (NHS) kimliğine bürünüyor. Potansiyel mağdurlara, yakın za- manda İngiliz hükümeti tarafından getirilen pandemiyle ilgili kısıtlamalardan kaçınmalarına yardımcı olacak “Ücretsiz Omicron PCR testi” alma şansı sunuluyor. E-posta ayrıca aldatıcı bir şekilde, yeni varyantın önceki COVID-19 varyantları için kullanılan test kitleri tarafın- dan tespit edilemediğini ve bu amaçla yeni bir test kitinin geliştirildiğini iddia ediyor. İlk Hedef Kimlik Bilgilerine Ulaşmak Aslında, e-postanın birden çok sürümü değiştirilerek gönderiliyor. Bunlardan biri bir bağlantı içerirken, di- ğerinde bağlantıya bir butonla erişiliyor. Her iki senar- yoda da, tam adınızı, doğum tarihinizi, adresinizi, cep telefonunuzu ve e-posta adresinizi isteyen bir formu doldurmanızı gerektiren sahte bir taklitçi NHS web si- tesine yönlendiriliyorsunuz. Temel olarak bu formla bir dolandırıcı, kimlik hırsızlığı ve kurbanın mali durumunu bozmak için gerekli tüm bilgileri elde etmiş oluyor. Testin reklamını ücretsizmiş gibi yaparken, web sitesi 1,24£ (1,64 ABD Doları) teslimat ücreti talep ediyor. Önlem ola- rak, annenizin kızlık soyadını bir güvenlik sorusu olarak belirtme seçeneği sunuyor (kullanıcıların çevrimiçi he- saplarını güvence altına almalarına yardımcı olmak için hâlâ yaygın olarak kullanılan bir sorudur). Bir mağdurun kandırılması ve formu doldurması durumunda, dolandı- rıcılara kimlik hırsızlığı ve sahtekarlık yapmak için etkili bir plan sunmuş oluyorlar. Güvenlik uzmanları benzer dolandırıcılıklara kurban gitmemek için aşağıdaki adımların izlenmesini öneriyor: Resmi bir kurumdan olduğunu iddia eden bir e-posta aldıysanız, kurumun web sitesini kontrol edin. Bu iletiyi gerçekten gönderip göndermediklerini doğrulamak için resmi iletişim bilgilerini kullanarak onlarla iletişim ku- run. Bilmediğiniz ve bağımsız olarak doğrulayamadığınız bir kaynaktan gelen, istenmeyen bir e-postayla aldığınız bağlantılara tıklamayın veya dosyaları indirmeyin. En azından en önemli çevrimiçi hesaplarınızda iki faktörlü kimlik doğrulama (2FA) ve kimlik avı korumasına sahip saygın birçok katmanlı güvenlik yazılımı kullanın.
  • 8. 8 Dünyanın önde gelen teknoloji şirketleri, hız kes- meden Türkiye’ye yatırım yapmaya devam ediyor. Global ölçekte faaliyet gösteren firmalar, yaptığı yatırımlar ile ülke ekonomisine katkı sağlamanın yanı sıra, pek çok kişiye de istihdam imkanı sunu- yor. ABD merkezli BT altyapı ve güvenlik çözümleri üreticisi Ivanti, Ocak ayında Türkiye ofisini faaliyete geçiriyor. Kanal yapısını güçlendirmeye odaklanan firma, stratejik iş ortakları ile büyümeyi hedefli- yor. Ivanti ülke ofisinin, resmi olarak 1 Ocak 2022 tarihinde faaliyette olacağını belirten Ivanti Türkiye ve Balkanlar Bölge Direktörü Bilgin Demir konu hakkında yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Yeni yıla, yeni hedeflerle giriyoruz ve çok heyecanlıyız. Bugüne kadar iş ortaklarımız kanalıyla Türkiye’de bankacılık ve finans sektöründe birçok kurumun dijitalleşme sürecine katkı sağladık. Kamu, savunma sanayi, sağlık ve turizm sektöründe yüzlerce kurum ile iletişim halindeyiz. 2022 yılında özellikle bilgi güvenliği, cihaz ve uygulama güvenliği ve uzaktan güvenli bağlantı çözümlerimiz ile ön planda olmayı hedefliyoruz.” Pandemi sürecinde e-ticaret sektörü- nün tüm dünyada nerdeyse 5 kat büyüdüğüne dikkat çeken Bilgin Demir “Dünya genelinde inovasyon arttı, ABD’de son iki yılda patent başvuru rakamları 2 katına çıktı. Bu gelişmeler ışığında şirketler tek- nolojiye daha çok yatırım yaptı. Başta sağlık sektörü olmak üzere birçok sektörde dijital dönüşüm hız kazandı. Fortune 100 şirketlerinin neredeyse tama- mı (%96) Ivanti çözümlerini kullanıyor. Amacımız global ölçekte edindiğimiz bilgi birikimi ve deneyi- mi Türkiye’ye taşımak” dedi. ABD Merkezli Yazılım Şirketi Ivanti Türkiye Ofisini Faaliyete Geçiyor Ülke ekonomisinin bel kemiği KOBİ’ler, Türk Tele- kom’un siber güvenlik, sanal sunucu ve yedekleme gibi bulut hizmetleriyle siber saldırılardan korunuyor. Bulut veri saklama, arşivleme ve paylaşım platformu sağlayan uçtan uca çözümler sunan Türk Telekom ‘Dijital Verimli Çalışma Teknolojileri’ hizmeti, ‘Tekno İşyerim’ paket- leri ve İTO iş birliğinde oluşturulan ‘dijitalkobim.org’ platformu ile KOBİ’lerin dijital dönüşüm yolculuğuna yön veriyor. Türkiye’nin en büyük siber güvenlik mer- kezine sahip operatörü Türk Telekom, ağ güvenliği, uç cihaz anti virüs koruma hizmetleri ve oltalama simü- lasyonu servisleriyle KOBİ’leri siber tehditlere karşı 7/24 koruyor. Türk Telekom’un Sanal Sunucu, Yedekleme ve Dijital Depo Kurumsal servisleri sayesinde kurumların verileri, Türk Telekom Veri Merkezleri’nde uygun ma- liyetler ve ödeme yöntemleriyle güvenle saklanıyor. KOBİ’leri dijitalleşme yolunda Türk Telekom Profesyonel Servisleri ile desteklediklerini ifade eden Türk Telekom Kurumsal Satış Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Eser şu bilgileri verdi: “KOBİ’lerin mevcut teknoloji altyapılarına, iş yapış biçimlerine ve dijital dönüşüm ihtiyaç- larına en uygun yeni nesil teknolojileri; donanım, servis ve danışmanlık hizmetleri kapsamında, güçlü çözüm ortaklığı ekosistemimizle tek bir noktadan ve uçtan uca sunuyoruz. Türk Telekom olarak amacımız, ürün ve hizmetlerimizle ülke ekonomisinin en önemli yapı taşlarından KOBİ’lerin rekabet gücünü artırmak.” KOBİ’ler Türk Telekom İle Güvenle Dijitalleşiyor haberler Mustafa Eser Türk Telekom Kurumsal Satış Genel Müdür Yrd. Bilgin Demir Ivanti Türkiye ve Balkanlar Bölge Direktörü
  • 9. özel haber Bulut tabanlı modern bilişim sistemlerine sahip güvenlik ekipleri iki kat daha güncel teknolojiyle iş temposunu daha iyi koruyor. Otomasyon düzeyi yüksek entegre teknolojiler, şirketlerin küresel iş gücü ve beceri eksikliğinin getirdiği zorluklarla başa çıkmasını sağlıyor. Asya Pasifik, Japonya ve Çin (APJC) bölgesi, sıfır güven ve güvenli erişim hizmeti uç noktası (SASE) kullanımına geçiş konusunda dünyada başı çekiyor. Veri Odaklı Beş Güvenlik Hamlesi CİSCO, ekiplerin değişen tehdit ortamında şirketlerini savunmak için alabileceği etkili önlemlerin belirlen- mesini amaçlayan son siber güvenlik raporu Güvenlik Sonuçları Araştırması’nın 2. bölümünü yayınladı. 27 ülkede güvenlik ve gizlilik alanında çalışan 5100’den fazla çalışanın katıldığı ankette, güvenlik altyapıları- nı güncelleme ve entegre etme, tehditleri algılama ve müdahale etme ve bir kriz durumunda esnekliklerini koruma konularına yaklaşımlarını paylaştı. Geçen yıl yapılan araştırmada beş hamlenin “bir şir- ketin güvenlik programını yerine getirme” konusunda daha büyük bir etkisi olduğu belirlendi. Bunlar: Zama- nın gerisinde kalmış teknolojilerin proaktif bir şekilde yenilenmesi; Güvenlik teknolojilerinin iyi entegre edil- mesi; Vakalara zamanında müdahale edilmesi; Hızlı krizden kurtulma; İsabetli tehdit algılama olanaklarına yatırım yapma. Yapılan araştırma sonucunda başarı faktörlerinin tespit edilmesi için bu beş temel hamle daha yakından ince- lenerek şu sonuçlara ulaşılmış durumda: Mimarinin Güncellenmesi ve Entegrasyonu Dünya genelinde şirketlerin kullandığı güvenlik tek- nolojilerinin ortalama %39’unun zamanın gerisinde kaldığı değerlendiriliyor. Proaktif bir teknoloji yeni- leme stratejisine yatırım yapmak her zamankinden daha önemli. Suudi Arabistan’da ortalama %31 olan bu oranın Birleşik Krallık’ta %56’ya kadar çıkması, eski altyapılardan uzaklaşma ihtiyacını net bir biçimde ortaya koyuyor. Bulut tabanlı altyapılara sahip şirketlerin yenilenme- si daha eski, yerleşik teknolojiler kullanan şirketlere kıyasla iki kat daha fazla. Entegre teknolojilere sahip şirketlerin süreç otomas- yonu elde etme olasılığı yedi kat daha yüksek. Bunun yanında bu şirketler %40’tan fazla daha güçlü tehdit algılama olanaklarına sahip. Yeterli personel kaynağı olmayan güvenlik operasyon- ları programlarının %75’inden fazlası, buna rağmen yüksek düzeyde otomasyon yoluyla güçlü kabiliyet- ler ortaya koyabiliyor. Otomasyon daha deneyimsiz çalışanların performansını iki kattan fazla artırarak beceri ve iş gücü sıkıntıları karşısında şirketlere destek sağlıyor. Tehditleri Algılama ve Müdahale Etme Bulut tabanlı güvenlik altyapısı çok değerli ve her katmanda öne çıkıyor. Sıfır Güven veya Güvenli Erişim Hizmeti Uç Noktası (SASE) altyapısına sahip olduğu- nu ifade eden şirketlerin güçlü güvenlik operasyonları gerçekleştirdiğini belirtme olasılığı, yeni geliştirilen uygulamalara sahip şirketlere kıyasla %35 daha yüksek. Tehdit zekasından faydalanan şirketler, diğer şirketlere kıyasla %50 daha kısa ortalama onarım süresi (MTTR) elde ediyor. Felaket Durumunda Esnekliği Korumak Tehdit ortamı gelişmeye devam ettikçe, iş sürekliliği ve felaket sonrası toparlanma olanaklarının düzenli olarak ve çeşitli yönlerden test edilmesi her zaman- kinden daha kritik hale geliyor. Bu konuda proaktif bir yaklaşım benimseyen şirketlerin iş esnekliğini koruma olasılığı 2,5 kat daha yüksek. Suudi Arabistan (%80), Birleşik Krallık (%74) ve Rusya (%73) gibi çeşitli pazarlardan katılımcılar, bulut tabanlı güvenlik teknolojilerinin kapsamını genişletmek iste- diklerini ifade ediyor. En iyi performansı, iş sürekliliği ve felaket sonrası toparlanma konusunda yönetim kurulu düzeyinde denetim uygulayan ve siber güvenlik ekipleriyle çalışan şirketler gösteriyor. 9
  • 10. 10 özel haber Atos ve Dassault Systèmes, özellikle savunma ve sağlık gibi kritik endüstrilerde kullanılan 3DEXPERIENCE platformunu bağımsız bir ortamda sunmak üzere küresel ortaklıklarını duyurdu. Ortak bulut deneyimine de imkan tanıyan bu son derece güvenli ortam; verilerin, süreçlerin ve fikri mülkiyetlerin tam kontrolünü sağlıyor. Güvenilir Bulut Platformu İçin Atos ve Dassault Systèmes’den İş Birliği Sağlık, havacılık, savunma, otomotiv, taşımacılık, üretim, enerji ve kamu hizmetleri gibi sektörlerde yer alan ku- rumlar, 3DEXPERIENCE platformu üzerinden sanal ikizler yaratarak vatandaşlara, hastalara, tüketicilere, öğrencilere ve iş paydaşlarına güvenilir deneyimler sunmak istiyor. Bunlar arasında kritik öneme sahip savunma ve sağlık sek- törleri için özel güvenli ortamlara ihtiyaç duyuluyor. 3DEXPERIENCE platformu kuruluşlara, iş birliğine dayalı ve etkileşimli bir ortamda gerçekleşen tüm iş faaliyetleri- nin ve ekosistemlerin bütünsel, gerçek zamanlı bir görü- nümünü sağlıyor. Bu platformu kullanan kurumlar artık Atos tarafından yönetilecek ve güvence altına alınacak özel bağımsız bir ortamda bulut platformundan yararla- nabilecek. Atos; bir dizi metodoloji, ürün ve bulut hizmeti olan Atos OneCloud Sovereign Shield üzerinden bu ihtiyacı karşılayacak. Siber güvenlik hizmetlerinde dünya çapında 2 numara olan Atos, kritik altyapıların özel ihti- yaçlarını karşılamak üzere siber güvenlik uzmanlığını ve çözümlerini bir araya getiriyor. Atos’un verdiği hizmetler arasında Güvenlik Operasyon Merkezi ve bakım, yönetim gibi faaliyetleri güvence altına alan güvenlik hizmetleri de bulunuyor. 3DEXPERIENCE platformu, özellikle gü- venlik durum tespiti ve yönetim bilgi sistemleri alanla- rında en yüksek düzeyde veri gizliliğini sağlamak için Fransız CIIP yasası ve Avrupa NIS yönergesi ile uyumlu olarak geliştirildi. Böylece savunma idarelerinin, kamu kurumlarının ve “Kritik hizmet uygulayıcıları” ile “Hayati öneme sahip uygulayıcılar” olarak bilinen kuruluşların özel ihtiyaçlarını karşılayabiliyor. Atos’un siber güvenlik ürünleri, Yüksek Performanslı Bilgi İşlem alanındaki uzmanlığı ve kritik sistemleri geliştir- me tecrübeleri ile Dassault Systèmes’in 3DEXPERIENCE platform çözümü arasındaki ortaklığın genişlemeye devam edeceği duyuruldu. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Atos Geçici Eş-CEO’su ve Büyük Veri ve Güvenlik Başkanı Pierre Barnabé,“Atos OneCloud Sovereign Shield’ı hizmet olarak yazılım uygulamaları alanına getirmekten mutlu- luk duyuyoruz. Bu sayede 3DEXPERIENCE platformunun bağımsız dağıtımını dünya çapında kritik endüstrilere sunabiliyoruz. Müşterilerimiz, ürettikleri ve değiştirdik- leri verilerin kullanımı üzerinde daha fazla kontrol sahibi oluyor. Bu anlamda Atos ve Dassault Systèmes arasındaki ortaklık, pazara benzersiz bir hizmet sunuyor.” dedi. Sanal ikizlerin yeni ürün geliştirme alanında, üretimde ve diğer pek çok iş operasyonunda tüm sektörlerde giderek benimsendiğine dikkat çeken Dassault Systèmes Başkan Yardımcısı ve CEO’su Bernard Charlès, şirketlerin ve yö- netimlerin hiper güvenilir platformlara olan ihtiyaçlarının arttığı söyledi ve ekledi: ”Bulutun gücünü açığa çıkarmak, BT altyapısından iş deneyimlerine kadar tüm operasyon- larda bütünsel, tutarlı siber güvenlik uzmanlığı gerekti- riyor.Atos ve Dassault Systèmes arasındaki bu iş birliği, deneyime dayalı en yüksek düzeyde güvenlik ve bağımsız- lık hizmetiyle 3DEXPERIENCE platformunu buluşturuyor. Böylece sağlık ve savunma gibi kritik alanlarda dahi güve- nilir iş birlikleri kurmak için yeni olanaklar sağlanıyor.”
  • 11. 11 Günümüzde gelişen teknolojilerle birlikte uzay araştırmalarında önemli bir yol kat edildi. Devletlerin bu uzay yarışında söz sahibi olabilmek adına yatırımlarını artırmasının siber suçluların dikkatini çekerek faaliyetlerini bu yöne çevirmesine neden oldu. Özel şirketlerin ve devletlerin, siber güvenlik tehditlerine karşı daha dikkatli hareket etmesi gittikçe önem kazanıyor. Siber Saldırganların Hedefinde Uzay Sistemleri Var! Uzay teknolojisinin ve altyapısının gelişmesiyle birlik- te yeni aktörlerin yarışa dahil olması, devletlerin uzay çalışmalarına yaptığı yatırımları artırıyor. İletişim, finansal hizmetler ve savunma sistemleri olmak üzere günlük düzende önlemli unsurların çoğu, uzay tabanlı sistemlere bağlı bulunuyor ve bu durum birçok güvenlik ikilemini beraberinde getiriyor. Diğer dijital altyapılar ve sistemler gibi uzay teknolojilerinin de siber saldırı- lara karşı savunmasız kalıyor. Uluslararası güvenliğe ve uzaydan dünyaya gönderilen hassas bilgilere dair önem- li verilerin siber saldırganların hedefi haline geldi. Uzay Sistemleri Siber Saldırganların Hedefinde Giderek gelişen teknolojik yeniliklere hızla ayak uy- duran ve yeni stratejiler geliştiren siber saldırganlar, uzay sistemleri için ciddi bir tehdit haline geldi. Özel şirketlerin uzay keşfine dahil olmasıyla birlikte siber suçluların, tedarik zincirinden ekipman üreticilerine kadar organizasyon içerisindeki tüm yapılar dahil siber saldırı düzenleyebileceği daha fazla seçeneği bulunu- yor. 2022 yılında uzay korsanlığı gazete manşetlerinde yer alacak. Artan ticari uzay uçuşlarının diğer geze- genleri keşfetmek için devlet tarafından finanse edilen misyonlarla birleştiğinde siber saldırganlar için harika bir ortam oluşturulmuş durumda. Uzay sistemleri- ne karşı siber suçlular bir saldırı düzenleyebildikleri takdirde uzaydan dünyaya veri aktaran sistemlerden bilgi sızdırabiliyor. Bu durumun, yanlış bilgi alın- masıyla ciddi çarpışmalara ve iletişim sistemlerinin küresel çapta ortadan kaldırılmasına neden olabililir. Hackerlarin geliştirdiği sistemlerin gücü, uzay sistemli ekosistem için ciddi siber güvenlik tehdidi oluşturuyor. Bu nedenle, devletlerin ve özel şirketlerin, uzay tekno- lojisini ve altyapısını güvenli hale getirmeye, mevcut güvenliği geliştirmeye ve yenilikçi sistemler geliştir- meye odaklanması gerekiyor. Uzay Sistemleri Siber Saldırılara Karşı Hazırlıklı Olmalı Devletlerin yönetimindeki uzay prosedürlerine artık özel kurumların da dahil olmasıyla birlikte yeni bir döneme şahit olunuyor. Ancak uzay sistemlerindeki bazı güvenlik açıkları, siber saldırganlara kusursuz bir zemin hazırlayarak yıkıcı etkileri de beraberinde geti- riyor. Özellikle uzay sistemlerinin siber saldırılara karşı güçlendirilmesi gerekiyor. Ayrıca, siber saldırganlar temel kontrolleri yok edip zararlı talimatlar verebiliyor. Bu nedenle, uzay aracının izinsiz girişlere karşı savun- masız olmaması ciddi bir önem taşıyor. Siber suçlular sahte bağlantılar ile uzay aracını hedefleyebilir ve bunun sonucunda iletişim kesintiye uğrayabilir. Ulusal güvenlikte ciddi sonuçlara yol açabilecek tehlikeleri önlemek için dünya yörüngesinden çıkmadan önce birçok siber güvenlik senaryosunun ve alıştırmasının ön plana alınması gerekiyor. sektörün içinden Yusuf Evmez WatchGuard Türkiye ve Yunanistan Ülke Müdürü
  • 12. 12 IDC’nin Ereteam sponsorluğunda gerçekleştirdiği Türkiye’deki şirketlerin BT yöneticileriyle yaptığı ‘Kurumsal Yapay Zeka ile Veri Yolculuğunda Hamleler’ başlıklı araştırma yayınlandı. Araştırma, Türkiye’deki kurumların yüzde 87’sinin veri analizi için raporlama ve sorgulama araçlarına güvendiğini, yapay zeka ve makine öğrenmesi algoritmalarını ise araştırmaya katılan firmaların yalnızca yüzde 34’ünün kullandığını ortaya çıkardı. Veri Analizine Güveniyoruz Fakat Yapay Zeka Teknolojisini Yeterince Kullanmıyoruz Bilgi çağında tüm kurum ve kuruluşlar için veri analizinin önemi arttı. Bilgiyi doğru işleyen ve yönetebilen kurum- lar daha doğru analizlerle en akılcı kararları alabiliyor ve geleceği öngörerek kar elde edebiliyorlar. ABD merkezli araştırma şirketi International Data Corpo- ration (IDC) Türkiye’deki şirketlerin bilgi teknolojileri (BT) yöneticileriyle yapay zeka ve makine öğrenmesi gibi teknolojilerin kullanımına dair bir araştırma gerçekleş- tirdi. Kurumsal Yapay Zeka ile Veri Yolculuğunda Hamleler başlıklı IDC raporuna göre, Türkiye’deki şirketlerin yal- nızca yüzde 34’ü veri analizinde yapay zeka ve makine öğrenmesi gibi yeni teknolojileri kullanabiliyor. IDC raporu BT yöneticilerinin yüzde 74’ünün veri analizi araçlarını ve analitik teknolojilerini iş ortamında, günlük olarak kullandığını ortaya koydu. Kurumlar veri analizine aldıkları kararlar için güvenirken, yeni nesil teknoloji- ler olan yapay zeka ve makine öğrenmesinin kullanımı yüzde 34’de kalıyor. Türkiye’deki firmaların önemli bir bölümü veri analizinde daha çok raporlama ve sorgula- ma araçlarını, insan gücüne dayalı bir sistem içerisinde kullanıyor. Yeni Teknolojilere İhtiyaç Var IDC raporunda,“kurumların dahili ve harici verileri analiz eden, iç görüye dönüştüren ve anlamlı stratejik iş kararları alınmasına destek olan” ifadeleriyle tanımlanan BT çalışanları, veriyi analiz etmekte zorluk çekiyor. IDC araştırmasına göre, kurumların yüzde 65’i verilerin yöne- tilmesinde ve ölçeklendirmesinde zorluk çekiyor. Daha İyi Veri Analizini Yapabilenler Kazanıyor IDC raporundan hareketle, Türkiye’de veri analizinin özellikle finans alanında uzun yıllardan beri kullanıldı- ğını belirten veri analizi firması Ereteam CEO’su Kutlay Şimşek,“IDC araştırmasının da gösterdiği gibi Türk şirketleri veri analizinin önemini kavrıyor ve bu konuda ciddi adımlar atılıyor. Ancak insan gücüne dayalı veri analizi gelişen yeni teknolojilerle terk edilmeye başlandı. Yapay zeka ve makine öğrenmesi teknolojilerinin veri- lerin yönetiminde kullanılması, kullanıcı firmalara en doğru kararı vermede önemli fırsatlar sağlıyor. Geleceğe yönelik atılacak adımlarda, geçmişteki verilerden en doğru sonucu çıkarabilmek çok önemli. Türk şirketlerinin pazarda rekabet güçlerini koruyabilmeleri için veri anali- zinde yeni teknolojilere yer vermeleri gerekiyor” diyor. özel haber Kutlay Şimşek / Ereteam CEO’su
  • 13. 13 Siber güvenlik önlemlerini ihmal eden veya bilerek göz ardı eden çalışanlar, şirketlerin ciddi zarara uğramasına neden olabiliyor. Araştırmalar kurumların %66’sının, dış saldırılardan daha çok kötü niyetli veya kazara meydana gelen iç saldırılara maruz kaldığını ortaya koyuyor. Kurum İçi Saldırıya Uğrayan Şirketlere 4 Tavsiye Pandemiyle birlikte yaygınlaşan hibrit çalışma mode- linin neden olduğu şirket içi saldırılara karşı daha çok dikkat edilmesi gerektiğini belirten Komtera Teknoloji Kanal Satış Direktörü Gürsel Tursun, başta finans kurum- ları olmak üzere şirketlerin almaları gereken 4 önlemi sıralıyor. Çalışanların ihmalinden veya kötü niyetinden kaynaklanan şirket içi tehditler kurumlar için büyük so- run teşkil ediyor. Yapılan bir araştırmaya göre kurumların %66’sı, yaşadığı siber güvenlik problemlerini göz önünde bulundurduğunda dış saldırılardan çok iç saldırılarla karşı karşıya kaldığını belirtiyor. İç saldırılar her sektörden işyeri için risk barındırsa da finans şirketlerinin iç teh- ditlere daha meyilli, özellikle uzaktan ve hibrit çalışma ortamlarının kurum içi saldırıların artması için ideal ortam sağlıyor. İçeriden saldırılar söz konusu olduğunda başta bankalar olmak üzere finans kurumlarının büyük tehlikede olduğu görülüyor. Bankaların bulut ortamlarını daha fazla benimserken ve uzaktan çalışma ortamlarında faaliyet göstermeye devam ederken içeriden tehditlere maruz kalıyorlar. Bankaların ve diğer finans şirketlerinin, kaynaklarını belirleyerek, uzlaşma endişelerini ele alarak ve erişim yönetimini geliştirerek iç tehditlerin etkilerini azaltabilirler. İçeriden Darbe Almak İstemeyen Kurumlar Bu 4 Adıma Dikkat Etmeli! Kurum içinde tüm çalışanlar belirli yerlere erişim sağla- yabiliyor fakat bu durum iç saldırılara neden oluyor. Ku- rumların tehditleri ortadan kaldırmayı çalışmak yerine, riskleri azaltacak önlemler alması gerekiyor. Çalışanların erişimlerini düzenli aralıklarla inceleyin. İçeriden kaynaklanan tehditleri azaltmak için çalışanla- rın yalnızca ihtiyacı olan hizmetlere eriştiğinden emin olmalısınız. Bunu sağlamak için düzenli aralıklarla çalı- şanların erişimlerini birkaç ayda bir gözden geçirebilirsi- niz. Çalışanların rollerini ve hareketlerini net bir şekilde belirleyerek ve daha sık kontrol ederek olası bir tehdidi engelleyebilir veya zararı en aza indirebilirsiniz. Şifreler konusunda disiplinli olun. Kurum içindeki her şifreyi her çalışanın bilmesine gerek yok. Çalışanların, ihtiyacı olandan daha fazlasını bilmediğinden emin olmalısınız ve doğru bir şifreleme politikası izlemelisiniz. Örneğin, ayrıcalıklı erişime sahip bir sisteminiz varsa sadece buraya erişmesi gereken kişilerle şifreleri veya anahtarları paylaşın. Kimlik doğrulama çözümleri kullanın. Yaşanabilecek iç saldırıların önüne geçebilmek için bir başka yol da kimlik doğrulama teknolojisinden yararlanmaktır. Çalışanların, erişmek istedikleri yerlere kimliklerini doğrulayarak giriş yapmaları hem kimin neye ne zaman erişim sağladığı- nı görmenizi sağlar hem de çalışanların erişim hakkı olmayan yerlere girmelerinin önüne geçer. Bunun yanı sıra, riskleri azaltmak adına belirli bir süre işlem yapıl- madığında kullanıcıların oturumunu otomatik kapatan uygulamalardan da yararlanabilirsiniz. Halka açık Wi-Fi kullanımında dikkatli olun. Önemli şirket verilerine koru- masız Wi-Fi ağlarından bağlanmak, hackerlere kusursuz bir zemin hazırlıyor. Güvenli olmayan ve herkesin erişe- bileceği ağlar üzerinden şirket verilerine erişimi durdur- mak için dikkat etmelisiniz. sektörün içinden Gürsel Tursun Komtera Teknoloji Kanal Satış Direktörü
  • 14. 14 haberler Bosch, mobilitenin yazılım ağırlıklı geleceğinde lider konuma doğru stratejik adımlar atıyor. Ge- lecekte, yan kuruluşu ETAS GmbH çatısı altında şirket, evrensel uygulama için temel araç yazılımı, ara katman yazılımı, bulut hizmetleri ve geliştirme araçları geliştirecek ve satacak. Bosch ve ETAS’ın farklı geliştirme alanlarından toplam 2.300 uzman, 2022 yılının ortalarından itibaren burada bir araya getirilecek. Bosch Mobilite Çözümleri Başkanı Dr. Stefan Hartung, “Yazılım geliştirme, Bosch’ta uzun süredir devam eden temel bir yetkinliktir. Her yıl, kendi yazılımımızı çalıştıran 200 milyondan fazla kontrol ünitesini dünya genelindeki araçlara yerleş- tiriyoruz. ” ifadelerini kullandı. Bir yıl önce Bosch, sürücü desteği ve bilgi-eğlence gibi çok sayıda araç alanı için özel donanıma sahip uygulamaya özel araç yazılımında güçlü bir birim olan Mobilite Bilişim Çözümleri bölümünü kurdu. Şimdi şirket, araçlar ve bulut için uygulamadan bağımsız yazılım portföyünü ETAS’ta bir araya getiriyor. Ortaya çıkan merkezi platform, iş ortaklarıyla birlikte otomotiv yazılımını daha hızlı ve verimli bir şekilde geliş- tirmesini sağlayacak. Stefan Hartung, “Evrensel yazılım temelimiz, modern, yazılım tanımlı araç- ların dijitalleştirilmesi açısından çok önemlidir.” dedi. Bosch, evrensel yazılım platformunu yenilikçi yazılım işlevlerinin geliştirilmesindeki uzmanlıkla birleştirecek. Bosch Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Mar- kus Heyn, “Böylece Bosch için bir USP (Benzersiz Satış Teklifi) ve önemli bir rekabet avantajı yaratı- yoruz.” dedi. ETAS gelecekte bu evrensel platformu ve beraberindeki geliştirme ortamını hem otomotiv üreticilerine hem de diğer tedarikçilere sunacak. Bosch, Evrensel Araç Yazılımı Geliştirme Faaliyetlerini Tek Bir Çatı Altında Topluyor Tüm dünyada pandemi ile birlikte birçok alanda dijital yatırımlar ve dönüşüm hız kazandı. Dönüşümün en çok hissedildiği alanların başında da şüphesiz ki iş hayatı ve çalışma koşulları geliyor. Günümüzde geleneksel çalışma deneyiminin hibrit veya tamamen uzaktan çalışmaya ev- rildiğini görüyoruz. Birçok şirket artık kalıcı olarak hibrit ve uzaktan çalışma modeline geçiş yaptığını duyurmaya başladı. Bu noktada şirketler iş sürekliliğini sağlamanın yanında verimlilik, güvenlik, uzaktan erişim, kullanım kolaylığı gibi birçok süreci iyileştirmek için farklı çözüm arayışlarına başladı. Türkiye’nin yeni nesil iş ortağı NGN ve dijital çalışma alanı çözümleri ile sektörün önde gelen teknoloji şirketi Citrix arasında tamamlanan iş birli- ği anlaşması ile kurumların uzaktan çalışma deneyimi ihtiyaçları uçtan uca karşılanarak verimlilik ve güvenli- ğin ön planda olduğu hizmet modelleri sunuluyor. NGN & Citrix iş birliği ile sunulan NGN DaaS (Desktop as a Service) mimarisinde oluşturulan farklı hizmet paketleri, kurumların masaüstü sanallaştırma ihtiyaçlarına en doğru çözümü sunuyor. Kendilerine en uygun paketi tercih eden kurumlar; çalışanlarına ihtiyaç duydukları her yerden ve istedikleri mobil cihazdan; güvenli, kesintisiz iş deneyimi sağlayabiliyor. Kurumsal kullanıcılar için özelleştirilerek Essential, Standart ve Advanced olarak 3 farklı pakette su- nulan NGN DaaS (Desktop as a Service) hizmeti; NGN’in Türkiye’nin en gelişmiş merkezleri arasında yer alan yatı- rımı Star of Bosphorus Veri Merkezi’nin yüksek güvenlik ve teknolojiye sahip altyapısı ile sunuluyor. NGN Genel Müdür Yardımcısı Sinem Edil ve Citrix Türkiye Ülke Mü- dürü Serdar Yokuş’un katıldığı imza töreni ile duyurulan iş birliği sayesinde esnek çalışan deneyimine daha güvenli altyapı ile sahip olan kurumlar, iş sürekliliği ve verimlilik artışı sağlıyor. Uzaktan Çalışma Deneyimi, NGN ve Citrix İş Birliği ile Güçleniyor
  • 15. 15 Nesnelerin İnterneti cihazları ve makineler arası iletişim (M2M) dijital dönüşümle yaygınlaşarak hızla büyüyor. Günümüzde internete bağlı cihazların sayısı insan nüfusunun beş katına ulaşmış durumda. Teknoloji Dünyasını 2022’de Neler Bekliyor? Önümüzdeki üç yılda bu oran 10 katına çıkacak ve Nesnelerin İnterneti cihazlarının güvenliğini otomatize hale getirmek olağanüstü önem kazanacak. Bu cihazları otomatize yöntemler olmaksızın kullanıma sokan, teda- rik eden ve güvence altına almak isteyen şirketler, sürekli bir şekilde daha karmaşıklaşan güvenlik ihlallerine karşı savunmasız kalacaklar. Güvenli Erişim Hizmeti Kenar Mimarisi’nin (SASE) Yükselişine Giden İki Net Yol SASE uygulamalarının benimsenmesinde erken bir aşamadayken, piyasanın yaklaşımlarında net bir ayrım yaşanacak. Küçük ve orta büyüklükteki işletmeler geliş- miş yetkinliklere kıyasla basitliğe ve “tek bir üreticiden sunulan” SASE tekliflerine daha çok öncelik verecek. Bir diğer yandan, büyük kurumlarsa güvenlikten, güvenilir- likten ya da kullanıcı deneyimi kalitesinden taviz vermek istemeyecektir. Güvenli web ağ geçidi (SWG), bulut erişim güvenlik aracısı (CASB) ve sıfır güvene dayalı ağ erişim (ZTNA) hizmetlerini sunan tam donanımlı bulut güvenlik sağlayıcısı ile kurum içi güvenlik ve WAN’a tasarlanan yetkinlikler için türünün en iyisi SD-WAN sağlayıcısını bir araya getiren çok yönlü bir üreticinin yer aldığı bir yakla- şımı izleyeceklerdir. Tüm gözler 5G teknolojisine çevril- mişken hem kampüs erişim noktalarında hem de şirket- lerin iç alanlarında Wi-Fi 6E’ye hızla geçişin eşiğindeyiz. Wi-Fi 6E bir yandan geriye dönük modellerle uyumlu- luğunu korurken, bir diğer yandan da ek 1200 MHz’lık yeni spektrumla yüksek kapasite sunar. Pazar araştırma alanında öncü şirketlerden 650 Group, 2022 yılında Wi-Fi 6E kurumsal erişim noktalarında yüzde 200’ün üzerinde bir büyüme bekliyor. Bu beklenti, kurumsal şirketlerin video konferans, uzaktan tedavi ve uzaktan eğitim gibi faaliyetlere artan güvenle birlikte 6E’nin potansiyelini görmeye başladığını gösteriyor. Pandemi bitse bile evden çalışma düzeni devam edecek. Bu yeni normal, mikro şubelerin ya da “tek bir şubenin” yükselişine sahne olacak. Pandeminin ilk günlerinde şir- ketler, karantinadaki iş gücünü şirket ağlarına bağlamak için uzaktan erişim noktalarını (RAP’lar) ve VPN ağlarını genişletmekte zorlanmışlardı. 2022’de hem güvenilir hem de tutarlı bir kullanıcı deneyimi yolunda kurumsal seviyedeki Wi-Fi erişimini ileri teknolojili çok yollu WAN bağlantısı ile gelişmiş yapay zeka operasyonlarını bir araya getiren, özel üretim mikro şubelerde muazzam bir büyümeye tanık olacağız. Bu mikro şube teklifleri kuru- mu güvenli bir şekilde “tek bir şubeye” çevirecektir. Hepimizin gözleri önünde bir kültür değişimi yaşanı- yor: Tüketiciler artık “nesneler” yerine “deneyimlere” daha çok değer veriyor ve “bir şeye sahip olmaya” daha az ihtiyaç duyulması hayatlarımıza doğrudan yansıyor. Önümüzdeki yılda aynı değişim, kurumlar nezdinde de kendini gösterecek: Cihazlara ve sermaye harcamalarına daha az, teknoloji yatırımlarından doğan iş çıktılarına daha fazla odaklanılacak. BT verimliliğini artırmak ve inovasyon yolundan sapmamak isteyen şirketler, daha fazla finansal esneklik ve maliyetlerde öngörülebilirlik talep ediyor. Esnek bir altyapı tüketim modeli tüm bunla- ra imkan sağlar. Bu yeni tüketim modellerine gözü kapalı atılmak istemeyen şirketlere,“satın almadan önce dene” seçeneği sunuluyor. Şirketler böylece bu yeni modeli benimseyip benimsemediklerine karar verebilirler. Bu, 2022’de NaaS gibi tüketime dayalı hizmetlerde büyük bir talep artışına sebep olacak. sektörün içinden David Hughes Auba Ürün ve Teknolojiden Sorumlu Başkan Yardımcısı
  • 16. 16 röportaj Trend Micro Türkiye Ülke Müdürü Hasan Gültekin ile güvenlik sektörümüzle ilgili keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. Sizin için hazırladığımız makalemizde Hasan Gültekin’in sorularımıza verdiği yanıtları bulabilirsiniz. Siber Güvenlik Açısından Karşılaşılan En Büyük Zorluk Yetersiz Kaynaklar 2021 güvenlik trendleri hakkında bilgi verebilir misi- niz? Günümüzde şirketler önlem alırken nelere dikkat etmeli? Pandeminin başlamasıyla birlikte birçok işletmenin uzak- tan çalışmaya ya da hibrit çalışma modeline geçmesiyle birlikte siber güvenlik alanında yeni tehditler, yeni tekno- lojiler ve farklı iş modelleri ortaya çıktı. Teknoloji ortamı- nın sürekli değişmesi yeni bir şey değil, ancak son yıllarda dijital dönüşümün hızlanmasıyla durum tamamen yeni bir düzeye taşınmış durumda. Dolayısıyla tehdit ortamı ve riskler de bu değişim doğrultusunda hızla dönüşmeye devam ediyor. Tüm işletmeler açısından veri güvenliğine yönelik en yaygın tehditlerden biri olan fidye yazılımı saldırıları 2021 yılında da artış göstermeye ve gelişmeye devam etti. Bu saldırılar, veri hırsızlığı ve kurtarma ma- liyetleri nedeniyle kuruluşlara hem maddi hem de itibar açısından büyük zarar vermeye devam ediyor. Uzaktan ve hibrit çalışma modeline geçilmesiyle birlikte gerekli ön- lemlerin alınmaması nedeniyle uzaktan ve hibrit çalışan- lar siber saldırganlar için kolay hedef haline geldiler. Genellikle kimlik avı ile başlayan bu saldırıların önlen- mesi için yalnızca VPN (Sanal Özel Ağ) gibi önlemler tek başına yeterli olmuyor. Daha kapsamlı bir yaklaşı- mın uygulanması büyük önem taşıyor. Uzaktan ve hibrit çalışmanın önümüzdeki dönemde kalıcı hale geleceğini göz önüne aldığımızda kuruluş içinden gelen tehditler de bir başka endişe alanı haline geliyor. Birçok kuruluş siber güvenlik tehditlerinin dış etkenlerden kaynaklandığını düşünse de iç etkenlerin göz ardı edilmemesi gerekiyor. Siber saldırganlar şirket içinde gizleniyor olabilir. İç teh- ditler, şirket varlıklarına meşru erişimi olan ve bu erişimi kötü niyetli veya kasıtsız olarak kuruluşa zarar vermek için kullanan kullanıcılardır. İç tehditler yalnızca şirket çalışanlarıyla sınırlamamak gerekiyor. Kuruluşun sistem- lerine veya hassas bilgilerine erişimi olan eski çalışanlar, yükleniciler ya da iş ortakları da birer iç tehdit olabilir. Bu nedenle iç tehditler bir risk olarak görülmeli ve ciddiye alınmalıdır. Dijital dönüşüm ve yeni çalışma modelleriyle birlikte sıfır güven platformlarına olan geçişin de hızlan- dığını söyleyebiliriz. Sıfır güven yaklaşımının dört önemli unsuru bulunuyor. Birincisi, güvenliği ihlal edilebileceğin- den hiçbir kullanıcıya varsayılan olarak güvenilmemelidir. İkincisi,VPN ve güvenlik duvarları tek başına güvenlik için yeterli değildir. Üçüncüsü, kimlik ve cihazların doğru- lanması yalnızca çevre koruması için değil aynı zamanda ağ genelinde uygulanmalıdır. Son olarak meydana gelebi- lecek siber saldırıların zararının en az indirilebilmesi için mikro segmentasyon yapılmalıdır. Sıfır güven platformları kullanıcıların daha güvenli bir şekilde çalışabilmelerine olanak tanır. Sıfır güven yaklaşımında güvenilir bir kaynak yoktur. Trend Micro olarak amacımız, dijital bilginin tüm dünyada ve ülkemizde güvenli bir biçimde yayılmasını sağlamak. Bu amaç doğrultusunda tüketicilere, işletmele- re ve kamuya yönelik yenilikçi çözümlerle bulut ortamları, uç noktalar, e-posta, Endüstriyel IoT (Nesnelerin İnterne- ti) cihazları ve ağlar için en son teknolojilerle geliştirilmiş katmanlı güvenlik çözümleri sağlıyoruz. Özellikle sanal ortamda güvenli olmadığımız artık 7’den 70’e herkes biliyor. Fakat yine de açıklar veriyo- ruz. Sizce bunun nedeni nedir? Aslında bunun birçok nedeni var. Öncelikle sanal or- tamda güvende kalmak için kapsamlı güvenlik sağlayan çözümler kullanmak gerekiyor. Ancak güvenlik çözümü kullanmak güvende kalmak için yeterli değil. Kullanılan güvenlik çözümünün ve işletim sisteminin her zaman güncel olması gerekiyor. Saldırılardan korunabilmek için öncelikle tüm güncellemelerin yapılmış olduğundan emin olmamız lazım. Bir diğer önemli sorun ise bulut orta- mında yapılan yanlış yapılandırmalar. Bulut ortamında yanlış yapılandırılmış bir sunucu, içindeki tüm içeriğe ve
  • 17. 17 verilere internet üzerinden herkesin erişebilmesine neden olabiliyor. Bu yüzden yanlış yapılandırılmaların önüne geçmek özellikle şirketler açısından büyük önem taşıyor. En önemli unsur ise zincirin en zayıf halkası olan “insan- lar”. Ne yazık ki güvenlikle ilgili yeterince farkındalığa sahip olmayan insanlar kimlik avı gibi saldırıların kolayca kurbanı olabiliyor. Kendilerine gelen bir e-posta ya da anlık mesajda bulunan bir linke ya da eklentiye tıklayarak hem kendilerini hem de çalıştıkları kurumu büyük bir risk altına sokabiliyorlar. Uzaktan ve hibrit çalışma modeliyle birlikte insan unsuru daha da öne çıktı. Güvende kalmak için kullanıcıların siber güvenlik konusunda eğitilmeleri ve her şeye bilinçli bir şekilde yaklaşmalarının sağlanması gerekiyor. Amerika’daki veya Avrupa’daki bir şirket ile Türki- ye’deki bir şirket arasında güvenlik alanında alınan tedbirler açısından bir fark var mı? Siber güvenlik günümüzde küçükten büyüğe tüm şirketler ve bireyler açısından büyük önem taşıyor. Yaşanabilecek en ufak sorun dahi şirketlerin ya da bireylerin çok zor du- rumda kalmasına neden olabiliyor. Örneğin siber saldırıya uğrayan ve verileri siber korsanlar tarafından ele geçi- rilen bir şirket yalnızca para kaybetmekle kalmıyor aynı zamanda büyük bir itibar kaybına uğruyor. Bu nedenle şirketlerin siber güvenliği çok ciddiye almaları ve gerek- li önlemleri almaları gerekiyor. Şirket ister Avrupa ister ABD ister Türkiye, nerede olursa olsun alınması gereken önlemler birbirinden çok farklı değil. Sunucu, ağ ve kulla- nıcı gibi farklı segmentlerde katmanlı güvenlik tedbirleri, şirketler açısından bu dönemde ayrıca önem taşıyor. Şirketlerin sunucularını; bulut, fiziksel veya sanal ne- rede olursa olsun her koşulda korumaları gerekiyor. Ağ güvenliği tarafında ise tehditleri tespit edip engelleyecek tedbirlerle buradaki verimliliğin artırılması çok önemli. Kullanıcı tarafında katmanlar arasında geçişlerin belli yetkilerde sağlanabilmesi ile e-posta oltalama saldırıla- rı gibi durumların önüne geçmek için oltalama ve kötü amaçlı yazılım bulmaya yönelik kanıtlanmış güvenlik yöntemlerinin kullanılması gerekiyor. Ancak kullanılan çözümler ne kadar güvenli olursa olsun zincirin en zayıf halkası olan kullanıcıların güvenlik konusunda eğitilme- leri büyük önem taşıyor. Şirketlerin çalışanları arasında güvenlik farkındalığı yaratması, şirket verilerini riske atacak konularda çalışanları bilinçlendirmesi ve düzenli olarak eğitimler düzenlemesi güvenliğin en üst düzeye çıkmasına yardımcı oluyor. Türkiye’de şirketlerin verilerini güvenli tutmak için karşılaştığı en büyük zorluk nedir? Hem ülkemizde hem de dünyada şirketlerin siber güvenlik açısından karşılaştıkları en büyük zorluk yetersiz kaynak- lar. Özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerde maliyetler en önemli zorluklar arasında yer alıyor. Biraz önce de bah- settiğimiz gibi şirketlerin bu zorluğun üstesinden gelebil- meleri için yönetilen hizmetler çözümleri sunuyoruz. Bir diğer önemli zorluk ise nitelikli siber güvenlik uzmanı sa- yısının çok yetersiz olması. Nitelikli siber güvenlik uzma- nına olan ihtiyaç tüm dünyada ve ülkemizde hızla artıyor. Yalnızca Türkiye’de değil tüm dünyada güvenlik uzmanı açısından büyük bir açık var. Bu açık her geçen gün daha da artıyor. Bunun yanı sıra ülkemizdeki yetenekli gençle- rin siber güvenlik alanına ilgisini artırmak ve yetkin insan kaynağı ihtiyacına çözüm sunmak için bilgi birikimimizi paylaşarak her türlü ortamda eğitimler veriyor, farklı firmalarla ortak hareket ederek siber güvenlik bilincini ve farkındalığını artıracak etkinlikler düzenliyoruz. Sek- tördeki her firmanın bu tür ortak aktivitelerin sektörün gelişmesine büyük katkı sağlayacağı bilinciyle hareket ettiğinde Türkiye’de siber güvenlik sektörünün önemli bir ivme kazanacağını düşünüyoruz. Ayrıca siber güvenlik ala- nında Türkiye’den yurtdışına doğru büyük bir beyin göçü yaşanıyor. Özel sektör, üniversiteler ve kamu kurumlarının birlikte hareket edip bu beyin göçüne dur demeleri büyük önem taşıyor. İlkokuldan üniversiteye ve iş hayatına kadar her alanda teknolojinin önemine vurgu yapan eğitimlerin sayısını artırarak siber güvenlikte sürdürülebilirliği sağla- mak mümkün. Gençler için aslında bu büyük bir fırsat. Bu fırsatı değerlendirmelerini öneriyorum. Röportajımızın devamına aşağıdaki bağlantıdan veya sağ taraftaki QR kod ile ulaşabilirsiniz. https://www.btgunlugu.com/ha- san-gultekin-siber-guvenlik-acisin- dan-karsilasilan-en-buyuk-zorluk- yetersiz-kaynaklar/ Hasan Gültekin / Trend Micro Türkiye Ülke Müdürü
  • 18. Kripto para birimleri için 2021'in önemli bir yıl olduğunu söyleyebiliriz. Dünya çapında milyonlarca kullanıcı, yeni yatırım ve yeni üretim yöntemleri üzerine çalışıyor. Bu süreçte de özellikle Bitcoin'in ön plana çıktığını görüyoruz. Peki, Bitcoin nasıl oldu da bu kadar popüler hale geldi? Bitcoin Neden En Popüler Kripto Para Birimi? B itcoin için en büyük, en popüler ve en eski kripto para birimi diyebiliriz sanırım. Bunu göz önünde bulundurarak geleceğe odaklı çalışanlar olduğu gibi, kısa süreli yatırımlar ve işi tamamen “fırsatçılığa” getirerek kısa yoldan zengin olmaya çalışanlar da var. Hani “umut dünyası” deriz ya, işte burada artık Bitcoin de önemli bir rol sahibi. 90’ları hatırlayanlar bilir; o dönemin İstanbul borsasında işlem yapan bir bölüm zengin olmuş bir bö- lüm ise hüsrana uğramıştı. Şimdiler de bu durum kripto paralar için geçerli. Kripto para dünyasında yatırım yapan bir bölüm zengin (veya parasına para katan da diyebiliriz), bir böşüm de yine hüsrana uğrayan taraf. 2021 yılı, Bitcoin için rekorların kırıldığı, paramparça edildiği bir yıl oldu aslında. Öyle ki, piyasada değerine kabaca 545 milyar dolar ekledi. Bu rakamı TL olarak hesaplamaya kalkışmasak çok daha iyi. Yapılan son araştırmalar, kripto para pazar değerinin 3 trilyon doları bulduğunu gösteriyor. Araştırmanın altında- ki imza ise, The Block şirketine ait. Hal böyle olunca dünya üzerinden birçok insan kripto para birimleri üzerinden parasına para katmaya çalışıyor. Ülkemizde de bu konuda faaliyet gösteren yerli kripto para borsa- ları mevcut ve yasal olarak faaliyet gösteriyorlar. Uzun zamandır üzerine çalışan kripto para işlemleri için hazırlanan yasa da yürülüğe girmek üzere. Bu konuda 18
  • 19. 19 19 çıkan son taslak yetkili ve işin erbabı kişilere görüşle- ri alınması için gönderildi. Bu kişiler tarafından yapı- lacak yorumlar ile taslak son haline getirilerek 2022 yılı içerinde kripto para yasası yürüklüğe girecek. Bu yasanın getirilmesi istenmeyen olayların yaşanma- ması için bir elzem. Bir anlamda yasa haksız kazanç sağlayacak kişiler veya kurumlarında yolunu kesmiş olacak. Şimdi isterseniz Bitcoin’in çok popülerleşmesinin altındaki bazı önemli detaylara birlikte bakalım... Elon Musk’ın 1.5 Milyar Dolarlık Yatırımı Elon Musk’ın Bitcoin’e 1.5 milyar dolarlık yatırım yapması, ana akım bir şirketin Bitcoin’e şimdiye dek yapılan en büyük yatırımı olarak ön plana çıktı ve 2021 yılına hızlı bir başlangıç gerçekleştirildi. Tesla ve SpaceX gibi büyük şirketlerin kurucusu ve CEO’su olan Musk, sonrasında şirketlerinin kripto pa- ralarla ödeme kabul edebileceğini de belirtti ve burada Bitcoin ile Dogecoin isimleri ön plana çıktı. Yapılan açıklamalardan kısa süre sonra da Bitcoin’in değeri 44 bin dolara ulaşarak tüm zamanların rekorunu kırdı. Tabii böyle bir desteğin gelmesi, çevrecileri de endi- şelendirdi. Zira Bitcoin’ler çevre için çok da faydalı değil (üretim sürecinde harcanan enerji miktarı pek de azımsanmayacak seviyede değil), hele de büyük kapsamlı olarak düşünüldüğünde. Dolayısıyla büyük bir endişeye yol açılmaması için daha sonra Musk’tan geri adım da geldi ve sürdürülebilir enerjiye geçiş ya- pılana kadar işlemlerin askıya alınması, sürdürülebilir enerjiyle birlikte işlemlerde Bitcoin kullanımının geri getirilmesi kararlaştırıldı. Tabii bu geri adım, Bitcoin’in değerinde %7’den fazla- lık değer düşüşü gerçekleştirdi. Dünya Çapındaki Şirketler, Bitcoin’i Önemsiyor Tesla’nın Bitcoin’e 1.5 milyar dolarlık yatırım açık- lamasının ardından, dünya çapında faaliyet gösteren pek çok şirket de bu tarafa yönelmeye başladı. Ör- neğin, Mastercard ve Amerika merkezli Bank of New York Mellon şirketi, dijital paralarla ilgili yatırımlar yapmaya başladı. Nasdaq’ta yer alan Marathon Patent Group da 150 milyon dolar değerinde Bitcoin satın alarak ilk ciddi hamlesini gerçekleştirdi. Dünyanın en popüler mikro blog sitesi Twitter bile şirket rezervlerine Bitcoin eklemeye başladı. Çin’in Kripto Para Yasakları Çin Merkez Bankası, giderek popülerliği ve değer- leri yükselen kripto para birimlerine karşı farklı bir hamle gerçekleştirdi ve kripto para birimleriyle ilgili yapılan tüm işlemlerin yasa dışı olduğunu belirtti ve ardından yasak kararı da gecikmedi. Çinli yetkililer, dijital para birimlerinin ekonomik düzeni bozduğuna ve kaynağı belirsiz paraların ak- lanabilmesine kolaylık sağladığına inanıyor. Ayrıca, karbon emisyonu açısından da kripto paraların çok tehlikeli olduğuna vurgu yapıyor. Sonuçta Bitcoin madenciliği yaparken ciddi oranda elektrik kaynağı kullanılıyor. Tabii güçlü bilgisayarlarınız da olmalı. Kripto para madenciliği yüzünden son yıllarda PC ve OEM tedarik zincirlerinde sıkıntıların yaşandığı, bu sebeple fiyatlarda ciddi artışların yaşandığı da bili- nen bir gerçek. Tabii yalnızca Çin değil, başka ülkeler de “yasakla- ma” ile ilgili adımlar atıyor. Örneğin Mısır, Irak ve Cezayir vb. Öte yandan, Amerika ve Hindistan gibi ülkelerde, yapılacak yeni düzenlemelerle birlikte Bitcoin dahil dijital para birimlerinin bankalar ve diğer bazı kuru- luşlarda da kullanılması gündemde. El Salvador, Bitcoin’e Dayalı Dünyanın İlk Şehrini Kurmayı Hedefliyor El Salvador, Orta Amerika’da yer alan ve 6.5 milyon nüfusa sahip olan bir ülke. Bu ülke, dünyada bir ilk olarak, Bitcoin Şehri inşa etmek istiyor. Reuters’ta yer verilen bilgilere göre şehir, bir Bitcoin parasına benzer bir tasarımla inşa edilecek ve şehir meydanın- da da koca bir Bitcoin para tasarımında plaza olacak. Şehir, ülkenin jeotermal enerjisinden faydalanmak için Conchagua Yanardağı’nın yakınında kurulacak. Zaten ülke yönetimi, Bitcoin madenciliği için bir pi- lot bölge oluşturmuş ve bu konudaki çalışmalarını da bu bölge üzerinde yürütüyordu. Yine de, ülke nüfusunun yarısının internet erişimi- nin olmadığını ve ülkede yoksulluğun ciddi boyutta olduğunu söylemeliyiz. Öte yandan uzmanlar, bu tip hamlelerin kara para aklama tarafında fırsatlar oluş- turabileceğini düşünüyor. El Salvador’un planladığı gibi Bitcoin şehri kurulabi- lir mi? Bunu ilerleyen dönemlerde öğrenebileceğiz. özel haber
  • 20. 20 telekom Kurumsal Metaverse İşletmeler İçin Ne Anlama Geliyor? Metaverse dijital işletmelerin geleceği mi? Birçok uzman "evet" diyor. Peki ya Meta veri deposu. Yani algılanan bir sanal evrene bağlı kalıcı, paylaşılan ve üç boyutlu sanal alan. Kulağa fütüristtik mi geliyor? Meta veri deposu düşündüğünüz kadar uzakta olmayabilir.
  • 21. 21 M ark Zuckerburg, Metaverse’i yaratmak istedi- ğini herkese açık bir şekilde ima etti. Bu yönde algılanan bir adım olarak Facebook, avatarların basit bir sanal ortamda birlikte çalışıp oynayabileceği sosyal gerçeklik ağ uygulaması Horizon’u piyasa- ya sürdü. Microsoft CEO’su Satya Nadella da şirketinin bir “kurum- sal meta veri tabanı” inşa etme- sini istediğini söyledi.nRekabetçi kalmak isteyen işletmeler, müşte- rilerle nasıl etkileşim kuracakları, yeni reklam fırsatları bulmaları ve metaverse’de sponsorluklar getir- meleri konusunda planlar yapma başlamalı. Bunu ne zaman yapalım? Diye bana sorarsanız hemen yapmalı- sınız. Tıpkı 2000’lerin başındaki pek çok kişinin bir sosyal medya var- lığına asla ihtiyaç duymayacakla- rını düşündükleri gibi şimdilerde Metaverse için de böyle düşünen- ler var. Aman bu algıya kapılma- yın. Belki de Metaverse beklenen yerlere hızlı ve çabucak gelmeye- cek fakat siz hazır olduktan sonra elinizdeki varlığı yönlendirmeniz gelişen teknolojiyle birlikte çok daha kolay olacak. Peki, meta veri deposunun ku- rumsal işletmeleri etkilemesi na- sıl olacak? İsterseniz bazı örnek- lere bakalım… Kurumsal İşletmeler için Metaverse Fırsatları Etkinlik ve konser sponsorlu- ğu: Fortnite kısa süre önce rap sanatçısı Travis Scott’ın büyük bir performansına ev sahipliği yaptı. Massive Attack, Minecraft’ın ev sahipliği yaptığı bir müzik festi- valinin ana başlığını oluşturdu. Metaverse’de daha fazla etkinlik ve konsere ev sahipliği yapıldı- ğından, şirketler potansiyel olarak karlı sponsorluklar için çok sayıda fırsata sahip olacaklar. Yalnızca dijital ürünler: Dijital dünyada ürün geliştirmek için çok büyük fırsatlar var. İnsanların gerçek dünyada sahip oldukları hemen hemen her şey (hava- lı giysilerden ve kıyafetlerden evlere, arabalara ve şu anda hayal bile edemediğimiz diğer şeylere kadar) metaverse için satın almak istedikleri bir şey olabilir. Uzaktan çalışma: Çalışma, ortak çalışma alanlarından toplantı- lara, simülasyonlara ve eğitime kadar giderek daha fazla meta veri tabanına taşınacak. Facebook Horizon’un Çalışma Odaları gibi yapılar Zoom’u tahtan indirerek çalışanlara sanal gerçeklik alan- larında çevrimiçi işbirliği yapmak için yeni yollar sunmaya çalışıyor. Oyunlar: Oyunlar uzun zamandan beri metaverse planlarının bel kemiği olmuştur. Şirketiniz için ilham almak istiyorsanız şu anda piyasadaki en iyi VR oyunlarından bazılarına göz atabilirsiniz. Proses üretimi: Dünyanın en büyük içki üreticilerinden Anheu- ser-Busch InBev, operasyonlarını önemli ölçüde iyileştirmek için metaverse uygulamalarını kulla- nıyor. Fiziksel ortamla gerçek za- manlı olarak eşitlenen fabrikalar ve tedarik zincirinin eksiksiz bir dijital modelini oluşturmak için Azure Digital Twins’i kullandılar. Model, içki ustalarının demleme sürecini ayarlamasına ve kalite kontrol yapmasına kadar olanak tanıyor. Meta Veri Deposu Modelleme: Yeni Nesil Sanal Dünya İşletmeler İçin Ne Anlama Geliyor? Metaverse, Mark Zuckerberg ta- rafından “Facebook ve İnternetin geleceği” olarak adlandırıldı. Peki, meta veri deposu nedir, neden umursayasınız ve (sanal) gerçek- likte işletmeler ve işiniz için ne anlama geliyor? Facebook metaverse kavramını icat etmedi. Terim, Neal Stephen- son tarafından 1992 bilimkurgu romanı Snowcrash’de kullanıl- mıştır. Konsept, William Gib- son’ın 1984’teki Neuromancer’ı- na kadar uzanabilir. Daha yakın zamanlarda, World of Warcraft, Minecraft ve Roblox gibi çevrim içi rol yapma oyunları meta veri- nin unsurlarını benimsiyordu. Metaverse, sanal gerçeklik (VR) ve artırılmış gerçeklik (AR) gibi araçlar kullanılarak sürükleyici ve etkileşimli hale getirilen paylaşı- lan bir sanal dünyadır. Ve bazıla- rına göre, İnternet’in evriminde bir sonraki adım olarak adlandı- rılmaktadır. VR ve AR Şimdi Nerede? VR ve AR, COVID-19 pandemi- sinin büyüme alanlarından biri olmuştur. Önceden, VR ve AR’nin benimsenmesini engelleyen şey- lerden biri, kulaklıkların ve çev- resel ekipmanların maliyetiydi, ancak kulaklıkların boyutu küçül- dükçe fiyatlar düşüyor. IDC, VR/ AR pazarının 2021 sonunda 4,43 milyar dolar değerine ulaşacağını ve % 68,4’lük bir büyüme hızı ile 2025 yılına kadar 36,11 milyar dolara ulaşacağını tahmin ediyor. Bu, hem oyun kullanımı hem de kurumsal uygulamalar tarafından desteklenecektir. Kapak Konusu
  • 22. 22 Metaverse, Facebook’un yakın zamanda Meta adı ile yeniden markalaşmasıyla ön plana çıka- rak harekete geçti. Apple Glass söylentileri, Apple’ın VR/AR ye- teneklerini ve kendi sanal dünya girişimine bir yol haritası sunarak Apple’ın uzun süredir devam eden AR hedeflerini gerçekleştirdiğini gösterebilir. Bu yılın başlarında, Microsoft CEO’su Satya Nadel- la, şirketin bir “kurumsal meta veri tabanı” inşa ettiğini söyledi. Ancak büyük teknoloji firmasının büyük planları olsa da, yeni kav- ramların ve teknolojilerin benim- senmesi yavaş kalıyor. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki: ABD’de 169 milyon oyuncunun yalnızca % 29’u bir VR kitine sahip. Kurumsal Açı Nedir? Meta veri deposu, bir sonraki müşteri katılım düzeyi ve buna bağlı olarak müşteri deneyimi (CX) haline geldiği olası bir gele- ceği sunacak gibi gözüküyor. Müş- teri deneyimi açısından, kurumsal hedefler değişmedi: Müşterilerle sadakati ve işi teşvik eden sür- dürülebilir, uzun vadeli ilişkiler kurmanız ve sürdürmeniz gereki- yor. Meta veri deposu, örneğin bir telefon hattının diğer ucundaki veya bir sohbet penceresindeki şirket çalışanları yerine müşteri hizmetleri temsilcilerinin sanal avatarlarını kullanarak bunu yap- tığınız bir yer olabilir. Tüketiciler için, gelişmiş bir deneyimsel ticaret düzeyi satın alma olasılığını yükseltir. Özel- likle perakende gibi bir alanda markalarla yeni yollarla etkileşim kurabilirler. Bazı perakendeciler, alışveriş yapanlar için daha sü- rükleyici, etkileşimli deneyimler yaratmak yolunda hali hazırda VR ve AR kullanıyor. Örneğin sanal mağazalara göz atmalarına ve sanal soyunma odalarında kıya- fetleri denemelerine izin veriyor. Müşterilere her zamankinden daha unutulmaz deneyimler sun- mak için AR/VR’yi en üst düzeye çıkaran bir sonraki hiper kişisel- leştirme düzeyini bu örnek temsil edebilir. Ve Metaverse ile müşteri hizmetleri operasyonunuzda, sohbet robotları veya web sitesi tabanlı animasyonlu karakterler yerine avatarları kullanan gerçek aracılar tarafından görevlendi- rilerek, etkileşimleri eskisinden daha empatik ve etkileşimli hale getirebilirsiniz. Forrester’a göre, 2020’de CX’le- rini geliştiren markaların sayı- sı 2019’a göre % 13 arttı ve bu sayının 2021’de daha da artması bekleniyor (Biz bu yazıyı yazarken 2021 rakamları açıklanmamıştı). Ayrıca Forrester, yöneticilerin % 76’sının CX’i iyileştirmenin yüksek veya kritik bir öncelik olduğunu söylediğini bildiriyor. Bir meta veri deposu varlığı ve deneyimi, bu süreçte bir sonraki adım olabilir. Hangi Zorlukları Ele Almanız Gerekebilir? Herhangi bir stratejik iş girişi- minde olduğu gibi, potansiyel bir Metaverse müşteri yolculuğu olan bir yol haritası çizmek sizin için faydalı olabilir. Müşterilerinizin meta veri deposuna nasıl erişmeyi seçeceği gibi sorular ve zorluklar yol boyunca ortaya çıkacaktır. Peki, sonrasında müşterilerin ora- da kalmaları ve şirketinizle etki- leşim kurmalarını ne sağlayacak? Buna ek olarak ve müşteri dene- yiminin müşterilerle devam eden bir etkileşim olmasını sağlama doğrultusunda, deneyimlerinin başarısını gerçek zamanlı olarak nasıl ölçeceksiniz? Geri bildirim, CX yolculuğunun önemli bir un- surudur. Ayrıca, onlara meta veri Kapak Konusu
  • 23. 23 deposu içinde self servis yetenek- leri nasıl sunabilirsiniz ve gerek- tiğinde doğrudan desteği nasıl sağlayacaksınız? İşte bu ve benzer sorular sizin yol haritanızı belir- leyecek önemli unsurlar arasında yer alıyor. Ayrıca meta veri tabanını, müş- terilerle çok kanallı iletişiminiz- le aynı çatı altında toplamaya ihtiyaç var. İnsanlar sizinle olan etkileşimlerinin bir parçası olarak yine de arama yapmak, mesaj- laşma sohbetlerine katılmak ve video izlemek isteyeceklerdir. Bazıları hala fiziksel mağazala- ra ve satış noktalarına yüz yüze geziler yapacak. Bu nedenle, meta veri deposunu bir kanal olarak ve diğer CX kanallarınızla nasıl bağlantılı yapabileceğinizi düşün- meniz gerekiyor. Dahili Olanaklar Müşteri deneyimini geliştirme potansiyeline ek olarak, olması gereken dahili kurumsal kulla- nım durumları olabilir. İşbirliği amacıyla mevcut AR ve VR kulla- nımını geliştirme olasılığı bunlar- dan bir tanesi. Facebook, Oculus Quest VR başlığı için, bir meta- verse olan Horizon Workrooms adlı yeni bir uygulama tanıttı. Metaverse’de de eğitim personeli potansiyeli olabilir, bunu zaman gösterecek. İnsanlar COVID-19 durumu ve potansiyel sosyal me- safeyi koruma ihtiyacı konusunda temkinli olmaya devam ettikçe bu tarz uygulamaların sayısının artacağını öngörebiliriz. Meta veri deposu, takip edilmesi gereken bir alan olarak karşımıza çıkıyor. Ancak, Ağustos ayında- ki bir Forrester anketine göre, henüz erken ve ABD’deki yetişkin tüketicilerin %29’u “Metaverse konusunu hala anlamadıkları- nı” söylüyor. Metaverse ve sanal dünyaların popülerliği arttıkça bu durum değişecek. Bir anlamda bir süre daha bekleyeceğiz. Blockchain, Metaverse’de Kurumsal İş Modellerini Etkinleştirebilecek mi? Kurumsal blok zinciri, 2017’deki başlangıcından bu yana uzun bir yol kat etti. Başlangıçta kurumsal kullanım için blok zinciri, ön- celikle tedarik zinciri yönetimi için kullanılan özel ağlar üzerine kurulmuş bir teknoloji olarak baş- ladı. Blockchain zamanla olgun- laştıkça, işletmeler iş yapmak için Ethereum gibi halka açık izinsiz ağlardan yararlanmaya başladılar. İşletmeler artık Metaverse’de daha verimli iş akışları oluştur- mak için merkezi olmayan kon- septler uyguluyor. Merkezi olma- yan bir Oracle ağı olan Chainlink Labs’ın iş geliştirme başkanı William Herkelrath, verdiği bir demeçte Metaverse’i tanımlama- nın zor olmasına rağmen, bunun doğal olarak merkezi olmayan finanstan veya DeFi’den (DeFi, finansal aracıları bozmaya yö- nelik kripto para birimi veya blok zincirindeki çeşitli finansal uygulamalar için bir terim olan “merkezi olmayan finans”ın (Decentralized Finance) kısaltma- sıdır) büyüyen bir ekosistemler topluluğu olduğuna inandığını söylüyor ve ekliyor: “İşletmelerin dış dünyayla etkileşime girmesi gerekiyor ve bu nedenle Metaver- se’de ekosistemlere sahip olmak zorunda kalacaklar. Örneğin, tüketiciler sadakat prog- ramlarını tek platformların dışın- da kullanmak istiyor, bu nedenle ödüllerin diğer ekosistemlerde kullanılmasını sağlayan markala- rı seçme olasılıkları daha yüksek olacak. Metaverse, verilerin, fizik- sel varlıkların, ticari ve finansal varlıkların merkezi bir ortamın dışında bir katmanda kurulmasına izin veriyor.” Kapak Konusu
  • 24. 24 Kapak Konusu İşletmeler İçin Metaverse Konsept fütürist gibi görünse de, blok zincirinden yararlanan bir dizi işletme Metaverse’i benim- semeye başlıyor. Bu konu Aralık ayının ortalarında sanal olarak gerçekleştirilen Avrupa Blok Zin- ciri Konvansiyonu konferansın- da, “Kurumsal Çoklu Evreni İnşa Etmek ” başlıklı bir panel sırasında derinlemesine tartışıldı. Vodafone Business blok zinci- ri lideri David Palmer, tartışma sırasında Metaverse’i oyunlar veya sosyal medya ağları aracılığıyla dijital deneyimlerin gerçekleşebi- leceği sanal bir dünyadan çok daha fazlası olarak gördüğünü belirtti. Palmer’a göre, Metaverse şimdi merkez bankası dijital para birim- leri, değiştirilemez belirteçler veya NFT’ler ve DeFi gibi blok zincir teknolojisi tarafından desteklenen finansal kavramlara uygulanıyor. Yine de Palmer, Metaverse’de ek- sik olan katmanın sanal işlemleri gerçek dünyaya aktarmanın bir yolu olduğunu söylüyor. Palmer, cep telefonunun bir ara katman yazılımı işlevi görerek bu iki dün- yayı birbirine bağlayabildiğini dü- şünüyor. Palmer, Vodafone Busi- ness’ın hem Metaverse’de hem de gerçek hayatta uygulanabilecek dijital kimlikler oluşturmak için blok zincirinden yararlandığını söylüyor: “Dijital kimlik, dijital ve fiziksel dünyaları aşacak. Örne- ğin, bir dijital cüzdan bir banka hesabı, ipotek bilgileri, jetonlar, NFT’ler ve daha fazlasını içere- cektir. Ancak, merkezi olmayan bir kimlik, bireylerin Metaverse’e ve fiziksel dünyaya katılmalarına izin vererek bu kimlik bilgilerine de erişebilecek.” Palmer, Vodafone Business’ın sanal kimlikleri barındırmak için mobil cihazlarda cüzdan oluş- turmaya çalıştığını da paylaştı. Bir çoklu evrende kendi kendine egemen kimlik kavramı, Greyscale Research’ün “The Metaverse, Web 3.0 Virtual Cloud Economies” başlıklı yakın tarihli raporunda da belirtilmiş durumda. Makale , kendi kendini yöneten kimliğin, diğer platformlardan gelen verile- rin Metaverse’e aktarılabileceğini ve kimlik veya kredi puanlaması için kullanılabileceğini belirterek, “internette yerel bir sosyal itibar madeni parası (yaratıcı madeni para)” olarak tanımlıyor. Telefonica’nın küresel tedarik zinciri stratejisi ve dönüşümü başkanı Angel Garcia konferansta Metaverse için dijital bir tedarik zincirinin telekomünikasyon şir- ketleri için verimlilik sağlamaya yardımcı olabileceğini açıkladı. Garcia’ya göre Telefonica, Meta- verse ekosisteminde kullanılmak üzere bir blok zinciri ağı oluş- turma yaklaşımını benimsemiş durumda. Şirketin şu anda uçtan uca süreçleri iyileştirmek için bilgi toplama sürecinde olduğunu da sözlerine ekledi. “Bir sonraki adım, bu iş süreçlerini otomatik- leştirmek ve bunları herkes için merkezi hale getirmek” diyor. Dijital özerk organizasyonlar kurmak isteyen şirketler için bir kurumsal çözüm olan Rise X’in kurucu ortağı Rowan Fenn konferansta işletmelerin analog süreçleri yönetmek, işletmek ve kontrol etmek için kendi oto- nom organizasyonlarının dijital ikizlerine sahip olabileceğinden bahsetti: “Metaverse şirketlerin, Bir Çoklu Evrende gerçek zaman- lı olarak birbirleriyle etkileşime geçmesi ve işlem yapması anla- mına geliyor. Bu aynı zamanda
  • 25. 25 dijital özerk kuruluşların analog bir dünyada birlikte çalışmasına da izin verecek.” Fenn, Çoklu Evren ekosisteminde dijital ikizi olan şirketlerin daha az çevresel kaynak kullanırken daha fazla mal ve hizmet ürete- bileceğini söylüyor. Bu nedenle, bu iş modelinin dünyanın sonlu bir ekonomiden sonsuz bir eko- nomiye geçmesine izin vereceğine inanıyor. İşletmeler Metaverse’de Çalışmak İçin Zaten Blockchain Kullanıyor Kuruluşlar Metaverse içinde iş modellerini uygulamak için hala erken kullanım senaryolarını araştırırken, bazı sektörler bu ortamlardan zaten yararlanıyor. Örneğin sigorta endüstrisinde kullanılan blok zinciri ağlarının bazıları bir Metaverse iş modelini andırıyor. Spesifik olarak, sanal ekosistem- ler aracılığıyla dünya çapında çiftçilere yüz binlerce sigorta sözleşmesi bu model ile sunu- luyor. Blockchain ağları üzerine inşa edilen akıllı sözleşmelerin ve Chainlink gibi merkezi olmayan Oracle’ların sigorta endüstrisin- deki şeffaflık zorluklarını çözmeyi mümkün kıldıiğı gözlemlenmiş durumda. Ayrıca, bu durum tüm sigorta sürecini müşterileri hak- larından mahrum bırakmayarak küresel olarak erişilebilir kılını- yor. Tek başına blok zinciri bunu mümkün kılmış gibi görünse de, sigorta acenteleri tarafından oluşturulan akıllı sözleşmelerin bir Metaverse olmadan toplana- mayacak veriler gerektirdiğini de unutmamak gerekiyor. İşletmelerin Metaverse’i Benimseme Olasılığı Bazı şirketler Metaverse’de iş mo- delleri geliştirmeye ve bunlardan yararlanmaya başlarken, tekno- lojiyi anlamak hızlı benimsemeyi engelleyebilir. Bir Alman kimya ve tüketim mal- ları şirketi olan Henkel’de blok zinciri başkanı Rodolfo Quija- no, konferans sırasında şu anda benimsenmeyi sağlayan en büyük zorluğun Metaverse’in işletmelere sağlayabileceği değeri anlamak olduğunu belirtti: “Teknoloji bir sorun değil, ancak insanların blok zincirinin ne yaptığı ve bu- nun eski moda kurumsal kaynak planlama sistemleriyle nasıl karşılaştırılabileceği konusunda kafalarını toplaması daha fazla zaman alacak.” Palmer, Metaver- se kurumsal ortamında ölçekle- nebilirliğin de bir sorun olduğunu ve şirketlerin bu yeni teknolojiye nasıl geçiş yapacaklarını ve bu teknolojiyle nasıl ilişki kuracak- larını anlamalarını sağlamanın da bir sorun olduğunu sözlerine ekliyor: “Bir Telekom firması için dikkate alınması gereken en bü- yük nokta, Metaverse’deki insan- ları nasıl birbirine bağlayacakla- rıdır. İnsanların biri sanal diğeri fiziksel olmak üzere iki kimliği olacak”. Ayrıca Palmer, Metaverse iş modelleri söz konusu olduğunda şirketlerin blok zincirinin oynadı- ğı rolü sorgulayacağına inanıyor. Ancak, teknolojinin bu kullanım durumları için çok önemli ol- duğuna inanıyor. “Blockchain, çoklu evren ortamındaki güven ve değişim katmanıdır. Bu çok büyük bir fırsat, ancak şirketlerin geçiş yapması zor olacak.” Kapak Konusu
  • 26. 26 Hali hazırda işletmeler için veri hacmi her geçen gün biraz daha büyüyor ve bu durum ilerisi için yeni fırsatları da beraberinde getiriyor. Veri yönetiminin hızlı ve sorunsuz gerçekleştirilebilmesi, üretim sürecinin büyütülmesi ve şirketlerin daha fazla kâr elde edebilmeleri için de hayati önem taşıyor. Bu noktada da büyük veri analitiği ön plana çıkıyor. B üyük veri analitiği, mevcut kaynakların kul- lanımı ve ileriye yönelik belirlenen hedefle- rin gerçekleştirilebilmesi için en önemli hu- suslardan biri. En ufak birimden en büyük birime, ham madde tedarikinden nakliye işlemlerine kadar hemen her noktada kullanılabilen ve hem zaman hem de maliyet tasarrufu sağlayabilen bir sistem bu. Bu sistem sayesinde, bir nevi işletmenin ömrünü “daha sağlıklı” düzeye getirebilir ve yatırımla- rınız için daha kolay hareket edebilirsiniz. Büyük veri analitiği, büyük hacme sahip verilerden yararlanarak işletmeyi güçlendirmek ve bu sayede stratejik hedef- lerin gerçekleştirilebilmesi için kullanılabilecek bilgi parçalarıyla ilgili bilim olarak tanımlanabilir. Tabii ki işin merkezinde, işletmelerin müşterilerini daha iyi anlayabilme unsuru ve veri var. Kim, ne isti- yor? Bunları bilmek ve bunlara uygun olarak hareket İşletmeler Veri Analitiği ve Geleceğe Yönelik Tahminlerle Nasıl Büyüyebilir? 26
  • 27. 27 etmek hem işletmeyi hem de müşteriyi mutlu edecek ve sonrası için de istek uyandıracaktır. Ayrıca burada sadakat unsuru da önemlidir. Ne kadar hızlı ve doğru hamleler yaparsanız, bu hamleler sonucunda tekrar tercih edilme şansınız olacaktır. Peki, Büyük Veri Analitiği Sisteminin İşletmelere Ne Gibi Faydaları Olabilir? 1. İşletmelerde büyüme fırsatlarının belirlenmesi Verilerin kapsamlı yapısı, size müşterileriniz hakkında pek çok detay sunar. Az evvel de dediğimiz gibi veriler, müşteri yapısından satın alma alışkanlıklarına kadar pek çok konuda bilgi sahibi olmanızı ve böylece ile- riye yönelik yeni planlar yapabilmenizi sağlar. İste- nen ürünlere yönelik hamleler yapılabilir, rakipler ve müşterilerin davranışları tekrar tekrar kontrol edilerek önlemler alınabilir. Haliyle şirketinizin üretim sürecini yeniden belirleyebilir ve yeni büyüme hedefleri koyabi- lirsiniz. 2. Ürünün tasarımlarında düzenlemeler, geliştirmeler yapılması Bir müşterinin yaptığı her alışveriş, işletmelere bazı fikirler verir. Bu alışveriş, fiziksel olarak mağazaya gi- dilerek de yapılabilir, internet üzerinden de yapılabilir. Bildiğiniz gibi internet işlemlerinde de yaptığınız pek çok şey kaydediliyor ve sonrasında size benzer sonuçlar sunularak, “Belki bunlar da ilginizi çekebilir” deniyor. Örneğin, yemek yemek isteyen, ama zamanı kısıtlı olan müşteriler genelde fast food – (hazır yiyecekler) tercih ederler. Bu davranış sonraki siparişler için işletmele- re yeni fikirler verebilir ve sunulacak ürün çeşitliliği arttırılabilir. Tabii “kısıtlı süre” faktörü, sizin o sipari- şi hızlıca hazırlamanız gerektiği anlamını da taşıyor. Genellikle yemekler sıcak ve taze istenir. Hızlı servisi yaparken “sıcak sunum” konusunu da göz önünde bulundurmak ve üretim sürecini buna göre düzenlemek gerekiyor. 3. Müşteri deneyimini şekillendirme Örneğin, müşteriler internetten bir şey almaya karar verdiklerinde, yaptıkları araştırmalardan satın alım sürecinin sona ermesine, hatta sonrasına da dair pek çok aşama kaydeder. Bu aşamaların bir kısmını olumlu ya da olumsuz yorumlar eşliğinde sosyal medya he- saplarında da paylaşabilir ve bu süreç diğer potansiyel müşterileri de etkileyebilir. Doğru büyük veri analitiği araçları sayesinde, işte tüm bu detaylar tek merkezde toplanarak hızlıca analiz edilebilir ve işletmelerin daha iyi hizmetler sunabilmesine yardımcı olabilir. 4. Operasyonel verimlilik gerçekleştirmek Birçok işletme için reklam harcamaları çok ciddi bo- yutlardadır. Hemen sonrasında da personel ve fiziksel mağaza giderleri sayılabilir. Para ve insan kaynağını en iyi şekilde yönetebilmek için optimizasyon şarttır. Tabii doğru hedefleme ve doğru kitleye doğru ürünün sunulması da öyle. Örneğin, mağazanın bulunduğu noktadaki müşteri grubuna uygun ürünler sunuluyor mu, en çok hangi saatlerde alışverişler gerçekleştiriliyor ve en çok hangi ürünler talep ediliyor? Bunlar bilinmeli ki bu sayede hem insan kaynağı hem de mesai süreci en iyi şekilde değerlendirilebilsin. Eğer o mağazaya az sayıda müşteri geliyorsa, çok fazla personelin konumlandırılması mantıklı olmayacaktır. Eğer mevcut müşteri portföyüne yönelik ürünler değil de başka ürünlere yer veriliyorsa, bu da şubenin po- tansiyel kazanç şansını düşürecektir. Sonrasında şube kapatılmaları ve işten çıkarmalar gibi can sıkıcı süreç- ler yaşanabilir. 5. Geliştirilmiş risk yönetimi Elde çok fazla veri olması, “eski yöntemlerle” takibi ve yönetimi zor bir süreci ortaya çıkarıyordu ve aynı zamanda çeşitli riskler de doğuruyordu. Örneğin, kay- nağı kolay kolay bulunamayan maddi kayıplar. Oysa gelişmiş sistemler, tüm verileri belli bir sıraya oturtup düzenli takip gerçekleştiriyor. Bu sayede anormal bir durum yaşansa bile hemen tespiti gerçekleştirilebiliyor ve riskin büyümesinin önüne geçilebiliyor. Bu, sonraki yıllarda işletmenin büyümesi ve operasyonlarını geliş- tirmesi için aslında çok önemli bir detay. Risk düştükçe verimlilik de artacaktır. İşiniz için veri analitiğini kullanmak, uzun vadede yol haritanızı belirlemenizde ve kârlı işler gerçekleştirme- nizde size yardımcı olacaktır. Yeni gelir modellerinin oluşturulması ve tasarruf fırsatları noktasında daha aktif olabilirsiniz. Beklentiler, hem işletmeler hem de tüketiciler dijital ortama geçiş yapmayı sürdürdükçe, büyük veri yön- temi ve bulut gibi teknolojileri kullandıkça büyüme hızının da yükseleceği yönünde. Bu süreçte işletmele- rin uzmanlık seviyesine erişebilmesi için pek çok yeni yöntem ve teknolojiyi tanıması gerekecek. Bunun için de vakit şart. Tabii tüm bunlardan bahsederken, bu teknolojik imkânları kötü niyetle kullanmak isteyen ve bir nevi fırsatçılık kovalayan kişilere karşı da dikkatli olmak ge- rekiyor. Bu bağlamda güvenlik çözümlerinin de es ge- çilmemesi gerekiyor. Zira hemen her gün siber suçlarla ilgili yeni gelişmeler yeni mağduriyetler duyuyoruz. 27
  • 28. 28 Analitik otomasyon süreçleri, modern işletmelerin iş süreçlerini geliştirmesi, zamanı ve personeli daha verimli kullanabilmeleri için çok daha önemli bir hale geldi. Yapılacak iyileştirmeler maddi anlamda tasarruf sağlanabileceği gibi aynı zamanda başka projeler için de kaynak yaratılabileceği anlamına geliyor. İşletmeler Sahip Oldukları Verileri ve İş Süreçlerini Analitik Otomasyon İle İyileştirebilir! A nalitik Otomasyon ile birlikte yalnızca gelişen teknoloji değil, “personel”, yani yetişmiş iş gücü de büyük önem kazanıyor. Öyle ya, yalnızca iyi bir teknolojiye sahip olmakla iş süreçlerinizi doğru yönetemez- siniz. Buradaki kilit nokta, tüm unsurların birbirleriyle uyumlu ve birbirlerini tamamlayıcı nitelikte olması. Her gün yaklaşık 2.5 kentilyon bayt veri oluşturuluyor. Günümüzde, “veri” oldukça önemli; hem günümüz hem de geleceğe yatırım yapabilmek, ihtiyaçları doğru saptayarak çözümler üretebilmek için “veri” adeta altın değerinde. Akıllı telefon uygulamalarından basit bir ankete, bilgisayarımızdaki internet tarayıcısı aracılığıy- la yaptığımız internet gezintilerine kadar hemen her hareketimiz “veri” halini alıyor ve hayatımızı daha da kolaylaştırmak için bu veriler işlenerek değer buluyor. Tabii çözüm üretirken, bir yandan da rekabeti sürdüre- bilmek, rakiplerden geri kalmamak gerekiyor. Hal böyle
  • 29. 29 olunca, verinin erişilebilirliği ve kolay yönetilebilirliği de daha önemli hale geliyor. Bu konuda heyecan duyan bir kesim ise, tabii ki tüketiciler. Çünkü rekabetin oldu- ğu yerde hem daha iyi ürünler hem de daha iyi fiyatlan- dırmalar mümkün olacaktır. Bu sebeple de firmaların modernleşmesi ve gelişen teknolojinin de yardımıyla “dönüşüm süreçlerine dahil olmaları” büyük önem taşı- yor. Tabii verinin yönetimi ve ihtiyaçlar doğrultusunda kullanılabilirliği için yetişmiş insan gücü de bir o kadar önemli. Her ne kadar pek çok şirket, yeni nesil tekno- lojiler yardımıyla yapay zekâ ve makine öğrenimi gibi unsurları ön plana alsa da, günün sonunda tüm bunların yönetimi için sağlam içgüdüler ve güçlü planlama bece- risine sahip “insanlara” ihtiyaç var. Uzmanlar, başarı için her unsurun önemine dikkat çekiyor. Eğer elinizde iyi bir teknoloji varsa, bu iyidir, ama yeterli değildir. Eğer iyi bir veri işleme süreciniz var, ama tecrübeli personeliniz yoksa tam randıman almanız olanaksızdır. Güçlü bir veri akışınız var, ama planlama tarafında yetersizseniz, yine bir şeyler eksik kalacak demektir. Dolayısıyla hem teknoloji, hem akış hem de planlama tarafında en yüksek uyumun tutturul- ması gerekiyor. Böylece yapbozdaki tüm parçalar yerine oturabilir ve büyük resim ortaya çıkabilir. Geçtiğimiz sene firmaların dönüşüm süreçleri için oldukça hızlı örnekler gözlemlendi. Ayrıca verilerin ne kadar önem- li olduğunu da bir kez daha gördük. Kuruluşların iyi veya kötü zamanlarda pek çok cevaba ihtiyacı vardır ve istenen cevapların hızla sunulabilmesi, artık bir elzem halini aldı denebilir. Tabii burada personelin de yeni im- kânlar doğrultusunda eğitilmesi gerekiyor. Bu kişiler her zamankinden daha fazla erişim imkânına sahip olmalı ki bu sayede sorunları daha hızlı analiz ederek çözüm üretebilsinler. Dönüşüm İçin Hareket Şart Yüksek değere sahip iş sonuçları elde edebilmek için yüksek veri kalitesine sahip olmak gerekiyor. Burada modern verilerin ölçeği büyük ve karmaşık olabilir. Bu sebeple de kaynaklardan en iyi şekilde yararlanabilmek için “otomasyon süreci” öne çıkıyor. Hangi sektörde yol alınıyor olunursa olunsun, seyahat sektöründen tutun da inşaat sektörüne kadar... Farklı makine öğrenim modellerini denemek ve sonuçlarını görmek istemek, size ister istemez vakit kaybettirecek- tir. Eğer hızlı hareket etmek istiyorsanız, analitik oto- masyona şans verebilirsiniz. Veriye dayalı karar vermeyi sağlayan süper güç olarak nitelendirilen otomasyon, iş süreçlerini daha verimli hale getiriyor. Öyle ki bunun işletme gelirlerini ciddi düzeyde arttırabildiği de ifade ediliyor. İşletme gelirlerinin artması demek, sonraki sü- reçte daha fazla yatırım ve daha fazla istihdam anlam- larını da taşıyor. Tabii şunu da hatırlatmak gerekiyor. Baştan yanlış planlanmış, bozuk bir iş sürecinin toparla- nabilmesi için tek başına teknoloji yeterli değildir. Yeni sistemleri iş süreçlerinize entegre etmeden önce, mev- cut sistemin dönüştürülebilir olması önemli. Personelin konu hakkında iyi eğitilmiş olması ve geçiş süreçlerine iyi entegre edilebilmesi de önemli. Sonuçta tek doku- nuşla her şeyi düzeltebilecek bir sihirli değnekten söz etmiyoruz. Bu yüzden uzmanlardan yardım almanızda fayda var. Otomasyon ve Analitiğinin Benimsenmesi, Hangi Ekiplere Avantajlar Sağlıyor? Örneğin, muhasebe, finans gibi mali bölümleri ele alalım. Her şirkette bu tip işlemler yapılmaktadır ve en zorlu, en önemli işlemler arasında yer alırlar. Gelir - gider dengesinin hazırlanması gibi çeşitli raporlar için her şirkette pek çok veriye ihtiyaç vardır. Bu du- rum uzun ve karmaşık bir sürece dönüşebilir. Bu sıkıcı detayları ortadan kaldırabilmek ve daha hızlı sonuç alabilmek ise, yeni yöntemlerle birlikte değişiyor. Dü- şünsenize, günler, hatta bazen de haftalar süren bordro ve vergi hesaplama süreçleri için şirketlerde insan gücünün önemli ölçüde kullanılmasını gerektiriyordu. Oysa dijital dönüşüm sonrasında, bu tip zorlayıcı ve uzun süreli hesaplamaların daha kısa sürede, makine- ler aracılığıyla tamamlanması mümkün. Üstelik hata payı da daha düşük olacaktır. Finans Alanında Otomasyon Teknolojilerinin Sunduğu Avantajlar Neler? Sorunların çözümü için daha hızlı bir süreç mümkün oluyor. Ekipler daha hızlı çalışabilir ve mevcut sürede daha faydalı sonuçlar ortaya çıkarabilirler. Bu sayede hem insan kaynaklı hatalar azalır hem de maliyetler azalacağı için farklı konular için de ek kaynaklar oluş- turulabilir. Türkiye, Finans ve Bankacılık alanında, an itibarıyla gelişmiş veri kullanımı ve analitik sistemlerin kullanımı konusunda öncü ülkelerden bir tanesi olarak gösterilebilir. Pek çok Avrupa ülkesinde de bu yönde çalışmalar var ve önümüzdeki birkaç yıl içinde daha iyi sonuçların ortaya çıkması bekleniyor. Tabii bu sisteme hazırlıklı olmayan pek çok ülke bulunmakta. Beklenti- ler, önümüzdeki birkaç yıl içinde bu teknolojik dönü- şümün daha hızlı bir seviye geleceği yönünde. Türkiye olarak bu konuda biraz şanslı olabilir. Çünkü adaptas- yon ve hareket yeteneğimiz pek çok ülkeye göre çok daha iyi. Eğer kendi geliştirdiğimiz ürünleri çok daha yararlı bir şekilde kullanmayı öğrenirsek yakın gele- cekte ülkemizin geliştirdiği birçok uygulamayı diğer ülkelerde kullanıldığını görebiliriz.